Ay: Temmuz 2025

mustafa ve sedat (2011)

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

mustafa ve sedat (2011)

Selam arkadaşlar ben aykut irtekin 9. Sınıfta olan hikayemi okudunuzmu bilmiyorum ama lise ikiye geçince face de tanıştığım iki kişiyle olan ilişkimden bahsetmek istiyorum bi çok hikayemde de bilirsiniz ücretli pasiflik yapıyorum ve facem aykut irtekin kedi resimli hesap skype adresim se [email protected] eklersiniz konuşuruz sakarya tercihim olgundur. Neyse hikayeme geçeyim hikayemi okuyan mustafa adında biri ekledi beni 28 yaşında hafif kel kilolu biri ve benimle buluşmak istediğini ücretimi verip saxo çektirmek istedğini söyledi sadece sürterim de diyordu ve aynı gün sedat adında bi abide yazdı kendi aracında takılabiliceğimizi söyledi. Biri gece 1 de biri gece 2 de takılmak istiyordu neyapsam bilemeden kabul ettim. Gece saat 1 olunca spor siyah südten ve altıma mor bir kilot giyip çıktım. Üstüme mont ve altıma pijama ile kuşanıp çıktım ilk sedatla buluştum. Arka koltuğa oturdum ve serdivan lisesinin arkasına gittik oda arka koltuğa oturdu cebinden ücretimi çıkarıp verdi şimdi benimsin dedi sikine prezervatif takıp başımı sikine bastırdı. Noluyo dedim sus ve yala dedi yalamaya başladım normal ritimde saxo çekiyo aşağı yukarı yapıyodum birden boğazıma kadar kökledi öğürünce yine normale devam ettirdi bunu 5 dakka boyunca yaptı sonunda tamam yat dedi arka koltuğa uzattı beni pijamamı indirdi kısakollumu da sıyırdı başıma doğru gördüğü görüntü onu çıldırtmıştı prezervatifi çıkarıp attı tükürükleyip direk içime salladı ve uzun zamandır yapmadığım için deliğimi parçalayarak soktu. 15 16 cm lik alet bi anda içime köklendi. Ahh diye bi bağırdım nolur çıkar diye yalvarırken o üstüme iyice ağırlığını vermiş var gücüyle vuruyordu arkamdan. Boynumu emiyor ısırıyor öpüyor göğüslerimi koparacak gibi sıkıyordu. Altında avazım çıktığı kadar bağırıyordum araba sanki deprem oluyormuş gibi sallanıyordu. Sesim kısılmaya başlamıştı ve ahh larım azalmış yerine ohh vur aşkım lar almıştı artık daha hızlı vurması için yalvarıyordum. Ben konuştukça oda sen ne güzel orospuymuşsun yavrum diyerek daha derinlerime ittirmeye çalışıyordu. Resmen beni sike sike kadın yapmıştı. Kendimi ona doğru vurduruyor daha derinlerim istiyordum onu. Göt deliğim uyuşmuştu adeta alev almıştı ve sikim kalkmış uzantığım koltuğa kerkiniyordum artık kendimi kastıkça onun biraz daha sert girmesi zevkimi iyice katlamıştı. Çok uzun süre geçmişti yarım saattir sikiyordu yada bana öyle geldi ve ben iyice sertleşmiştim ve bi kaç sert vuruştan sonra boşalmıştım. Anladımı bilmiyorum ama bi iki dakika sonra kendimi saldım ve oda yoruldunmu dedi evet dedim al o zaman dedi ve içime boşaldı. İkimizde hemen toparlandık ve ben arabadan indim oda öne geçti camını açtı . sende iyi mal var sürekli ilişki istersen paran hazır istediğin zaman mesaj at dedi tamam dedim. Eve doğru yürümeye başladım zaten zaman parkın dibinde oturuyordum ve eve bile varamadan mustafa abi aramaya başladı. Nerdesin dedi zamanın önündeyim dedim iyi geldim dedi bişey diyemeden bindim. Paramı verdi ve arabayı yine serdivan lisesinin önüne çektik. Koca tur minibüsüydü. Okul servisiymiş. Neyse ben arkada soyundum o geldi diz çöktürdü beni ve yala dedi. Yalamya başladım kafamdan tutup sürekli dipledi boğazımı yırttı resmen ama bir siki vardı patlıcan gibi çok güzeldi. Yalamaktan keyif alıyordum başını emmek çok hoşuma gidiyordu ama müsaade etmiyor ağzımı sikiyordu resmen üstüm hep ağzımdan akan salyalara bulanmıştı ve o saçlarımdan asılıp sert sert ağzımı sikmeye devam etti 5-10 dakka içinde sikini çekti ve tekrar soktu tazikli bi şekilde ağzıma boşaldı. Ardından zaman parkın oraya çekti arabayı inip evime gidip temizlendim. Evet arkadaşlar hikayem böyle instagram adresim verenaykut54 skype adresim [email protected] facem aykut irtekin kedi resimli profil ekleyin tanışalım

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Annemin Sevgilisine Siktirdim

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Annemin Sevgilisine Siktirdim

Annemin gözü önünde yakışıklı sevgilisine siktirdim! (Selin, 24 Y., Istanbul / Türkiye)

Selam arkadaşlar, ben Selin. 24 yaşındayım. Esmerim, 90-60-90 ölçülerine sahibim, boyum 1.75, kilom 55, upuzun saçlarım, dolgun dudaklarım var. Babam bizi iki sene önce terkedip gitti. Kiralık bir daire’de annemle birlikte yaşıyoruz. Geçen ay annem kendisine, Hakan isminde, bir tane genç sevgili buldu. Hakan benim yaşımda ve o kadar yakışıklı ki, resmen kuduruyorum onu görünce.

Gelelim asıl itiraf etmek istediğim konuya… Annem çok paragöz bir kadın, parayı çok sever ve para için yapmayacağı şey yok… Buna, beni erkeklere pazarlamak ta dahil! Evet doğru okudunuz, beni para için tanımadığım erkeklere pazarlıyor! Yani ben, orospuluk yapıyorum…

Birgün 45 yaşlarında adamın birisi, beni daha önce siken müşterilerden birinin tavsiyesiyle, gelip benle yatmak istediğini söyledi “Ama fazla param yok…” dedi ve çıkardı anneme 25,- YTL para uzattı. Annem de “Sen bu parayla, kızımı sikmeyi bir kenara bırak, ancak kızımın amını yalarsın!” dedi. Annem tabi doğru söyledi, çünkü gerçekten çok güzel bir kızım! Neyse, adam kabul etti ve benim amımı yalamak için kudurduğunu söyledi. Annem de “Bugün olmaz işimiz var, yarın akşam gelirsen yalarsın!” dedi.

Ertesi gün akşam olmuştu. Annem sevgilisi Hakan’la buluşmaya gitmişti. Ben evde yalnızdım, üzerimde minicik bir gecelik vardı ve altımda iç çamasırı yoktu. Canım meyva istemişti, mutfakta kendime meyva hazırladım. O esnada kapı çalındı, açtım. Dünkü adam gelmişti. “Ne var?” dedim adama. O da “Dün annenle konuştum, senin amını yalamak için geldim.” dedi. “Tamam, geç…” dedim, içeri geçtik.

Adama “Sen iki saniye otur bekle, ben hemen geliyorum.” dedim ve mutfaktan meyva tabağını alıp geldim. Koltuga geçtim oturdum ve bacaklarımı açıp adama “Gel yala!” dedim. Adam tazecik ve kaymak gibi amımı gördüğünde iyice kudurdu. Adama “Bak, sokmak sikmek yok! Sadece amımı yalayacaksın!” dedim. Adam “Tamam.” dedi, parayı verdi ve hemen amıma daldı ve yalamaya başladı. Adam tam bir Hanzo ama öyle güzel yalıyordu ki, kuduruyordum…

Ben kucağımda tabak, meyva yiyordum, adam önümde diz çökmüş amımı yalayıp bitiriyordu…

Tam o sırada kapı açıldı. Annem ve sevgilisi Hakan geldiler. Adam halen amımı yalıyordu. Adamın ağzına defalarca boşalmıştım. Annemin sevgilisi Hakan beni öyle görünce gözleri parladı ve resmen karşımdaki koltuğa geçti oturdu ve bizi seyretmeye başladı. Hakan, annemin “Hadi sevgilim biz benim odama gidelim.” demesini bile duymuyordu.

Adam bir saattir, hiç bıkmadan ve ara vermeden amımı yalıyordu. Hakan’ın yarağı pantolandan fırlayacakmış gibiydi, bu beni daha da heyecanlandırdı ve bir kez daha adamın ağzına boşaldım. Sonra adama “Yeter artık bu kadar!” dedim, ama adam bir türlü amımı yalamayı bırakmıyordu. Annem duruma müdahele etti ve gelip adamı gönderdi…

Evde annem, Hakan ve ben kaldık. Hakan çıldırmıştı, beni sikmek istiyordu ama annem vardı. Annem Hakan’ın elinden tutup “Hadi biz odamıza gidelim.” deyip kalktığında, Hakan da bir anda kalkıp benim yanıma geldi ve dudaklarıma yapıştı. Annem bunu gördü ve Hakan’a “Sen ne yapıyorsun!” diye bağırdı. Tabi annem beni koruduğundan değil, Hakan’ı kıskandığı için bağırdı. Hakan da anneme “Ya Selin’i sikerim, ya da beni kaybedersin!” diye tehdit etti. Annem de sike sike kabul etti…

Hakan bir saniye kaybetmedi ve üzerimdeki geceliği parçalayarak çıkarttı. Göğüslerimi ısırıyor, kulak memelerimi yalıyordu, çıldırmıştım. Amıma indi, dilini amıma sokup çıkartıyordu. Ben zevkten kuduruyordum. Sonra o kocaman ve iri yarağını ağzıma verdiğinde, öyle yalıyordum ki, sanki hayatımda hiç yarak görmemiş gibiydim.

Hakan sonra sikini ağzımdan çıkartıp amıma soktu. Beni, annemin gözü önünde, resmen azgın bir hayvan gibi sikiyordu ve benim çığlıklarım binayı inletiyordu…. Bir süre sonra amımdan çıkartıp beni domalttı, o kocaman yarağını göt deliğime dayadı ve hiç ıslatmadan, hepsini bir seferde göt deliğime soktu. Götümü parçalarcasına sikti ve döllerini göt deliğime bıraktı…

Annem bizi seyretmeye daha fazla dayanamadı ve odasına gitti. Sonra ben Hakan’ı altıma aldım ve yarağını yalayarak tekrar kaldırdım, ata biner gibi üstüne oturdum ve zıplayarak boşaldım… Ooohhhh! Hakan beni o gün sabaha kadar sikti tabi. Ama bu daha bir başlangıçtı…

Hakan sana doyamıyorum ve seni çok seviyorum!

[Selin]

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

GÜNLÜK – 04/02/2020 – Bölüm 3

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

GÜNLÜK – 04/02/2020 – Bölüm 3
Günlük – 04-02/2020 – Bölüm 3

Resepiyonun önünden geçerken Esra ile karşılaştık tekrar. Kocaman bir gülümseme ile selamladı bizi. “Nasılsınız, herşey gönlünüzce ve unutulmaz gidiyordur umarım” diye gülümsedi. “Teşekkürler” diye yanıtladı Hülya. “Güzel oda ve şarap için” diye ekledi. “Rica ederim, yapaileceğim başka birşey var ise seve seve” diye yanıtladı. “Ah, bu arada sarışın bir ingiliz çift var. Sanırım sizi soruyorlardı, arabanızı görmüşler” diye ekledi. Şaşırmıştık. İngilizlerin bu otelde kalıyor olacağı sürpriz olmuştu. “Aa… bunlar plajdakiler olmasın” diye güldü Hülya. Plaj lafını duyunca Esra’nın gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Sarışın çifti konuşarak restorana doğru yürümeye başladık. Resepssiyondan biraz uzaklaşınca “Bu kız sana mı asılıyor Hülya yoksa bana mı?” diye güldü Gamze. “Yada Cenk’e mi?” diye ekledi Hülya. Gülüştük. “Baksana, ha bire özel isteğiniz var mı diye sormalar, göz süzmeler, saç oynamalar, boynunda el dolamalar. Hele az önce dudağını nasıl yaladı gördün mü?” diye ekleyince “iyi dikkat etmişiniz detaylara” diye güldüm. “İsterseniz onu da alalım” diye ekleyince “valla böyle giderse biz perte çıkacağız ve mecburen” diye güldü Hülya.

Restorana girdiğimizde bizim ingiliz çifti görmüştük. Bizi görünce el sallayıp selam verdiler ve masalarına davet ettiler. “Birlikte oturmak ister misiniz?” diye sordum. “Bilmem, ingilizce bilmiyoruz ki biz” diye güldü Gamze. “Ben tercüme ederim” diye yanıtladım. “Değişiklik olur” diye güldü Hülya ve masaya yürüdük. Ayağa kalktılar, tokalaştık ve tanıştık. Jenifer ve Tim isminde iki ingiliz. Açık büfeden yemeklerimizi alıp oturduk, birer bira sipariş verdik. Sohbete başlayınca Jenifer “ingilizce bir tek sen biliyorsun sanırım” diye sordu. “Evet” dedim. Gülümsedi. Havada sudan sohbet edip yemeklerimizi yiyip biralarımızı içtik. Bir ara Tim “Türklerin iki eşi olabileceğini bilmiyodum” diye güldü. “Yok, eşim değiller, bu gün tanıştık yani resmi olarak” diye yanıtlayınca “Nasıl yani?” diye şaşırdı. Ben de internetteki bir forumdan tanıştığımızı, oradaki mesajlaşmalar sonucu buluşmaya karar verdiğimizi anlattım. “Ooo.. çok değişik, sanırm yetişkin forumuydu” diye güldü Jenifer. Gülümsedim. “Nerden tahmin ettin?” diye sordum. “şeyy… yani bu gün o kayanın arkasında ne yaptığınızı biliyoruz, biraz da izledik açıkcası” diye yanıtladı Jenifer. Güldüm. Bunu kızlara söylediğimde ikisi de kıp kırmızı oldular. Ne diyeceklerini bilemeden birbirlerine ve herkese bakıp durdular. “Rahat olsunlar, arada biz de böyle maceralar yapıyoruz. Aslında siz gittikten sonra aynı yerde biz de küçük bir yaramazlık yaptık” diye güldü Tim. “Söyleseydiniz biz de sizi izlerdik” diye güldüm. “bundan zevk alırdık” diye yanıtladı Tim. “Bu arada aletin oldukça ihtişamlı, çok şansl kızlar” diye ekledi Tim. “Yani bu Jenifer’in söylediği, benim ilgi alanıma girmiyorsun yanlış anlama” diye ekledi gülerek. “Bunu duymak beni rahatlattı” diyince gülüştük. “Macera peşindesiniz galiba” diye sorunca Jenifer gülümsedi. “Arada böyle haylazlıklar yapıyoruz, aslında niyetimiz yoktu ama sizi görünce neden olmasın diye düşünmedik değil” diye ekledi. İkinci biralar bitmiş, üçüncü biralara dönecektik ki “Odada dolu bir şişe viskimiz var, paylaşmak isteriz” dedi Tim. Kızlara dönüp sordum. Gülüştüler. Gidişat aslında kendini belli ediyordu. “Macera büyüyecek yani desene” diye güldü Hülya. Jenifer ikisinin gözünün içine bakıyordu resmen. “Biz Esra’dan kaçarken ingilizlere tutulduk” deyince hepimiz gülmüştük. “Onlara benim çok rica ettiğimi söylermisin” deyince Jenifer kızlara söyledim. Birbirlerine bakıp “Tamam” diye kikirdediler. “Bu arada isterseniz bizim odaya siz gelin, suitte kalıyoruz, daha rahat ederiz” deyince “ooo… süper” diye güldü ikisi de. Kızlara bizim odada olacağımızı söyleyince “Bari çıkıp ortalığı toplayalım” dedi Gamze. Tim ve Jenifer ile yarım saat sonrası için sözleşip masadan hep beraber kalktık. Asansöre bindik. Herkesin heyecanla derin nefes aldığı, 32 dişinin rahatlıkla sayılacağı kadar büyük gülümsediği ama kimsenin tek kelime etmeden sadece bakıştığı 30 saniyelik bir süre sonunda asansörden indi ingilizler. Kızlar bir yandan heyecanla, bir yandan da tedirginlikle bana bakmışlardı. “Merak etmeyin, yapmak istemediğimiz hiçbirşeyi yapmak zonuda değiliz. Viski içer sohbett ederiz. Eğer isterseniz olur, istemezseniz olmaz” diyince “Sen çekiyorsun kendine anlaşıldı şimdi. Bir hikaye daha çıktı sana bak” diye güldü Hülya. Gülümsedim. “Ama bu sizin kısmetinizmiş” diye güldüm. “Amaann, zaten eğlenmeye gelmedik mi?” diye güldü Gamze. “ooo.. açıldın birden” diye güldü Hülya. O arada asansörden inip koridorda yürüdük ve odaya girdik. Kızlar hızlıca ortalığı toparladılar. Arada birbirimize küçük öpücükler vermeyi, oramızı buramızı mıncıklamayı da ihmal etmiyorduk. İki kız bir ara beni aralarında tost yaptılar ki kapı çaldı. Tim ve Jenifer gelmişlerdi. “Eğer Jenifer’i ve Tim’i dudaklarına buse ile karşılarsanız, macera hızlanır” diye güldüm. “Manyaksın sen” diye güldü Hülya. Gamze de gülümsemişti. Artık topu iki kıza atmıştım. KApıyı açtığımda Tim ve Jenifer ellerinde bir şişe viski ve bardaklarla gelmişlerdi. İçeri aldım. Jim elindekileri sehpaya bırakırken Jenifer dudağına uzanıp küçük bir buse kondurdum. Gülümsedi. Sıra kızlardaydı. Jenifer ilk Gamze’ye yakaşıp elini uzattı. Gamze güldü önce bana bakıp sonra elini tutup Jenifer’in dudağına uzandı ve resmen öpüştüler. “wawww… Bu kadar hızl tahmin etmemiştik” diye güldü Tim. Hülya’da Jenifer’in dudağına bir buse kondurdu. Tim ile ben tokalaştım. Kızlar kikirdemişlerdi. Tim onlara doğru yönelince ikisi birden aynı anda uzandı Tim’in dudaklarına. “Oooo… siz kaptırdınız” diye güldüm bu kez ben. Gülüşüp koltuklara yayıldık. Kızlar Jenifer’i elinden tutup aralarına oturtmuşlardı. Tim ikili koltuğa, ben de tekli koltuğa yerleştim. Tim ile birlikte uzanıp viski ve buzları hallettik. Herkese birer kadeh uzattık. Kadeh kaldırdık. Birer yudum alıp gülümsedik. Yine sohbet etmeye devam ettik viskilerimizi yudumlarken. Arada kızlar birbirlerine küçük dokunuşlar yapıyorlardı. Tim ve ben halimizden memnun gibiydik. Kızların olayı ateşleyeceği kesindi artık ki nitekim Jenifer ve Gamze’nin dudakları yine birleşti ilk kadehlerin sonunda Jim ve ben terar doldururken viskileri. Birbirimize bakıp gülümsedik.

“Bu kadar hızlı olacağını tahmin etmemiştim” diye gülümsedi Tim. “Ben de” diye yanıtladım. Gamze ve Jenifer öpüşürken Hülya da Jenifer’in bacaklarını okşamaya başladı usul usul. Jenifer bu kez dönüp Hülya’nın dudaklarına yapıştı. Boşta kalan Gamze ayağa kalkıp Jenifer ve Hülya’nın elinden tuttu. Onları ayağa kaldırıp peşinden yatak odasına sürükledi. Tim ve ben de hemen arkalarından yatak odasına girmiştik elimizde viski kadehleri ile. Aynalı konsola dayanıp sseyretmeye başladık.

Üç kadın kendilerini birden yatağa bıraktılar ve kikirdeyerek birbirlerini okşayıp, öpmeye, üçlü öpüşmeye başladılar. Üçünün de elleri birbirrlerinin kalçalarında, bacakklarında, göğülerinde, yüzünde geziniyordu. Sonra Gamze ve Hülya Jenifer’in üzerindekileri çıkarmaya başladılar. Jenifer kendini iki kıza teslim etmişti artık. Beyaz teni, mavi gözleri, sarı saçları, mandalina büyüklüğünde göğüsleri vardı. Jenifer’in üstünü çıkardıklarında Gamze ve Hülya da hızlıca ne var ne yok çıkarmıştı üstlerinden. Jenifer onlar soyunurken pantolonundan ve tangaından da kurtulmuştu hızlıca. Ki onu Gamze ve Hülya takip etti. Üç kadın çırıl çıplak topak oldular yatakta. Gamze ve Hülya Jenifer’i araya almışlar, her yerini yalıyor, öpüyor, küçük ısırıklar atıp okşuyorlardı. Jenifer’in bacaklarını iki yana ayırdılar. İki kadın birden Jenifer’in kadınlığını dillemeye başladılar. Jenifer kısık kısık inliyor, “Harikasınız, durmayın, devam edin” diye çığlıklar atıyordu ikisinin başını kadınlığına bastırıp arada kendi göğüslerini yoğurmayı ihmal etmeden. Tim ve benim keyfim yerindeydi. Aletlerimiz çoktan kaskatı olmuştu. Hülya ve Gamze önümüzde domalmış vaziyette, pırıl pırıl parlayan kadınlıklarıyla Jenifer’i uçuruyordu resmen. Kızlara yönelidim ve kalçalarını usulca okşamaya başladım. Arkalarında beni görünce gülümsediler. Benim bu hareketim Tim’i de harekete geçirmiş ve o da gelmişti yanıma. Elini usulca Gamze’nin kalçalarında gezdirdi bir süre, ben de Gamze’nin kalçalarına yönelince dört elle irkildi Gamze hafifçe ve arkasına bakıp tekrar gülümsedi. Arkasından aynı dört el Hülya’nın kalçalarına uzandı. Jenifer’in inlemeleri ve çığlıkları odanın içinde yankılanıyordu. O arada Gamze doğruldu ve “su içmem lazım” diyerek yataktan kalkıp diğer odaya geçti.

Jenifer da Hülya’ya doğru hareketlendi ve doğrulup onun dudaklarına yapıştı başını kendine çekip. İki kadın sevişirken yavaş yavaş bize döndüler. Jenifer benim karşımda, Hülya’da Tim’in karşısındaydı. Jenifer Tim’in pantolonuna uzanıp fermuarını açtı, kemerini çözdü ve aletini ortaya çıkardı. Hülya kikirdiyordu. Tim’in sünnetsiz aletini birkaç kez sıvazladı. Sonra başını uzatıp ağzına alıp biraz somurdu, yaladı. Ağzından çıkarıp sapından kavradı ve Hülya’ya doğru çevirdi Tim’in aletini. Hülya önce bana baktı, sonra Jenifer ile küçük bir öpüşme faslı ve bu esnada Tim’in aletini kavradı sapından. Jenifer elinden bıraktı Tim’in aletini Hülya’ya ve Hülya da başı Tim’in aletinde olacak şekilde dört ayak pozisyonunda Tim’in aletini ağzına alıp yalamaya, emmeye, somurmaya başladı. Jenifer bana yöneldi. “Sonunda” diye gülümsedi ve hızlıca pantolonumun fermuarını çözüp kemerimi açıp pantolonumu ayaklarımın dibine düşürdü. “Sahilde gördüğüm andan itibaren bu koca Türk yarrağını her deliğimde arzuluyorum” diye mırıldanıp aletimin başını dudaklarının arasına alıp emmeye başladı. Bir eliyle taşaklarımı okşarken, bir eliyle de usul usul aletimi okşuyordu.

“Veee… Gecenin sürprizi” diye gülerek girdi Gamze odaya. Hepimiz bir anda kapıya bakmıştık. Resepsiyonist Esra, çırıl çıplak Gamze’nin arkasından odaya girdi. “Aslında en başından bizimle olacaktı, ama izin alamadı” diye kikirdeyerek geldi. Şimdi anlaşılmıştı neden bu otel, neden suit ve neden her şeyle Esra ilgileniyor. “Biliyorum, sana hiç bahsetmedik, çünkü Esra çok kararsızdı, ama sahilde herşey yolunda gidince o da dahil olmaka karar verdi. Umarım kızmadın” diye bana doğru gelip dudağıma yapıştı ve öpüşmeye başladık. “Bu sürpize bayıldım” diye güldü Tim. Gamze benimle öpüşmeyi bırakıp Esra’nın elinden tuttu ve dudaklarını buluşturdu iki kadın. O arada Hülya da Jenifer’da ayaklanıp Esra’nın çevresini sardılar ve bir anda kızın tüm bedenini öpmeye, okşamaya ve yalamaya başladılar. Biz iki erkek yine seyirci konumuna düşmüştük.

Esmer teni, iri göğüsleri, ince belli sıkı vücudu, tertemiz ve pırıl pırıl parlayan kadınlığı ile Esra’yı yatağın ortasına yerleştirdiklerinde Gamze ve Hülya göğüslerinde, Jenifer ise bacaklarının arasında yerini almıştı çoktan. Tim ve ben bir yandan kadınların sevişmelerini izleyip bir yandan da üzerimizdekileri çıkarmanın telaşındaydık. Esra bir şekilde Hülya’yı yakalayıp kendine çekti ve öpüşmeye devam ederlerken bu kez Hülya’yı altına almayı başarmıştı. Üç kadın bu kez Hülya’ya hucum etmişlerdi. Hülya önce dirseklerinin üzerine doğruldu sonra da diğer üçünün birbirleriyle öpüştükleri bir anda dizlerinin üzerine doğrulup onlara katıldı. 4 kadın yatakta dizlerinin üzerinde birbirlerini öpüyorlar, göğüslerini ısırıp somurup kalçalarını ve kadınlıklarını okşuyorlardı. Yatağa doğru hareketlendim. Jenifer ve Esra’nın arkasına gelecek şekilde çıktım ve ellerimi ikisinin kalçasında gezdirmeye başladım. Tim de diğer taraftan Hülya ve Gamze’nin arkasına geçmişti. Kalkık aletim iki kadının tam ortasında ikisinin de kalçalaına değerken ellerimi uzatıp sol avcuma Esra’nın, sağ avcuma Jenifer’in göğsünü aldım. İkisi birden bana doğru öpüşerek döndürdü bedenlerini. Bellerinden kavrayıp ikisini de kendime çektim ve Esra’nın dolgun dudaklarına yapıştım. İki kadının da eli aletimin üzerinde buluşmuştu. Esra’dan sonra Jenifer’in dudaklarıyla buluşturdum dudaklarımı. Ellerim ise ikisinin de kalçalarını okşayıp sıkmakla, küçük şaplaklar atıp kadınlıklarına küçük okşamalar yapmakla meşgul olmaya başlamıştı.

Jenifer beni sırt üstü yatağa uzattığında ikisi birden aletime saldırmışlardı. Aletim bir Esra’nın ağzında, bir Jenifer’in ağzında, arada birbirleriyle öpüşüyorlar, dudaklarıyla sağlı sollu kavrayıp yukarı aşağı yalayarak kayıyorlar, taşaklarımı okşuyorlardı. Hemen yanımda Hülya ve Gamze Tim’i sırt üstü yatırmış, Hülya kadınlığını Tim’in ağzına sunmuş, Gamze’de Tim’in aletini ağzıyla coşturuyordu. Arada biz de Tim ile birbirimize bakıp gülüyor, şanslıyız, iyi oldu, Jenifer iyi yalıyor, kadınlıkları çok sıcak, dudakları harika diye takılıyorduk Hülya’nın kadınlığından fırsat bulduğu zaman Tim. Jenifer ve Gamze yan yana olunca bir anda öpüşmeye başladılar. Jenifer hafifçe Tim’e yöneldi ve Gamze ile birlikte onun aletine saldırdı. Hülya ikisini görünce Tim’in yüzünden kalktı ve Tim’in aletine yöneldi. Esra da onlara katılanca Tim bir anda 4 kadının birden ağız hücümuna uğramıştı. Sıvazlıyorlar, somuruyorlar, birbirleriyle öpüşüp Tim’in sünnetsiz aletinin başını ortaya çıkarp dört bir taraftan dil atıyorlardı. Gamze aralarından sıyrılıp dizlerinin üzerinde yavaşça Tim’in kucağına yöneldi. Kızlar beni unutmuş, Tim’e yoğunlaşmışlardı. Yataktan kalkıp viski bardağını aldım aynalı komidinin üzerinden ve bu canlı pornoyu izledim bir müddet. Jenifer Tim’in aletini sapından kavradı. GAmze’nin kadınlığına parmaklarını sokup birkaç kez sokup çıkarırken Esra ve Hülya Gamze’nin göğüslerini yalayıp okşuyordu. Tim’de kollarını uzatabildiği kadar uzatıp Esra ve Hülya’nın kalçalarını kadınlıklarını okşamaya çalışıyordu. Gamze yavaş yavaş oturmaya başlayınca Jenifer Tim’in taşaklarını okşayıp dillemeye başladı kalçalarını yukarı kaldırıp kadınlığını tamamen açığa çıkarmadan hemen önce. Ki sonrasında arkasına bakıp bana gülümsemesi ve elleriyle kalçalarını iyice iki yana ayırmasıyla ne istediğini anlamıştım. Tİm başka bir kadını becerirken o da başka bir erkeği kadınlığında istiyordu. Viski kadehimi elimden bıraktım ve Jenifer’in kadınlığına yöneldim. Kısa kesilmiş tüyleri, hafif şişkin kadınlığını önce parmaklarımla birazk okşadım. Aletimi kadınlığına sürüp biraz kayganlaştırdım ve başını yerleştirmeye başladım. Gamze Tim’in kucağında oturup kalkıyor, ben de Jenifer’in kadınlığını delmeye devam ediyordum ki Esra Hülya ve Jenifer’den kopup bana doğru yöneldi. Önce biraz öpüştük. Onun dolgun göğüslerini okşadım. Dudaklarını ısırdım, emdim, dillerimiz ağızlarımızın içini keşfetti. Diri kalçalarını okşayıp sıktım, kadınlığını parmakladım. Sonra Esra aşağıya diz çöktü ve ben Jenifer’e girip çıkarken aletimin dışarıya çıkan kısımlarını diliyle yalamaya başladı. Eliyle sapından kavrayıp birden Jenifer’den çıkardı ve ağzına yerleştirdi. Jenifer geriye bakıp güldü ve doğrulup bize döndü. O da Esra’ya katıldı. Hülya’da Gamze ile öpüşürken Gamze Tim’in kucağından kalkınca Tim de doğruldu ve dizlerinin üzerinde durup iki kadının öpüşmesine dahil oldu. Hülya Tim’in önünde domalınca Gamze Tim’in aletini Hülya’nın kadınlığına yasladı ve Tim’in Hülya’ya girmesini sağladı. Kendi de Hülya’nın hemen yanına domaldı. Tim bir yandan Gamze’nin kadınlığını beceriyor, diğer yandan elleriyle Hülya’nıın kalçalarını ve kadınlığını okşuyordu. Esra ve Jenifer’in ağızlarından aletimi kurtarıp Hülya’nın hemen yanında domalmış Gamze’ye yöneldim ve aletimi Gamze’ye yerleştirmeye başladım. Esra ve Jenifer öpüşerek hemen yanımıza uzandılar Esra üstte Jenifer altta. Onlar öpüşüp birbirlerini okşamaya devam ederken Gamze’ye girip çıktım biraz. Sonra üstteki Esra’yı kasıklarından yakaladım. Ne olacağını anlayınca Esra belini kırıp kalçalarını iyice yukarıya kaldırdı Jenifer ile öpüşmeye devam ederken. Bir eli de Jenifer’in kadınlığını kurcalamaktan geri kalmıyordu Esra’nın. Aletimin başını kadınlığının dudaklarına yaslayıp yavaşça içeriye ittirmeye başladım. Kalçalarını iyice iki yana ayırıp milim milim içine girmeye devam ederken, Esra’nın “ohhhh…. yavaşşşş…” diye inlemeleri duyuldu kısık kısık Jenifer’in dudaklarından dudaklarını kurtadrdığı nadir anlarda. Kasıklarından tutup kendime doğru çektim Esra’yı. Geriye doğru kaykılınca ellerim göğüslerine uzadı ve dizlerimi hafif kırıp aşağıdan çalışmaya başladım tamamını soktuktan hemen sonra.

Jenifer doğrulup Gamze’nin arkasına yerleşti bu arada. Hülya ise kadınlığını Tim’in yüzüne dayamış, yüzü Gamze’ye dönüktü. İki kadın kah öpüşüyor, kah birbirlerinin göğüslerini öpüp yalıyor, ısırıyor, sommuruyordu. Jenifer Tim’in baş ucuna yöneldi ve Gamze ve Hülya’nın dudaklarına ortak oldu önce. Sonra Hülya’nın arkasına geçip onu hafifçe öne doğru ittirdi ve kadınlığını Tim’in ağzına sunarken elleriyle de Hülya’nın göğüslerini yoğurmaya başlamıştı. Arada kalan Hülya biraz öne doğru kayınca Gamze bu kez Tim’i içinden çıkardı birden doğrulup. Hülya hiç zaman kaybetmeden Gamze’nin kadınlık sıvılarıyla parlayan Tim’in aletine yumuldu önce. Sonra doğrulup ayaklarını yatağa bastı ve Tim’in aletinin üzerine sırtı Jenifer ve Tim’e dönük oturmaya başladı. Tamamını aldığında hiç kalkmadan sağa sola öne arkaya kalçalarını oynatıp biraz aletin keyfini çıkardı. Sonra yavaş yavaş oturup kalkmaya başladı. Gamze bana doğru yönelince dudaklarına yapıştım hemen. Elimi de direk kalçalarına götürdüm. Onları sıkıp kadınlığına iki parmağımı sokup çıkarmaya başladım aletimi Esra’nın kadınlığına soup çıkarırken. Esra dört ayak pozisyonuna geçince Tim’in kucağında yüzü kendine dönük Hülya’nın kadınlığına uzandı ve Tim’in taşalarını yalamaya somurmaya başladı. Tim girip çıktıkça arada Hülya’nın kilitorisine dil darbeleri atıyordu ki Hülya birden tamamen kalkınca boşta kalan Tim’in aletini ağzına alıp somurmaya başladı. Jenifer da Tim’in yüzünden kalkınca Tim dirseklerinin üzerine doğrulup Esra’nın kendisine yaptığı oral seksi izlemeye başladı. Jenifer Gamze’yi gelip benim elimden aldı. Gamze’yi Tim’in kucağına çekti ve Tim’in aletinden kavrayıp birkaç kez sıvazladı. Ben de Hülya’yı yakalayıp Esra’nın yanına domalttım. Esra’dan çıkıp direk Hülya’nın kadınlığına girdim tek seferde. Jenifer Tim’in aletini bıraktı ve kalçaları Tim’e dönük şekilde domalıp Esra ile öpüşmeye başladı. Gamze’de dönüp Hülya’ya yönelince Tim doğrulup yataktan kalktı ve yanıma gelip Esra’nın kadınlığına yerleştirdi aletini. “Bu harika… çılgınlık dediğin bu olmalı” diye seslendi gülerek Tim. “Sona yaklaşıyorum” diye hızlanmaya başladı. Tim’in sona yaklaştığını anlayan Jenifer hemen onun dibinde bitti. Tim böğürmeye başladığında aletini Esra’nın kadınlığından çıkarıp ağzına yerleştirdi ve Tim’in aletini somurarak emmeye başladı. Tim Jenifer’in ağzına sağlam bir şekilde patlamıştı. “Niye çıktın, içime patlassana” diye histerik bir tepki verip yana sırt üstü uzanınca Hülya’nın içinden çıkıp hızlıca Esra’nın bacaklarının arasına yerleştim ve biraz kendime çekip tam yatağın hizasına getirdim. Aletimin başını birkaç kez sürtünce “Hadi sok… yarım bırakma Cenk…” diye hızlıca yakaladığı aletimi kadınlığından içeri soktu. Hülya hemen Esra’nın dudaklarına yapıştı. Gamze ‘de göğüslerine yumuldu. Gelmem yakındı. Ben de hızlandım. Esra’nın çığlıkkları inlemeleri, “hadi patla…. dölle beni…” diye seslenmeleri, isterik mimiklerle Hülya’nın dudaklarına saldırması… Taşaklarım kalçalarını dövecek kadar hızlı girip çıkıyordum ki böğürerek boşalmaya başladım Esra’nın içine.

Tim ve Jenifer odanın bir köşesinde kucak kucağa, Tim’in elinde viski kadehi Jenifer ile oturuyorlar, benen aynalı komidine oturmuş elimde viski kadehi ile Hülya ve Gamze’nin az önce Esra’nın kadınlığına boşalttığım spermlerimi emmesini ve öpüşerek birbirleriyle paylaşmalarını seyrediyorduk. Jenifer Tim’in kucağından kalktı ve gülümseyerek kızlara yaklaştı. Ağzıını hafifçe açtığında Tim’in spermlerini hala yutmadığını fark etmişti kızlar. Uzanıp onun dudaklarına yapıştılar. Bir anda kızların ağzında Tim’in ve benim spermlerim birbirine karışmaya başladı. Üçü birden yatakta sırt üstü uzanmış Esra’ya yöneldiler ve ağızlarındaki spermleri onunla da paylaşıp yuttular. Sonra 4 kadın yanyana gülümseyerek uzandı.

“Şerefe” diye Tim’e kadeh kaldırdım. “Şerefe Çılgın Türk” diye gülümsedi ve kadeh kaldırıp birer yudum viski aldık. Kızlar yatakta kikirdeyip usul usul birbirlerinin vücutlarını okşadılar bir müddet. Sonra dördü birden ayaklanıp yatak odası bölümündeki duşa girdiler. Biz de Tim ile salona geçip koltuklara oturduk. “Az önceki ihtişamından eser yok bunların” diye hem kkendi aletini, hem de benim aletimi gösterip güldü Tim. Ben de gülmüştüm. “Merak etme, içerdeki 4 kadın bunların böyle kalmasına müsade etmez emin ol” diye yanıtlayınca “Bak o konuda kesinlikle haklısın” diye güldü. “bu arada sen ve Jenifer, yani sevgili misiniz?” diye sorunca güldü Tim. “Hayır, evliyiz 4 senedir” diye yanıtladı. “ooo.. şanslı bir çiftsiniz” diye güldüm. “Evet, sexde değişiklik ve maceraları ikimiz de seviyoruz.” diye yanıtladı. “Nasıl başladınız” diye sordum.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

aman

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

aman

sonunda bende yasadıklarımı yazmaya karar verdim.
Benim kim oldugum onemli degil.ama yasananlar okumaya deger.Mulu bir evliligi olan izmirde yasayan biriyim.esimle renkli bir sex hayatımız var ve bu renklenmeye devam ediyor.
Etrafımda ilgilenilen arzulanan sarısın mavı gozlu bırıyım.bu ozellıgım daha cok gencken komsularımda ve akrabalarımda etkısını gostermeye baslamıstı.Annemın gunlerınde arkadasları tarafından sureklı fırıkıklere maruz kalan tacıze ugreyan bırıydım sonunda artık kendımı olayların akısına bıraktım ve sexin dorukalrına ulastım.komsularımızdan bırının benı mıllı etmesı olayı ıle baslıyım.Jale teyze idi benı bugunlere getıren.esi ticaretle ugrasan alımlı gohuslerı ve kalcası sibel can gıbı olan bırıydı.yenı dogum yapmıs ates gıbı olan bır kadın ben erkeklıge yenı adım atmıs bırıydım.Annemın gunlerınden bırinde ben okuldan gelmıs odamda oyalanırken benı cagırıp bırseyler ıstedıler.odaya gırdıgımde jale abla bacak bacak ustune atmıs ama etegınden kalcalarına kadar acmıs vazıyette oturuyordu.benım aslan bunu gorunce saha kalktı ve bır bahaneler uydurarak sureklı ıcerı gırmeye basladım.oda bunu farketmıs olacak kı dahada acmaya kıloduna kadar gostermeye baslamıstı.ben odamda onun hayalını kurarken bırden kapı acıldı ve ıcerı elınde pasta tabagıyla gırdı benım alet tas gıbı bır vazıyette heyecandan kıpkırmızı olmustum.tabagı masaya bıraktı nasıl oldugumu saormaya konusmaya basladı bır yandan da basımı oksuyor benı ıyıce azdırıyordu.ellerı gittikce daha tahrık edıcı oluyor vucudunu surtmeye onume gecıp bana arkasını yaslamaya basladı.saldırma asamasındayken ayrıldı ve sen nekadar buyumussun dedı.kıpkırmızı olmustum.acaba yanlıs bır hareketmı yapmıstım.odadan cıkamadım cunku gelmıstım camasırıma bosalmıstım.gunler gectı ben o anın hayallerı ıle yasarken bır gun annemler yazlıga gecmıs ben okul bıtmedıgı ıcın evde kalmıstım.oglen okuldan gelmıs havanın sıcaklıgında ustumdekılerı cıkarmıs ınternetten pornoları acmıs ızlıyordum.kapı caldı dılencı dıyerek boxırım gecırdım ve kapının arkasına gecerek actım .bır baktımkı jale abla elınde tabakla gelmıs .Abla musaıt degılım ben ustume bırsey alıp gelıyım dedım.oda aman saklayacak ne var deyıp daldı ıcerıye.ben saskın kaldım orda kendıme geldıgımde bu halde cok can yakarsın ne bu hal dedı.bende hava sıcak rahat olsun dıyecek oldum.hemen araya gırdı bosversene kımbılır neler karıstırıyorsundur dıkkat et elın nasır tutmasın deyınce kıpkırmızı oldum.bu sefer daha arsızlasarak bak kızardı bıde dedı.merak etme ben yabancımıyım sızınkıler yok bana emanetsın merak etme dedı.bu rahat halı bana guven vermeye basladı hemde yenı malzemeler cıkartabılecektım.ıcerı gectık oturdu.ustunde bolca yazlık askısısz elmıse vardı.onundekı yırtmacı nerdeyse amını gosterecektı
hakkaten cok sıcak deyıp pervanemın onune gectı ve kendını serınletmeye basladı .pervanenın etkısıyle sacları sallanıyor elbısesının dugmelerı acılıyor bacakları ortaya cıkıyordu.menım aslan cadırı kurmustu.bunu farkeden jale abla bu pervane benım atesımı sonduremıyecek senın ıtfayenın sulaması lazım dedı.ben anlamadıgımda onumu gosterıp o ne hal oyle teyzenedemı kalkıyor artık okadar azdın mı dedı.bende yere bakarak boyle seyler gorunce dayanamıyor kalkıyor dedım.bana kız arkadasım ne oldu senı rahatlatmıyormu dedı.kızlar ne olacakkı bı ıse yaramıyor deyı verdım artık kafaya koymus sıkecektım.bek bıde begenıyor dedı ve yanıma geldı basladı sacımı oksamaya ben bırden asıldım dudaklara.gerı kactı korktum .ama sonra yavas bu ıs oyle yapılmaz dedı.yanıma geldı ve benı soy dedı .ben tek tek duymelerı actım o sutyensız muhtesem gohusler ortaya cıktı agzımı yapıstırdım butun sutlerını emdım bıtırdım.yenı dogum yapmıstı ve hala akıyordu.sonra albıseyı attıktan sonra sadece tanga ıle kadıgını gordum orospu bellı vermeye gelmıstı bundan cesaret alarak daha saldırgan olmaya basladım ıpleroı elıme almalıydım.arkasını cevırdım ve benım malı dahadım oha hayvan o ne dedı.dur o hayvan dedıgın aslan az sonra gotunu delecek dedım.asla lıseden berı kımseye vermedım dedı.dondu onune egıldı ve agzına alıp somurmaya basladı cok surmedı bosaldım tabı.hepsını yuttu.ılk seferde adetmıs o oyle dedı.banyoya gıttık temızlendık o benı ben onu yıkadım.benım aslan hemen kalktı gene bunu bosa gecırmeyelım dedı ve ayagını kaldırıp ayakta ıcıne aldı ben sokmaya basladım ıslaklıgın etkısı ıle ortalık ınlıyordu artık yeter dayanamıyorum dedı ve bosaldı .ben hala tas gıbıydım.domalttım jale teyzeyı ve basladım gecırmeye.o heyecanla amından cıkıp gotune gırmesıyle bırden kendını one attı ama bırkere gırmıstı ve ben bırakmıyacaktım olmaz falan demesıne bakmadan tekrar yavas yavas soktum gıdıp gelmeye basladım artık o kendını gerı ıttırıyor bana ıs bırakmıyordu.sonunda odar gote dayanamadım bosaldım.kurulandık ıcerı gectık ama ben hala ıstıyordum .olmaz gıtmem lazım dedı .ama benımkı hala tas gıbı ıdı.aldı elıne agzına sokmaya basladı en cabuk bu sekılde bosalırsın anlasıldı sen tadını aldın bırakmıyacaksın dedı.ben gotunu parmaklarken oda benı bosalttı ama busefer yutmadı gohuslerıne bosalttı.gıttı temızlendı opucuk kondurup bakalım kım kımı bıktıracak sonra gorecegız dedı ve cıktı.
Hikayenın devamınde daha neler oldu sonra devam edecegız……….

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Fuckflix: Bulut (2. Bölüm)

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Fuckflix: Bulut (2. Bölüm)
Kapı çaldığında, üniversitenin dönem son projesi frameworkünü hazırlıyordum. Hoca bütün sınıftan mobil cihazlardan, ve web uygulamalarında optimize edilmeden çalışabilecek bir yazılım arayüzü hazırlamamızı istemişti. Şerefsiz herif büyük ihtimal beğendiği bir projeyi bir firmaya satmayı amaçlıyordu.

O kadar uzun süredir bilgisayarın karşısında hareketsiz oturuyordum ki ayağa kalkarken parmaklarım hariç her tarafıma kramplar girmişti. Zorlukla kalkıp kapıyı açtım.

Karşımda alt komşumuzun Bülent abinin henüz yeni 18’ini doldurmuş kızı Tuğçe duruyordu. Üzerinde kolsuz siyah ve vücudu sıkıca bir t-shirt, altında ise gri düşük belli, kalçaları sıkan ama bacakları geniş eşofman altı vardı. İnce beli, fit vücudu ve ortalamanın gayet üzerinde boyu ile büyüyüp serpildiği son 3 yılda hep bana baştan çıkartıcı gelmiştir Tuğçe. Giydiği toz pembe parmak arası terlikten yeni pedikür yaptığı belli oluyordu. Burnuma gelen leylak kokusundan yeni banyo yaptığını anlamıştım. Zaten hiç özen göstermeden bir kalemle tutturarak kestane rengi, dalgalı saçlarını topuz yapmıştı. Başını önündeki kitaba eğdiği için siyah kemik çerçeveli gözlükleri küçük burnundan hafifçe aşağı doğru sarkmış, kahverengi gözlerinin yarısını kapatıyordu. Ben kapıyı açtıktan bir iki saniye sonra kafasını kitaptan kaldırıp, etli ve kıvrımlı dudaklarına yapmacık bir gülümseme yayarak “Bulut abi! İyi akşamlar. Ya yarım saattir şu soruyu çözemedim, yardımcı olur musun?” dedi. “Tabi. Gel içeri.” diyerek kapının önünden çekildim. Teşekkür ederek içeri girdi ve direkt olarak odama yöneldi. Gideceği yeri biliyor tabi.

“Evet canım. Sorunu alalım.” Dedim. Tuğçe elindeki kitabı masaya koyarak parmağıyla bir soruyu işaret etti. Basit bir trigonometri sorusuydu. “Abi, valla anlamadım. Gerçi göstermiştin bu tür örneklerden. Bildiğim metotlarla çözmeye çalıştım ama bir türlü şıklardaki rakamlara ulaşamıyorum. Cevap anahtarından doğru sonuca da bakıp tersten gitmeyi denedim ama yine olmadı.” Kızın yüzüne baktım. Heyecandan sesi titriyordu. Büyük ihtimal benimle pazarlık edecekti. “Anlatırım. Ama anlaşmamızı biliyorsun. Şimdi mi istersin? Yoksa anlattıktan sonra mı?” dedim. Kız hemen yüzüne ağlamaklı bir ifade takındı. “Abi… Vallahi yarın falan yapsak olmaz mı? Bugün hentbol antrenmanım vardı. Çok yorgunum daha yeni başlamıştım çalışmaya. Yarın yapalım lütfen sözüm söz!” dedi. Tuğçe ile aramızda iki yıldır devam eden bir anlaşma vardı. Ben ona ücretsiz özel ders veriyordum. O da karşılığında oral seks yapıyordu. Ya ben sikimi onun ağzına veriyordum, ya da kendi boşalmak istediği zamanlarda bana amını ve götünü yalatıp sonra sikimi ağzına alıyordu. Şimdi ise bundan kaçmak için pazarlık yapıyordu fakat bugün hiç pazarlık yapacak havamda değildim. Daha fazla bir şey söylemesine müsaade etmeden eşofmanının iplerini çözdüm ve iç çamaşırıyla beraber aşağı doğru sıyırdım. “Of Bulut Abi ya!” diye şikayet ederek arkasını döndü. Ardından masaya domaldı ve elleriyle kalçalarını ayırarak deliklerini gözlerimin önüne serdi. “Bari önce beni boşalt abicim. Çalışmadan önce konsantre olurum.” Dedi.

Eğilerek dilimi deliklerine yapıştırdım. 18 yaşındaki genç bir kızın sarkık olmayan labiaları (vajinal dış dudak) ve basursuz bir göt deliği… İnanılmaz bir manzara! Üstelik tüyler yeni traş edilmiş… Yalatmaya gelmiş Tuğçe… Belli ki sadece naz yapıyordu. Yukarıdan aşağıya fırça darbesi atar gibi delikleri arasında yukarı aşağı dilimi kaydırıyordum. Tuğçe de hemen havaya girmiş bacaklarını biraz daha açarak zevk oranını arttırmaya çalışıyordu. Bir süre aynı hareketi devam ettirdikten sonra dilimi sadece amına indirip dış duvarlara ve klitorisine dil masajı yaparken. Aynı zamanda diğer elimin baş parmağını da yavaş yavaş kızın göt deliğine bastırmaya başladım. Zaten tükürüğüm ve kendi vajinal sıvılarıyla sırılsıklam olmuş deliğe parmağım hemen kayıverdi. Hızlıca orada da parmağımla git gele başladım. Bu son hareketlerime dayanamayan Tuğçe, kesik kesik sesler nefes alıp sarsılarak boşaldı. Boşalmadan sonra bütün kasları çözüldüğünden dolayı masaya yığıldı kaldı. “En iyisi birkaç saniye beklemek.” Diye düşündüm. Çünkü birazdan yapacaklarım için enerjiye ihtiyacı vardı.

1 dakika kadar bekledikten sonra Tuğçe masadan doğrularak ayağa kalktı. Yüzünde kocaman bir sırıtma yerleşmişti şimdi. “Harikaydın! Hadi sıra bende şimdi.” Dedi ve eğilerek şortumdan artık kan pompalanmasından kızarmış ve kaskatı olmuş sikimi kurtardı. Yüzünü iyice sikime yaklaştı ve hevesle mırıldandı: “Merak etme Bulut abi. Hemen halledeceğim bunu şimdi.”

Mesela bazı kadınlar oral seks yaparken ağızlarına çok fazla sokmak istemez. Elleri ve ağızlarını birlikte kullanırlar. Hatta bazı erkekler bundan daha çok hoşlanıyormuş. Ben öyle biri değilim, bildiğiniz tamamen ağızla yapılan oral sekslerden hoşlanıyorum. Hatta Tuğçe’yi bu konuda çok iyi yetiştirdim iki yıldır. Sikim erekte halde çok uzun olmasa bile ortalamanın üzerindedir. İlk başlarda zor olmuştu ve hatta birkaç kere kusmuştu ama sonunda Tuğçe sikimin tamamını ağzına almayı başarabilmişti. Üstelik bir süredir tamamını aldıktan sonra kısa süreliğine yutkunarak boğazıyla sikimi sarıyor ve ardından geri bırakabiliyor.

Tuğçe, bir an önce işini halletmek istercesine, sikimi somurmaya geçti. Elini kullanmasından hoşlanmadığımı bildiği için ellerini kalçalarıma kenetlemişti. Bir süre bu şekilde git gel yapmasına izin verdikten sonra kontrolü ele alma zamanım gelmişti. Ellerimle kafasının iki yanından tutarak bu sefer sikimi boğazına kadar sokup çıkartmaya başladım. Yumurtalıklarım Tuğçe’nin alt dudağına çarpıncaya kadar sokup geri çıkartıyordum. Gözleri yaşarana kadar bu şekilde ağzını sikmeye devam ettim. Artık boşalmak üzereydim fakat, sevgili matematik ve seks öğrencimin limitlerini merak ediyordum. Boşalmak üzereyken kafasını tamamen bastırıp boğazının derinliklerine kadar sikimi içeriye soktum. Kız artık inlemeyle boğulma sesleri çıkartıp bacağıma sertçe vurmaya başladı. İşte o inlemelere dayanarak yemek borusuna doğru boşalmaya başladım. Sonuçta bir damlasını bile yere dökmesine müsaade edemezdim değil mi? Tamamen boşaldığıma emin olduktan sonra ellerimi gevşetip, Tuğçe’nin sikimi ağzından çıkartmasına izin verdim. Kendini çektiği sırada öğürerek ağzını tuttu. Yanaklarının şiştiğini gördüm. Ve yine kusturmayı başarmıştım. Ağzı tamamen dolu olduğu için kalkıp sendeleye sendeleye banyoya kendini attı.

“Orospu çocuğu!” Ne kadar da yerinde bir tanım. Kaldı ki Tuğçe bana banyodan bu şekilde bağırdığında söylediğinin doğru olduğunu bile bilmiyordu. “Kaç midem ağzıma geldi! Boğulacaktım! Öldürüyordun beni!” Abartıyordu. Sonuçta sikim boğazında olduğu için midesinden çıkan herhangi bir sıvının yemek borusuna kaçması düşük bir ihtimaldi. Belki panikten bayılırdı o kadar. Basit biyoloji. Tuğçe yanıma geldiğinde, yüzü şişmiş, gözleri sulanmaktan kan çanağına dönmüş bir haldeydi. Dudakları da fazla sıkışmaktan epeyce büyümüşlerdi. Eserime gururla bakıyordum. “Merak etme.” Dedim. “Ölmezdin. İleride evlendiğinde kocana bunları yaparken sana teşekkür edecek.” Afallamış biçimde bana bakıyordu. Sanırım ileride onunla evleneceğime ilişkin hayaller kuruyordu bir yerde. Ah şu gençler. Alt tarafı ağzına veriyorsun, hemen ılık bir bahar günü yapacakları kır düğününün hayalini kuruyorlar.

Tuğçe’nin kıytırık trigonometri sorusunu çözüp, kapıdan uğurlamak üzereyken, annem anahtarla kapıyı açıp antreye daldı. Tuğçe’yi görünce, samimi bir gülümseme takınarak: “Ah Tuğçecim! Nasılsın? Bulut abine mi geldin? Yemeğe kal istersen. Çok güzel bir akşam yemeği planı var kafamda.” Dedi annem. Tuğçe ise “Teşekkür ederim Sevil Teyze. Çok isterdim ama ders çalışıyorum. Bulut Abi’den yardımcı olmasını rica etmiştim. Sağ olsun kırmadı beni hemen yardımcı oldu. (Hem de ne yardım!) Gideyim ben.” Diyerek çıktı.

Annem, gerçekten de dediği gibi bir güzel bir akşam yemeği hazırladı. Yemekten sonra bana bir sürprizi olduğu söylüyordu. Yemeği yedikten sonra annem tabağımın yanında küçük bir hediye kutusu bıraktı. “Al bakalım! Bunu en çok sen hak ediyorsun bir tanem.” Dedi. Ben saat ya da aksesuar gibi bir şey çıkacak diye beklerken siyah bir anahtarın ortasındaki yıldız logosu ışığın yansımasıyla parladı. Mutlu mu olmalıydım? Bilmiyorum. Olmadım. Olamadım aslında. Kaşlarımı kaldırıp anneme meraklı bakışlar fırlatıyordum. Rahatsız olduğumu anladı.

– Bir SLK! Eski ama üstü açık. İki kişilik! Mira’yla gezersiniz. Arada beni de gezdirirsin olur mu?
– Nasıl aldın bu arabayı?
– Kredi çektim ne olacak! Çalışır öderim.
– Banka sana kredi vermez anne. Çocuk yok karşında, kandırma beni.
– Neden vermesin pardon?
– Sosyal güvenliği olmayan, freelance bir çevirmene tefeci bile borç vermez. Uzatma. Al kimden aldıysan ver arabasını.
– Oğlum…
– Kes! Anne farkında mısın bilmiyorum ama kanmıyorum söylediklerine. Aslında kendine ne tür bir meslek seçtiğinin de farkındayım. Çevirmenlik ha! Sikilmedik deliğini bırakmayan o şerefsizlerin parasıyla alınan arabayı falan kullanamam.

Derin birkaç nefes aldım. İşte o an aklıma şahane bir fikir geldi! Evet, arabasını kullanamazdım ama pekâlâ parasını kullanabilirim.

(Devam edecek)

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

HAYATA HEYECAN KATMAK-6

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

HAYATA HEYECAN KATMAK-6
Selamlar;

Kaldığımız yerden devam edelim.. istek üzerine yorumlara teşekkürler bu arada.

Ogün yaşananlardan sonra artık Sema bana karşı bilmiyormuş numarası yapmaktan vazgeçmişti ve ne yaşanıyorsa artık herşey herkes tarafından biliniyordu. Tek farkında olmayan Ahmetti. Ahmet halen bu yaşananlardan Semanın haberinin olmadığını düşünüyordu. O gecenin sabahında gerçekten büyük bir baş ağrısı ile uyanmaya çalışıyordum. Sema halen uyuyordu. Gece alınan alkol ve yaşananlar oldukça yormuştu ama zevkli bir geceydi ve devamının geleceği kesindi.

Bir süre yatakta o şekilde yattıktan sonra sema da uyandı ve bana sarılıp şekerleme yapmaya başladı. Günaydın faslından sonra hiç beklemeden akşamı konuşmaya başlamıştık. Akşam fena dağıldık değilmii diye sordum semaya o da evet hayatım yaa çok içmişiz ama devamından zevk aldınmı diye sordu. Bende evet çok zevk aldım hayatım ya sen dedim. Bende zevk aldım senin zevk aldığını görmek benim için yeterli zaten gibi yine gevelemeye başladı. Hayatım ne sen rahibesin ne ben rahibim birlikte bişeyler yaşıyorsak bundan herkes zevk almalı ama aynı zamanda bunu eğlenceli hale de çevirmeliyiz, dün akşam sınırları kaldırdık bundan sonra bize sınır yok zevk almaya bak içinden geldiği gibi davranmakta özgürsün dedim. Bu etkili konuşmanın ardından sema bana daha sıkı sarılıp sen bitanesin yaaa dedi. (İçimden sende tam bi kaşarsın demek geçti ama tuttum kendimi ) Sema yataktan kalkıp banyoya geçti bende içeri geçip Ahmeti uyandırdım. Zar zor oda uyandıktan sonra kahvaltı hazırlamaya koyulduk o ara Semada banyodan üzerine bir havlu sarılı şekilde çıktı ve Ahmete günaydın faslından sonra bırakın ben hallederim deyip bizi masaya yolladı. Fazla uzatmayalım.. Kahvaltı faslı v.s bittikten sonra dışarı çıkmak üzere giyinmek için odamıza geçtik. Sema yeni aldığı bikinisini giydi altına da pembe şortunu geçirdi. Bikini oldukça küçüktü ve arkadan neredeyse tanga şeklindeydi üsttende göğüs uçlarını anca örtüyordu. Şortu da oldukça kısaydı ama tatil yerinde normal bir kıyafet olmuştu. Bizde mayolarımızı giyip dışarı çıktık. Kumsala gidip kendimize bir yer bulup yerleştik. Sema şortunu çıkardığında bikinisinin altı artık resmen kıçının içine girmişti Ahmet te sanki hiç görmemiş gibi o noktaya kitlenmişti. Sağımızda solumuzda insan kaynıyordu turistlerin çoğu üstsüz güneşleniyordu. Ahmetin yine gözü dönmüştü. Bende kendimi bakmaktan geri alamıyordum tabii. O ara Sema ikimize de sert çıkarak alooo yanınızda bayan var deyince kendimize geldik. Sonra sema Ahmete dönüp sana serbest ahmetcim sen yazıl birilerine belki ayarlarsın yazık sana dedi. Ahmette gülümsedi saol canım diye. Sema denize girelim diye tutturunca kalkıp denize attık kendimizi Ahmet semanın kalçalarından ayırmıyordu gözlerini. Sema da durumun farkındaydı. Denizde şakalaşırken falan Ahmete sürtüyor yine baştan çıkarmaya çalışıyordu. Denizde bu şekilde yüzdükten sonra Jet-Ski ye binelim diye tutturdular. Jet-Ski kiralayan adamla biraz pazarlıktan sonra bir jetski kiraladık. Adam 3 kişi olmaz en fazla 2 kişi binebilir deyince bende hadi siz binin ben binmesemde olur dedim. sema önde Ahmet arkada bindiler jet-skiye ve gittiler. Bende yerimize dönüp etraftakileri süzmeye başladım. Gerçekten çok güzel kızlar vardı ve çoğu üstsüzdü. Semayla Ahmet açıklarda bi o tarafa bi bu tarafa gidip geliyolardı uzaktan çok net belli olmuyordu sadece arada sırada semanın ayağa falan kalktığını görebiliyordum. Yarım saat sonra bunlar güle oynaya döndüler oldukça eğlenmiş görünüyolardı. Çok yorulduk falan deyip kendilerini senzlonga attılar. Ahmet içecek bişeyler almaya gittiğinde hemen neler oldu diye semaya sordum. Anlattığına göre ilk başlarda ahmet uzak durmaya çalışmış sonra Sema sıkı tutun iyice sokul bana deyince ahmet yanaşmış ve semanın beline sarılmış. Sema da götünü iyice Ahmete yaslamış kucağına oturur gibi. dalganın da etkisiyle jetski her sıçramasında sema Ahmetin kucağında zıplıyormuş. Ahmetinki kalkmış kazık gibi olmuş. Sema bi ara ayağa kalkacam beni iyi tut deyince Ahmet kalçalarının yanlarında semayı tutmuş sema da ayakta kullanmaya başlamış ama sıçramanında etkisiyle öne arkaya mecburen hareket ediyormuş ve her seferinde mecburen domalır vaziyete gelip götünü Ahmetin yüzüne sürtüyormuş. Ahmetin halini tahmin edebiliyorum Ahmet döndükten sonra Sema sürekli Ahmete kızları gösterip üff Ahmet şunun göğüslere bak şunun götüne bak çok güzel kızlar var falan deyip iyice baştan çıkarıyordu. Deniz kenarında Semanın Ahmeti azdırma işleri bittikten sonra kalkıp aparta döndük. Sema tekrar duşa girince ahmet yanıma gelip birader ben yine kudurdum aq. mahfetti beni falan dedi. Bende bekle boşalırsın deyip gülüştük. Semadan sonra sırayla duşlarımızı aldık ve yemek yedik. sema bu arada üzerinde sadece bikinisiyle geziyordu evin içinde ve hava kararmıştı artık. Oldukça yorgun düştük. Dışardan içkilerimizi alıp balkonda içmeye başladık. Apartın havuzunda yüzenler vardı kimi üstsüzdü yine ahmet bi taraftan içiyor bi taraftan onları izliyordu. Sema bi süre sonra ahmete dönüp. Ahmet hayırdır kilitlendin memelere bırak onları burda muhabbet var dedi. ahmette iyide ben yanlız bir adamım sema burda muhabbet varsa orda da meme var dedi Sema bana dönüp bi bakış attıktan sonra ahmete dönüp. Yani seni muhabbete katmak için illaki meme mi lazım dedi. Ahmette valla şu anki şartlar onu gerektiriyor semacım mecburen deyince Sema kahkayı bastı. bana dönüp hayatım arkadaşın kudurmuş dedi gülüştük. Ahmet tekrar aşşağı bakınca sema bana göz atıp Ahmete aaa yeter ama Ahmet memeyse al burda alası var deyip kollarını geriye atıp gerindi memelerini öne çıkardı. Ahmet semanın göğüslerine bakarak haklısın semacım hiçbiri bunlardan güzel değil ama sahibi var napalım dedi. Sema da sanki onların yokmu onlara bakacağına bunlara bak dedi. Bu arada beni sallayan yoktu ortamda ama muhabbet hoşuma gitmişti Bunun üzerine ahmet fırsatı kaçırmadı ve hemen lafı yapıştırdı valla semacım onlar açıkta dedi. Sema yine kahkahayı basıp bizdemi açalım yani bunu mu istiyorsun dedi. Valla o sana kalmış artık dedi Ahmet. Sema bana dönüp hayatım valla bu arkadaşın kudurmuş gözü bana dikti heralde deyip gülmeye başladı. Bende lafa katılıp sende çocuğu kudurtmasaydın dedim. Bu arada biralar boşalıyor yerine yenileri açılıyordu. Muhabbet bu şekilde devam ediyordu. Ahmette artık iyice açılmıştı. Muhabbet artık seks içerikli devam ediyordu. Bi ara Sema Ahmete dönüp ahmet senin kız arkadaşın falan yokmu dedi. Ahmette vardı ama ayrıldım dedi, ( yalan ben onu bildim bileli yalnız) Niye ayrıldın falan dedi sema Ahmette valla çok sade bir kızdı hiç fantazisi yoktu sürekli aynı şeylerden sıkıldım ayrıldık dedi. O anda şok olmuştum çünkü Ahmetin amacını anlamıştım fakat ahmet gibi çekingen bir adamın muhabbete bu kadar çabuk ısınacağını ve bu kadar zekice yaklaşabileceğini düşünmemiştim. Bunu üzerine sema sen nasıl şeyler istiyordun mesela deyince Ahmette valla ne bileyim değişiklik işte fantaziler olabilir hep aynı şey sıkıyor sizde de öyle değilmi deyince Sema yoo biz her zaman değişiklik katarız ilişkimize değilmi hayatım dedi bende onayladım. Ne gibi şeyler mesela dedi Ahmet. Sema; hmmm ne bileyim işte değişik yerlerde değişik şekillerde yaşıyoruz dedi. Peki isteyipte yapamadığınız bi fantaziniz olmadımı sizin deyince yardımcı olmak amacıya ben atıldım lafa. Oldu tabii bizimde oldu ama şartlar uygun değildi dedim. Sema şaşırıp bana baktı ne diicemi merak ediyordu sanırım. Ahmet hemen ne mesela birader ne istedinizde yapamadınız niye yapamadınız dedi. Bende valla birader birinin yada birilerinin yanında sevişmeyi düşündük ama ortam olmadı dedim. Sema yine bana bakıp niyetimi anlayıp gülümsedi. Ahmet niye olmadı diye sorunca. Valla işte güvenemedik kimseye dedim. Artık sıra ahmetteydi ve gecikmedi, banada mı güvenmediniz birader aşkolsun deyince Sema atıldı, yaa sana güveniriz ama sen arkadaşımızssın senin yanında olmaz dedi. O da niye olmasın yaa alla alla benden güvenilir adam mı bulacaksınız ortamsa ortam adamsa adam işte dedi gülüştük. Sema bunun üzerine olmaz senin yanında sen kudurmuşssun zaten saldırırsın sonra bide bizi izlersen dedi. Ahmette yok daha neler güvenilir dedik dimi dedi. Sema; belki birgün kendimi hazır hissedersem bakarız dedi. İçilmeye devam ediyordu. Ahmet kalktı tuvalete gitti. Bende semayı kendime çekip öpmeye başladım; hayırdır hayatım dedi bende eğlence başlasın ne olacaksa da olsun dedim sema güldü iyi öyle olsun o zaman dedi. Semayı tutup içeri kanepeye götürdüm bikinisinin üzerini çıkardım ve üzerine uzanıp öpmeye göğüslerini yalamaya başladım. O sırada ahmet tuvaletten çıkıp içeri gelince bizi o halde bulunca ohaa diye bir tepki verdi biz gülmeye başladık. Napıyonuz siz yav dedi. Sema da valla sevişiyor gibiyiz dedi sende istersen otur bunları izle deyip göğüslerini tuttu istersen çık balkona onları izle dedi. Ahmet hemen yandaki üçlü koltuğa geçip onlarda neymiş dedi yine güldük. üçlü koltuklar birbirine oldukça yakındı başları birbirine geldiğinden köşe takımı şeklindeydi. Biz başlarımız diğer üçlünün tarafında uzanmıştık Ahmette bize en yakın noktasına oturmuştu diğer üçlünün. Ben semanın göğüslerini yalarken bi taraftan da alttan bikinisinin üzerinden amıyla oynuyordum. Sema gözlerini kapatmış zevk almaya bakıyordu. Bi ara ahmete baktım o da pür dikkat bizi izliyor tek eliyle mayosunun üzerinden sikini sıvazlıyordu. Bi süre sonra semanın altını da çıkardım ve amını yalamaya başladım bunu yaparken hem semayı hem ahmeti net görebiliyordum. Ahmet daha fazla dayanamayıp yav tamam bişe yapmıcamda bırakın bari 31 çekeyim rahat rahat dedi. Sema dönüp Ahmetçim kendi başına ne istersen yapabilirsin ama bölme lütfen bak burda am yalatıyoruz dedi tüm kaşarlığıyla. Ahmet offf çekerek şortunu çıkardı ve sikiyle oynamaya başladı. O ara Sema kafasını yana çevirip ahmetin sikine baktı ve gülümsedi. Ben semayı yaladıktan sonra aynı şekilde üçlüye ben uzandım ve benim az evelki yerime sema geçti. Şortumu indirdi ve sikimi ağzına almaya başladı. Yalnız bu işi yaparken bir gözünü ahmete dikmişti ve yavaş yavaş dilini çıkararak yalıyordu sikimi ahmeti deli edercesine. Sikimi taşşaklarımı öyle iştahlı yalıyordu ki boşalmak üzereydim nerdeyse. Sema kalktı ve yüzü bize dönük bir şekilde sikimin üzerine oturdu ama gözünü ahmetten ve sikinden ayırmıyordu. Sema üzerimde zıplamaya başladı mahsus ahllar ohalar eksik olmuyordu. Üzerimden kalkıp koltuğa ellerini dayadı salona doğru domaldı. bende arkasına geçip sikmeye başladım bi süre sonra sema yaa böyle belim ağrıdı Ahmet dizlerine koyabilirmiyim ellerini dedi, niyeti bozmuştu artık Ahmet kekeleyerek tabi canım ne demek dedi. Sema hemen yana dönüp Ahmetin sizlerine koydu elini yüzü ahmete dönük ben arkadan sikmeye devam ettikçe sema her vuruşumda biraz ileri kayıyordu. Bende mahsus iyice hızlandım ve sertleştim. Sema ahlamaya başladı ama yavaş yavaş ahmetin üzerine kayıyordu. Ben iyiden iyiye yüklenerek semayı tamamen ahmetin üzerine yıktım ve halen arkasında gitgel yapıyordum. Ahmet ellerini kaldırdı offff diye bi ses çıktı. Bu arada ben yüklendikçe semanın vücudu ahmetin vücudunun üzerinde kaymaya başladı göğüsleri ahmetin sikini eziyordu resmen. Ahmet patladı patlayacak. Sema kafasını hafiften kaldırıp ahmete baktı gülümsedi ve alttan elini atıp hadi seni rahatlatayım bari deyip ahmetin sikini eline alıp 31 çektirmeye başladıben arkasında yüklenmeye davam ediyordum. O arada Ahmet semaya, canım yanıyor biraz tükür deyince semada ııyyy ne iğrenç ne tükürecem ıslatayım bari deyip ağzına almaya başladı. Ahmet kafasını geriye atıp ohhh çekti alttan elini semanın göğüslerine atıp yoğurmaya başladı. Ben semanın arkasında gidip gelirken sema da Ahmetin sikini yalıyordu. Bir müddet sonra semanın içinden çıkarak beline doğru attırmaya başladım aynı anda ahmette geliyorum deyince sema ağzından çıkarıp eliyle ahmeti boşalttı. Hep beraber koltuğa o şekilde yığılıp kaldık.

Kendimize gelince Sema hiç konuşmadan ayağa kalkıp ikimize hınzırca bi bakış atıp kıçını kıvıra kıvara banyoya yöneldi. O gece de o şekilde tamamlanmış oldu.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

sedat ve mustafa 2 (2012)

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

sedat ve mustafa 2 (2012)

Selam arkadaşlar ben sakarya serdivandan 22 yaşında aykut. Bi önceki hikayemde mustafa ve sedatla yaşadıklarımı yazmıştım. o ikili gecenin ardından kendimden büyüklerle olan bu ilişkim devamlılık arzusu uyandırdı içimde. sürekli yaşça benden çok büyük erkeklerle konuşuyor ama buluşmuyordum. sedatda sürekli bana yazıyordu sanıyorum ki serdivanda bi boya işi bulmuş iki haftadır serdivandayım buluşamıyoruz diyordu. bende pek gönüllü değildim açıkçası. sedat öyle pek karşısındakine zevk veren biri değildi alet olarak ta fantezi olarak da benim ihtiyaçlarımı karşılamıyordu. onunla ancak geçen sefer olduğu gibi biri tarafından doyurulunca buluşurum diyordum. tamda bu sırada mustafa mesaj attı akşam üstü gibi evde kimse kalmayacak gel dedi bende tamam dedim ve içime kırmızı bi dantelli gecelik ve altına da kırmızı bi tanga giydim. evin önünden arabayla aldı beni arabada normal arkadaş gibi muhabbet ettik yine pijama giymişin içine ne giydin falan diyordu bende süpriz sabret falan dedim. eve geldik kemal paşada gece kondu tarzı bi ev 35 yaşında bi adam için normal ama 1 oda bi salon ve ailesi ile yaşadığını öğrenince şaşırdım evde kalmış yazık azgınlıktan ay başlarında bana geliyo heralde dedim ve biraz ısındım buna. eski bi divanın üstüne yattım ve üstümü çıkardım oda soyundu ve sadece boxer la girdi yatağa elime 50 tl tutuşturdu ve hadi bakalım orospuluğunu göster dedi hoş benim pek bişi yapmama gerek yoktu elime parayı alır almaz boynumu göğüslerimi yalayıp kalçalarımı sıkmaya başladı bile. boxer üstünden kerkiniyordu bana ve tabi benimde içim bi tuhaf oldu yavaş yavaş gaza gelmeye başlamıştım tabi hemen arkamı döndüm kalçamı havaya kaldırıp ona doğru ittiriyor baskısını hissetmek istiyordum. bi iki dakika içinde siki kalktı bildiğin boxerını bile delecek gibi ittiriyor kendinden emin bi şekilde boynumu emiyor göğüslerimi sıkıyor ve kerkiniyordu. sonra birden vaz geçti sandım kalktı üstümden sehpanın üzerinden prezervatif çıkartıp taktı.yatakta kafamı halıya gelecek şekilde aşağı sarkıttı ve ters çevirdi yüzüm tavana bakıyordu biraz hızlı gelişince olay kafam dönmüş biraz aklım karılmıştı tam o anda ne yapmak istediğini anladım. geçen sefer yarım kalan işini bitirecekti. olmaz bile diyemeden sikini ağzıma dayadı. o uzun ve kalın alet olduğu gibi ağzımın içine girmeye çalışıyordu ağzım baya zorlanıyordu kusmak bi kenara kalsın nefes bile alamıyordum. taşakları burnuma yüzüme çarpıp geri geliyordu.ilk defa bu kadar çok alıyordum ağzıma ve çok zorlanmam gerekirken gittikçe kolaylaşmaya başladı kafamı geri saldıkça daha rahat girip çıkmaya başladı. bacaklarımdan destek alıyor sürekli köklüyordu bende dilimi dışarı çıkarıp taşaklarına deydiriyordum ve her deydirdiğimde sonuna kadar sokup bide içerde kendini kasıp iyice boğazımı kaşıyordu. ağız sikilmesi bu oluyomuş demek sonunda hakkatten bi orospu ve yarak oğlanı olmuştum. böyle düşünceler içerisindeyken mustafa kasılmaya başladı ve sonunda köküne kadar sokup rahat 10 asniye aralıksız boşaldı hoş prezervatif olduğu için pek mühim değildi bu benim için ama penisin daha fazla şişmesi beni çok zorlamıştı. o boşalmanıon ardından mustafa üstünü gitdi bende gitdim ve beni eve bıraktı içime bişi girmemesine rağmen aşırı doymuştum. tam uyumak üzereyken bizimkiler misafirliğe gideceklerini söylediler bende gelmiyeceğimi söyledim ve onlar on dakika içinde gittiler ben gene evde yanlız kalınca tabi şeytanlar kafamda. direk sedata haber verdim ev boş gel dedim. bu sefer odamda bi porno açtım hiç hazırlanma gereği duymadım zaten orospu gibiydi tavırlarım zevkte vermeyeceği için gerek yok dedim bu ona yeter diye düşündüm . yarım saat içinde damladı kapının önüne sigara kokusu daha kapıyı açmadan geliyordu burnuma daha içeri gelmeden hevesim gitmişti. neyse dedim parama bakarım. gelmeden önce iki bira yuvarladım al paranı tüm iş sende dedi bende tamam dedim. geçti yatağıma yattı pornonunda etkisiyle ben soyunurken aleti kalktı zaten. hemen arko krem sürüp üstüne çıktım buluşmalarımdan önce sürekli deliğimi genişlettiğim için bi problem yoktu. aletinin üstüne oturdum ve kendimce kıvırmaya başladım. aleti içimde dönüyor anlamsız zevklere itiyordu beni ve tabi bende zevk aldıkça sürtünmelerim kıvırmalarımı zıplamaya döndürdüm. kilolu olduğum için fazla dayanamadım ve indim kucağından bu sefer o çıktı üstüme 4 ayak duruyorudum yatakta oda omuzlarımdan tutup arkama geçti aletini deliğime sokup sokup çıkarıyordu aşırı zevkli dakikalar beni bekliyordu derken gerçekten pasif olma nedenim olan seri pompalanma hazzıda ardı sıra geldi makinalı gibi pompalamaya başladı beni. deliğimde en ufak giriş çıkış yok sadece götümdeki o sürtünme hissi ile ve onun her seferinde dibine kadar girerken bide kalçalarıma tokat vurması falan iyice başım dönmeye başladı. elimi aletime atıp 31 çekmeye başladım zaten ben başlar başlamaz sabahtan olanlar bide şimdi olanlar üst üste binde su gibi boşalmaya başladım boşaldıkça gücüm bitti ilk önce ellerim yerine omuzlarımın üzerine çöktüm sadece ohhhff diyebiliyordum ardından bacaklaırmı iyice ayıırdım ve sedatta içime attırmaya başladı ben hiç kıapardamıyordum sadece sedat memelerime asılarak kendini içime ittiriyordu. tırnakları memelerime batıyor ahhh diye inlerken o sürekli tepemde titriyor sanki bir dakikadır boşalıyordu. sonra yanıma uzandı bende kalkıp direk tovalete gittim geldiğimde hala yatıyordu 5 dakika uzandı sonra kalkıp giyinip gitti ebnde temizlendim ve yattım. gece çok rahat bi uyku uyumuştum uzun zaman sonra.evet arkadaşlar bu hikayemde böyle instagram adresim verenaykut54 facem aykut irtekin genelde kedi resmi olur skype adresim [email protected] eklerseniz takılırız hadi göürüşürüz devamı belki gelir talep olursa…

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

BABANIN GÖREVİ 16

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

BABANIN GÖREVİ 16
Beni gördüğü anda gözleri fal taşı gibi açıldı. Giydiğim siyah dantelli iç çamaşırı çok hoşuna gitmişti.
“Eee?” dedim ona doğru bakarak. Gözleri resmen yanıyordu. Beni istediğini tüm hücrelerimde hissedebiliyordum. Yanıma doğru yavaş adımlarla geldi. Erkekliği hala sertti. İnanılmazdı, gerçekten de gençlik bir başkaydı. Yaşanması gereken bir duyguydu. Asla yorulmuyorlardı, bitmek bilmeyen bir pınardan besleniyor gibilerdi.
“Şansımızı arttıralım o zaman…” dedi
Arkama geçtiğinde elleri kalçalarımı kavradı. İyice kalçalarımı yukarı çekti. Bacaklarımı daha gergin bir hale getirdim. Parmaklarıyla dantelin üzerinden kalçamı okşuyordu. Erkekliğini kalçamın arasına getirip, iç çamaşırımın üzerinden sürtmeye başladı. Hafif bir ereksiyon kaybı yaşamış erkekliği hemen o açığı da kapattı. Bir anda sertleşti. Buna bayılıyordum.
Omzumun üzerinden ona baktım. “Arttıralım.” dedim göz kırparak.
Sağ eliyle iç çamaşırımı kenara doğru sıyırıp bir anda içime girdi.
“Ah!”
O kadar derinden inlemiştim ki, ses yankı yaptı. Bu kadar hızlı gireceğini düşünmüyordum. Sol eli, kalçamı iyice kavramış, bacaklarımı bir arada tutuyordu. Daha çok hissediyordum onu. Damarlarına kadar hissediyordum. Çok güzeldi.
“Oh! Barkın! Seni seviyorum!”
Bir anda ağzımdan çıkıvermişti. O kadar özel bir andı ki, o kadar hassastı ki… Evet, onu çok seviyordum. Bir anne oğul sevgisinden çok daha ötede hem de. Oğlumdu o benim, ben yapmıştım onu. Artık herşeyim olmuştu. Hem sahibim, hem evladım… Geçmişim, geleceğim… Aramızdaki bu bağ, hiçbir şekilde zamanın bile inşa edemeyeceği, çok özel bir bağ idi. Anne ve oğul arasında, doğum sırasında vurulan bir mühür. Bir daha hiç çıkmayacak, ölümsüz bir mühür.
“Ben de seni seviyorum anne!” diye haykırdı. İçime girip çıkarken.
“Sik beni!”
İnlediğimde daha da sert bir şekilde içime girdi. Taşakları, kalçama vurduğu sırada çıkan ses odada yankı yapmıştı adeta. Deli gibi inliyordum. Bana sahip olurken çok hırslıydı. Çok farklıydı. Resmen içinden bir canavar çıkmıştı. O sırada beni yatağın ortasına doğru ittirdi. Saçımdan tutarak kendini üzerime doğru çekti. Bacakları ile bacaklarımı ayırdı ve kalçamı daha da yukarı kaldırdı.
“İnle!”
İnanamıyordum. O ses tonu, o hareket… Oğlum ona itaat etmemi istiyordu. Daha da yüksek sesle inlemeye başladım.
“Ah! Harikasın Barkın! Ohh…. Oğlum…. Ahhh!”
Bir anda içime zorladı. Hızlandığı anları çok seviyordum. Çok sertti. Temposu düşmeye başladığı anda, onu daha da azdırmayı kafama koydum.
Bacaklarım bükülmüş, başım iyice yatağa gömülmüş bir haldeydim. Kalçalarımdan tutmuş, yatağın üzerinde bana sahip oluyordu. Başımı kaldırdım, parmakları hala saçlarıma dolanmış. Başımı kavramıştı. Omzumun üzerinden gözlerine bakarak “Beni bu kadar mı becerebiliyorsun?” diye sordum.
O sırada gözlerindeki alevi gördüm, o parıltı, o tutku…
İçimden çıktı ve hızlı adımlarla odayı terk etti.
Şaşkın bir haldeydim. O halde, yatağın ortasında donakaldım. Kadınlığım o kadar ıslaktı ki. Kendi kendime kasılıyordum. Nereye gitmişti? Ne yapmıştım? Acaba annesini bu şekilde görmek ona fazla mı gelmişti? Neden bunu yapmıştı?
Düşüncelerim arasında kasılmaya devam ediyordum. Tam gevşemeye başlıyordum ki kapı aralığından onu gördüm. Elinde bir şeyler vardı. Karanlıkta göremiyordum. Bana doğru yaklaştı. Hafif loş ışığın yüzeyine vurduğu kumaşı fark ettim. Çok farklı hissettim, daha önce hiç böyle bir deneyim yaşamamıştım. Böyle hissetmemiştim de, böyle bir isteğim de olmamıştı. Ama şimdi istiyordum. Ben ona aittim. Sadece ona, o da bunu biliyordu. Bana bunu göstermek, kendi de hissetmek istiyordu. Hakkı vardı.
Elindeki parlak gümüş kumaşa sahip kravatı getirdi. Arkama geçti ve kollarımı kavradığı gibi arkamda birleştirdi. 0 anda yatağa yüz üstü düştüm. Tamamen düz bir şekilde yatıyordum. Ellerimi sırtımın üzerinde tutup çapraz bir şekilde yerleştirdi, sonra kumaşın bileklerimin üzerinden kaydığını hissettim.Bir anda sıkıca bağladı. Ağzımdan bir inleme çıktı. Gülümsediğini görebiliyordum. Gözlerim onu zar zor görüyordu, beni yatağa mıhlamıştı adeta.
Sağ eliyle bir anda iç çamaşırımı çekti, dantelin yırtılma sesini duyduğumda aynı anda bedenimde keskin bir acı hissettim. Tam koparmamıştı ama çıkarırken, ona zarar verdiği belliydi. Acı bir çığlık attım. Hoşuna gitmişti.
Bacaklarımı ikiye ayırdı ve bir anda kalçamı kaldırıp yine içime girdi. İki eli de kalçamı sıkıca tutup, beni yatağa bastırıyordu. Üzerimdeki ağırlığını, baskısını, gücünü hissedebiliyordum. O kadar güzeldi ki.
“Ahhh! Çok derin… Çok güzel…”
Sağ eliyle saçımdan tutup, sertçe çekti. Çığlık atarken bir anda içime girip, tam ucu kalacak kadar çıkıp bir anda yine girdi.
“Hoşuna gitti mi?” diye fısıldadı kulağıma.
“Ev… Ahh! Evet!”
Hızlanırken daha da heyecanlanıyordum. Kalbim deli gibi atıyor, vücudum kasılıyordu. İşte oluyordu, yine oluyordu. Uzun bir zamandır vücudum bu zevkten mahrum kalmıştı. Az kalsın nasıl bir şey olduğunu bile unutuyormuşum. Şimdi ise, kendi yarattığım, bana ait olan oğlum bana bunu yaşatıyordu.
Ben yapmıştım. Hak etmiştim. Şu zamana kadar bundan mahrum kalmayı hak etmemiştim aslında, bunu şimdi görebiliyordum. Kocamın yaraları yüzünden, nelerden vazgeçtiğimi şimdi çok daha iyi anlıyordum.
“Geliyorum! Ah! Barkın! Ohhhh! Geliyorum! Devam et!”
İnlerken daha da hızlandı. 0 sırada sağ elinin kalçamdan ayrıldığını hissettim. Ve birden yatağın üzerinde on santim ileri gittim ve geldim. Sağ eliyle kalçama öyle bir vurmuştu ki, çıkan ses odada yankılanmıştı.
“Aahhhhh!” inlerken o da zevkten çıldırıyordu.
Ben yapmıştım. Hak etmiştim. Şu zamana kadar bundan mahrum kalmayı hak etmemiştim aslında, bunu şimdi görebiliyordum. Kocamın yaraları yüzünden, nelerden vazgeçtiğimi şimdi çok daha iyi anlıyordum.
“Geliyorum! Ah! Barkın! Ohhhh! Geliyorum! Devam et!”
İnlerken daha da hızlandı. 0 sırada sağ elinin kalçamdan ayrıldığını hissettim. Ve birden yatağın üzerinde on santim ileri gittim ve geldim. Sağ eliyle kalçama öyle bir vurmuştu ki, çıkan ses odada yankılanmıştı.
“Aahhhhh!” inlerken o da zevkten çıldırıyordu.
Ellerimle destek alarak iyice kalçamı ona yasladım.
“Çok güzelsin…” dedi hırslı bir şekilde.
Omuzlarımın üzerinden gözlerine bakarak; “Yüzümü görmüyorsun şu anda ama…” dedim. Onu baştan çıkarmayı çok seviyordum. O içimdeyken bile bunu yapabiliyordum.
“Anne… Şu anda seni domaltmış sikiyorum… Yüzün de güzel, kalçaların da…. Her yerin…”
Eli ile kalçama bir tane daha tokat attı. Daha da sert bir şekilde içime girip çıkmaya devam etti. Saçlarımı da çekerken inliyordum.
“Ah! Ohhhh! Barkın!” “Anne!”
O an hissettim. 0 da yaklaşmıştı. Bu gece, içimi ikinci defa dolduracaktı. Kendi annesini, tamamen dolduracaktı. Beni hamile bırakacaktı. Bu düşünce bile içimi kıpır kıpır etmeye yetiyordu. Ona bayılıyordum. Çok başkaydı. Çok özeldi. Benimdi, bana aitti.
“Anne… Şu anda seni domaltmış sikiyorum… Yüzün de güzel, kalçaların da…. Her yerin…”
Eli ile kalçama bir tane daha tokat attı. Daha da sert bir şekilde içime girip çıkmaya devam etti. Saçlarımı da çekerken inliyordum.
“Ah! Ohhhh! Barkın!” “Anne!”
O an hissettim. O da yaklaşmıştı. Bu gece, içimi ikinci defa dolduracaktı. Kendi annesini, tamamen dolduracaktı. Beni hamile bırakacaktı. Bu düşünce bile içimi kıpır kıpır etmeye yetiyordu. Ona bayılıyordum. Çok başkaydı. Çok özeldi. Benimdi, bana aitti.
“Geliyorum! Anne!”
Erkekliğinin içimde şişmeye başladığını hissediyordum. Damarlarındaki kanın daha da hızlı aktığını, içindeki dölün tamamen içime dolacağını hissediyordum.
“Gel! İçime boşal! Ah! Ohhhh! Sik beni!”
Daha da sert şekilde gidip gelmeye başladı içimde. 0 sırada birden sert bir şekilde içime girdi ve öyle kaldı. 0 kadar sert bir şekilde vurmuştu ki içime, bir anda yatağa mıhlandım.
O da üzerimdeydi.
Bir anda gözlerimin kapanmaya başladığını hissettim, beni o kadar yormuştu ki…
“Anne… Çok güzeldi…”
“Evet…” dedim nefes nefese kalmış bir halde.
“Çok güzeldi.”

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

ÜVEY ANNEM VE EN SAMİMİ ARKADAŞIM – 3 (SON BÖLÜM)

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

ÜVEY ANNEM VE EN SAMİMİ ARKADAŞIM – 3 (SON BÖLÜM)
SIRA BENDE… BU SANDVİÇ İŞİNİ ÇOK SEVDİ

Bir hafta sonu, babam, arkadaslari ile maca gitmisti. Odamda ders calisiyor, sıkılınca bilgisayar oynuyordum. Babamlarin odasindaki ebeveyn banyosundan su sesleri geliyordu. Demek ki, Hulya annem dus aliyordu. Kendimi tutamadim, onu, cirilciplak dusta yikanirken hayal ettim. Sonra, ben de yanina giriyordum. Sikim hemen kalkti. Oynamaya basladim. Yaptigimdan utanip, vazgectim. Bende de bir gariplik vardi. Kac kere, en samimi arkadasim Kaan’in, annem dedigim kadini sikisini 31 cekerek izlemis, bir sey yapmamis veya aciga cikarmamistim. Ama, iş, uveyannemi hayal etmeye gelince utaniyordum, yuzum kizariyordu.

Karnim acimisti. Uvey annem banyodan cikali yarim saat falan olmustu. Herhalde giyinmistir diye dusunup, ‘ne yemek var’ diye sormak uzere kapisini tiklattim. “Gel Canim.” diyince, kapiyi acip, oylece iceri girdim. Aynali makyaj masasinin onundeki, puf, dedigi, yumusak ve oturma yeri genis, taburenin uzerinde oturuyordu. Uzerinde, sadece bej rengi, seffaf bir sabahlik vardi. Bir an, ne yapacagimi sasirdim. Dönüp, odadan cikayim diye dusundum. Tam o anda, “Canim, soyle ne istedin?” diyince, “Ben aciktim. Evde yiyecek bir sey var mi, yoksa disaridan getirteyim mi? Sen de yer misin?” diye sordum. “Var, var… Dolapta… Ac gorursun.” dedi.

Bu kisa konusma esnasinda, onu tepeden, tirnaga suzdum. Sabahligin icinde, kahverengi, dantelli sutyeni vardi. Memelerini alttan kaldirmis, acayip erotik yapmisti. Altinda, vizon rengi coraplarini goruyordum. Ona, oylecene şapşal, şapşal bakarken, annem, “Uff, boynum tutulmus. Sicak suyla masaj yaptim, ama hala katir, kutur. Dun disari ciktigimda, ruzgarda ortmedim… Bak, hemen tutuldu.” dedi. Hulya anneme, “Istersen biraz ovaliyayim. Ne biliim, belki faydali olur.” dedim. Valla, nasil akil ettim bilmiyorum, cunki bu tip seyleri hemen dusunemem. Hele ki, bu tip, super heyecanlandigim durumlarda hic bir sey dusunemem. Kendime hayret ettim. Bana, “Ooo! Masaj yapmayi nereden ogrendin bakiim?” diye sakayla karisik takildi. Ben de, “Yok yaa! Oyle dogru, durust masaj yapmayi bilmiyorum. Gecenlerde bir videoda gormustum. Oyle iste.” dedim. Gordugum video da, masaj pornosu videosuydu. Off be, tam isleri bok ettim diye dusunurken, uveyannem bana gulumseyerek, “Tamam, tamam saka yapiyorum. Hadi goster bakalim maharetini.” dedi. Basladim, ensesine elimle hafif, hafif masaj yapmaya. Oylesine, ensesine bastiriyor, aslinda oksuyordum ki, Hulya annem, “Ohh, cok iyi geldi… Devam Canim.” diye beni cesaretlendirdi. Oturdugu genis taburenin arkasinda ayakta masaj yapiyordum. Sabahligi, kucaginda kenarlara dogru acilmis, bacaklari oldugu gibi gorunuyordu. Önü tamamen acilan sabahligini, kapatmaya falan calismiyordu. Ya, beni hala cocuk saniyor, ya da, gercekten bana oglu gibi davraniyor ve benim aklimdan, onun hakkinda ahlaksiz dusunceler gecirebilecegime ihtimal vermiyordu. Bacaklarini simdi daha rahat gorebiliyordum. Vizon rengi coraplari jartiyerliydi. Gizlice uveyannemin cekmecelerini karistirirken, onlari gormustum, hatirliyorum. Arkalari cizgili, super seksi coraplardi. Kulotu o kadar kucuktu ki, ayakta, tepesinden bakinca goremiyordum.

Uveyannem, makyajini ben odaya girdigimde tamamlamisti sanirim. Cunki, cok alımlı bir makyaj yapmis, kirmizi rujlarini surunmus, gozlerini boyamis, yanaklarini pembelestirmisti. Acayip seksi bir parfum kokusu beni sarhos etti. Ensesini minciklarken “Bir yere mi gidiyorsun?” diye sordum. “Hıı. Arkadaslarla bulusucaz. Baksana, baban, hafta sonu beni birakip, yine maca gitti. Ne yapayim, evde onu mu bekliyim?” diyince, aklima hemen Kaan geldi. Buyuk ihtimalle bunlar yine bulusup, sikiseceklerdi. Arkadaslarla bulusmaya jartiyerli coraplar ve full makyaj gidecegini hic sanmiyordum.

Masaji omuzlarina dogru yaydim. “Ohh, omuzlarima da mi ovucan? Sagol valla Canim. Ellerin dert gormesin.” diye bana tesekkur etti. Sabahligini omuzlarindan siyirdi. İncecik sabahlik, kollarindan suzulerek beline kadar indi. Sutyeni ve icindeki nefis memeleri gozumun onundeydi. Basinin uzerinden bakarken, gozlerim sasi olmustu. Nasil cesaret gosterip, bunu soyledim bilmiyorum, ama sonradan kendime ‘afferim lan’ dedim: “Anne, su sutyenin askilarini da indirsene, omuzlarina iyice bir masaj yapayim.” dedim. Hic itiraz etmeden indirdi. Sutyeninin askilarini indirince, sutyenin ust bolumleri meme uclarina kadar indi. Meme uclarinin etrafindaki hareleri gorebiliyordum. Sikim super kalkmis, tas gibi olmustu. Altimda sort vardi. Kalkmis yaragim oldugu gibi belli oluyordu. Kafasini cevirip, baksa durumu gorecekti.

Uveyannem, onumde, genis pufun uzerinde oturuyor, ben arkasinda omuzlarina masaj yapiyordum. “Sirtina da ister misin?” diye sordum. Ulan, isin bokunu cikarttim simdi, diye dusunurken. “Ahh, Canim sen harikasin.” demez mi? Ben bir sey demeden, sirtina da masaj yapacagim icin, sutyeninin kopcalarini cozup, cikartti. Simdi, memelerini bir eliyle ortuyordu.

Bana donup, “Gel, sen pufa otur.” dedi. Sasirmistim! Ne yapacagini anlamadim. Yerinden kalkinca, dedigi gibi tabureye oturdum. Dimdik yaragim sortun icinden belli olmasin diye, elimle maskeleyip, hizlica oturdum. Ben pufa oturunca, Hulya annem, tam onume, makyaj masasinin uzerine oturdu. Neler oluyordu? Heyecandan bogazim kurumus, hic bir sey dusunemiyor, soramiyordum. Ayni zamanda, bu heyecanimi belli etmemeye calisiyordum. Yoksa rezaletti yani. O, makyaj masasina oturunca, bacaklarini kaldirip, iki ayagini da ciplak dizlerime koydu. “Canim, cok guzel masaj yapiyorsun. Hadi biraz da ayaklarima, bacaklarima masaj yap bakalim.” demez mi? Boyle bir seyi ruyamda gorsem inanmazdim. Hulya annem, harika bacaklarina masaj yapmami istiyordu. Bir bacagini, dizimden kaldirip, omzuma koydu. O, makyaj masasinin uzerinde, ben, masaya gore cok daha alcak olan, puf taburede oturuyordum. Bacagini omzuma koyunca, bacagi duz bir aci ile gerilmis oldu. Ince sabahligi hala uzerindeydi. Sutyensiz goguslerinin uzerini, seffaf sabahligi ile, soyle bir ortmustu, ama incecik sabahligin icinden, koyu renkli meme uclari oldugu gibi gorunuyordu. Agizlara layik goguslerinin kivrimlari da ortadaydi. Apus arasi, oturdugum tabure alcak oldugu icin, su anda, tam goz hizamdaydi. Orasini, kucucuk tangasi ortuyordu. Aminin dudaklari, tanganin kenarlarindan hafifce tasmis, gel beni em diyordu. Ami, her zaman oldugu gibi, pırıl, pırıl tertemizdi.

Gozlerim kocaman acilmis, agzim kurumus bir vaziyette, omzuma koydugu bacagina masaj yapmaya basladim. Masaja ayaklarindan basladim. Corapli ayaklarinin tabanlarina, baş parmagimla masaj yapiyordum. Bunlari, hep, o porno masaj videolarinda gormustum. Anlasilan, uveyannem bu masaja bayildi. Ellerini arkasina dogru goturup, masaj masasinin uzerine koydu. Ve arkaya dogru kaykilip, basini, gur saclarini arkaya dogru atti. Gozlerini de kapamisti. Kendisini arkaya dogru atinca, sabahliginin sag tarafi, sag gogsunden siyrildi. Bir memesi tamamen ortaya cikti. Hic acele etmeden, sabahligiyla orter gibi yapti. Benim, fal tasi gibi acilmis gozlerle, memelerine baktigimi gorunce, suh bir gulumsemeyle, “Ne o! Cok mu hosuna gitti? Gozlerini acmis oyle bakiyorsun.” diyince, yine utanctan kipkirmizi oldum. Basimi one egip, ayaklarina masaja devam ettim. Yavas, yavas bacagindan yukari cikiyordum. Bu jartiyerli, super ince coraplarin dokusu bir baskaydi. Elime ipek gibi geliyordu. Acayip erotikti. Omzumdaki bacagina, sozde masaj yapiyordum. Ama, daha cok, okşayıp, mincikliyordum. Baldirlarini okşaya, okşaya, sanirim, Hulya annemi de tahrik etmistim. “Simdi, obur bacagimi da yap bakalim.” diyip, başı hala arkada, bana hic bakmadan, obur bacagini da omzuma koydu. Başım, uveyannemin iki bacagi arasinda kalmisti. Obur ayaginin da tabanlarina masaj yaparken, cok hosuna gitti. Yuzune bir gulumseme yayilmisti.

Nasil ve nereden cesaret buldugumu bilmiyorum, ama agzimdan korkunc bir sekilde kelimeler dokuldu: “Kaan’in yaptigi gibi, ayak parmaklarini emeyim mi?” diye soruverdim. Kahrolaydimda boyle bir sey sormasaydim diye dusundum. Ama artik cok gecti. Laflar agzimdan cikmisti. Annem birden irikildi. Basini dogrulttu. Yuzundeki gulumseme kaybolmustu. “Ne, ne diyorsun sen?” diyince, biraz sinirlendim. Sanki, kendime guvenim yerine gelmisti. Ne yani, gozumle gordugum seyi inkar mi edecekti? “Gordum sizi.” dedim. “Ilk gunden beri biliyorum.” Cok sasirmisti. “Ne zaman?” diye tedirginlikle sordu. Kisaca anlattim. Antremanlara katilmayip, eve gelince gordugumu, sessizce oda kapisindan hepsini izledigimi, sonraki gunlerde ki kacamaklarini, falan. Hulya annem, belli ki cok tedirgin olmustu, ama belli etmek istemiyordu. İlk anda ki şok durumunu uzerinden atti ve sakince sordu. “E, peki Canim, niye gelip bana soylemedin?” diye, bence cok sacma bir soru sordu. Ellerimi iki yana acip, “Bilmiyorum.” dedim. “Her seferinde seyrettin mi?” diye sorunca, “Evet. Evde yaptiginizda, hepsini seyrettim.” diye cevapladim. Ve ekledim, “Disarida da bulusup, yaptiniz degil mi?” diye sorunca, annem, sucluluk duygusuyla basini one dogru egdi. Bu bir evetti sanirim. Birden, bana ters kose bir soru sordu, “Yani, bizim butun sevismelerimizi seyrettin ve bundan ne bana, ne babana bahsetmedin. Bana kizdin, ya da kizmadin. Ama, gelip, hic bir sey soylemedin. Kaan, bana hic boyle bir seyden bahsetmedigine gore, eminim ona da hic birsey soylemedin. Benim genc sevgilim Kaan’a, yani senin en iyi arkadasina, bir sitem bile etmedin. E o zaman?!. Bizi seyretmek hosuna mi gitti?” diye sorunca, ‘evet sizi seyrederken, sehvetle tahrik oluyordum’ diyemezdim. Bir cevap vermedim. Ben cevap vermeyince, daha kışkırtıcı bir soru sordu. “Kaan’in ayaklarimla ilgilenmesi, seni cok mu tahrik etti?” diye sorunca, ben de “Seni etmedi mi?” diye cevapladim. “Evet etti… Hem de cok.” dedi ve ekledi, “Sen de ayaklarimi begeniyor musun?” Yine utanmis, ne cevap verecegimi sasirmistim. Evet anlaminda, basimi one dogru salladim. “İyi o zaman… Hadi ilgilen bakalim onlarla. Ama bak, baska bir sey yok. Tamam mi?”

Okeyi almis, sevinmistim. Ayak parmaklarini, bir, bir agzima alip, ince ve ipeksi corabinin uzerinden emince, uveyannem, basini yine arkaya dogru atti. Parmaklarini, ayak tabanlarini, yumusacik topuklarini, optum, yaladim, emdim, ellerimle oksadim. Hulya annem, zevkten kendinden gecmisti. Bir kez daha, bacaklarini, baldirlarina dogru oksadim. Baldirlarinda, jartiyerli corabi bitiyordu. Ciplak baldirlarina masaj yaparak, apus arasina geldim. Aminin cevresini oksuyordum. Ellerim, amina yaklastikca, uveyannem kasiliyordu. Usulca, kucucuk tangasinin yanindan disari tasan, aminin dudaklarina dokunmaya basladim. Yumusacik am dudaklarini oksadim, oksadim, neden sonra uveyannem kendine geldi ve uzanip, elimi tuttu. “Hadi, yeter bu kadar. Beni cok fena kızıştırdın.” diyip guldu. Elimi tutmayip, beni durdurmasaydi, egilip, amini yalamam an meselesiydi. Uvey anne falan dusunemiyordum. Artik, kendimi tutacak halim kalmamisti.

Bana bakip, “Sirt masajimi yarim biraktin. Biraz geri git, onune oturayim.” dedi. Oturdugum puf taburenin, dedim ya, oturulan bolumu genisceydi. Hani, zorlasan, sıkışık, sıkışık, iki kisi, önlü, arkali oturabilirdi, ama iki kisilik falan degildi…. Ben, herhalde ‘nasil yani?’ modunda bakmis olacagim ki, “Korkma yemem. Ac su bacaklarini iki yana simdi.” diyip, guldu. Bacaklarimi iki yana acinca, gelip, pufun uzerine, bacaklarimin arasinda acilan yere oturdu. Kasiklarim, kalcalarina dayanmisti. Bu sekilde nasil masaj yapacaktim? “Anne, şöyle one dogru egil istersen.” dedim. One dogru egilip, iki elininin dirsegi ile onundeki makyaj masasina dogru dayandi. Gogusleri, kollarinin arasinda serbest kalmisti. Arkasindan, sirtina masaj yapmaya basladim. Hareket ettikce, kalcalarina surtunuyordum. Sortun icindeki yaragim, patlayacak gibiydi. Ustundeki incecik sabahlik ve altindaki donundan, benim kabarmis yaragimi hissetmemesi imkansizdi. Hic bir sey demiyordu. Ara, sira uzerine dogru egiliyordum. Saclari da mis gibi kokuyordu. Sirtini, ensesini opmek istiyordum.

“Ayy, cok bastirdin arkamdan. Dusuyorum tabureden… Kapat bacaklarini simdi… Soyle kucagina oturacam.” diyip, kendini kaldirdi ve resmen, kucagima oturdu. Bu sefer, o, bacaklarini iki yana dogru acmisti. İste simdi, kalcalari, tam kasiklarimin uzerindeydi. Resmen, ami, yaragima degiyordu. Yutkunarak, masaja devam ediyordum. Bu isin sonu benim acimdan hic iyi bir yere gitmiyor, diye dusunuyordum. Hulya annemin gotune sürtüne, sürtüne bosalacaktim. Sirtini ovarken, uveyannem, kucagimda, benim masajima paralel olarak, ileri, geri hareket edip duruyordu. Hareket ederken, sortumun icinde sepsert ve dimdik olan sikim, apus arasina, amcigina surtunuyordu.

Bunlari, beni sehvetten cildirtmak icin mi yapiyordu, bir anlam veremiyordum. Yoksa hareketleri tamamen masumanemi idi? Hic sanmiyorum… Bu kadar olamaz artik diye dusundum. Kucagimda, iyice one dogru egilmesini istedim. Bedeninin ust kismi ile, neredeyse, onundeki makyaj masasina yatmisti. Kalcalarina, amina, arkadan, kasiklarim ve yaragimla baski uyguluyordum. Kesinlikle, koca yaragimi aminin uzerinde hissediyordu. E o zaman… “Annecim, su geceligi cikartsana… Sirtini daha rahat ovabileyim.” diyince, geceligini hemen cikartti. Aramizda, benim şortumla, onun tangasi kalmisti. “Annecim, bi dakka. Bak, biliyorum cok ayip, ama ne yapayim. Seyim cok fena kabardi. Bu sortun icinde sıkışıp, kaliyor. Kalcalarini birazcik kaldirirsan, duzelteyim onu, olur mu?” Bu sefer artik hic utanmadan, cekinmeden, bu acayip ahlaksiz seyleri soylemistim. Hulya annem, yuzunde alayci bir gulusle, kalcalarini hafifce kucagimdan kaldirdi. “Ay ne ayip. Hic duymamis olayim. Insan hic annesi yerine koydugu kadindan tahrik olur mu? Can, cok ayipladim seni. Hadi yeter. Birakalim istersen masaji.” diyince, hic alttan almadim. “Valla sen nasil istersen. Ona soz geciremiyorum ki! Boyle muhtesem bir kadin kucagima oturunca, Hulya anne falan dinletemedim. Onun yerine cok ozur dilerim.” diyip, isi tam esek muhabbetine doktum. Boyle diyince, uveyannem, “Iyi hadi, duzelttin mi yaramazi? Bitir artik şu masaji.” dedi. Bir anda, sortumu cikartiverdim. Donumla kalmistim. “Ohh. Boyle daha rahat.” dedim. Annem biraz sasirdi, ama bir sey demeden kucagima oturdu.

Kucagima oturunca, onu, yine, one dogru egdim. Kasiklarim ve sepsert yaragim ile, onun kalcalarina yaslandim. Benim uzerimde bir don, onun da kucucuk tangasi vardi. Sikim, dogrudan kalcalarinin arasina girmis, uveyannemin amcigina dokunuyordu. Masaja devam ederken, hem Hulya annem, hem de ben ileri, geri hareketler yapip, birbirimize surtunuyorduk. Bir an, elimi, onden, onun apus arasina attim. Oooo!! O da ne… Aminin islakligi, tangasinin uzerine gecmisti. Yani, neredeyse ciplak yaptigimiz bu surtunmelerden, tek azginlasan ben degildim. Hulya annem, hemen elimi tutup, aminin uzerinden cekti. Soyle, biraz, geriye dogru kaykilip, donumun çiş etme penceresinden sikimi cikarttim. Ayni anda, diger elimle, uveyannemin tangasini siyirmaya calistim. Kafasini arkaya cevirip, bana “Ay, n’apiyorsun.” diyince, “Sen kendini bana birak.” dedim. Bir elimle, uveyannemi kucagimdan hafifce kaldirirken, obur elimle de, tangasinin, amini orten kismini, kalcalarina dogru, kenara cektim. “Ay, Can ne yapiyorsun. Cok ayip bu yaptigin. Lutfen yapma.” diyordu, ama hala kucagimda oturmaya devam ediyordu. Yaragim apus arasina girmis ve piril, piril amiyla bulusmustu. Simdi, arada hic bir engel olmadan, organlarimiz serbestce, birbirine surtunuyordu. Amindaki islakligi, sikim ile hissettim. Belli ki, uveyannem de super tahrik olmustu. Ama, iste, laf olsun diye, n’apiyorsun falan diyordu. “Can, sen benim oglum sayilirsin… Boyle bir seyi nasil dusunebilirsin? Yillardir bizimle berabersin… Ben, seni, hep kendi oglum gibi gordum. Hic boyle bir seyi dusunemezdim ve senin gibi, terbiyeli, kibar, efendi bir cocuktan da, bunu kesinlikle beklemezdim.” dedi. Bunlari, soylenmesi gerektigi icin soyluyordu. İstemese, coktan kucagimdan kalkardi. Bu masaj isinin bu yola girdigini, taa basindan beri, o da anlamamis miydi sanki? Soylediklerine ne cevap verecektim? ‘Uzun zamandir, ben, hep seni dusunuyor, 31 cekerken seni hayal ediyorum’ diyemezdim herhalde. “Valla, Kaan’la yaptiklarinizdan sonra, beni bastan cikarttiniz. O zamana kadar, ben de, seni oz annem gibi bildim. Hatta, sen rica ettin diye, sana annecim diye sesleniyorum. Ama seni Kaan’la sevisirken gorunce, icimde bir seyler kipirdadi ve sonrasinda hep seni dusundum.” dedim. Uveyanneme olan ilgimi, sanki, Kaan’la olan iliskilerinden sonra baslamis gibi anlattim. Bana, acikli bir ses tonuyla, “Ama, bu durumumuz hic dogru degil. Baban ogrenirse beni bosar, seni de evlatliktan reddeder.” diyince rahatladim. Yani, icinde bulundugumuz bu erotik durumu, her ikimizi de cok uzmeden kabul etmisti ve sadece sonuclarina iliskin endiselerini dile getiriyordu. “Sen, ya da ben soylemezsek, babam ogrenmeyecek.” dedim. Kendime guvenim yine yerine gelmisti.

Bu masaj isinin bu noktaya kadar gelmesinde, tek sorumlu ben degildim herhalde. Once boynuna, sonra omuzlarina ve sirtina masaj yapmama, uveyannem izin vermisti. Masaj yaparken, jartiyerli coraplari, minicik tanga kulotu ve icini oldugu gibi gosteren incecik sabahliginin icinde, butun vucudunu, en seksi haliyle, benden hic cekinmeden sergiliyordu. Makyaj masasinin uzerine oturup, bacaklarini omuzlarima koyup, ayaklarina, bacaklarina masaj yapmami, kendisi istemisti. Ben, bacaklarina masaj yaparken, baldirlarini oksamama izin vermis, tangasinin kenarlarindan tasan aminin dudaklarini, gozlerimin onune sermisti. En sonunda da, gelip, kucagima oturmustu. Sertlesmis sikimin uzerinde, amini surtturerek, ileri, geri hareketler yapmak onu hic rahatsiz etmemisti. Aksine, tahrik olup, ami sulanmisti. E, ne yapsaydim yani? İyice salaga yatip, oylece dursamiydim? Eminim, uveyannem de, en az benim kadar kızışmıştı. Sevismek, sikismek istiyordu.

Elimle hafifce kalcasini kaldirip, sikimi dik hale getirdim ve uzerine oturmasini sagladim. İtiraz etmeden amiyla ucuna oturdu. Ve “Ohhh bu nasil sertlesmis boyle?” diyip, yavasca icine aldi. Kasiklarima oturdu. Yaragimin hepsini icine almisti. Uzerinde kalcalarini ceviriyordu. Sehvetle, kafasini arkaya dogru, bana cevirince, dudaklarina yapistim. Acayip bir sekilde opusuyorduk. İnanilmaz azmistim. Rujlu dudaklarini yaladim, kizartana kadar emdim. Ellerimi one dolamis, memelerini yoguruyor, mincikliyor, parmaklarimla uclarini sıkıştırıyordum. Ohhh, ne mutluluk… En sonunda, yillardir ruyalarimi susleyen muhtesem kadini sikiyordum. Uveyannem kucagimda, ihtirasla sikisiyorduk. Bir an, dudaklarimdan kurtulup, bana “Cok yanlis yapiyoruz, cok yanlis yapiyoruz… Sanki, kendi oglumla sevisiyormusum gibi hissediyorum” dedi. Ben de ona, “Bosver sevgili annecim. Zevk aliyor musun, sen onu soyle.” diye sordum. Bir an dusundu. “Ohhh, cok zevk aliyorum… Seninki de muthismis… Babaninkinden de, Kaan’inkinden de, hem daha buyuk, hem de daha sert. Ohh, sok iyice icime. Madem beni bastan cikarttin, sehvetle sik bakalim.” diyince iyice tahrik oldum. Ulan bu nasil is diye dusundum… Babamin sevgili karisini sikiyordum. Ne yani suclu ben miydim? Madalyonun diger tarafindan bakinca da sunu goruyorduk: Hulya annem, uvey ogluyla sikisiyordu. Bu dusuncelerle, daha fazla dayanamayip, icine fışkırta, fışkırta bosaldim. Bana, “Devam et… Durma… Ben daha gelmedim.” diyince, sokup, cikartmaya devam ettim. Oyle tahrik olmustum ki, bosalmama ragmen, sikim sepsertti. Kisa bir sure sonra, uveyannem de titreyerek ve inleyerek orgazm oldu. Kucagimdan kalkip, banyoya gitti. Amina fiskirttigim menileri bosaltti. Ben de makyaj masasinin uzerindeki kagit mendillerle sikimi sildim, temizledim.

Dedim ya, yaragim hala dimdikti. Onun, banyodan cikmasini beklerken, birazcik yumusamisti. Banyodan cikinca, yerimden kalkip, elinden tuttum ve babamla yattiklari yataga goturdum. Itiraz edecek gibi oldu. “Bugun de Kaanla sikismeyiver. Ben yetmedim mi sana?” diye sorunca. Mahzun bir sekilde. “Gelemiyorum diye mesaj atayim o zaman.” dedi. Benim ozguven tavan yapmisti. “Su anda uveyoglumla sevisiyoruz, sonra hep beraber yapariz’ de istersen.” diye ahlaksizca bir espri yaptim. “Bence daha fazla zorlama.” diyince cenemi kapattim. Yataga yatinca opusmeye basladik. Elimi onun amina atip, once oksadim. Sonra parmaklarimi soktum. O da, benim yaragimi kavradi. “Bu biraz yumusamis. Sunu, bana layik hale getirelim bakalim.” dedi ve egilip, yaragimi agzina aldi. Daha once Kaan’a uyguladigi butun blow-job islemlerini, bana da aynen uyguluyordu. Sehvetten deliye donmustum. Yarragimi acayip sertlestirdikten sonra, gelip uzerine oturdu. Super guzel sikisiyordu. Sonra, uzerimden kalkti, yuz ustu yatti ve uzerine cikmami istedi. Kalcalarina oturdum. Kapali bacaklarinin arasindan, iri yarragimi amcigina soktum. Acayip azmis, yuzu yastikta, inliyordu. Sokup, cikarttikca ‘ohh, ohh’ diye sesler cikartiyordu. Sonra, nefes alis, verisleri sıklaştı. En sonunda, kendisini sıktı, hafif bir ciglik atti. Bosalmisti. Ben, daha gelmemistim. Yaragimi amindan cikartip. Got deligine yasladim. “Ooo! Simdi de uveyannenin gotunu sikeceksin oyle mi?” diyince. “Evet… Kaan’a var da, bize yok mu?” dedim. “Neden olmasin? Seninki daha iri, ama olsun… Biraz islat bakalim. Sonra da deneyelim.” dedi. Amindan aldigim sivilarla gotunu islattim. Bas parmagimi sokup, cikartarak deligi buyuttum. Sonra, yaragimi fazlaca zorlanmadan, yavas, yavas soktum. Bu arada, Hulya annem, elini altina almis, amiyla onuyordu. Götü sımsıkıydı. Inanilir gibi degil, uveyannemin gotunu sikiyordum. Onun sıkı götünü sikmeye daha fazla dayanamadim ve gotunun icine fiskirttim. O da, amiyla oynaya, oynaya kendini tekrar bosaltti.

Hulya annemin telefonuna, ha bire, çın, çın mesajlar geliyordu. Anlasilan, Kaan cok bozulmustu. Uveyannem bugun, ‘kime niyet, kime kismet’ olmustu.

Pazar gunumuzu, Babam, uveyannem, ben evde gecirdik. Mutlu aile tablosu! Yemege inmek disinda odamdan cikmadam. Yemeklerde, Hulya annemin yuzune bakmaya utaniyordum. O, yine, şen, şakrak, babamla gulusup, duruyordu. Pazar aksami, yatakta, uveyannemi dusunmekten gozume uyku girmedi. En sonunda banyoya gidip, onunla sikismemizi dusunup, 31 cektim. Yine de, tam olarak rahatlamamistim. Hulya annem, beni korkunc azdiriyordu. Ilk firsatta yine sikmek istiyordum.

Pazartesi sabahi herkes kalkti. Giyinip, mutfaktaki masada kahvaltimizi ettik. Uveyannemin altinda, sıkı bir tayt, ustunde de, bedenine tam oturan, dar bir triko kazak vardi. Nefis vucut hatlari, oldugu gibi belli oluyordu. AMK, sabah, sabah yine sikim kalkmisti. Babam kahvaltisini bitirip, cikti. Bugun okulda, ilk derslerimizde sinav, falan yoktu. Okula biraz gec gitsem, sıkıntı olmazdi. Annem, arkasi bana donuk, tabaklari falan, bulasik makinesine yerlestiriyor, egilip, kalkiyordu. Egilip, kalktikca, bacaklarini aciyordu. Apus arasina gozum takilmisti. Sıkı taytinin icinden, resmen, aminin yarığı belli oluyordu. Artik dayanamadim. Arkadan yanasip, vucudumla tezgaha sıkıştırdım. Irkildi ve “Canim, sapittin herhalde! Ne oluyor boyle, sabah, sabah?” diye biraz çıkıştı. “Dayanamiyorum… Dun, butun gece seni dusundum. Beni cildirtiyorsun.” diyince, “Olmaz… Yapmamaliyiz. Bu cok yanlis. Ben, hem yasca senden buyugum, hem de, senin babanin karisiyim… Benimle beraber olunca, hic babani boynuzlattigini dusunmuyor musun?” diye sordu. Onumden, yavas, yavas kurtulmaya calisiyordu. Ama, ellerimle butun bedenini sarmis, dar kazaginin uzerinden memelerini oksuyordum. Icine sutyen giymemisti. “Sevgili annnecim, Kaan’la sevisirken ‘ben senden buyugum’ demiyordun. Ayrica, onunla yaparken, babami boynuzladigini dusunmuyor muydun?” diye soruyla karsilik verdim. “Ama, ben onun annesi degilim ki… Zaten, onunla da bir daha yapmak istemiyorum. Bu is artik hic hosuma gitmiyor.” dedi. Cok da fazla israrci olmayan, kurtulma hamleleri yapiyordu. Bir elimi asagilara indirip, taytinin uzerinden, apus arasini avucladim. “Olsun… Benim de annem degilsin ki. Cumartesi gunu icin ‘hoslanmadim’ diyebilir misin?” diyince bana, “Baban gittiginden beri, gozlerin vucudumun her kosesinde dolasti. Farkinda olmadim sanma. Boyle bir sey yapacagini tahmin etmistim. Sen okula gitmiyor musun?” diye sordu. Triko kazagini siyirip, bir elimi iceri soktum. Ciplak gogusleri elimdeydi. Minciklamaya basladim. Obur elimi, taytindan iceri soktum. Kulotununda icinden, amina ulastim. Amini oksamaya, parmaklamaya baslayinca, kendisini birakti. “Ilk dersler onemli degil.” dedim.

Amiyla oynayinca, gozlerini kapayip, basini arkaya atti. Zevk aldigi belliydi. Kafasini hafif yana dogru cevirdi, bana bakti… Dudaklarina yapistim. Yumusak dudaklarini tutkuyla opmeye basladim. Karsilik verdi. Dilini agzima soktu. Dilini agzimin icinde emiyordum. Iyice tahrik olmustuk. Taytini, kulotu ile birlikte dizlerine indirdim. Pantolonumun da fermuarini, kemerini cozunce ayaklarima dustu. Iri yarragim yine dimdik olmustu. Arkasindan apus arasina soktum. Uveyannem, tas gibi yaragimi kendi elleri ile amcigina soktu. Ami islanmisti. Kayarak rahatlikla girdi. Uzerindeki dar kazagi cikardim. Memelerini ellerime aldim… Avucluyor, oksuyordum. Tezgahin uzerine dogru egildi. Icinde gidip, geliyordum. Uveyannemi, mutfakta, tezgaha domaltmis sikiyordum. Kasiklarimla, kalcalarina vurdura, vurdura sikiyordum. Amini oksarken orgazm oldu. Ben de, daha fazla dayanamayip bosaldim. Toparlaninca, cikip, okula gittim. Inanilmaz mutluydum…

Bu arada, Kaan’la, uveyannemi hic konusmadik. Ne, benim, onlarin iliskisini bildigimi gundeme getirdim, ne de, benim, uveyannemle baslayan iliskimi.

Iki gun sonra, okul cikisi, arkadaslarla sinemaya gitmeye karar verdik. Kaan gelmedi. Eminim, bize gidip, uveyannemi sikecekti. Ben de, sinemanin kapisinda, arkadaslara, basim agriyor, diye bahane uydurup, girmedim ve eve gittim. Eveet!! Giriste Kaan’in ayakkabilari… Yine yanilmamisin. Bunlar, ust katta, babamlarin yatak odasinda sikisiyorlardi. Hic vakit kaybetmemisler, hemen ise koyulmuslardi. Bu sefer, hic saklanmaya, sessiz olmaya falan gerek duymadan, hizlica ust kata ciktim. Odanin kapisi herzamanki gibi acikti. Gordugum manzara şuydu: Uveyannem sirt ustu yatmis, Kaan, kadinin uzerinde, gidip, geliyordu. Hulya annem, bacaklarini Kaan’in beline dolamis, kollarini da, oglanin sirtina sıkı, sıkı sarmisti. Bir yandan da opusuyorlardi. Kapinin esiginde onlari seyrettigimi gorduler… Bir an icin duraladilar. Kaan, hic bir sey olmamis gibi, yussuzce, “N’aber kanka?” dedi. Hic cevap vermedim. Hulya anneme bakiyordum, o da bana bakiyordu. Kaan, usul, usul sokup, cikartmaya devam ediyordu. Uveyannem, bacaklarini, cocugun belinden gevsetmisti. Ne tepki verecegime bakiyordu anlasilan. Odada buz gibi bir hava esti. Sesssizligi yine yussuz Kaan bozdu. “Can, kocum, gel, sen de katıl istersen.” demez mi! Boyle bir teklif karsisinda, saskinliktan dilimi yutacaktim. Ne piskin herifti bu ya. Demek, annem ona her seyi anlatmisti. Onlarin iliskilerini bildigimi, benim uveyannemle sevistigimi falan. Hulya annem, Kaan’in sozlerine, “Hayir olmaz.” diye kesin bir tepki gosterdi. Kaan, boyle bir tepki beklemiyordu. Anneme, sanki kirk yillik sevgilisi gibi, “Neden ama aşkım? Bak onunla da yapmissin zaten. Simdi, bizi boyle gordu… Cocugun dili siser valla. Yoksa, baska bir yeri mi siser?” diyip, kendi, kendine kahkahayi patlatti. Ulan, bu ne OÇ bir tipti. Bu hiyari dovmek istiyordum, ama kendimi tutuyordum. Annem, “Su anda olmaz. Buna hazir degilim.” dedi. Vaay! Baska zaman belki olabilir haa? Kaan bana donup, “N’apalim izin cikmadi kanka. Otur Suraya, seyret bizi. Biraz, gozun, gonlun acilsin bari.” diyince hic cevap vermeden ve muhatap olmadan, yatagin karsi kosesindeki koltuga oturdum. Hulya annem, biraz tedirgin olmustu, ama sevismelerine kaldiklari yerden devam ettiler. Uveyannem, Kaan yuklendikce, iyice aziyordu. Inlemelerinden anliyordum. Oyle azmisti ki, benim onlari seyretmemden hic cekinmeden, Kaan’la sikismeye, ihtirasla devam etti. Kaan, zevkle ve nefes, nefes kadinin icine bosaldi. Cogunlukla oldugu gibi, uveyannem de pesinden geldi. Hemen oradaki, kagit pecetelere, oglanin, amcigina bosalttigi menileri sildi ve hic ara vermeden devam ettiler. Uveyannem, isterik karilar gibi davraniyordu. Kaan, kadina onunde domalmasini soyledi. Kaan, bana donup, “Kanka, uveyannenin gotu muhtesem. Boyle sıkı got sikmedim. Bak, seyret simdi.” diyip, hala dimdik duran yaragini biraz surtturup, Hulya annemin gotunden iceri verdi. Uveyannem, sesli, sesli inlemeye baslamisti. Ben de, yaragimi pantolonumdan cikartmis, bu seks şölenini seyrederken masturbasyon yapiyordum. Kaan, az once bosaldigi icin, bu sefer biraz daha fazla ugrasip, uveyannemin gotunun icine bosaldi. Kadinin amini, gotunu dolleri ile doldurmustu. Onlari seyrederken, ben de elime bosaldim.

Bir sonraki hafta sonu, aksam, babam, rutin, maca gidecekti. Iki gun evvelinden uveyannemle konustum. O aksam benimle mi olmak istiyordu, yoksa Kaan’la mi diye sordum. Boyle bir soru karsisinda, ilk defa, onu biraz utangac gordum. Bir turlu cevap veremedi. Ertesi gun, Kaan bana, hafta sonu babamin maca gidip, gitmeyecegini sordu. Vay uyanik! Demek ki, babamin maca gidecegi gunleri takip ediyordu. Yalan soylemedim, gidecek dedim. Cumartesi aksami babam cikti. Hulya annemle, bu aksam, bir guzel sikisicez diye dusunuyordum. Kapi caldi. Haydaa! Bu da kim? Kapiya dogru yururken aklima geldi. Acinca kendimi dogrulamis oldum. Yavsak, yakisikli Kaan. Guzel, guzel giyinmis, parfumler surunmus, tras olmus, kapida duruyordu. “Eee? Almiycak misin beni iceri?” diyince iceri buyur ettim. Gecip, salona oturdu. Ne icersin diye sorup, mutfaga gittim. Iceceklerimizi getirdim. Oyle, oyun mu oynasak, falan diye konusurken, merdivenlerden annemin topuklu terlik seslerini duyunca, o tarafa dogru baktim. Annem, uzerinde mini bir etek, her zamanki gibi dar bir kazak, ten rengi, ince coraplari ve topuklu terlikleri ile merdivenden iniyordu. Kaan’a hos geldin diyip, onun oturdugu kanepeye oturdu. Uveyanneme de icecek bir seyler verdim. Sohbet ilerledikce, annem, Kaan’in yaptigi esprilere kahkahalarla guluyordu. Kaan’la ikimiz, sanki anlasmis gibi, habire, annemin bardagina carptirip, serefe, serefe diye, kadini hizli, hizli iciriyorduk. Bir saat sonra falan, Hulya annem cakirkeyf olmustu. Gulmeye devam ediyordu. Oturdugu kanepede kaykilmis, zaten mini olan etekleri, baldirlarina kadar acilmisti. Acilan eteklerinden, neredeyse gotune kadar, ince corapli seksi ve dolgun bacaklari ile jartiyersiz coraplarinin, baldirlarinda biten dantelleri gorunuyordu.

Kaan, ilk hamleyi yapip, anneme yaklasti ve opmeye basladi. Bu arada, bir elini kazaginin altina sokmus, memelerini yoguruyordu. Ben yine seyirci olmustum, AMK. Bu sefer ozguvenimi toplayip, onlarin yanina, kanepeye gidip oturdum. Hulya anneme iyice yanastim. O, opustukleri icin, Kaan’a dogru, bir kalcasinin uzerinde yanlamisti. Kasiklarimi, hafif havadaki kalcasinin altina soktum. Ohh! Yaragim gotuyle bulusmustu. Elimi corapli bacaklarina attim. Zaten siyrilmis olan etegini, iyice siyirarak, amina ulastim. Hic bir olumsuz tepki vermedi. Hatta, dudaklarini Kaan’dan kurtarip, yuzunu bana dogru cevirdi. Bu sefer, dudaklarina ben yapistim. Kaan’la opusmekten sirilsiklam olmustu. Dilimi agzina verim. Emmeye basladi. Iki genc delikanli, olgun bir kadini aramiza almis, seviyorduk. Kaan ayaga kalkip, bir çırpıda soyundu, salonun ortasinda cirilciplak kaldi. Artik, odaya cikmaya bile tenezzul etmiyorduk. Uveyannemin onune gelip, durdu. Siki dimdik olmustu. Hulya annem, oglanin yaragina, arzu ettigi onemi gosterdi. Bahsetmistim, siki fazla buyuk sayilmazdi. Uveyannem, hepsini agzina alip, emmeye basladi. Firsattan istifade, ben de cabucak soyundum. Kaan, sikini Hulya annemin agzindan cikardi. Uveyannemin kazagini cikartmasina yardimci oldu. Hulya annem, etegini cikartmak icin ayaga kalkinca, ben onden, Kaan arkadan, kadina yapistik. Aramiza sıkıştırdık. Kaan, arkasindan, sutyeninin kopcalarini cozdu. Ben, onden, sutyeni siyirip aldim ve aninda memelere yumuldum. Uclarini emiyor, goguslerini buyuk bir aclikla yaliyordum. Kaan, arkadan, uveyannemin eteginin kopcasini cozup, fermuarini indirince, etek ayaklarina dustu. Son olarak, ben, Hulya annemin kulotunu cikarttim. Onune kadar egilmisken, basladim zevkle amini yalamaya. Aminin dudaklarini emiyor, dilimi amindan iceri veriyordum. Ami tertemizdi, mis gibi parfum kokuyordu. Belli ki, bizim icin hazirlanmisti. Onunde dogruldum. Uveyannem, her ikimizle de ayni boydaydi, yani uzun boylu sayilirdi. Yaragim, onden amina surtunup, duruyordu. Yaragimi apus arasina gecirdim. O da ne!!! Kaan da, arkadan ayni seyi yapmisti. Onun yaragi da uveyannemin apus arasindaydi. Siklerimiz, hem kadinin amcigina, hem de birbirlerine surtunuyordu. Uveyannem, kendisinden gecmis, inleyip, duruyordu. Daha fazla dayanamadim. Yaragimi, islak amcigina soktum. Uveyannemi ayakta sikiyordum. Gozlerini kapatmisti. Yine dudaklarina yapistim. Alt dudagini emiyordum. Kaan’da arkadan soktu. Kadini ayakta sandvic yapmistik. Uveyannem, sesli, sesli inliyor, aramizda kivranip, duruyordu. Hulya annem, muhtesem vucudu, sahane yuzuyle, cok seksi bir kadindi ve bu olgun kadin, simdi, iki gencle, ayni anda, ayakta sikisiyordu… Aramizda sandvic olmustu. Belli ki, sepsert, dimdik, genc yaraklarimizdan cok hoslaniyordu. Onu, aramizda, abazalar gibi sehvetle siktik. Ucumuz de kisa araliklarla geldik. En once, normal olarak, uveyannemin sıkı gotunu siken Kaan geldi. Uveyannemin amini, gotunu doldurmustuk. Kadin yikanmaya gitti.

Kaan’la, kanepenin iki ucunda oturmus, bekliyorduk. 10, 15 dakika sonra, annem uzerinde sabahlikla salona, yanimiza geldi. Sabahligini uzerinden siyirip, aramiza oturdu. Cirilciplak kaldi. Gozlerimi bu kadinin muhtesem vucudundan alamiyordum. “Ne o? Bu sefer sizinkiler sonmus.” dedi. Kaan, “Ee, bekleyince oyle oldu.” diye cevapladi. Uveyannem, Kaan’a, “Getir bakayim o zaman.” diyip, dizlerinin uzerinde, Kaan’in kasiklarina dogru egilip, oglanin yumusak sikini agzina aldi. Kanepenin uzerinde domalmisti. Kalcalarinin arkadan gorunusu, her zamanki gibi, beni, benden almisti. Amini, gotunu gorunce, benimki hemen dikildi. Dizlerimin uzerinde kanepeye cikip, bu firsati kacirmadim. Sert yaragimi, verdim uveyannemin islak amcigina. Ben arkasinda gidip, gelirken, o, bir yandan inliyor, bir yandan da Kaan’in yaragini agzina almis, emiyordu. Kaan’in siki kivama gelince, uveyannem, Kaan’a, yere, halinin uzerine, sirt ustu yatmasini soyledi. E, peki ben ne olacaktim? Kaan, haliya sirt ustu yatti. Hulya annem gidip, onun yaraginin uzerine oturup, icine aldi. Sonra bana donup, “Gel bakalim arkama.” diyince sevincle arkasina gidip, dizlerimin ustune comeldim. Aminin sularini alip, got deligine surdum. Bas parmagimi got deligine sokup, deligi genislettim. Yaragimi got deligine dayadim. Uveyannem, Kaan’in uzerinde biraz fazla kivraniyordu. Tam sokarken, sikim, kadinin amina denk geldi. Ama amciginda Kaan’in yaragi vardi. Birden aklima, o videolarda gorduklerim geldi. Bazi videolarda, kadinlar, eslerinin gotten sikmesine razi olmuyorlar, ama ayni zamanda, iki erkekle birden sikismek istiyorlardi. İste bu, gotten sikismek istemeyen kadinlar icin en iyi cozum, iki erkegin de, kadini, ayni anda, amindan sikmesiydi. Yani, gotten sikismekten hoslanmayan kadinlar, amciklarina iki yarak aliyorlardi. Bu dusuncelerle, uveyannemin sirilsiklam amcigina, Kaan’in sikinin yanina, yavasca, benim sert yaragimi da sokuverdim. Uveyannem sasirmis ve irkilmisti. Ama basini cevirip, bir gulucuk atmaktan baska bir tepki vermedi. Kaan bana “Ulan bu senin yarak mi? Ne ariyor benimkinin yaninda?” diye sordu. “Isine bak oglum.” diye cevapladim. Uveyannem “Ohh! Ohh!” diye inliyordu. “Ohh! Bu da cok zevkliymis cocuklar. Sokun, sokun… Ikiniz birden amima sokun.” diye, neredeyse bize yalvariyordu. Hulya annem acayip sehvetlenmisti. “Ohh! Bayildim bu sandvic sikisine. Icimde iki yarak birden. Zevkten cildiricam valla.” diye inleyip, duruyordu. O sekilde, bizden once, bagirarak orgazm oldu. Arkasindan da, biz amina bosaldik. Kadinin ami, ikimizin de menileri ile, super dolmustu. Amini tutarak, yine banyoya yollandi.

Hulya annem tekrar yanimiza geldiginde, ben koltukta oturuyordum. Kaan yorulmus, arkasini kanepenin kolluguna yaslayarak, ayaklarini uzatmis, kanepede oturuyordu. Annem, gelip onun kucagina, sirti ona donuk vaziyette oturdu. Kalcalarini, Kaan’in kasiklarina bastiriyordu. Biraz oynastiktan sonra, Kaan’in siki dikildi. Uveyannem, bacaklarini yana acip, elini apus arasina atti ve Kaan’in sikini dogruca gotune soktu. Herifin kucaginda inip, kalkmaya basladi. Bana bakip, gulumsuyordu. Yerimden kalktim. Onden yaklastim. Dudaklarina yapistim. Opusmeye basladik. Sonra yaklasip, amina gecirdim. Kaan en allta, uzerinde uveyannem, en ustte ben, kadini yine sandvic yapmistik. Bu sefer onu istegiyle… Babamin sevgili karisini sandvic yapip, sikiyorduk. Hulya annem, “Ohhh! Cocuklar, ben bu ise bayildim. Hic bu kadar sehvetle tahrik oldugumu, azginca sevistigimi hatirlamiyorum.” diyerek, inliyordu. Uveyannem, iki erkekle sevismeyi, cok bastan cikartici bulmustu. Ihtirasla, derin, derin nefes alip, aramizda kivranirken, bize, “Artik, hep ikinizi de istiyorum. Ucumuz beraber seviselim. Beni beraber sikin. Siklerinizi, ayni anda icimde hissetmek istiyorum.” dedi. Cok icirmistik. Kafayi bulmus, iyice kızışmıştı. Ve yani, uveyannemi de, bu yasindan sonra seks delisi yapmistik. Bu erotik konusmalardan sonra, tutkuyla, ucuncu defa, uveyannemin amcigina bosaldim. Sonra uveyannem geldi, ardindan da Kaan, kadinin gotune bosaldi. Hic halimiz kalmamisti valla.

Sonraki haftalarda, hep beraber sikistik. Uveyannem, bu DP (double penetration) isinin hastasi olmustu. Okuldan gelince, mutfakta kıstırıp, sikiyorduk. Ya da, o bizi salonda karsiliyordu. Uzerine, babamla sevisirlerken giydigi, en seksi kiyafetlerini, geceliklerini, ic camasirlarini, erotik coraplarini giyiyor, bizi, abaza herifler gibi tahrik ediyordu. Uveyannemi, azgin bogalar gibi, sehvetle sikiyorduk.

Gunler boyle gecti. Bahar ve ardindan yaz geldi. Okulumuz kapandi. Liseyi bitirmistik. Kaan, liseyi bitirince, ailesi ile birlikte yazliga gitti. Yaz boyunca, Hulya annemi, ikili sikmemiz mumkun olmadi. Ardindan, Kaan, universiteye baska bir sehre gitti. Boylece, annemle iliskileri bitmis oldu.

Bu arada, yaz ortalarinda, yeni bir misafirimiz vardi, Nejla teyze… Nejla teyze ile uveyannemin annesi, kardes kadar yakinlarmis. Uveyannemin annesine, Hulya annem bebekken cok yardimci olmus. Yillar boyu uveyannemin annesi ile samimi dostluklari hic bitmemis. Hulya annem, Nejla hanimi, teyzesi gibi bilmis. Nejla teyze, 2 yil kadar once, kocasindan bosanmis. Evinde yalniz yasiyormus. Hulya annem, bir sureligine bizde kalmasi icin onu ikna etmis. Boylece, gunduzleri beraber bir seyler yapip, guzel zaman geciririz diye dusunmus. Nejla hanim 55 yasinda. Babamdan cok da yasli degil… Yani aralari 9 yas. Fakat, kadin kesinlikle yasini gostermiyor. Zengin kocasindan gelen nafaka ile kendisine iyi bakmis… Sanirim, goguslerine, kalcalarina falan bazi estetikler, yuzune botokslar yaptirmis. Her ne kadar botokslu, estetikli olsada, yüzü, Hulya annem gibi cok guzel. Vucudu da mukemmel. Biraz kilolu, ama yani, tam balik eti. Hulya anneme gore, kalcalari oldukca genis. Ama, disaridan gordugum kadariyla, gogusleri fazla buyuk sayilmaz. Ayni uveyannem gibi, daha fazla kilo almamak icin, yediklerine dikkat ediyor, saglikli bir yasam surdurmeye calisiyor. Giydigi kiyafetlerle, Hulya annemi aratmiyor… Dekolteli ustleri ve kisa etekleri seviyor. Bacaklarina hasta oluyorum. Boya da olsa sari, gür ve uzun saclari beni, benden aliyor. Ozetle, Nejla hanim, tam bir MILF mi dersiniz, cougar mi dersiniz, seksi granny mi dersiniz, iste oyle bir sey.

Hulya annemle ilk zamanlardaki atesli sikismelerimiz, yerini daha sakin bir doneme birakmisti. Artik, eskisi kadar sık sikismiyorduk. Hele, Nejla teyze geldikten sonra, su ana kadar, firsat bile bulamadik. Evdeki yeni favorim, seksi Nejla hanim. Onu caktirmadan izliyorum. 31 cekmelerimin yeni misafiri o. 55 yasindaki bir kadindan bu kadar tahrik olabilecegim hic aklima gelmezdi. Ama zaten, Nejla, 55 yasinda falan gostermiyor. (Devamı “Uveyannem ve Teyzesi” hikayesinde)

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Öğrencim-6

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Öğrencim-6
Ben Batuhan ile evlenmeyi bekliyordum onun benimle evleneceğine dair ümitler vermesi ve beni kendisine bir eş olarak görüp eğitmesi, onun istediği tarzda bir kadın olmam için çalışmasından anladığım tek bir şey vardı o da benle evlenmek istemesi. Ben kendisine bu konuda ne kadar çok güvenmiştim ancak kendisi beni başka biriyle evlendirmek istemesi ve sonrasında ise Pelin ile evlenmek istemesi zoruma gitmişti. Bütün olanlara rağmen Uğur ile evlen me fikrini düşünmeye başladım. Bir tarafım bırak herkesi kaç diyordu. Bir tarafımda Uğur’un bakışları gülümsemesi bana dokunuşu kendimi hem özel hem de köle gibi hissettirmişti. Bütün bunları düşünürken telefonuma gelen mesajla kendime geldim. Uğur’dan gelen mesaj okumaya başlamıştım. “Saat 7 de S. Restoranında buluşalım. Mini bir etek dekolteli kıyafetler giyin.” Mesajı okuduktan sonra saatte baktım ve ofisten çıkıp eve gidip hazırlanmaya başladım.
Beni kapıda karşıladı. Dudağıma bir öpücük kondurarak içeri girdik oturduk ve yemek siparişlerini verdik. Yemekler geldikten sonra Uğur konuşmaya başladı.
-Bak Azra beni Batuhan çağırdığında ne ile karşılaşacağımı bilmiyordum. Aslında iyi ki de gelmişim. Ben ve Sen Evlenmemiz emredildi. Bu bana uyar ama öncesinde konuşmamız ve anlaşmamız gerekmektedir. İlk olarak ben senin efendin olsam da aramızda aşk ve sevgi de olmak zorunda, benden yana sana duygusal olarak her türlü aşkımı ve sevgimi eksik etmeyeceğime garanti verebilirim. Yeri geldiğinde senin kocan olup yeri geldiğinde sana köle gibi davranacağım. Anlıyor musun?
-Evet dedim. Yüzüne baktım artık anladım ki o benim kaderim ve onu istiyordum. Bir anda gerçekten Batuhan geçici bir eğlence ama o ona aşık olmaya başladığımı hissettim.
-Güzel anladığına sevindim. Kurallarımızı belirlememiz lazım bu konuda beni dikkatlice dinlemelisin.
-Dinliyorum
-ilk olarak ben senin ilk kocan olacağım ama hiçbir zaman bana trip atmak gibi bir düşünceye girmeni istemiyorum sen gene de kölemsin. Her ne yapıyorsan bana rapor vereceksin. Her gün giyeceğin kıyafete ben karar verecem. Senin bedeninin ve ruhunun sahibi benim kimle yatıp kimle yatmayacağına ben karar vereceğim. Her zaman önümde diz çökeceksin. Seni istediğim an istediğim yerde sikebileceğim hayır kelimesi cezalandırmana sebep olacak. Kısaca limit olmadan kölem olacaksın anladın mı?
-Evet
– Ben 30 yaşındayım. Ailemden uzakta yıllardır yaşıyorum. Gelecek hafta yıldırım nikahı sonra da ikimizin ailelerini ziyaret edeceğiz. Sonra da balayına gideceğiz.
-Anladım ama bir sorum var
-Sor
-Hangi işle meşgulsün?
-İşsizim
Bu biraz problem olacaktı. Benim ailem bu duruma nasıl bakacaktı bilmiyorum. Yemeklerimiz bittikten sonra hesabı ödedim. Arabama doğru gidiyorken anahtarları istedi ona uzattım. Yanıma geldi bir öpücük kondurdu. Arabaya binip benim evime gittik.
Eve girince saat gece on biri buluyordu. Tuvalete gitti yanıma birkaç dakika sonra yanıma döndüğünde çıplaktı. Yanıma koltuğa oturduğunda tekrar penisine baktım boyu küçüktü ama kalınlığı tatmin edici boyuttaydı. Öpüşmeye başladık dudaklarımı emiyor arada dilini ağzımın içine koyuyordu. Bende ona karşılık veriyordum. Islanmıştım, beni soydu. Boynumu emmeye başladı. Kulak memelerimi emiyordu, kendimden geçmiş vaziyetteydim. Ona aşık olduğumu onun beni her öpüşünde daha çok hissediyordum. O kadar nazik davranıyordu ki bu mu beni sert sikecek diye düşünmeden edemiyordum. Çok uzun zamandan sonra romantik bir ilişki yaşayacaktım ve bu beni daha da heyecanlandırdı. Başımdan tutup aşağı doğru götürdü. Penisi kokuyordu sidik ve sperm karışımıydı. Ağzıma aldım ama o kadar kalındı ki kendisi bastırdıkça zorlanıyor ve öksürüyordum. O söylemeden tüm spermlerini emdim.
“Aferin orospu, benim spermlerim ziyan edilmeyecek.” Beni elinden tutup duşa götürdü orda önünde diz çöktüm üstüme işemeye başladı saçlarım, yüzüm her tarafıma işemeye başladı. Duşun hemen dışında temizlenmeme fırsat vermeden yere uzandım üstüme çıktı. O şekilde amıma girdi. Fazla derinlere gitmese de penisinin kalınlığı içimi doldurmaya yetti. Ona seni seviyorum dedim. Gülmeye başladı. Pompalamaya devam ederken bir yerden de göğüslerimi sıkıyor hem canımı acıtıyor hem de zevk veriyordu. Kendimi ona bırakmıştım. Bana korunup korunmadığımı sordu. Ona hayır dedim. Güzel korunmanı istemiyorum hamile kalmanı istiyorum dedi ve tüm spermleri içime akıttı. O pozisyonda penisi içimde küçülürken hissetmeye başladım. İçimden çıktıktan sonra penisini temizlememi istedi ağzımla temizledikten sonra duş almadan yatak odamıza gitti. Ben de hızlıca bir duş alıp yanına geldim. Yanına uzandım. Ona sarılmamı istedi. Yeni duş almama rağmen onun terli vücuduna sarıldım ondan çıkan koku beni bir daha ıslanmama sebep olmuştu ama o gece bana başka dokunmadı. Birlikte uyumuştuk uzun zamandan sonra huzurlu ve güvenli bir uyku uyumuş ve mutluluk yüzümde daim olacağını hissetmiştim.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

KIZIM HAMİLE -3

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

KIZIM HAMİLE -3
Akşam yemekten sonra geceliklerimizi giyip divanlara yayıldık ve televizyon seyretmeye başladık. güzel bir film bulamayınca DVD ye bir film koydum ve seyretmeye başladık. güzel bir aşk filmiydi ve içinde ateşli sevişme sahneleri vardı. Böyle bir sahnenin ortasında abla ya hani sen bana bir şeyler anlatacaktın dedi. Şimdi bunlar öpüşüyorlardı oğlan kızın üzerinde zıplayıp duruyor neden ki dedi. kadınlarla erkeklerin bu yaptığına sevişme denir. Öpüşürler, birbirlerini okşarlar ve erkek cinsel organını kadının cinsel organına sokar, bu iş evli çiftlerde çoğunlukla çocuk yapmaya kadar gider dedim. Nasıl yani, erkek nesini sokuyor kadınlara deyince ne yani bu güne kadar hiç erkek şeyi görmedin mi dedim. Bir kere komşumuzun oğlunu tuvalette işerken görmüştüm. Minicik bir şeyi parmakları arasına almış sağa sola sallayarak işiyordu onu mu sokuyorlar bize gülmekten nerdeyse yere düşecektim. Eh bir dereceye kadar doğru onu sokuyorlar ama yetişkin erkeklerde o biraz daha büyük ve sert olur dedim Peki neremize sokuyorlar diye sorunca elimi uzatıp geceliğinin ve stringinin üzerinden amının dudaklarına dokunupburaya dedim. Kendini geri çekerken nasıl nereye giriyor ki deyince eteklerimi belime kadar çektim ve çıplak bacaklarımı iki yana ayırıp elini tuttum ve amcığımın dudakları arasındaki deliği bulmasını sağladım. İşte buraya dedim. Erkekler burayı okşamaya, yalamaya, öpmeye ve içine sokmaya bayılırlar. Bizlerde bu işlerden çok zevk alırız bu nedenle erkeklerle sevişiriz dedim. Peki, bazen sokakta çocukların birbirlerine ananı sikeyim karını sikeyim gibi laflar ediyorlar o ne demek. Sevişmenin kaba ifade edilmesine sikişmek denir. Elini amcığımın dudaklarına bastırıp buna bal kutusu ama genellikle am denir, erkeklerinkine, sik, pipi dense de asıl zevk verenlere yarak denir. Elimi uzatıp geceliğini yukarıya doğru çektim ve stringinin üstüne koyup amının dudaklarını okşadım ve biraz daha büyüyünce bunun yalanmasından emilmesinden ve içinde yarağın hareket etmesinden çok zevk alacaksın dedim.Bizim sınıfta bir kız var gece yatınca külotunu çıkarıp kukusunu okşuyormuş ne işe yarıyor deyince istersen odana git yatağın üzerine uzan elini külotunun içine sokup, amcığının dudaklarını, dudak aralarını hafif hafif okşa acele etmeden sonra konuşalım dedim. Yerimden kalkıp onu da kaldırdım ve odasına götürdüm yastıklarını kabartıp dikleştirdim ve yatağa oturttum ben çıktıktan sonra külotunu çıkart ve biraz önce seyrettiğin filmdeki gibi bir erkekle seviştiğini düşünerek amcığını okşa sonra konuşmaya devam edelim dedim. O gözlerini kapatıp yastıklara yaslanırken masanın üzerindeki kameranın kayıt düğmesine basıp dışarı çıktım.Bende tekrar divana yayıldım ve ona söylediklerimi kendim de yapmaya parmaklarımı amcığımın dudakları arasında gezdirmeye başladım. Öyle dalmışım ki zamanın nasıl geçtiğini hatırlamıyorum. Bundan ses seda çıkmayınca kalkıp odasına gittim, kapıyı sessizce açıp içeriye baktım gözleri kapalı yatakta yatıyordu. Yanına yaklaşınca gözlerini açtı, soran gözlerle baktığımı görünce, bir ara bayılacağım sandım, öyle değişik duygular yaşadım ki anlatamam, kelimelerle anlat desen anlatamam, ama parmaklarımı bir türlü amcığımdan çekemedim, yalnız parmaklarım ıslanınca çok korktum, sonra baktım ki okşadıkça daha çok ıslanıyor, ıslandıkça daha çok hoşlanıyordum, ikisinin birbiriyle bağlı olduğunu düşündüm devam ettim dedi. Yanına oturduğumda kalçalarının altına denk gelen yerde çarşafın ıpıslak olduğunu gördüm.Birde öpülmesinin nasıl bir şey olduğunu öğren dedim ve bacakları arasına diz çöküp eğildim ve cevap vermesine fırsat vermeden dudaklarımı mis kokulu, ıslak suları akan amcığa dayadım ve yalamaya başladım. Tanrım, tanrım ölüyorum, ablacığım çıldıracağım yapma ölüyorum derken saçlarımdan tutup önce başımı geri çekti biraz soluklanınca devam etmemi ister misin yalayayım mı dedim gözlerini kapatıp utanıyorum ama evet dedi. Dudaklarımı amcığa gömüp yalamaya ve dilimi içine sokmaya başladım. Biraz geri çekilip dilimin girmesi gibi yarak girer içine bak dil bile ne kadar zevk veriyor, işte hissettiğin bu duygulara zevk alma denir dedim. Sonra yanına uzanıp bacaklarımı iki yana ayırdım sende beni biraz okşamak ister misin dedim. Hani bu iş erkekle kadın arasında oluyordu deyince sikilmenin dışındaki her şeyi bizlerde yapabiliriz dedim ve onu bacaklarımın arasına çekip başını amcığıma gömdüm. Acemi acemi dilini sağa sola değdirmeye ve tatlı yalar gibi yalamaya başladı. Zaman geçtikçe amımın kokusundan, suların tadından o da hoşlanmaya ve daha bir zevkle yalamaya başladı. Şimdide okşa biraz beni dedim ve iyice yayıldım. İnce parmaklarıyla amcığımın dudaklarını okşamaya sağına soluna dokunmaya başladı. İçine sok dedim. Bana baktı, evet doğru anladın parmaklarını içime sok dedim. Bir iki üç derken ince biçimli elinin tüm parmaklarını içime sokunca bende bileğinden yakalayıp içime bastırdım ve eli bileğine kadar amının içine gömüldü. Şaşkınlıkla çekmeye çalışınca sakın çıkartma, içimde hareket ettir, Sanki bir yarakmış gibi sokup çıkart elini içime dedim. Tuhaf tuhaf bakarak devam etti. Boşaldıktan sonra birlikte banyoya gittik yıkandık. Onu yatağına bıraktım yanımda kalabilir misin dedi, uzandım birbirimize sarılıp uykuya daldık.
Gece bir ara tuvalete kalktım. Dönüşte ışığı kapatmadan önce yatağa baktığımda Fidan?ın sere serpe uzandığını gördüm ve şunu biraz uykusunda okşayayım dedim. Işığı kapatmadan yanına uzandım ve o arada ince pikeyi tamamen kenara çektim. Fidan?ın geceliği beline kadar sıyrılmış, ince uzun düzgün bacakları, genişlememiş kalçaları tamamen ortaya çıkmıştı. Stringinin arasına sıkıştığı kalçaları süt beyazı parlamaktaydı. Elimi uzattım ve stringinin üzerinden amcığının dudaklarını okşamaya başladım. Her saniye vücudunun biraz daha yayıldığını, gevşediğini ve sırt üstü yayıldığını hissediyordum. O yayıldıkça ben okşama işini arttırdım ve neredeyse parmaklarımı stringinin üzerinden amcığının içine sokacak hale getirdim. Sonra kenarından içeriye soktuğum parmaklarımla ıslanan dudakları okşamaya devam ettim. Her hareketimde kalçalarını biraz daha yukarıya kaldırmaya başlayınca bacaklarını hafifçe araladım ve aralarına girerek amını yalamaya başladım. Dilimle içini sıvazlamaya başlayınca bacaklarını iyice açtı ve saçlarımı okşamaya başladı, o zaman iyice uyandığını anladım. Ben yaladıkça o sesler çıkartmaya derin derin inlemeye başladı. Geri çekilip hoşuna gidiyor mu dedim. Hem de nasıl, bu yaşa kadar hiç böyle heyecanlandığını, titrediğimi, içimin çekildiğini hatırlamıyorum dedi.Bu iş böyleyse sikilmek kim bilir nasıl bir şeydir dedi. Onu da öğrenmenin günü gelir miniğim dedim. Yanına uzandım birbirimize sarılıp uyuduk.Ertesi gün çarşıya çıktık gezindik, alışveriş yaptık, bir ara o kitapçıdayken tanıdık bir filmciden iki tane porno film aldım. Akşam yemekten sonra sana bir sürprizim var ama unutma buda ikimizin arasında kalacak dedim ve filmi DVD ye taktım.Filmde 50-60 yaşlarında bir adam 16-17 yaşlarında bir kızla dans ediyorlardı ve adam dans sırasında kızı okşayıp öpüyordu. Daha sonra adam kızı kucağına alarak yatağa götürdü, her yerini öpüp yalayarak soydu ve yarağını çıkarıp ağzına verdi. Sonra kızı yaladı ve çeşitli pozisyonlarda kızı evire çevire sikti. Hiç sesimi çıkartmadan seyrettik. Sonuna doğru ayağa kalkıp yanına gittim ve hiç sesimi çıkartmadan uzanıp elimi külotunun içine sokup amının dudaklarını aralayıp parmağımı hafif bastırdım. O kadar ıslanmıştı ki neredeyse parmağım kayıp içine girecekti. Bakıyorum seyrettiklerinden tahrik olmuşsun dedim. Nereden anladın deyince kadınların canı sikilmek istediğinde, tahrik olduğunda amlarının içi ıslanır suları akmaya başlar dedim. Seni yalamamı ister misin dedim, hemen ayağa kalkıp külotunu sıyırdı ve koltuğa oturup geriye kaykıldı. Vay minik orospum hiç ikiletmezmiş dedim. Ne yapayım kabahat senin bu kadar tatlı bir şeyi bana öğretmeseydin tattırmasaydın dedi. Elinden tutup ayağa kaldırdım ve yatak odasına götürdüm. Geceliğini başından sıyırıp yatağa sırtüstü uzattım ve bende ters olarak üzerine diz çöküp dudaklarımı amcığa dayamadan önce ben ne yaparsam sende tekrarla dedim. Dilimi sokabildiğim kadar amanın içine sokup içini yalamaya başladım. Bir maymun gibi her hareketimi taklit etmeye başladı. Epey bir yaladıktan sonra klitorisini dişlerimin arasına alarak hafif ısırıklar atmaya başlayınca dayanamayıp çığlıklar atmaya başladı. Ölüyorum, canım canım devam et oh oh ne güzel amımın hepsi senin olsun ne güzel yalıyorsun diye bağırmaya devam ederken amından akan sularla ıslattığım bir parmağımla minicik göt deliğinin etrafında daireler çizmeye başladım. Ih ıh aman tanrım oh oh bastır biraz daha deyince işaret parmağımı hafifçe sokup çıkartmaya başladım. Bak miniğim ablan seni parmağınla götünden sikiyor, bir müddet sonra bu göt ne yaraklar yiyecek ne çığlıklar atacak dedim. Bu arada Fidan?ımın ağzına doğru boşalmaya başladım.Banyodan sonra salona geçip oturduk, birer cola koydum ve kameraya çektiğim DVD yi taktım birazda bunu seyredelim dedim. İlk andan itibaren yaptıklarımızın tamamını seyrettik.Bu arada da durmadan birbirimizin amcığını okşuyorduk. Ya abla bu DVD yi annem görse ne der deyince inan ikimizi de keser dedim. Annem böyle bir şeyi kesinlikle hoş görmez dedim. Ya babam görürse deyince işte o temelli felaket sanırım ikimizi de dilim dilim doğrar dedim içimden gülerken. Babama nasıl haber vereceğimi, Fidan?ı ona nasıl ikram edeceğimi birden kavradım, sabah ilk işim babamı aramak olacaktı. Bize geldiğinde tesadüfen bu filmi bulmasını tembih edecek ve gerisini akışa bırakacaktım
Arabadan inip kızlarımın kapısını çaldığımda neredeyse kapının önünde heyecandan zevkten boşalacaktım. Kapıyı Fidan açtı beni görünce sevinçle boynuma sarıldı ve içeriye bağırdı abla babam gelmiş yaşasınnnnnn dedi. Filiz gelip hoş geldin babacığım dedi ve yanaklarımdan öptü. Hangi rüzgâr attı seni buraya deyince kızlarımın hasretine dayanamadım geldim dedim. Salona geçip neşe ve mutluluk içinde koltuklara yayılıp sohbet etmeye ve günlerdir yaptıklarını gezmelerini, alışverişlerini dinlemeye başladım. O kadar mutluydular ki anlatamam. Fidan ablasının yanına gelince daha bir güzelleşmiş alımlı hale gelmişti. Soran gözlerle Filiz?e baktım gel diye işaret edince peşinden mutfağa gittim. Neler oluyor dedim. Senin ki tam kıvamında, bu akşam isteğin gibi sikebileceksin, daha o bunu bilmiyor ama her şey hazır, yemekten sonra bir ara DVD yi çalıştır içindekileri gör ve bize kızıp söylen bağır çağır dedi. Ne var o DVD de dedim, sürpriz dedi. Peki deyip salona geçtim. Sonra iki kardeş mükellef bir akşam sofrası hazırladılar. Bir şişe de şarap açtılar, babişko bu akşam şımarsın dediler. Güle oynaya yemeğimizi yedik onlar bülbüller gibi şakıyıp ortalığa neşe saçtılar.Sofrayı toplayıp salona yayıldığımızda, seyredilecek bir şey yok mu deyip dvd?yi çalıştırdım. Televizyon ekranında birden Filiz?in yatak odası belirdi ve yatağın ortasında yastıklara gömülmüş durumda bacakları açık dizleri kalkık amını okşayan Fidan belirdi. Bu ne diye birden ayağa kalktım ve televizyonu kapattım. İkisi de başlarını öne eğmişler sus pus olmuşlardı. Filiz yan gözle Fidan?a ve bana bakıyordu ama Fidan renkten renge girmiş başı önde ağlamaklı oturuyordu. Böyle bir rezaleti nasıl yaparsınız, Sizde hiç mi utanma yok, hadi bu rezilliği yaptınız iki kardeş bunu filme çekmek neyin nesi, ya bir yabancının eline geçse tüm memlekete rezil olursunuz. Yarağını eline alan peşinize takılır dedim ve koltuğa oturup kaldım. Bir süre sonra Filiz şey babacığım,Fidan okuldaki arkadaşlarından yalan yanlış şeyler öğreniyormuş, bende öyle saçmalıkları yalan yanlış öğreneceğine bir abla olarak doğrusunu öğreteyim dedim ve her şeyi anlattım, öğrettim dedi. Nasıl yani her şeyi mi öğrettin dedim. Evet, istersen DVD nin tamamını bir seyredelim dedi ve televizyonu açıp filmi başa aldı ve gelip yanıma oturdu. Bu konuşmalar sırasında diğer tarafımda oturan fidan hiç ağzını açmamış, başını yerden kaldırmamış öyle oturuyor için için ağlıyordu. Filmde Fidan yarım saate yakın amcığını okşuyor kendinle oynuyordu. Daha sonra aynı şeyleri Filiz?le yapıyorlar iki lezbiyen sevgili gibi sevişiyorlardı. Seyrettiklerimden iyice tahrik olmuştum neredeyse külotumun içine boşalacaktım. Ama baba hakkını ver Fidan çok tatlı bir kız oluyor, her gün biraz daha güzelleşiyor, her gün biraz daha erkeklerin ilgisini çekiyor. Ne canlar yakacak öyle değimli derken elini uzatıp pantolonumun üzerinden yarağımı okşamaya başladı. Biliyorum bize çok kızdın haklısın ama kardeşimin cahil kalmasını istemedim dedi. Şimdi artık hiç kimse kardeşimi kandıramaz yoldan çıkaramaz öyle değimli Fidan diye sorarken fermuarımı indirmiş ve yarağımı dışarıya çıkartmıştı.Fidan sıkılarak ablasına cevap vermek için başını kaldırırken ablasının elindeki yarağımı gördü. Şaşkınlıkla kala kaldı. Filiz oturduğu yerden kalkıp Fidan?ın yanına gitti onu elinden tutup ayağa kaldırdı ve ikisi birlikte önümde diz çöküp bacaklarımı iki yana ayırdılar. Fidan ne konuşabiliyor, ne hareket edebiliyordu. Seyrettiğimiz filmde ki kız nasıl yalıyordu hatırlıyor musun diye sorunca Fidan şey evet ama onlar sevgiliydiler dedi. Olsun ben sana sikilmenin dışında her şeyi öğrettim, eğer kızmazsa bizi kesmezse kalan kısımları da babam öğretsin sana dedi. Bende yardımcı olurum sana yol gösteririm dedi. Ama abla o bizim babamız, nasıl olur deyince, daha iyi ya işte kimse bilmez üçümüzün arasında kalır dedi ve uzanıp yarağımın ucuna öpücükler kondurmaya başladı.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Ortak Koca

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ortak Koca

Hikayemin başladığında evliydim ve evliliğim iyi gitmiyordu. Kavgalar, tartışmalar, uzun süren küsmeler… Hatta kocamla yataklarımızı bile ayırmıştık. Birbirimize nefretle bakıyor, fakat ailelerimizin yapısı, çevre baskısı nedeniyle boşanmaya cesaret edemiyorduk bir türlü…

Bir gün evde boş boş oturuyordum, sıkıntıdan patlamak üzereydim. Öylesine televizyonda kanalları gezerken bir müzik kanalında kaldım ve o güne kadar hiç ilgimi çekmeyen kanala ismini yazan ve numaralarını bırakan kişileri okumaya başladım. Onlarca insan biraz kendinden bahsedip numaralarını yazmışlar.

O anda can sıkıntımın çözümünü bulmuştum. Şehir dışından birini arayıp, biraz makara yapacak, eğlenerek vakit geçirecektim. Öyle de yaptım, ekranın altında geçen telefon numaralarından rastgele birine çağrı attım. Aradan iki dakika geçmeden beni aradı.

Ve hikayem burada başladı.

Bir anda o aradığım numarayı telefonumda görünce, nedenini bilmediğim bir heyecan kapladı içimi. Açıp açmamakta
kararsız kaldım, sonunda merakım ağır bastı ve açtım,

“Efendim?” dedim. Karşımdaki içimi titreten tok, bariton bir erkek sesi,

“Kiminle görüşüyorum?” deyince, ne söyleyeceğimi bilemedim ve

“Yanlış oldu, kusura bakmayın!” deyip kapattım.

Ama içim içimi yiyordu. Karşımdaki ses o kadar hoşuma gitmişti, o kadar sempatikti ki, dayanamadım beş dakika sonra tekrar çağrı attım. Tekrar beni aradığında açtım ve az önceki davranışım için özür diledim ve konuşmaya başladık.

İsminin Mehmet olduğunu söyledi. 27 yaşında, 1.79 boyunda, 65 kiloda, sempatik, güler yüzlü olduğunu belirtti. Güvenlik görevlisiymiş. Nasıl bir ilişki beklediğimi sordu. Ben de,

“Sadece canım sıkıldığı için çağrı attım, başka bir amacım yok!” dedim.

İlerleyen dakikalarda Mehmet evli olduğunu söyledi. Ben de ona karşı yalan söyleyemiyordum. Yüzünü görmediğim, hiç tanımadığım bir kişiye, yabancı bir erkeğe ufaktan ufaktan ısınmaya başlamıştım.

Ben de evli olduğumu, ancak kocamla anlaşamadığımı, kişiliklerimizin uyuşmadığını anlattım. O kadar ilgiyle dinliyor ve sorular soruyordu ki bana… Az sonra nasıl olduğunu anlayamadan içimi dökmeye başladım, kocamla anlaşamadığımız için ayrı yataklarda yattığımızı bile söyledim.

Ve bu şekilde tanışmayla başlayan konuşmamız tam üç saatten fazla sürdü. Zamanın nasıl geçtiğinin farkında değildik ikimiz de… Ancak telefonu kapatmak zorundaydım, akşam oluyordu ve kocam gelmek üzereydi. Müsaade isteyip, bu gece fırsat bulursam çağrı atacağımı söyleyip kapattım.

Yemek hazırlarken kocam geldi. Yemek yedik. Bulaşıkları yıkadım. Biraz televizyon seyrettik. Kocam eve her zaman yorgun geldiği için, biraz sonra yatmaya gitti. Benim de beklediğim buydu. Biraz derin uykuya dalmasını bekledim ve Mehmet’e çağrı attım.

Aradı, tekrar konuşmaya başladık.

“Kocan olacak adamla aynı evde nasıl dayanıyorsun yalnızlığa Meltem? İnanamıyorum bir türlü…” diyordu sürekli…

“Ne sen sor, ne ben söyleyeyim.” dedim ama, o sormadan anlatmaya başlamıştım bile… Aylardır kocamla birlikte olmadığımı, yatakta yalnız yatmaktan bunalım geçirdiğimi, genç kızlığımdaki gibi kendimi tatmin ettiğimi…

Konu buradan açıldı ve saatler ilerledikçe konu sekse gelmeye başladı. Bunun farkındaydım, ama kendimi Mehmet’e karşı frenleyemiyordum. Ne olacaksa olsun deyip, kendimi olayın akışına bıraktım ve artık telefonda seks yapmaya başladık. Nasıl olsa birbirimizi tanımıyorduk. İstediğim gibi içimi dökebilir, beni delirten seks açlığımdan bahsedebilirdim ona… O bir yabancı da olsa…

Düpedüz sanal seks yapıyorduk. Mehmet telefonun öbür ucundan bile şehvet akan sesiyle o kadar azdırıcı konuşuyordu ki benimle, sanki telefonda değil de yanımdaydı. Adeta beni telefonda sikiyordu adam… Her konuşmamızda mutlaka orgazm oluyordum. Bana neler yapacağını, hayallerini anlatırken, olmadık pozisyonlarda, olmadık yerlerimde eliyle, diliyle, gözleriyle gezinmelerini canlandırırken beni kendimden geçiriyordu.

Bu şekilde günler günleri, haftalar haftaları, aylar da ayları kovaladı ve aradan altı koca ay geçti. Ama içim dışım tamamen Mehmet olmuştu. Her fırsatta telefonda konuşuyor ve mesajlaşıyor, internette sohbet ediyorduk. Elbette sohbetlerimizin büyük bölümü seks konusunda oluyordu.

“Aşkım…” diye hitap ediyorduk birbirimize… Görmeden, eli elime değmeden aşık olmuştum Mehmet’e… O da aynı şekilde beni sevdiğini, bensiz yapamadığını, benim gibi gece gündüz, her an beni düşündüğünü anlattıkça ben bitiyordum. Hasret kalmıştım böyle şeylere…

Bir gün bana, artık daha fazla dayanamayacağını, yıllık izine ayrılıp, on günlüğüne yanıma gelmek istediğini söyleyince, dünyalar benim oldu. Altı aydan beri telefonda konuşup, sadece internetten tanıdığım sevgilimi sonunda gerçekten görüp tanıyacaktım. Ona dokunabilecektim. Telefonda birbirimize anlattığımız en utanmaz, en müstehcen sahneleri canlı olarak yaşayabilecektik.

Ancak onun otel odalarında kalmasına gönlüm razı olmadı. Aklıma biricik arkadaşım Serpil geldi. Serpil eşinden boşanmış, dul bir kadındı ve tek başına yaşıyordu, Mehmet onun evinde kalabilirdi. Hemen Serpil’i aradım ve durumu anlattım. Serpil bir an bile duraksamadan direkt,

“Canım benim… Elbette gelsin, istediği kadar kalabilir!” dediğinde, sevincim bin kat daha arttı.

Böylelikle ev işini de halletmiştim, hemen Mehmet’i aradım ve Serpil’de istediği kadar kalabileceğini söyledim. O da bu habere çok mutlu oldu. Sabırsızlıkla beklediğim sevgilim bugün gelecekti. Yola çıkarken beni aradı ve

“Dört saat sonra yanındayım aşkım, artık bu hasret bitecek ve on gün boyunca unutamayacağın anlar yaşatacağım sana!” diyordu.

Hemen kocamı aradım ve yalnızlıktan bunaldığımı, on gün kadar Serpil’de kalacağımı söyledim. Kocam her zamanki gibi kaba bir tavırla,

“Umurumda değil, istersen hiç gelme!” dedi. Bu şekilde bir cevap beklediğim için hiç de garipsemedim, zaten formalite icabı aramıştım.

Hemen bir kaç parça giysi aldım yanıma ve uçar adımlarla Serpil’e koştum. Hazırlanmaya başladım, makyajımı yaptım, üzerime dizimin beş parmak üzerine gelen siyah eteğimi ve beyaz gömleğimi giydim,türbanımı yaptım, üzerime ince bir tunik aldım.

Serpil’le birlikte gidecektik Mehmet’i karşılamaya… Serpil de hazırlandı. O da benim kadar güzel ve alımlı olmuştu. Beklenen saat geliyordu, artık aşkımı karşılamaya gidebilirdik. Serpil’le gidip şehir merkezinde bir kafeye girdik. Mehmet gelinceye kadar bir kahve içip heyecanımı dindirmem gerekliydi. Derken telefonum çaldı, sevgilim arıyordu, açtım.

“Ben indim, deniz kenarında bekliyorum!” dedi. Heyecanım hafiften azalmışken yine tavan yaptı,

“Tamam beş dakika içinde oradayız!” dedim ve hemen hesabı ödeyip çıktık ve sevgilimin bizi beklediği yere gittik. Mehmet arkası bize dönük, bankta oturmuş, bir sigara yakmış, denizi seyrediyordu. Heyecandan ölmek üzereydim, ayakta duramıyordum, Serpil bu durumu fark etti ve hemen koluma girdi. Sakin adımlarla arkasından yavaşça yaklaşıp ön tarafına geçtim. Ve final anı…

Mehmet’i görünce nutkum tutuldu, o kadar yakışıklı ki, tarif edemem.

“Merhaba ben Meltem!” der demez hemen ayağa kalktı ve birbirimize sarıldık. Sanki senelerdir tanışıyormuşuz ve uzun zaman sonra tekrar buluşmuşuz gibi birbirimizi bırakamıyorduk. Serpil’in,

“Piişşttt ben de burdayım, beni unuttunuz!” sözüyle ayrıldık ve Serpil’i tanıştırdım. Sonra hiç vakit kaybetmeden atladık Serpil’in arabaya, yola koyulduk.

Bir an önce eve gitmek için sabırsızlanıyorduk. Arabada biraz sohbet ettik. Yarım saat sonra sokağın başına geldiğimizde, bizi beraber görmemeleri için Mehmet’i indirdik. Ben Serpil’le, Mehmet de arkamızdan apartmana girdik. Hep beraber asansöre bindik ve Serpil’in daireye çıktık. O daracık asansörde bile Serpil’e aldırmadan arkamdan sarılıverdi. Mutluluktan uçuyordum.

İçeriye girip, Serpil kapıyı kapatır kapatmaz, hemen sevgilimin üzerine atlayıp,

“Tekrar hoş geldin aşkım!” diyerek dudaklarına yapıştım. Serpil’in yanımızda oluşuna aldırmadan uzun uzun ateşli bir şekilde öpüştük. O kadar arzulu ve tatlı öpüyordu ki, beni kendimden geçirmeye yetmişti. Serpil’in götüme şaplak atmasıyla kendime geldim. Serpil,

“Yeter artık yahu…“ diyerek güldü. “Ayakta birbirinizi bitirdiniz. Mehmet kendi evinde gibi rahat hisset kendini canım, geç istediğin yere otur. Müsaadenizle ben üzerimi değiştireyim…” diyerek odasına gitti.

Biz de salona kanepeye geçip oturduk. Gözlerimizi birbirimizden alamıyorduk. Az önceki ateşli öpüşme beni kendimden geçirmiş ve amım ıslanmıştı. Ama acelemiz yoktu, daha önümüzde tüm gece vardı.

Serpil çok rahat biri olduğu için, dizlerinin üzerinde bir şort ve sıfır kol bir tişörtle geldi. Misafirimize,

“Tekrar hoş geldin!” diyerek karşımıza oturdu. Kısa bir sessizliğin ardından ben Mehmet’e,

“Ya aşkım sormayı unuttum, ne içersin? Soğuk sıcak?” dedim.

Bir bardak meyve suyu istedi. Hemen kalktım, mutfağa gidip hepimize birer bardak meyve suyu koydum ve salona geri geldim. Baktım Serpil ve Mehmet muhabbete başlamışlar konuşuyorlardı. Servisi yaptıktan sonra ben de katıldım muhabbete, konuşmaya devam ettik. Muhabbet koyu olduğundan vaktin nasıl geçtiğini anlamadık. Bu arada karnım acıkmaya başladı. Mehmet’e,

“Aşkım sen acıkmadın mı yaa? Ben acıktım! Sen üzerini değiştir, biz Serpil’le bir şeyler hazırlayalım, yiyelim!” dedim. Mehmet Serpil’e,

“Bir mahsuru yoksa ben bir duş almak istiyorum Serpil, yol beni biraz yordu.” dedi. Serpil,

“Aşk olsun canım yaa, kendi evin gibi rahat ol!” dedi ve biz mutfağa, sevgilim de duşa girdi. Serpil de gerçekten benimkini çok yakışıklı bulmuş ve onun da benim gibi dibi düşmüştü.

Biz mutfakta uğraşırken sevgilim duşunu alıp, üzerinde bir şort ve tişörtle mutfağa yanımıza geldi, bana arkadan sarılarak,

“Kolay gelsin aşkım!” diyerek boynumdan öptü. Benim oramdan çok zevk aldığımı ona daha önce telefonda söylemiştim. Gülerek boynumu kaçırmaya çalıştım. Ürpermiş, haz duymuştum dudaklarının boynuma temasından…

“Sabırsızlanma aşkım, daha önümüzde koskoca on gün var. Biraz bekle, önce yemek yiyelim!” dedim.
Oturduk yemek yedik, biraz daha sohbet ettik. Serpil,

“Arkadaşlar ben yatıyorum, siz ister oturun, ister yatın!” diyerek yanımızdan ayrıldı. Ben de,

“Aşkım sen salona geç, ben masayı toplayıp geliyorum!” dedim. Masayı toparladım, salona geçtim. Serpil elinde nevresim ve bir yastıkla geldi. Üçlü koltuğa sermeye başladı.

“Ne yapıyorsun kız?” dedim.

“Misafiri kanepede yatıracak halim yok ya… Yatak odası sizin… Siz orada yatakta yatarsınız, ben de burada…” dedi. Bütün çabalarımıza rağmen, “İtiraz istemiyorum!” diyerek salonda yatacağını söyledi ve “Artık siz de yatın, çok geç oldu!” dedi. Boynuna sarılıp öptüm canım arkadaşımı,

“Çok teşekkürler canımın içi… Sen bir harikasın…” dedim.

“Öyleyim bir tanem…” dedi gülerek… Kulağıma eğilip fısıldadı, “Meltemciğim… Yatağın yanındaki etajerin çekmecesinde krem, kaydırıcı, prezervatif, ne istersen var. Gerekirse kullanabilirsin.”

Aramızda teklif yoktu ama kaydırıcıdan prezervatiften bahsedince yüzüm kızarıverdi genç bakire kızlar gibi…

“Yok canım, daha neler…” dedim utangaç bir edayla… Güldü,

“Yok canımmış… Sanki içeride körebe oynayacaksınız kahpecik… ”

Bizi gülerek izleyen Mehmet’e elimi uzattım gülümseyerek, elele tutuşup salondan çıktık. Tam biz yatak odasına giderken arkamızdan,

“Fazla ses çıkarmayın ha… Gerçi uyanmam, ama uyanırsam benim de canım ister sonra…!” dedi ve kahkahayı patlattı. Biz de sevgilimle gülüşerek, sarmaş dolaş yatak odasına girdik.

Kapıyı kapatır kapatmaz yine aynı şekilde ayakta öpüşmeye ve yiyişmeye başladık. Ama bu sefer ellerimiz de boş durmuyor, birbirimizin vücudunu keşfediyordu. Bir yandan öpüşüyor, bir yandan birbirimizi soyuyorduk. Kısa sürede ikimiz de çırılçıplak kaldık.

“Çok güzelsin aşkım…” dedi. Gözleri ateş saçarak bana bakıyordu. İstek, şehvet, hayranlık vardı bakışlarında… Beni de yakıp kavuruyordu o bakışlar…

Ben de ona bakıyordum hayran hayran… Kocamın tiksinti veren pis bira göbeğinden sonra onun kaslı, sportmen yapılı bedeni öyle güzel görünüyordu ki kırmızı ışıkta… Kasıklarından yükselerek tavana bakan erkekliği de bir harikaydı doğrusu… Hafif kavisli, kanla dolmuş parmak gibi damarları pembe beyaz gövdesini sarmış, kocaman ve morumsu başıyla çok güzel, yenilip yutulası bir erkeklik organıydı baktığım…

En sonunda sevgilimle yatağa girmenin vakti gelmişti. Avizeyi kapatıp, duvar dibindeki kırmızı spot ışıkları açtım. Serpil zevkine düşkün olduğu için özel yaptırmıştı bunları… İçerisi loş ışıkla tam bir fantezi odası olmuştu.

Hemen yatağa geçtik ve kaldığımız yerden öpüşmeye devam ettik. Mehmet’in üzerine çıkmıştım ve taş gibi olmuş penisini kadınlığıma sürttürüyordum. Onu dudaklarından başlayarak aşağı doğru yalaya yalaya penisine indim ve elime alıp başladım yalamaya… Yarısını bile ağzıma almakta zorlanırken kendimi alıştıra alıştıra daha fazlasını almaya çalışıyordum.

Kısa bir süre sonra 69 olduk. Birbirimizi birer aç kurt gibi yalıyorduk. Amımı o kadar güzel ve profesyonelce yalıyordu ki, bu işi çok iyi biliyordu. Kim bilir, bu güne kadar kaç tane kadınla birlikte olmuştu. Ama artık hiç bir şey umurumda değildi. Artık beraberdik ve bu anın tadını çıkarmalıydık.

Sevgilim amımı ve götümü yalarken, ben de penisini yalıyor, bir yandan da zevkten inliyordum. Daha fazla dayanamadım, kasılarak, titreyerek ve bağıra bağıra boşalmaya başladım. Sevgilim benim boşalacağımı anladığı anda amımın tamamını ağzının içine almış, içine çekiyordu.

Hayatımda ilk defa bu kadar siddetli ve zevk alarak boşaldım. Gerçekten işini çok iyi biliyordu sevgilim. Bütün am sularımı temizlemiş, halen yalamaya devam ediyordu. Ben de onun yarağını yalamaya devam ediyordum, ama onun daha boşalmaya niyeti yoktu.

Üstünden yavaşca doğruldum ve ona doğru döndüm. Elime yarağını alarak vıcık vıcık amıma sokmaya başladım. Amım ne kadar ıslak da olsa, yarağı büyük olduğu için almam kolay olmuyordu. Alıştıra alıştıra yavaşça üzerine oturuyordum. Biraz canım yanıyordu, ama aldığım zevk acıyı biraz olsun bastırıyordu. Acı ve zevki beraber yaşamak çok güzel bir duyguydu.

“Ohhh… Çok güzel aşkım… Öyle özlemişim ki bu duyguyu…” diye inledim.

“Sen de güzelsin bebeğim…” diyerek nefesini koyuverdi. “Ohh… Daracıksın… Amcığın öyle zevk veriyor ki, anlatamam sana… Eldiven gibi sardı, sıkıyor yarrağımı… Çok güzel… Harika…”

“Terbiyesiz…” diyerek gülmeye çalıştım. “Utanmaz adam seni… Ben evli bir kadınım, ayıp…” Gözlerinin içi gülüyordu bana bakarken,

“Evet canım… Sen evli bir kadınsın ve ben evli bir kadının amına koyuyorum. Bu gece kocandan yemediğin kadar yarak yiyeceksin.”

Amcığım yarrağına zevk veriyormuş… Aylarca telefonda birbirimize tekrarladığımız, tahrik ettiğimiz bu ayıp sözleri şimdi canlı olarak, sevişirken söylüyorduk. Sünepe kocamdan hiç duymadığım bu saldırgan ve müstehcen laflar beni daha da delirtiyor, zevkimi arttırıyordu.

Artık aletinin yarısından fazlası girmiş ve kalanı halen amımın duvarlarını zorlaya zorlaya giriyordu. Bir yandan içime alırken, bir yandan da ufak ufak hareketlerle oturup kalkıyordum. Zevkten ölmek üzereydim, çığlık atmamak için alt dudağımı ısırıyordum.

Sonunda tamamı içimdeydi artık. Kısa bir süre hareketsiz kaldıktan sonra hafif tempoyla oturup kalkmaya devam ettim. Sonra da hızlanmaya başladım. Duyduğum acı yerini tamamen zevke bırakmış, ikimiz de bulutların
üzerinde uçuyorduk.

Bu pozisyonda bir süre sikiştikten sonra artık üstte durmaktan yoruldum ve sevgilimle yer değiştirdik. Ben sırtüstü
yattım, sevgilim bacaklarımı omuzuna aldı ve bir seferde amıma geçirdi. Elimde olmadan öyle bir bağırdım ki, salonda
yatan Serpil mutlaka duymuştur.

Bu pozisyonda sevgilimin hareketleri daha da sertleşmeye başladı. Amımı hızlı hızlı sikerken, göğüslerimi de yoğuruyordu. Yaklaşık on dakika da bu şekilde siktikten sonra iyice hızlanmaya, kasıklarımız çarpışmaya başladı. Artık sonunda boşalacaktı.

“Geliyorum aşkım… Ahhh…” diyerek boynuma kapandı. “Çıkayım mı?”

“Hayır… Hayır… Hap aldım. Devam et… İçime boşal…” diye inleyerek boynuna sarıldım.

Yine de kendini kontrol etmesini çok iyi biliyordu. Ben de gelmek üzereydim, biraz yavaşlayarak beni bekledi. Az sonra ikimiz de inleyerek aynı anda boşaldık. Sevgilim döllerini amımın içine akıttı ve yarağı amımın içindeyken üzerime uzandı kaldı. Ter su içinde kalmıştık.

Bir süre üzerimde yattıktan sonra kalktı. Ben de hemen amıma bir peçete koydum, dölleri her yere akmasın diye ve doğru banyonun yolunu tuttum. Peşimden sevgilim de geldi ve bana banyoda arkadan sarılarak teşekkür etti. Ben de ona daha bunun bir başlangıç olduğunu söyleyince, ikimiz de gülüştük.

Bu arada sesimize Serpil uyanmış, uyku sersemi kalkmış, sesimize doğru gelmişti. Serpil banyoda bizi o şekilde çıplak görünce, üçümüz de afallamıştık. Serpil özür dileyerek salona döndü. Biz de temizlenip hemen tekrar yatak odasına geçtik, birbirimize sarılarak birer sigara yaktık.

Tabi altı ayın seks hasreti hemen öyle bir kerede bitmez. Uzun zamandan beri yarak yüzü görmüyordum zaten ve Mehmet’le tanıştığımızdan beri kendimi parmaklamaktan bıkmış durumdaydım. Artık bu gecenin tadını dibine kadar çıkarmamın zamanı gelmişti.

Sigaralarımız bitti ve yine öpüşmeye başladık. Bu sefer yine sevgilim benim üstüme çıktı ve dudaklarımdam kulak memelerime, oradan boynuma aşağı yalayarak göğüslerime indi ve göğüslerimin uçlarını dişleyerek emmeye başladı.

Bu arada elleri boş durmuyor, ıslanan amıma iki parmağını sokup çıkartıyordu. Göbeğimi yalaya yalaya amıma indi. Bacaklarımı iyice açtırdı, bir yandan klitorisimi emiyor, bir yandan da parmaklarını sert bir şekilde amıma sokuyordu.

Artık inlemelerim bağırışlara dönüşmüştü. Serpil’in içeride oluşuna aldırış etmeden çılgınlar gibi sevişiyorduk. Bir süre daha bu şekilde beni parmakladıktan sonra daha fazla dayanamadım ve tekrar kasılarak boşalmaya başladım. Sevgilim dur durak bilmeden beni zevkin doruklarına çıkarıyordu.

Ben orgazm kasılmaları yaşarken parmağı götümün deliğine girip çıkmaya başlayınca iyice delirdim. Kalçalarım inip kalkıyor, deyim yerindeyse yatağı dövüyordu. Büzüğüm açılıp kapanıyor, parmağının ucu her kasılmada biraz daha derine giriyordu. O koca yarağı bu sefer götümde istiyordum.

“Götümü sik aşkım, orospun yap beni! Telefonlarda anlattığın gibi yap, götümü sik benim…” demeye başladım. Gerçekten de ağzımdan istem dışı çıkmış kelimelerdi bunlar… Mehmet benim bu şekilde konuştuğumu duyduktan sonra, sanki benden bu kelimelerin çıkmasını beklermiş gibi, o da başladı,

“Sikeceğim tabi amına soktuğumun orospusu! Amını da sikeceğim götünü de! Bundan sonra benim orospum olacaksın!” gibi argo kelimeler kullanmaya başladı. Bu şekilde küfürlü konuşması o kadar çok hoşuma gitti ki, aldığım zevk bir kat daha arttı.

Serpil’in daha önce çekmecede kayganlaştırıcı krem olduğunu ve kullanabileceğimi söylemesi geldi aklıma… Çekmeceyi açtım, kayganlaştırıcı kremi aldım. Mehmet’e verdim ve önüne dört ayak domaldım. Kayganlaştırıcıyı okşaya okşaya götüme bolca sürüp, başparmağını sokmaya başladı. Ben de,

“Hadi aşkım yarağını sok götüme, götümden sik beni, parçala götümü!” diyerek onu gaza getiriyordum.

Bir süre sonra başparmağını götümden çıkardı ve iki parmağını soktu götüme… Derken götümdeki parmak sayısı üç oldu. Parmaklarını götüme deli gibi sokup çıkarıyordu. Bu arada götüm de iyice kıvama gelmişti,

“Yeter aşkım, yarağını götümde hissetmek istiyorum!” dedim.

Mehmet daha fazla dayanamayarak yarağının kafasını da biraz yağlayıp, amımın dudakları arasından kaydırarak yavaşca götümün ağzına getirdi. Kendimi kasmamam gerektiğini, kasarsam daha çok acıyacağını söyleyerek beni motive ediyordu.

Yavaş yavaş, milim milim götüme girmeye başladığında, ben zevkten kudurmak üzereydim. Kendimi ne kadar sıkmamaya çalışsam da, kocam götümü anca üç beş defa sikmiştir. Penisi Mehmet’in yarağından çok daha ufak olduğundan kendimi az da olsa kasıyordum.

En sonunda sevgilimin güzel erkekliğinin tamamı götümdeydi. Yavaş hareketlerle, beni incitmekten korkarcasına gidip geliyordu. Bir zaman sonra giriş çıkışlarından zevk almaya başlayınca, ben de götümü yarağına bastırıyor, köküne kadar girmesine yardımcı oluyordum.

Mehmet kendinden geçmiş, bana küfürler yağdırırken, ben de ona küfürlerle karşılık veriyordum. Mehmet hızlı hızlı götüme pompalarken, bir eliyle de amımı okşuyor ve zevk almamı, aldığım zevkin daha da artmasını sağlıyordu.

Götümü yaklaşık yarım saat siktikten sonra içime boşaldı. Yarağını götümden çıkardığında hemen döndüm yarağını ağzıma aldım, yarağında kalan dölleri bir güzel emip yuttum.

Biraz dinlenip, birer sigara içtikten sonra Mehmet beni kucaklayıp doğru banyoya götürdü. Birlikte duş aldık çıktık, üzerimizi giymeden yatağa girdik, birbirimize sarılıp oynaştık. Gözlerimiz kapandığında gün ağarmak üzereydi.

Bir ara gözlerimi açtığımda saat öğleden sonra olmuştu. Açlıktan karnım zil çalıyordu. Kalktım, sütyen ve külot giydim ve odadan çıktım. Yürümekte zorluk çekiyordum. Salondan sesler geliyordu. Baktım Serpil televizyon seyrediyordu. Beni görür görmez gülerek,

“Tünaydın kız orospu… Gece ne azgındınız öyle? Hem kendiniz uyumadınız, hem beni uyutmadınız! Sabaha kadar sizin sikişmelerinizi dinledim!” dedi.

“Bundan sonra biraz daha az ses çıkartırız! Ay ne yapayım Serpil… Kızım ne yapayım? Aşkımın kocaman bir yarağı var. Kocamınkinden sonra bunu almak zor oluyor!” dedim. Serpil yine gülerek,

“Valla gece sizin sesinizi duyduktan sonra çok canım çekti… Neredeyse yanınıza gelecektim, kendimi zor tuttum!” dedi. Bir kahkaha patlattım,

“Gelseydin ya kız, grup yapardık! Madem canın çekti, neden gelmedin kızım? Valla bana uyardı!” dedim ve beraber
gülmeye başladık.

“İlk gece sizi rahat bırakmak istedim.“ dedi. Sonra da soran gözlerle baktı bana… “Sen gerçekten böyle mi düşünüyorsun Meltem?”

“Neden olmasın Serpil? Sen olmasan ben bu mutluluğu nasıl yaşayacaktım? Ben de, Mehmet de… İkimiz de sana borçluyuz. Sen benim canımsın, canım… Seninle lokmamı, erkeğimi bile paylaşırım ben…”

“Peki, biz bu şekilde konuşuyoruz da, bakalım Mehmet isteyecek mi beni?”

“Orası kolay kızım… Sen biraz sonra şöyle bir yarım saatliğine falan dışarı çık. Ben Mehmet’in ağzını ararım, seni nasıl bulduğunu falan sorarım. Duruma göre hareket ederiz, ayarlarız bir şeyler!”

“Tamam canım… Ben de zaten markete gidecektim!” dedi.

Ben mutfağa gidip yiyecek bir şeyler hazırladım, sonra da üzerimi giyinip Mehmet’i uyandırdım, birlikte atıştırmak için… Serpil yanımıza geldi ve

“Mehmet, ben markete gidiyorum, bir ihtiyacın var mı?” diye sordu. Bizimki de,

“Ya sigaram bitti, hem senin için bir mahsuru yoksa bira da alır mısın?” dedi. Serpil, “Tamam!” deyip çıktı. Ben de kucağına oturup sarıldım. Bir yandan öpüşüp koklaşırken, bir yandan bizimkinin ağzını aramaya başladım,

“Eee aşkım, Serpil’i nasıl buluyorsun? Güzel kız değil mi?” dedim.

“Valla aşkım böyle bir arkadaşın olduğu için çok şanslısın! Çok iyi, temiz kalpli, gerçekten güzel ve alımlı bir kız!” dedi. Benim kıskanç olmadığımı, Serpil’i de çok sevdiğimi bildiği için bu şekilde her şeyi rahat rahat konuşabiliyordu.

“Biliyor musun, bütün gece sesimizden uyuyamamış!” deyince,

“Hadi be… Desene daha ilk geceden rahatsız ettik kızı!” dedi.

“Yok aşkım, rahatsız olmamış da…”

“Uyuyamamış dedin ya bebeğim…”

“Sadece seslerimizi duyunca canı çok istemiş! Aşkım, mesela biz sevişirken yanımıza gelse, bizimle sevişmek istese, o anda ne yaparsın?”

“Valla nerden bileyim aşkım… Seninle telefonda altı aydan beri konuşuyoruz. Senin huyunu suyunu biliyorum, ama Serpil’i daha dün gece tanıdım. Bilmem ki nasıl olur? Ayrıca bu sana karşı yanlış bir hareket olmaz mı?” dedi. Gerçekten sevgilimin bu cevabını takdir ettim, öpücüklere boğdum.

“Valla bana uyar aşkım. Ona da aynısını söyledim. Mutluluğumuzu Serpil’e borçluyuz. Bize evini açtı… Yatağını verdi. Eğer sen de istersen, Serpil’i de aramıza alalım!” dedim.

“Sen bilirsin aşkım!” diyerek topu bana attı.

“Serpil gelmek üzeredir, sen salona geç, ben bulaşıkları makinaya atıp geliyorum!” dedim.

Az sonra Serpil marketten döndü, biraz sebze meyve almış, birkaç tane bira, bir karton da sigara almış. Sigarayı ve
biraları salonda oturan Mehmet’e verdi, sebze meyvelerle mutfağa yanıma geldi. Bana göz kırparak,

“Ne oldu? Ağzını aradın mı? Ne diyor?” diye sordu. Ben de gülerek,

“Hadi iyisin orospu, o iş tamam!” dedim.

“Ben o zaman üzerimi değiştireyim! Gel bana yardımcı ol kız, ne giyeyim?”

Birlikte yatak odasına gittik, Serpil dolaptan iç çamaşırlarını çıkardı bana gösterdi.

“Pembe tanga külot takımını giy!” dedim. Hemen benim yanımda çırılçıplak soyunup, söylediğim takımı giydi. Üzerine de kısa bir etek ve bol bir askılı giydiğinde, gerçekten çok seksi olmuştu. Götüne bir şaplak atıp,

“Seni azgın orospu seni… Tam sikilmelik oldun!” dedim, gülüştük. Mutfağa gidip meyve tabağı ve çerezleri ayarladık, salona geçtik. Bizimki Serpil’i görünce,

“Oooo, bu ne Serpil yaa? Özel bir gün mü bugün?” dedi. Serpil de,

“Hayır canım, senin için giyindim!” dedi, oturdu.

“Ben de üzerimi değiştirip geleyim bari…” dedim. Şimdi hazırlanma sırası bendeydi. İçeri geçtim, Serpil’in iç çamaşırlarından bir tane tanga takım da kendime seçtim, giydim. Üzerine de sadece çok kısa ve bol bir şort giydim, şort ve sutyenle salona çıktım. Bizimkiler biraları açmışlar içmeye başlamışlardı bile. Beni o şekil gören Serpil,

“Bu ne kız, üzerini giymeyi unutmuşsun!” deyip güldü.

“Yok kızım, unutmadım. Hava zaten sıcak, evde de bir sevgilim, bir sen varsın, sizden mi utanacağım?” dedim ve oturdum. Hemen bir bira da bana açıp verdiler. Üçümüz birlikte hem içiyor, hem sohbet, muhabbet, gırgır yapıyorduk. Derken Serpil hafif hafif amını götünü bizimkine sergilemeye başladı. Ben Serpil’e göz kırparak,

“Bu ne kızım? Amın götün meydanda, kıçında etek var mı yok mu belli değil… Bari üzerindekileri çıkar da rahat et!” dedim. Serpil de,

“Tamam hayatım, seni mi kıracağım!” diyerek eteğini ve askılıyı çıkardı.

Bizimkinin gözleri fal taşı gibi açıldı. Önüne baktım, yarrağı çoktan çadırı kurmuştu. Ben rahat durur muyum, hemen kalktım. Ben de şortumu sutyenimi çıkardım ve bizimkinin kucağına bıraktım kendimi, dudaklarına ateşli bir öpücük kondurdum ve yarağını avuçlayarak,

“Yarağın taş gibi olmuş aşkım, yoksa Serpil’le sevişmek mi istiyorsun?” dedim. Mehmet de,

“Sadece Serpil’le değil, ikinizle de istiyorum!” dedi ve film orada koptu. Serpil hemen geldi ve yapıştı bizimkinin dudaklarına. Bir Serpil öpüyor, bir ben, deliler gibi öpüşüyoruz. Mehmet’in de bir eli Serpil’in amında, bir eli benim amımdaydı.

Oradan kalktık yatak odasına geçtik. Mehmet sırt üstü uzandı yatağa. Serpil’le birlikte üzerimizde kalanları da soyunup, Mehmet’in şortunu çıkardık, birimiz yarağını birimiz taşaklarını yalıyoruz. Serpil hemen bizimkine amını döndü ve onlar 69 oldular.

Mehmet Serpil’in amını yalarken beni de ihmal etmiyor, hem amımı hem götümü parmaklıyordu. Üç kişi grup daha harika oluyormuş. Birbirlerini yaladıktan sonra Serpil hemen yatağa uzandı ve bacaklarını açtı,

“Hadi erkeğim gir içime!” demeye başladı. Ben de,

“Hadi aşkım sik şu orospuyu da aklı başına gelsin! Amını götünü sik parçala orospunun!” dedim.

Mehmet Serpil’in bacak arasında yerini aldı ve yarağını bana biraz yalattıktan sonra bir kaç hamlede Serpil’in amına kökledi. Serpil kaçmaya çalışıyor, ama bizimki tutmuş bir kere, bırakır mı, seri bir şekilde sikmeye başladı. Serpil çığlık üstüne çığlık atıyor, ama dinleyen kim! Kısa bir süre sonra Serpil,

“Hadi aşkım, kökle, hızlı hızlı sik, parçala her yerimi, bu amım da götüm de feda olsun sana!” demeye başladı.

Serpil Mehmet’e bunları söylerken, bir eli de benim bacaklarımda dolaşıyordu. Birden bacağımdan tuttu, beni kendine doğru çekip,

“Gel kız, amını yalamak istiyorum senin!” dedi. Serpil’in bu isteği ilk baştan tuhaf geldi bana, daha önce hiç böyle bir yaklaşımda bulunmamıştı. Mehmet de,

“Yalayın birbirinizi orospular!” deyince, amım Serpil’in ağzına gelecek şekilde çıktım üstüne ve Serpil yalamaya başladı. Aman Tanrım, bu ne güzel bir şeydi, daha ilk dil darbesinde beni uçurmaya yetti. Mehmet Serpil’in amından çıkıp benim götüme girmeye başladı. Dün gecekinden daha rahat ve
zorlanmadan almıştım.

Mehmet beni götümden sikerken, Serpil’in ve benim dudaklar birleşmiş, lezbiyenler gibi birbirimizi somurup duruyorduk. Mehmet daha fazla dayanamayıp götümün içine patladı.

Yatakta uzanmış, biz sigara içerken, Serpil daha doymamış olmalı ki, Mehmet’in inik yarağını ağzına almış, kaldırmaya çalışıyordu. Tabi bu arada bir eli de benim amımdaydı.

Serpil en sonunda emeline kavuştu, Mehmet’in yarağını kaldırdı ve yarağın kafasına bolca tükürüp, hemen üstüne oturdu ve zıplamaya başladı. Az önce amına ilk kez alırken bağıran Serpil, şimdi zevk çığlıkları atıyordu. Biraz sonra Mehmet bunu üstünden kaldırıp önüne domalttı.

Şimdi götten sikilme sırası Serpil’deydi. Serpil götten sikileceğini anlayınca çekmeceden kaydırıcı kremi çıkartıp
verdi bana, ben de kremi götüne güzelce yedire yedire sürdüm. Aşkım yarağını Serpil’in göt deliğine dayadı, hafif bastırıp çekiyor, fakat sokmuyordu. Serpil yalvarmaya başladı,

“Hadi daha fazla delirtme beni, sok şunu götüme, sik parçala götümü!” diye. Aşkım da yavaşça sokmaya başladı. Soktukça Serpil inliyor, çığlıklar atıyordu. Sonunda hepsini götüne almayı başardı…

Sevgilim buraya tatile gelmişti, ama onu daha çok yoruyorduk. On gün boyunca, üçümüz birlikte yedik içtik, dinlendik ve sikiştik.

Ve ayrılık vakti geldi, aşkım memleketine geri döndü. Ama biz Serpil’le karar vermiştik, aşkımı buraya alacaktık. Burada ona bir iş ayarladık ve tekrar çağırdık.

Mehmet karısından boşanıp geldi. Şu anda burada özel kişilerin koruması olarak, düzgün bir maaşla çalışıyor. Ben de kocamdan boşandım ve üçümüz Serpil’in evinde yaşamaya başladık.

Mehmet en sonunda bana evlenme teklifi yaptı. Çünkü yeni kayınvalidem torun sevmek istiyormuş.

Mehmet’le evlendim ve şu anda 7 aylık hamileyim. Karnımın iyice büyüdüğü bu günlerde ben sikişemiyorum, ama kocam, ben ve Serpil çok mutluyuz.

En azından gözüm arkada kalmıyor, acaba başka kadınlara gidiyor mu diye düşünmüyorum. Nasılsa evde her daim emrine amade Serpil var. Hem başka kadınlara gidiyorsa da yarağı sağ olsun, kocama tüm amlar feda olsun!

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized
istanbul travesti istanbul travesti istanbul travesti ankara travesti Moda Melanj kuşadası escort bayan çankaya escort mecidiyeköy escort beylikdüzü escort istanbul escort ankara escort bayan Hacklink Hacklink panel Hacklink panel bursa escort ankara escort Ankara escort bayan Ankara Escort Ankara Escort Rus Escort Eryaman Escort Etlik Escort Sincan Escort Çankaya Escort hurilerim.com Escort Antalya Escort Alanya Escort Antalya Merkez Escort Antalya Otele Gelen Escort Antalya Rus Escort Belek Escort Fethiye Escort Kemer Escort Kepez Escort Konyaaltı Escort beylikdüzü escort antalya rus escort escort keçiören escort etlik escort çankaya escort mamasiki.com bucur.net hayvanca.net lazimlik.net cidden.net Escort bayan Escort bayan escortsme.com anadoluyakasikadin.com kadikoykadin.com atasehirkadin.com umraniyekadin.com bostancikadin.com maltepekadin.com pendikkadin.com kurtkoykadin.com kartalkadin.com istanbulspor.net şişli escort istanbul escort mecidiyeköy escort beşiktaş escort taksim escort fındıkzade escort çapa escort fatih escort topkapı escort escort şişli escort bayan bayrampaşa escort merter escort escort mecidiyeköy bursa escort warez forum Bonus veren siteler Bonus veren siteler ankara travesti By Casino bursa escort görükle escort bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort ankara escort