Ay: Temmuz 2025

kocam doyuramayınca verdim

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

kocam doyuramayınca verdim
Benim adım Özlem ( gerçek adım soyadımı söylemeyeceğim. Bursada yasıyorum. Ben esimden bosandım. 2 cocuk sahibiyim biri erkek biri kız. kız olanın ismi betül erkek olanın ismi oğuzhan. oğlum 97 doğumlu yani 15 yaşında. ben üstümü değiştirirken oğlum hep yatak odamın önünden gecerdi. Ben buna pek aldırmazdım taa ki otobüste caktırmadan beni ellemeye calısmasına kadar. ensest seks hikayeleri

Bir gün otobüsle birlikte heykele gidecektik. otobüs cok doluydu ve oğuzhan arkamda kalmıstı. birden bire sertlesen bisey hissetmeye basladım. altımda kumas pantolon oldugu icin rahatlıkla hissedebiliyordum. cok büyük değildi. o gün bisey demedin yanlıslıkla olmustur diye. ben banyo yaparken kapı deliğinden beni izlediğini farkettim ve hemen banyodan cıktım. evde yemek yaparken altımda etek vardı eğilip bakmaya calısıyor yerlere bisey düsürmüs gibi yapıyordu. bende bu olanlardan sonra oğlumu babasının yanında kalsın biraz diye yolladım. geri geldiğinde daha istekli gibi bakyordu bana. yaz tatilinde hava sıcak oldugu icin altıma bisey giymeden gecelikle yatarım.gece yarısı biseyin amımı ellemesi üzerine uyandım. caktırmadan baktım ve oğuzhandı. ben ne yapacagımı sasırmıs bi sekilde yatakta uyur gibi yapıyordum. 5 dakika sonra oğuzhan kendini tatmin etmis bi sekilde odamdan gitti. ben utanmıstım. ertesi gün o hic bisey yokmus gibi geziyordu. bu arada kirliliğe attım camasırlarımın hepsinin üstüne biri bosalıyordu. oguzhan oldugunu biliyordum. bi aksam oturup evde öyle bir gecer zaman ki dizisini izlerken uyuya kalmısım bacaklarımda bi el hissederek uyandım. yine oğuzhan elliyordu. bu sefer hemen tokat attım sen ne yapıyorsun diye. özür dilemeye basladı. bende onu orada affettim artık bakmasına bisey demiyodum ama ne zaman sokulmaya kalksa bi tokat yiyodu bu yaz tatilinde ablamlarla beraber antalyaya tatile gitmiştik deve güreşi yaparken oğuzhan beni omzuna aldım herkesin ortasında suyun dibinde caktırmadan bacagımı elliyordu. bisey diyemedim. oğuzhan ben ve yeğenim mustafa denizde biraz fazla acılmıstık mustafa ben korktum teyze geri dönücem dedi bende oguzhan sende git cok acılmısız dedim oguzhan ben durcam dalıcam dedi ben tamam dedim mustafa dönüp oguzhan kalmıstı oguzhan dalıyor cıkıyor kendi kendine oynuyordu en sonunda daldı ve denizin dibinden götümü ellemeye basladı ben kacmaya calısırken o bikinimin altını almıstı. hemen ver diye kızdım. ama o arkadan sarılıp amımı ellemeye baslamıstı. bisey yapamıyodum. birden bire amıma sikini sokmaya basladı bi yandan suyun üstünde kalmaya calısıyor bi yandan beni sikmeye calısıyordu. bende artık istiyodum ve kendimi bırakmıstım. orada 5 dakika siktikten sonra bıraktı bikinimin altını verdi ve döndük. aksam olmus otelde kalırken kızım dusa girmişti oğlum yanaştı ve öpmeye basladı dur simdi birazdan cıkcaz dısarı ablanda cıkacak simdi desemde durmuyodu bende hemen soyundum ve amıma girsinde bosalsın diye ugrastım ama o göt deliğimi istiyodu olmaz dedikce ısrar ediyodu bende el kremimi verdim ve kendimi ona bıraktım cok büyük siki olmadıgı icin cok zorlanmadım ama sesimi cıkarmamak icin cok zorlandım cünkü kızım banyodaydı. oğlum isini halledince beni öptü ve toparlandık hemen . hala daha sikişmeye devam ediyoruz. kızım sabahcı oglum öglenci babam ve annemin yanında yasadıgımız icin sabah 8den 10a kadar vaktimiz oluyor ve bu vaktimizi cok güzel degerlendiriyoruz.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

AYFER YENGEM-5

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

AYFER YENGEM-5
BUSE’NİN GÖTÜ

Merhaba arkadaşlar tekrar sizlerle olmaktan mutluluk duyuyorum. Öncelikle hepinize kucak dolusu sevgiler, saygılar. AYFER YENGEM serisinin 5’inci hikayesiyle karşınızdayım. Yaşadığım olaylar serisini uzun olduğu için parti parti paylaşmayı uygun gördüm. Bundan dolayı paylaşmayı düşündüğüm 5’inci hikayemi okumadan önce aşağıda linklerini verdiğim dört hikayemi okumanızda fayda olacaktır. Hikayelerin arasındaki bağlantıları rahat kurabilmeniz adına söylüyorum.

AYFER YENGEM-1 (xhamster.com/user/yagmursu/posts/372818.html)

AYFER YENGEM-2 (xhamster.com/user/yagmursu/posts/419921.html)

AYFER YENGEM-3 (xhamster.com/user/yagmursu/posts/423256.html)

AYFER YENGEM-4 (xhamster.com/user/yagmursu/posts/845648.html)

Okuduysanız hikayeme geçebiliriz.

Hayatımın son bir kaç günü inanılmaz derecede sürpriz dolu geçiyordu. Öz abimin eşi Ayfer yengemle beraber olduğum andan itibaren karı koca gibi olmuştuk. İlişki hayatı dikkate alındığında her türlü hizmetimdeydi. Tecrübesinden dolayı beni hazzın doruklarına çıkarmayı biliyordu güzel yengem. Onunla beraber yaşadığımız anıların içine Buse’nin de dahil olması zirvede olduğumun kanıtıydı resmen. Gerçekten de çok şanslıydım. Yengesinin seksi vücuduna bakan, onu hayal ederek rahatlamaya çalışan, fırsatını bulsa sikecek nice insandan çok ama çok şanslıydım.

Bunları düşünüyordum çırılçıplak uzandığım yatağın üstünde. Güzel yengem ve küçük orospum Buse ellerini yıkmak için lavaboya giderken arkalarından süzüyordum. Dikkatimi çeken Buse’nin poposu yengemin poposunun neredeyse yarısı büyüklüğündeydi. Yengemin kalçası sıkı ve bayağı dolgundu. Göt sevenler için ideal büyüklükteydi. Ben de o büyüklükteki götlerden hoşlanıyordum. Fakat Buse’nin iki avuçla kavranabilecek küçüklükteki poposunu görmemle beraber yeni boşalmış olan sikim hareketlenmeye başladı.

Yataktan doğrulup onların peşinden banyoya girdim. İçeride kikir kikir gülüyorlardı. Anlaşılan yaşadıkları ortam onların da hoşuna gitmişti. Usulca Buse’nin arkasından yaklaşıp beline sarıldım. Yarı kalkmış sikim götünün arasındaydı. Boynundan öpmeye başladım. Ellerimle ufak göğüslerini okşuyordum.

Yengem “Ne o Mehmet taze kızı bulunca beni görmez oldun” dedi. Bende gülümseyerek “Olur mu öyle şey güzel yengem” diyerek dudaklarına yapıştım. Yengemin dilini somururken Buse de arkamdan sarılıp yarı sert sikimi avuçluyordu. Zevk sularım aktıkça parmağının ucunu sikimin başında gezdiriyordu. Genç olmasına rağmen işini biliyordu.

Bir süre böyle devam ettikten sonra yengemle öpüşürken Buse de dahil oldu. İkisiyle sırayla öpüşüyordum. Birden ikisi öpüşmeye başladı. Birbirlerinin dillerini somuruyor dudaklarını emiyorlardı. Bunu sahneyi görmek çok hoşuma gitmişti. Aralarında çekilip biraz geriden onların sevişmesini izlemeye başladım.

Yengem Buse’nin ufak götünü avuçlarken arada bir ayırıyordu. Dayanamayıp Buse’nin arkasında dizlerimin üzerine çöktüm. İyice ayırmıştı yengem. Bana hazırlıyordu küçük orospuyu farkındaydım. Yavaşça dilimi göt deliğinin çevresinde dolaştırmaya başladım. Deliği ufacıktı. İyice azmıştık. Sikim atmaya başladı. Zevk sularımın sikimin kenarından süzülüşünü hissedebiliyordum.

Buse azdıkça götünü geriye atıyordu. Delik iyice ortaya çıktı. Deliği yalamamı istediğinin farkındaydım. Benim seks anlayışımda kısıtlama sınır yoktur. Yeri geldiğinde götü de yalarım amı da. İşte o durumda yalamalıydım ve öyle yaptım. Dilimi sıcak deliğinde gezdirdikçe dizlerini kırıyordu. Yalayıp yuttum. Yengemle Buse yukarda sevişirken bir taraftan da inliyorlardı. Yaladığım göte arada bir tükürüp tekrar yalıyordum.

Buse iyice zevke gelmiş olmalı ki elim değmemesine rağmen amından zevk suyu aktığını görebiliyordum. Zevkten anlayan erkek için am suyu çok kıymetlidir. Boşa akıtmamak gerekir. Bende öyle yaptım. İkisininde elinden tutup yatak odasına götürdüm. Önce yengemi yatırdım sırt üstü. Bacaklarını ayırıp kendine doğru çekmesini sağladım. Amını aşağıdan yukarı bir kere yalayıp dudağından öptüm. Sonra küçük orospumu kafası yengemin amına gelecek şekilde dizlerinin üstüne domalttım. Bende Buse’nin arkasına geçtim.

Buse’nin amını yalamaya başladım. Vıcık vıcık olmuştu. Yaladıkça daha fazla suyu akıyordu. Arada bir amını dudaklarıyla beraber somuruyordum. Diğer taraftanda daha önce yalayıpta ıslattığım göt deliğine parmağımla masaj yapıyorum. Deliği serçe parmağımın büyüklüğünde görünüyordu. Daracıktı. Bazen amının oradan başlayıp göt deliğini oradanda çatalına kadar yalıyordum.

Buse’de iyice bacaklarını ayırmış yengemin amının yalıyor göğüslerini avuçluyordu. Yengemin iniltileri duyuluyordu. Yengem 10 dk kadar yalattıktan sonra olduğu yerden kalkıp Buse’nin solunda domaldı. Domalınca onun arkasına geçip amını yalamaya başladım. Bir taraftan orta parmağımı Buse’nin amına,baş parmağımı da götüne soktum. Çok kasıyordu. Göt deliği parmağımı sıkıyordu.

Yengem iki eliyle poposunu ayırdı “Yala” dedi. Emir verir gibi bir tavır hissetmiştim. Dilimle amının suyundan alıp göt deliğini yalamaya başladım. Yarım saat önce boşalan sikim taş gibi olmuştu bile. Zonkluyordu. Dayanamıyordum artık. Doğrulup yengemin arkasına geçtim. Sikimi amına sürtmeye başladım. Amına hizaladıktan sonra kalçasından sıkıca kavrayıp birden içine girdim. Acıyla “Ihh yavaş hayvan” dedi. Buse’nin yanında böyle demesi zoruma gitmişti. Ona inat daha da hızlanarak sikiyordum amından. Acı dinmiş olmalı ki zevk iniltileri çıkarmaya başladı.

Diğer taraftan Buse dizlerinin üstünde yanımda duruyordu. Yengemin amını parçalarken küçük orospunun memelerini yalamaya başladım. Sol elimle yengemin kalçasının üstünden sıkıca tutup sikmeye devam ediyordum. Sağ elimle de Buse’nin ufak götünü aralayıp deliğini parmaklıyordum kendime iyice dayayıp. Canı yandığı yüzünden okunuyordu. Daha önce göt deliğinin hiç sikilmediği belliydi. Tazecik daracıktı.

Bir süre sonra Buse’yi sikmek için yengemin sırılsıklam olmuş amından çıkıp yatağa sırtüstü uzandım. Buse’yi kucağıma aldım poposunu aralayıp dar göt deliğine sikimi hizaladım. Rahat olmasını söyledim. Önce kendini kasıyordu sonra rahatladı ama hafifçe sikime oturmaya çalıştı dar olduğu için giremedim. Tecrübeli yengem durumu anlayınca komidinin alt çekmecesinden kayganlaştırıcı çıkardı. İyice yedirdi deliğe. Sonra bolca alıp sikime sürdü.

Yengem o an Buse’yi götünden sikebilmem için elinden geleni yapıyordu. Sikimi tutup deliğe getirdi. Sonra Buse’nin karşısına geçip dudaklarına yapıştı. Arada bir “Rahat ol bebeğim, kasma kendini” diyordu. Kızı çok rahatlatmıştı. Yavaş yavaş sikime oturmaya başladı. Önce sikimin başı girdi. Bir müddet bekledi öyle. O esnada delik sikimi koparırcasına kavrıyordu. Sonra yavaş yavaş devam etti. Artık dibine kadar almıştı sikimi. Yengem “Bekle kalkma sakın” dedi.

Birkaç dk geçtikten sonra küçük orospum üstümde hareket etmeye başladı. Hareketler git gide hızlanıyordu. Götün darlığından mıdır nedir yengemi sikmekten daha fazla zevk alıyordum o esnada. Buse ayakları ağrıdığından ellerini yatağa koyup domalma pozisyonuna geçti. Kalçasından iki elimle kavrayıp alttan gidip gelmeye başladım. Artık iyice hızlanmıştım. Girdikçe taşaklarım vuruyordu. “Aferin benim güçlü kayınım. Becer şu küçük orospuyu” deyip gaz veriyordu yengem.

Gücüm tükenmeye başlamıştı. Son git gellerimi yaşıyordum. Sonunda Buse’nin belinden kavrayıp iyice sikime oturttum. O şekilde daracık götünün deliklerine boşaldım. Uzun bir süre içinden çıkmadım. O haldeyken dudaklarından öpüyordum. Yengemde uzandı yanıma. “Harikaydın canım” dedi. Onuda öptüm. Buse üzerimden kalkıp götünü kapatarak tuvalete girdi.

Yanımda uzanan yengem elini vücudumda dolaştırırken “Müsait olduğumuzda bi konuşalım” dedi. “Neyi konuşacağız ki” dedim. “Önemsiz birşey canım” dedi. O esnada Buse girdi içeriye. Bizde kalkıp banyoya girdik kendimize çeki düzen verdikten sonra Buse çıktı. Bizde yorgunluk kahvesi içmek için mutfağa geçtik.

*Umarım paylaştığım anılarımı okurken zevk alıyorsunuzdur. Sikinizi kaldırıyor amınızı sulandırabiliyorumdur. Eğer hoşunuza gittiyse lütfe beğenerek ve yorum yaparak geri dönüş yapabilirsiniz. Sizden aldığım bu geri dönüşlere göre hikayeme devam edeceğim. Gelecek hikayede görüşmek üzere. Hoşça kalın.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

2 ZENCİ.

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

2 ZENCİ.
Patron o iki Nijeryalı’nın ağırlanması işini bana yüklediğinde, doğrusu biraz canım sıkılmıştı ilk başta. Çünkü normalde tatilim başlamak üzereydi ve karımla birlikte iki haftalık bir süreyi, kafamıza göre eğlenerek geçirmek için, Mikonos’da yer ayırtmıştım. Ama yapabileceğim bir şey yoktu. Çaresiz havaalanına gidip onları karşılayarak başladım işe…

Zencilerin yaşını tahmin etmek her zaman zordur. Bu sefer de öyle oldu benim için. Uçaktan inen iki kişi, bizim firmaya mal satacak olan Nijerya firmasının üst düzey yöneticileriydiler. Çok şık giyinmişlerdi. İkisinin de tenleri neredeyse siyahtı tabii. İkisinin de kıvır kıvır ve kısa kesilmiş saçları vardı. İkisinin de vücutları sırım gibiydi. Hatta boyları bile, neredeyse aynıydı. İkisi de, dev gibiydiler. Birinin adının Diop, öbürününkinin ise Geile olduğunu orada öğrendim.

Onları alıp, önceden yer ayırttığımız The Marmara Oteli’ne götürdüm. Akşam olmak üzereydi. Plana göre, otelin terasındaki restoranda, birlikte yemek yiyecektik o akşam. Ama aklım karımdaydı bu arada. Tatilin gecikmesi yüzünden zaten son derece bozuktu. Bu nedenle, o akşam onu da yemeğe getirmeyi kararlaştırmıştım. Yemekten sonra da, adamlardan kurtulup bir yerlere eğlenmeye gideriz diye düşünüyordum. Bir kaç saat sonra buluşmak üzere sözleşip arabaya atladım ve doğruca eve gittim.

Karım yatak odasında giyinmekle meşguldü içeri girdiğimde. Bara gidip, ona ve kendime birer viski hazırladım. Aynı anda da salona geldi karım. Onu gördüğüm anda, her zaman olduğu gibi sikim kalkmaya başladı yine. Başka türlü olmasına da imkân yoktu zaten.

Gümüş rengi parlak ve incecik kumaşı kaygan bir giysi geçirmişti sırtına. İncecik askılar tutuyordu giysiyi. Kolları, omuzları ve memelerinin üstüne kadar göğsü meydandaydı. İri birer portakal büyüklüğündeki memelerin tüm hatları belli oluyordu kumaşın altından. Meme uçlarını, ince kumaşı birer düğme gibi kabartmıştı.

Giysi, karnına ve kalçalarına sıkı sıkı yapışıyor, incecik belini ve sonra birden genişleyen kalçalarını, insanın gözüne sokuyordu sanki. Hafifçe bollaşan eteği dizlerinin biraz üstünde bitiyordu. O baş döndürücü güzellikteki çıplak bacakları, aklımı başımdan almıştı yine. Ayaklarındaki alabildiğine yüksek topuklu dekolte ayakkabıların bantları, giysisiyle aynı renkteydi. Onların ayağından çıkmasına engelleyen bir parmak kalınlığındaki bilek bağları yüzünden, bir kısrak gibi görünüyordu gözüme.

Yanıma gelip viski bardağını elimden aldı ve geri dönüp salonun ortasına yürüdü yine. Kalçalarının incecik kumaşın altında kımıl kımıl oynayarak çalkalanması, sikimin kazık gibi kesilmesine yetti de arttı bile. Külodu olmadığını biliyordum. Hiç bir zaman ne sütyen, ne de külot giymezdi zaten.

– “Biraz aşırı olmamış mı kıyafetin…” diye sordum ona.

– “Kusura bakma ama, senin misafirlerin yüzünden keyfimi daha fazla kaçırmak niyetinde değilim…”

Sesimi çıkarmadım. Haklıydı. Bir yıldır bu tatili bekliyordu o da. Şimdi gidemediğimiz için kızgındı ve tepkisini, böyle aksilik yaparak gösteriyordu işte.

Evden çıkıp arabaya bindik. Levent’ten Taksim’e gitmek yarım saatimizi aldı. Doğru terasa çıktık karımla. Telefon edip Nijeryalı misafirlerimizi de yukarı çağırdım. Beklemek için bara gidip, taburelere oturduk ve aperatif niyetine, birer viski söyledik kendimize.

Yaklaşık beş dakika sonra, birlikte geldiler Nijeryalı’lar. Onlara el salladığımı görünce de, doğruca bara yöneldiler. İkisinin de gözü, daha ilk andan itibaren karıma dikilmişti. Haklıydılar tabii. Yüksek bar taburesinin üstünde bacak bacak üstüne atıp otururken, eteği iyice sıyrılmıştı karımın.

Bembeyaz bacakları, tüm baştan çıkarıcılığıyla meydandaydılar. Onları tanıştırdım. Sonra da, birer viski söyledim zencilere de. Sohbete koyulduk.

Yaklaşık yarım saat sonra, karımın onlardan hoşlandığı yargısına varmaya başlamıştım. Nijeryalılar ise karımın içine düşmüşlerdi adeta. Oturduğumuz taburelerin önünde ayakta duruyorlardı ikisi de. Bu yüzden karımla ben de, yüzümüzü onlara doğru dönmüştük. Böylece karımın bacakları adamların gözüne girmiş oluyordu adeta.

İkisinin de gözlerinin, karımın üstünde dolaştığını, saçının telinden ayak parmaklarının ucuna kadar, vücudunun her yerinde gezindiğini görebiliyordum. Birden bu durumun bana müthiş bir heyecan vermekte olduğunu fark ederek şaşırdım. Öyle ya, normalde bundan rahatsız olmam gerekirdi.

Sonra bizim için hazırlanan masaya geçip yemek faslına başladık. En köşedeki masayı seçmiştim. Boğaz manzarasını engellememek için, cam tarafına iskemle konmamıştı. Dördümüz de, yarım daire biçimindeki büyük kanapede oturuyorduk. Bir uca Nijeryalı’lardan biri oturmuş, onun yanına karım geçmiş, sonra da öbür Nijeryalı oturmuştu. Ben de öbür uçtaydım.

Yemek süresince, yine büyük ilgi gösterdiler karıma zenciler. Onlar akla gelebilecek her konuda konuşuyor, karım ise genelde Nijerya, Afrika ve oradaki yaşamla ilgili şeyler soruyordu. Beni biraz devre dışı bırakmış gibiydiler ama aldırmıyordum. Onun yerine, içimdeki heyecanı kontrol etmeye çalışıyordum sürekli.

Nijeryalı’ların karıma bakışları ve davranışları, onların ne düşündükleri hakkında en ufak bir kuşkuya yer bırakmayacak kadar açıktı benim için. Acaba karım da farkında mıydı bunun? Kendini konuşmalara kaptırdığı ve mutlu olduğu açıkça belliydi.

Yemek bittiğinde, üç şişe şarap tüketmiştik. Yaşadıklarım, sikimin alabildiğine kalkmasına neden olmuştu ve buna hala şaşıyordum. Ama kalktığımızda her şeyin biteceğini düşünerek üzülmeye de başlamıştım. Sonra birden çözüm yolunu buluverdim ve hepsine birden, terasın öbür tarafındaki gece kulübüne geçmeyi önerdim. İlk kabul eden karım oldu. Zenciler de, ona katıldılar hemen. Hesabı ödeyip masadan kalktık ve gece kulübüne doğru yürümeye başladık.

Karım en önde yürüyordu ve onu arkadan seyretmek, benim için olduğu gibi, Nijeryalı’lar içinde de büyük bir zevk oluyordu tabii. Otururken hafifçe terlemiş olmalıydı ki, eteği şimdi kalçalarına yapışmış, hatta biraz aralarına girmişti. Kalçaları, attığı her adımda, müthiş bir baştan çıkarıcılıkla çalkalanmaktaydılar.

Birden, onun durumun farkında olduğunu ve hatta gayet bilinçli hareket ettiğini anladım. Bu da, heyecanımın bir anda ona katlanmasına neden oldu yalnızca. Sikim zonklamaya başlamıştı artık. Elimi pantolon cebime sokup, durumu gizlemeye çalıştım.

İçeri girdiğimizde boş masalar vardı ama, karım doğru bara yürüdü ve hepimiz onu izledik tabii. Sonra, yüksek bar taburelerinden birine çıkıp oturdu. Bacaklarını gözümüze sokmuştu yine. Viskilerimizi ısmarladım. Bu arada zencilerin kendi dillerinde konuşmaya başlamışlardı.

Ne söylediklerini elbette ki anlamıyordum ama, nedense karım hakkında konuştuklarından emindim. Arasına ondan yana bakışlar atmalarıydı beni böyle düşündüren. Durumu fırsat bilip, ben de karımla konuşmaya başladım.

– “İyi misin bebeğim..?”
– “Evet çok iyiyim… Çok eğleniyorum…”
– “İyi… Buna sevindim işte…”
– “Ya sen..?”
– “Ben de eğleniyorum… Daha doğrusu, eğlenmek değil tam da, değişik bir şey işte… Ama keyifli olduğunu itiraf etmem lazım…”

Bir an öyle gözgöze bakıştık karımla. Acaba ne anlatmak istediğimi anlamış mıydı? Ama Nijeryalı’lar daha fazla konuşmamıza izin vermediler. İlgileri yeniden karıma yönelmişti. Tıpkı yemekten önce olduğu gibi, ikimiz oturuyorduk, zenciler ise önümüzde ayakta duruyorlardı. Konuşurken, viskileri peş peşe yuvarlamayı da sürdürdük tabii.

Karımın sarhoş olmaya başladığını görebiliyordum. Fazla içki kaldırmazdı zaten. Ama beni bundan daha çok ilgilendiren, içkinin onun üstünde bir çeşit afrodizyak etkisini yaptığını bilmemdi. Şimdi de, çalan müziğin hızlı ritmine kendini kaptırmış, oturduğu taburenin üstünde sallanmaya başlamıştı.

Geile, fırsatı hemen değerlendirdi ve onu dansa davet etti. Hemen kabul etti karım. Zencinin önünde piste doğru yürürken, kalçaları daha çok çalkalanmaya başlamıştı sanki.

Sohbete, Diop’la devam ettim ben de. Ama göz ucuyla piste, daha doğrusu zenciyle dans etmekte olan karıma bakıyordum. Müzik hızlıydı. Karım güzel dans ederdi zaten. Geile ise, çok güzel dans ediyordu doğruyu söylemek gerekirse. Tüm zenciler gibi, vücudu, müzik ve ritimle yoğrulmuştu sanki. O böyle olunca, karım da iyice kaptırdı kendini tabii. Sonuçta ortaya, yalnız benim değil, hemen herkesin seyrettiği müthiş bir şov çıkıverdi.

Uzun uzun dans ettiler. Sonra tuvalete gitme ihtiyacını hissettim birden. Yerimden kalkıp dışarı çıktım. Geri dönmem, yaklaşık beş dakikalık bir zaman aldı. Tekrar içeri girdiğimde ilk dikkatimi çeken, müziğin yavaşlamış olması oldu. Piste baktığımda, karımla Geile’nin hala orada olduklarını gördüm.

Ama işler epey değişmişti şimdi. Nijeryalı iki koluyla karımın benine sarılıp onu iyice kendine çekmişti. Karım da, kendini onun kollarına tümüyle bırakmış görünüyordu. Tüm vücudu, zencinin dev gibi vücuduna yapışmıştı.

Bir anda kalktı sikim. Sonra bara göz attım. Diop da, oturduğu yerden onları seyrediyordu. Beni görmemişti. Bir adım geri atıp, onunla aramıza bir sütun soktum. Sonra tüm dikkatimi karımla Geile’ye verdim.

Tuvalete gitmek için salondan çıktığımda müthiş güzel dans ediyordular. Şimdi ise yaptıkları dans olmaktan çok uzaktı. Olup biteni tam anlamıyla kelimelere dökmek gerekirse, zencinin karımı ayakta siktiğini söyleyebilirdim yalnızca. Karımın bundan müthiş memnun olduğunu da görebiliyordum. Gözlerini kapamıştı. Başı, Geile’nin ancak boynunun hizasına geliyordu.

Orada öyle durup, iki parça boyu hafif hafif salınışlarını izledim. Sikim zonklamaya başlamıştı yine. Tanrım ne oluyordu bana böyle. Ayı gibi bir zenci, gözlerimin önünde karıma sarılmış, büyük bir olasılıkla iyice kalkmış sikini onun vücuduna yaslamış, ayakta sikiyordu gözlerimin önünde. Ve ben buna kızacak yerde tahrik oluyordum.

Sonra müzik yeniden hızlandı. O zaman ayrıldılar birbirlerinden. Bara doğru yürümeye başladıklarında, ben de yürüdüm. Yarı yolda karşılaştık. Geile’nin pantolonunun önündeki kabarıklık, gözden kaçacak gibi değildi. Tanrım, kocaman bir siki vardı herifin. Bu benim daha da çok heyecanlanmama neden oldu nedense.

Bir taraftan da karımın yanaklarının kızarmış olduğunu görebiliyordum. O da heyecanlanmıştı. Ama bu normaldi. Dakikalardır bu dev gibi zencinin kollarında erimiş, görünüşü bile müthiş o kocaman sikin vücuduna yaslandığını hissetmişti.

Birlikte bara döndüğümüzde, Diop hemen Geile’yle konuşmaya başladı yine. Karım da tekrar tırmandı yüksek bar taburesinin üstüne. Bunu yaparken, bacakları bir an için de olsa iyice aralandı ve gözlerim müthiş bir şeyi yakaladı. Bacaklarının iç tarafları ıslanmıştı. Bir zevk dalgasının karnımın içini sarmasına neden oldu bu durum. Tanrım, amının suları akmıştı bacaklarına.

Geile’nin Diop’a neler anlattığını bilmiyordum tabii. Ama bir şeyler anlattığı kesindi. Çünkü müzik yeniden yavaşa döndüğü anda, karımı dansa kaldırıverdi. Ne olacağını merak ediyordum ama, yanıt almak için fazla beklemem gerekmedi.

Daha ilk anda sarılıverdi Diop karıma. O da, hiç itiraz etmeden bıraktı kendini. Az önce, müthiş tahrik olarak seyrettiğim şeyler, bir kez daha tekrarlanmaya başladı.

Gece kulübünün kapanma saati gelene kadar kaldık orada. Tüm bu süre zarfında, tek bir yavaş müzik seansını bile oturarak geçirmedi karım. Ya Geile, ya da Diop onu piste sürüklediler her seferinde. Karımın defalarca ayakta sikildiğine tanık oldum o gece.

Üstelik her seferinde, bir öncekinden bir adım ileriye gidiyordu işler. Her seferinde biraz daha çok sikişe benziyordu yaptıkları. Sonlara doğru, Nijeryalı’ların elleri de devreye girmeye başladı. İri, kapkara eller, karımın vücudunda dolaşmaya başladı.

Heyecanım her seferinde biraz daha artıyor, karım her geri döndüğünde onun yanaklarının biraz daha kızarmış olduğunu görmek ise bu tırmanışın on kez daha hızlanmasına neden oluyordu. Ama sonunda gece kulübün kapandı ve çaresiz kalktık. Nijeryalı’lar, bizimle birlikte aşağı, lobiye kadar indiler. Ama orada vedalaştık ve karımla garaja inip arabaya bindik.
Eve kadar konuşmadık ikimiz de. Düşüncelere boğulmuştum. Karımın da öyle olduğundan kuşkum yoktu. Hiç beklenmedik bir biçimde ve zamanda, müthiş şeyler yaşamıştık ikimiz de. Şimdiye kadar hiç olmamış şeyler… Hatta olabileceğini aklımızın köşesine bile getirmediğimiz şeyler…
Şaşkındım doğrusu. Bütün bunlara kızmak yerine müthiş tahrik olmaktı beni şaşırtan. Karım da şaşkındı anladığım kadarıyla. Onun da, gece boyunca müthiş tahrik olduğu kesindi. Ve şimdi benimle baş başa kalınca, bu durumun şaşkınlığını yaşıyor olmalıydı.
İşin garibi, bunları düşünürken, sikimin biran için bile inmemiş olmasıydı. İnmek ne kelime, sanki giderek daha çok kalkıyordu. Eve ulaştığımızda, karım önde ben arkada, doğruca salona girdik. Karım barın önüne gitti. Arkadan ona sokulup sarıldım.
Kazık gibi kesilmiş sikimin kalçalarına dayandığını hissettiği anda döndü karım. Kolları boynuma dolandı ve bir anda, müthiş bir hırsla öpüşmeye başladık. Karnını sikimin üstüne bastırmış, kalçalarını hafif hafif oynatmaya koyulmuştu. Onu belinden tutup kaldırdım ve barın önündeki yüksek tabureye oturttum. Birbirimizin gözlerinin içine baktık.

– “Hoşuna gitti mi bu gece bebeğim…” diye sordum sonra da.
– “Ohhh evet sevgilim… Her şey çok güzeldi…”
– “Bence de öyle…”
Elimi karımın bacaklarının arasına soktum. Bu temas, onun dizlerini iyice aralamasına neden oldu. Eteği kalçalarına kadar sıyrılmıştı şimdi. Bacaklarının arası, sırıl sıklam ıslak ve yapış yapıştı. Oraları okşamaya başladım.
– “Hoşuna gittiğini görebiliyorum…” dedim.
– “Zenciler acayip, değil mi..?” diye ekledim
– “evet…”
– “Neredeyse sikeceklerdi seni bebeğim…”

Birden donup kaldı karım. Bu kadar açık konuşmayı beklemiyordu her halde. Elimi biraz daha yukarıya çıkardım bacaklarının arasında, Vücudu titredi.

– “Ohhh…” dedi sonra da.
– “Acayip şeyler yaptılar sana…”
– “Ohhh evet sevgilim… Evet… Neredeyse sikeceklerdi beni… İkisi de sikmek istiyordu beni…”
– “Çok tahik oldum biliyor musun..?”
– “Farkındayım sevgilim… farkındayım…”
– “Bana hiç aldırmadılar bile…”
– “sikmek istiyorlardı beni sevgilim… Sikleri kocamandı ikisinin de… Tanrım, ne kadar kocamandı hem de…”

Parmaklarım amına ulaştığında şaşırdım. Kelimenin tam anlamıyla vıcık vıcıktı. Orta parmağımı, alabildiğine açılmış dudakların arasından içine kaydırdım. Tüm vücudu, daha da şiddetle titredi karımın. Bir eliyle omuzumu, öbürüyle kolumu tuttu. Şimdi tepeden tırnağa sarsılıyordu.

Elimi çekip, biraz kendini toplamasına izin verdim onun. Bu arada titreyen parmaklarla pantolonumun önünü açıp sikimi çıkardım dışarı. Ateş gibi yanıyor, zonkluyordu sikim. Karımın gözleri bu durumu yakaladı sonra. Yavaşça aşağı kaydı tabureden. Elini uzatıp sikimi tuttu.

Parmakları sikimin çevresine dolanmıştı. Eli hareketlendi. Sonra yavaşça önünde diz çöktü. Şimdi dibinden tutmuştu sikimi. Dilini uzatıp zonklamakta olan başını yaladı. Elektrik çarpmış gibi oldum. Ağzı açıldı ve o güzelim dudakları dilinin yerini aldı. Tanrım, fırın gibiydi ağzının içi. Başını ileri bastırdı ve sikim neredeyse gırtlağına kadar girdi.

Artık kendimi tutamıyordum. Birden top gibi patladım. Tüm gece boyu taşaklarıma dolup onları şişiren döllerim, ağzının içine fışkırmaya başladı. Büyük bir hırsla emiyordu karım. O emdikçe de, ben daha çok fışkırtıyordum sanki. Zevkten gözlerim kararıyordu. Düşmemek için tabureye tutunmak zorunda kaldım.

İkimiz de kendimizi topladığımızda, yatak odasına gittik. Kısacık bir süre sonra, çırılçıplak, yatağın üstündeydik. Sikim yine kazık gibiydi. Daha yeni boşalmış olmam, hiç bir anlam taşımıyordu benim için.

Birbirimizi okşuyor, ulaşabildiğimiz her yeri öpüyorduk. İkimiz de doymamıştık. Doyacak gibi de görünmüyorduk.

– “Onların beni sikmek istemeleri çok mu hoşuna gitti..?” diye sordu birden karım.
– “Çok…” dedim, “Acayip tahrik oldum biliyor musun..?”
– “mmm anlat n’olur… Güzel mi görünüyordu..?”
– “Müthişti… Öyle ayakta sikiyorlardı seni… Ama sen de ayakta veriyordun…”
– “ evet sevgilim… Ayakta verdim onlara… İkisine de ayakta verdim…
– “Hoşuna gitti mi bebeğim..?”
– “Hemde nasıl sevgilim… ? O kocaman siklerini karnıma dayadıklarında öyle tahrik oldum ki, ”

Artık dayanamıyordum. Dizlerimin üstünde doğrulup karımın bacaklarının arasına girdim. Biran önce sikmek istiyordum onu. Onun da benden aşağı kalır bir yanı yoktu bu arada. Bacakları bir anda belime dolandılar. Topuklarıyla kalçalarıma bastırıp beni kendine çekti.
– “Sik beni…” diye inledi sonra da, “Sik beni sevgilim… ”

Bundan başka bir istediğim yoktu zaten. Sikimin başı amının dudaklarına değdiğinde, sanki ateşe değmiş gibi oldu. Tek bir hamlede, dibine kadar geçirdim.

Müthiş bir hırsla karşılık veriyordu karım. Kolları ve bacaklarıyla, sımsıkı sarılmıştı bana. Vücutlarımız yapışıktı. memeleri göğsümde ezilmişti. Ağızlarımız, birbirlerinden hiç ayrılmamak istiyormuş gibi kenetlenmişti. Kalçaları altımda, yukarı aşağı, sağa sola çalkalanıyor, amı sikimi sanki koparmak istermiş gibi sıkıyordu.

Çılgın gibi sikişiyorduk. Öylesine müthişti ki, fazla dayanamadım. Amının en dibine fışkırtmaya başladığımı hissetiğinde o da kendini tutamadı daha fazla. Birlikte bulutların üstüne uçup gittik. Gözlerim kararmıştı.

Tekrar kendime gelmeme, kasıklarımdan başlayıp vücuduma yayılan ateş neden oldu. Yatakta sırtüstü yatıyordum. Karım ise bacaklarımın arasında dizlerinin üstünde duruyordu. Sikim ağzındaydı. Gözleri kapalı, zevkle emiyordu sikimi.

Manzara o kadar tahrik ediciydi ki, karımın ağzının o inanılmaz sıcaklığıyla birleştiğinde, sikimin bir anda çatlayacak kadar kalkmasına neden oluverdi.

Karım, istediği sonucu elde etmenin mutluluğu yüzünden okunarak doğruldu sonra. Ağzının yerini şimdi eli almıştı. Gözgöze geldik tekrar. Yüzünde öyle bir ifade vardı ki, seyretmeye doyamıyordum. Sonra ata biner gibi üstüme çıktı.

– “Çok güzelsin bebeğim…” dedim ona.
– “Evet sevgilim… Hep o zenciler yüzünden…”
– “Ama sen de onları mahvettin bu arada bebeğim…”
– “Siklerini kaldırdım…. Ah sevgilim bir bilsen ne kadar büyüktü ikisinin de siki…”
– “Belli oluyordu bebeğim…”
– “Şimdi ne yapıyorlardır acaba..?”
– “Ben onların yerinde olsaydım, seni düşünüp otuzbir çekerdim…”
– “Ahhh böyle şeyler söyleme sevgilim… Fena oluyorum…”
– “Neden..? Hoşuna gitmiyor mu..? Düşünsene onların odalarında yatağa yatıp, o kocaman siklerini okşayarak otuzbir çektiklerini… Seni hayallerinde sikerek otuzbir çektiklerini düşün onların bebeğim…”

– “Ooouuuvvv…”

Kalçaları üstümde delicesine hareketler yapıyor, vücudu sarsılıyordu. Durulması uzun zaman aldı. Başı önüne düşmüştü. Onu yeniden ateşlemek için kalçalarımı yukarı kaldırıp bastırmam yetti yine de. Yeniden hareketlendi.

Şimdi bacaklarından güç alarak sikimin üstüne oturup kalkıyordu. Amı bir nehire dönmüştü sanki. Sonra birden doğruldu. Sikim çıktı amından. Elini getirip onu yeniden tuttu ve biraz geriye kaydırıp, götünün küçük deliğine dayadı. Tam gözlerimin içine bakarak, yavaş yavaş oturmaya başladı yine. Her yer am sularıyla o kadar kayganlaşmıştı ki, yağ gibi kayıyordu sikim götünün içine. Yüzü zevkle çarpılmış, dudakları aralanmıştı.

Onun, götünden sikilmeyi ne kadar çok sevdiğini bildiğim için, hiç şaşmıyordum buna. Ama bu gece, her zamankinden daha değişikti nedense. Her zamankinden fazla zevk alıyordu karım. Dibine kadar aldı sikimi içine. Sonra yine hareketlendi kaçları. Sikim götüne girip çıkıyordu artık.

– “O zenciler…” dedi sonra da, “O zenciler, acaba götümü de sikmek istemişler midir sence sevgilim…?”
– “Bilmem…”
– “Mutlaka istemişlerdir bence… ”

Şimdi hareketleri daha da hızlanmıştı. Hızla oturup kalkıyordu sikimin üstüne. Götü inanılmaz kasılmalarla açılıp kapanıyor. Sikilmeye hiç doymayacak gibiydi bu akşam. O iki Nijeryalı zenci, karımı bir sikiş makinesine çevirmiştiler. Ellerimi uzatıp, memelerini avuçlarıma aldım. Ne kadar zevk aldığı, yüzünden açıkça belli oluyordu.

Yine tutamadım kendimi. Götünün derinliklerinde fışkırmaya başladı. Aynı anda karım da boşalıyordu. Ama hareketleri durmamıştı. Hala sikimin üstüne oturup kalkıyor, sikimi bir en ucuna kadar içinden çıkarıyor, bir en dibine kadar kaybediyordu.

Sonra göğsüme yığıldı. Sikim hala götünün içindeydi. Öylece uyuyakaldık.

Acaba karımı o iki zenciyle buluşturmak için neler yapabilirdim diye düşündüm uykuya dalmadan önce…

Sabah gözlerimi açtığımda, hala uyuyordu karım. Onu uyandırmadan, sessizce kalktım yataktan. Duş yapıp giyindim ve yine sessizce çıktım evden. Son kez baktığımda, hala uyuyordu.

Gün işle dolu geçti. Ama zencileri otellerinden aldığım ilk andan itibaren, gece olanların dışında hiç bir şey kalmamıştı kafamda. Bereket ki, Nijeryalı’lar, neredeyse tüm gün boyunca patronla birlikteydiler. İş konuşacakları öğlen yemeğine de birlikte gitmişlerdi zaten. Akşam saatleri yaklaşırken, odamda yalnız başıma oturmuş, gece olanları düşünüyordum yine. Herşeyin özetini tek kelimeyle yapmak istediğimde, “müthiş” diyebiliyordum yalnızca. Aslında bir değil bir kaç müthiş birden vardı olayda. Karımın, tüm güzelliği ve çekiciliğiyle zencileri alabildiğine tahrik etmiş olması müthişti. Onların da karımı, gece kulübünün pistinde neredeyse sikmiş olmaları müthişti. Karımın bütün bu olanlardan inanılmaz biçimde tahrik olup, yorulmak bilmeyen bir sikiş makinesi haline dönüşmesi müthişti. Ama en müthiş olan benim duygularımdı. Olayın içindeki herkesten çok ben tahrik olmuştum. Nijernyalı’lar karımı sikebilmek için delirirlerken, ben onlardan da fazla delirmiştim neredeyse.

Sonra karımı alıp gitmiş ve iki Nijeryalı’yı, sikleri ellerinde, öylece bırakmıştım orada. İşin ilginci, şimdi bundan müthiş bir pişmanlık duymamdı. Eğer karımı gerçekten sikebilselerdi, daha da müthiş olacaktı her şey. Gözlerimi kapadığımda, onların simsiyah tenleriyle karımın beyazlığının neden olduğu kontrastı görebiliyordum neredeyse. Sikim yine kalkıp kazık gibi kesilmiş, neredeyse patlama noktasına gelmişti. Bir şeyler yapmak istiyordum. Zamanı geri getirmek, elbette ki mümkün değildi. Ama yeni bir şans yaratmak mümkündü elbette ki. Yalnız acele etmem gerekiyordu. Bir gün sonra gidiyordu zenciler.

Tam bunları düşünürken, sekreterim patronun telefonda olduğunu haber verdi. Yalnızca, Nijeryalı’larla bu akşam da ilgilenmem gerektiğini ve sabah da onları havaalanına götürmek zorunda olduğumu hatırlatmak için arıyordu. Telefonu kapattığım anda, kafamın içinde bir lamba yanıverdi birden. Yeni bir şans yaratmanın yolunu bulmuştum işte. Zencilere, karımı sikebilmeleri için, karıma, onlara verebilmesi için, bana da, bu işte nereye kadar gidebileceğimi ölçmek için bir şans yaratacaktım. Telefonu tekrar kaldırıp evi aradım.

– “Bebeğim…” dedim sonra da cevap veren karıma, “Divan’ı arayıp, dört kişilik yemek ısmarla eve… Geile ve Diop, bu akşam konuğumuz olacaklar…”

Birden bir sessizlik oldu telefonun öbür yanında. Karımın kafamdan geçenleri anladığına emin oldum bu nedenle. Ne söyleyeceğini bilemiyordu her halde.

– “Duyuyor musun bebeğim..?” diye üsteledim.
– “Duyuyorum da…”

– “Eeee…”

– “Emin misin..?”

– “Onları alıp eve yemeğe getireceğime eminim tabii… Buna çok sevineceklerine de eminim ayrıca…”

– “Ama…”

– “Ondan sonrasını bilmiyorum bebeğim…”

– “Peki…”

– “Tamam… Güzel bir şeyler seç olur mu..?”

– “Yemek için yani değil mi..?”

– “Yemek için de…”

Yine bir sessizlik oldu telefonun diğer ucunda. Ne söylemek istediğimi anlamaya çalıyor gibiydi sanki. Ona biraz yardımcı olmam gerekiyordu galiba.

– “Şimdi iyisi mi sen, bir kadeh bir şey içip biraz keyiflen önce…” dedim, “Böylece her şey daha iyi olur bana kalırsa… Hadi bebeğim…”

– “Peki…” dedi yine karım, ama telefonu kapatmadan da ekledi, “Eminsin değil mi..?”

– “Saat sekiz gibi görüşürüz…”

Telefonu kapadığımda, kalbim küt küt atıyordu. Şimdi önümde yaklaşık dört saatlik bir bekleme süresi vardı. Ama bu bana çok uzun görünüyordu nedense. Tanrım, nasıl vakit geçirecektim.

Saat yediye gelirken, Geile ve Diop’la birlikte ofisten çıktık. Onlara, akşam yemeğini evde yiyeceğimizi, arabada söyledim. Normalde, hiç bilmedikleri bir kente gelmiş iki insanın fazla hoşuna gitmemesi gereken bir durumdu bu. Ama önce yanımda oturan Diop’un gözlerinin parladığını farkettim, sonra da, dikiz aynasından Geile’nin ağzının kulaklarına vardığını. Herifler, karımla bir kez daha biraraya gelebileceklerini öğrenince, uçmuşlardı. Üstelik bu seferki buluşmanın kalabalık bir otelde değil, evimde gerçekleşecek olması da, onları memnun etmişti tabii. İşi saflığa vurup, hiç bir şey anlamamış gibi, arabayı kullanmayı sürdürdüm. Bir süre sonra, aralarında konuşmaya başladılar. Yine bir kelimesini bile anlamıyordum. Ama konunun karım olduğuna, adım gibi emindim nedense.

Önce otele gittik ve üstlerini değiştirdiler Nijeryalı’lar. Geri geldiklerinde, doğrusu şaşırdım biraz. İkisi de, memleketlerinde giyilen türden entariler giymişlerdi. Rengarenk, kumaşı incecik ve bol entariler. Tekrar arabaya binip eve yollandık. İki katlı villayı beğendiklerini söylediler. Aslında pek yeni değildi ama, böyle müstakil bir evde oturmak hoşuma gidiyordu. Arabayı garajın önüne çektim.

Karım kapıyı açtığında, küçük bir şok yaşadım. Ona telefonda “iyi bir şeyler seçmesini” söylerken, yemeğin yanısıra üstüne giyeceklerini ima etmiştim gerçi ama, bu kadarını da beklemiyordum doğrusu. Küçük beyaz benekleri olan incecik siyah krep jarseden yapılma bir giysi geçirmişti sırtına. Uzun bir atlet fanilasına benziyordu giysi. İçinde hiç bir şey olmadığını anlamamak için, eşek olmak lazımdı. Eteği, kalçalarını ancak örtüyor, bacaklarını olduğu gibi meydanda bırakıyordu. Ayakları da çıplaktı. Sikim bir anda kalktı yine.
Geile’yle Diop da tokat yemiş gibiydiler. Üçümüz birnden orada öylece durmuş, tam bir afet görünümündeki karımı seyrediyorduk yalnızca. İlk hareketlenen o oldu ve kenara çekilip bizi içeri davet etti. Sonra da önümüze düşüp, salona doğru yürüdü. Giysinin incecik kumaşı, o baştan çıkarıcı yusyuvarlak kalçalarının arasına girmişti. Onun kararını vermiş olduğunu anladım. Yarattığım bu şansı kullanmaya çalışacağı açıktı.
Hep birlikte bara gittik. Zenciler, barın önündeki koltuklara oturdular. karım da bar taburelerinden birine. Bense barın arkasına geçip, hepimize içki hazırlamaya koyuldum. Geile ile Diop, yine kendi dillerinde konuşmaya başlamışlardı.

– “Müthişsin…” dedim karıma.

– “İyi seçmişim değil mi..?”

– “Hem de nasıl… Herifler yemek yerine seni yemeği tercih edebilirler…”

– “Ben de yemek yerine başka şeyler yemeyi tercih edebilirim pekala…”

– “Öyle mi..? Ne mesela..?”

– “Sik sevgilim… Simsiyah, koskocaman zenci siki…”

– “Eğer böyle konuşursan…”

– “Ama ne yapabilirim ki..? İstiyorum işte…”

– “Duyduğuma göre, yemek üstüne daha iyi gidiyormuş o dediğin…”

– “Şaka yaptım zaten sevgilim… Önce yemek yiyeceğiz tabii… Ama sana son bir defa daha sormak istiyorum… Eminsin değil mi..?”

– “Neden soruyorsun bunu sürekli olarak bebeğim..? Emin olduğumu söyledim ya sana…”

– “Soruyorum… Çünkü şu anda bile öyle bir bakıyorlar ki bana, sanki her an sikebilirler beni… Çünkü sikecekler beni sevgilim… Çünkü onlara vereceğim… Çünkü kendimi onlara siktireceğim… Çünkü sen de seyredeceksin beni sikilirken… Çünkü kocaman, simsiyah zenci siklerini sokacaklar içime…”

– “Sus n’olur bebeğim… Gerçekten pantolon değiştirmek istemiyorum…”

Bereket ki, Diop o anda girdi devreye ve karıma birşeyler sordu İngilizce. Böylece ben de biraz rahatladım. . Barın arkasında kalmayı yeğledim. Pantolonumun önü böyle çadır gibi kabarmışken, dışarı çıkmak istemiyordum. Benim yerime, karım verdi adamların viskilerini. Bunu yapabilmek için tabureden inmiş, sonra da geri dönüp tekrar oturmuştu. Bütün bunlar olurken nasıl bir manzara sergilediğini, onlara neler gösterdiğini görememiştim doğal olarak. Ama Geile’nin de, Diop’un da yüzleri, karımın onları iyice çarpmış olduğunu belli ediyordu.
Viskiler bittikten sonra, hep birlikte bahçedeki masaya geçtik. Zenciler, kare masada karşılıklı oturdular. Bu durumda, karımla ben de karşılıklı oturacaktık. Onlara rakı içmeyi önerdim. Türkiye’ye gelip de, rakı içmeden geri dönmek olmazdı yani. Ama asıl niyetim başkaydı tabii. Kafalar ne kadar iyi olursa, işler o kadar kolaylaşır diye düşünüyordum.

İki saate yakın sürdü yemek. Karım arada bir kalkıp mutfağa, bir şeyler getirmeye gidiyordu. Her gidişinde arkadan, her geri dönüşünde de önden görüntüsü, zencilerin de, benim de aklımıza başımızdan alıyordu. Masaya oturduğunda da, üçümüzde gözlerimizi giysisinin incecik kumaşın altından tüm hatlarıyla belli olan memelerinden alamıyorduk bir türlü.
Rakıyı zencilere idareli veriyordum. Onların zilzurna sarhoş olmalarını istemiyordum ne de olsa. Yalnızca biraz kafayı bulmalarını sağlamaktı niyetim. Bense, onlara göstere göstere, bol bol içiyordum. Elbette ki, benim içkiye ne kadar dayanıklı olduğumu bilmiyorlardı. İlerleyen saatlerde onları karımla başbaşa bırakmak gerekirse, bunun için en iyi yolun sarhoş olup bayılmış numarası yapmak olacağını düşünmüştüm.

Karım tekrar mutfağa gidip tatlı ve kahve getirmişti bu arada. Tatlı servisini yaptı. Sonra fincanlarımıza kahve doldurdu. Tam gözlerimin içine bakıyordu. Sanki bir şeyler anlatmak istiyordu ve ben anlamıyordum.

– “Biliyor musun sevgilim…” dedi birden, yüzünde çok sıradan birşey söylediğini düşündürecek bir gülümsemeyle, “İkisi de, sana çaktırmadan bacaklarımı okşuyorlar şu anda… Biri bir bacağımı, öbürü de öbür bacağımı…”

Yine taş gibi kesildi sikim. Ağzım o kadar kurumuştu ki, bir şey söyleyemedim ona. Yalnızca başımı salladım aptal aptal. Kafamı, masadan kalkana kadar da toplayamadım.

Sonra yeniden salona, barın önüne döndük. Karım taburenin üstündeki yerini aldı hemen. Ben de, herkese birer bardak rakı daha dolurdum. Ama bu sefer barın arkasında kalmak istemiyordum. Oradan, karımın zencilere seyrettirdiklerini göremiyordum çünkü. Herkese içkisini verip zencilerin yanına, koltuklardan birine oturdum ben de.

Manzara müthişti. Bacak bacak üstüne atmıştı karım. Bir ayağının parmaklarını, taburenin ayak dayama demirine basmıştı. Öbür ayağı ise havadaydı. Bacakları, kalçalarına kadar meydandaydılar. Giysinin eteği iyice sıyrılmıştı oturduğunda. Yaklaşık iki metre ötemizde, inanılmaz bir baştan çıkarıcılıkla oturmuş konuşuyor, bir şeyler anlatıyordu sürekli. Çenemi tutup, seyretmeye başladım. Aradabir, çaktırmadan zencilere de bakıyordum tabii. İlk kez içtikleri rakı nedeniyle, ikisi de umursamaz bir havaya girmişlerdi şimdi. Beni neredeyse tümüyle devre dışı bırakmışlardı yine. Bir taraftan karımla konuşuyor, bir taraftan da, onu gözleriyle sikiyorlardı.

Karımın görüntüsü, gerçekten de tahrik edici idi. Çaktırmadan baktığımda, iki Nijeryalı’nın siklerinin de kalkmış olduğunu görebiliyordum. Giydikleri bol entariler nedeniyle pek o kadar göze batmıyordu bu ama, yine de belliydi. Benim durumum ise perişandı. Onların yarrakları, yalnızca karımı seyrederken kalkmıştı, benimki ise hem karımı, hem de onları seyretmekten.
Oturduğum yerden karıma bardağımla, bana bir rakı daha vermesini işaret ettim. Barın arkasına geçebilmek için tabureden öyle bir indi ki, soluk alamadım neredeyse. Eteğinin arkası, neredeyse beline kadar sıyıldı aşağı kayarken. Çıplak kaçı, olduğu gibi meydana çıktı, kısa bir an için de olsa. Sonra doldurduğu bardağı getirip bana verdi ve bize sırtını dönüp, kalçalarını çalkalayarak yeniden taburesine gitti. Şimdi babak bacak üstüne atmamış, iki ayağının parmak uçlarıyla, ayak dayşama yerine basmıştı. Dizleri birbirinden biraz aralık duruyordu. Nijeryalı’lar, şidi onun bacaklarının arasında eriyip gitmiştiler sanki.

– “Bacaklarını biraz daha aralarsan amın görünecek bebeğim…” dedim karıma, Türkçe konuşarak.
– “Biliyorum sevgilim…”

– “Ama benim yanımda sana bir şey yapabileceklerini sanmıyorum… Bir kadeh daha içip, sarhoş olmuş numarasıyla içeri gitmeyi planlıyorum… Tamam mı bebeğim..?”

– “Sen gider gitmez bunların beni sikeceğini biliyorsun değil mi sevgilim..?”

– “Hiç kuşkum yok…”

– “Seyredecek misin..?”

– “Seyredemezsem deliririm her halde…”

– “Kızmıyorsun bana değil mi..?”

– “Kızmak mı..? Neden..?”

– “Kendimi bu zencilere siktirmek istediğim için işte…”

– “Tabii ki kızmıyorum bebeğim… Seni çok seviyorum…”

– “Ben de seni sevgilim…”

Geile ile Diop da, bizim konuşmamızı fırsat bilmiş, yine kendi aralarında bir konuşmaşa dalmışlardı. Tüm dikkatlerinin yeniden karıma yönelmesi için, onun bardağına uzanmak bahanesiyle biraz kımıldanması ve böylece bacaklarının daha da aralaması, yetti de arttı bile. Gerçekten de amı görünüyordu şimdi. İkisi de, huzursuz huzursuz kımıldandılar oturdukları koltuklarda. Rakımı kafaya diktim ve boş bardağımı havaya kaldırarak, bir tane daha istedim karımdan.

Bu sefer yerinden kalkıp barın arkasına geçmedi. Taburenin üstünde sırtını bize döndü ve iki ayağıyla taburenin ayak dayama yerine basıp ayağa kalktı. Sonra da, bar tezgahının üstünden arkaya doğru eğildi bardaklarla rakı şişesine uzanabilmek için. Bir an için heyecandan öleceğimi sandım. Böyle eğildiğinde, eteği kalçalarının üstüne kadar sıyrılmıştı ve çıplak kıçı, olduğu gibi meydandaydı. Sonra tepeleme doldurduğu bardağı bana getirmek için indi tabureden. Muzip gözlerle bakıyordu gözlerimin içine.

– “Müthişsin…” dedim ona, “Bu son yaptığın gerçekten müthişti…”

Yalnızca gülümsedi bana. Yanaklarının kızarmıştı. Onun da gittikçe daha çok heyecanlandığını farkediyordum. Ama asıl heyecanlanan bendim tabii. Öyle ki, zencilere bakıp, nasıl tepki verdiklerini izlemeyi bile unutmuştum heyecandan. Ama, onların da beni tümüyle unuttukları açıktı. Diop’un entarisinin önünde, akıl almaz büyüklükte bir kabarıklık meydana gelmiş olduğunu görebiliyordum. Geile ise öne eğilip dirseklerini dizlerine dayamıştı. Bu tek nedeninin, kalkmış sikini gizlemek olduğuna emindim.

Karım taburesine dönmüştü bu arada. Yeniden bacak bacak üstüne atarak oturdu. Üçümüz birden, yine onu seyretmeye başladık. Salonun havası, binlerce voltluk bir elektrikle dolmuş gibiydi artık. Harekete geçmenin zamanı gelmişti galiba. Bardağımı zencilere doğru kaldırıp, yine kafaya diktim. Biraz hayretle seyrediyorlardı beni. Rakının gücünü hissetmişlerdi şimdiye kadar. İkisi de, tam istediğim gibi, hafifçe kafayı bulmuştular. Benim, onların üzerinde böylesine etki yapan bir içkiyi peşpeşe kafama dikmeme şaşmaları normaldi. Gözlerindeki ifadeden, ne zaman yığılıp kalacağımı merak ettiklerini anlayabiliyordum. Hatta bakışlarında, merakın da ötesinde bir şeyin varlığını farkediyordum. Bu da istekti. Bir an önce bayılıp, devreden çıkmamı istiyordu Nijeryalı’lar.

Onlara fazla eziyet etmezsem iyi olacaktı. Boş bardağı yanımdaki küçük sehpanın üzerine bıraktım ve ve koltukta geriye kaykıldım. Şu andan itibaren sarhoş rolündeydim artık. Bu arada karım da rahat durmuyordu. Biraz önce bana rakı doldurmak için yaptığı numarayı, bu sefer kendi bardağını doldurmak bahanesiyle yapıyordu yine. Çıplak kalçaları, yeniden gözümüzün önündeydiler. Tabure üstünde yüzünü tekrar bize döndüğünde ise, dizleri birbirinden alabildiğine aralıktı ve amının dudaklarının alabildiğine şişmiş ve açılmış olduğunu bile gördük.

Büyülü havayı ben bozdum. Önce koltuktan kalkmaya çalıştım, sonra da bunu becerememişim gibi, gerisin geriye oturdum. Zencilerin gözleri parlamıştı.

– “Bir sarhoş oldum galiba…” dedim, kelimeleri yaya yaya, “Kusura bakmazsanız, gidip biraz uzanmak istiyorum…”

Kusura bakmayacakları kesindi. Bu arada karım da kalkıp yanıma gelmişti. Kolumdan tutup kalkmama yardımcı oldu. Birlikte üst kata, yatak odasına doğru yürüdük. Ama sarhoşluğum, salondan çıkar çıkmaz bitti tabii. Yatak odasının kapısında durup, birbirimizin gözlerine baktık karımla. İçerden, zencilerin sesleri geliyordu. Elimi uzatıp, karımın eteğinin altına soktum ve amını avuçladım. Tanrım, ateş gibi yanıyordu. Vıcık vıcık sulanmıştı.

– “Çok istiyorsun değil mi bebeğim..?” dedim ona, “Çok istediğin belli oluyor…”

Parmaklarımın temasıyla, daha da sulanmıştı amı sanki. Kalçaları, elinde değilmişcesine, ileri geri oynuyordu.

– “Evet sevgilim…” dedi, “Evet çok istiyorum…”
– “O zaman hadi git içeri bebeğim… İçeri git ve o çok istediğin şeyi elde et…”

– “Beni sikecekler sevgilim…”

– “Biliyorum bebeğim… Seni sikecekler…”

– “Senin de seyretmeni istiyorum sevilim… Hiç bir ayrıntısını kaçırmadan, nasıl sikildiğimi seyret istiyorum… O iki ayı gibi zenci beni sikerken seyret istiyorum…”

– “Söyledim ya, kaçırmaya asla niyetim yok bebeğim…”
– “Tamam o zaman… Gidiyorum aşağıya…”

– “Güle güle bebeğim…”

– “Seni çok seviyorum…”

Sonra arkasını döndü ve merdivenlere yürüdü karım. Ayakkabılarımı çıkarıp, ben de arka merdivenden hızla indim aşağıya. Onları seyredebileceğim en iyi yerin mutfak olduğunu biliyordum. Kocaman bir servis penceresi vardı mutfağın ve tüm salonu görüyordu. O kadar acele etmiştim ki, karım salona gelemeden ben oraya ulaşmıştım bile. Sonra o da geldi. Zenciler hala koltuklarda oturuyorlardı. Onların önünden geçip, neredeyse tüm gece boyu üstüne oturup şov yaptığı tabureye gitti yine. Ve öyle bir oturdu ki, Diop’un ağzından inlemeyle karışık bir hırıltı çıkmasına neden oldu. Yine bir ayağının parmakları taburenin ayak dayama yerindeydi. Öbür ayağı ise aşağı sarkıyordu. Dizlerinin arasındaki açıklık, en az otuz santim kadar vardı. Böyle oturunca, eteği beline kadar sıyrılmıştı ve amı, en ince ayrıntısına kadar meydandaydı şimdi.

Acaba, iki Nijeryalı’dan hangisi sikecekti önce karımı. Büyük bir merakla bakliyordum. Sonra Diop’un yerinden kalktığını gördüm. Dev gibi vücuduyla ayakta duruyordu şimdi. Entarisinin önünde, büyük bir çadır oluşmuştu. Bir kaç adımda karıma ulaştı. Bir elini doğrudan, onun aralık bacaklarının arasına uzattı. Kapkara ve kocaman eli, karımın dizinin iç tarafını tuttu. İşte başlamıştı seyretmek için büyük istek duyduğum sikiş.

Zencinin elinin teması, karımın vücudunun sarsılmasına neden olmuştu. Ama asıl tepkisi dizlerini daha da aralamak, kendini Nijeryalı’nın önünde tümüyle açmak oldu. Gözgözeydiler Diop’la. Sonra zenci eğildi ve yüzünü karımınkine yaklaştırdı. İkisinin de ağızları açıldı. Öpüşmeye başladılar. Zencinin, eli hızla yukarı çıkıyordu. Karımın elektrik çarpmış gibi titremesinden, sonunda o kapkara uzun parmakların amına ulaştığını anladım.

Gördüklerim başımı döndürmüştü. Bir gece önceden beri içimde kabarmakta olan bir yasak istekti, karımın bu iki Nijeryalı zenci tarafından sikilmesi. İşte şimdi de gerçekleşmek üzereydi. Sikim, tüm yaşamım boyu setleşmediği kadar sertleşmiş, kelimenin tam anlamıyla kazık gibi olmuştu. Titreyen parmaklarımla pantolonumun önünü çözüp, sikimi dışarı çıkardım.

Bu arada Geile’yi unutmuş olduğumu, ancak onun da karımın yanına sokulduğunu gördüğümde farkettim. Onun da entarisinin önünde, akıl almaz büyüklükte bir kabarıklık oluşmuştu. Bir elini uzatıp karımın alabildiğine açık bacaklarının iç taraflarını okşamaya başladığını gördüğümde, birden gerçek kafama dank etti. Tanrım, benim sandığım gibi birer birer değil, ikisi birden sikeceklerdi karımı. O kadar çok heyecanlanmıştım ki,

Diop, arkadaşının geldiğini görünce, elini çekti karımın amından. Onun yerine, bir memesini avuçladı ve mıncıklamaya başladı. Geile de taburenin önünde eğildi ve elinin yerini, bir anda dudakları aldı. Simsiyah başı, karımın bembeyaz bacaklarının arasına girmiş, kasıklarına gömülmüştü. Gerçi göremiyordum ama, herifin kalın ve kara dudaklarının, karımın amının şişmiş ve açılmış dudaklarına yapıştığına emindim. İp kopmuştu artık. Bundan sonra olacakları kimse engelleyemezdi. Bulunduğum yerden ortaya çıkıp, onları vazgeçirmeye çalışsam bile, bunu başaramazdım. Doğruyu söylemek gerekirse, böyle bir niyetim de asla yoktu. Aksine, büyük bir heyecanla, olacakları bekliyordum.

Karım, iki kolunu da Diop’un boynuna dolamış, kendini tümüyle bırakmıştı. Kelimenin gerçek anlamıyla sevişiyorlardı. Sonra Diop biraz doğruldu. Şimdi ağızları birbirinden kopmuştu. Ellerini uzatıp, karımın giysisinin askılarını düşürdü zenci. Bir süredir okşamakta olduğu o güzelim memeler, şimdi çıplak kalmıştı. Gözleri kapalı başını arkaya attı karım. Ağzından küçük bir inleme kaçırdı. Sonra o kapkara eller, birer pençe gibi kavradı memelerini. Birden bütün vücudunun sarsılmaya başladığını gördüm.

Geile doğruldu. Bulunduğum yerden onu yandan görüyordum. Üstündeki entarinin önü, akıl almaz bir biçimde çadırlaşmıştı. Sonra iki eliyle entarisinin eteklerini tuttu ve başından sıyırıp çıkardı. Tanrım, içine hiç bir şey giymemişti zenci. Ayaklarındaki sandaletler dışında, çırılçıplaktı şimdi. Tüm vücudu, sırım gibi adeleliydi. Teninin siyahlığı, ona daha da müthiş bir görüntü veriyordu sanki. Ama aslında, bunların hiç birinin önemi yoktu. Çünkü Nijeryalı’nın asıl göz alan, asıl şaşırtan özelliği, inanılmaz büyüklükteki yarrağı idi. En az yirmibeş santim uzunluğunda ve inanılmayacak kadar kalın bir şeydi bu. Sünnetliydi ve başı, kapkara bir mantar gibi kocamandı. Bir asi gibi baş kaldırmış, bir çelik yay gibi yukarı kıvrık duruyordu.

Manzarayı karım da görmüştü bu arada. Gözlerinin parladığını, yüzünde bir maske gibi duran sikilme isteğinin daha da arttığını farkediyordum. Acele hareketlerle tabureden indi ve Geile’nin önünde çömeldi. Sağ elini uzatıp o kapkara, koskocaman zenci yarrağını, dibinden tutmuştu. Sonra başı öne uzandı, ağzı açıldı ve dudakları, Nijeryalı’nın kapkara yarrağı o koskocaman başı üstüne kapandılar bir anda. Gözlerini kapayıp, ağzındaki yarrağıemmeye başladı karım.
Sikim öyle bir hale gelmişti ki, neredeyse pantolonumu yırtacaktı. Çaresiz fermuarımı indirip dışarı çıkardım. Ama elimi değmeye korkuyordum. Her an boşalabilirdim. Gözlerimi yeniden içeriye çevirdim.

Geile, iki eliyle karımı omuzlarından yakalamış, yarrağını ağzına sokup çıkarıyordu. Tanrım, ağzından sikiyordu karımı. Öylesine büyüktü ki siki, kalçaları her seferinde hırsla ileri gelmesine rağmen, yarısı bile girmiyordu karımın ağzına. Müthiş bir manzaraydı gözlerimin önündeki. Karımın beyazlığı ile Geile’nin siyahlığı arasındaki kontrast, inanılmaz derecede tahrik ediciydi. Ama bundan da tahrik edici olan, karımın yüzündeki ifadeyi seyretmekti. Onun kendinden geçmiş olduğunu görebiliyordum.

Sonra gözlerim, Diop’a takıldı. Bu arada o da entarisini çıkarmış ve tıpkı Geile gibi, ayaklarındaki sandaletler dışında çırıl çıplak kalmıştı. O da, arkadaşı gibi, kaslı ve kapkara bir vücuda sahipti. Onun da siki kocamandı. Hatta Geile’ninkinden bile daha kocaman. Gelip arkadaşının yanında durdu.
Karım gözlerini açtı o anda ve onu bekleyen ikinci yarrağıda gördü böylece. Gözlerinin bir kez daha parladığını farkettim. Elini uzatıp, Diop’un yarrağını tuttu sonra da. Parmakları, o akıl almaz büyüklükteki kapkara, kocaman sikin çevresine dolanmıştı. Başını Geile’nin sikinden uzaklaştırıp Diop’unkine yöneldi. Dudakları bu sefer, başka bir Nijeryalı yarrağının üstüne kapandılar.

Artık sırayla, değiştire değiştire emiyordu zenci siklerini. Kelimenin tam anlamıyla uçtuğunu görebiliyordum. Ben de ondan farklı bir durumda değildim bu arada. Karım, gözlerimin önünde, birbirinden büyük, kapkara yarrakları emiyordu ve bunu, inanılmaz derecede tahrik edici buluyordum. Tüm yaşamım boyunca tahrik olmadığım kadar tahrik olmuştum. Bir taraftan da, Nijeryalı’ların ne kadar dayanabileceklerini merak etmeye başlamıştım. İki günden beri tahrik ediyordu karım onları. Bu süre içinde yarraklarını durmadan kaldırmıştı. Eğer onlardan birinin yerinde ben olsaydım, şimdiye kadar çoktan boşalmış olurdum. Karımın ağzının ne kadar becerikli olduğunu çok iyi biliyordum.

Ama fazla beklememe gerek kalmadı. Birden Geile’nin homurdandığını duydum. Siki, neredeyse yarıya kadar karımın ağzındaydı. Sonra kalçaları titremeye başladı. Boşalıyordu. Döllerini, karımın ağzına fışkırtıyordu zenci. O koskocaman, kapkara sikinden fışkıran zenci spermlerionun ağzına dolduruyordu. Karımın vücudu da sarsılmaya başlamıştı. . Ama buna rağmen emmeyi bırakmıyordu. Yanakları içeri çökmüş, ağzındaki zenci sikini hırsla emiyor, içini boşaltıyordu.

Geri çekildiğinde, dudaklarının döllerle ıslanmış olduğunu farkederek, büsbütün heyecanlandım. Ama Diop, bu akıl almaz güzellikteki manzarayı fazla seyretmeme izin vermedi. Karımın boşalan ağzına, kendi sikini soktu bir anda. Kalçaları ileri geri hareketlendiler. Sikini, büyük bir hırsla o güzelim ağza sokup çıkarmaya başladı. Sonra tüm vücudunun kasıldığını gördüm. Şimdi de o boşalıyordu. Fışkırtıyordu spermlerini, karımın hırsla emen ağzına. Kendimi daha fazla tutamadım. Elimi değmeye kortuğum sikim, birden canlandı sanki. Boşalmaya başladım. Spermlerim, mutfağın duvarına çarpıyordu. Gözlerim karardı.

Tekrar içeri bakabildiğimde, daha da müthiş bir manzarayla karşılaştım. Karım, elleriyle dizlerinin üstünde duruyordu. Diop da, onun önünde diz çökmüş ve kocaman yarrağını tekrar ağzına sokmuştu. Geile ise karımın arkasına geçmişti. Kapkara elleriyle onun kalçalarını kavrayıp birbirinden ayırmış ve başını, o müthiş baştan çıkartıcı yuvarlakların arasına gömmüştü. Doğrusu, şu anda onun yerinde olmak isterdim. Ağzının altındaki hazinelerin ne kadar güzel, ne kadar çıldırtıcı olduğunu, benden iyi bilen kimse olamazdı bu dünyada. O, bir resim kadar güzel küçük amın dudakları şişip açılmış olmalıydı şimdi. Geile’nin dilinin oralarda dolaştığını düşünmek bile, çıldırtıcı bir düşünceydi. Burnu da, karımın kalçalarının arasındaydı zencinin. Orada da, başka bir güzellik yatıyordu. Pembe, küçük ve inanılmayacak kadar duyarlı göt deliği.

Nijeryalı’nın karımı yalarken çıkardığı şapırtımlı sesleri duyabiliyor ve bundan son derece tahrik oluyordum. Karım ise zevkten mahvolmuş gibiydi. Giysisi şimdi belinde toplanmış, adeta bir kuşağa dönüşmüştü. Vücudu kıvrılıp bükülüyor, beli aşağı çöküyor, kalçaları iyice yükseliyordu. Ağzında da Diop’un kocaman, kapkara yarrağı vardı. Seyretmekte olduğum şey, itiraf etmeliyim ki, beklediğimden de müthişti.

Sonra Geile’nin başını karımın kalçaları arasından çekip doğrulduğunu gördüm. Şimdi onun arkasında, dizlerinin üstünde duruyordu. Siki, ilk gördüğüm andaki büyüklük ve sertliğindeydi yine. İyice sokuldu karıma. Elini getirip sikini biraz aşağı eğdi ve önündeki muhteşem yuvarlakların arasına soktu. Karımın tüm vücudunun titrediğini gördüm. Nijeryalı’nın o kocaman sikinin başı, amının dudaklarına değmiş olmalıydı. Bütün gün aklımı kurcalayan, delicesine istediğim şey gerçekleşiyordu artık. Kocaman sikli bir zenci, karımı sikmek üzereydi.

Geile, simsiyah elleriyle karımı belinden tutmuştu şimdi. Sonra kalçaları hareketlendiler. Küçük küçük hareketlerle, sikini, önünde açılmış bekleyen o güzelim ama bastırıyordu. Yine alabildiğine tahrik olmuştum. Sikim zonkluyordu. Karımın amına girmeye çalışan bu kapkara zenci siki öylesine büyüktü ki, o küçük deliğe sığabileceğini sanmıyordum. Ama yanıldığım kesindi. Çünkü Geile’nin kalçalarının her ileri hareketinde, sikinin bir bölümün daha giriyordu karımın içine. Sonunda Nijeryalı’nın karnı, karımın kıçının o baştan çıkartıcı yuvarlaklarına değmeye başladı. Tanrım, hepsini sokmuşu zenci. O kapkara, koskocaman sikinin tamamını, karımın küçük amına geçirmişti.

Sonra sikmeye başladı.

Kapkara elleriyle karımın incecik belini kavramıştı Nijeryalı. Bir taraftan kalçalarını ileri geri hareket ettirerek sikini sokup çıkarıyor, öbür taraftan da, güçlü elleriyle onun tüm vücudunu ileri geri oynatarak, hareketlerinin boyunu büyütüyordu. Müthiş bir manzara vardı gözlerimin önünde. Karım dizleriyle ellerinin üstünde durmayı sürdürüyordu. Başını biraz kaldırmış, dudaklarını, Diop’un o akıl almaz büyüklükteki kapkara yarrağının üstüne kapamıştı. Bir taraftan zenci, kapkara sikini onun ağzına sokup çıkarırken, bir taraftan da Geile, her dibine kadar geçirişinde karımın tüm vücudunu ileri itiyor ve arkadaşının sikinin de karımın ağzına daha çok girmesine neden olarak, ortaya, seyrine doyum olmayacak bir gösteri çıkarıyordu.
İnanılmaz derecede tahrik olmuş, gözlerimi ayıramadan seyrediyordum olup bitenleri. Karım sikilmek istemişti. Ben de onun sikilmesini ve bunu seyretmeyi istemiştim. Ama galiba ikimiz de, bu kadarını beklememiştik. İki simsiyah, dev gibi zenci, aynı anda sikiyorlardı işte karımı. Biri amından, öbürü ağzından. Onu ortalarına almışlar, biri sikini amına, öbürü de ağzına sokup çıkarıyordu. Koskocaman, kapkara zenci sikleri, aynı anda hem amına, hem ağzına girip çıkıyordu. Seyretmeye doyamıyordum. Bir taraftan da, karımın ne kadar büyük bir zevk almakta olduğunu görerek, büsbütün tahrik oluyordum. Kelimenin tam anlamıyla uçmuştu karım. Dün akşamdan beri tahrik oluyordu ve sonunda istediğini elde etmişti. Sikiliyordu.

Tanrım, hem de ne biçim sikiliyordu.

İki koskocaman, kapkara zenci siki, karımın vücuduna piston gibi girip çıkıyordu. Nijeryalı’lar, onu ortalarına almışlar, iki tarafından sikiyorlardı. Birden fazla müthiş şey, aynı anda gerçekleşiyordu. Karımın vücudunun beyazlığı ile zencilerin tenlerinin simsiyah rengi öylesine tahrik edici bir kontrast yaratıyordu ki, tek başına bu bile müthişti. Heriflerin siklerinin boyutları da müthişti. Ama en müthişi, karımı kullanış biçimleriydi. Durumu tanımlayabilecek başka bir kelime bulamıyordum doğrusu. Karımı kullanıyordu Nijeryalı’lar.
Bir taraftan da gözlerimi karımın dalga dalga bükülüp kıvranan vücudundan alamıyordum. İnanılmaz oranda zevk aldığı açıktı. Eğer ağzı da sikle dolu olmasa, zevk çığlıkları atacağı kesindi. Gözleri açıktı gerçi ama, iyice kaymıştılar. Amına girip çıkmakta olan kara sikin onu uçurduğunu görebiliyordum.. Diop, kelimenin gerçek anlamıyla ağzından sikiyordu onu. Seyretmeye doyamıyordum. Sikim, tekrar çatlayacak hale gelmişti. Vücudunun sarsılmalarından, karımın boşaldığını anlayarak, daha da heyecanlandım. Sonra bir daha

Peşinden de bir daha.

Sonra Diop’un ağzından bir nara çıktığını duydum. Kıçının yanakları titriyordu. Tanrım, döllerini karımın ağzına fışkırtıyordu zenci. Spermlerini, ikinci kez kadınımın midesine akıtıyordu. Neredeyse aynı anda Geile’de homurdanmaya başladı. O da boşalıyordu. Zenci tohumları, karımın amının en dibinde fışkırıyordu. Dizlerim titremeye başlamıştı. Düşmemek için duvara tutundum. Gözlerim, karımın, iki zencinin arasında dalga dalga sarsılan vücudunun hareketlerine kilitlenmişti. boşalmıştım.

Kendimi alabildiğine yorgun hissediyordum. İçerdekilerin de, benden pek farkı yoktu galiba. Karım halının üstünde yatıyordu. Geile ve Diop da, yorgun yorgun oturuyorlardı. Sessizce yürüyüp, merdivenlerden tekrar üst kata çıktım. Yatak odasına gidip soyundum. Artık çırıl çıplaktım ve kendimi böyle daha rahat hissediyordum. Sikim, iki kez boşalmış olmama rağmen hala inmemişti. Tuvalete girip, biraz da zorlukla işedim. Sonra da yine sessizce aşağı mutfağa indim tekrar. Salona baktığım anda gözüme çarpan manzara, sikimi tekrar zonklamaya başlattı. Diop, karımı altına almış sikiyordu.

– “Ohhh sik beni…” diye inledi karım İngilizce, “Sik beni hadi… Ohhhh sik…”

Zenci, o akıl almaz güzellikteki bacaklarını kollarıyla destekleyip, göğsüne bastırmış, onu neredeyse ikiye katlamıştı. Kocaman, kapkara siki, karımın alabildiğine açılmış amına, bir piston gibi girip çıkıyordu. Müthiş bir manzaraydı yine. Kanımın tekrar tutuştuğunu hissediyordum. Diop’un vücudundaki tüm kaslar gerilmiş, şişmişti. Hırsla sikiyordu karımı. Sanki, iki geceden beri durmadan tahrik etmiş olduğu için cezalandırıyordu onu. Karımsa, kelimenin tam anlamıyla zevkten mestolmuş bir haldeydi. O koskocaman, kapkara zenci siki amına girip çıktıkça, tüm vücudunu dalga dalga kıvranıyordu.

Yine büyülenmiş gibi seyrediyordum. Geile de, onların biraz ötesinde yere oturmuş, tıpkı benim gibi seyrediyordu. Siki tekrar kalkmış, kocaman olmuştu. Sonra doğrulup dizlerinin üstünde yürüyerek, karımın başına doğru sokuldu ve sikini, onun zevkten çarpılmış yüzüne sürmeye başladı. Şimdi daha da müthiş bir manzara çıkmıştı ortaya. Karımın dilini uzatıp, biraz önce amına girip çıkan, tohumlarını rahminin ağzına boşaltan o kapkara zenci sikini yalamaya başladığını gördüm. Bu, Geile’nin heveslenmesine neden oldu yalnızca. Bir eliyle sikini tutup, kocaman bir mantara benzeyen başını, karımın dudaklarına sürmeye başladı bu sefer de.

İki Nijeryalı, tekrar karımın başına çökmüşlerdi işte. Biri onu inanılmaz bir hırsla sikiyor, diğeri de, sikini ağzına sokmaya çalışıyordu. Ama karım kendini, amına girip çıkmakta olan zenci sikinin verdiği zevke öylesine kaptırmıştı ki, ağzına girmeye çalışanla fazla ilgilenemiyordu. Elini uzatıp Geile’nin sikini tuttu ve sıvazlamaya başladı.

– “Sik beni…” diye inledi sonra da, “Ohhhh sik beni… Ohhhhh…”

Yine İngilizce konuşuyordu. Sonra birden tüm vücudunun kasıldığını gördüm. Yine boşalıyordu. Daha fazla tutamamıştı kendini. Geile de onun bu durumunu farketmişti tabii. Diop’a birşeyler söyleyip geri çekildi ve yine yere oturup seyretmeye başladı. Bir taraftan da, artık kazık gibi olmuş sikini sıvazlıyordu.

Her geçirişinde, sanki karımı yere çiviliyordu Diop. Hareketleri, daha da hızlanmıştı artık. Bu da, karımın peşpeşe boşalmasına neden oluyordu yalnızca. Vücudunun kasılmaları, artık hiç bitmiyordu. sanki ardarda boşalıyordu kadınım. Ağzından zevk çığlıkları kaçırmaya başlamıştı. Birden Diop’un narası karıştı onun çığlıklarına. Köküne kadar geçirmişti sikini karımın amına. Tohumlarını, kadınımın amının en dibine fışkırtıyordu Nijeryalı.

Bir süre öylece kaldılar. Sonra Diop yavaşça çıkardı sikini karımın amından. O kapkara, koskocaman zenci siki, şimdi üstüne bulaşan sıvılarla pırıl pırıl parlıyordu. Yere oturdu. Neredeyse aynı anda da, Geile’nin tekrar ayaklandığını gördüm. Karımın yanına sokulup, iri ve kapkara elleriyle onu kalçalarından tutup, yan çevirdi halının üstünde. Yorgun bir kediye benziyordu karım. Yalnızca mırıldandığını duydum. Geile, onun üstteki bacağını dizinden büküh, karnına bastırmıştı. Sonra parmaklarını önünde apaçık durmakta olan o güzelim ama götürüp oynumayu başladı. Vıcık vıcık olmalıydı kadınımın amı. İki Nijeryalı da döllerini fışkırtmışlardı içine. Geile’nin uzun orta parmağı, kayboldu. Sonra çıkarıp biraz geriye götürdü ve karımın götüyle oynamaya başladı. Tanrım, sikilme sırası, karımın küçük götüne gelmişti işte. Kocaman, kapkara bir zenci sikinin o küçücük deliğe gireceğini düşünmek bile, inanılmayacak kadar tahrik edici geliyordu bana.

Karım da, Geile’nin parmağının ilk temasıyla birlikte çıldıracak gibi olmuştu. Onun götünden sikilmeyi ne kadar sevdiğini, o küçük deliğinin ne kadar büyük bir zevk merkezi olduğunu, benim kadar iyi bilen kimse olamazdı bu dünyada. Üstelik, dün gece bana, “kendini götünden de siktirmek istediğini” açıkça belli etmişti.

Geile de durumu anlamıştı tabii. Sikini dibinden tutup karıma sokuldu. Tanrım, bu kadar büyük bir şey, nasıl girecekti o küçücük deliğe. Ama ne Geile’nin, ne de karımın buna aldırdığı bile yoktu. Nijeryalı, sikinin başını götüne dayadığında, karımın tüm vücudunu yeniden sarsılmaya başladı. Zenci daha sokmadan getiriyordu boşalıyor gibiydi.. Bundan daha açık bir davet olamazdı. Geile bastırmaya başladı. O koskocaman, kapkara Nijeryalı siki, yavaş yavaş giriyordu karımın götüne.

– “Iıımmmnnnhhh…” diye inledi kadınım, “Ohhhhhhhh…”

Tüm gücümü kullanarak, kendime hakim olmaya çalışıyordum. Karım, gözlerimin önünde götünden sikilirken, bu çok zordu ama, elimden geleni yapıyordum. Gözlerim, karımın götüne girmekte olan simsiyah sike kilitlenmişti sanki. Yarısından çoğunu sokmuştu zenci.

– “Ohhhh götüme sokuyor…” dedi birden karım,Kocaman sikini götüme sokuyor…

Bu sefer Türkçe konuşuyordu ve hitap ettiği bendim. Nijeryalılar, elbette ki onun söylediklerini anlamıyorlardı. Ama ben anlıyordum ve kadınımın ağzından çıkan her söz, sanki beynime işliyor, küçük patlamalara neden oluyordu. Bu arada Geile, yavaş yavaş pompalamaya, sikini karımın götüne sokup çıkarmaya başlamıştı bile. Her sokuşunda, o kocaman siki daha çok giriyordu. Sonunda, dibine kadar geçirdi.

Karımın vücudunu yine sarsılmaya başlamıştı. KıvranıyorduAma Geile buna aldırmıyordu bile. Sokup çıkarmayı, o güzelim götü sikmeyi sürdürüyordu. Bunu nasıl başardığına şaşırıyordum. Sikiyor, sikiyor, sikiyordu. Sonra halının üstüne yan yatıp, karımın arkasına geçti. Şimdi, adeta gaddarcasına sikiyordu. O koskocaman, kapkara sikinin, karımın götüne bir piston gibi girip çıktığını, tüm ayrıntılarıyla görebiliyordum. Müthiş tahrik edici bir manzaraydı bu. O küçücük göt deliği, içindeki zenci sikini sımsıkı sarmıştı. Kısa bir süre önce, iki zencinin de peşpeşe siktiği amı ise, susamış bir açılmıştı. her bir darbe ile içinden sızan döller, baş döndürücü bir manzara çıkarıyordu ortaya.

Diop’un siki de, yeniden kalkmıştı bu arada. Tıpkı benim gibi, o da gözlerini bu akıl almaz güzellikteki manzaraya dikmiş, hiç bir ayrıntıyı kaçırmadan seyrediyor ve bir taraftan da sikini sıvazlıyordu. Geile’nin hareketleri müthiş hızlanmıştı artık. Sikini karımın götüne sokuyor, çıkarıyor, sokuyordu.

Birden Diop’un ona, anlamadığım bir şeyler söylediğini duydum. Geile, karıma sımsıkı sarılıp, sırtüstü yuvarlandı. Şimdi onun üstündeydi karım. Bacakları, zencinin iki tarafındaydı. İki elini halıya dayamış ve vücudunun üst kısmını geriye vermişti. Manzara yine müthişti. O koskocaman, kapkara sik, dibine kadar girmişti götüne. Amı, daha da açılmıştı şimdi. Sonra Diop’un ayaklanıp, onlara sokulduğunu görerek iyice heyecanlandım. Karım, zevkten kısılmış gözlerle yaklaşan Nijeryalı’ya bakıyordu. O da, ben de, ne olacağını anlamıştık artık. Diop sikini, karımın amına sokacaktı. Öbür zencinin siki, dibine kadar götüne girmişken, o da amına sokacaktı. Tanrım, kulaklarım uğulduyordu. Heyecanımı tanımlayacak kelime bile bulamıyordum. Karımın, şimdiye kadar öyle bir şey yaşamadığını biliyordum. Ben de öyle.

Yapılabildiğini bildiğimiz, ama asla yaşamadığımız bir şeyi yaşamak üzereydik ikimiz de.
Diop dizlerinin üstünde iyice sokulmuştu şimdi karıma. Geile’nin bacakları, onunkilerin arasında kalmıştı. Artık karımın yüzünü göremiyordum. Zencinin simsiyah ve kaslı sırtı, görüşümü kapamıştı. Sonra iki eliyle karımın bacaklarını yakalayıp kaldırdı Diop. Kapkara sikinin, kadınımın vıcık vıcık amına değmeye başladığını gördüm. Tek bir hamlede, dibine kadar zoktu Nijeryalı. O kocaman sikini, köküne kadar geçirdi bir anda. Şimdi iki sik birden vardı karımın içinde. İki tane, koskocaman, kapkara zenci siki. Biri amında, öbürü götünde.

– “Ahhhhhh çok güzellll…” diye inlediğini duydum kadınımın, Müthiş bir zevk sevgilim… ”

Yine Türkçe konuşuyordu. Yine benim için çıkıyordu bu sözler ağzından. Kulaklarımdan başlayan bir ateş beynime yayılıyordu sanki. Ve bu ateş orada, gözlerimden gelen başka bir ateşle buluşup, dev bir orman yangınına dönüşüyordu. Manzara, tek kelimeyle müthişti. İki tane kocaman kapkara zenci, karımı aralarına sıkıştırmış sikiyorlardı. Biri amından, öbürü götünden. Koskocaman, kapkara zenci sikleri, amına ve götüne, birer piston gibi girip çıkıyordu.

Üçü de, uçup gitmiş gibiydiler. İnanılmaz bir tempo ve hırsla sikişiyorlardı halının üstünde. Karımın, kelimenin tam anlamıyla mahvolmuş, kendini inanılmaz bir zevkin pencesine kaptırmış olduğunu görebiliyordum. Ağızından küçük çığlıklar çıkıyordu. Vücudu dalga dalgaydı. Hayal bile etmediği bir biçimde sikiliyordu. İçine girip çıkmakta olan Nijeryalı sikleriyle, delirmişti sanki. Altındaki Geile’nin üstüne iyice uzanıp kendini bırakmış, bacaklarını havaya kaldırıp dizlerinden bükerek yukarıya çekmiş, amını Diop için olabildiğince açmıştı. Zenciler onu sikerken, siklerini amına ve götüne sokup çıkarırken, taşakları birbirine çarpıyordu. Her ikisi de homurdanıyordu.

Üstelik bu sefer ikisi de uzun süre dayanacak gibi görünüyordu. Vücutlarının hareketlerinden, onların da müthiş bir zevk almakta olduklarını görebiliyordum. İki günden beri onları sürekli tahrik eden, durmadan siklerini kaldıran bu güzel ve baştan çıkarıcı kadını aralarına sıkıştırmış sikiyor ve bundan büyük bir zevk alıyorlardı.

Sikim sanki patlayacak gibi olmuştu. Bu gece başladığından beri, her an biraz daha tahrik olduğumu farkediyordum. İnanılmaz şeyler yaşıyordum ve bundan asla şikayetçi değildim. Karımın şikayetçi olmasının söz konusu bile olamayacağını ise açıkça görebiliyordum. Bu arada Nijeryalı’ların mutluluğu ise tartışılmazdı tabii. Karım onları iki gün boyunca alabildiğine tahrik etmişti ve şimdi ikisi birden sikiyorlardı onu.

Karım, her geçen an biraz daha uçuyordu almakta olduğu zevkten. Vücudu dalga dalgaydı. Biri amına, öbürü götüne girip çıkmakta olan kapkara kocaman zenci sikleriyle büyülenmiş gibiydi. Ağzından, kimi zaman çığlık, kimi zaman inleme biçiminde çıkan sesler bile. tek başına insanın aklını başından almaya yetecek kadar tahrik edici ve şehvet doluydu.

Boşalacağımı hissediyordum. Bütün gücümle kendimi tutmaya çalışıyor, onlarla birlikte getirebilmek için beklemeye çalışıyordum. Sanki bir rüya aleminde gibiydim.

Zenciler, sikiyor, sikiyor, sikiyorlardı. Zaman geçtikçe de, daha hırsla sokup çıkarmaya başlamışlardı karıma. Üstelik şimdi müthiş bir de uyum sağlamışlardı aralarında. Diop o kocaman sikini karımın amına dibine kadar sokarken, Geile, en ucuna kadar götünden çıkarıyor, sonra o geçirirken, Diop çıkarıyordu. .

İki Nijeryalı birden, aynı anda fışkırtmaya başladılar karımın içine. Ağızlarından, hayvansı homurdanmalar çıkıyordu. Diop’un kıçının kapkara yanakları açılıp kapanıyor titriyordu. İkisi de, o kapkara, kocaman siklerini olduğu gibi sokmuşlardı karıma. Biri götünün en dibine, öbürü rahminin ağzına tohumlarını fışkırtıyordu. Karım ise az önce bana söylediği gibi delirmişti adeta. İnanılmaz çığlıklar atıyor ve çırpınıyordu iki kapkara vücudun arasında. Kendimi bıraktım ben de. Spermlerim, kalın sütunlar halinde fışkırmaya başladı. Gözlerim kararıyordu.
Tekrar içeriyi seyredebilecek kadar kendimi topladığımda, karım da Nijeryalı’lar da halının üstünde yatıyorlardı. Galiba her şey bitmişti. Beklemeye başladım. Bir süre sonra karım ayaklandı ve doğruca bara gidip, herkese rakı doldurdu bir kez daha. Sonra gelip yine yere, iki zencinin arasına oturdu. Bardaklarını tokuşturup kafalarına diktiler. Karım bardağını yere koydu ve elini uzatıp Geile’nin sikini okşamaya başladı.

Yeni bir heyecan dalgası vücudumu sarmaya başlamıştı bile. Demek ki, bitmemişti daha. En azından karım bitmesini istemiyordu. İnce ve uzun, bembeyaz parmakları, Geile’nin kapkara sikinin çevresine dolanmış, yukarı aşağı oynuyordu. Böyle inik haliyle bile, muhteşemdi zencinin siki. Bir süre sonra da yavaş yavaş büyümeye başladı. Bu karımın ona daha fazla ilgi göstermesine neden oldu tabii. Nijeryalı’nın kasıklarına doğru eğildiğini gördüm. Ağzını açtı ve dudakları elinin yerini aldılar. Şimdi giderek büyümekte olan simsiyah zenci sikini, yumuşak hareketlerle ağzına sokup çıkarmaya başlamıştı.

Başının her aşağı yukarı hareketinde, ağzına girip çıkmakta olan o kapkara sikin biraz daha büyüdüğünü görebiliyordum. İlk başlarda, Nijeryalı’nın kasıklarına kadar inebiliyordu karımın dudakları. Ama şimdi buna yapamaz hale gelmişti. Yeniden kocaman olmuştu zencinin siki. Diop ise elinde rakı bardağıyla sırtını koltuklardarn birine yaslamış, olup biteni seyrediyordu. Onun siki de kalkıyordu tekrar. Şimdi iyice emin olmuştum. Bu iki dev zenci, karımı bir daha sikeceklerdi. Kalbim, tekrar boğazımda atmaya başlamıştı.

Bu arada karım, Geile’yi göğsünden itip, halıya sırtüstü yatırmıştı bile. Sonra ata biner gibi, üstüne çıktı onun. Bir elini bacaklarının arasından getirmiş ve zencinin o inanılmaz büyüklükteki sikini sımsıkı tutmuştu. Kalçalarını biraz indirip, sikin kocaman başını amının dudaklarına dayadı. Sonra da oturuverdi üstüne. İçim titreyerek, Nijeryalı’nın kapkara sikinin karımın amının derinliklerinde kayboluşunu seyrettim. Manzara müthişti.

Karım, başını arkaya atmış, tüm vücudu titreyerek oturuyordu, içindeki zenci sikinin üstünde. Sonra kalçaları yavaş yavaş hareketlendiler. Oturup kalkmaya başladı. Artık, Nijeryalı’nın o kapkara, koskocaman sikinin, amına girip çıktığını görebiliyordum. Bu o kadar tahrik ediciydi ki, kafayı yiyebilirdim o anda. Öte yandan karımın da tıpkı benim gibi kafayı yemek üzere olduğunu görebiliyordum. Müthiş zevk aldığı açıkça belliydi. Kalçalarının hareketleri giderek hızlanıyordu. Sonra ayaklarını yere basıp, ellerini Geile’nin göğsüne dayadı. Şimdi daha da hızla oturup kalkıyordu zencinin sikinin üstüne. O koskocaman sik, amından en ucuna kadar çıkıyor, sonra taşaklarına kadar giriyordu tekrar. Ama fazla sürdüremedi bunu. İnliyordu. Dizlerini yere dayayıp, göğsüne uzandı Nijeryalı’nın. Vücudu hala sarsılıyor, titriyordu. Sonra başını çevirip Diop’a baktı. Tabii ben de.

Öbür Nijeryalı’nın siki de, şimdi alabildiğine kalkmıştı. Bunu görmek beni heyecanlandırdı gerçi ama, asıl karım heyecanlanmıştı.

– “Gel…” dedi İngilizce, “Gel n’olur… Hadi gel sikini götüme sok… ”

Diop’un davetiyeye ihtiyacı yoktu tabii. Bir anda ayaklanıverdi. sonra da arkadan sokuldu karıma. Gözleri, önündeki bembeyaz, yusyuvarlak kalçalara kilitlenmişti sanki. Dizlerini büküp eğildi. Sikini dibinden tutup aşağı bastırmıştı. O inanılmaz büyüklükteki kapkara sikin başı götüne değdiğinde delirecek gibi oldu karım. Kalçaları havalandı. Şimdi Geile’nin sikini, en ucuna kadar çıkarmıştı amından. Tüm benliğiyle, götüne girecek ikinci yarrağı beklediğini anlayabiliyordum.

Fazla beklemesi gerekmedi. Diop bastırmaya başladı. Yarrak, hiç zorlanmadan, yağ gibi kayıyordu karımın küçük götüne. Taşaklarına kadar sokmadan da durmadı Nijeryalı. Bunu yaparken karımın kalçalarını aşağı bastırmış ve Geile’nin sikinin de, dibine kadar amına girmesine neden olmuştu.

Karım konuşamıyordu bile. Yalnızca inliyordu. Tüm vücudu sasılmaya başlamıştı yine. Aynı anda da, zenciler onu sikmeye başladılar. Biri alttan, biri üstten pompalıyordu yine. O koskocaman, kapkara zenci siklerinden biri amına, biri götüne girip çıkıyordu karımın. Seyrine doyum olmayacak bir manzaraydı bu. Kelimenin tam anlamıyla sikiliyordu karım.

Üçünün de hareketleri, giderek hızlanıyordu. Özellikle Diop, kedini iyice kaptırmıştı. Sikini karımın küçücük götüne öylesine büyük bir hırsla sokup çıkarıyordu ki, her geçirişinde hem onu, hem de en alttaki Geile’yi, yere yapıştırıyordu sanki. Ama Geile’de, hiç yılmadan aşağıdan bastırıyor ve o koskocaman sikini, karımın amına, akıl almaz bir hırsla sokup çıkarıyordu. Bunların doğal sonucu ise karımın, tıpkı söylediği gibi zevkten delirmesiydi. İki simsiyah, sırım gibi Nijeryalı’nın arasına sıkaşan belbeyaz ve başdöndürücü vücudunu, dalga dalga sarsılıyor, titriyor, çırpınıyordu.

Çığlık çığlığaydı.

Zenciler, inanılmayacak kadar uzun siktiler bu sefer karımı. Gerçi zaman kavramını yitirmiştim ama, en az yarım saat sürmüş olmalıydı bu müthiş sikiş. Üçü de ter içinde almışlardı. Nijeryalı’ların vücutları, pırıl pırıl parlıyordu. Karımın amından sürekli akan kaygan am suları da, alttaki Geile’nin taşaklarını sırıl sıklam ıslatmıştı. Siki girip çıkarken, şakırtılı sesler çıkarıyordu artık. Sanki her geçen an, biraz daha müthişleşiyordu her şey. İki kapkara zenci, kocaman sikleriyle, karımı sikiyor, sikiyor, sikiyorlardı.

Sonra, yine müthiş bir zamanlamayla, ikisi de boşalmya başladı. Koskocaman, kapkara bir zenci siki karımın amında, biri de küçücük götünde fışkırıyordu yine. Bu, karımın ağzından şimdiye kadarkilerin hepsinden daha yüksek bir çığlık çıkmasına neden oldu. Tüm vücudu önce kasıldı. Sonra da birden boşaldı. Njeryalı’ların arasında, bir torba gibi yığılıp kaldı. Ama onlar, bir süre daha siktiler karımı. O kocaman sikleri, içleri tümüyle boşalana kadar, karımın amıyla götüne girip çıkmayı sürdürdü. Sonunda, herkes hareketsiz kaldı.

Yaklaşık bir yarım saat boyunca, herkes hareketsiz kaldı. Ben de kımıldayamıyordum yerimden. Bir ara kolumdaki saate baktım. İkiyi geçiyordu. Nijeryalı’lar, sabah ülkelerine döneceklerdi. Bir süre sonra ikisi de ayaklandılar. Entarilerini giyip hazırlanmaları çok kısa sürdü. Sonra karım telefon edip, taksi çağırdı onlara.

– “Müthiş bir kadınsın…” dedi Geile, “Keşke yarın gitmiyor olsaydık… Henüz doyamadım sana…”

– “Ama önümüzdeki ay yine geleceğiz…” diye ekledi Diop, “Hem de bu defa üç kişi olacağız…”

Taksi gelmişti. Hep birlikte kapının önüne kadar gittiler. Orada, karımı aralarına sıkıştırıp uzun uzun öptüler ikisi de. Sonra da, çıkıp gittiler. Mutfaktan fırlayıp, bir anda karımın yanına gittim. Bir süre öyle karşılıklı durup, birbirimize baktık. Yüzünde müthiş yorgun ve müthiş tahrik edici bir ifade vardı.

– “Sevgilim…” dedi.

Sesimi çıkarmadan elinden tuttum ve salona, az önce iki dev zenci tarafından sikildiği yere götürdüm onu. Yüzyüze durduk. memelerinde, oynunda ve hatta yüzünde kurumuş döller vardı. Sikim yine patlama noktasına gelmişti onu seyrederken. Elimi uzatıp, yanağını okşadım.

– “Hoşuna gitti mi bebeğim..?” dedim.

– “Çok güzeldi… Çok hoşuma gitti… Ya sen..? Senin de hoşuna gitti mi, beni sikilirken seyretmek..?”

– “Çok…” dedim, “Hem de çok…”

– “İki yarrağı birden yemek, aynı anda hem amımdan, hem de götümden sikilmek çok müthişti sevgilim… Şimdiye kadar hiç bu kadar büyük zevk almamıştım… çok güzeldi…”

Elimi uzatıp bacaklarının arasına soktum. Kasıkları vıcık vıcık döl içindeydi. Götünün normalde küçücük olan deliği, açılıp genişlemişti. Elinden çekip yere oturdum. İki Nijeryalı’nın, biraz önce, zevkten inlete inlete, bağırta bağırta, zevk çığlıkları attırarak siktikleri yerde, şimdi de ben sikecektim karımı.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Nadide ablanın kocası ben sikti bende kocasını..(a

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Nadide ablanın kocası ben sikti bende kocasını..(a
Kendimden bahsedeyim biraz, ben şuan 25 yaşındayım ama 20-21 gibi görünüyorum. iri yapılı değilim. penisim de ufak (14 cm). mavi gözlü, kestane rengi saçlı 1,78 cm boyunda 65 kilodayım. anlıyacağınız normal bir tip. Hikayede direk konuya giriyorum ve fazla ayrıntı yok sadece ilişk**e birazcık ayrıntı var oda o kadar fazla sayılmaz. Nadide abla balkona çamaşır asmaya çıkınca onu seyreder ve otuzbir çekerdim. Bu bende bir tutku haline gelmişti. Bir gün yine Nadide abla daracık eteğiyle balkona çamaşır asmaya çıkmış ben de odamın penceresinde yerimi almıştım. O eğilip kalktıkça tahrik oluyor sikimle oynuyordum tam boşalmak üzereydim ki beni fark etti. Bir an göz göze geldik ne yaptığımı anlamıştı bir tepki vermeden içeri girdi. Çok korkmuştum. Bir kaç gün sonra evde yalnız olduğum bir akşam Hüseyin abi telefon etti ve bana ” iki dakika uğrar mısın? Yardımın lazım” dedi. Ben de gittim ama Nadide abladan çok utanıyordum. Kapıyı Nadide abla açtı. Yüzü gülüyordu içeri girdim. Biraz oturduk sonra Hüseyin abi “Nadide ablan seninle ilgili bazı şeyler anlattı. Onu röntgenliyor muşsun galiba” dedi. Çok utanmıştım. Cevap veremedim…Sonra Nadide abla geldi ve beni dudaklarımdan öpmeye başladı. Yavaş yavaş aşağıya indi ve sikimi yalamaya başladı. Hüseyin abi de bizi seyrediyordu ama siki kalkmamıştı bile daha. Ama bu haliyle bile büyük duruyordu yarağı. Nadide abla beni bıraktı ve koltukta oturan Hüseyin abinin aletini yalamaya başladı. Çok güzel bir görüntüydü. Biraz seyrettim sonra Yere sırt üstü uzandım Nadide suratıma oturdu amını yalamaya başladım o da Hüseyin abiyi yalanaya devam ediyordu. Sonra birden sikimde bir sıcaklık hissettim şaşkınlık içinde bir baktım sikim Hüseyin abinin ağzındaydı. Ben karısını yalarken o da beni yalıyordu ve Nadide abladan daha iyi yapıyordu bu işi. Ayağa kalktık Nadide abla dört ayak oldu arkasına geçtim amına girdim. Hüseyin abi de alttan taşaklarımı yalıyordu. Sonra yavaşça göt deliğimi yalamaya başladı. Hoşuma gitmişti. Sonra ayağa kalktı ve sikini ağzıma doğru uzattı artık iş iyice çığrından çıkmıştı. Bir süre öylece seyrettim o koca yarağı. Sonra Nadide abla “hadi durma yoksa utamıyor musun?” dedi. Ben de yalamaya başladım sikini.Nadide ablanın amındaydı ve Hüseyin abinin siki de benim ağzımdaydı. Nadide ablaya sokup çıkarmayı bırakmış sadece Hüseyin abiyi yalıyordum. Artık kazık gibi olmuştu. Bu sırada Nadide abla ayağa kalktı. Koltuğun kenarına oturdu “birazda beni yala” dedi. Ben de amını yalamaya başladım. Bu sırada Hüseyin abi göt deliğimle oynamaya başlamıştı bile. Amacını anlamıştım beni sikmek istiyordu. Sikilme fikri beni daha da heyecanlandırdı. Aslında nasıl olduğunu merak ediyordum doğrusu. Sonra Sikinin başını göt deliğimde hissettim. Zorlamaya başlamıştı ama giremiyordu. Elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyor, kendimi sıkmıyordum. Nadide abla bu manzara karşısında delirmiş gibi inliyor kafamı amına daha da bastırıyordu. Hüseyin abi biraz sonra içime girmeyi başarmıştı. Garip bir histi canım yanıyor ama içim gıcıklarnıyordu. Odada iniltiler iyice arttı Hüseyin abi içime girdikçe kalçalarımdan şak şak diye ses geliyordu. Sonra birden içimden çıktı ve Nadide ablanın yanına gelip ağzına verdi. Biraz sonrada karısının ağzında patladı. Şaşkınlık acı zevk heyecan hepsi birbirine karışmıştı. Heycandan sikim küçülmüştü. Tabi kaldırmak yine Hüseyin abiye düştü benim aleti yalayarak eski haline getimesi uzun sürmedi. Sonra da dört ayak olup ” Hadi şimdi de sen sok bakalım” dedi. Ben de biraz öncenin intikamını alırcasına girdim içine. İki dakika geçmeden titremeye başladım. Nadide abla hemen sikimi kocasının götünden çıkarıp 31 çektirmeye başladı ve hüseyin abinin sırtına boşaldım. Daha sonra bu ilişki sıkıntı vermeye başladı 40 yaşlarındaydılar çünkü ve ben sıkılmıştım. uygun bir dille bu ilişkiyi bitirdik şimdi onlar yenilerini arıyor

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Karım Yarrak hastası Oldu-alıntıdır

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Karım Yarrak hastası Oldu-alıntıdır
slm daha önce beni ve karımı fene becerdi hikayesinde birlikte olmuştuk ben cem namı diğer ala gavat cem izmirli orhandan sonra karım bir kaç kişiyle daha sikişti ama bensiz sahibem beni istemedi ve anlatmadıda ben yine sikişmek için sabırla bekliyordumbir gün sahibem benim elime bir liste verdi ve bunları almamı istedi listede seksi iç çamaşırları vardı renkleri dahi yazılı oluğundan hepsini aldım ve sahibemin emrtği gibi erkenden evde oldum karım evde iç çamaşırı dahi giymediği için bunları ne yapacağını merak ediyordum o tamamiyle çıplak dolaşır bana bunları giymemi istedi meğerse o istediklerini benim için istemiş hemen anladımki akşama sikiş partisi vardı ben hemen giydim hazırlandım ve karımın hangi sevgiisi gelecek diye merak etmeye başladım derken akşam oldu yemeği yedikten sonra ben bulaşıkları yıkamaya başladım karım sigarasını içip tv ye bakarken zil çaldı bana ben açarım diyrek kapıyı açmaya gitti birde ne göreyim gelenler karımın üç amcasını oğulları olmasınmı çok şaşırmış aynı zamanda tedirgin olmuştum gelenler serdar serkan ve selimdi hepsi içeri girerken bana kolay gelsin gavat enişte güzel olmuşsun lan piç karı gibi olmuş amına goyduğumun gavatı diyerek içeri girdiler işin garip yanı karım kapıyı onlara çırıl çıplak açmış ve o şekilde içeri girmişlerdi tabi karımın amını götünü okşayarak ben mutfakta işim bitmişti hemen onların yanına giderek hepsine hoş geldin dedikten sonra bir kenara oturacaktımki karım bana köpek ol lan onun bunun çocuğu ala gavat dedi bende hemen kapının yanına giderek dört ayak oldum karımın amca oğullarından serdar evet sevgili orospumuz bügün farklı olacak demiştin göster marifetini bakalım dedi meğerse karımın bana anlatmadığı sikişlerinde amca oğulları karımı sikmişlerdi karım hareketli bir mezdeke müzik açtı bu arada amca oğlanları hepsi soyunmuş yaraklarını ellerine almışlardı o an bu gecenin uzun olacağını anlamıştım çünki amcaoğlanlarının yarakları inanılmaz büyüktü ve kalındı en küçüğü abartısız 21cm en büyüğü 25cm di çünki karım önceden ölçmüştü karım serda ve serkanı arasına oturup yaraklarını okşamaya başladı bana kalk ve oyna aşşalık köpek diyerek emretti ben hemen kalkıp dansöz gibi karımı sikecek ekekleri eğlendiriyordum selim ben oynarken götümü tokatlıyor serdar ve serkan yaraklarını karıma emdirirken banada oyna lan anasını avradını siktiğimin ala gavatı götünü yırtmaya geldik o. çocuğu diyerek benide havaya soktular serkan karımı hemen domaltıp amcığından sikmeye başladı karım amına hemen hiç zorlanmadan almıştı daha önceden alıştırmışlar serkan karımı sikerken serdarda yarağını emdiriyordu selim yanıma gelerek yarağını ağzıma soktu ve emdirmeye başladı yarağı bir türlü kalkmıyordu meğerse çişi gelmiş ağzıma işemeye başladı bütün sidiklerini yutturdu daha sonra oda karımın yanına gitti hemen pozisyon değiştirerek serdar yere uzandı ve karımın amcığına kökledi selim arkasına geçerek götüne kökledi serkanda ağzına soktu ve değişe değişe karımı iki saat siktiler iki saat bana hiç bir şey demediler yapmadılar karımın amcığı ve gö deliği kocaman açılmıştı en son hepsi yaraklarını karımın ağzına sokarak döllerini ağzına boşalttılar karım adeta döl banyosu yapıyordu daha sonra hepsi yanıma gelerek beni banyoya götürdüler ve ağzıma yüzüme tüm vucuduma işediler sidiklerini içtikten sonra beni yıkadılar ve içeri götürdüler karım bunu öyle bir sikinki karısının akrabaları neymiş öğrensin bu şerefsiz gavat diyerek sanki onlara emir verdi bunun üzerine yaraklarını bana sundular beklediğm an gelmişti hemen selimin yarağını ağzıma alfım ama sığmıyordu en büyük yarak selimdeydi selim ağzımdan çıkardı ve götüme soktu inanılmaz acı çektim bağırdım hemen ağzımı kapattılar adeta selim beni zorla sikiyordu bir süre sonra göt deliğim alıştı ve zevke geldim sonra sırayla götümü siktiler serdar yere uzandı ve yarağının üzerine oturmamı istedi bende hemen oturdum sonra serkan arkam geçti ve serdarın yarağının yanına sokmayabaşladı ama çokuğraştı sokmak için ben acıdan bas bas bağırıyordum karım gelip beni tokatlamaya başladı bu arada serkan çoktan sokmuş serdarla birlikte aynı anda göt deliğimi sikiyorlardı selimde ağzıma sokmuş ağzımı sikiyordu bu şekilde yarım saat siktiler bendeki acı inanılmaz bir zevke dönüşmüştü adeta anıra anıra boşadım sonra hepsi birden boşaldı ben selimin döllerini yutarken serdar ve serkan göt deliğimi dölleriyle doldurmakla meşguldu ve tamamiyle dolmuştu yaraklarını götümden çıkardılar göt deliğim han gibi açılmıştı hemen bir bardak getiren karım bardağı göt deliğime dayadı ve dölleri bardağa akıtıp hepsini bana içirdi büyük bir zevkle içtim daha sonra amca oğulları duşlarını alarak gittiler karım çok memnun kalmıştı ve artık her zaman sikişecekti o günden sonra evimizde mutlaka bir erkek geliyor karımı sikip gidiyordu (amca oğulları) komşulardan biride duymuş yakında karım onada siktirir inanılmaz azgın bir karım var ve onu başka erkek lere siktirmeyi çok seviyorum amca oğulları şu aralar şehir dışındala ve orda kalacaklar gibi o yüzden karım ve ben koca yaraklı bir erkek veye erkekler arıyoruz duyrulur cevaplarınızı yalnız meil olarak gönderin bekliyoruz hepinizin koca yaraklarından öptü

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Olgun Dul Akrabam (Bana geliyor)

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Olgun Dul Akrabam (Bana geliyor)
Önceki yazımda anlatmış olduğum anımda bahsettiğim kişi bugün mesaj gönderdi, bu ay içinde Ankara’ya gelecekmiş, beni misafir eder misin diye sordu. Ben de bunu zevkle kabul edebileceğimi hatta gelmeden bikaç gün önce haber verirsen ben de ona göre izin alacağım dedim. Heyecanla geleceği günü bekliyorum.

Telefonla görüşmüştük bu geçen süre zarfında. Ara sıra birbirimizi tatmin edecek erotik şeyler, ara ara da görüntülü konuşarak birbirimizi azdırdık.
Onu yine çok istediğimi ve onunla her konuştuğumda sikimin taş gibi olduğunu biliyor. Geldiğinde eminim o da çok istekli ve azgın olacak. İzni 2 günmüş ve o iki günü sanırım hep yatakta geçiririz.

……………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………… ……………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………. ……………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………… ………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

patronumun annesi ve annem 2

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

patronumun annesi ve annem 2
artık murat bey gelmişti necla hanım ile sadece onun tuttuğu evde sikişebiliyorduk işyerinde sikiş
hayal omuştu yine bir sabah işe geldiğimde murat beyin odasında kıyamet kopuyordu sekretere ne
oluyor içerde diye sorunca birazdan öğrenirsiniz odanızda bekleyin isterseniz dedi en iyisi
karışmamak deyip odama döndüm rutin işlerime bakıyordumki sekreter arayıp murat beyin acil odasına
çağırdığını söyledi necla ile aramda geçenimi öğrendi diye düşündüm kimse yoktu nereden bilsinki
işle alakalıdır deyip odasına gittim içeri girer girmez önüme kağıt uzattı istifanı yaz ay başı kalan
paranı al defol dedi şaşkınca ama niye diyebildim birden ayağa kalkıp orospu çocuğu hem anamı sikip
hemde burda çalışacağınımı sandın diye kükredi hemen savunma reflexi inkar edeyim dedim laptopu
çevirdi güvenlik kamerasının çektiği kayıtı gösterdi odalarda kamera yoktu ama koridor ve kata
girişlerde vardı ve koridor kamerası açık olan oda kapısından net olmasada benim bir bayanı siktiğimi
kaydetmişti son bir umut o necla hanım değil yalanına sarıldım ama murat yememişti ulan sikik
kata ikinizden başka giren yok odana girişinizde kayıtlı uçarak penceredenmi geldi başka karı
imzala yoksa imalattan 5 kişi ayarlarım akşam evde ananı sikerler sende başını tutarsın deyince bari
6 ay çalışayım ev aldım kredim var söz ne derseniz yapacağım dedim ama siktir git anamı sikerken
düşünecektin bana ne senin evinden ananımı sikitirirsin götünümü orası sana kalmış şimdi defol dedi
son umudumda yıkılmıştı çaresiz sebep belirtmeden istifamı yazıp imzaladım artık işsizdim eve
nasıl gittim anlamadım annem hayırdır hastamısın niye erken geldin diye sorunca evde olduğumu
anladım günlerdir murat bey yok mecbur akşamları çalışıyorum deyip neclayı sikiyordum erken
gelince anamda şaşırmıştı sadece işten istifa ettim soru sorma diyebildim annem niye durduk yere
bıraktın deyince öyle gerekti murat bey istedi bende istifa etim soru sorma artık diye sesimi
yükselterek cevap verdim annem kendi kendine söylenerek mutfağa gitti akşam yemeği hazır olduğunda
beni çağırdı sofrada istersen ben konuşayım necla beni sever oğluna söyler ne yaptıysan affeder
dedi saf anam nereden bilsin neclayı siktiğim için kovulduğumu sen karışma anne ben yeni iş
bulurum ortada kalacak halim yok ya diye teselli etmeye çalışıyordum neyse ertesi gün akşama kadar
orada burda gezip çalışırken gel bize başla diyenlerin işten çıkınca biz seni ararız demesi ile akşama
iyice çökmüş eve geldim hala kızıyordum kendime 50 küsur yaşındaki karı için canım işten olmuştum
şimdi herşeye sıfırdan başlayacaktım eve geldiğimde annem gülerek müjde ben önce neclayı karışmam
deyincede muratı aradım yarın gelin konuşalım dedi ama senin gelmeden neden çıktığını bana
anlatmanı ona göre gelmemi söyledi anlat yarın gidip konuşalım af dilersin işine başlarsın dedi
çaresizce necla hanım ile yalnız kalınca şeytana uyduk muratta öğrendi dedim annem şeytana uyduk
derken o ne demek deyince necla ile yattım diyebildim annem şaşkınca elini ağzına götürüp ısırdı
bişey demeden odasına gitti ertesi sabah bana hadi kalk gidiyoruz işyerine deyince saçmalama anne
ne konuşacaksın daha dedim annem oğlum adam bir şekilde affetmeyecek olsa konuşalım dermi gelmeyin
deyip keser atardı bir konuşalım ne kaybedecen ama konuşmazsan 2 ay sonra ev falan kalmaz yine
kiralarda sürünürüz sende ne zaman iş bulursun belli değil zaten hadi kalk konuşalım bişey olmaz dedi
çaresiz giyinip işyerine gittik murat bizi görünce sekreter ve benim eski yardımcıma bugün
izinlisiniz yarına kadar gelmeyin dedi içeri şöyle bir baktım neclada görünmüyordu sadece biz vardık
annem necla hanım yokmu dedi murat bugün gelmez hatice hanım diye cevapladı en azından annem var diye
sakin davranıyordu sinan git katın kapısını kilitle konuşmamız yarım kalmasın dedi odaya döndüğümde
annem dilini döndüğünce bir hata yaptığımı bir daha olmayacağını vs vs anlatıp duruyordu ben zaten
konuşamıyordum murat sonuna kadar tek kelime etmedi annem konuşmasını bitirince hatice hanım bazı
şeyler için çok geç hani bir laf vardır yılan demiş ya bende bu kuyruk acısı sende bu evlat acısı
işte o mesele sinanı ne zaman görsem annem aklıma geliyor kinleniyorum öldüresim geliyor bir şekilde
intikam almam lazım yanına kar kalmasın istiyorum ama dövdürsem kanunen suç mahkeme desen kanunen
yaptığı suç değil gene en insaflısı kovmak bence veya dedi durdu annem veya ne deyince murat kısasa
kısas bende seni sikerim ödeşiriz ben hemen kalkıp ne diyon lan sen dedim muratta sırıtarak
nasıl oluyormuş sinan ben söyleyince çıldırdın sen üstelik benim işyerimde siktin hesaplara baktım
annem aşırı para harcamış evide öğrendim sana verdiği paralarıda şimdi ya dediğimi yapın yada defolup
gidin sizle uğraşamam dedi tam giderken annem 1 sefer olacak tamammı dedi anne ne diyon dedim
annem ulan piç muratın anasını sikmeden düşünecektin sikinin sevdasına evi kaybedeceğiz dedi murat
hatice hanım sinan 2 hafta sikti bende 2 hafta sikeceğim tamam derseniz sekretere ve elemana 2 hafta
izin verip 2 haftalığına sizi işe alacağım sinanla gelirsiniz akşamda gidersiniz sonra herşeyi
unutacağız tamammı dedi annem kısık sesle tamam diyebildi murat bana sende ilk seferinde kal
diğerlerinde kalmasanda olur dedi niye diye sorunca dün annemi içirdim kızgınlıkla nerede
nasıl kaç defa yaptığını anlattı eksik varmı bakarsın dedi sinirimden ve çaresizliğimden cevap bile
veremiyordum koltuğun ucuna oturup hadi marifetini göster bakalım dedi anneme annemde bişey demeden
önüne eğilip fermuarını açtı sikini çıkarıp yalamaya başladı türbanlı annem bambaşka biri olmuştu
toz konduramadığım annem patronumun sikini adeta vakkumlayarak emiyordu annemi tanıyamadım o an
bir anda murat ağzına bir hap attı o ne dedim anlarsınız dedi anneme ilk önce ağzınla boşalt
sonrasına bakarız nede olsa akşama kadar buradayız dedi annem sadece kafa salladı olur manasında
15 20 dk sonra murat boşalacağım dışarı taşırma sakın annemde taşırmamış dedi sonrası kasılma
ve boşalma annem taşırmamıştı ama yutamamıştıda tuvalete gidip ağzındakileri çıkarıp geldi
şimdi ne istiyorsun dedi murat masaya yat dedi sonrada önce eteği sonra kilotunu çıkardı anamın
amı kabak gibi çıkmıştı üstelik tertemiz kılsızdı murat eğilip yalamaya başladı az önce zoraki yapan
annem artık inlemeye başlamıştı sonra murat sikini anamın amına fırça çekmeye başladı ama sokmuyordu
taki anam hadi ne bekliyorsun diyene kadar sonra bacakları omuzuna alıp tek seferde kökledi
dibine kadar anam ilk sokuşta ayyy desede ikincide ses çıkarmadı belki yalandığı için kaygandı
veya amı genişti gerçi 10 yıldan fazla duldu ve ben tek çocuktum ama neyse murat pompalıyor annem
kafasını yana çevirmiş bitmesini bekliyordu bilmediği ise o hapları yutan saatlerce sikişebilirdi
murat habire pozisyondan pozisyona geçiyordu 1 saate yakın şikmişti anamı annem artık yoruldum
boşal dinlenelim demeye başladı murat o zaman ağzına al saxon amından daha zevkli dedi ama annem
ağzına almak istemedi murat peçete verip sil öyle yala deyince dediğini yaptı murat bu sefer
yutmanı istiyorum oğlun anneme yutturmuş dedi annem ağzında muratın siki doğrumu diye bana
baktı bende kafamı ok manasında sallayınca daha hızlı emmeye başladı ama bakışından bana içinden
bayağı küfür ettiğini anlayabiliyordum murat son kez kasılıp annemin başını sikine bastırdı
ikiside hareketsizdi ama annemim gırtlağın hareketinden hepsini yuttuğunu anlıyordum sonunda
bitmişti annem tamam bittimi gidebilirmiyim dedi murat oğlun anamın götünüde sikmiş deyince
annem yeter be hepsi bir gündemi olmuş onuda yarın sikersin ben gidiyorum dedi murat o zaman
şu memelerini açta onu göreyim o kadar siktim eteğin üstünü açmadın hiç deyince annem penyeyi
alttan tuttuğu gibi sütyenle beraber yukarı sıyırdı o an annemin ne kadar büyük ve diri memesi
olduğunu gördüm murat bir iki okşayıp yarına iyice dinlen ilk gün fazla yormadım seni dedi
tam annem giyinirken necla içeri girdi kapıyı kitlesemde sonuçta onunda anahtarı vardı
ne oluyor burda dedi sonra annemi farketti hatice bu ne hal diye sorunca annem kızgın biçimde
ne olacak sen oğluma kendini siktirince cezasını ödemek bana düştü dedi kızarak

devam edecek ASİ 🙂

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Emre İlk Erkeğimdi

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Emre İlk Erkeğimdi
Sizlere yıllar önce ilk kez pasif olduğum ilişkimi anlatmak istiyorum. O zamanlar çok toy, daha cinselliği yeni keşfettiğim zamanlardı. O dönemde cinselliği porno dergilerden ve arkadaşlarımızdan öğreniyorduk. Emre isminde bir arkadaşım vardı. Emrelerde bir gün oturuyorduk. Annesi gezmeye gidince biz hemen muhabbeti seks muhabbetine çevirdik. Hala nasıl oldu hatırlamıyorum muhabbetin o boyuta nasıl geldiğini ama birbirimize önce aletlerimizi göstermeye karar verdik. Sırayla aletleri gösterdik. Sonra iş dokunmaya geldi. Sırayla dokunacaktık birbirimizin aletine ve onu da yapınca sürtünelim birbirimize dedi Emre ve önce bana izin verdi kendisine sürtünmem için. Anlaşmamız birbirimize sürtünmekti ve asla kimse içine girmeye yönelik hamle yapmayacaktı. Ben Emre’nin arkasına geçtim ve başladım sürtünmeye ama inanın 3 dakika, 5 dakika… sürtündükçe sürtündüm ama benimki bir türlü sertleşmedi. Kıpkırmızı oldum. Sıra Emre’ye gelmişti. Ben yatakta yüz üstü uzandım ve içimde müthiş bir korku ve heyecanla Emre’nin üzerime uzanmasını beklemeye başlamıştım. Hala bunları yazarken bile içim titriyor. Emre yavaşça üzerime uzandı ve aletini kalçalarımın arasına doğru yatırarak ağırlığını vücuduma bıraktı. Emre’nin aleti taş gibi olmuş ve ateş gibiydi. Emre sürtünmeye ve omuzlarımı öpmeye başladı. İnanılmaz bir haz alıyordum ancak serde erkeklik olduğundan öpmemesini söyledim. Emre gülümseyerek anlaşmada girmeye çalışmak yok dedik ama öpmek yok demedik, sen de öpseydin hem vücudun o kadar beyaz, o kadar pürüzsüz ki bizim kızlara taş çıkartır bir vücudun var dedi. Bırak izin ver öpeyim dedi. Az önce erekte olamamanın verdiği eziklikle de birlikte sesimi çıkartmadım. Boynumu omuzlarımı öpüyor bir taraftan da bizim arkadaş grubunda Nazlı adında çok güzel ve bir o kadar havalı bir kız vardı. “Sana Nazlı desem hoşuna gider mi?” dedi. Ses çıkarmadım. Bir süre daha Nazlım, çok güzelsin, harikasın, kalçaların çok güzel falan diyerek sürtünmeye devam etti. Bu sırada bizi korkudan öldürmek üzere programlanmış olsa gerek mahallenin küçük çocukları zili çaldı. Hayatımda hiç bu kadar hızlı giyindiğimi hatırlamıyorum. Kapıdakilerin kim olduğunu anladığımızda her şey değişmişti. Emre çocukları gönderip hadi devam edelim dese de ben kabul etmedim ve bu olanları bir daha ne konuşalım ne de bir daha tekrarlayalım. Ve kimseye bahsetmek yok diye söz alıp evden ayrıldım. Haftalarca Emre’den uzak durdum. Epey sonra Emre ile yine muhabbetlerimiz sıklaşmış ve Emre bu sürede olanların hiç lafını etmemişti. Dedim ya o dönemler porno dergilerin revaçta olduğu zamanlar, bizimkilerin evde olmadığı bir gün dışarıda dolaşırken hadi size gidelim de bana bahsettiğin dergileri göster dedi. Olur dedim, gittik bizim eve. Hemen dergileri kaptım, getirip dizdim önüne. Emre bir taraftan dergileri bir bir karıştırıyor, bir taraftan da eliyle aletini pantolonunun üzerinden sıvazlıyor ve dergilerdeki resimlere yorumlar yapıyordu. “Ufff hatuna bak, adam nasıl da köklemiş, hatun nasıl kıvranıyor, bu hatun burada olacaktı şimdi…” gibisinden yorumlar getiriyordu. Nasıl çıktı ağzımdan bilmem ben de “Adamdaki alete baksana kocaman, hatunu kıvrandırır tabii ki” diyiverdim. Bu cümlem şimdi anlıyorum ki Emre’ye cesaret verdi ve benim bu noktaya gelmemdeki kritik dönemeci oluşturdu. Bu cümlemin ardından Emre bana döndü ve dedi ki “Burada bu hatunu veya bir başkasını bulmamız imkansız, gel seninle bir oyun oynayalım” dedi. “Ne oyunu?” diye sordum. Masanın üzerindeki iskambil destesini alıp “Gel kağıt çekelim küçük çeken üzerinden bir kıyafet çıkarsın, oyun sonunda giyinik kalan çırılçıplak kalanı becerme hakkı kazansın sonra da sıra diğerine geçsin. Var mısın? diye sordu. Emre bu cümleleri daha kurarken bile beni müthiş bir heyecan sarmıştı. Ateşe kesmiştim ama aklımdan bin tane şey geçiyor, korkuyordum. “Korkma, biliyorsun her şey aramızda kalacak; yoksa geçen seferki gibi kalkmayacağından mı çekiniyorsun” diye devam etti. Bir anda kağıdı elinden alıp karıştırdım ve yere yayarak bir kağıt çektim. Gülümsedi ve “Caymak yok” diyerek bana söz verdirdi, ardından bir kağıt da o çekti ve peşi sıra devam ettik. Ben her kağıt çekişte giderek soyunuyordum Emre’nin ise her kağıt çekişimizde yüzündeki gülümseme giderek artıyordu. Sonunda çırılçıplak kaldım. Yüzüm alev alev olmuştu.
Kanepeye yüz üstü uzandım ve Emre’nin soyunarak üzerime gelmesini beklemeye başladım. Emre ise sanki bir tören havasında ağır ağır soyundu ve benden krem bulmamı istedi. Odadaki kremin yerini söyledim ve kendime bu durumdan kurtulmam gerektiğini söylemeye başladım. Ancak bir yandan da içimdeki o müthiş heyecan hoşuma gidiyordu. Ben bunları düşünürken Emre yatağa geldi. “Korkma, seni acıtmayacağım, alıştırmak için yavaş yavaş gireceğim” dedi ve deliğimi iyice kremlemeye başladı. Bir miktarda aletine sürüp başını deliğime dayadı. Yavaş yavaş yüklenmeye başladı ama o hali bile beni acıdan kıvrandırmaya yetti. Kendimi aletinden kaçırıp vazgeçtiğimi canımın çok yandığını söyledim. “Hayır söz verdin, caymak yok.” dedi. Mecburen yine uzandım. Bir iki denemden ve yoğun acıdan sonra sonunda içime girdi. Yavaş yavaş gidip gelmeye başladı Arkamda hissettiğim acı aslında kesilmiyor ama acının yanında hissettiğim zevk acıyı örtmeye başlıyordu. Emre’nin gidip gelmeleri uzun sürmedi. İçimde titrediğini, nefesinin boynumdaki sıcaklığını ve sıklığını içime ılık ılık akışını peş peşe hissettim. Boşaldığı anda bütün ağırlığını üzerime bıraktı. Aletinin damarları içimde atıyor ve aleti kasılıp kasılıp gevşiyordu. Tüm bunlar acı dışında inanılmaz bir zevk vermişti bana. Yataktan kalkıp temizlendik ve sıra bana gelmişti. Bu defa Emre yatağa uzandı ve ben Emre’nin arkasına geçtim ancak benim alette zerre kadar bir kıpırdanma yoktu herhalde yarım saat uğraşmışımdır ama bir türlü beceremedim aleti kaldırmayı. Bu sırada vücutlarımız temas ediyor Emre yavaş yavaş yeniden erekte olmaya başlıyordu. Sonunda bana “ İstersen bak benimki yine kalktı ben bir kez daha yapayım sonra sen de iki kez yaparsın” dedi. Aletin kalmamasının verdiği utancın da etkisiyle kabul ettim. Emre bu kez yatağa sırt üstü uzanmamı istedi ve belimle kalçalarım altına gelecek şekilde bir yastık yerleştirdi. Bacaklarımı havaya kaldırarak diz çöktü ve bana “Nazlı o kadar güzel ki götün bak yine kazık gibi oldu sikim.” dedi ve bir çırpıda içime girdi. Bacaklarımı omuzlarına aldı ve pompalamaya başladı. Bir yandan pompalıyor bir yandan da bacaklarımı okşuyor arada bacaklarımı hafifçe aralayıp boynumu meme uçlarımı öpüyor kalçalarımı sıkıyordu. Bu kez acı kalmamıştı. Emre’nin her hareketi bana inanılmaz zevkler veriyor, aklımı başımdan alıyordu. Emre ikinci ke içime boşaldı. Ancak bu kez boşalmasını o kadar yoğun yaşayamamıştım. Emre boşalmasına rağmen ben hala devam etmesini istiyor ancak bunu dile getiremiyordum yine bir süre dinlendikten sonra Emre “Hadi sıra sende.” dedi. Emre’ye tüm cesaretimi toplayarak “Emre ben yapmak istemiyorum. Zaten bugün bir türlü kalkmıyor. Ama senin beni yapman çok hoşuma gitti. Eğer gücün varsa tekrar yapmanı istiyorum.” dedim. Emre büyük bir şaşkınlıkla bana baktı önce ve sonra “Madem bu kadar çok hoşuna gitti, sikim seni mutlu etti elbette o güzel götünü sikerim.” dedi ve aletini ağzıma almamı istedi. Çok denememe rağmen bunu o gün yapamadım. Emre de çok ısrarcı olmadı ve beni anlayışla karşıladı aslında bu kadar zevkli ve güzel olduğunu bilseydim oral seksin o gün yapmaz mıydım bunu. Biraz uğraştan sonra aleti kendine geldi ve bu kez beni yatağa domaltarak arkama geçti. En uzun ve en rahat seksimizi yaptık. Zevk aldığımı artık korkmadan belli edebiliyordum ve Emre de bana karşı “Sen benim orospumsun, seni tabii ki sikicem aşkım, bu güzel göt sikilmez mi” gibisinden cümleleri çekinmeden kurabilmeye başlamıştı. Bu cümleler beni daha da tahrik ediyordu. Kalçalarımı sıkıyor, tokatlıyor, belimden kavrayıp kendine çekerek köklüyor ve içimde inim inim inliyordu. Yumurtaları kalçalarıma değdikçe oluşan ses ve duygu kendimi gerçekten Emre’nin kadını hatta orospusu gibi hissetmeme yol açıyordu. Bu arada Emre üçüncü kez boşaldı. Ben de Emre’nin altından çekilerek yatağa uzanmasını sağladım ve yanına uzandım. Bir süre hiç konuşmadan yattık ve sonra hadi giyinelim diyerek yataktan kalktım. Emre üzerini giydi ve bana teşekkür etti. Konunun kapandığını olayların üzerine konuşmayı sevmediğimi bildiğini ve artık ayrılması gerektiğini söyleyerek evden uğurladım. Evi toparlayıp banyoya geçtim ve tüm olanları hayal ederek ve düşünerek duş aldım. Arkam çok fena acıyordu. Bunu sevişirken zevkten anlamamıştım ama ilk kez yaptığım şeyi hem de üç defa tekrar etmiş olmam beni mahvetmişti. Birkaç gün acısını yaşadım ama inanın o acı bana zevk de verdi ve bana Emre ile yaşadığım o güzel hisleri anımsattı.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Damla’nın Hatıra Defteri 03

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Damla’nın Hatıra Defteri 03
telefon çaldığında birden doğruldu. arayan Halil’di yani kocasıydı. saç baş dağınık göğüsleri fora bir şekildeydi.

-hayatım.

-aşkım nasılsın?

-iyiyim tatlım nasıl bitirebildin mi işleri?

-bitti bitti aşkım ustalar gitti işte ben de ev işleriyle uğraştım yerleştirmesi uzun sürdü.

-uğraşmasaydın o kadar bi kadın tutsaydın keşke.

-hallettim bebeğim ya. sen nasıl yaptın işlerini bitirebildin mi?

-bitirdim sayılır bebeğim ben de pazar günü yanındayım aksilik çıkmazsa.

birden ahhhhh çekti damla. çağrı boynunu yalıyordu. buna hiç dayanamazdı. kocası ne olduğunu sordu. damla da durumu kurtarmak adına

-ahh bebeğim seni çok özledim, yanımda istiyorum seni.

-ben de özledim bebeğim az kaldı geleceğim.

telefonu kapattıktan sonra damla çağrı’nın üzerine çıkmıştı.

demek yaramazlık istiyorsun.

yavaşça göğsünden aşağıya doğru kaydı. üzerindeki çarşafı bir çırpıda fırlatıp attı. artık karşı karşıyaydılar. uyuyan devi uyandırmaya niyetlendirmişti damla.

bu ufaklık tam ağzıma layık.

hmmmm tadı nasılmış acaba.

-canımmm harikasın..

damla büyük bir iştahla yalıyordu çağrının erkekliğini. çağrı da yılların eksikliğini gidermeye çalışıyordu. büyük bir hazzın içerisindeydi. ağzından çıkarıp göğüslerinin arasına aldı. hızla git gele dayanamayan çağrı kuvvetli bi şekilde boşalıyordu damlanın göğüslerine. çağrının gözlerinin içine bakarak onun üzerine doğru gelip göğsüne yattı. dudaklarına öpücük kondurdu. kırk yıllık aşıklar gibi sarıldılar.

kahvaltılarını teknede yapacaklardı. güzel bir koyda demirlemişlerdi. çağrının tişörtünü giymişti damla ve beraber kahvaltıyı hazırlıyorlardı.

-halil pazar günü burada olacakmış.

buna biraz bozulmuştu çağrı. bir şey diyemedi.

-yani iki günümüz kaldı öyle mi?

-öyle tatlım.

-o halde bu iki günü iyi değerlendirelim ne dersin?

-ne gibi mesela?

-akşama güzel bir kulübe gitmekle başlayabiliriz mesela.

-tamam tatlım.

akşama eğlenmek üzere anlaştıktan sonra kahvaltılarını etmek için masayı hazırlamışlardı. güzel deniz manzarası eşliğinde güzel bir kahvaltı yapıyorlardı. eski iş yeni sevgili olarak.

akşam vakti gelip çatmıştı. damla bir afeti devran olmuştu. straplez mini bir elbise giymişti. altında topuklu ayakkabıları kalçalarını meydana çıkarmıştı. saçları ve makyajı ile adeta tüm erkeklerin siklerini kaldırmak için can atıyordu. koluna girmiş ona eşlik eden çağrı ise bu durumdan hoşnut sayılırdı. tüm erkekler kulübe girişte ikisine daha doğrusu damlayı süzüyor çağrının yerinde olamadıkları için hayıflanıyorlardı.

denize kıyısı olan bir kulüptü bu. elit, gösterişli ve belli bir kesimin girebildiği bir yerdi. adı da dirty club’dı. içeriye girdiklerinde loş ortamda kimse kimseyi net olarak göremiyordu. ancak spot ışıklar arada bir geçtiğinde net olarak seçilebiliyordu insanlar. açık hava olmasına rağmen sis ve duman ortamı ağırlaştırmıştı. ve tabi ki buram buram alkol kokuyordu.

çoğu kulüpteki gibi burada da sandalyeler yeterince değildi. ve damla ile çağrı sandalyesiz bir masada ayakta duruyorlardı. gerçi bu durum çağrının işine geliyordu. damlaya daha yakın oluyor ona dokunup sokulabiliyordu. damla bir kokteyl söylemişti. çağrı ise viski istemişti. etraflarına bakınıyorlardı. o ara çağrı da boş durmuyor eli damlanın poposunda geziniyordu. çaktırmadan da etrafa bakıyordu bu durumu gören var mı diye. arada boynuna öpücükler konduruyordu çağrı.

gece ilerlemiş damla çakırkeyif olmuştu. çağrı ise zurna gibiydi. artık hareketlerini kontrol edemiyordu. herkes bir köşede sevişiyordu adeta. çoğu yer karanlık olduğu için belli belirsizdi her şey. ama birden gözü bir şeye takıldı. siyahi biri vardı barın önünce damlaya bakarak oturuyordu ve eli de aletindeydi. aman allahım bu nasıl bi şey böyle.

adam pantalonunu çok aşağıdan kavramıştı. eğer aleti oraya kadar uzanıyorsa bu çok büyük bi şey olmalıydı. bugüne kadar hiç boy sorunu yapmamıştı ama tatilde yaşadıkları onu fena halde değiştirmişti. tatmin oldukça dahasını da istiyordu. dudaklarını yaladı damla. adam bunu bi işaret olarak algıladı. sandalyesinden indi. ancak damla paniklemişti. yanındaki çağrıya baktı hiç bir şeyin farkında değildi.

aşkım ben lavobaya gidiyorum diye kulağına fısıldadı.

birden lavobaya yöneldi damla. adama bakarak gidiyordu.

damla kendini zor atmıştı tuvalete. aynaya baktı derin bir iç çekti. elbisesini ve saçlarını düzeltti. makyajını tazeledi. yanında hemen bir bayan vardı o da zilzurna sarhoştu.

o işini bitirip çıktıktan sonra kafasını kaldırıp aynadan arkasına baktığında o siyahiyi görmüştü. şok halindeydi. arkasını dönmesiyle beraber adam dudaklarına yapışmıştı bile. aman allahım neler yapıyordu damla böyle. kocasını aldattığı adamla eğlenmeye geliyor onu da tuvalette başka adamla aldatıyordu. bu kadarı ona da fazlaydı. birden iktirdi adamı. adam damlayı kaçırmamak için elini tuttu damlanın ve aletine götürdü. damla büyük şok yaşıyordu tekrar. sahiden çok büyüktü. böyle bi şey hiç görmemişti. bu sefer damla adamın dudaklarına yumuldu. ve onu bir kabine doğru çekti kapıyı kapadı. büyük bir iştahla sevişiyorlardı. damlanın dudaklarını yiyordu siyahi. damla adamın tişörtünü bir çırpıda çıkardı göğüslerini yalıyordu. adam çok kaslı çıkmıştı. atletik bir yapısı vardı. damla onu öperken zenci onu adeta parçalıyordu. kalçalarını sıkıyordu. aleti artık pantalona dar geliyordu. damla bu durumu anlayıp oraya eğildi ve bu tutsaklığa bir son verdi. özgürlüğüne kavuşmuştu. hediyesini ise damla sunuyordu ona. aleti sahiden de kocamandı. onu yalamaya başladı. ağzına sığmasa da onu büyük bir iştahla yalıyordu. girdiği kadarını alıyordu ağzına. zenci kendinden geçmişti. damlanın kadınlığı sırılsıklamdı. zenci onu bir çırpıda kaldırdı önce elbisesinin altını belinde toparladı. daha sonra başını onun kadınlığına gömüp yalamaya başladı. nasıl bir ahhhh çektiyse damla dışarıdan bile duyulmuş olabilirdi. gözleri kısılmıştı.

ahhhh, ımmhhhh hadi ama bunu bana yapma. hadi onu artık istiyorum diyordu damla. adamsa başını işinden ayırmıyordu. damla zencinin saçlarını çekiyordu. ohh bebeğim sen nasıl bi şeysin. ahhh ahhhh hadi ama..

zenci damlayı kucakladığı gibi kabine dayadı. aletini tek seferde sokmuştu. damla yırtılmış olmalıyım diye düşündü. bir çığlık attı. o anda tuvalete biri girmişti. damla zenciye sarılmış kalçalarını hareket ettiriyordu. zenci bağırmasın diye ağzını kapatmıştı damlanın. şehvet ihtiras tutku heyecan her şey vardı. damla çoktan orgazm olmuştu. kadının işi çok uzun sürmedi ve dışarı çıktı. o andan itibaren zenci duraksız gidip geliyordu. damlayı kucağından indirip eğilmesini istiyordu. damla görevi anlamıştı. ve bunu canı gönülden istiyordu. adam damlaya doğru mastürbasyon yapıyordu. damla ise ağzını açmış bekliyordu. ve zenci okyanus gibi patlıyordu. damla elbisesine gelmesin diye tüm menileri ağzında karşılıyordu. bir tek damla bile düşürmeden hepsini ağzında biriktirmişti. ve onları klozetin kapağını açıp tükürdü. zenci ise üzerini toparlıyordu. ve onu kaldırıp dudaklarından öptü zenci eline de bir kağıt parçası sıkıştırıp tuvaletten kimseye farkettirmeden çıktı. damla klozete oturmuş aldığı zevki sindirmeye çalışıyordu. bir gece kulübünün tuvaletinde tanımadığı biri ile hatta adını bile bilmediği bir zenci ile sevişmişti. tam bir fahişe gibiydi. zencinin eline tutuşturduğu kağıdı açıp okudu. telefon numarası yazıyordu altında da adı. tommy.

damla üzerini düzeltip kabinden dışarı çıktı. içeride bir bayan vardı. aynaya baktığında çenesinde biraz meni kalmıştı. bunu yanındaki kadın da farketmişti. hemen temizledi makyajını tazeledi. ve kadına göz kırparak tuvaletten ayrıldı.

içeride çağrının yanına geçerken zenci bara oturmuş içkisini yudumluyordu. yandan da onu süzüyordu. damla verdiği kağıdı zencinin görebileceği bir şekilde çantasına koydu. çağrının yanına geçtiğinde ona hemen bir öpücük kondurdu.

hayatım nerede kaldın?

tatlım midem kötü olmuş herhalde içk**en.

tamam bebeğim merak ettim ben de.

damla çağrıyı kıvama getirmişti . dudaklarını yalayarak ise zenciye bir göz kırptı. yaşayacaklarımız daha bitmedi dercesine.

Kendi ağzından;

-hayatım hoşgeldin!

-hoşbulduk sevgilim.

kocam kaç zamandır ortalarda yoktu. iş sebebiyle olsa da bu kadar uzun bir ayrılık yaşamamıştık. onu özledim desem çok gerçekçi olmazdı. çünkü çok farklı duygular yaşamıştım ama yine de eşimi seviyordum. sonuçta belli mevkilerde insanlardık. sıradan değildik. iş arkadaşım ve komşumla yaşadıklarım başıma büyük işler açabilirdi. bu kadar yakın olan kişilerle yapmamalıydım. gerçi olan olmuştu çok da zevk almıştım. bi kere de düşünmeden içimden ne geliyorsa öyle davranmıştım.

hemen ona bir şeyler hazırladım. yoldan geldi ve aç olmalıydı. üzerini değiştirip yanıma geldi. bana arkadan sarıldı. hemen gevşedim. beni özlediği her halinden ve sertliğinden anlaşılıyordu. ben de bir nebze de olsun özlemiştim aslında. ona mutfakta bir şeyler hazırlarken aletini kalçama dayamıştı. ben de ona karşılık veriyordum. geriye doğru iktiriyor onun daha da sertleşmesini istiyordum.

-sen acıkmadın mı yoksa?

-acıktım görmüyor musun?

-yoooo…

bu arada ben hareketlerimi hızlandırmış ve halil kendinden geçmek üzereydi neredeyse boşalacaktı.

-nasıl göstermem gerek sence?

arkamı dönerek aletini avuçladım. onun yeri ayrıydı bambaşkaydı sahiden.

-mesela buradan başlayabilirsin.

dedim sikine dokunarak. onu serbest bırakmasını istiyordum. o da bu isteğime karşı gelmemişti. hemen özgürlüğüne kavuşturmuştu. elimle kavradım alev gibiydi yanıyordu.

-ben yokken nasıl dayandın bu açlığa peki?

klasik kadın güdüsüyle soruyordum ve bir yandan da sıkıyordum cevabını beklercesine.

-sen yokken sadece seni hayal ederek kendimi tatmin ediyordum. ne güzel de yalardı seni diyordum.

daha fazla dayanamamıştım ben de hemen onu ağzıma alarak tatmin etmeliydim. evet bu tadı özlemiştim ben de. bir yandan da halil’in gözlerine bakıyordum kısılmışlardı. zevk aldığı her halinden ve hırıltılarından belliydi. iştahla yalıyordum. zevk suları karışmıştı damağıma. birden çıkardım ağzımdan.

-başka kadınlarla olduysan bunu koparırım.

diyerek onu tehdit ettim. kıskanıyordum her kadın gibi.

-hadi bebeğim ne olur devam et. senden başka asla, hadi devam et durma.

şu ada ne desem yapacak durumdaydı. daha fazla zorlamadım. devam ettim. elimle de mastürbasyon yapıyordum aletine aynı zamanda. daha fazla dayanamadı. o ağzımdan çıkarmaya çalışsa da ben istemedim ona bir hediye vermek istemiştim. çünkü bunu ona hiç yapmamıştım. mutlu olmuştu. meniler ağzıma birikmişti. başkasıyla olmadığı belliydi gayet kuvvetli boşalmıştı. onları yutmuştum.

-aşkım harikasın. seni çok özlemişim.

kalkıp dudağından öptüm cevaben. ve banyoya doğru yürüdüm tüm seksiliğim ve kışkırtıcılığım ile. aynada kendime baktım ve gülümsedim. temizlendim. elimi yüzümü yıkayıp içeri geri döndüğümde eşim onun için hazırladığım tostu yiyordu. bebeğim gel yanıma otur dedi halil. onun yanına geçip göğsüne yaslandım.

altımda mini bir etek vardı içime de çamaşır giymemiştim. tahrik etmeyi seviyordum. eşim yeni de gelmişti işe de yaramıştı aslında. üzerimdeki askılı badiden sütyensiz göğüslerim belli oluyordu. çok yüksek olmasa da topuklu ayakkabılarım ayağımdaydı. eşim geldiği için giymiştim o bunu çok seviyordu çünkü gerçi ben de seviyordum. ayaklarımı karnıma çekmiş kocamın göğsüne yaşlanmış hasret gideriyorduk. derken kapı çaldı. halil ben açarım diyerek kapıya yöneldi ben ondan boşalan yere uzanmıştım. duyduğum ses ile irkildim. mustafa’ydı gelen. ve işin kötü tarafı eşim onu içeriye davet etmişti. tanrım korktuğum başıma gelebilirdi. acaba mustafa bir delilik yapıp durumu eşime söyler miydi? mustafa ile yüz yüze gelmiştik bile. mahcup bir şekilde tokalaşmıştım bile.

-hoşgeldin halil nasılsın?

-iyiyim sen nasılsın?

-iyi ben de işte ne olsun daha yeni gelebildim. damla’ya da işi gücü yükledim burada zaten.

ben karıştım söze o anda.

-yok sağolsun yardım ettiler.

-ettiler derken.

-kuzenimden söz ediyor mert yanıma gelmişti de bir kaç günlüğüne

-sahi gitti mi kuzenin?

-evet gitti dün akşam.

-sağol mustafa ya iş güç ancak gelebildim yoksa yalnız bırakmazdım damla’yı.

-komşuluk hangi günler için. ben de arabayı görünce hoşgeldine geleyim dedim.

-tabi iyi yapmışsın.

sohbet koyulaşıyordu ama ben tedirgindim hala. kocam bi süre sonra izin isteyerek tuvalete gitti. bunu fırsat bilen mustafa hemen yanıma sokuldu. beni öpmeye kalkıştı. yapma desem de engel olmak neredeyse imkansızdı.

-yapma mustafa. kocam geldi artık öyle bir şey olması mümkün değil.

-emin misin?

-evet hem de gayet.

-bak kızım istediğim gibi davranmazsan her şeyi anlatırım kocana.

-sana inanmaz ki inkar ederim.

o anda telefonunu cebinden çıkardı ve bir fotoğraf gösterdi şok yaşıyordum sahilde mert ile çekilmiş fotoğrafım vardı. mert içime girerken bizi çekmişti. tanrım bunu nasıl farkedemedim. zaafımdan faydalanıp elini eteğimin altında attı. ve kadınlığımda dolanıyordu elleri.

-şu benim ufaklığa hayat ver hadi tatlım.

mecbur isteklerini karşılamak durumundaydım. feci halde faka basmıştım. elimi aletine atıp şortunun üzerinden okşamaya başladım.

-akşam sana mesaj atacağım bi bahane uydurup geleceksin?

-hayır bu akşam olmaz ne olur bunu yapma bana?

– gelmezsen eşinin telefonuna bu fotoğraf gider benden demesi.

aletine daha haşin davranıyordum. yine de zevk aldığı anlaşılıyordu. içeriden eşimin sesi yaklaşıyordu elimi çekip yanından uzaklaştım. gözüken oydu ki daha maceralarım bitmemişti ama bunun da intikamını mutlaka almalıydım. yaz kaçamağı başıma hangi işleri açmıştı.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

tanışmamız karımla

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

tanışmamız karımla
istanbulda bir bar, saat gece yarısını geçmiş. bardan boş çıkma korkusu var içimde ama az ötemde bir kız dans ediyor. uzun boylu balık etli sarısın ve sanırım sarhoş.. iri ve şekilli kalçası sütun gibi bacakları minicik elbisesinden gayet rahat izlenebiliyor.. daha öncede görmüştüm bu kızı buralarda oldukça popüler bir kız.. bakışıyoruz ara sıra yada ben onun vücuduna bakarken ara sıra göz gözede geliyoruz. kız dans ederek geliyor masama hiçbişey demeden kadehime uzanıp fondip yapıyor ve dansa devam ediyor. işte seksi olabilmek bu, bir erkeği böyle çıldırtabilirsin.. beş dakika sabredip yanına gidiyorum.
– çıkalımmı buradan?
– olur.
ıslak dudakları, bluzundan fırlamak üzere olan iri memeleri ile harika görünüyor. hiç konuşmadan yürüyoruz aklımda acaba övüldüğü kadar güzel sevişiyormu sorusu var. yürürken izliyorum onu bodrum kattaki barın merdivenlerinden çıkıyoruz. arabaya bindiğimizdede suskunluk devam ediyor ama manzara müthiş. tamamen sıyrılan eteğin altında ıslanmış siyah bi g-string pırıl pırıl bacaklar ve bluzundan görünen dimdik sol meme ucu. giderken bir yandan bacaklarını okşarken elimi tutuyor ve ıslanmış amcığına götürüyor. evet bu kız övdükleri kadar var resmen ateşler içinde yanıyor.. nihayet evimin asansöründeyiz ve kız dans etmeye devam ediyor ama eteğini sıyırarak memelerini okşayarak. bu gece muhteşem olacak…
kapıdan girer girmez öpüşüyoruz yada o beni yiyor sanırım.. dili müthiş tatlı ve kıvranıyor yılan gibi kapı ile benim aramda ve parmaklarım amcığının içinde. ben daha önce böyle sıcağını görmedim hiç.. koltuğa ulaştık artık ve bnm üzerimde boxer onda ise beline topladığım eteği var sadece, g-stringini ise ne zaman çıkardığını hatırlmıyorum.. artık iri memeleri ağzımda kendisi kucağımda, avuçlarım kalçalarında ve neredyse boşalmak üzereyim, erken boşalmam çok da tecrübeliyim sevişme olayında ama kız delirmiş gibi sevişiyor ve bn memelerini emerken o kucağımda dansına devam ediyor.. kucağımdan indi ve şimdi dizlerinin üzerine çöktü artık elbisede yok üzerinde ve kzın her hareketi sex konusunda muhteşem olduğunu gösteriyor, beli çökmüş aşağıya kalçası dimdik dizlerinin üzerinde ve kasıklarımı öpüyor. evet ıslak sıcak ve etli dudaklar artık sikimin başını içine almış durumda. hayranlıkla izliyorum kaliteli bir porno film izler gibi. sikim tamamen ağzında diliyle dans ederken o güzel elleriylede taşşaklarımı okşuyor. dayanamıyorum artık boşalmamak için çıkartıyorum ağzından, kaldırıyorum kızı yatırıyorum koltuğa normalde pek sevmediğim işi yapıyorum ama bu kız farklı muhteşem ve bende zevkle yalıyorum bir tane tüy yada pürüz olmayan amcığını. sırılsıklam ve çok tatlı. dilim gezdikçe amcığının dudaklarında kafamı daha fazla bastırıyor.. söyledim ya bu kız muhteşem onunla yatanların anlattıklarından çok çok fazlası var . bi süre sonra 69 a geçmek istiyor ve geçiyoruz. sikim dimdik ve yeniden o muhteşem dudakların arasında, benim önümde ise harika bir kalça ıslak bir amcık var. dilimle buluştururken o amcığı gözüm arkasındaki o küçük deliğe takılıyor. küçücük ve sımsıkı ve çok tatlı görünüyor. nasıl bu kadar küçük olabilirki bu kadar meşhur bi kızınki. bir sürü kadının götünü siktim, yattığı adam sayısı bir elin parmaklarının sayısını geçmeyen yada kocasından kaçamak yapan kadınlarr, hiçbirininki böyle sıkı görünmüyodu. neyse tadını çıkarmalıyım..
artık zamanı geldi ikimizde dayanamıyoruz ve kalkıyor o, bnde kalkmaya çalışıtığımda durduruyor beni. sol eliyle tutuyor sikimi ayarlıyor ve artık ıslak amcığının dudaklarını kasıklarımda hissediyorum. tek hamlede oturuyor üzerine gözleri kapalı dudakları hafif ayrık ve hiç kıpırdamıyor, tadını alıyor… yavaş yavaş dans etmeye başladı sikimin üzerinde, kalçasının hareketleri ile o iri memeleri ahnı ritmde dans ediyor, ara sıra duruyor eğiliyor memelerini ağzıma veriyor sonra tekrar zıplamaya başlıyor.. hala patlamamak için sıkıyorum kendimi ama sanırım patladığımda volkan gibi olcak. kızda boşalmak üzere anlıyorum bunu, daha birçok pozisyona sokabilirim onu ama hayr bu sefer değil. ve boşaldı çığlık atarak.. ortamdan kopmadan hemen onu domaltıyorum bu benm fix boşalma pozisyonumdur. en başta nası diz çöküyosa aynı şekilde şimdi kız hala aynı estetik.. hemen kalçasını kavrıyorum okşayıp küçük bir tokattan sonra yerleşiyorum amcığının içine, sıcacık hala. deli gibi vuruyorum kıza inliyoruz ikimizde, o iri memeler dans edyor her vuruşumda. ağzımda bir kelime çıkıyor. geliyorum..
kız öyle bi çekiliyorki altımdan bir anda amcığında olan sikim artık dudaklarında. emiyor sikimi ve o güzel elleri yine taşşaklarımda. ve artık tamam, fışkırmaya başlıyorum öyle bir tazyikle çıkıyorki sikimden dudaklarına çarpıp geri fırlıyor spermlerim. bir kaç saniye içersinde dudakları ve yüzü ve buralardan akan spermlerimle memeleri kaplanıyor. dizlerim titriyor nerdeyse ama kız erkeğine, sikicisine son güzelliğini yapıyor hafif yumuşamış sikim yine ağzında ve vakumluyor sanki. bitince ayağa kalkıyor biran varmı diye soruyor dolapta diyorum. o dgiderken ben izliyorum yine o güzel vücudu. o birasını yudumlarken ben duşa giriyorum. çıktığımda ise şok geçiriyorum kız gitmiş.
ne ismini ne telefonunu biliyorum hiçbirşey yok ondan kalan taki ertesi gün kapının kenarında siyah g-stringini buluyorum. aklımdan hiç çıkmıyor kız, sabahın 4 ünde üzerinde minicik bi etek dekolte bir bluz külot ve sütyen olmadan ve yeni sikilmiş bir halde çıkmış evden. beşiktaşın en merkezi yerinde oturuyorum kötü bişi olmaz kıza ben başka şey düşünüyorum, bulmam lazım onu o güzellik sexilikve özgüven evet özgüven.. unutamıyorum kzı günlerce o g stringini yastığıma koyup uyuyorum.
ilk günlerde anlatıyorum arkadaşlarıma nasıl ateşli siktiğimi kızın muhteşemliğini ama daha sonraki günler aşık olduğumu söylüyorum kıza, kızıyor arkadaşlarım kaç kişinin altına yattı o kız ne aşkı diyorlar ama anlamıyorlar ki beni, paraylamı yattı benle yada başkalarıyla. ben nasıl başka kadınlarla zevk için birlikte olduysam oda zevk için insani hazları için yattı.
günlerce arıyorum onu, her gün o bara gidiyorum sorduğum herkes ya kalçasından ya memelerinden bahsediyor ama kızmıyorum hiçbirine ama bilen yok nerede olduğunu.
bir gece giriyorum yine bara, içkimi alıyorum dans eden bir çift var kadının arkası dönük bana, kırmızı mini bir elbise var üzerinde ve dans ettiği adam kalçasını okşadıkça altındaki kırmızı g-stringini görüyorum. bianda heyecanlanıyorum o olmalı, teninin her noktasını tanıyorum çünkü onun. yanlarına doğru gidiyorum yüzünü görmek için, tam yanlarına geldiğimde ayrılıyor dudakları kadın ile adamın. evet evet işte o, dizlerim titriyor yine aşık olduğum kadını, şuan karım olan kadını buldum yine.
karımla böyle tanıştık işte….

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

İlk kadın oluşum

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

İlk kadın oluşum
Merhabalar ben Didem gerçek ismim Ediz Bursa’da yaşıyorum 22 yaşında aktif ve pasif cd im
2 kez ilişkim oldu bu konuda haddinden fazla seciciyim bunu kendini beğenmişlik burnu büyüklük gibi düşünmeyin !
sex özel bir şeydir !!
herkesle sex olsun diye sevişip yatilmaz hijyen kişisel bakım görgü edep saygı bunlar çok önemlidir benim için insanın ilk önce kendisine sonrada tüm insanlara her anlamda saygısı olması gerek ..
anlaticagim hikaye ben 18 yaşındayken yaşandı
Ve yazılanlar tamamı gerçek yaşanmış bir hikayedir !!
ben doğuştan parlak & kadınsı bir yapıya sahibim
bacaklarım yüzüm göğüs lerim vs tamamen kadınsı hatta bebeksi 🙂
yani abartmiyorum kendimi biraz simarticam k.bakmayin : )
Çoğu bayandan fizigim daha hoş ve güzeldir
14 15 yaşından itibaren yani ufak ufak penisimi kızların kalçalarını sex vs tanımaya başlarken bizim semtte aramizin çok iyi olduğu ve çocukluğumuzun her anında birlikte olduğumuz 3 kişilik bir arkadaş grubumuz vardi
biz birlikte gezer birlikte yer içer birlikte oynardık sürekli
isimlerini takma ad koyuyorum Alican ve Alper olsun
Bir gun aylardan yaz 12 veya 13 yaşındayız
Alican ve Alper birlikte takılırken bir anda alperin aklına birşey geldi ve bizim evin terasına gitmek geldi neyse biz üçümüz kalktik ve bizim terasa doğru yürümeye başladık evimiz 3 katlı ve üçüncü katı daha tamamlanmamış inşaat halinde neyse merdivenlerden çıkarken Alper 3 kat inşaat olan kata geldiğimizde benim tuveletim geldi ve isicem dedi peki dedik bizde birlikte onunla inşaat a geçtik aylardan yaz ve yaş itibari ile çocuk konumunda olduğumuz için sleep kilot ve Capri tarzı birşeyler üzerimizde ve üçümüz de sıralandik ilk Alper çıkardı o bizden 1 veya 2 yaş daha büyüktü.
Neyse bize sizde çıkarsaniza falan dedi. Alperin vucudunda aletinde falan yavaş yavaş kıllanma başlamıştı alicaninda biraz biraz ama ben kız gibiyim hiç bir yerimde tek tuy bile yok :))
Neyse bizde çıkardık işte istiyoruz felan Alper hadi olcelimmi kiminki daha büyük felan dedi olur dedik ve ben inşaatın banyo kismina geçelim biri gelirse filan görmesin dedim
Ama inanın aklımın ucundan bile olacaklar geçmemisti
Neyse biz banyo kismina geçtik çıkardık aletlerimizi ve okşamaya başladık Alper bizden biraz daha büyük olduğu için onunki haliyle biraz daha büyüktü ve benimki minnacık ozaman tabi :))
Bir an gözlerim alperin kine takılmış onu seyrediyorum anlamsizca Alper dedi ellemek istermisin bende hayır gerek yok felan dedim Alican ben ellerim ama sende benimkine elliceksin felan dedi Alper kabul etti ve bunlar birbirlerinin aletlerine ellemeyi felan geçtiler bildiğin okşamaya başladılar
Alper bana hadi sende gelsene mızıkçılık yapma bak burda olan herşey burda kalcak söz dedi bende inanin onları izlerken öyle dalmışım ki içimde değişik hos bir his oluştu
Neyse kabul ettim ve onlara katıldım Alper Alican a sen poponu dön duvara yaslan ben senin kalçalarını oksiyim sizde edizle birbirinizin penisini okşayin dedi ve Alican kabul etti duvara yaslanıp arkasını döndü ve ben alicninkini oksarken çok farklı haz almaya başladım
Alper bir anda olum Ediz senin kalçalarına bakıyorum pornolarda seyrettiğimiz kızlarınkindn daha güzel vallahi dedi. Ve güldü bende yok ne alakası var ya felan dedim
Alper hadi değiştirelim dedi ve bana duvara yaslanıp popomu ona donmemi istedi bende kabul ettim ve duvara yaslanıp popomu iyicee alpere doğru çıkardım ve bacaklarimi araladim o anda içimden alperi iyice baştan çıkartıp kudurtmak geçti nedense ve kendime hakim olamadım
Alper of of harika diyerek ellerini kalcalarima degdirdigi ilk an o an işte o hazzı anlatamam neyse Alper yavaş ca kalcalarimi okşamaya inlemeye devam ederken bir anda sikini okşayan alicana hadi Alican madem bu kadar yaptık
Bugün herşeyi unutalim burdan çıkınca bu konuyu herkes unutsun ama şuan herşeyi oluruna bırakalım herkes istediğini yapsın birbirine olurmu dedi Alican olum ben siktirmem herşey yaparım ama içime almam dedi
Ben o anda tepkisizm ve alperin kalcalarima oksamasinin hazzını yaşarken Alper bir anda alicana hadi biraz yala Alican bende seninkini yalarım dediğini duydum ve bir anda okun artık yaydan çıktığını farkettim ve Alican kabul edip eğildi ve yavaşça yalamaya başladı. Alper bana Ediz sende yere kartonu serelim domal bende senin kalçalarını bacaklarını yaliyim dedi ve bende kabul ettim uzerimizdekilerin tamamını çıkardık ve alperin onune domaldim popomu da sanki 40 yıllık orospuymus gibi dışarı çıkardım ve alpere hadi diye seslendim bu esnada alicaninda yalamak hoşuna gitmiş olmalı ki sapır şupur alabildiği kadarını alıyor ve arada oh ah sesleriyle inliyor
Alper bacaklarimi bir eliyle oksarken dilinide deligimin kenarlarında gezdiriyordu ve ben zevkten oluyordum. Bir anda iki eliyle kalcalarimi ayırıp. Deligimi deli gibi yalamaya emmeye başladı dilini yavaşça icime sokup çıkartmaya başladı ve ben kendimden geçmiş bir veziyette kendimi tamamen alpere bırakmış ahh ohh sesleriyle inliyordum
Alperin aleti tahminen 12 13 kadar ve ince güzel ve sexy bir penisti Alican alperi yalamayı bıraktı ve Alper deligimi yalarken benimkiyle oynamaya başladı ve yavaş ca ağzına alıp emmeye başladı
Allah’ım deligimi dil darbeleriyle delice yalanirken aletiminde yalanmasi ve oksanmasi acayip bir zevkti
Ve işte O AN !!!
Alper dizlerinin üzerinde kalcalarima iyice yaklaşıp taş gibi olmuş penisini bacaklarima kalcalarima surtturmeye başladı bir yandan da yalanarak iyice gevşemiş deligime küçük parmağını sokup çıkarmaya calisiyordu bir süre bu şekilde devam etti ve aletini kalcalarimin arasında yavaş ca gezindigini hissettim ve Alper bir yandan bol bol tukurukluyordu deligimi ve pen vaktin geldiğini ve Alper in
Karısını olucagimi hissetmistim alicaninda bir yandan aletimi delicesine emerken içimden kendime dur demek alpere hayır istemiyorum demek yerine bıran önce icime girmesini beni sert bir şekilde sikmesjni istiyordum
Ve o anda Alican biraz da sen benim kini yala dedi ve aletini ağzıma dayadı hayatımda ilk kez birine saxso cekicektim ve penis yaliyicaktim alicana tamam deyip aletinin başını yavaşça öper gibi yalamaya başladım derken yavaş yavaş bir anda alicanin o küçük pipisinin tamamını agzimin içinde gezdirip deli gibi emmeye başladığımi farkettim bu esnada
Alper de iyice azmis ve yeter artık dercesine aletinin kafasını yavaşça sokmaya çalışıyor bir yandan da canımi yakıp vazgeçmemem icin olabildiğince nazik davranıyordu ve bir anda kafası girdi canım acayip şekilde yandı ve hala o esnada ağzımda alicanin penisi varken elimle alperi biraz itledim ve Alper bir 3 5 dk daha yalayıp parmakladiktan sonra tekrar içime girme çabalarına başladı surttururken felan bir anda işçilerin ellerini yüzünü yikafigini sabunu farketti ve sabunu aldığı gibi kalcalarima deligime sürmeye başladı artık deligim tamamiyle kayganlasmis ve içine girilmeye hazır bir hal almıştı bu esnada Alper kendi penisine iyice sürdükten sonra tekrar arkama geçti ve yavaşça sokmaya başladı kafasını soktuktan sonra bir iki sn bekledi bir eliyle de aletimi okoşuyordu bende kendimi öyle bir kaptirmisim ki alicanin aletine sanki yıllardır alet yalamayı bekliyormuş gibi emiyorum sikini ve alicanin inlemeleri beni daha çok baştan çıkartıyordu. Neyse ki Alper yavaşça girmeye başladı o girdikçe sanki bir yerim yirtiliyormus gibi bir aci ve yanma hissi kendi krndimi sikip sabretmeye çalışırken alperin iyice içime girdiğini ve aletini köküne kadar aldigimi hissettim derken acıya dayanamayıp alicanin aletini bırakarak yüksek bir sesle ahh yeter Alper tamam istemiyorum demeye başladım dili öyle söylüyor o acıyı yaşıyorum o an ama çıkmasını da istemiyorum Alper sanki içimdeki sesi duyar gibi bana öyle sarılmış öyle kenetlenmiş ki kurtulmak mümkün değil
Alper o şekilde biraz bekledikten yavaşça gidip gelmeye başladı yavaş yavaş bir iki o gidip geldikce bende ahh yeter demeye devam ediyorum bir an gözümden yaş geldi o derece açı yani siz hesap edin
Neyse 3 5 dk Alperin gidip gelmeleri iyice hızlanmaya ve kalcalarima vurarak inlemeleri başladı
Benimde ilk dakikalarda çektiğim aci yavaş yavaş yerini zevke bırakmaya başladı bu esnada bende bir kaç dk kadar sonra ahhh ohhh harikaasin Alper daha hızlı felan demeye başladım bir yandan da alicanin penisini taş gibi olmuş penisini oksarken Alper ahhh diye yüksek sesle bağırarak bitti dedi ve çıktı içimden harikasın acayip güzelsin off felan deyip bir yandan böyle bir popo sikilmezmi opulmezmi diyip kalcalarima öpücükler kondurmaya başladı o esnada beni hiç sormayın zaten :))
Bir yandan ilk anal ilişkim çektiğim acayip bir aci sonra si
Tarif edilemez bir zevk ve alperin söylediği o cümleler ve popomu opucukleree bogmasi beni ne kadar mutlu etti ve nekadar zevk aldığımı sizlere yazarak anlatmam mümkün değil neyse bu esnada Alican sıra bende deyip arkama geçti Alper hayır ben bir kere daha yapicam biraz bekle sonra yaparsın felan dediysede Alican sert bir hamleyle alperi itleyip arkama geçti bende kartonun üzerinde domalip kalcalarimi iyice ortaya çıkarıp bacaklarimi araliyarak alicanin da içime girip çıkmasını ve onunda o zevki yaşayıp bana haz vermesini bekliyordum Alican yavaşça deligimi yalarak parmaklamaya başladı ve kendi aletine de sabun sürmeye başladı bir iki dakika bu şekilde yaptıktan sonra Alican ben bu pozisyonda istemiyorum ayağa kalk ve duvara yüzüstü yaslan dedi bende tamam deyip aynen dediği gibi yaptım alicanin aleti alperinkinden biraz daha ince ve küçük ama fenada sayilmz di ve o an geldi Alican ahh bebeğim karıcığım benim hayatımda ilk defa seni sikicem o zevki bana sen yasaticaksin zevkten çıldırt beni felan diyerek nihayet arkama geçti ve aletini deligime dayadı alicanin boyu benden biraz daha uzun ve benden biraz daha kalıplı olduğu için beni istediği şekle sokuyordu nihayet kafasını soktu ve ben yine aynı acıyla ahhh yavaş n’olursun diye bağırmaya başladım Alican bu esnada sanki ben birşey demiyormusum gibi yavaşça sikini tamamen içime sokmayi başardı ve ohh işteoldu evet diyerek boynumu emmeye ve bir eliyle de gogusletimi okşamaya başladı
Yavaş ca gidip geldikten sonra bir anda elleriyle kalcalarimi iyice ikiye ayırıp sikini tasaklarina soktu ve hızlı ca ahh ohh harikasın sevgilim diyerek gidip gelmeye başladı ve 3 5 dakika sonra oda ohhh diye titreyerek yavaşladı ve çok güzelsin harikasın bundan sonra benim karimsin diyerek oda kalcalarimi ve deligimi okşayarak bana iltifatlar etmeye devam etti. Ben daha doymamistim ilk sex in ilk kadın oluşumun heyecanıyla devam devam lütfen beni daha hızlı sikin durmayinn demek geçiyordu . Ve sonra
Bu hikayeyi şimd[görüntü ][/görüntü ]ilik burada noktaliyorum ve bu iliskimizden 5 ay sonra ben evde kız kardeşimin kıyafetlerini giyip makyaj yaparak Alican ve alperi bize devam edip neler yaşadığımızı ikinci hikaymde anlaticagim şimdilik hoşçakalın Bursa içi
veya Türkiye geneli kaliteli dürüst efendi kişiler ile tanışıp reel gorusebiliriz seyahat engelim yok profilimdeki fotolar bana aittir mucx

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Ah Bu Töreler Seks Hikayesi 4. Bölüm!

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ah Bu Töreler Seks Hikayesi 4. Bölüm!

Sabah uyandığım zaman saat altı gibiydi, karım halen yatıyordu. Banyoya geçip duşu açtım ve sıcak suyun altına girdim. Banyodan sonra traş oldum, çıktığım zaman henüz kimse uyanmamıştı. İçimdeki şeytana uyup kızların odasına doğru yürüdüm. Kapı geçen geceki gibi hafifçe aralıktı. İçeriye bakınca kızların ikisinin de mışıl mışıl uyuduğunu gördüm. Odaya geri döndüğüm zaman karım uyanmış, giyiniyordu. Yine paçalı külotu vardı üzerinde. Onun üstüne basma eteğini giyip, çiçekli bir gömlek giydi. Başını arkadan bağladı ve “Ben kahvaltıyı hazırlayayım.” diyerek mutfağa geçti. Karım aslında biraz bakımla güzelliği ortaya çıkacak bir kadındı. Ona elbiseler, iç çamaşırları alma fikri o an geldi aklıma.

Kahvaltı yaptıktan sonra kızlarla arabaya atladık. Esra’yı okula bıraktıktan sonra Özge ile işe gittim. Diğerleri henüz gelmemişlerdi. Aklımda karışık düşünceler vardı. O anda Özge’ye baktım. Hafif bir makyaj yapmıştı. Boyu 1.65 kadar vardı, ama şimdi ayağındaki topuklularla beraber neredeyse 1.75 olmuştu. Aynı zamanda dolgun hatlı bir kızdı, 70 kilo vardı belki. Uzun ve bol mavi eteğinin üstüne, beyaz bir gömlek giymişti, gömleğin içinde ip askılı beyaz bir bluzu vardı, sutyenin askıları da belli oluyordu. Başına da eteği ile aynı renk bir türban takmıştı. Ona, “Niye böyle süslendin?” diye azarlarcasına sorunca ürktü, “Şey, ee…” falan deyince daha da kızdım. “Burada sadece erkekler çalışıyor. Giyimine kuşamına dikkat et. Birdaha makyaj falan yok!” dedim. Bana bakarak ağlamaklı bir sesle, “Ben senin için yaptım. Diğerleri beni ilgilendirmiyor. Yoksa beğenmedin mi?” dedi. Gözlerinden yaşların süzüldüğünü gördüm. Gözüne sürdüğü iki parça boya şimdi yanaklarından akıyordu. Bu sefer kendime kızdım. Ama cesaretine de şaşırmıştım. Bana açık açık ilanı aşk ediyordu.

“Ben senin annenle evliyim. Geçen gece olanlar bir hataydı!” diye kendisine yem atınca, “Hayır, böyle söyleme. Ben seni seviyorum. Annem çok şanslı bir kadın. Onun yerinde olmak isterdim!” dedi. Annesiyle evli olmam onun için önemli değildi. Beni sevdiğini söylüyordu.

Diğerleri her an gelebilirdi, o nedenle ters bir şey yapmamalıydım. “Lavaboya geçip yüzünü temizle, istersen makyaj yap yeniden!” dedim. Gülerek içeri geçti. Biraz sonra da diğerleri geldiler. Aslında bu kadar kızmama gerek yoktu. Diğer çalışanlar hem akrabaydı, hem de Özge’nin kim olduğunu iyi biliyorlardı. Kalkıp ona yan gözle bakmayacaklarını çok iyi biliyordum, ama yine de onu kıskanmıştım.

Akşam altı gibi paydos ediyorduk. Elemanlar tek tek çıktılar. Ben Özge ile kaldım. Onu sikmek için yanıp tutuşuyordum. İşyerinin kapısını içerden kilitledim. Özge ise masasında notlarına bakıyordu. Yazıhanem içerde kalıyordu. Onu elinden tutup kaldırdım. “Nereye? Çıkıyor muyuz?” diye sordu. Cevap vermeden onu yazıhaneme soktum. Özge her şeyi anlamıştı. Onu kucakladığım gibi masamın üzerine oturttum. Ardından dudaklarına yapıştım. “Dudaklarını serbest bırak!” deyip, alttaki etli dudağını emmeye başladım. Dilimi ağzının içine soktum. Dudaklarını küçük küçük ısırıyordum. Dudaklarının üzerindeki, çenesindeki hafif tüyler dudaklarıma batıyordu.

Ellerimi gömleğinin üzerinden memelerine attım. Onları sıkmaya, okşamaya başladım. Özge hafif hafif inlemeye başlamıştı. Gözleri sürekli kapalıydı. Bir elimi eteğinin içinden soktum ve kalçasını avuçladım. Hafif tüylü dolgun kalçasını okşadıkça yarağım da pantolonumu yırtacakmışçasına zorluyordu. Karşısında soyunup çırılçıplak kaldım. Özge havaya dikilmiş haşmetli yarağıma bakıyordu. Uzun ve kalın bir sopa gibiydi; ben bir şey demeden elini yarağıma attı ve okşamaya başladı. Ben ellerimi kalçalarıma atmış, Özge yarağımı okşuyor ve sürekli kıkır kıkır gülüyordu. İnce, narin parmakları yarağımın yanında küçücük kalıyordu. Çok büyük zevk alıyordum.

Daha sonra masanın önündeki kanepeye oturdum. Yarağımı tuttum, bacaklarımı açtım ve Özge’ye eğilmesini söyledim. Özge masadan indi ve önümde eğildi ama bu şekilde dengede duramadığı için diz çöktü. Emirlere itaat eden bir köle gibiydi, ne desem yapıyordu. Başını tuttum ve “Yaklaş!” dedim. Özge kanepenin minderlerinden tutundu, bana doğru daha doğrusu yarağıma doğru eğildi. “Ağzını aç!” dedim fısıldar gibi. Bana bakınca başparmaklarımla yanaklarını okşadım ve “Hadi, aç ağzını!” dedim tekrar. Ağzını hafifçe aralayınca başından tutarak onu yarağımın kafasının önüne daha da yaklaştırdım ve “Yala!” dedim bu kez, “Dondurma yalar gibi yala!” dedim.

Özge çekingen bir tavırla diliyle yarağımı yalamaya başladı. Yarağımın kafasına attığı dil darbeleri beni inanılmaz tahrik ediyor ve azdırıyordu. Bir süre sonra çekingenliği gitti ve bu kez dudaklarıyla emmeye başlamıştı. Bir taraftan yalıyor, bir taraftan emiyordu; gözlerimi kapatmıştım, ellerimle başını okşuyordum sürekli. Ellerini dizlerimin üzerine koydu ve bu şekilde yalamaya devam etti.

Bu şekilde giderse kısa sürede ağzının içine patlayacaktım, ama bunu yapmaya hiç niyetim yoktu. Başını tuttum ve yavaşça geriye ittim. Özge yarağımı bırakmak istemiyor gibiydi. Bu hali hoşuma gitmişti. Dudaklarına sürdüğü ruj yarağımın kafasını boyamıştı. Onu kollarından tutup kalkmasını söyledim. Onu kaldırıp bu sefer kanepeye oturttum. Önünde diz çöktüm. Bacaklarını ayırdım ve uzun eteğini yukarı sıyırdım. Karşımda beyaz kalçaları, bacakları belirince yarağım iyice tavan yaptı. Bacaklarında alınmamış tüyler vardı.

Kalçalarını emmeye ve yalamaya başladım. Tüyler hafif hafif dudaklarıma batıyordu. Özge derin derin inliyor, saçlarımı okşuyordu sürekli. Dilim yavaş yavaş kasıklarına yaklaştıkça inlemeleri çoğaldı. Minik, dantelli, beyaz bir külotu vardı. Amının kılları üzerinden belli oluyordu ve kasıklarında da siyah kılları, tüyleri vardı. Özge güzel ve alımlı bir kızdı, ama pek bakımlı değildi. Külotunun üzerinden parmaklarımla amını yoklamaya başlayınca, “Imm, ıhh!” diyerek inledi ve inlemeleri sürekli hale geldi. Parmaklarım amının üzerinde, kasıklarında dolaştıkça saçlarımı çekiyordu.

Yavaşça külotunu kenarlarından tutup sıyırdım ve bacaklarından çıkardım. Amı ıslanmıştı, am dudaklarına yumulup emmeye başladım. Neredeyse o pozisyonda boşalacaktım. Özge’nin inlemeleri zaman zaman çığlıklara dönüşüyordu. Amının üzerindeki kıllar ağzıma batıyordu. O nedenle daha fazla devam etmek istemedim. Bir dahaki sefere ona temizlenmesi gerektiğini söylemem gerekiyordu. Doğruldum ve yarağımı tutarak tekrar yalamasını istedim. Özge bu sefer iştahla yarağımı emiyor, yalıyordu. Sanki acelesi varmış gibiydi. Yarağıma iki eliyle sarılmış, başını ileri geri hareket ettirerek emiyordu. Ona, “Tamam, bu kadarı yeterli!” diyerek kendimi geri çektim. Ayağa kaldırdım ve masaya domalttım.

Elleriyle masanın kenarından sıkıca tutunmuş, ara ara arkaya bakıyordu. Eteğini beline sıyırdım ve bacaklarını ayırmasını söyledim. Göt yanaklarını tutup yoğurmaya başladım. Özge, “Ahh, ımm, ığhh!” diye diye inledikçe götüne girmek için sabırsızlanıyordum. Göt yanaklarını ayırınca, siyah bir çukura benzeyen kıllı göt deliği göründü. Götünün kenarlarına parmaklarımla dokunmaya başlayınca, “Uhh, ımm, ayy!” diyordu. Geçen gece olduğu gibi orta parmağımı yavaşça deliğine sokmaya başladım. İlk boğumuna kadar kolayca girmişti, bundan sonra yavaş yavaş sokmaya başladım. Özge deli gibi inliyor, başını sağa sola atıyordu. Parmağım deliğinin içine köküne kadar girince içinde gidip gelmeye ve çevirmeye başladım.

Bu arada diğer elimle de amını ovalıyordum. Amı vıcık vıcık sulanmıştı, göt deliğinin ağzı da terden sırılsıklam olmuştu. Parmağım artık göt deliğinin içinde daha rahat hareket eder olmuştu ve hızlı hızlı sokup çıkardıkça Özge deli gibi inleyip, çığlık atıyor ve nefesi kesilecekmiş gibi soluk alıp veriyordu. Götünün deliğinde birkaç dakika boyunca parmağımla genişletme çalışması sonuç vermişti. Şimdi işaret parmağımı da beraberinde soktum. Özge’nin göt deliği lastik gibiydi. Parmaklarım içine girdikçe delik açılıyor, çıkardığım zaman hemen kapanıyordu. Özge’nin inlemeleri içeriyi doldurmuştu.

Parmaklarımı deliğinden çıkardım. Çırılçıplak halde lavaboya gidip ellerimi bol sabunla yıkadım. İçeriye elimde sıvı sabun şişesi ile dönünce Özge’yi ayakta üzerini toparlarken gördüm. “Ne yapıyorsun?” diye sorunca, “Bitmedi mi? Eve gitmiyor muyuz?” diye sordu. “Hayır, daha yeni başladık! Hadi eğil, hadi korkma, canını yakmam!” dedim. Elimdeki sıvı sabunu kastederek, “Ne yapacaksın onunla?” diye sordu. “Sen eğil, öğrenirsin şimdi!” dedim.

Dediğim gibi tekrar masanın üzerine eğildi ve kenarlarından sıkıca tutundu. Sürekli bana bakıyordu ve korktuğu anlaşılıyordu. “Ben bakireyim, lütfen yapma!” deyince, “Merak etme, yine bakire olarak kalacaksın!” dedim. Eteğini yukarı sıyırınca gördüğüm manzara inişe geçmiş yarağımı tekrar kaldırmaya yetti. Elime bol miktarda sıvı savun döküp yarağımı sabunlamaya başladım. Ardından bir miktarda göt deliğinin ağzına döktüm ve parmağımla içine yedirmeye başladım. Yarağım ve göt deliği kaygan bir hal almıştı. Yarağımı yavaşça kafasından tutarak göt deliğine bastırmaya başladım.

Özge devamlı başı arkada, “Ay, ah, yapma, çok günah, ah, yapma!” diyordu. Ama onu bu akşam götünden sikmeden bırakmaya niyetim yoktu. “Korkma, canını yakmam!” diyerek onu sakinleştirmeye çalışıyordum. Ama o aynı şeyleri söylemeye devam ediyordu. Yarağımın kafası yavaş yavaş götünün içine girmeye başladıkça daha çok bastırmaya başladım. Kıllı göt deliği vakum gibi yarağımı sıkıyordu ama gittikçe açılıyor, açıldıkça da içine daha çok giriyordum.

Bir süre sonra yarağım neredeyse yarısına kadar içine girmişti ki, Özge’den deli gibi sesler yükselmeye başlamıştı. Bana sürekli çıkarmam için yalvarıyordu. Ama ben kalçalarından tutarak zorlamaya ve içine girmeye çalışıyordum. Gittikçe hızlanmaya başladım. Özge yerinde kıpırdanıyor, götünü sağa sola çeviriyordu. Bu da götünde rahat gidip gelmeme engel oluyordu. Onu kalçalarından daha sıkıca tuttum ve daha çok bastırmaya başladım. Masam sağlamdı ama yavaş yavaş sallanmaya başlamıştı. Özge sıkıca tutunmuş, masaya yapışmış gibiydi. İnanılmaz bir zevk alıyordum. Daha önce para karşılığı bir kadının götünü sikmiştim, ama göt deliği amı kadar genişlemişti ve içine girip çıkarken hiç zorlanmamıştım. Ama şimdi delik yarağımı sıktıkça aldığım zevkte bir o kadar artıyordu.

Özge’nin inlemeleri ve çığlıkları yavaş yavaş azalmış, bununla birlikte götüne daha kolay ve zorlanmadan girer olmuştum. Deliğin yarağıma yaptığı baskı boşalmamı geciktirmişti. Boşalacağıma yakın yarağımı götünden çıkardım, o anda delikten ‘Zort!’ diye bir ses geldi. Yarağımla birlikte içine giren hava böylece deliğinden çıkıyordu. Deliğin ağzı az önceki gibi kolayca kapanmamış, biraz açık kalmıştı. Yeniden içine girdim ve gidip gelmeye başladım.

Bu şekilde birkaç dakika Özge’yi götünden siktim ve nihayetinde inanılmaz bir zevkle boşaldım. Yarağım halen götünün içindeydi, bir süre daha içinde kaldım. Yarağımı çıkardığım zaman döllerim deliğin ağzından akmaya başlamıştı ve deliğin içine giren hava, döllerimin üzerinde küçük hava kabarcıkları oluşturuyordu. Masanın üzerindeki kağıt mendilden bolca aldım ve akan dölleri, kalçalarını iyice sildim, temizledim. Aynı şekilde yarağımı da sildim.

Sonra birlikte giyindik ve toparlandık. Özge’nin acı çektiği yüzünden belli oluyordu. Ona, “Bir zaman sonra geçer, korkma!” dedim. Bana cevap vermedi. Birlikte dükkândan çıkıp arabaya bindik. Özge koltuğa oturdu ama, “Ay, ah!” diye diye söylenmeye başladı. Ben yine aynı şekilde kısa zaman sonra acılarının biteceğini ve bundan sonra acı çekmeyeceğini söyledim. Özge eve kadar kıvranıp durdu. Arabada ona, “Vücut temizliğini ihmal etmişsin!” dediğimde hafifçe kızardı, utanmıştı. Bana, “Ben kendim yapamıyorum, tüylerimi normalde annem alıyor. Ama o da son zamanlarda seninle evlenecek diye beni ihmal etti!” dedi. Sonra da, “Anneme söylüyorum ama şu aralar da aklı bir karış havada!” deyip güldü. Neden güldüğünü anlamıştım. Sonra bir ara, “Annemle de böyle yapıyor musun?” diye sordu. “Neyi yapıyor muyum?” dedim. “Şeyi işte, anlasana!” dedi. Ben yine, “Anlamadım?” diye cevapladım. Bunun üzerine oflayıp pufladı ve ağzındaki baklayı çıkardı, “Annemi de götünden sikiyor musun?” dedi. Ona baktım ve “Hayır!” dedim. Eve gidene kadar bir daha konuşmadık. Özge alınmış gibiydi, annesini götünden sikmediğime içerlemişti sanki.

Eve geldiğimiz zaman karım, “Ay, nerede kaldınız? Merak ettim!” dedikten sonra, Özge’ye bakıp, “Neyin var kızım? Ne oldu?” diye sorunca, ben hemen, “Yok bir şeyi, öğlen yediği yemek biraz midesini bozdu!” dedim. Özge birşey demeden odasına girdi. Biz akşam yemeğini yerken Özge bize katılmadı, o sırada banyoya girip duş aldı. Annesi, “Bu kızda bir şeyler var!” diyerek söyleniyordu. Yemekten sonra ben de duşa girdim. Çıktıktan sonra içerdekilere, “İyi geceler!” diyerek yatak odama çekildim.

Yatağa girmiştim ki karım içeri girdi ve “Hayırdır, sen de mi rahatsızsın?” dedi. “Yok birşey, sen yatmıyor musun?” dedim. “Gelirim birazdan…” diyerek içeri geçti. O sırada ben uyumuşum. Gecenin bir vakti uyandığımda, karım yanımda, bana sarılmış halde uyuyordu…

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized
istanbul travesti istanbul travesti istanbul travesti ankara travesti Moda Melanj kuşadası escort bayan çankaya escort mecidiyeköy escort beylikdüzü escort istanbul escort ankara escort bayan Hacklink Hacklink panel Hacklink panel bursa escort ankara escort Ankara escort bayan Ankara Escort Ankara Escort Rus Escort Eryaman Escort Etlik Escort Sincan Escort Çankaya Escort hurilerim.com Escort Antalya Escort Alanya Escort Antalya Merkez Escort Antalya Otele Gelen Escort Antalya Rus Escort Belek Escort Fethiye Escort Kemer Escort Kepez Escort Konyaaltı Escort beylikdüzü escort antalya rus escort escort keçiören escort etlik escort çankaya escort mamasiki.com bucur.net hayvanca.net lazimlik.net cidden.net Escort bayan Escort bayan escortsme.com anadoluyakasikadin.com kadikoykadin.com atasehirkadin.com umraniyekadin.com bostancikadin.com maltepekadin.com pendikkadin.com kurtkoykadin.com kartalkadin.com istanbulspor.net şişli escort istanbul escort mecidiyeköy escort beşiktaş escort taksim escort fındıkzade escort çapa escort fatih escort topkapı escort escort şişli escort bayan bayrampaşa escort merter escort escort mecidiyeköy bursa escort warez forum Bonus veren siteler Bonus veren siteler ankara travesti By Casino bursa escort görükle escort bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort ankara escort