Ay: Ocak 2024

sadece seviştik

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

sadece seviştik

merhaba ben henüz hiç bir erkekle sevişmemiş olan bir pasififdim düne kadar 🙂 dün kendisini çok sevdiğim ve deliler gibi aşık olduğum kişi benimle buluşabilmek için benim yaşadığım şehire geldi burda 2 gün kalacaktı rahat edebilmek için kendine bir ev kiralamış. ben de ona madem ev kiralamışsın ben oraya geliyim o zaman dedim oda kabul etti. dün onun kiraladığı eve gittim önce evi gezdim sonra salona geçtik ben onu koltuğun kenarına oturttum ve ona doğru yaslanarak uzandım başımı dizlerine koydum sohbet ettik konuştuk sonra ben kalktım ve ben burda rahat edemedim gel içerdeki çift kişilik yatağa gidelim dedim sonra o da kabul etti ardından yatağa girdik bana sarıldı ve biraz sessizce bekledik sonra sohbet etmeye ve şakalar yapmaya başladık ardından o çok sıcak oldu dedi ve tişörtünü çıkardı bende madem sıcak oldu altındaki eşofmanı da çıkar dedim o da tamam dedi çıkardı ve yeniden yattı yanıma. ben dayanamadım ve yavaşça sikini ellemeye başladım hafif hafif öpüşmeye başladık aslında o da bende nefret ediyorduk öpüşmeden ama söz konusu biz olunca her şey güzel geliyordu. daha sonra ben altımdaki eşofmanı çıkarttım oda atletini benim üstümde bir tişört ve boxer onun üzerindeyse yanlızca boxer vardı ben arkamı döndüm ve bana arkamdan sarıldı sikini kalçalarım arasında hissedebiliyordum çok sert ve sıcaktı sonra o boxerı da çıkardı bende üzerimdeki tişörtü ve boxerı çıkarttım artık ikimizde çıplaktık sonra ben onun sikini elledim okşadım o da benim göğüslerimi elledi kalçalarıma dokundu sonra ben yüz üstü uzandım ve üstüme çık dedim biz onunla daha önceden konuşmuştuk ben tam anlamıyla içime girmesini isteyene kadar asla içime girmiycekti sözündede durdu ve sadece kalçalarımın arasına sikini sokup sürttürdü. daha sonra onu üstümden ittim ve sikini yalamaya başladım çok büyük bir zevk alıyorduk ikimizde o da o sırada beni okşuyordu tabiki çok uzun bir süre yaladıktan sonra gene benim üstüme çıktı ve sürtmeye başladı geliyimmi ? diye sordu bende gel dedim sonra kalçalarımın arasına boşaldı ve bir iki dakika öylece üzerimde yattı sonra kalktı ve önce kendini sopnra beni temizledi uzıp yatakta bi iki saat felan sohbet ettik ben tekrar ellemeye başladım ve siki gene kazık gibi olmuştu bu sefer ben onun üzerine şıkmış ve sikinin üstüne oturmuştum fakat gene sikini içime sokmamıştık sadece kalcalarım arasındaydı o pozisyonda baya bir sürttükten sonra farklı pozisyonlarda denedik ama en sonunda tekrar ben onun üzeirne oturdum o sürtüyor ben onun ensesini kulak memesini ve dudağını öpüp yalıyor ve ufak ufak ısırıyordum daha sonra gelmek üzereyim dedi ve ben hemen sırtüstü yattım oda benim göbeğime oturdu se göğüslerime boşaldı sonra ikimiz birlikte banyoya girdik ve yıkandık çok eğlenceli bir gün geçirdim daha sonra beni evime bıraktı ve bana çok teşekkür etti beni çok sevdiğini söyledi ve asla bırakmayacağına dair söz verdi şimdi o tekrar istanbulda ve onu en son dün görmeme rağmen çoooooook özledim onu çooooook seviyorum o benm bir tanem başka şeyler olursa yine anlatırım 😀

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

İlk kez bir kızla beraber oluşum

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

İlk kez bir kızla beraber oluşum
Bundan yıllar evvel, Akdeniz’in sevimli bir tatil kasabasında yazlık bir evimiz vardı. Yaz aylarında oraya gider, tüm yaz tatilimizi orada geçirirdik. Ergenlik yaşlarındayken sitemizde oturmakta olan komşumuzun kızına aşık olmuştum. Aynı arkadaş grubu içinde takılıyor, grup halinde geziyorduk. Ama benim O’na karşı pek çok özel hislerim vardı. Fakat O bunların farkında değildi. Reddedilmek ve arkadaş çevresinde alay konusu olmak korkusuyla da bir türlü açılamıyordum.

Derken bir gece Ahmet adında bir arkadaşımızla benim aşık olduğum kız ortadan kayboldular. Meğerse iskeleye gitmişler ve öpüşmüşler. Ertesi gün Ahmet olanları arkadaş grubu içinde ballandıra ballandıra anlattı. O an içimden Ahmet’i öldürmek geçti. Tabi böyle bir vahşet hiç bir zaman yaşanmadı. Tabi aşık olduğum kız duruma çok ama çok bozulmuştu. Kız resmen yıkılmıştı. Diğer arkadaşlarımız da Ahmet’in yaşadıkları özel anları anlatmasını doğru bulmuyordu. Ama olan olmuştu bir kere.

Ne yaparsınız ki kızcağızı teselli etmek bana düşmüştü. Aslında O’na da kızgındım. Ama ne yaparsınız ki aşıktım. Hem aramızda bir ilişki yoktu. Kızdan hangi sıfatla hesap soracaktım ki? Hem yaşananlar tam anlamıyla gençlik hatasıydı.

Fakat zaman geçtikçe kız ile aramızda yakınlaşma başladı. “Beni bu dünyada en iyi sen anlıyorsun.” falan demeğe başlamıştı. Kısa bir süre içinde biz çıkmaya başlamıştık. Artık arkadaş grubu içinde beraber takılmak bizi açmıyordu. Çok zaman kalabalıklardan kaçıyor, başbaşa kalmak için fırsatlar yaratıyor, tenhalara kaçıyorduk. Aklımda hep Ahmet ile iskelenin üzerinde yaptıkları vardı. O’na hem kızıyor, hem aynı şeyleri yapmak istiyor ama bunları yaparken de hem Ahmet’in düştüğü pozisyona düşmek istemiyor, hem de O’nu incitmek istemiyordum.

Ben bu kadar ince düşünürken bir gece O bana “Yaa, sen ne biçim bir erkeksin” dedi. Bir türlü onu öpmüyormuşum. Ben de ona cinselliğin ikinci planda geldiğini, önceliğin aşk olduğunu falan anlatmaya başlamıştım. Sanırım o da bana bıyık altından güldü. tabi haklısın falan dedi. Çok sonraları fark ettim ki, aslında böyle konuşmakla yanlış yapmışım. Ama o gece ilk kes öpüştük ve hatta elbise üzerinden taze göğüslerini sıkıştırma fırsatı buldum.

O yaşlarda daha önce bir kaç kez kadınlarla beraber olmuştum, ama hepsi para karşılığı genelevlerde yapılmış, çok ucuz ve çok adi sekslerdi. Bir kızla hiç seks yapmadığımdan ne kadar ileri gidebileceğim ve nerede onu korkutacağımı tam olarak kestiremiyordum. Buyüzden üzerimde bir ürkeklik vardı. Daha sonraları itiraf ettiğine göre bu ona çok da çekici gelmiş.

Birinci ayımızı doldurduğumuz günün gecesinde kutlama yapmaya karar verdik. Ben bir şişe şampanyayla sahilde başbaşa kutlama yapmayı teklif ettim. Amacım sahilde alkol aldıktan sonra kum tepelerinden birinin arasına, gecenin de karanlığındanda istifadeyle gizlenerek sevişmekti. Zaten evlere gidemiyorduk, çünkü ailelerimizden birisi mutlaka evde oluyordu.

Şampanyamızı aldık, sahildeki şezlongların üzerinde ikişer veya üçer bardak şampanya içtik, ona biraz daha tenha bir tarafa gitmek istediğimi söyledim. Niyetimi o da anlamıştı. Çapkınca gülüşlerle başta biraz naz etti sonra aniden ayağa kalkarak elimden beni karanlığa doğru çekti. Karanlıkta kaybolmuştuk.

Kum tepelerinin arasında kendimize sota bir yer bulduk. Hemen yere oturdu. Ben de yanına. Bir iki dakika öylece oturduk. Sonra birbirimize baktık ve şehvetle dudaklarımız buluştu. Bir birimizi deliler gibi öpüyorduk. Tükrükler çoktan birbirine karışmıştı. Bir benim dilim onun ağzının içinde define arıyordu, bir onunki benim ağzımın içinde. 15 – 20 dakika deliler gibi öpüştük. Tabi bu arada ellerim memelerini tişörtünün üzerinden okşuyordu. Artık daha ileri gitmenin zamanının geldiğini anlamıştım. Çünkü nefesi iyice hızlanmıştı. dudaklarından ayrılıp, boynuna yöneldim. Boynunukah öpüyor kah yalıyordum. ellerim memelerini okşuyor, oradan beline göbeğine iniyordu. Ellerimi bacaklarının arasına koyduğumda ateş gibi yandığını fark ettim. Çok şaşırmıştım. Daha önce birlikte olduğum orospuların amları hiç böyle yanmıyordu. Hatta bazıları sikişmeye başlamadan önce amlarını tükrüklüyorlardı.

Bacaklarının arasını uzun uzun okşadım. Sürekli alev alev yandılar. Derken belini okşarken usulca ellerimi arkasından tişörtünün içine soktum ve sıyırdım. Sütyeniyle yanımda yatıyordu. Deliler gibi göğüslerini öptüm, okşadım, yaladım. Sonra ellerimi arkasına geçirip sütyenini çözmeye çalıştım. Fakat o da ne? Bir türlü sütyenini çözemiyordum. Bana güldü. Biraz doğrularak sütyenini kendisi çözdü. Tekrar kumların üzerine kendini bırakıverdi. Gencecik memelerini görünce kalp atışlarım hızlanmıştı. Direk yumuldum. Bu arada o da boş durmuyor, beni okşuyordu. Diğer yerlerim neyse de, şortun üzerinden aletimi okşaması çok hoşuma gitmişti.

Halimizi düşünebiliyor musunuz? Kumların üzerinde iki genç. Ben şort – tişört, o sadece altında bir tayt, üstü çıplak, sevişiyoruz. Aklıma filmlerde gördüğüm sahneler geliyor ve onları yaşamak istiyordum. Fakat eldeki bulgurdan da oluruz korkusuyla, gel senin ağzına vereyim falan diyemiyordum. Ama o devamlı benimkini üstten okşuyor ve beni sürekli zevkte tutuyordu. Cesaretimi topladım, memelerinin arasını ışlak ıslak yaladıktan sonra biraz doğruldum ve benimkini çıkarttım. Bir an durdu ve yaptığımı anlamaya çalıştı.

Bir hamlede göbeğinin üzerine oturdum. Benimkini memelerinin arasına koyarak, ellerini göğüslerini sıkıştıracak şekilde yerleştirdim. Gözlerini kapattı, başını arkaya doğru attı. Bende ileri doğru uzanarak göğüslerinin arasında gidip gelmeye başlamıştım. Tam tükrük kurumuştu ve hafif hafif acı vermeye başlamıştı ki, aletimin ucunda ıslaklık hissettim.

Bir de baktımki, kafasını kaldırmış gelip gittikçe benimkini yalıyor. Bu durum çok hoşuma gitmişti. Daha fazla şevk ile yapmaya devam ettim. Aklıma acaba ağzına alıp almayacağı geldi. Durdum. biraz daha ileri kaykılarak aletimin tümünü ağzına ittirdim. Hiç problem çıkarmadan tümünü aldı ve resmen somurmaya başladı. İyice başım dönmeye başlamışdı. O yerde yatarken üzerinde aletimi ağzına uzatarak daha fazla duramazdım. Fakat ağzından çıkmak da istemiyordum. Ensesinden tutarak kendimi soğuk kumların üzerine bıraktım. Şimdi ben altta yatıyordum ve üstte, o beni emiyordu. Üstü çıplaktı fakat altında hala taytı vardı.

Yavaşça uzandım, ellerimi tam taytının lastiklerinin arasına sokmuştum ki irkilerek ellerimi tuttu. “Ben de senin kini yalamak istiyorum, 69 yaparız.” dedim. Kesin bir ifadeyle reddetti. İyice gözüm dönmüştü. Artık tamamını istiyordum. Fakat bakire olduğunu düşündüğümden işimin olmayacağını tahmin ediyordum. Ama benimkini de artık bir yerlere sokmam ve boşalmam lazımdı. Hem gerçeği gibi olsun istedim, hem de belki de onu da biraz daha tava getirir, en azında bir ters ilişki yakalarım diye umarak bacaklarının arasına girdim. Şaşırmıştı. Üstünde tayt olduğu halde bacaklarının arasında gidip gelmeye başladım. Nefesi iyice hızlanmıştı. Belli belirsiz inlemelerle hırlıyordu. Fırsat bu fırsattır dedim. “Taytın benimkini acıttı, taytı çıkartalım. Nasıl olsa külotun var. Söz veriyorum sana istemediğin bir şeyi yapmayacağım. O külotu hiç çıkartmayız.” dedim. Kabul etti.

Artık incecik donunun üzerinde gidip geliyordum. Sıcaklığını aletimle hissedebiliyordum. Dudakları iyice açılmış ve ıslanmıştı. Külotu sırıl sıklamdı. Benimkini de ıslatıyordu. Şıpır şıpır sesler geliyordu. İyice kayganlaştığından şüphelenerek kafamı eğdim ve baktım, meğerse külotu gidip gelmelerimden iyice sıyrılmış, ben am dudaklarının üzerinde gidip geliyormuşum. Durumu fark edince iyice tahrik oldum. Tam boşalacaktım ki “Ufff… yeter daha fazla dayanamayacağım” dedi. Doğruldu. Yıkılmıştım. Tam da zamanında böyle şey yapılır mıydı?

Bak.” dedi, “Bana söz ver, bu tamamen aramızda kalacak. Kimseye söylemeyeceksin. Sır.” dedi. Nede olsa sütten ağzı yanmıştı. Şimdi ayranı üfleyerek içiyordu. “Tamam.” dedim. Yarın akşam daha iyilerini yaparız diye düşünürken külotunu tamamen çıkarttı ve tekrar kumların üzerine uzandı. Şok olmuştum. Benden ne istiyordu acaba? “Gelsene” dedi. “Sana hepsini vereceğim.” dedi. Derin bir şoktaydım. Kımıldıyamıyordum. Aşık olduğumu düşündüğüm kızın bakire olmadığını keşfetmiştim. O yaşımdaki aklımla şoktaydım. Elimden tuttu, beni üzerine çekti. Neredeyde kımıldıyamıyordum. “Hadi ama” dedi. Sonrada aletimi tutarak, başını dudaklarının üzerine koydu. Bana sadece ittirmek kalmıştı. Yüzünde tatlı bir gülümsemeyle gözlerimin içine derin derin baktı.

Tanrım diyordum kendi kendime. Orospu olmayan bir kadınla ilk kez beraber oluyordum. Çok heyecanlıydım. Deliler gibi üzerinde gidip geliyordum. O kah gözlerini kapatıyor, kah açıyordu. Ama belli olan bir şey vardı ki, o da onun bu işten müthiş zevk aldığıydı. Heyecanımdan bir türlü boşalamıyordum. Tam çok yoruldum artık bırakayım derken titremeye başladığını fark ettim. İlk kes bir kadın benimle sevişirken boşalıyordu. Hem sevinmiştim, hem de şaşkınlığım bir kat daha artmıştı. O boşaldıktan sonra durdum. Beni ensemden tutup kendine çekti. Dudaklarıma yapışarak beni uzun uzun öptü. Hala içindeydim. “Sen sanırım hala boşalamadın” dedi. “Ben senin için bir kez daha yaparım, devam et” Tekrar başladım. Dinlenmiştim de zaten. Uzun uzun gittim geldim. İlkinde kendini tutmuştu. Ama bu sefer daha rahat davranıyordu. Daha yüksek sesle, daha uzun uzun iniltiler geliyordu. Bacakları yoruluyor kah bacaklarını omuzuma koyuyor, kah yanlara açıyor, bir belime doluyor, bir havalara dikiyordu. Her farklı pozisyonda tahrik oluyordum. Ama ben birtürlü boşalamıyordum. Ben bunların hiçbirini orospularla yaşamamıştım. Resmen şoktaydım.

Sen pozisyonu sevmedin sanırım” dedi. Bir yılan kıvraklığıyla altımdan sıyrıldı, ne olduğunu anlamadan önümde domalıverdi. arkadan amına girmemi istiyordu. Bütün arkası kum içindeydi. Yanaştım. Fakat bir türlü denk getiremiyordum. Çok tecrübesisdim. İlk kez arkadan bir kadına yanaşıyordum. Eliyle tuttu, yolu gösterdi. Biraz becerdim, çıktı. Tekrar soktu. Bir türlü beceremiyordum, beceremedikçe de moralim bozuluyor, şevkim kaçıyordu. Halbüki filmlerde ne kadar da kolay yapıveriyorlardı.

Bana döndü “Yeter” dedi. “Uzan yere.” dedi. Uzandım. Üzerime çıktı zıplamaya başladı. Çok hoşuma gitmişti. ben de onun ritmini tutturmaya başladım. Ben hızlandıkça o da hızlandı. Derken onu biraz havaya kaldırıp, alttan sert vurmanın ne kadar zevkli bir şey olduğunu farkettim. Sanırım ağzımdan iniltilerle birlikte küfürler de çıkmaya başlamıştı. “Evet, evet. Yapabilirsin” diyordu.

İyice gözlerim kararıyor, gözlerimin üzerinde ve beynimde şimşekler çakıyordu. Boşalacaktım. Ama boşalırken üstte olmalıydım. Sert bir hareketle onu yere devirdim ve üzerine çıktım. Hızla, hırsla, durmaksızın dibine kadar sokuyordum. Hatta imkanı olsa taşaklarımı da içine sokacaktım. İyice içinde durdum, geliyordum. O da yine zangır zangır titremeye başlamıştı. Aklıma korunup korunmadığı geldi. Çıkarttım. Çıkarttığım anda da boşalmaya başladım. Hemen arkamdan o geldi. Arka arkaya boşaldık. Oluk oluk, dolu dolu, kıvamlı kıvamlı göbeğinin üzerine boşalıyordum. Bir yandan da iyice boşalayım diye elimle otuzbir çekiyordum. Sanırım o güne kadar hiç o kadar çok boşalmamıştım. “İyi oldu dışarı boşaldığın” dedi. Korunmuyormuş.

Yaz bitene kadar hemen hemen her gece beraber olduk. Ama hiç biri o ilk gecenin büyüsüne sahip olamadı. Sonradan söylediğine göre o gece defalarca boşalmış. Yaz bittiğinde farklı şehirlere dönmek zorunda kaldık.

Sonra farklı üniversitelere gittik. İkimizinde farklı sevgilileri olmuştu. Uzun yıllar pek görüşemedik. Yada eskisi gibi görüşemedik. Yaz tatillerinde karşılaşıyorduk ama hem eskisi kadar çok kalamadığımız için, hem de ikimizinde farklı sevgilileri olduğu için eskisi gibi bir türlü olamadık bir daha. Zamanla birbirimizi unuttuk. Bir tek o ilk gece unutulamadı. Yada en azından ben unutamadım. Yıllar sonra farklı insanlarla evlendik, ikimizinde akran birer oğlu var. Sanırım o geceyi o da unutamamış. Çünkü oğluna benim adımı koymuşlar.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

emlakçı fuat abi..

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

emlakçı fuat abi..
vet arkadaşlar karımla maceralarımız başlığı altında üç tane anımızı sizlere anlatmıştım.Şimdi bir tanesini daha anlatıcam.İlk maceramızdaki Kemal in daha sonra bizi Osman la tanıştırdığını anlatmıştım.Osmanla olan tekne turundan sonra Osman sürekli bizi arıyordu ve buluşmak istediğini söylüyordu.Karım Ebru da Osmanın kalın yarağını unutamamıştı ama fırsat bulup Osmanın tekliflerini kabul edemiyorduk.Benim çalıştığım şirket bir ekonomik krize girmişti.Ve yeni atılımlar yapılmazsa şirket batacaktı.Bu yüzden farklı alanlarda girmeye karar verildi.İçlerinde benimde bulunduğum 10 kişi çeşitli eğitimler ve kurslar almak üzere istanbula gönderilecektik ve 3 ay orda kalacaktık.Osmandan bana orda küçük ve ucuz bir ev bulmasını istedim.Hafta içi orda kalırım hafta sonuda bursaya dönerim diyordum.Osman bir ev bulduğunu orya gelmemi söyledi ama ben istanbula gittiğimde Osmanla irtibatım kesildi ulaşamıyordum bir türli sonradan öğrendiğime göre trafik kazası geçirmiş ve bir ay kadar hastanede kalmış.Neyse bende internetten ev aramaya başladım kendime.Otelde kalmaya başlamıştım ama şirket maaşımızdan başka ödeme yapmadığı için otel bana çok pahalıya geliyordu.Sonra uygun bir ev buldum kursa gittiğim yere de tek vasıtayla gidebileceğim bir yerdeydi.Müstakil bahçeli bir evdi iki katlı.Dul bir adamdı sahibi.ilk kat normal bir evdi daha sonra üst katada bir oda bir salon bir ev yapmış ama boşanınca orası eşyasıyla kullnılmaz olmuş oda eşyalı olarak kiralıyordu ve çokta uygundu.Neyse ben evi tuttum ve dediğim gibi hafta sonuna kadar kalıyordum.bu arada bir ay kadar geçmiş ev sahibi ile samimi olmuştuk.Bir gece içlim dedi.Ev sahibi Fuat abi.45 yaşlarında kendi halinde bir adamdı.Olur fuat abi dedim.neyse o gece nevaleyi alıp başladık içmeye içtikçe özel konularda konuşulmaya başladı.Ben eğer özel olmazsa neden boşandığını sormak istedim.Oda alkolun verdiği rahatlıkla bak selimcim dedi.ben sevişmeye başladımmı gercekten sabaha kadar sürer dedi.ben herkesin bahsettiği gibi düşünerek önem vermedim.Devam etti alette büyük olunca kadın dayanamadı dedi.Evlendikten 3 ay sonra doktora gitti doktor beni çağırdı istirahat ettirmemi söledi.Ben bu sefer şaşırdım nasıl yani dedim.EE dedi her akşam sabahlara kadar devam kadıncağız telef olmuş.Sonra 2 gecede bir yaptım falan ama olmadı dayanamdı dedi.Ben meraklanmıştım.Yni karın fazla ilişkiye girdiğindenmi ayrıldı senden dedim evet hemde aletin büyüklüğünden dedi. 1 Yıl evli kaldık dedi.Eee sonra ne yaptın ya dedim.Bir tane dul buldum dedi 2. ayda sepetledi beni dedi.Sonra hayat kadınlarına başladım dedi eve bir gelen bidaha gelmedi dedi.Nasıl idare ediyosun şimdi dedim.İnanmazsın dedi hergün en az 5 kere masturbasyon yapıyorum aradada yeni düşen biri olursa alıyorum dedi.Bu geceden sonra daha samimi olduk fuat abiyle.Arada takılıyodum yokmu daha sana gelecek biri falan diye.Bi gece bu akşam bayram dedi.İnternetten birini bulmuş bütün gece kadını inletti ben uyuyamadım.sabah kalktım kursa gidecem kadının ağlama sesi geliyodu yeter artık pestilimi çıkardın diye.Bu konuştuklarımızı ve olanları karıma anlattım karımın çok ilgisini çekti geleyim istersen fuat abine yardıma dedi.bende dayanabilecekmisin dedim.Sen merek etme dedi.Atladı otobüse geldi benda sabahtan fuat abiye haber verdim.Neyse öğlen karımı alıp eve bıraktım ben kursa gittim.Ben eve geldiğimde fuat abi bahçe kapısında dikiliyodu.Biraz konuştuk gözün aydın filan dedi.Abi akşam yemeğe bizdesin dedim gözleri parladı.Eve girince neden olduğunu anladım.Karımın üzerinde bir karış etek üstünde straplez bady demekki bütün gün azdırdı adamı.Dedimki eğer bu kıyafetle gezdiysen bütün gün bu adamın onünde bu gece cekeceğin var.Yemeğe çağırdım dedim.iyi yapmışsın bende sana onu sölicektim dedi.Karım yemeği hazırlamış ben duş alıp üzerimi değişeyim dedi.Duşunu alıp hazırlanınca bir geldiki.sormayın.geniş delikli file çorap giymiş siyah ayağında siyah transparan çok yüksek topuklu terlikler.üzerinde kırmızı mini bir elbise ama ne elbise.çok kısa çoraplarının bittiği yerde elbise başlıyo nerdeyse uçuca.önden göğüs çatalına kadar göğüs dekoltesi sırtı komple acık kalçalarına kadar nerdeyse kalça çatalı görünecek.of of of dedim.Bu arada kapı çaldı karım kapıyı actığında fuat abi kendinden geçti.Hep beraber yemeğe oturduk.Yemeğmizi yedik ama fuat abi pek bişi yiyemedi.Tatlılarımızı yerken abi dedim nasıl buldun karımı.Nasıl yani dedi.güzelmi dedim.utandı sıkıldı bişey demedi.Bende ona abi dedim bana anlattıklarını karıma anlattım o gece getirdiğin kadını nasıl sbaha kadar bağırttığınıda anlattım karım seni çok merak etti o yüzden geldi dedim.sen ne diyosun farkındamısın dedi.Evet abi deyip daha önce de karımın başka erkeklerle olduğunu bizim sekse bakışımız falan anlattım.Oğlum selim dedi tam yerine geldiniz o zaman dedi.Ama dedi sonra yok yeter yok bırakalım yok karımı dağıttın demek yok dedi.Bu arada biz bunları konuşmaya başlamdan önce karım kahve yapmaya gitmişti elinde kahvelerle döndü ve fuat abiye kahvesini verirken ben öle kolay kolay tamam demem dedi.Fuat abinin önü belli olmaya başlamıştı.Karım kalkıp bir müzik kanalı açtı slow bir parça vardı hadi bakalım benimle kim dans edecek dedi.Fuat abi bu andan itibaren herseyi seninle ben yapıcam yavrum dedi kalktılar dansa.ama fuat abi direk ellerini kalçalarına attı krımın ve sertçe kendine bastırarak dans etmeye başladılar.Azsonrada dudakları birleşti karım yarağın sertliğini hissettikçe inlemeye başladı.Sonra fuat abinin önüne çöküp fermuarını actı yarağı cıkarınca karımda bende afalladık.en az 23-24 cm vardı veçok kalındı.karım ağzına alamıyordu yalıyorduçbir süre yalamaya emmeye çalıştı.Fuat abi birden karımı kolundan tutup kaldırdı kapıya dayadı karımın tangasını yana cekip yarağının kafasınada bir parça tükürük sürp karımın kalçalarının arasına dayandı.sonra eliyle biraz aşağı yukarı yaptıktan sonra sertçe bir bl hareketi ile bir geçirdiki karıma karımın bağırmasını bütün mahalle duyacak diye korktum.hızlı tempoyla karımı bağırta bağırta sikti.amının içine boşaldı.o gece gercekten sabaha kadar sikti karımı.karım masayı topluyor elindekileri tezgaha bırakırken domaltıveriyor.karım lavaboya gidiyor bir bakıyorum yine içinde.ben gece bir gibi uyumuşum sabah kalktım yataktalar uyuyolar sandım.üzerimi değişmek için odaya girdim sesiz olmaya çalışıyorum.ama karımın ıhlmasıyla yanıldığımı anladım.sonra ben kursa gittim.o gün ne zaman karımı arasam ya açmadı yada acsada inlemekten konuşamadı.Tam bir buçuk ay karımda orda kaldı.Bazı geceler alt katta kaldılar.fuat abi nerde kıstırsa sikti.kurstan geliyordum bazı günler bahçeye girdiğimde karımın inlemelerini duymaya başlıyordum.Birgün karımı sikerken bi mesele için eski karısı gelmiş.karıma çekinmene gerek yok demiş ve öle cıplak kapıyı acmış.kadına otur biraz bekle işimiz bitsin konuşuruz demiş ve karımı domaltıp karısının yanında yarım saat kadar sikmiş.bi kerede futboldan konuşuyoduk karımın elinden tuttu bacak arasına çöktürtüp ağzına verdi benle konuşmaya devam etti.bir süre emdirdi sonra selimcim sen devam et diyerek karımı koltuğa domaltıp pompalamaya basladı hem benle konuşup hem karımı sikti.biz döndükten sonrada bir süre evimize geldi.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

KAYNIM KÖYDE KAYDI BANA.

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

KAYNIM KÖYDE KAYDI BANA.
“Yengecim, geçmiş olsun” dedi Erdal. Kahvaltı sofrasındaydık. Kocamı işe göndermiştim. Ben de bir yandan kahvaltı hazırlığı, bir yandan Erdal ile, kaynımla yani, ikimiz beraber yirmi günlük tatil için kayınvalidemlere, köye gideceğimizden giysi, çanta hazırlama telaşı derdindeydim. Kocam bizi almaya gelecekti son hafta… Kaynımın sözleri karşısında şaşırdım bir an,

“Ne geçmiş olsunu Erdal? Hasta değilim ki oğlum, kafayı mı yedin sabah sabah?” dedim gülerek. O da güldü. Gülüşünü görünce içim eridi yine… Yakışıklı oğlandı kerata… Uzun sarı saçlar, mavi gözler, üniversiteye başlayalı bıraktığı sakallar, geniş omuzlar, tişörtünün kolunu şişiren pazular… Manalı manalı bakıyordu yüzüme o maviş gözleriyle,

“Ne?” dedim. “Ne var oğlum, ne o bakışlar? Niye geçmiş olsun?” Omuzlarını silkti muzipçe, sırıtarak cevap verdi,

“Ne bileyim yengem… Sabaha kadar inlemelerini dinledim. Eyvah, yengem hasta, köye gidemicez diye üzülmüştüm. Onun için geçmiş olsun dileklerimi ileteyim dedim…”

Yanaklarım kızarıverdi. Hay allah… Elimi ıslak saçlarıma götürdüm. Sabah banyo yapmıştım, hala kurumamıştı saçlarım… Ah şu azgın kocam… Son gecemiz diye ille tutturmuş, sikişmek istemişti. Her gece normalde sevişirdik tabi, ama dün gece kardeşi Erdal var diye pek istememiştim sevişmeyi… Kendimi tutamıyordum çünkü, orgazm olurken ortalığı yıkıyordum.

Kocam yatakta uzanırken ben yatağını hazırlamak için girdiğim Erdal’ın odasında yarım saat kadar sohbet edip gülüştük. Yastık, örtü çıkardım, yatağını hazırladım. Eşofmanlarını çıkardım. O da bir yandan yanımda soyunup eşofman giyerken, bir yandan okuldan, kızlardan anlatıp durdu. İyi geceler diyerek çıktım, yatak odasına gittim. Kocam uyumamış, beni bekliyordu,

“Gel ulan orospu…” dedi, yatağa attı beni… “Boşalırken ağzını kapatırım ben senin… Sikmeden göndermem. Onbeş gün amsız kalıcam. Bir avans alayım” diyerek ikna etti. Bir yarım saat Erdal uyusun diye beklerken ön sevişme yaptık sessizce, sonra da hızlandı. İki posta attırmadan bırakmadı.

O kadar söylememe rağmen yine kendimi kaybettim altında… Hunharca sikti beni bacaklarımı ayırıp… Olan oldu yine… Ne kadar sürdüğünü bilmiyorum sevişmenin ama, kocam iki posta attı, ben kaç attım bilmiyorum. Sırtını tırnaklaya tırnaklaya orgazm oldum kaç kez… Kocam içimde gelip gittikçe zevkten deliye döndürdü, kalınca yarağını sokup çıkardıkça inleye inleye, dişlerimi sıka sıka boşaldım.

Kaynım da kahvaltı masasında işi şakaya vurmuş, gece sevişirken çıkardığım inleme seslerimi ima ediyordu bana… Güldüm ben de… Eve gelin geldiğimde yeni ergenliğe adım atıyordu Erdal… Elimde büyümüştü diyebilirim nerdeyse… Lise döneminde bizim yanımızda kalmıştı. Yengeyim ama, yaşım genç, yirmisekiz yaşında gencecik kadınım ben de… Onunla yaşıtı gibi arkadaş olmaya, evinden ayrı olduğunu hissettirmemeye çalıştım.

Aramızda kaç göç yok yani… Şakalaşır, gülüşür, kızlardan, üstü kapalı cinsellikten konuşuruz, dertleşiriz. Şimdi de aynı şakacı tavrını sürdürüyordu. Tam gider ayak saatlerce sevişmenin yorgunluğu göz altlarıma vurmuştu. Banyoyu sabaha bırakmıştım, ıslak saçlarım omuzlarıma yapışmış durumdaydı. Tam gece sevişmiş ev kadını halleri yani… Güldüm ben de Erdal’ın laf sokmalarına…

“Amman Erdaal… Kuduruk abini bilmiyor musun? Yaptı gene yapacağını işte…” dedim.

“Ya, tamam yenge de… İnsan biraz bize de acır… Sabaha kadar yataklar gıcırdadı, inleme seslerin durmadı. Bu oğlan sevgilisinden yeni ayrılmış, canı çeker diyen yok. Olanı var olmayanı var, di mi?”

“Hadi hadi, abartma sen de kerata… Sabaha kadarmış… O kadar canın çektiyse, evlendirelim seni oğlum. Gece karını halledersin, gündüz okulda arkandan koşan kızları… Canın çekmez hiç bizi dinleyince… Hadi dalgacı Mahmut, bitir kahvaltını da çıkalım artık. Otobüse geç kalmayalım.”

“Korkma yengem, yetişiriz.” dedi ama hiç acele etmiyor, beni suç üstü yapmanın tadını çıkarıyordu. “Fakat iyi bağırdın ama yenge… Önce porno falan seyrediyorsunuz zannettim. Sonra baktım, senin sesinmiş…”

“Aman Erdal, utandırma beni… Eee… Abin bu… Üstat… Neremden ne ses çıkaracağını biliyor namussuz… Ben de dayanamıyorum işte…”

“Eh, bari bana da öğretiversen yenge, kızların neresinden ses çıkıyor, nerenize basınca bağırıyorsunuz, bana da faydası olsun bari… Senin bağırdığının yarısı kadar inletsem bana yeter valla…” Kahkahayla güldüm,

“Hadi ordan şeytan tüyü… Aynı fabrikanın malısınız siz, öğrenecek bir şeyin kalmamıştır senin kızlara basa basa… Hadi bırak beni utandırıp durmayı da, eşyalarını topla. Benim hazırlık bitti, makyajımı yapayım, çıkalım.”

Toparlandık, çıktık. Kaynım pehlivan gibi delikanlı, valizimi, kendi çantasını yüklendi, minibüse bindik. Güle konuşa yola koyulduk. Köye geldiğimizde inerken bir el kalçalarıma sürttü. Huylandım, başımı çevirdiğimde baktım, Erdal… Güldü,

“Pardon ya, o kadar büyük kalçaların var ki, elim istemeden çarptı” dedi. Ben de güldüm,

“Delisin sen…” dedim, eve doğru yola koyulduk. Eve geldiğimizde Erdal odasına çekildi, ben de kayınvaldeme yardım ettim. Bahçede yemek yedik. Tazecik domatesler, köy ekmeği, keçi peyniri, organik meyveler… Özlemişim.

Böyle böyle aradan iki hafta geçti. Kocamın siniri, kavgalarımız, münakaşalarımız bir yana, özlemiştim pezevengi… O şikayet ettiğim inlete inlete sevişmelerini aramaya başlamıştım. İyice azmış durumdaydım. Gece yalnız başıma yattığım yatakta kendimi okşuyordum. Gündüz alık alık dolaşıyordum. Hiç aklımdan çıkmıyordu ki…

O gün de tuvalette otururken aklıma geldi yine… Vajinamın içleri kaşınıyordu. İçime sokacak yarak olsa da kaşısam diye düşünürken klitorisimi okşadım biraz… Öbür elimle sütyeni indirip mememi avuçladım, ucunu sıktım. Fakat daha kötü oldum. Amımı sulandırmaktan başka bir işe yaramadı okşamalarım… Zaten dışarıda sesler, tıkırtılar olunca bıraktım, sütyenimi külodumu toparlayıp çıktım çaresizce…

Baktım salonda Erdal vardı. Bahçeden gelmiş herhalde… Masaya eğilmiş, gazeteye bakıyordu. Muzipliğim tuttu, parmak uçlarımda sessizce yaklaşıp boynunu üfleyiverdim şakadan… Birden irkilip geri döndü, elimi tuttu. Beni duvara dayadı. Yüz yüze durduk, gözleri parlıyordu. Tepkisinden şaşırmış, ne yapacak diye beklerken eğildi, boynumla omuzumun birleştiği bölgeye, öpmekle emmek arası bir öpücük kondurdu.

Öpmekle kalmadı, aynı anda bedenime de daldı. Bütün vücuduyla beni duvara yaslayıp hareketsiz bırakmış vaziyetteyken, kalçamdan tutup kendine çekti, önündeki kabarıklığı bana hissettirirken bacağımı okşadı. Bir an içinde olup bitti her şey… Tepki bile veremedim bir anda… Ellerimi bıraktı sonra, arkasını dönüp gitti. Odasına girip kapıyı vurarak kapattı.

Donup kalmıştım öylece… Kıpırdayamıyordum. Hareketsiz duruyordum. Çünkü inanılmaz ama, orgazm oluyordum. Bacaklarım, ellerim felç inmiş gibi sertleşip kalmış, kasıklarım ürpererek, titreyerek boşalıyordum. Bağırmak, inlemek istiyordum ama yapamazdım, kayınvaldemler dışarıda oturuyorlardı. Genç kaynımın bir öpücüğü, yeni yetme ergenler gibi beni kendimden geçirebilmişti, inanamıyordum kendime…

Bir beş dakika sonra toparlanabildim ancak… Sırtım duvara dayalı, duvardan destek alarak ayakta kalabilmiştim. Neden sonra bacaklarımın arasının ıslaklığını hissettim. Odama koştum. Baktım, külodum sırılsıklam olmuş, çıkarıp sularımı sildim, külot değiştirdim.

Bir kaç dakika yatağın kenarında oturup kaldım. Neler oluyordu bana böyle? Azmış, kudurmuştum. Canım yarak istiyordu, sikilmek istiyordum. Vajinam kaşınıp duruyordu. Tek ilacım da odasına çekilen Erdal’dı. Boş gözlerle kapıya baktım. Bu kapının arkasındaydı ilacım… Tek yapmam gereken bu kapıyı açıp onun odasına geçmekti.

Evet, niyeti bozmuştum artık… On yıllık evlilikten sonra bir öpücükle orgazm olacak hale geldiysem, bunun çaresini bulmam gerekiyordu. Ve çare kaynım Erdal’dan başkası değildi.

Kalktım, onun odasına yöneldim. Kapı kapalıydı. Bir iki tıklayıp cevaplamasını beklemeden kapıyı açtım, odasına daldım. Sırtüstü yatağına uzanmış, bir eli başının altında, bir eli önü kabarık şortunun üstünde, tavana bakıp duruyordu. Üstünü çıkarmış, altında bir tek şortla yatıyordu. Ellerini başının altına koyduğunda, kollarının pazuları, yuvarlacık kasları, seyrek tüylerle kaplı geniş göğsü yayla gibi görünüyordu.

Benim geldiğimi görünce şöyle bir başını kaldırıp toparlanmaya çalıştı. Dediğim gibi teklif yoktu aramızda, böyle vakitli vakitsiz dalmak, kakara kikiri yapmak normal şeylerdi.

Gidip başucuna oturdum. Elimle başını tutup kucağıma koydum, sohbet etmeye başladık. Saçlarını karıştırıyordum bir yandan, havadan sudan konuşuyordum abuk subuk… Tek istediğim onun yanında olmak, kokusunu alabilmekti. Bir de, bunca senelik yenge rolünden sonra, nasıl yapacağımı bilmiyordum ama, bir şekilde olayı sekse getirebilmek…Bir ara güldü,

“Niye gülüyorsun yaramaz?” dedim merakla…

“Sen anlatırken yüzüne bakmak istiyorum ama, memelerin o kadar büyük ki, yüzünü göremiyorum.” dedi. “Şunları kenara çek de yüzünü göreyim” diyerek memelerimi bastırır gibi yaptı elleriyle…

Beklemiyordum bu hareketini… İnlercesine içimi çektim. Fırsat bu fırsattı, deminden beri dolandırıp durduğum lafı sokuverdim,

“N’apıyorsun, İkinciye mi uğraşıyorsun yoksa fırsatçı köpek?” dedim. Eli mememde, şaşırarak yüzüme baktı,

“Ne ikincisi? Ne demek o?” diye sordu. Anlattım ben de,

“Demin salonda boynumu öptüğünde boşaldım zaten ayak üstü… Şimdi de öpmeyi bırak, memelerimi elliyorsun” dedim. Göğsümdeki elinin parmakları kasıldı, biraz daha sıktı mememi, canımı acıttı.

“Hadi ya…” dedi. “Demek öpünce orgazm oldun ha? Hadi benim yanımda boşal da, sesini duyayım, nasıl oluyormuş?”

Yakışıklı yüzüne baktım. Dik dik gözlerimin içine bakıyordu. Körpecik, etli dudakları öp diye beni çağırıyordu sanki… Parmağımı uzatıp ucuyla alt dudağına dokundum, okşadım.

“Tamam bebeğim. Nasıl boşaldığımı göstereyim sana.. Ama burası yeri değil.” Gözleri parlamıştı bunu duyunca… Başımı kapıya çevirip baktım, “Babanlar dışarda oturuyor. Biri kalkar gelir şimdi, rahat olmaz. Akşam bizimkiler uyuduğunda odama gel, bu konuyu görüşelim” dedim.

“Nasıl dayanırım bilmem ama, peki yenge, olur…” dedi. Doğruldum, o da doğruldu. Yan yana birbirimize baktık. Kollarının arasına atılmamak için kendimi zor tutuyordum. Biraz daha durursam dayanamayacaktım ben de… Eğilip o güzel dudaklara bir öpücük kondurdum, kalktım.

“Benim için de zor bebeğim. Ama mecburuz. Akşama… Bekliyorum…” diyerek çıktım.

Akşam olmak bilmedi, gece bizimkiler yatmak bilmedi. Sonunda herkes odasına çekildi, el ayak kesildi. Bir süre daha bekledim odamda…Soyunmamıştım bile… Aklıma gelmemişti. Üzerimdeki gömlek, altımdaki kaynanamın hediyesi şalvarla oturuyordum. Alt kattan kayınpederimin horlama sesi yükseldi. Heyecandan geberiyordum. Yeni gelinin damat beklediği gibi bekliyordum kaynımı…

Sonunda kapının hafifçe tıkladığını işittim. Diken üstündeydim zaten, telaşla fırlayıp kapıyı açtım. Kaynımı içeriye alıp arkasından kapıyı kapattım. Işığı yakmamıştım. Pencereler açıktı, tatlı bir esinti kenardaki tülleri savuruyor, ay ışığı odayı aydınlatıyordu.

Loş ışıkta, kapalı kapının önünde birbirimize baktık. Gerçekten heyecandan ölmek üzereydim. O da benden farksızdı. On yıllık evliliğimiz boyunca bakıp beslediğim, büyüttüğüm biricik kaynım… Erdal’ım… Canımdan çok sevdiğim… Kocamın kardeşi… Yakışıklım…

Bu gece o, evin küçük oğlu değildi. İlk aşklarını, ilk heyecanlarını, kızlarla ilk öpüşmelerini, sevişmelerini benimle paylaşan, benimle şakalaşan çocuk yoktu karşımda… Beni isteyen, arzulayan bir erkek vardı. Ergenlikten çıkmış, erkekliğe adım atmış, boyu benden uzun, yakışıklı, yapılı, üçgen vücutlu, kaslı bir erkek…

Heyecandan dudaklarım titriyordu. Aralık dudaklarım öpülmeyi beklercesine ıslak, titrek, nefes almaya çalışıyordum. Hiç konuşmuyorduk ikimiz de… Heyecanla birbirimize bakıp duruyorduk. Sonunda Erdal fısıldayarak perdeyi açtı, omuzlarımdan tutup kendine çekti. Nefesi dudaklarımın üzerindeydi,

“Yenge…” dedi duyulur duyulmaz… Parmağımı dudaklarına götürüp susturdum. Gömleğimin düğmelerini çözmeye başladı. Kollarımdan sıyırıp çıkardı. İri memelerim sütyeni zorluyordu. Nefesi kesilerek onlara baktı, sütyenin üzerinden okşadı.

Kollarımı arkama götürüp sütyenimin kopçasını açtım, omuzlarımı oynatıp aşağıya düşürdüm sütyeni… Kabarmış uçlarıyla çıplak memelerim meydana çıktı. Belden yukarım çıplak, memelerim kaynımın gözlerine meze oluyordu.

Ellerini uzattı. Ateş gibi yanan parmaklarının temasını göğüslerimde hissedince zevkle inledim. Eğilip onları öpmek istedi, yalamak, emmek… Omuzlarından tutup engel oldum.

“Benim nasıl boşaldığımı görmek istiyordun. Hadi boşalt beni şimdi… Sadece boşalt. Sonra da git bir tanem…”

Ellerini önüme götürdü. Ayağımdaki şalvarın lastiğini tuttu, santim santim açığa çıkan kalçalarımı, etimi okşaya okşaya aşağı indirmeye çalıştı. Dayanamadım. Şalvarın lastiğini tutup kalçalarımı kıvıra kıvıra aşağıya indirdim, ayaklarıma düşürdüm. Altımda bir minik külot kalmıştı şimdi… Beni kendine çekip sımsıkı sarıldı, dudaklarıma yumuldu.

Öpüştük. Hırsla, koparırcasına, dudaklarımızı yercesine… Dilimle okşadım körpe dudaklarını… Elleri memelerimdeydi. Boynumu, omuzlarımı öpüyordu durmadan… Kollarının arasında kendimden geçmiştim. Meme uçlarımı kıstırıyor, parmaklarının arasında canımı yakarak ovalıyor, beni inletiyordu.

“Duyacaklar yengem… Bağırtma beni bebeğim…” diye fısıldadım.

Meme uçlarımı, memelerimi bırakıp sarıldı, kendine çekti, külodumun üzerinden kalçalarımı avuçlayıp sıkmaya başladı. Kalçalarım parmaklarının arasında sıkışırken, iri memelerim şimdi onun göğsünde eziliyor, uçları tişörtüne sürtünüp duruyordu. Tişörtün eteğini tuttum, yukarıya çekmeye çalışırken,

“Çıkar şu üstündekini aşkım…“ diye inledim. “Çıplaklığını hissedeyim. Güçlü erkeğim benim…”

Tişörtü bir anda çıkarıp fırlattı. Tekrar sarıldı. Ohhh… İkimiz de üstümüz çıplak vaziyette birbirimize sarıldık. Öyle güzeldi ki… Kendimden geçtim sanki… Başım göğsünün hizasına geliyordu devenin… Geniş, tüylü göğsüne öpücükler yağdırdım, dudaklarımı minik meme uçlarında gezdirdim. Öptüm, öptüm… O da her yerimi okşayıp duruyordu. Elini aramıza sokup karnımı, göbeğimi okşadı. Aşağıya iniyordu. Elini tuttum.

“Ohh… Hayır yengem… Oraya dokunma… Sadece boşalt beni, ama oramı elleme sakın…” Çekti elini ama, biraz sonra yine eli oramdaydı. Külodumun üzerinden amımı avuçladı, sıktı. Yine inledim,

“Ohhh… Yapma köpek çocuk… Yapma dedim sana… Delirtme beni…”

“Yapmazsam nasıl boşalacaksın peki yengecim?” dedi işine devam ederken…

Aptal kafam işte… Doğru söylüyordu bebeğim. Amıma dokunmadan ne yapmasını bekliyordum ki… Dokundu o da… Hem de ne dokunma… Susamış amcığımı parmaklarıyla yoğurdu adeta…

Bir yandan amımı avuçluyor, bir eliyle memelerimi yoğuruyor, bir yandan da öpüyordu. Ben de dayanamadım artık, elimi uzatıp kaynımın aletine ulaşmaya çalıştım. Şortunun lastiğinden elimi sokup sertliğini parmaklarımın arasında tuttum.

Onsekiz yaşında oğlanın siki abisinden daha büyüktü. Şortunun önünü kabartan şey şimdi elimdeydi. Sıktım, kan hücum etmiş, şişmiş aletin damarlarını parmaklarımda hissettim. Öyle büyük, öyle kalın geldi ki elime, sevişmeyi falan bıraktım, geri çekilip ona baktım.

Harika görünüyordu. Zaptedilmesi zor, yerinde duramayan aygır gibi bıraksam içime dalacak, parçalayacak gibi görünüyordu. Ama kararlıydım, ne olursa olsun alacaktım onu içime…

Önünde diz çöktüm elimden bırakmadan, şortunu aşağıya sıyırarak… Ağzıma zorlukla aldım başını… Ama sadece başı sığdı ağzıma… Dilimin ucuyla ağzımın içinde yaladım. Pembecik taşaklarını okşadım alttan parmaklarımla… İnlemeye başladı o da…

Kalktım, sikinin belinden tutup çektim, yatağa doğru götürdüm erkeğimi… Köyde boğayı çiftleştirirken yaptıkları gibi yularından tutar gibi tutuyordum kalkmış sikini… Yatağa yatırdım. Külodumu çıkarıp attım, kaynımın üzerine çıktım. Tam başını amıma dayamıştım ki, alev alev yanan amımın sıcaklığını sikinin ucunda duyan oğlan titremeye başladı, kasıldı,

“Geliyorum yenge” diyebildi, spermlerini boşaltmaya başladı.

Zavallım, o da benim gibi dolmuştu herhalde… Daha içime girmeye bile fırsat bulamamıştı. Yerden eteğimi aldım hemen, ucundan döller fışkıran sikine tuttum yere akmasın diye… Sikindeki dölleri silip temizledim.

Nerdeyse bir bardak döl boşaltmıştı. Ağzımı dayadım, geri kalanları da ben emdim. Dilime kekremsi sperm tadı geldi. Spermlerin tadı, kokusu beni iyice azdırdı. Genç çocuk, boşalmasına rağmen dilimin de katkısıyla yumuşamamıştı hiç…

Tekrar doğrulup yarım kalan işimi tamamladım, bu kez elimi çabuk tutup içime aldım aletini… Yavaş yavaş içime alıyordum. Fakat biber gibi yanıyordu amımın içi… Daha yarısını alabilmiştim ki, kaynım belimden tuttu, birden beni aşağı çekip, kazığa oturtur gibi sikinin üstüne oturttu beni… Dudaklarımı ısırıp kısık bir çığlık attım ilk anda… Sonra oturup kalkmaya başladım. Acı yerini tarifsiz bir zevke bırakmıştı.

Ben daha tam olarak tadını çıkaramadan sikini içimden çıkardı ve bana domalmamı söyledi. Telaşla, heyecanla dediğini yaptım. Arkamdan yaklaşıp tekrar içime soktu aletini, pompalamaya başladı. Yaklaşık on dakika da bu şekilde sikti beni…

Bense, o arkamda sert hareketlerle gidip gelirken darbeleriyle kıvranıyor, sarsılıyordum. İri memelerim öne arkaya gidip geliyordu. Arka arkaya boşalmaktan dizlerim titriyordu. Başım yastığa gömülü, götüm havada sikilip duruyordum. Artık halim kalmamıştı. Bir süre sonra tekrar,

“Geliyorum…” dedi.

“Durma, içime boşal” dedim yastığı ısırırken… “Korunuyorum aşkım, içime boşalt hepsini…”

Daha lafım bitmeden belimi tutup kendine çekti, kalın sikini amcığımın dibine kadar kökledi, titreyerek ta derinlerime püskürtmeye başladı döllerini… Bitirdiğinde kendimi yüzü koyun yatağa bıraktım…

Erdal da yanıma uzandı. Sanki bir saattir beni siken o değildi, zımba gibiydi hala… Elini uzatıyor, saçlarımı, sırtımı, belimi, kalçalarımı okşayıp duruyordu.

“Yapma artık yaramaz… Bitirdin beni, bırak dinleneyim” dedim yorgun argın…

Bırakmadı, okşamalarına devam etti. Bıkmadan, usanmadan kedi sever gibi okşadı beni… Tekrar kalkan sikini bacaklarıma sürüyor, kalkıp arkamdan bacaklarımın arasına sokmaya çalışıyor, beni delirtiyordu. Sonunda beni de azdırdı. Canım istemeye başladı yine… Yattığım yerde döndüm, sırt üstü yatıp bacaklarımı araladım,

“Gel buraya azgın köpek… Beni de istettirdin işte… Sik bakalım bir daha yengeni… Ceza olarak bir posta daha atacaksın bana…” diyerek elinden tuttum, bacaklarımın arasına çektim oğlanı…

Benimki zevkten dört köşe oldu tabi, hemen geldi. Sikilmiş, dölleri ve sularımla ıslanmış amıma bir kez daha soktu koca sikini… Şınav çeker gibi başımın iki yanına yumruklarını koyup, üstümde gidip gelmeye başladı.

Ben altında bacaklarım ikiye ayrılmış vaziyette yatıyordum. Tek temas eden yerimiz cinsel organlarımızdı. Yılan gibi amıma girip çıkıyordu koca yarak… Öyle zevk veriyordu ki, delirtiyordu beni…

Sonunda delirdim zaten… Boynuna sımsıkı sarılıp kendime çektim. Bütün ağırlığıyla üstümde, memelerimi, beni ezerken bacaklarımı beline doladım. İkimiz de inliyerek son orgazm dalgasını yaşamaya başladık. Sıcak döllerini amımda hissederken ben de kasılıyor, sarsılıyor, deliriyordum. İçimde musluk açık kalmış gibi oluk oluk boşalıyordu içime…

Bıraksam sabaha kadar sikecekti beni namussuz… Bense bitmiştim artık. Hurdahaş olmuş, yatakta orgazm sarhoşu, bitap yatıyordum. Kaynım hala beni okşama, memelerimi emme peşindeydi. Mememi avuçlayan eline vurup güldüm,

“Yeter artık Erdal’ım… Bitirdin beni piç… Hadi siktir git odana da uyuyalım, dinlenelim biraz… Daha bunun yarını da var. Yengen burda, amcığı kaçmıyor. İstediğin zaman istediğin kadar sikersin yengeni bebeğim….” dedim.

“Ne yapayım yenge? Doyamıyorum sana… Okşamaya, sikmeye doyamıyorum bir türlü…“ dedi dudaklarımı öperken… Ben de sarılıp sevgiyle öptüm kaynımı…

“Hadi git artık… Bırak beni, yoksa babanlar namaza kalktığında seni burda yakalayacak. Hadi Erdal’ım, hadi aşkım… Erkeğim benim… Boğam… Güçlü erkeğim…”

Sonunda giyinip gitti. Benim halim kalmamıştı, örtüyü üzerime çekip uykuya bıraktım kendimi… Sabah uyandığımda baktım, gece amımdan akan spermler yatağı göl gibi yapmış. Kimse görmeden kalkıp çarşafları çıkardım, makineye attım. Duşumu alıp temizlendim. Kahvaltı masasını hazırladım. Kayınvaldemler bahçeye gitmişlerdi, akşama ancak gelirlerdi. Koca evde kaynımla ikimiz yalnızdık.

Erdal’ın odasına gittim. O kadar gürültüme rağmen hala uyuyordu. Uzun sarı saçları yastığa serilmiş, beline kadar çarşaf örtülü vaziyette, üstü çıplak yatıyordu. ,Geniş göğsü inip kalkıyordu. Sevgiyle uyumasını seyrettim bir süre… Öyle güzel uyuyordu ki…

İçimdeki orospu da uyandı erkeğimi seyrederken… Üstümde ne varsa çıkardım. Çırılçıplak, yılan gibi yatağa süzüldüm, ayak ucundan çarşafın altına, bacaklarının arasına girdim. Kerata, altına da bir şey giymemiş, öylesine çıplak, dal taşak yatıvermişti. O da benim gibi çırılçıplak uyuyordu azgın şey…

Çarşafın altında, aralık duran bacaklarının arasında mevzi aldım. Uyuyup duran küçük Erdal’ı okşaya okşaya uykusundan uyandırdım. Baş kaldıran sikinin başını ağzımın içinde emerken ufaklık da sertleşti, son şekliyle akşamki büyük halini aldı. Kan damarları şiştiğinde kaynım da uyanmış, kıpırdanmaya başlamıştı. Ben sikini emerken çarşafı kaldırıp bana baktı…

Gözleri şaşkın şaşkın açılmıştı. Bakıştık. İçimden gülmek geldi, gülmedim. Onun maviş gözlerinin içine baka baka işime, sikini yalayıp emmeye devam ettim. Ben emdikçe karın kasları dalgalanıyordu adeta…

Arada sikini ağzımdan çıkarıyor, tükürükleyip avucumun içinde sıvazlıyor, otuzbir çektiriyordum. Sonunda taşaklarını okşayıp yalarken, ıslak parmağımla arka deliğini zorlarken kasılmaya başladı. Sikinin başını hapsedip ne varsa yuttum hepsini… Bitene kadar…

Boşalması bittiğinde üstüne tırmandım. Spermli dudaklarımla dudaklarını öptüm…

“Günaydın aşkım…” dedim mutlulukla… “Ben kahvaltımı yaptım.” Sarılıp yana devrildim, kaynımı üstüme çektim. Bacaklarımı aralayıp başını kasıklarıma bastırdım.

“Sıra sende bebişim… Ben de sana suyumdan içireyim… Sonra menüde neler var, bakarız beraber, olur mu?”

Kaynımın dili amımı okşamaya başladığında zevkle içimi çektim. Mutluluk bu olsa gerek diye düşündüm. Gerçek kahvaltıyı bir iki saat sonra yapabildik. O gün akşam büyükler gelene kadar durup durup seviştik kaynımla… Durup dinlenip odalarda, çıkıp dolaşıp tenhalarda seviştik. Kocam köye, bizi almaya gelene kadar ne samanlık bıraktık, ne dere kenarı… Birbirimizi doyurduk.

Şimdiyse ben yine abisinin yatağındayım, Erdal yine peşinden koşan kızların gönlünü yapıyor. Zaten normalde olması gerektiği gibi… Arada bir fırsat bulabilirsek, yengesini de iyi ediveriyor.

Fakat o köyde yaşadığımız sikişin tadı hala damağımda… Bayram seyran olsa da köye gitsek, dağ bayır gezip çimenlerin üstünde, su kenarında doya doya, bağıra çağıra, feryatlarımız dağlarda yankılanarak sikişsek diye bekliyorum.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

KÜÇÜK KASABANIN KAHPESİ. 5

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

KÜÇÜK KASABANIN KAHPESİ. 5
Cafer’le sevişip evden gönderirken komşu kadına yakalandığımız o andan sonra hayat cehennem oldu. Cafer’i arayıp anlattım durumu, ağladım hüngür hüngür… Cafer durdu, durdu,

“Kaçalım…” dedi sonunda… “Bir iki parça bir şey al yanına… Kimliğini al… Bana gel… Sikeyim anasını… Ben de sensiz yapamam… Dünya umurumda değil Güllü… Bırak gel bana… Gidelim buralardan…”

Dediği gibi yaptık… Arkamızda birer eş, ikişer üçer çocuk bıraktık öylece… Arkamızda kaldı her şey… İş… Sorumluluklar… Benim ruhsuz kocam… Onun örtülü şişman karısı… Çocuklarımız…

Elele atladık gittik… İzmir garajına, ordan İstanbul otobüsü, Bursa’da indik. Tekrar bir minibüs, küçük bir beldede arabadan indiğimizde akşam olmuştu. Belde dışına yürüdük elimizde çantalarla… Bir evin kapısını çaldı. Çıkan adamla sarmaştılar. Asker arkadaşıymış. Beni de tanıştırdı adamla,

“Karım…” dedi. “Gül… Kaçırdım. Sana geldim toprağım…”

“Hoş gelmişsin yenge… Buyrun, başım üstüne…” dedi adam, içeriye girdik. İki gün kaldık orada, sonra iki göz bir ev tuttuk, arkadaşının verdiği fazlalık yatak, kırık dökük bir iki eşya…

İlk gece sabaha kadar uyutmadık birbirimizi… Bahçenin ortasında bir ev… Bağıra bağıra seviştik. O yer yatağı cennet gibi geldi bize… Sonraki geceler de… Erkeğimin koynunda uyumak… Öyle güzel geldi ki bana… Kimseden korkmadan… Bizi karı koca bilen insanların arasında, kimseden çekinmeden el ele, dudak dudağa yaşayabilmek… Kapımızı çekip istediğimiz gibi sevişebilmenin, istediğimizi yapabilmenin verdiği mutluluk…

Bir yandan haberler geliyor. Bulamasınlar diye cep telefonu kullanmıyoruz. Postaneden arıyorum tanıdıkları, arkadaşları, haber almaya çalışıyorum. Benimki gittiğimi anlayınca kıyameti koparmış önce… Çocuklar, komşular birer birer dökülmüşler, bildiklerini anlatmışlar.

Kendi sabah çıkınca eve damlayan arkadaşını, komşu amcayla yapılan sabah kahvaltılarını, oğlanın evde ikimizi yalnız yakalamasını, güpegündüz evimizden çıkan erkeği, kahvede okey oynadığı, çay ısmarladığı, içki içtiği can arkadaşının gidip karısını becerdiğini, hepsini öğrenmiş.

Çalıştığım yere gidip şefe anlatmış her şeyi, en ince detayına kadar, bir güzel seks hikayesi tadında boşanma dilekçesi yazdırmış. Ben onu en yakın arkadaşıyla aldatmışım da, sevgilimi eve almışım da, kaçarken evdeki paraların hepsini götürmüşüm de, oğlum şahitmiş, komşu şahitmiş de…

Bu arada yana yakıla beni arayıp dururken, her önüne gelene anlatıyormuş nasıl boynuzlandığını salak herif… İki tane erkek çocuğu var aptalın, gizle bazı şeyleri, kendine sakla birazını değil mi? O anlatıp durdukça annelerinin orospu olduğunu duymayanlar da öğreniyormuş sayesinde… Beni bulup vuracakmış, çocuklar için yapmıyormuş falan…

Bir gün çocukların sesini duyabilmek için evi aradım, kaynanam çıktı telefona… Nefret ettiğim tek insan… Evliliğim boyunca bana etmediği kötülük kalmayan kadın… Beni telefonda yakalayınca ağzına geleni söyledi. Bana çektirdiği tüm acının intikamını aldım o iki dakikalık görüşmede…

“Oğlum seni hanım yaptı. Köyden çıkardı, apartmanda yaşattı. Arabanız vardı, paran vardı. Herkes seni merak ediyor, neden bunu bize yaptığını… Rahat mı battı sana kaltak, elin beş paralık pazarcısına, çulsuzuna kaçtın orospu?” demez mi? Kendimi kaybettim,

“Ulan kaynana…” diye ağzımı açıverdim. “Sen oğlunun parasına bakacağına pantolonunu indir de bir bak bakalım, çükü kaç santimmiş? Kocanın altına yatıp oğlunu yaparken malzemeden çalmışsınız ulan… Beş santimlik pipisi vardı da ne diye benimle evlendirdin oğlunu, hayatımı kararttın?”

“Terbiyesiz…” diye araya girecek oldu, lafı ağzına tıktım. Neye uğradığını şaşıran kadına konuşma şansı vermiyor, makineli tüfek gibi saydırıyor, ağzıma geleni söylüyordum. Kendimi kaybetmiştim.

“Her şey para demek değil. Kadınlığımı yaşatmadı bana senin oğlun, bir güler yüz göstermedi. Ne güleryüz gösterdi, ne de adam gibi, erkek gibi sikti beni senin kıymetli oğlun… Oh, iyi ki yaptım. İyi ki kaçtım. O beğenmediğin beş paralık pazarcının sayesinde amcığım bayram yaptı. Öküz oğlunun bamya gibi çükü yerine kol gibi yarak giriyor amcığıma… Ohhh… Erkek neymiş anladım artık… Safam olsun…”

Herhalde morarmıştır telefonun öbür ucundaki kaynanam… Suratına kapatıverdim telefonu… Orospu ha? Postanedekilerin şaşkın bakışlarına aldırmadan, topuklarımı vura vura çektim gittim. İçim soğumuştu biraz…

image
Ve bir zaman geçtikten sonra… Küçücük bir yer… Herkesin tarlası tapanı var, işyeri yok, bizde meslek yok, iş yok… İkimiz de bakınıyoruz, yok yok… İş olmayınca para yok.

Günler geçtikçe yanımıza aldığımız para suyunu çekti. Bir ay sonra utana sıkıla parasının bittiğini söyledi. Bileziğimi verdim, gidip bozdurdu. Onun parası bitince bir bilezik daha… Kocamın turistlerden aldığı bahşişler, tin tin saklayıp biriktirdiği, çıkarken son anda zulasından aldığım üç beş dolarlar, avrolar da arkasından gitti. Bir iki ay da onlarla geçindik. Arkadaşı bizden züğürt, yardım isteyemedi.

Neyse… Kayınvaldeme “para her şey değil” dedim o öfkeyle ama, seks de her şey değilmiş aslında… Biz iki kaçak sevgili, kaldık gerçeklerle baş başa… Açlık sofuluğu bozarmış, bizim de aşkı bozdu. Tartışmalar, iğnelemeler, kavgalar hatta… Gece yatakta sevişmeler bitti, sırt dönüp küs yatmalar başladı.

“Siktir git” dedi sonunda bir gün… “Param için mi geldin benimle? İş yok işte, sen görmüyor musun? İş var da ben mi çalışmadım?”

“Senin paran vardı da, bende para yok muydu? Bileziklerim, dolarlarım gitti benim de…” dedim.

“Vayy… Öyle mi olduk şimdi?” dedi. Film koptu. Kapıyı vurup gitti. Gelmedi. Onun yerine asker arkadaşı geldi. Ben kapıyı açar açmaz içeriye daldı davetsiz…

“Cafer yok mu yenge? Bir ihtiyaç var mı diye bakmaya geldim.” dedi. Dedi ama, gözleri fıldır fıldır, şeytan gibi bakıyor. Yok dedim, zor gönderdim. Akşamına kapı çalındı. Cafer diye koşup açtım, yine o adam… Gözleriyle soyuyor beni kapıda… Yine aynı soru,

“Bir ihtiyaç var mı?”

“Hayrola, pek sık gelmezdin sen böyle?” dedim. Bocaladı,

“Hayır yani… Cafer’in yokluğunda… İhtiyacın vardır diye…”

Cafer beni mi deneyip test ediyor, o yokken ne yapacağım diye mi bu adamı gönderiyor nedir? Yoksa bu adama anlattı her şeyi, bu salak da benden faydalanmayı mı kuruyor kendi aklınca? Ümüğüme çökmek mi istiyor? Bilemedim. Adamı gönderdim.

image
Kara kara düşünüyorum. Ne yapacağım ben? Elimdeki para üç gün ancak idare eder beni, sonra açım. Ev sahibi kira isteyecek yakında… Ertesi gün oldu, Cafer yine yok. Anlaşılan gelmeyecek artık… Çocuklar burnumda tütüyor geldiğimden beri, hasret bir yandan… Ağlamaktan gözlerim şişti.

Sabah kararımı verdim. Telefon açtım. Büyük oğlum çıktı. Sesimi duyduğuna o kadar sevindi ki… Ben de öyle… Ağlamaya başladım. Kocam aldı telefonu sonra, ağlamamı duymuş,

“Cafer gelmiş, buralarda dolaşıyor Güllü… Sen nerdesin, ne yapıyorsun?”

Kem küm ettim, susup kaldım. Orospu çocuğu, kahpenin evladı, beni burda piç gibi bırakıp karısına gitmiş demek… Belki de arkadaşına pasladı beni, siksin diye… “Gel…” dedi kocam… “Çocuklar seni çok arıyor…”

“Sen?” dedim. “Sen beni kabul edecek misin? Kötülük ettim sana…” Anasına söylediğim sözler geliyordu aklıma, kol gibi yarak yemelerim falan… Kadın oğluna hepsini bir bir söylemiştir mutlaka… Ama yine de gel diyor.

“Kötülük ettin, evet…” dedi. “Ama… Çocuklar da özledi. Gel artık…” Sustu, konuşmadı bir an… Sessizlik… “Çocuklarımın anası, benim karımsın… Boşama dilekçesi yazdırdım. Elim varmadı, gidip veremedim.”

“Biliyorum Hasan… Haberim var. Ama nasıl olur? Herkes biliyor…”

“Ben de özledim seni… Gel artık Güllü… Ne olduysa oldu. Her şeyi geçmişte bırakalım, unutalım. Gel…”

“Hasan…” dedim. Ezile büzüle… “Yol parası göndersene bana biraz… Ya da sen gel beni al burdan…” Evde ne varsa alıp gittiğimi yüzüme vurmadı, bileziklerimi takılarımı ne yaptığımı da sormadı. Biliyordu durumu, anlamıştı,

“Yarın patrondan avans alayım, postaneden yollarım sana, merak etme… Yeter ki gel sen…”

Eve döndüm, kapıda ev sahibi beni bekliyor. Orta yaşlı, körük çizme giymiş, kasketli, pala bıyıklı bir adam… Daha önce Cafer muhatap oldu hep, benimle konuşmazdı. Baştan aşağıya süzdü şöyle bir, yüksek sesle,

“Hanım, kocan yok mu? İki ay oldu kirayı getirmedi.” Gören var mı diye bakındım etrafa, rezil olmaktan bıktım artık,

“Gel, içerde konuşalım.” diyerek içeri aldım adamı… Belki acır, halden anlar diyerek paramın olmadığını, kocamın beni bırakıp gittiğini anlattım uzun uzun… Bir yandan bakıyorum, bunun da gözü göz değil. Hiç acıyacak göz yok adamda… Durmadan beni süzüyor, gözü diz üstü eteğimde, memelerimde, bacaklarımda dolanıyor hep…

“Yarın memleketten para gelecek, onunla öderim kiranı, merak etme…” dedim.

“Gece kaçmayacağını nerden bileyim senin…” dedi kaba kaba… Elini pantolonun önüne götürmüş. Orman ayısı… Nerden içeri aldım bu ayıyı bilmem ki… Hay aptal kafam… Hata üstüne hata… Niyeti bozmuş bu adam…

“Nasıl inandırayım peki? Ne yapmamı istiyorsun?” dedim. Ayağa kalktı, yanıma geldi. Çizmeler ayağında, tok tok ses çıkarıyor. Sedirde oturuyorum, önümde dikildi.

“Senden ille de para isteyen yok güzelim…” dedi. “Anlaşırız… Sen parasız evimde kaldın, ben de sende kalayım bu gece, bir aylık kirayı düşelim… ”

“Yapma bunu bana…” diye yalvardım. Çaresizdim. Yanıma oturup sarıldı. Yanaklarımı dudaklarımı öpmeye çalışıyordu. Limon kolonyası kokuyordu adam… Hazırlık yapmıştı anlaşılan, traş olmuş, süslenmiş gece için… “Yapma… Evliyim ben, kocam var… Yarın gelecek.” Uzaklaştırmaya çalıştım, gücüm yetmedi. Kollarından kurtulamadım.

image
“Boşuna çırpınma güzelim…” diye homurdandı adam… Çekti kucağına oturtuverdi beni… Bacaklarımı okşuyordu… “Kocam dediğin adam dostun senin… Giderken asker arkadaşına anlatmış her şeyi… Asıl kocanı, çocuklarını bırakıp bununla kaçmışsın yarak sevdasına… Onda olan bizde de var sultanım… Hele bırak kendini… Biraz da ben sikivereyim seni güzelim… Ne kira isterim senden, ne muhtaç ederim… Ohhh… Bal kaymağım benim… Yerim seni ben…”

Gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı. Piç… Allah bilir bu adamlara satmıştı beni… Satılık orospu gibi bırakıp gitmişti bu adamlara… Seviyorum dediği kadınını… Pezevenk… Kahpe dölü…

Yapacak bir şeyim, umarım yoktu. Bu gece bir aylık ev kirasına karşılık bu adamın altına yatacaktım çaresiz… Zaten hayır desem tecavüz edecek, adamın gözü dönmüş. Bu kadar da büyütmeye gerek yok diye düşündüm. Alt tarafı yabancı bir erkeğin sikini yiyecektim. Sanki bugüne kadar Cafer’le yaptığımdan ne farkı var ki… Orospunun tekiydim ben… Bir an önce olsun bitsin bari…

“Lanet olsun. Peki, tamam…” dedim. “Dur yatağı sereyim de, adam gibi yap bari…”

Yer yatağını serdim ortaya… Elbisemi çıkardım yavaş yavaş düğmelerimi açarak… Gözleri parlıyor, sikini okşaya okşaya soyunmamı seyrediyordu oturduğu yerden… Ben de ağırdan alıyor, karşısında striptiz yapıyordum. Elbiseyi çıkardım. Beyaz kombinezonumu da sıyırdım. Sütyen külot kaldı.

“Çıkarayım mı bunları da, ister misin?”

“Hee… Çıkar hele…” dedi. Sütyeni çıkardım, memelerim fırlayıverdi. “Ohhh…” diye inledi herif… “Pek de güzelmişsin kız… Akça pakça… Maşallah… İlik gibisin anam avradım olsun…” Külodumun beline parmaklarımı takıp kıvıra kıvıra çıkarırken sordum,

“Senin avrat böyle değil mi? Elin karısına göz koyuyorsun, sikicem diye tutturuyorsun.”

“Nerdee… Bizim avradın memeleri göbeğine değiyo, göbeği ondan önce gidiyo… Gece lambayı söndürmeden altıma yatmaz. Senin gibi avradım olsun, bi milyar borcum olsun, yavrum benim… Offf… Şu kaymak gibi amcığa bak… Mis gibi…” Orospuluğu ele aldım ben de iyice…

“Hadi sen de soyun bari… Karşıdan mı bakacaksın hep? Ben de senin sikini göreyim bakayım, nasılmış?”

Kalktı, üstünde ne varsa bir çırpıda soyunup sedirin üstüne attı. Altındaki içliği çıkardığında kalkmış siki ortaya çıktı. Yine hatırı sayılır bir aleti vardı adamın…. Fena değildi doğrusu… Yanına gidip kasketini başına taktım tekrar… Körüklü çizmeleri işaret ettim,

“Şunları da giysene ayağına… Öyle sik beni…” dedim. Güldü,

“Fantazi ha? Tamam…” dedi. Çizmelerini giydi tekrar… Biraz komiğime gitti önce, sonra içim kabardı. Yanına gidip sarıldım. Çıplak bedenlerimiz birleşti. Siki karnıma battı. Pala bıyıkları da boynuma… Öpüştük biraz… Sonra sedire doğru ittim adamı, oturdu. Başında kasket, ayağında körüklü çizme, kasıklarında sertleşmiş siki… Fazla uzun değil ama, kalın… Değişik…

Önünde diz çöktüm. Bacaklarının arasına girdim. Kalın aleti elime alıp şöyle bir okşadım. Taşaklarıyla tartar gibi yaptım.

“İyiymiş…” dedim. “Kalın kalın… Tam bana göre…”

“İyidir…” dedi o da… “Karıları bağırtır bu, can yakar…”

“Bakalım, görücez…” dedim, eğilip yalamaya başladım sikini… İnledi. “Senin karı bunu yapmıyordur sana…” dedim yalarken…

“Nerdee?” dedi inleyerek… “Karşıdan görse abdes almaya koşar. Bırak eline almayı, yalamayı…”

İyice yaladım, parlattım sikini… Ağzımın içine alıp emdim, inlettim. Sonra kalktım, kucağına oturdum sırtımı dönüp… Dizlerine tutunarak kalçalarımla okşadım aletini biraz… Bacaklarımın arasına girdi sokmadan… Döndüm, boynuna sarıldım, kucağına tırmandım. Memelerimi ağzına verip emdirdim uçlarını… Bu arada sikinin üstüne oturmaya başladım.

image
“Ohhh… Hakkaten kalınmış…” dedim. “Baya kalın… Zor giriyor içime…” Yamyam gibi saldırıyordu memelerime… “Yapma…” diye tersledim. “Sakın çürüteyim deme… Asıl kocama gidicem yarın… Çürük görmesin bir yerimde…”

Cevap yerine homurdandı ayı… Pala bıyıklarını gerdanıma sürte sürte memelerimin uçlarını emdi vantuz gibi… Zevk almaya başlamıştım. Bu arada gazoz şişesi gibi kalın aleti içime almayı başarabilmiştim. Oturup kalkmaya başladım.

“Ohhh… Senin de amcığın daracıkmış be gülüm… Çok güzelmiş… Oh orospum… Ne de güzel sikişiyosun… Ahhh…”

“Evet, güzel sikişirim ben…” dedim oturup kalkarken… Sularım süzülüyordu kalın yarak amıma girip çıktıkça… “Hem zevk alırım, hem zevk veririm. Yaşamaya geldik dünyaya… Zevkler tatmaya… Hadi, yatağa gel, sen sik beni biraz da…”

image
Kucağından kalkıp yer döşeğine yattım sırt üstü… Bacaklarımı açıp bekledim. Tepeme dikildi, elindeki ıslak sikini okşaya okşaya bana baktı. Kasketiyle, çizmeleriyle hoşuma gitti. Ellerimi uzattım,

“Gel…” dedim. “Sik beni… Çizmelerinle sik…” Hemen geldi, tekrar girdi içime… Pompalamaya başladı. Beline bacaklarımı sardım. Boynuna kollarımı… Başındaki kasketi fıydırtıp attım, dudaklarını öptüm. Pala bıyığı izin verdikçe tabi… Fazla dayanamadı ağa, bacaklarımın arasında kasıldı, boşalmaya başladı.

Bitince yanıma uzandı, kendine gelmeye çalıştı bir zaman… Ben boşalmamıştım. Biraz izin verdim dinlenmesi için… Sonra eğilip pörsümüş sikiyle uğraşmaya başladım. Ağzımın içinde canlandı yılanı… Taşaklarını okşaya okşaya iyice sertleştirdim.

image
Sonra da kucağına tırmandım. İçimden akan döller kasıklarına süzülüyordu. Aldırmadan sikinin üstüne oturdum. Döllerin kayganlığı sikinin girmesini kolaylaştırıyordu. Sonunda kalın aletin tamamını aldım içime, oturup kalkmaya başladım.

Belki yirmi dakika uğraştım üstünde… Onun da gelmesini bekliyordum. O kasılırken ben de kendimi koyverdim artık… Bağıra bağıra orgazmın kollarına bıraktım kendimi…

“İster misin bir daha?” dedim yanında yatarken…

“Yok, sağol, yetti bu kadarı…” dedi. “Orospulara da gittim bu yaşa kadar ama, senin gibi sikişenine rastlamadım. Çok güzeldi. İliklerimi sıyırdın valla…”

“Ödeştik mi şimdi ağam? Kira borcu bitti mi?”

“Bitti lan kahpem, bitti… Kira borcu laf mı, sana ev feda olsun yavrum. İstediğin kadar otur.”

Kalktı, giyindi, çıkıp gitti. Tavandaki çiğ sarı ışığın altında yatakta uzanmış yatıyordum yorgun argın… Duşa gittim kalkıp, banyo yaptım. Çıkıp saçlarımı kuruluyordum baş havlusuyla, pencereye vuruldu.

“Ayyy…” diye bir çığlık attım korkuyla, baş havlusuyla çıplaklığımı örtmeye çalıştım, ne kadar örtebilirsem… Kasıklarımı örtsem memelerim açıkta kalıyor, onları örtsem üçgenim meydana çıkıyor.

Cafer’in asker arkadaşı pencerede… Sırıtarak bakıyor. Çekildi sonra, kapı vuruldu bu kez…

“Git başımdan…” diye bağırdım hırsla…

“Aç şu kapıyı…” diye seslendi. “Yoksa kırar girerim içeriye… Bir saattir penceredeyim, sizi seyrettim. Aç kapıyı…”

Çaresiz dediğini yaptım, gidip kapıyı açtım. İçeriye girip kapattı hemen… Ağzı sulanarak bana bakıyordu, çıplaklığıma… Islak saçlarımla, çırılçıplak bedenimle nasıl iştah açıcı görünüyorsam gözüne…

“Ne yani?” dedim. “Sen de mi istiyorsun?”

“Evet… Ben de istiyorum. Seni pencereden dikizledim bir saattir, nasıl sikiştiğini seyrettim. Taşaklarım şişti. Patlamak üzereyim.”

“Hani asker arkadaşlığı, yenge demeler? İnsan arkadaşının karısına sarkar mı?” diye çıkıştım. Sanki aylar boyu kocasının arkadaşıyla sikişen ben değilmişim gibi…

“Birincisi siz karı koca değilsiniz. İkincisi seni defterden sildi artık o… Üçüncüsü…”

Durdu, beni seyrediyordu hayran hayran… Önündeki kabarıklığı okşadı bastırmak ister gibi… Güzellik, seksilik başa bela anasını satayım. Beni gören her erkeğin siki kalkıyor işte, aklına sikmekten başka bir şey gelmiyor. Beğenilmek, istenmek de güzel aslında ama…

“Eee? Üçüncüsü?” Yanıma geldi, elimdeki minicik baş havlusunu alıp fırlattı. Ellerimden tutup şöyle bir çıplaklığımı seyretti…

image
“Üçüncüsü… Öyle güzel karısın ki… Öyle sikişkensin ki… Sikişmene de gerek yok. Önümde yürüsen yeter… Her yerin ayrı oynuyo senin… Bıngıl bıngıl kalçalarınla, koca memelerinle adamı bitirirsin yavrum…” Güldüm ister istemez,

“Ne yapayım canım? Allah böyle yaratmış işte…” dedim.

“Yaratmış evet… Tam yaratmış… Güllü… Hani sen arkadaş karısı diyosun ya… Ulan değil arkadaş karısı, bacım olsan sikerim seni… O derece… Hastayım sana… Cafer ilk getirdiği günden beri hastayım kız kahpe… Bi kere sikmeden bırakmam seni, ölürüm senin için…”

Güldüm. Yanına gidip sarıldım. Çırçıplak bedenimle onun kollarının arasına girdim. Ayaklarımın üstüne yükselip dudaklarını öptüm.

“Ölmene gerek yok…” dedim. “Madem çok istiyorsun… Geldiğimizden beri o kadar iyilik ettin bize… Bari borcumu böyle ödeyeyim sana… Her ne kadar sen arkadaşının emanetine ihanet etsen de… Soyun hadi… Sen de sik beni… Asker arkadaşının kapatmasını sen de sik…”

Yatağa uzanıp o gecenin ikinci sikicisini bekledim bacaklarım ayrık… Soyunup geldi. Bunun da ince, fakat uzun bir siki vardı. Amımı yalayıp ateşlendirdi bir süre, sonra da o uzun inceyi amıma soktu. Gidip gelmeye başladı.

Ah orospu Güllü ah… İçine yarak girdi mi, kimin diye bakmıyordu hiç… Kaçıncı bu demiyordu. Yine ıslanmış, sulanmıştı. Yağ gibi kayıyordu içimde… Diplerimi diplerimi okşuyordu uzun sikinin başı… İnledim zevkle,

“Ohhh… Güzell…” Kalçalarından tutup kendime çekiyordum. İnip kalkıyordu kalçaları. Sertti. Kaslıydı. Üstümdeki üçgen vücuduyla, pazularıyla göz dolduruyordu.

“Hoşuna gitti mi?” diye sordu. “Güzel sikiyor muyum?” Boynuna sarıldım,

“Evet canım… Güzel sikiyorsun… Arkadaşının siki hayvan gibiydi. Canım yanıyordu her seferinde… Senin sikin zevk veriyor, sadece zevk… Ooohhhh…”

“Biliyorum…” dedi. “Çok karı siktik beraber askerdeyken… Çarşı iznine çıkar, karı kız tavlardık. O önden girerdi, ben arkadan… Onun kalın alet ön tarafı doldurur, benim ince yarak kadınların göte daha rahat girerdi. Kadınları zevkten öldürürdük ikimiz beraber…”

image
“Bak sen yaramazlara…” dedim. Aklıma düştü sonra, “Benim arkam hala kız oğlan kız, biliyor musun?”

“Gerçekten mi? Hiç götten yemedin mi?”

“Hayır, ayıp dedim, günah dedim, sikin kalın dedim, yemedim hiç… Sen madem ustasın, hallet şunu… Ben de tadını alayım” İçimden çıktı,

“Domal canım, seni götünden de sikeyim…” Talimatını yerine getirirken,

“Terbiyesiz” diyerek güldüm arsız bir orospu gibi… “Nazik ol biraz…”

Usta işini yaptı. Götümün deliğini yaladı, kremledi, tükürükledi, alıştırdı iyice, sonra da kızlığımı bozdu. İnce uzun alet cop gibi arkama girerken canım yandı yine de… Eee, ilk defa arkamdan alıyordum. Hoşuma gitti. Elleriyle kalçalarıma yapışmış, yavaş yavaş giriyor, yavaş yavaş çıkıyordu… Sikini bir bilezik gibi saran büzüğümden zevk alıyordum. Girmesi de, çıkması da uzun sürüyor, o uzun temasın verdiği zevk inletiyordu beni…

“Sen de amcığını parmakla bir yandan…” dedi. “Bızırını okşa… Daha çok zevk alırsın.”

image
Doğruymuş. Önümden arkamdan aldığım zevk bitirdi beni… Kasılmalar başladı. Ben kasılırken sikini sağmalarıma dayanamadı, o hızlandı, döllerini içime püskürttü.

Sabaha kadar sikti beni asker arkadaşı… Alacakaranlıkta kapıdan dışarıya süzülürken horozlar ötmeye başlamıştı. Bense yatakta serilip kalmıştım yorgunluktan, uykusuzluktan… Sikilmiş, bitmiş…

Orospuydum ben… Kocam beni bu halimle, en yakın arkadaşıyla boynuzlayıp kaçan karısını yine de kabul etmişti. Başka erkek olsa bırak kabul etmeyi, çekip vururdu. Bense onun bu iyiliğinin üstüne bir gecede iki erkekle sevişmiştim. İki değişik yarak yemiştim bir gecede…

Neyse diye düşündüm yattığım yerde… Bunlar da bir hatıra kalır bana… Kocam bamyasıyla beni sikerken bu geceyi anarım ilerde…

Cafer’in kalın siki, ev sahibinin çizmeleri, asker arkadaşının copu… Kendimi avuturum bu anılarla, yaşadığım zevklerle… Uzun, yalnız gecelerimde mastürbasyon yaparken, hayal kurarken… Nasıl dibime kadar sikildiğimi hatırlarım…

Kocamın bamyası…? Offf… Neler bekliyor beni acaba?

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Alman turist diye karımı siktirdim

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Alman turist diye karımı siktirdim
Uzun yıllar Yurtdışında (Almanyada) yaşadıktan sonra karımla Türkiyeye kesin dönüş yaptık.Adım Emin 42 yaşındayım Karım Berrin ise 37 yaşında, balık etinde, göğüsleri muhteşem büyüklükte, sarışın ve çekici bir kadın. Karımla seks hayatımız çok iyi denilecek düzeyde, fakat son zamanlarda karımla sevişirken onun başka bir erkek tarafından sikilmesini hayal edip müthiş orgazm oluyordum. Karım yatakta tarifi olmayacak kadar güzel sevişiyor, bu güzellikleri başka bir erkeğe yaşatıp, o erkeğin altında inleyerek boşalması fikri beni çıldırtma noktasına getiriyordu.

Bu durumu bir gün sevişirken söyledim, “Karıcığım, başka bir erkeğin seni sikmesini istermisin?” diye. Karım önceleri, “Hayır.” dese bile, sevişirken bu tür fantazilerin hoşuna gittiğini söyledi. Karımın ailesinin bodrumda bir yazlığı var, ailece gittiler. Fakat ben işlerimden dolayı İstanbulda kalmak zorundaydım. Yorucu bir iş gününden sonra eve geldim, bir pornofilmi koydum izliyordum. Filimde iki erkek, sarışın balık etinde olan, karıma benzeyen bir kadını sikiyorlardı. Karımı hayal ederek masturbasyon yaparken, karım aradı. Telefonda karıma izlediğim filmi anlatıp, kendimi tatmin ettiğimi söyledim. Karımın cevabı beni çok heycanlandırmıştı, “Başka bir erkek tarafından sikilmemi çok mu istiyorsun?” dedi. Sadece, “Evet!” diyebildim. “Hadi gel, bul birini ozaman!” dedi.
Heyecandan kalbim duracaktı, hemen kalkıp banyo yaptıktan sonra atladım arabama Bodrum’a doğru yola çıktım. Sabah yazlığa vardığımda herkes şaşırmıştı. Güzel bir kahvaltı hazırladılar. Öğlene doğru karımla denize gittik. Karımın bronzlaşmış teninin üzerinde bikini harika duruyordu, kumsaldaki erkeklerin karımı gözleriyle siktiğinden emindim. Karımda bunun farkındaydı ve bu bakışlardan son derece memnundu. Akşam yemeğinden sonra üzerine ince bir elbise giyindi, içindeki tanga külodu belli oluyordu, sütyen takmamıştı. Gözlerimi karımdan alamıyordum, çok seksi olmuştu. Barlar sokağına gitmek üzere yazlıktan ayrıldık. Bir iki Bar dolaştıktan ve birkaç duble içk**en sonra kafamız bir hayli güzel olmuştu. Karımla Almanca konuşuyorduk. Sahildeki Cafelerden birinde birer kahve içerken, yan masadaki 35-40 yaşlarında birinin devamlı karıma bakıp pantolonunun üzerinden sikini düzeltmeye çalıştığı gözümden kaçmamıştı.
Kahvelerimizi içtikten sonra kalktık, yavaş yavaş yürümeye başladık. Arabamızın olduğu otoparka giderken, Cafedeki o adamın bizi takip ettiğini fark ettim. Dönüp adama, “Birşey mi var?” diye sordum. “Yanındaki turist Fransız değil mi, kendisini bir yerden tanıyorum da…” diye cevap verdi. Yalanın böylesi gülünçtü, kendisine yanımdaki kadının Alman turist olduğunu, kendisiyle yeni tanıştığımızı ve kadının çok azgın olduğunu, aslında ikimizi de idare edebileceğini söylediğimde, adamın gözleri parlamaya başladı. Adam sikini sıvazlayarak, “Hadi, ormana götürüp sikelim ozaman!” dedi. Arabaya bindiğimizde karım yanıma oturdu, ismini dahi sormadığım adam karımın arkasına geçti oturdu. Çevre yoluna çıkmıştık, sağ elimle karımın bacaklarını okşuyordum. Karımın eteğinin altına elimi soktuğumda amının ıslandığını hissettim. Orta parmağımı karımın amına sokup çıkarıyordum, karım içkininde etkisiyle gözlerini kapamış, hafif hafif inliyordu.
Arkadaki adam bunları görmüş, dayanamayıp arkadan ellerini karımın göğüslerine attı, okşamaya başladı. Ormana varana kadar karım bir kez orgazm olup boşalmıştı. Arabayı ormanın içine çekip ışıklarını söndürdüm. Adam karımı arabadan indirdi, motor kapağına oturtup, elbisesinin askılarını indirdi, karımın göğüslerini yalıyordu. Karım da adamın fermuarını açtı, elini içine sokarak adamın sikini çıkardı ve okşamaya başladı. Adamın siki kazık gibiydi. Karım motorkaputundan inerek adamın önünde diz çöktü ve adamın sikini yalamaya başladı. Adam fazla dayanamayıp karımı kaldırdı, motorkaputuna domalttı, elbisenin eteğini karımın beline kadar toplayıp, tangasını yırttı. Karımın amını iştahla yaladıktan sonra, o kocaman sikini karımın ıslak amına sürtmeye başladı. Ben gördüğüm manzara karşısında çıldırmak üzereydim, sikim taş gibi olmuş, ama aynı anda da kışkançlık duyguları başlamıştı.
Adam sikini karımın amına soktuğunda, karım önce bir çığlık attı, fakat az sonra zevkten inlemeye başladı. Karımı hiç böyle inlerken duymamıştım. Adam yarağını karımın amına sokup çıkarırken, karım birara bana dönüp, Almanca, “İstediğin bu muydu kocacığım? Bak, elin adamı nasıl sikiyor karını!” dedi. Ben de Almanca, “Harikasın karıcığım!” deyip sikimi sıvazlamaya devam ettim. Adam karımı 15 dakika siktikten sonra titreyerek karımın amına boşaldı. Adam daha sikini karımın amından çıkarmadan karım da sarsılarak orgazm oldu. Adam kenara çekilip bir sigara yaktı. Karımı sikme sırası bana gelmişti. Önce karımın ağzına sikimi verip yalattıktan sonra, karımın o spermle dolmuş amını bir de ben güzelce siktim, spermle doldurdum.
Sonra arbamıza binip adamı Bodrum’a yakın bir yerde bırakıp, yazlığa döndük. Yazlıkta karımla duş alırken, halen karımın amından spermler akıyordu. Sonra odamıza gidip, yaşadıklarımız hayal ederek ertesi gün öğlene kadar sikiştik…

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Arabam Satılık

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Arabam Satılık
Alıntıdır….

Merhaba, başımdan gelen bir olayı size anlatmak istiyorum. Kocam sonunda dırdırımdan pes ederek bana ait olan arabamı yenilemeye karar vermişti. Arabam beni istediğim yerlere ulaştırıyordu ancak çok eskiydi ve bazı aksakları vardı. Bu nedenle daha yeni, fonksiyonlu ve konforlu bir araba istiyordum, böylece birden fazla arkadaşımla da gezebilecektim çünkü arka koltukları olmadığı için yanıma sadece bir kişi alabiliyordum. Arabamın aksakları var derken de, tehlike yaratacak anlamda değil fakat örnek vermek gerekirse, ön kaputu açmak için direksiyonun altına başını sokarak daha önce var olan kol yerine, dar bir delikten elini sokarak orada mevcut olan bir kabloyu çekmeniz gerekiyordu.

Yani benim çok sıklıkta kullandığım bir şey değildi bu ancak kocam arabamın yağını veya suyunu kontrol etmesi gerektiğinde kaputu açmak için hep beni çağırmak zorunda kalıyordu çünkü deliğin darlığından ancak benim elim sığıyordu. Buda benim canımı çok sıkıyordu çünkü hem işimi gücümü bırakıp bununla uğraşmam gerekiyordu hem de sert kabloyu çekmek parmaklarımı acıtıyordu.

Bir başka sevmediğim yönü ise, bahsettiğim gibi, içi çok dar olmasıydı ve arkada koltuğu olmamasıydı çünkü ufak kargo araç tipiydi. Kocam, arabamı belirlediği ücrette satıldığı taktirde, bana o zaman başka araba alacağına söz vermişti. Ancak, bu ücretin altına düşmeyeceği için işim çok zordu o nedenle ne yapıp ne edip arabamı bir şekilde bir başkasına pazarlayıp satmam gerekiyordu. Aklımda çok şeker yeni bir Mini vardı fakat dediğim gibi, önce ilk hedefimizi başarmak gerekiyordu.

Kocam gazeteye koyduğu ilandan birçok kişi aramıştı fakat kocam pazarlığı reddedince bunlardan sadece bir kaçı arabamı görmeye gelmişti. Ancak, onlarda arabayı gördükten sonra vazgeçmişlerdi. Moralim çok bozuktu ve ısrarlarıma rağmen kocam fiyatta değişiklik yapmamakta kararlıydı. Bir bakıma da haklıydı çünkü bu satıştan alacağı parayla ve elindeki birikmiş parayla benim istediğim arabayı ancak alabiliyordu.

Hafta arası bir gün, müstakil evimizin arka bahçe girişini su hotumu ve süpürgeyle temizliyordum. Bunu en az haftada bir yapmaya çalışırım ve toz kalkmaması için bol-bol su kullanıyorum. Dediğim gibi, evimiz müstakil olduğu için, arka bahçemiz sadece bize ait o nedenle temizlik yaparken kimse beni göremediği için çok rahat giyinebiliyorum. Temizlik yaparken her zaman çok mini olan eski beyaz tenis eteğimi giyiyorum. Bu eteğimi kocamla tenis oynamak için birkaç yıl önce almıştık ancak aşırı kısa olmasından dolayı dışarıda, tenis kortunda giymekten vazgeçmiştim ve onun yerine daha uygun bir şort almıştım.

Asında kapalı bir insan değilim ve zaman-zaman da mini etek veya elbise giyerim fakat bu etek gerçekten çok kısaydı ve ayakta dururken bile kalçalarımı ancak örtebiliyordu. Ayrıca, çok hafif ve pileli oluğu için, topa vurmak için koşup sektikçe etek sürekli yukarı havalanıyordu. Topu yerden almak için eğildiğim zaman ise popomu ortaya çıkarak etek nerdeyse belime kadar toplanıyordu. Doğruyu söylemek gerekirse vücut olarak hiç sıkıntım yok, kalçalarım yuvarlak ve dışa atıktılar o nedenle kocam kalçalarıma hayrandır ve inanılmaz seksi olduklarını söyler. Bacaklarım zaten uzun, seksi ve pürüzsüzdür, belim incecik ve göğüslerimde orta boydur, ancak ufak vücuduma göre dolgun ve normale göre daha iri görünüyorlar. Fakat yinede, yerine göre dışarıda giydiğim kılık kıyafetime özen göstermeye çalışırım.

Bu giydiğim tenis eteğinin bir özeliği daha var o da eteğin içine özel olarak dikilmiş ve kendinden ayrılmayan külotu olmasıdır. Genelde tenis etekleri bu şekilde oluyor ve belli bir oranda eteğin hafifliğinden ve de kolayca açılmasından dolayı frikik vermeyi önlüyor. Yani, kalçaları örtmekle görevlidir. Ancak, benim eteğe ait bu külotun kasık kısmı maalesef çok ince ve boldu. Kumaşın arka kısmı ise normale göre kısa olduğundan sürekli tanga gibi kalçalarımın arasına kaçıyordu.

Açıkçası, eteği sporda giymemek için bir başka sebepte buydu çünkü külot kumaşı değildi ve sadece külot şeklinde kesilmiş ince bir bez parçasıydı o nedenle kalçalarımı veya ayıptır söylemesi, mahrem bölgemi örtme görevini pek yapmıyordu. Fakat temizlik yapmak için giymek hiç sorun değildi ve bu kendinden iç çamaşırlı tenis eteğimi giydiğim zaman ilaveten başka külot giyme ihtiyacı görmüyordum. Üstelik temizlik yaparken basınçlı su hortumundan ister istemez her tarafım ıslanıyordu ve kimse halimi görmediği için içimde gayet rahattım.

Üstten ise ince ve dar penye kumaşından açık mavi olan straplez bir badi giyiyordum. Yani alttan göğüslerimin yarısını örten ve üsten tamamen açık ve dekolteli olan bir badiydi. Sanırım İngilizcesi “tube top” deniyor ve üst kısmı göğüs başlarımın hizasına kadar çıkıyordu. Yani, geniş bir kemer veya kuşak gibi düşünülebilinir o nedenle yanlışlıkla kumaşı alttan hafifçe çeksen, göğüsler aniden dışarı fırlayabilir. Tabi haliyle bu badinin altında sutyen de takmıyordum.

Ben her zaman yaptığım gibi suyla her tarafı yıkayıp süpürgeyle de mermerleri temizliyordum ki telefon çaldı. Telefon kapanmadan aceleyle ıslanmış kıyafetlerimle ve de ıslak tanga terliklerimle evin içerisine girdim ve hemen telefonu yerinden kaptım. Telefondaki kocamdı ve acilen arabanın anahtarlarını alıp gelecek olan müşteriye arabayı göstermemi istedi.

Ben bir anda afalladım ve ne yapmam gerektiğini bilmedim çünkü üstüm başım misafir karşılamak için hiç uygun değildi. Kocam tabi ki kıyafetimi bilmediği için hızlı-hızlı konuşup, “adam şimdi aradı çok istekli görüyor ve bizim mahalledeymiş, acilen arabayı görüp işine yetişmesi lazım. Ha bu arada, arabayı denemek isterse kesinlikle yalnız bırakma sende mutlaka yanında ol, ben şimdi acilen toplantıya giriyorum” dedi ve bana söz bırakmadan telefonu kapadı. Böylece ister istemez arabayı gösterip tanıtmak bana düştü.

Telefonu yerine koymamla hemen ardından kapı zili çaldı. Ben şok içinde ne yapacağımı bilmeden panik bir halde ve de her tarafım ıslak bir şekilde kaygan plaj tanga terliklerimle bir sağa koştum bir sola sonrada hiç düşünmeden kapıya yönlendim çünkü bu fırsatı da kaçırmak istemiyordum. Kıpıyı açınca karşımda uzun boylu göbekli kirli sakallı esmer iri yapılı iki tane adam gördüm. Adam doğulu bir şiveyle, “merhaba yenge, biz arabayı görmeye geldik” dedi fakat gözleri ise dikkatle her tarafımı inceliyordu. Adamların karşısına bu pasaklı halimle çıktığımdan dolayı beni o şekilde süzmeleri normaldi, sonuçta bu benim suçumdu. Ben uzanıp kapı girişindeki anahtarlıktan anahtarları hemen aldım ve arabamın bulunduğu yan tarafındaki garaj girişine yürümeye başladım, onlarda arkamdan beni takip etti.

Tabi olaylar o kadar hızlı gelişmişti ki ben hiç üstümü başımı değiştiremeden bir anda kendimi arabamı satış için sunarken buldum. Haliyle, sanırım arabadan fazla daha çok ilgi odağı bendim fakat bu müşterileri de kaybetmek istemiyordum ve ne yapıp edip adamlar pazarlık yapmadan arabamı satın almaları için ikna etmeliydim. Bu nedenle de pasaklı halimi kafamdan silmek zorundaydım, aksi taktirde müşterileri memnun edemeden kaçıracaktım. Bu satış benim için çok önemeliydi o nedenle hemen işe koyuldum.

Mahmut isimli müşteriye “buyurun anahtarları siz alınız, arabayı çalıştırabiliriniz” dedim. Adam anahtarları elimden alarak kapıyı açtı ve uzun boyundan dolayı şoför koltuğunu geriye çekti ve oturdu. Yolcu tarafına ise Ali isimli diğer adam oturdu fakat arabam bu iki adama göre gerçekten çok ufak görünüyordu çünkü iri ve uzun olmalarından dolayı arabama anca sığabilmişlerdi. Ortam çok sıkışık olduğu halde ben yinede adamlara ne kadar çok yakıştığını ve bu araba tam onlara göre diye ikna edici sözler söylüyordum. Ardından Mahmut Bey direksiyonun altına elini uzanıp ön kaputu açmaya çalıştı fakat doğal olarak çekmek için kolu bulamıyordu.

Ben bunu görünce paniklerdim ve “dur ben size onu açarım siz hiç zahmet etmeyiniz” deyip arabadan inmesini istedim. Adam bunu büyük bir eksiklik olarak görebilirdi ve arabamı almaktan vazgeçebilirdi o yüzden duruma hemen müdahale etmem gerekiyordu. Zaten o dar delikten elini imkanı yok sokmazdı. Adam arabadan indi ve ben hemen yere çöktüm ve yapacağım işlemi görebilmek için kafamı direksiyonun altına soktum. Dengemi sağlayabilmek için bir elimle fren ayakçısını tutundum diğer elimi de kaputu açan kabloyu bulmak için delikten içeri soktum.

Tabi çok uygunsuz ve dengesi zor sağlanan bir pozisyondu o yüzden bir dizimi şoför koltuğunun üzerine dayayıp diğer ayağımı da arabanın dışında bırakarak dengemi sağlamaya çalışıyordum fakat ben bunu çok kolaymış gibi göstermeye çalıştığımdan adama, “bakın çok kolay, siz hiç merak etmeyiniz” diyordum. Aksi pozisyonumdan dolayı kıçım havada adamlara doğru dikilmişti ve kafamda arabanın direksiyonun altında olduğundan adamların nere baktığını tam olarak göremiyordum fakat hemen dibimde olduklarını biliyordum çünkü aynı anda da sohbet ediyorduk ve ben maalesef halen daha ıslak olduğum için haliyle, nefeslerini ıslak cildimin üzerimde kolaylıkla hissedebiliyordum.

Bu sanırım çok normaldi çünkü ne yaptığımı görebilmeleri için bana çok yaklaşmışlardı, hatta bir tanesi dengede durabilmem için bana yardımcı olmak için kolunu karnıma dayadı, yani tam göğüslerimin altına yerleştirdi. Böylece bende vücut ağırlığımı hafifçe koluna bıraktım ve benim için kolaylık olmuştu. İki adamda iyi niyetlerini ortaya koyarak bana yardımcı olmaya çalışıyorlardı fakat beni tutan Ali Bey mi Mahmut Bey mi göremiyordum. Diğer adam ise koltukta dayalı olan dizimi rahat ve yerinde sabit tutabilmem için ayak bileğimden sıkıca tutmuştu.

İkisini de destekleri için teşekkür ettim ve aynı anda da oyalamak için konu açmaya çalıştım çünkü o sinir bozucu kabloyu bir türlü çekemiyordum. Dediğim gibi, adamlar hemen dibimde oldukları için konuşurken nefeslerini doğal olarak üzerimde hissedebiliyordum ve onlara sürekli “birazdan olacak” diyordum. Onlarda bana “evet arabanızı çok beğendik çok az kullanılmış görünüyor” diyorlardı. Bende bu kabloyu başarışta çekene kadar sohbeti uzun tutmaya çalışıyordum.

“evet, arabamı sadece gerektiği zaman kullanırım ve çok iyi bakarım”
“evet, kesinlikle çok iyi bakmışsın, buradan araban çok temiz görünüyor”
“teşekkür ederim, temizliğini hiç ihmal etmiyorum”
“belli, kaportada hiç pürüz yok, nefis görünüyor”
“umarım arabamı beğendiniz ve de kusura bakmayınız, ben biraz yeteneksiz çıktım bu konuda fakat birazdan başaracağım”
“Hiç sorun değil sen keyfine bak ve acele etme, bizde burada senin arabayı inceliyoruz zaten, evet gerçekten çok beğendik, fakat yardım istiyorsan seslen çünkü senin bu delik çok dar görünüyor”

“evet ya, çok dar ama teşekkür ederim çünkü ancak benim elim sığıyor buraya, sizinki kalın, ama merak etmeyiniz kocam ilk fırsatta tamir edecektir bunu”
“önemli değil yenge, istersen bu deliği bizde tamir edebiliriz fakat sanırım bizimki bu deliğe çok kalın gelir, sığmaz mı diyorsun?”
“evet, sizinki kalın olduğu için zor sığar ve canınızı acıtırsınız”
“peki sizin canınız acımaz mı?”
“azacık canım acıyor çünkü bu kabloyu çekmek için gücüm yetersiz fakat birazdan başaracağım”
“dur bizde sana yardım edelim o zaman”

Bunun üzerine ayak bileğimi tutan adam ayağımı bıraktı ve deliğin içindeki olan kolumu tutmak için üzerime, yani sırtımın üzerine yaslandı. Doğal olarak ortam çok dar olduğu için gidebilecek başka yeri yoktu ve ister istemez kalçalarımın üzerine dayanmak zorunda kaldı. Öbür yandan ise beni karnımdan, yani koluyla tam göğüslerimin altından destek veren adam ise boşta olan elini bacaklarımın arasından kasık bölgeme çok yakın bir yerden tutu ve bana “sen hazır olunca söyle aynı anda çekmen için sana yardımcı olacağız” dedi.

Bende “hazırım” dince ikisi aynı anda yüklenmeye başladı. Kolumu tutan adam acıtmadan kolumu hafifçe çekiyor fakat dengesini sağlayabilmek içinde ister istemez kalçalarıma hafifçe yükleniyordu. Öbür adam ise karnımdan koluyla bir ileri bir geri hareketler yapıp arkadaşına destek vermeye çalışıyordu. Ancak, diğer eliyle de kendi dengesini sağlayabilmek için, ister istemez kasık bölgemi sıkıp-sıkıp bırakıyor fakat bahçe temizliğimden halen daha altım ıslak olmamdan dolayı, eli yavaş-yavaş ıslaklık nedeniyle daha da yukarı kayıyordu.

Herkesin bu istikrarlı çabasına rağmen o sinir bozucu kabloyu yeterince güç sarf edemediğim için halen daha açamamıştım kaputu fakat kimsenin de morali bozulmaması için ve arabam yüzdende rezil olup müşteriyi kaybetmemek için de, adamlara “oluyor merak etmeyiniz, biraz daha gayretle olacak şimdi, siz merak etmeyiniz” diyordum. Ancak, bunu dememle adamlar daha da hırslanıp destek olabilmek için daha sert ve hızlı yüklenmeye başladılar.

Üzerimde dayalı ve de kolumu tutan adam kendi kasıklarını kalçalarımın üzerine dada yapıştırarak benim kabloya hamle yapabilmem için aynı anda kolumu çekiyor fakat aynı anda da kolumu çekebilmesi için kalçalarıma kendi önüyle sertçe yüklenip vuruyordu. Adamın önüyle kalçalarıma aldığım bu ufak darbelerden dolayı, doğal olarak benim o ince hafif tenis eteğim tamamen açılıp belime kadar yukarı katlanmıştı.

Eteğin kendi iç çamaşır olan kısım ise sert sürtünmelerden dolayı tamamen yerinden kopup kendisinden eser kalmadığını hissettim çünkü vajinamı sözde kapatan ve kalçalarımın arasındaki o ıslak yapışık kumaşı artık hissedemiyordum. Bunun yerine, kimsenin elinde olmayan sebeplerden dolayı maalesef artık kabak gibi meydanda olan iki deliğime arkamdaki adamın önü dayalıydı. Allahtan ki pantolon giyiyordu. Diğer adam ise olaya ayak uydurabilmek için o da hareketlerini hızlandırıp artık kolunu ve ellerini de kullanarak beni daha hızlı ileri geri hareket ettiriyordu.

Fakat bu durum karşısında istenmeyen kazalar olabiliyordu çükü hızlı kol hareketiyle ince ufak badim aşığa doğru kayarak karnıma kadar indi ve kolu ve elli artık çıplak göğüslerimin üzerinde hareket ediyordu. Fakat en kötüsü ise, kasık bölgemde olan eli yanlışlıkla mahrem bölgeme dayandı ve hepimizin o istikrarlı ve odaklanmış çabalarımızdan dolayı adam fark etmemiş olmalı ki yanlışlıkla başparmağı ıslak vajinamın için kaydı.

O an kanım dondu ve ayak parmaklarım uyuşmaya başladı. Kendimi ve adamları böyle bir duruma nasıl soktuğumu anlamamıştım ve onları zor durumda bıraktığım için kendimden çok utanıyordum. Adama ne yapıyorsun çeksene parmağını içimden diyemezdim çünkü bu onun suçu değildi ve onlar bana sadece yardımcı olmaya çalışıyorlardı. Üstelik başparmağı vajinama girdiğini fark etmemiş olmalıydı yoksa aksi takdirde özür dileyip elini oradan çekerdi.

Adamları mahcup ve rencide etmeden bu durumdan kurtulmak için kabloyu artık çekip açmam gerekiyordu fakat konsantre olmakta zorlanıyordum çünkü popom arkamdaki adamın sert vuruşlarından sürekli öne geriye gidiyordu, çıplak göğüslerim ise diğer adamın kolunun ve ellerinin üzerinde resmen dans ediyordu ve vajinamın içindeki başparmakta kalınlığından ve büyüklüğünden beni kocamın penisinden daha çok zorlayıp terletiyordu.

Vücudumu ve hislerimi artık kontrol edemiyordum ve çok acayip olmuştum. Başım dönmeye ve içimi bir sıcaklık basmaya başlamıştı ki aniden istem dışı kasılarak adamın parmağının üzerine kontrolsüzce orgazm olup boşalmaya başladım. Bu ani boşalmamla birlikte bilinçsizce üzerine yüklenmeye çalıştığım kabloyu sertçe çekmiş olmalıydım ki ön kaput aniden tak diye açılıverdi.

Kaputun açılmasıyla bir an afalladım ve ardından adam parmağını içimden çıkardı, diğer adamda üzerimden kalktı ve beni ikisi de kolumdan nazikçe tutarak ayağa kaldırmaya çalıştılar. Ayağa kalkınca yavaşça kendime geldim ve bir anda ikisinin de çıplak göğüslerime baktığını fark ettim. Bunu durum karşısında göbeğime kadar düşen dar badimi hemen yukarı çekerek göğüslerimi tekrar bu ince kumaşla örtmeye çalıştım fakat yinede üsten çok dekolteydi.

Adamlara karşı çok mahcup olmuştum ve bu kaput yüzünden onları da seferber etmiştim. Üstelik bana yardımcı olmaya çalışan ve yanlışlıkla vajinamın içine parmağı kaçan Mahmut Bey olmalıydı çünkü maalesef başparmağının üzerinde bana ayıt organım sıvılarımı görebiliyordum ve fark etmemesi için dua ediyordum. Ancak, Mahmut Bey parmağının üzerindeki ıslaklığı fark etmiş fakat Allahtan ki ne olduğunu anlamamış çünkü vajinamdan ıslanmış parmağını kendi ağzına götürerek emmeye başladı. İçim çok rahatlamıştı çünkü yüz ifadesinden anladığım kadarıyla tadını çok beğenmişti ve ‘bu ne’ diye kimseye bir şey sormadı.

Adamlar ön kaputu açarak içine bakmaya başladılar, sonrada kapatarak tekrar arabaya bindiler. “yenge biz bir tur atıp gelelim” deyince ben aniden, “dur bende geliyorum” dedim ve bende arabaya binmeye çalıştım çünkü kocamın bana özelikle ‘arabayı kullanmak isterse, yalnız bırakma diye’ tembihlediğini hatırlıyordum. Yalnız bir sorun vardı o da üçüncü bir kişi için yer olmamasıydı. Sonuç olarak arabayı test etmek için ikisi de binmek zorundaydı.

Ali Bey “yanıma gel, bir şekilde sıkışırız madem gelmek istiyorsun” dedi. Maalesef başka seçeneğim yoktu ve arabaya bir şekilde sığamam gerekiyordu. Ali Bey yolcu tarafından kapısını açtı ve “gel yenge, senin içinde sorun değilse kucağıma oturabilirsin çünkü burada başka yer yok gibi görünüyor” dedi. Mecburiyetten, “rica ederim, tabi ki benim içinde sorun değil” diye yanıt verdim ve içeri sıkışarak Ali Beyin kucağına oturmaya çalıştım. Ancak, ortam düşündüğümden daha da sıkışıktı çünkü Ali Bey maşallah çok büyük ve iri yapılı bir adamdı.

Koltuğunu en geriye çektiği halde göbeği ve cüssesi beni resmen ön torpidoya yapıştırmıştı ve ayaklarımı bile koyacak yer kalmamıştı. Dediğim gibi, Ali Beyin uzun ve iri bacaklarından dolayı ayakları tamamen aşağıdaki boşluğu doldurmuştu ve kucağına oturunca popom göbeği ve torpidonun arasına anca sığmıştı. Bu durumdan dolayı maalesef benim kendi ayaklarıma yer kalmadığı için sırtım şoföre dönük bir şekilde ayaklarım arabanın dışarıda kaldı.

Bunun üzerine Mahmut Bey durumu fark edince, ilk önce ayaklarımı kendisine doğru, yani şoför koltuğuna doğru uzatmamı sonrada popomu Ali Beyin kucağına yerleştirmemi istedi. Böylece bir şekilde arabaya sıkışarak kapıyı kapatabilecektik. Bu tek çözüm olduğu için arabadan tekrar indim çünkü bunu yapabilmek için ilk önce şoför tarafından girmem daha kolay olacaktı. Ali Bey kapısını kapattı ve Mahmut Beyde arabadan inerek şoför tarafından girip Ali Beyin kucağına oturmama yardımcı oldu.

Tekrar Ali beyin kucağına oturunca sırtımı yolcu kapısına, yani pencereye doğru dayadım. Böylece kucağına yan oturmuş oldum fakat bu seferde ayaklarım şoför kutlunda kalarak Mahmut Beyin koltuğunu işgal etmeye başladım. Bunun üzerine, Mahmut Bey yine kibarca ve anlayışlı davranarak, “yenge, sığmamız için, bacaklarını biraz geriye katla ve ayaklarını kucağıma koy, böylece hepimiz sığmış oluruz” dedi.

“Peki” diyerek ayağımdaki terlikleri çıkartmaya çalıştım çünkü adamın üzerine basmak zorunda kalacaktım. Parmak arası plaj terliklerimi bu sıkışık ortamda eğilip çıkartmakta zorlanıyordum çünkü eteğim aşırı kısaydı ve altımda artık külot diye bir şey kalmamıştı, o nedenle oramı buramı göstermemek için çabalıyordum.

Zorlandığımı gören Mahmut Bey “dur ben sana yardım edeyim” deyip ayak bileğimden tutup bacağımı yukarı kaldırdı. Sonrada yavaşça terliği ayağımdan aldı ve pedikürlü pembe ojeli ayak parmaklarıma bakarak “yenge, ne tatlı ayaklarınız var öyle” dedi. Adamın nazik yorumundan dolayı hem biraz utandım hem de gururlandım. Ayni şekilde öbür ayağımı da havaya kaldırarak hayran-hayran ayağımdan ufak terliğimi çıkarttı ve ardından koltuğuna oturdu.

Ancak, bu seferde ayaklarım onun göbeği ve direksiyon arasına sıkıştı ve bu bir şekilde araba kullanmasına engel olacaktı. İlk başta planımız ayaklarımı kucağına koymaktı ancak kucağı ve direksiyon arasında da çok az bir mesafe olduğundan sadece bir ayağımı sığabiliyordu. Mahmut Bey yardımcı olarak, “yenge, sağ ayağın kucağıma kalsın, sol ayağını da omzuma daya” dedi.

Bu sol ayağım için çok komik ve tuhaf bir yer olacaktı ve de adama ayıp olur diye biraz çekiniyordum açıkçası, fakat Mahmut Bey bu konuda çok ısrarcıydı ve kendisi için hiç sorun olmayacağını belirti. Fazla seçeneğimde olmadığı için sağ ayağımı kucağına sıkıştırdım sol ayağımı da dediği gibi omzunun üzerine yerleştirdim.

Gerçekten çok komik bir görüntüydü bu çünkü küçük narin ayak parmaklarım ister istemez Mahmut Beyin kulağına değiyordu fakat bu ona bir rahatsızlık vermediğini söylemişti, benim de içim çok rahatlamıştı. Ali Bey içinde durum çok farklı değildi çünkü adamın kucağına sıkışmıştım ve ikimiz için de kıpırdayacak yer yoktu. Ben Mecburen sol kolumu Ali Beyin boynuna atmak zorunda kaldım o da sağ koluyla arkamdan belime attı ve mecburen elini açılan mini eteğimden sağ bacağıma, yanı yan kalçama kondu.

Ancak, o yetmezmiş gibi ister istemez göğüslerimle de ona rahatsız veriyordum çünkü kaçacak yerim olmadığı için maalesef çenesini göğüslerimin hemen üzerine dayanmak zorunda kaldı. En sonunda, Mahmut Bey arabayı çalıştırarak birinci vitesi attı ve yola çıktı. Ancak, vites topuzu bacaklarım arasında kaldığı için Mahmut Beyin her vitesi değiştirmesiyle bacaklarımı daha fazla açarak kucağındaki ayağımı adamın kasıklarına daha da bastırmak zorunda kalıyordum. Tabi, bacaklarımı sürekli açmak zorunda kaldığım için mahrem bölgemi ufacık eteğimle kapatmakta zorlanıyordum ve ikisi de bacak aramı net bir şekilde görebiliyordu. Tabi bu tamamen benim suçumdu ve bu nedenle onları baktıkları için yadırgayamazdım.

Mahmut Bey kırmızı ışıkta durunca konuşmak için ağzını tam açıp kafasını bize doğru çevirdi ki yanlışlıkla adamın kulağında dayalı ayak parmaklarım aniden ağzının içine giriverdi. Bir an ikimizde ne olduğunu anlamadık ve böyle şaşkın bir şekilde şirin ayak parmaklarım 5 saniye kadar adamın ağzında kaldı sonra çok özür dileyerek ağzından çektim ayağımı. Yüzüm utançtan kıp kırmızı olmuştu fakat iki adamda bu durumu çok komik bularak kahkaha atmaya başlamışlardı. Mahmut Bey rahatsız olup sinir olmadığını görünce benimde yüzüme bir tebessüm geldi ve onlar gibi kahkaha atıp gülmeye başladım.

Mahmut Bey ilk başta çok utandığımı fark ettiği için, mahcup olmamam için “ya yenge canını sıkma olur böyle kazalar, bak benim için sorun değil, şikayetçi de değilim çünkü ayakların gerçekten çok güzel kokuyor ve belikli çok bakımlılar. Bak ben ne kadar rahatım ispat edeyim” diyerek tekrar ayağımı ağzına alarak pembe ojeli şirin ayak parmaklarımı bu sefer ıslak ağzıyla soğurmaya başladı. Bunun üzerine ben ve Ali Bey tekrar gülerek kahkaha atmaya başladık. Ortam artık yumuşamıştı ve yeşil ışıkla yolla devam ettik.

Mahmut Bey arabayı bir de toprak yolda denemek isteyince ilk buluğu toprak yola saptı. Arabam ufak olduğu için taşlı çukurlu yoldan baya bir sarsılmaya başlamıştık ve on nedenle kontrolsüzce yukarı aşağı sallanan göğüslerim Ali beyin suratına çarpmaya başladı. Sağ ayağım Mahmut Beyin kasıklarında titremeye, popom ise Ali beyin kucağında oynamaya başlayınca da kalçalarımın arasında sertçe büyüyen bir kabarıklık hissetmeye başladım. Aynı şekilde sağ ayağımın altında da Mahmut Beyin sertleşen aletini hissediyordum fakat sonuç olarak bu onların elinde olan bir şey değildi ve onları mahcup etmemek için hiçbir şey yokmuş gibi davranmaya karar vermiştim.

Araba hızla çukurlu toprak yolda devam ettikçe benim göğüsler kontrol dışına çıkıp çılgınca dans edip ufak dar badim de sarsıntıdan yine aşığa kayıp karnıma yapıştı. Böylece sol göğüs uçum Ali beyin suratına ve ağzına çarpmaya başlamıştı fakat kollarım sıkışmış oluğu için badimi yukarı çekemiyordum. Üstelik çeksem de tekrar açılacaktı o yüzden yine hiç bir şey olmamış gibi davranıyordum. Ancak, eteğim çok kısa olduğu için çıplak kıçımın arasındaki kaya gibi sertleşen alet adamın pantolonunu baya zorladığını hissedebiliyordum ve arada pantolonu olmasa bir yerime kesin kayabilirdi.

Bu tahlilsiz durumdan dolayı bende adamlarda baya zor durumdaydık çünkü aksilikler üst üste geldikçe adamların aletleri kontrol edilmez duruma girmişti ve belli ki acı çekiyorlardı çünkü ayağımla ve kıçımla pantolonları delinecekmiş gibi hissediyordum. Hallerini acıyıp biraz durup dışarıda hava alma teklifi ettim, belki o şekilde onlar içinde kendilerine gelme imkanı olurdu bu. Teklifimin üzerine Mahmut Bey kenara çekip abayı durdurdu, açıkcası buna bende çok sevinmiştim. Ancak, “biraz dinlensek iyi olur haklısın fakat arabadan inmezsek daha iyi olur sonra tekrar girmekte zorlanabiliriz” dedi. Bu konuda çok haklıydı.

Birkaç dakika soluklandıktan sonra Mahmut Bey daha fazla dayanamayarak itiraf etti ve “Ya yenge kusura bakma ve yanlış anlama ama benim yarak çatlayacak birazdan, iznin varsa pantolondan dışarı çıkartmam lazım” dedi. Ben şaşkınlıkla utanmayla arası “Mahmut Bey esas siz lütfen kusura bakmayınız, hep benim yüzümden oldu, sizi anlayışla karşılıyorum” söylememle Mahmut Bey aniden fermuarını açtı ve ayağımın arasından kocaman aleti dışarı fırlaya verdi. Halbuki ‘ben ineyim öyle çıkart sonra rahatlayınca tekrar gelirim’ diyecektim fakat lafımı bitiremeden artık olanlar olmuştu ve yapacak bir şey yoktu.

Adam beni yanlış anladığı için artık ayağıma dayalı, hatta ayağımdan daha da büyük kocaman bir alet vardı. Çok unlanmıştım fakat onu da zor durumda bırakmamak için sadece masum ve şirin bir şekilde gülümsemek zorunda kalmıştım. Ancak, zor durumda kalan bir tek Mahmut Bey değildi. Olaylar böyle gelişince, Ali Beyde içinden çıkarak “ne iyi ettin lan Mahmut, benim yarakta parçalanıyor burada, dur bende çıkartıp rahatlayım” demez mi? Şokumdan ağzım kiriktendi ve nasıl tepki vereyim bilemedim çünkü vajinama ve arka deliğimin üzerine zaten dayalı bir vaziyetteydi ve ten temasını sadece bir pantolon ayırıyordu.

Ali Bey benden bir hareket veya tepki görmeyince, bir sorun olmazmış gibi sanıp kocaman elini kıçımın altına atarak beni hafifçe yukarı kaldırdı. Sonra da diğer eliyle fermuarını açtı ve dışarı roket gibi kocaman ve kaya kadar sert bir alet fırladı. Bacaklarımın arasından ne kadar dimdik ve hiç sağa sola oynamadığını görebiliyordum. Sanki taş kesilmiş gibindi. Fakat en korktuğum şey, ben artık nereye oturacak olmamdı. Bu konuda fazla merak etmeme gerek kalmadı çünkü Ali Bey beni tekrar kendi aletinin üzerine indirmeye başladı ve tam aletinin başı vajinamın girişime dayandığı anda durdu. Allahtan ki elini tamamen çekerek ağırlığımı aletinin üzerine bırakmadı ve yarı yolda tutmaya devam etti.

Çok korkmuştum çünkü beni böyle kocaman bir aletin üzerine aniden bir bırakmış olsaydı, kesin parçalanırdım. Halen daha şok içindeydim ve korku ve heyecan arası bir duygu basmaya başlamıştı beni. O kadar bir gerilmiştim ki kasılıp kaldım ve ağzımı açıp konuşamıyordum bile. Bu gelişen olaylar üzerine, aniden Mahmut Beyin tekrar sesli-sesli kahkaha attığını duydum ve Ali Beyin haline gülerek “yaa arkadaş, sana ne oldu böyle, nasıl böyle bu hale geldin” diye alay etmeye başladı. İkisi de olayı şakaya vurarak, beni de biraz rahatlatmaya çalıştılar. Onlarla uyum sağlayabilmek için bende gülmeye çalıştım. Çok korkmuştum fakat onlarında başka seçenekleri yoktu ve yapabilecek tek şey bu anormal duruma gülmekti.

Biraz dinlendikten sonra Mahmut Bey, arabayı tekrar çalıştırarak yola devam etmeye karar verdi. Ancak bu dinlenme kimsenin işine yaramamıştı çünkü iki adamın da aleti halen daha sert ve dimdikti. Ufak şirin ayağım mecburen Mahmut Beyin kocam aletinin üzerinde dayalı duruyordu ve ayak tabanım arabanın sarsıntısından üzerinde titreyip oynadığı için kocaman başının içinden pembe ojeli ayak parmaklarımın üzerine zevk sıvıları akıyordu. Bu durum karşısında ayaklarım üzerine süzülen sıvılardan dolayı daha da kayganlaşarak adamın aletini resmen okşuyor, yağlı masaj yapıyor gibindi.

Öbür yandan ise, tam vajinamın girişimde kocaman bir yarak dayalıydı ve vajina dudaklarım hafif açılarak Ali Beyin yarağının başının üst kısmını hafifçe kucaklamıştı bile. Fakat içine girmesi mümkün değildi çünkü beni kalçalarımdan sıkıcı kavramış havada tutuyordu. Ancak, çukurlu yoldan dolayı benim çıplak göğüslerim yine Ali Beyin suratına sertçe çarpıyordu. Çok mahcup oluyordum fakat onları engelleyemiyordum ve Ali Beyden sürekli özür diliyordum. O da, “yenge, rahatsız oluyorsan suratıma çarpmamaları için onları ağzımla sabitleyebilirim” dedi. O an bu nasıl olacak diye düşünmemiştim fakat sabitlenmeleri konusu iyi bir fikre benziyordu o yüzden yardım teklifini hiç düşünmeden kabul ettim.

Kabul etmemle, Ali Bey aniden göğüs başlarımı dudaklarının arasına aldı ve sıkıca emerek onları oynamamaları için sabitlemeye çalışıyordu. Tabi benim göğüs uçlarım çok hassas olduğu için hormonlarım baya uyarılıyordu ve adam resmen göğüslerimi ağzıyla sıkıştırıp yalayıp emmiyordu. Bunu yaptıkça ben ister istemez etkileniyordum ve vajinamın sulanmasını engelleyemiyordum. Bu bir süre böyle devam edince benim sıvılarım bu sefer adamın aletinin üzerini ıslatmaya başladı ve araba sekip sarsıldıkça adamın kocaman aleti içime doğru yavaş-yavaş ve santim-santim kaymaya başladı.

Ben bunu hissettikçe, “Ali Bey beni havaya kaldır” diyordum o da beni kaldırarak yarağının ucuna kadar getirip tekrar sarsıntıdan içime doğru giriyordu. Sadece birkaç santimi girdiği halde beni çok zorluyordu ve vajinam bu güne kadar hiç esnemediği kadar esniyordu. Ali Bey beni her yukarı kaldırışında inişim daha da derine giriyordu ve içim baya kayganlaşmıştı. Adam içime çok yavaşça giriyor fakat aniden yukarı çektiği halde ben baya kendimden geçiyordum ve farkına varmadan ayağım Mahmut Beyin aletini baya bir okşuyordu ve halen daha omzunun üzerinde olan diğer ayağım ise adamın suratında ve arada da ağzında geziyordu. Sanırım topraklı yol bitmişti ki aniden Mahmut Bey frenlere asıldı.

Arabanın ani durmasıyla ben Ali Beyin ellerinden yanlışlıkla kaçtım ve adamın kocaman aleti yanlışlıkla oldukça ıslak vajinama tamamen giriverdi. O kadar bir kalındı ve derine girmişti ki ben aniden çığlık attım ve gözlerim fal taşı gibi açıldı. Bir süre böyle kaldıktan sonra sanırım vajinam içimdeki yarağa alışmış olmalıydım ki gevşemeye başladım.

Ali Bey hafifçe gevşediğimi ve sakinleştiğim görünce, hiç bir şey söylemeden beni bu sefer kucağında zıplatarak içimde gidip gelmeye başladı. İpler artık kopmuştu ve adam beni resmen sikiyordu. Diğer yandan ise Mahmut Bey ayaklarımı, bacaklarımı ve yetişebildiği her yerimi yalayıp emmeye başlamıştı. Ben artık transa geçmiş gibindim ve tek yapabildiğim şey yüksek sesle inlemekti, gerçekten kendimi ve duygularımı kontrol edemiyordum ve vücudum artık benim kornolumun dışında ele geçirilmiş gibindi.

Adamlar beni artık diledikleri gibi kullanıyorlardı ve bir anda kendimi arabanın dışında ön kaputun üzerinde buldum. Bu seferde Mahmut Bey sırtımı kaputun üzerine dayamış bacaklarımı da omuzlarının üzerine alıp vajinamın içine sertçe giriyordu. O kadar büyük, uzun ve kaya gibi sert bir yarağı vardı ki bu şekilde komple içime sığıyor olması inanılmazdı fakat o kadar ustaca sokuyordu bana ki çılgına dönmüştüm ve adam beni aletinin altında çığlık attıra-attıra resmen dans ettiriyordu.

Mahmut Bey bir süre içime böyle pompaladıktan sonra beni güçlü kollarıyla arabanın üzerinden kaldırarak hiç yere bırakmadan Ali Beyin kollarına attı ve o da beni bir hamlede yarağını tekrar içime geçirerek sikmeye devam etti. Bacaklarım beline sarılmış bir şekilde beni resmen havada sikiyordu ve aynı anda da göğüslerimi emiyordu.

Boşta olan Mahmut Bey ise arkama diz çökerek kaba elleriyle kalçalarımı hafifçe ikiye ayırdı ve ıslak ve kıvrak diliyle göt deliğimi yalamaya başladı. Yaladıkça aynı anda da parmağı ile girişini zorluyordu ve göt deliğimin üzerine tükürerek parmağının girmesini sağlıyordu. Hayatımda hiçbir şey göt deliğime girmemişti bu güne kadar ve kocamı bile arka deliğime yaklaştırmıyordum fakat artık çok savunmazsızdım çünkü havada Ali Beyin kucağında sikiliyordum ve artık iyice ıslanmış göt deliğimin içinde de girip çıkan kalın bir parmak vardı.

Acıyla karışık duygular içinde adamlar iki deliğimi doldurmuştu ki bir and göt deliğimde parmak yerine bu sefer Mahmut Beyin kocaman yarağı yer aldı. Olanlara inanamıyordum. Adamlar beni havada tost yapmış bir şekilde ikisi aynı anda biri amıma diğeri de göt deliğime vahşice giriyorlardı. Hayatımda hiç bu şekilde sikilmemiştim ve bunun dev gibi iki tane yabancı adam tarafından yapılmış olması da başka bir olaydı.

Aldığım bu uç noktadaki uyarılmadan dolayı çıldırıyordum fakat beni tedirgin edip ürküten nokta ise kocam dışında ilk kez başkaları mahremiyetimi elle geçirmiş olmasıydı. Ama bunu ne ben nede adamlar kasıtlı yapmamıştı ve olaylar kendi başına bazı giden aksilikler yüzünden bu boyuta gelmişti.

Zevk almak istemiyordum fakat kendimi tutamıyordum ve aniden kasılarak orgazm olmaya başlamıştım. Böyle olunca çığlıklarım artmıştı ve iki deliğimin içindeki kasılmalar adamların yaraklarını sıkıca yumruk içi gibi kasıp-kasıp bıraktığı için ve amım ve göt deliğim yaraklarını masajlıyormuş gibi yaptığı için, onlarda daha fazla dayanamayarak tazyikli döllerini içime fışkırtmaya başlamışlardı. İçim daha önce hiç bu kadar doldurulmamıştı, ne bu kadar büyük ve uzun yaraklarla ne de bu kadar çok dölle.

Benim artık ne ayakta duracak ne de konuşacak halim kalmamıştı. Arabam van tipi oluğu için beni dikkatlice arka bagaja baygın bir şekilde koydular ve eve geri dönmek için yol almaya başlamıştık. Eve vardığımızda az çok kendime gelmiştim ve elimden tutarak beni bagajdan indirdiler. Destek gerekmeden çıplak ayaklarımın üzerinde durdum çünkü terliklerim nerde olduğunu bilmiyordum fakat fazlada omurumda değildi. Ancak yinede dizlerim titriyordu ve iki deliğimde acıdan zonkluyordu fakat aynı zamanda da iki deliğimde çok hassas olmuştu ve en ufak bir dokunuştan bile tekrar boşalabilirdim.

Ben halen daha bu adamlara arabamı satmakta niyetliydim, üstelik bu olanlardan sonra eğer arabamı almayacak olsalar kesin sinirimden çıldırabilirdim. O nedenle onları evimin arka bahçesine davet ettim ve limonata ikram ederek beraber bahçe sandalyelerine oturduk ve satın alma konusunu tekrar açtım. Olanlar olmuştu artık ve ben bu saatten sonra çekingen, tutucu ve utangaç olacak durumda değildim o yüzden iki adamın karşısına kıyafetimi değiştirmeden minicik eteğimle oturdum ve güzel seksi bacaklarımı bacak-bacak üstüne atarak adamlara kur yapmaya başladım.

Haliyle, onlarda sırıtarak beni baştan tırnağa kadar süzüyorlardı. Onları tekrar azdırmak veya zor durumda bırakmak gibi bir niyetim yoktu fakat bu olanlardan sonra kendimi saklayıp, örtüp utanmanın da bir anlamı yoktu. Sadece rahat ve iyi niyetli bir şekilde davranarak artık arabamı satın almalarını istiyordum.

Adamlar oturdukları yerden bahçemize ve ortama bakınarak “ne güzel ve bakımlı bir bahçemiz var” dediler. Bende hafta da bir bahçıvan geldiğini ve benimde sürekli temizliğine ve bakımına özen gösterdiğimi belirttim. Arka bahçemiz çok güzel, bol çiçekli ve ağaçlı kalabilmesi için gerçekten çok emek gerektiriyordu. Mahmut Bey kendilerinde bu bahçe işinden anladıklarını ve istersem bundan sonra bahçe bakımını kendileri yapma teklifinde bulundular. Bende bu konuda kocamla konuşmaları gerektiğini ve benim için bir sakınca olmadığını söyledim. Benim için en önemlisi, fiyatta pazarlık yapmadan arabamı satın almalarıydı ve bunu onlara net bir şekilde belirttim.

Adamlar arabamı kesinlikle satmaya ihtiyacımın olduğunu ve bu fiyata başka kimseye satamayacağımı bildikleri için bu durumu avantajlarına kullanmaya çalışıyorlardı. Bende bu müşterileri elimden kaçırmamak için mecburen uyum göstermek zorundaydım. İki adam bana “yenge sen çok etkileyici bir kadınsın, sana hiç hayır der miyiz” söyleyerek bacaklarıma bakıp sırıtıyorlardı. Bende kibar olmak için onlara karşılık olarak geri gülümsüyordum çünkü başka çarem yoktu. Ali Bey gözlerini bacaklarımdan ayırmadan, “yenge, amınızı sikerken canınızı çok acıtmadık inşallah” dedi.

Çok ağır doğulu bir şiveyle argo, kaba ve açık konuşuyorlardı. Çok eğitimli tipler olmadıklarını ve konuşma tarzlarının böyle olduğu bildiğim için anlayışla karşılıyordum. Bu olanlardan sonra, kendilerini kötü hissetmelerini istemiyordum çünkü işler çığırından çıkması da onların suçu değildi o yüzden bende onlara, “Ya Ali Bey, biraz acıyor ama önemli bir şey değil, siz dert etmeyiniz” dedim.

Bunun üzerine, Ali Bey “hiç olur mu yenge, sen aç bakayım bacaklarını bir göz atalım durumuna, belki hızlı iyileşmesine yardımcı olabiliriz” dedi. Bunun iyi fikir olacağını düşünmüyordum fakat onlara ters bir şey de söylemek istemiyordum o yüzden oturduğum yerden dizlerimi biri birinden ayırarak bacaklarımı iyice araladım ve hassas ve sertçe kullanılmış narin deliğimi onlara sergiledim. Karşımda oturan Ali Bey yerinden kalkarak bacaklarımın arasına diz çöktü ve daha da yakından bakarak “hmm, yenge senin bu am kıpkırmızı olmuş” dedi.

Bunu demesiyle bende kafamı aşağı eğerek ufak deliğime bir göz attım, gerçekten kabarmış am dudaklarım ve ufak deliğim nerdeyse domates gibi kızarmıştı. Ali Bey “dur ben sana merhem gibi olurum şimdi” diyerek aniden dudaklarını amıma yapıştırdı ve yalayıp emmeye başladı. Benim amım zaten çok hassas bir durumdaydı ve ufak bir dokunuştan bile tekrar boşalabilirdim ki adam beni yeniden doruk noktasına çıkartarak zevkten çıldırtıyordu ve ben bunu hiçbir şekilde engelleyemiyor ve onu durduramıyordum.

Bunu fırsat bilen Mahmut Bey ise hiç vakit kaybetmeden aniden kocaman sikini suratıma çarptı ve ağzıma sokmaya çalıştı. Ben o an sağlıklı düşünemediğim için ve bütün hormonlarım tekrar altüst olduğu için, hiç düşünmende ağzımı açtım ve adamın kocaman sikini yumuşak dudaklarımın arasına alarak yalamaya başladım. Ali bey ufak deliğimi daha sert emdikçe bende istem dışı Mahmut Beyin yarağını bir o kadar daha sert emip yutuyordum.

Tam bu sırada yanımızdaki bahçe masasının üzerinde duran cep telefonum çalmaya başladı. Gözümün ucuyla baktım, arayan kocam olduğunu gördüm ancak bir şey söyleyip yapana kadar Mahmut Bey bana hiçbir şey sormadan siki halen daha ağzımdayken uzanıp telefonu aldı ve kocama konuşmak için alo dedi. Ben bir yandan adamın sikini emiyorum, diğer yandan amım yalanıyor, öbür yandan da korkuyla gözlerim fal taşı gibi Mahmut Beye bakıyordum. Adam kocamla konuşamaya başlayınca, ilginç olan şey benim halen daha adamın sikini ağzımdan çıkartmayıp yalayıp yutmamdı.

Mahmut Bey kocama, “Ağabey, yengenin arabasını Ali ve ben baya kullandık, yol tutuşu çok iyi ve az kullanılmış olduğu belli. İçi biraz dar geldi bize ama sorun değil hepimiz buna zamanla alışabiliriz. Yengenin arabasına iki ön girişten ve birde arka kapıdan girdik, üç girişi de mükemmel ve ilk başta zorlanmış olsak da şimdi alıştık ve kolay girebiliyoruz”. Kocamda karşılıklı bir şeyler diyordu ama ne dediğini bilmiyorum fakat Mahmut Beyde karşılığında “evet, evet, çizik ve batıklık yok, kaporta jilet gibi ve pürüzsüz, çok yakından bakarak inceledik ve gördüklerimizi çok beğendik” diyordu.

Sanırım konu para konusuna gelmişti çünkü Mahmut Bey kocama “biraz indirim olmaz mı” söyler söylemez ben Mahmut Beyin yarağını daha sert emerek gırtlağıma kadar soktum ve onu zevkten çıldırtarak sözünü yarıda kesmesini sağladım. Bu sefer, “aslında fiyatı değiştirmeden anlaşabiliriz” dedi ve anlaşma olarak bundan sonra bahçe işlerinin kendileri yapması şartıyla arabamı hemen alacaklarını söyledi. “Haftada bir gelip biz temizleyeceğiz bu güzel bahçenizi ve onu güzelce sulayıp halledeceğiz…

Hm bizim amele adamları da getiririz hep bir elden işi daha temiz ve hızlı hallederiz. Eminim yengede bundan memnun kalacaktır çünkü onun bu güzel çiçekleriyle hepimiz ilgileneceğiz. Halen daha amı mı yalayan Ali Bey ise kafasını kaldırıp telefona doğru, “yengenin arka bahçesini şahsen ben temizlemek isterim” diye seslendi ve dilini bu sefer kızarmış göt deliğime yapıştırarak yalamaya başlamıştı.

Tam bu sırada Mahmut Bey doruk noktasına gelerek ağzımın içine boşalmaya başladı ve aynı anda da “sonrada bütün bahçeni güzelce sularız öyle gideriz” diyordu kocama. Telefonda anlaşarak konuşmalarını bitirdiler. Ben o an Ali Beyin dilinin üzerine kaç kere boşalmıştım bilmiyorum ama o hazla ağzımdaki döllerin birçoğunu yutmuştum bile ve ağzımdan taşan geriye kalanlar da dudaklarımdan ve çenemden süzülerek göğüslerimin üzerine akmıştı.

Hayatımda hiç yapmadığım ve hiç bu kadar yoğun ve aşırı azıp zevk almamıştım ama bunu isteyerek yapmamıştım. Adamlarda perişan bir halde olduğumu görüyorlardı o nedenle bana teşekkür ederek gidip bir duş alıp dinlenmemi tavsiye ettiler. Kocamla anlaştıklarını ve arabamı satın alacaklarını söylediler o yüzden gönül rahatlıyla bu olanları unutmamı istediler.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Ceyda Ve Özlem BOLUM 2

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ceyda Ve Özlem BOLUM 2
1. Bölümü okuduysaniz aynen devam edin…

Yanlız yaşadığım için rahattım istediğim olayıda daha erkene alabilecektim. İkiside tamam peki dediler, eve uğrayıp kıyafetlerini vs. almak istediklerini söylediler. Kalktık. Mekandan kalkarken artık iki çıtırıda kapmış olmanın heyecanıyla yüyüyorken mekandaki tüm gözler bize çevriliyordu.. Otoparka geldiğimizde yine koltuğu yatırarak Ceydanın arkaya geçmesini sağladım ancak bu defa geriye çok gitmeden bana sürtünerek temas ederek geçmesini sağladım. Elim belindeydi gülerek eğildi bi bacağını attı o an elim belinden aşağı bacağının yan tarafından aşağı doğru birazcık indi çok güzeldi teni. Nazlanır gibi hafifçe elime vurdu ve güldü. Sonra sende gel istersen buraya dedi, orası çok dar diyip güldüm, oda ev geniştir inşallah dedi. Tamda üçümüze göre hiç merak etmeyin dedim ve arabaya binerek yola koyulduk. Sadece Özlemin evine kadar gittik. İkiside arabadan inip 10 dakika sonra geri döndüler. Sonra evime geçtik. Yolda marketten alkol alıp geceyi biraz daha ateşli hale getirme hazırlıkları yaptım. Eve gelip asansöre binince ortalarındaydım ikisininde yanaklarından sırayla öptüm gitgide heyecanım artıyordu… Eve girdik. Elimdekileri dolaba yerleştirdikten sonra evi kısaca dolaştırdım. en çok banyoyu beğendiler. Banyomdaki çift kişilik jakuzi çok hoşlarına gitmişti incelerken Ceyda, e sen yanlız yaşıyorsun bu niye 2 kişilik dedi. Bende belki siz gelirsiniz diye böyle yaptırdım dedim güldüler. Sonra devam ettim bıraz sıkışırız üçümüz ama olsun dedim tepki göstermediler… Sonra salona geçtik. İkiside üçlü koltuğa geçtiler bende karşılarındaki tekli koltuğa oturdum. Bir oturuşları vardı ki resmen gözlerimle sikmem için uğraşıyorlardı. 10 dakika kadar sohbetin ardından Ceyda kalkıp ben içkileri servis edeyim dedi. Aldığımız votkaları hazırlayarak getirdi bende yardım ettim. İçmeye başladıkça yakınlaştık. Ortalarına geçip arada ikisinide sırayla ufak dokunuşlar ufak öpücüklerle geceye hazırlamaya çalışıyordum. Kadeh kaldırdıkça daha bir ateşli olmaya başlıyorlardı. Bi ara Özlem wc ye gitmek için kalktı. O ara fırsatı değerlendirip Ceydanın dudaklarına yapıştım. Çok güzel öpüşüyordu. Aletim anında sertleşmiş artık dayanacak durumu kalmamıştı. Bir an evvel yatağa geçmeliydik. Öpüşürken elim boynundan omzuna sonra beline ve oturur vaziyetteki kalçasınının arkasına kadar yavaşça indi. Çok yumuşak harika bi kalçası vardı. Süreyi hesap edemedim Özlem içeri girdi. Ooo neler oluyo burda dedi Ceyda sakin bi şekilde öpüşmeyi sonlandırdı ben panikler gibi oldum, Özlem önümde dikelmeye başladı. Ellerini saçlarıma götürüp başımı okşamaya başladı. Ceyda ise eliyle omuzlarımı okşuyordu. Bende ellerimi karşımda dikilen Özlemin beline götürdüm. Bakışıyorduk. Elleri saçlarıma masaj yaparken kur yapıyordu bir taraftanda. Ellerimi yavaşça belinden aşağı kalçalarına kadar indim. Aynı anda kalçalarını avuçladım çok hoşuna gitmişti. Hafifçe eğildi öpmek için Ceyda omzumdan aşağı doğru indirdi elini okşuyor beni dahada tahrk ediyordu. Özlem dudaklarını iyice yanaştırdı yavaşça dudağıma dayayıp hafifçe dişlemeye dilini dudağımda gezdirmeye başladı. Bi çırpıda tutup yüzü Ceydaya bakacak şekilde kucağıma yan bir şekilde oturttum. Bi elim kalçasında diğer elim Ceydanın bacağındaydı. Mükemmel bir an yaşıyorduk adeta. Kimse halinden şikayetçi değildi. 10 dakika kadar bu şekilde sırayla elleşip öpüştükten sonra anladım ki Özlem daha profesyoneldi bu konuda belliki daha evvel yaşamıştı. Ancak Ceyda daha toydu sanki. Özlem daha sert öpüşüp dişlerken çıkardığı seslerde çok etkileyiciydi. Ceyda ise daha yavaş hareketlerle okşamayı ve öpmeyi tercih ediyordu. Özlem üzerinde oturduğu ve neredeyse pantolonumu delmek üzere sikimi hissede hissede hareket ettiriyordu kalçalarını. Artık ok yaydan çıkmış konuya girmiştik. Ellerim göğüs dekoltesini aşağı gerdiriyor buna karşılık olarakta Özlem kafamı göğüslerine dayıyordu. Orta büyüklükte ama dimdik ve sert olan göğüslerini okşayarak dilimle yavaşça südyeninin arasından yalama başladım. Çıkardığı sesler harikaydı. Çok zevk alıyorduk. O arada diğer elimlede Ceydanın bacak arasına kadar sokup okşuyordum ancak Ceyda tam vajinasına değdiğim anlarda eliyle tutar gibi yapıyordu çok ilerlememe müsade etmiyordu. Sonra Özlem ayağa kalkıp üzerimdeki gömleği yavaşça ve beni öperek düğmelerinden kurtarmaya başladı. Tamamını açtıktan sonra elini sikimin üzerine götürdü. Çok iyiydi. Tam bir porno film tadında yaşıyorduk herşeyi. Sonra kemerimi çözmesine yardım ettim ve düğmelerini yavaşça açarak boxerimin içinde dimdik olmuş sikimi bir yandan okşayıp bir yandan da önümde diz çökmüş vaziyette göbeğimden aşağı doğru öperek indi ve sikimi önce başından öptü. Sonra ağzına almaya başlamadan evvel hayalarımı öpmeye koklamaya ve etrafından yukarı çıkartarak sikimin üzerinde dilini gezdiriyor beni dahada çıldırtıyordu. O anlar öyle harikaydı ki milyarlar harcasam o zevki bana kimse yaşatamazdı eminim. Ve sikimi yavaşça ağzına almaya başladı. Önce yarısını alıp çıkarıyordu. Arada tam ortalara geldiğinde dişleriyle hafif hafif ısırıyor sonrada tekrardan ağzının içinde dolaştırıyordu. Ceyda da o anlarda kalkarak koltuğun üzerine diz çöküp boynumdan öpmeye daha ateşli olmaya başlamıştı. Özlem sikimi harika yalıyordu. Belli bi süre sonra gırtlağına kadar aldığını bi kaç saniye bekleyip nefes nefese kalarak çıkardığını görüyordum. Salyaları sikimin üzerini tamamen ıslatmış bir eliyle 31 çektirip bir yandan da ağzına almaya devam ediyordu. Sonra daha fazla dayanamadım. Ses tonumdan boşalacağımı anlamış olacakki o anlarda gırtlağına alıp yarısına kadar çıkartıp geri zorluyordu ağzının içinde. Ve hayatım boyunca böyle boşaldığımı hatırlamıyorum. Gırtlağına değdiğini hissediyordum fışkırtırken direk boğazındna içine akıyor olmalıydı. Oda büyük bir keyifle bunu başarmanın verdiği zevkle sikimi ağzından çıkartıp derin derin nefesler alıp iyice vakumladı. Son damlasına kadar yuttu döllerimi. Kendimden geçmiştim adeta. Özlem bana bakıp gülümseyerek bu koca şeyle işim bitmed daha diyip kalktı yavaşça dudaklarımdan öpüp duşa giriyorum ben dedi.Ceyda ile başbaşa kaldık. Hala acemice öpüyor kendi çapında ellerini vucumda gezdiriyordu. Bakalım sen neler yapacaksın bana dedim. Bi an durup benden çok şey bekleme bakireyim demez mi… İçimden bir küfürler saydırıyorum ki yok böyle bişey Delirdim… Gerekirse bozacak ama o iki körpe amcığıda sikecektim. Beni hiiiç ilgilendirmez dedim sehpadaki votka bardağını uzatarak içmesini sağladım. Ve hadi yürü yatak odasına gidelim diyip kaldırdım. Özlem duştaydı. Ceyda önümde ben arkasından kalçalarına sarılmış yavaşça yürümeye çalışıyorduk. Banyonun önünden geçerken kapıyı çalıp açtım Özlem duş alıyordu. Keyfine bak odadayız çok geç kalma ama diyip yatak odasına geçtik Ceyda ile. Sikim yeniden hareketleniyordu. Ceydanın üzerindeki elbiseyi arkasındaki fermuardan açtım yavaşça. Ellerim sürekli olarak göğüslerinde bacak arasında dolanıyor iyice kalçalarını yaslıyordu sikime. Elbisesini tamamen çıkarttım. Südyeninin askısını çıkartıp bir daha arkasından avuçladım. Altındaki külodunuda yavaşça sıyırıp yüz üstü yatağa dayadım. Üzerine çıktım yavaşça. Sİkim taş gibi olmuş kalçalarının arasından bacak arasına doğru sarkıyordu.Saçlarını yana sıyırıp ensesini dişler vaziyette öpmeye yalamaya başladım.İkimizde çırılçıplaktık. Yavaşça ensesinden omuzlarına sırtına indim. İnliyordu altımda. İlk defa böyle birşey yaşıyordu eminim. Sonra kalçalarına indim. İki yanağınada öpücük kondurduktan sonra elimle bacak arasına indim yavaşça. O an yatar vaziyetteyken kalçalarını yukarı kaldırdı yavaşça. Bana pozisyon yaratıyordu. Kafamı kalçalarının arasına soktum mükemmel ötesi bir götü ve tüysüz körpecik bi amı vardı. Dilimi arka deliğiinin üzerinden yavaşça aşağı doğru tam amının üzerine arkadan erişebildiğim noktasına kadar gezdiriyordum. Yalamaya başladıkça oda inliyor değişik sesler çıkartıyordu. Nefes alışverişi değişmişti. İyice yatağın ayak ucuna kadar çekilip önümde domalmasını sağladım. Ceyda domalmış halde hayatımda gördüğüm en güzel göte sahipti. Ve dilimle yalayabildiğim heryerini yalıyor iyice delirtiyordum. Özlemin bakire olmadığını düşünüyor en azından Ceydanında götünü sikerim diye düşünüyordum. Bir yandan yalarken bir yandan da işaret parmağımı arka deliğinin üzerinde gezdiriyordum itiraz etmiyordu. Hafifçe bastırdım arka daliğine başı girer gibi oldu geri çekti kendini. Acelem yoktu hazırlayacaktım. Amını yalarken parmağım hala arka deliğiyle ilgileniyordu. Sonra amını iyice yalamak için yüz üstü yatmasını sağladım ve bacak arasına girdim. Tam yalamaya başladımki Ceyda inim inim inlerken Özlem içeri girdi. Oooo siz baya ilerlemişsiniz bensiz dedi, bende gel ikinizede yeterim diyip kendime yatağa çektim onuda. Çırılçıplak yatağa girdi onunda vucudu muhteşem ve pürüzsüzdü. İkisine yan yana yatırıp Ceydanın amını yalarken elimle Özlemin amını yokluyordum. Ceyda çok azmıştı. Özlemde elini parmağımın üzerinde gezdiriyordu. Bakire olmadığını düşündüğüm için parmağımı yavaşça amına sokmaya başladım tepkisizdi ancak inlemeye başlamıştı. Parmağımın ucu girmişti çok dardı ancak itirazı yoktu. Yavaşça yüklendim girebildiği kadar soktum sadece inliyor iki eliyle elimi tutuyordu. Parmağımı sokup çıkarmaya başlamış bir yandan da ceydanın amına öpücükler kondurmaya dilimle amının yanaklarını yalamaya devam ediyordum. Sonra yer değiştirip Özlemin o daracık amcığını yalamaya başladım. İkisininde amcığı birbirinden güzeldi. Özlemin amına dilimi daha rahat sokuyor amının yanaklarını hafifçe dişliyordum ikiside son derece azmış ve ıslaktı. Sonra ortalarında kendime yer açıp aralarına yattım. Bakalım hangisi sikimi ağzına alacaktı. Özlem doğrulup hadi Ceyda sıra sende dedi. Ceyda yavaşça kalkıp sikimi ellerinin arasına aldı. Bu çok kocaman ama dedi. Özlem yavaşça başla korkma dedi. Ceyda biraz acemi biraz heyecanlı yavaşça kafasını ağzına götürdü. Minik hareketlerle başını sikimin etrafında gezdiriyordu. Bende alttan destekle sikimi alabildiği kadar ağzına sokmaya çaşılıyordum. Özlemde dudaklarıma yapışmış vaziyette beni öpüyor sikişmeye hazırlıyordu. Bana Ceydanın bakire olduğunu kendisinin bana kadınlık yapacağını söylüyordu. Bende ona ikinizde benim kadınım olacaksınız diyip Ceydayı yanıma çektim. Özleme üzerime çıkmasını söyledim. Bir yandan Ceyda ile öpüşürken göğüslerini okşuyor diğer yandan Özlemi gözetliyordum. İki eliyle sikimi tutmuş yavaşça amının duvarlarına sürtüyor üzerimde oynuyordu. İçine almadan üzerimde oturup kalkıyor çok kalınnnnn çok korkuyorum diyordu. Sonunda yavaşça içine sokmaya başladı sikimi. Ceyda ile öpüşmeye devam ediyor dokunabildiğim yer yerine dokunuyor okşuyor ceydanın kafasını tutup boynumma dayıyordum. Özlemde neredeyse çığlıklar atarcasına üzerimde hızla zıplamaya devam ediyordu. Boşalmak istemediğim için Özlemi kaldırıp Domalmasını söyledim. Önümde harika bir domalış şekli vardı. Arkasına geçtiğimde birazdan Senide böyle istiyorum Aşkım dedim Ceydaya. Bizi izliyor Özlemin başını okşuyordu. Yanıma çektim. Yakından izlemesini istiyordum. Eli belimde hala beni öpmeye çalışıyordu. Sİkimi tutup Özlemin amcığına dayadım. Başını iyice sürttükten sonra bir kerede amının derinliklerine kadar sapladım adeta. Özlem deliriyordu. Kalçalarını iki elimle tutup köklemeye devam ediyordum. topamda 15 dakika kadar siktikten sonra Ceydaya ağzına boşalt beni dedim. Hemen eğildi. Sikimi Özlemin amından çıkartıp Ceydanın ağzına soktum. Ve inleyerek boşaldım. Bi anda yutkunamadı ve tamamını ağzına boşaltıp lavobaya koştu. Çok güzeldi ama çok körpeydi. Özlemin mükemmel amından aldığım zevki Ceydanın o güzel götünden almalıydım. Özlemle yan yana uzanıp Ceydaya seslendik sigara getirmesi için. Özlem bana dönüp haria bir erkeksin, gibisinden övgüler yağdırıyor bende ona aynısını yapıyordum. 3 ümüz birden sigara içerken hafifçe vucudlarımıza dokunuyor seks hakkında sohbet edip birbirimizle oynaşıyorduk… Sonra Ceyda kendi kendine eğilip sikimi ağzına almaya başladı. Bu defa daha istekli daha ustaca yalıyor emiyordu sikimi. Özlemde beni öpüyor elini vucudumda gezdiriyordu. Sikim yine sertleştikten sonra Ceydayı domaltmaya çalıştım. Biraz nazlandı. Ama kaçarı yoktu. Önden yapacağımı düşündü eliyle korumaya çalıştı ama ona arkadan yapıcaz dedim ses etmedi. Sanki bi kaç deneyimi olmuş gibiydi. Ceyda acemi ancak domalmasını çok güzel biliyordu. Başı havada beli u şeklinde kalçalarını tamda bana dayıyordu. Sikimi elime alıp Özlemi yanıma çektim. Ağzına almasını işaret ettim ve Ceydanın domalmış götünün arkasında Özlem sikimi emip Ceydaya sürtmeye başladı. Anlaşılan Özlem ustalık edecek sikimi Ceydaya o sokacaktı.Bende ona yardımcı olup sikimin başını tükürükle ıslatarak göt deliğine dayamasını sağladım. Eliyle zorluyordu kemik gibi olmuş sikimi Ceydanın daracık götüne. Ceyda inliyor bende yavaşça bastıyordum. Kafasının yarısı zorla girmiş vaziyette dahada devam ediyordum. Ceyda çok zorlanıyor ancak acı çektiği halde kaçmıyordu. İnliyor ve sabrediyordu. Sonra sikimin kafası tamamen o daracık götüne girdi ve hafif hafif sokmaya başladım. Yarısı girdiğinde Ceyda artık çığlık atmaya Özlemde onun kalçalarını okşamaya başlamış bende bi kaç kez yarısını sokup çıkardıktan sonra tamamını sokmaya çalıştım. Artık hızlanmış Ceydanın o güzel götünü sikmeye başlamıştım. Çok keyifli çok dardı. Saçlarını tutup biraz daha sertleşmeye başlamıştım. Özlem bundan çok zevk almış gibi beni daha bi şehvetle öperek oda inleme sesleri çıkartıyordu Ceyda ile birlikte. 7-8 dakika sonra Ceydanın götünün içine patladım. İçine fışkırttım bütün döllerimi bu defa. İçinden çıkarır çıkarmaz Özlem ağzına soktu yine kalanları emmek için. Mükemmeldi herşey. Ceyda 5 10 saniye öyle kaldıktan sonra doğrulup dudağımdan öpüp duşa girdi. Artık kalkmaz diye düşündüğüm sikim yana yatmış vaziyette bende yatağa uzandım. 2-3 dakika sonra Özlem hadi bizde duşa girelim dedi. İsteksizce kalkıp duşa girdik Ceyda yıkanıyordu. Arkasına dayandım Özlemde benim arkama 3 ümüz beraber duşun altında birbirimizi okşuyorduk. Özlem arkamdan elleriyle hala sikimle oynamaya çalışıyordu. Ceydada bana dönük vaziyette öpüşmeye başladık. Sikim yeniden hareketlenmiş bu iki ateşli çıtıra dayanamamıştı. İyice sertleştikten sonra ikisinden de banyonun duvarına doğru yaslanmalarını söyledim itiraz etmeden geçtiler. Arkaları bana dönük götleri hafifçe dışarı eğik vaziyette sikimi önce Özlemin amına dayadım. İçine girip biraz gidip geldikten sonra Ceydanın Götüne dayadım bu kez. Suyun etkisiyle daha da kolaylaşmıştı beni içine alması. Sırayla bu şekilde iki üç defa yer değiştirdikten sonra Ceydayı sikerken elimle Özlemin göt deliğini yokladım. Ses çıkarmıyor razı gibi davranıyordu. Bu defa sikimi Özlemin götüne dayadım. Oda bi solukta aldı içine beni. Seslerimiz banyonun duvarında yankılanıyor üçümüzü birden delirtiyordu. Gidip gelmeye dayanamayıp bu defa Özlemin götüne boşaldım. Ve artık titriyordum zevkten. İkiside yine bana dönüp aralarında sürekli sarılıp öpüyorlardı. Rüya gibi bir ilişki yaşatmışlardı bana. Sonrasında güzelce yıkanıp sırayla duştan çıktık. Giyinip bişeyler daha içerek yatağa gidip uzandık. Saat epeyce ilerlemişti.O gece öylece üçümüz birlikte uyuduk. Sabah uyandığımda ikisinede sırayla dayanıp öptüm. Çok güzel uyanmıştık. Biraz yatakta oynaştıktan sonra Ceyda kahvaltı hazırlamak için kalktı. Özlem biz geliyor dedi ve üzerime çıkıp oynaşmaya devam etti. Kahvaltı öncesinde Özlemi yine amından sikmiştim. O gün akşam üzerine kadar evden çıkmadan sırayla siktim ikisinide. Ceydanın sadece götünden Özlemin hem götünden hemde amından sikmiştim. Artık ikiside benim küçük orospumdu. Bu olay 1 yıl kadar devam etti. Zaman zaman ikisini yine aynı şekillerde zaman zaman Sadece Ceydayı veya sadece Özlemide sabahlara kadar siktiğim olmuştu. Hatta iş yerindeki ofisimde de defalarca sikiştik. İkisiylede alakalı çok güzel anlarımız oldu. İlerleyen zamanlarda bunlarla alakalı yine yazmak istiyorum… Hoşçakalın…

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Annemin Garip İstegi

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Annemin Garip İstegi
bu siteleri okurken daha kucukken basimdan gecen bir olayi yazmak istedim.anlamadigim bir sey kafamda hala acaba esk**en esatanmi fakirdi ulkemiz yoksa tum cahilliktenmi geliyordu bilmiyorum cunki koy yerleri daima geriden gelen cahil insanlarla dolu idi cunki isin fazlasini bilmez ticareti bilmez sadece kendi yaginda kavrulan bir toplumduk ama simdi lerde oyle degil herkes uyandi gercegi yasamaya basladi neyse biz hikayemize gelelimozamanlar daha 12 yaslarinda orta okula yeni kaydolmustum bizim koyde orta okul olmadigi icin ilceye okumaya gidipgeliyorduk yaklasik yaya 45 dakika bizim koye tabiki ben okuldan geldim annem camasir yikiyordu babam o zamanlar fransada idi tabiki kis gunu oldugu icin camasiri evde odanin icinde yikiyordu koy yerlerinde ekseri ev icinde basmadan yapilma picamalar giyilirdi annem oglum yemek hazir gec yemegini ye ustunu soyun seni yikayipustunu degistir dedi bende oturdum annemin tam arkasina yemek yemeye basladim tabiki annem comelmis vaziyette camasir yikadigi icin picamasi iyice assagi siyrilmis nerdeyse gotunun yarisi gorunuyordu bende hem ekmek yiyor hemde annemin acilan got yarigina bakiyordum sikim tamamen kalkmis hayalkuuruyor biraz daha acilirmi diye gozumu gotunuden ayirmiyordum tabiki annem bu olayin farkinda degildi ben bu ara iyice heyecanlandim eger korkmasam saldiripsikecektim ben bu sekilde yemegimi bitirdim ve ortaligi toplayip biraz olsun kendime geldim kiz kardesim daha okuldan gelmemisti annem camasiri bitirdi ve bana donerek gel once ben yikanayim sen sirtimi kesele sonra ben seni yikarim dedi bende olur dedim ve benim gozumun onunde ustunu cikardi ve picamasinida cikararak eliyle on tarafini kapatip legen dedigimiz buyuk kabin icine iki dizinin ustune oturdu ve kafasinina su doktu ve sabunlamaya basladi iki dizinin ustune oturdugu icin gotu tamamen ortada kaldi ben tam manasi ile gorebiliyordum bu ara ben arkasinda kaldim ve basi sabunlu oldugu icin beni gormuyor o hala her tarafini sabunlayip kendini temizllemeye calisiyordu bir ara bana al sunu sirtimi iyice sabunla dedi ve keseyi iyice gozleri yumlu halde sabunlayip elime verdi bende omuzlarindan baslayip sirtina dogru keseyi surtuyor bazende gotune karsi iniyordum bu ara annem tamamen one dogru egildi sanki domalir vaziyeti aldi ben hem keseliyor hemde gotune bakiyordum o zaman kucukte olsam sikim kazik gibi oldu ben bu ara iki elimle arkasina gectim hem kese ve hem elimle sirtini surtuyor bazen ciblak elimle got yanaklarina karsi elimi sivazliyarak hareket ediyordum annemde hic ses yok ben boylece hic bitmesin istiyordum ben anneme dedim anne bende soyunayim ikimiz yikanalimmi dedim soyun hemen gelde sende sabunlan dedibende soyundum maksadim acaba sikimi tenine surtebilirmiyim diye ama korkuyordumda cunki gozunu acip baksa sikim kalkikti ama bu ara iyice cesaretlenip kendimden gectim hem sabunluyor hem keseliyorum cunki ben legenin icine girdim ve annemin arkasina gectim ve annemin arkasinda iki dizimin ustune geldim ve keselemeye devam ettim bu ara annem yine one egildi sikim nerde ise got yariginin icine girecektiki ben kendimi geri cektim ama yinede biraz degdi aklim cikti donerde bakar diye ama bakmadi annemin ayak topuklarina dizim iyice degmeye basladi annem onumde iyice egildi ve sirtini keselemeye basladim bana bastir biraz kir ciksin diye seslendi cik omuzlarima dedi bende omuzlarina yetismek icin mecbur anneme yaslanmam lazim geliyordu cunki yetisemiyordum bende biraz yaklasip omuzlarina uzaninca sikim tam annemin got yariigina degdi ben cekildim ama got yarigina girip cikmisti o an oyle heyecanlandimki sanki oldum de dirildim annemden hic bir hareket cikmadi oyle durdu ve assagi yukari iyce sabunla surt diye seslendi bende hem yukari omuzlarina dogru ciktikca sikim got yarigina giriyor cikiyor ve boyle biraz daha keseledikten sonra annem durulanmak iicin su dok diye seslendi ben ne yapacagimi sasirmis vaziyette sikimi saklamaya calisiyordum ve annem kalkti ben hemen legenin icine oturdum annem kurulandi ve basladi beni sabunlamaya ayaga kalk dedi ben onumu kapadim kalktim annem hertarafimi sabunladi hatta sikimi dahi sabunlayip su dokerek temizledi ve kurulanip ciktim ama bu olay bende cok buyuk bir etki yapti aksam yemeklerimizi yedikten sonra yatma zamani geldi zaten ben kardesim ve annem bir arada yatardik yattigimizda hala annemin o gotunun sekli aklimdan gitmiyor dusundukce sikim kalkiyordu annem daima picama ile yatar ben arkasindan sarildim ve sikimi gotune dayamis duruma geldim ve uyur numarasi yaparak iyice yaslandim bu ara annem benim sikica sarildigimi hissedince oda kendini tamamen bana yasladi sikim tam got yarigina yerlesti ama annem daha uyumadi iyice biliyorum ve sol eli ile arkaya dogru elini verdi ve beni iyice yaslamak icin kendine dogru cekti ben bu ara iyice beline sarildim ve oylece kaldim annem biraz daha durdu ve yine elini arkaya atarak beni dahada yapistirdi ben tamamen kendimi kaybetmek uzere idim annem aniden kalkip diasri cikti ben hemen gozumu yumup uyur vaziyeti aldim annem disaridan geldi gece lambasi yanik oldugundan bana bakti ve bu sefer picamayi gotunun yarigina kadar indirdi ve yatti yine bana arkasini donerek eli ile beni iyice yapistirdi ve arkasini bana dogru iyice yasladi ama korkumdan ben hic hareket yapamiyordum biraz daha oyledurdu baktiki sikim yarigina girmedi ve beni uyandirip kalk oglum picamani cikar rahat yat dedi ve ben kalktim ve picamami cikardim ve kilotla yattim ve bana sirtini dondu bu ara picamasini iyice indirmis bana siki saril arkama dedi ve beni iyce kendine yasladi ben kendine sarilirken elimi gotune dogru kaydirdim ve ciblak oldugunun farkina vardim bende kilotumu indirip sikimi ortaya cikardim ve annemin arkasina sarilip sikimi yarigina soktum annem biraz daha kipirdayip sikimi tam gotunun yarigina getirdi ve oyle durdu benim sikim sicakligi duyunca tamamen sertlesti bende cesaret alarak yavas yavas kipirdamaya hareket etmeye basladim annemde hic ses yok sadece sirti donuk oylece kaldi ben biraz daha hareket ederek sikimi iyice yasladim ve sikimi sokacak delik aramaya basladim ben bu ara iyice cesaretlendim ve biraz geri cekilip elimle sikimi amina yerlestiripusulca icine girdim bu ara annem iyice one dogru egilir gibi yaparak iyice egildi ve sikim tamamen aminin icine girdi ve ben yavas yavas gidip gelmeye basladim ve dayanamadim icinden cikip bosaldim ve oylece kaldim annem hic hareket etmedi ben biraz daha durdum ve yine arkasina yapistim bu sekilde biraz bekledim benimki yine uyanmaya basladi ve iyice sertlesti ben yine icine girdim ben hareket etmeye basladim bu ara annem bana donerek ustune cikardi ve hic konusmadan ben yine bosaldim ama icine cunki beni icinden cikarmadi biraz boylece bekledikten sonra ben ustunden indim ve yanina yattim bu ara annem iyce sarildi ve oylece uyuduk sabah kalktigimizda annem suyu isitmis yikanmami soyledi ve ben yikanip tekrar okula gittim bu olay benim kafamda buyuk bir sekil uyandirdi ve okuldan sonra eve geldigimde annem her zamanki gibi ev isleri ile ugrasiyor ben hemen uzerimi soyunup ahira bakmak icin anneme yardima gittim ve annemin yanina sokularak arkadan kucakladim ve yanagindan optum oda bana karsi gotunu surterek ne o yinemi canin cekti yoksa dedi bende sikilarak evet dedim bana donerek sakin kimseler anlatma haaaa diye tembih etti yardim ette su hayvanlari bagliyalim sana yine veririm dedi bende sevincle bir daha optum ve hayvanlari baglamaya basladim hayvanlari bagladik altlarini kuruladik ve ben bu ara hem arkasindan sariliyom hemde is yapiyorum bir ara annem fazlaliklari almak icin egildi ben hemen arkasindan yanastim etegini kaldirdim ve picamasini indirdim bana sabret su is bitsin yapalim dedi bende dinlemedim ve hemen sikimi cikarip arkadan domalli vaziyette iken sikimi amina surtmeye basladim annem durdu hadi bakalim yap dedi ve ben sikimi amina sokupgidip gelmeye basladim sikim amina girdikce bastir daha bastir diye soyleniyordu ben arkasinda biraz daha gidip geldim ve bosaldim ama acelecisin daha bende bir sey yok tam zevke gelecegim zaman sen biitiyorsun dedi bende bir daha yapariz dedim dur o zaman evde yapariz dedi ve hemen eve gittik annem perdeleri cekti kapiyi kilitledi ve soyunmaya basladi ben zaten hemen soyundum altimiza bir yatak serdi ve yatti bende hemen ustune cikarak memelerini ve dudaklarini her tarafini sevmeye basladim tekrar memelerine geldim ve asagilara inerek dilimi amina sokup yalamaya basladim annem sanki kendinden gecmis ucuyordu sanki ben birazdaha emdim ve uste yalayarak ciktim ve dudaklarina yapistim bir ara dur hizli opme morartacaksin sonra el ne der dedi ve yine devam ettik ben sikimi ayarladim ve amina tekrar girdim gidipgelmeye basladim ben anne domalda oyle sikeyim utaniyorum dedim ve domaldi iki elimle got cenetlerinden tuttum ve sikimi yerlestirdim gidip gelmeye basladim arada cikarip sikimi hafif kahverengilesmis got deligine dogru kaydiriyor tekrar amina giriyordum ve bu sekilde icine yine bosaldim onceden hazirladigi bezle o amini temizledi bende sikimi ve giyindik biraz sarildik ve kalktik annem baziisleri yapmak icin cikti bende o gunku derslerimi yaptim bu ara kardesim okuldan geldi yemegini yedi ve halamlara gitmek icin evden cikti ve gitti bende annemin yanina gittim annem bahcede bir sylerleugrasiyordu cunki hava cok guzeldi bahar geliyordu tam aksam gunesinin son zamanlari idi bahceye girdigimde annemi domalli vaziyette gordum arkasindan vardim ve gotunu avucladim bana aman bir goren olur bir daha disarda yapma dedi ve bende olur dedim bu ara aksam oldu biz isleri bitirip annemle birlikte bizde halamlara gittik orada biraz oturduk kardesim halamin kizi ile yatti ben annemle geri eve geldik yataklari yaptik ve yattik ben kilotla yattim annemse picama ile ben hemen yine saldirdim ve opmeye basladim dur o zaman su perdeyi kapatalim belki bir gelippencereye bakan olur dedi ve kalkti perdeyi kapatip picamayi cikardi ve yatti ben yine ustune ciktim ve opmeye basladim memelerine dogru indim ve yavas yavas ope ope amina kadar geldim ve dilimle amina daireler cizip emmeye basladim annem iki eli ile kafami bastiriyor ve kesik kesik soluyordu sanirim boasldi ufffff ufffffff diye ses cikardi ve benim kafami aminin ustune iyice bastirdi ben yine yaliyordum ve elleri gevsedi bende yine sverek yukari dogru ciktim ve sikimi iyce sulanmis amina yerlestirdim gidip gelmiye basladim ben annemin yan tarafina uzanip arkasini bana karsi dondurdum ve arkadan amina girdim birazda boyle yaptiktan sonar domalmasini soyledim ve bacaklarini iyice acarak oyle bir domaldiki ami ve gotu atamen tabak gibi ortaya cikti ben yine amina girdim arkadan vurmaya basladim ben gidipgeldikce iyice yamisiyor arkasini iyce kaldiriyordu bende sag elimin parmagi ile gotune yavas yavas surtuyor bazen icine sokup cikariyordum parmagim gotune girdikce biraz belini dogrultuyor tekrar saliyordu ben gotunu iyice tukrukledim amindan cikarak gotune surtmeye basladim bana usul usul sok birden yuklenme dedi bende aynisini yaptim gotunun icine tamamen girdim ve gidipgelmiye basladim ben annemin gotune soktukca belini asagi iyice indiriyor ve kafasini havaya kaldiriyordu boyle bir ara gidipgeldim ve dunyanin en guzelzevkiyle icine patladim oylece kaldim icinde biraz daha durdum ve yavas yavas icinden ciktim yine amini ve gorunu temizledi dondu benim sikimide temizledi egildi sikimden optu ve yanima yatip sarildi sen olamsa idin ben ne yapardim canim yavrum dedi ve oyle kaldi biraz durduktan sonra kalk giyinde gelen olursa boylegormesin dedi ve ben kilodumu giyip yattim sabah annem once kalmis ve kahvaltiyi hazirlamis cunki gunlerden cumartesi okul yoktu kahvaltimizi yaptik hava cok bulutlu idi birazdan bir yagmur basladi sanki sicimden bosalirgibi yagiyordu annem cama dogru yaslandi disariyi seyrediyordu iki dizinin ustune gelmis domalmis belini ogmis sanki gotu disariya cikmis bir durum almis bende hemen arkasina gectim ve beline sarilip arkasina dayandim hem disari bakiyor hemde bana aman eller gorur su perdeyi kafama kadar cek seni gormesinler dedi bende hemen kalkip peredyi annemin kafasinin hizasina kadar cektim ve arkasinda yine yerimi aldim bir iki surtundum ve sikim yine kalkti etegini kaldirdim ve picamasini indirdim offffff o guzelim got yine karsimda got cenetleri bembeyz tam yariginin orasi hafif kahverngilesmis cok guzel bir goruntu hemen kemerimi cozdum sikimi cikarip hem gotunu hem sikim tukrukledim ve gotune sokmaya basladim arada yavas aciitin diyordu ve tamamen icine girdim ve ellerimi iki yandan tuttum ve sikmeye basladim bir hayli gidipgeldim ve son darbeyi vurdum ve icine bosaldim annem hic kendini bozmadi hemen ben bezi aldim arkasini ve sikimi temizledim ve donunu geri cektim etegini indirdim ve gunlerimiz babam izine gelinceye kadar boyledevam etti daha sonra diger hikayemi yazacagim simdilik hoscakalin

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Annemin Sikicisi Ablamın Kayınpederiymiş!

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Annemin Sikicisi Ablamın Kayınpederiymiş!
Selam ben Frankfurt’tan Cansu. Şu anda 18 yaşındayım, 1.65 boyunda, 60 kiloda ve esmerim. Ablam geçen sene evlendi. Ablamın kayınpederi Kaya amca, 53 yaşında olmasına rağmen, yaşından çok genç gösteriyor, çok yakışıklı ve çok da karizmatik biridir, vücudu çok kaslı. Anlayacağınız herşeyiyle dört dörtlük bir erkek. Kaya amcayı gören her kadının amının suyunun akacağından eminim. Kaya amcayı ilk gördüğümde ona aşık oldum, ama bu aşkımı hiç söyleyemedim kendisine.

Geçen sene, bir akşam, annem mutfakta fısıldaşarak telefonla konuşurken kulak misafiri oldum. Baktım canımlı aşkımlı konuşuyor, gizlice dinlemeye başladım. Telefonda konuştuğu kişi babam olamazdı, çünkü babam salonda oturuyordu. Ayrıca annem babama canım aşkım demez, çünkü babamı sevmez orospu. İyice kulak verdim, konuştuğu kişi artık kimse, onu eve davet ediyordu, “Sabah saat 7:30’da herkes gidiyor, evde tek ben kalıyorum, yarın gel, hem kahvaltı yaparız, hemde pezevenk kocamın yatağında sikersin beni!” diyordu. Çok sinir olmuştum, ama sesimi çıkarmadan dinledim. Karşıdakinin ne dediğini bilmiyorum, ama annem, “Tamam canım, tamam aşkım, tamam sikicim, yarın sabah bekliyorum!” dedi, telefonu kapattı.

Ertesi gün okula gider gibi evden çıktım, bir apartman ilerde beklemeye başladım. Yarım saat falan sonra Kaya amcayı bizim evin ilerisindeki fırına girerken gördüm. Önce anlam veremedim, niye ta buraya fırına geliyor ki diye düşünürken, Kaya amca elinde birşeylerle çıktı fırından. Ama arabasını orada bıraktı, bizim eve doğru yürümeye başladı. Olamaz dedim, annemin sikicisi Kaya amca olamazdı! Ama malesef ta kendisiymiş, gitti bizim binaya girdi. O an dünyam yıkıldı. Arkasından yürüdüm, eve gidip onları rezil edecektim. Binaya girdim, evimizin kapısına kadar vardım, sonra vazgeçtim. Çünkü onları rezil etmekle elime birşey geçmezdi. Hatta annemin canına bile minnet olurdu, babamdan boşanmak için bahane arıyordu zaten orospu. Olan bana olurdu, Kaya amcayı kaybederdim. Onu kaybetmek istemiyordum, onu gerçekten çok seviyordum ve aşıktım ona.

Tekrar binadan çıktım, ne yapacağımı düşünmeye başladım ve biraz daha bekleyip, tam onlar sikişmeye başlayınca girmeye karar verdim. Yarım saat kadar dışarda dolaştım ve sessizce eve girdim. Annemgilin odasının kapısı yarım açıktı ve acayip inleme sesleri geliyordu. Sessizce kapıya iyice yaklaştım. Kaya amca sırtüstü yatmış, annem yarağının üstüne oturmuş, üstünde deli gibi zıplıyordu, acayip sesler çıkarıyordu. Bir ara annem, “Aşkım orospunu altına alda sik!” dedi. Kaya amca, “Tamam!” deyince annem üstünden indi. Aman Tanrım o da neydi öyle? Kaya amcada öyle bir yarrak varmış ki, bana küçük dilimi yutturdu. Annemin o kocaman yarrağı içine aldığına inanamadım, çünkü annem minyon tipli, ufak tefek bir kadın. Kaya amca annemi altına aldı, o kacaman yarrağını annemin amına dayadı ve öyle bir girdi ki, annem derin bir, “Oohhhh!” çekti. Annem bu arada Kaya amcanın altında kayboldu gitti.

Kaya amca annemin amına öyle bir pompalıyordu ki, o pompaladıkça benim de amımdan sular yürüdü. Pantolonumun içine elimi soktum, külotum su gibi olmuştu. Başladım amımla oynamaya. Fazla dayanamadım, elektrik çarpmış gibi oldum, orgazm oldum, kendimden geçtim. Annemin çığlıklarıyla kendime geldim. Annem, “Aşkım çıkma, içimi döllerinle doldur sikicim!” diye bağırıyordu. Kaya amca da acayip sesler çıkararaktan annemin içine boşalmaya başladı. Boşaldıktan sonra annemin üstüne hareketsizce yığıldı kaldı. Tabi ben de hemen kendi odama girdim. Kapıyı hafif açık bıraktım ki odamdan onları gözetleyecektim.

Birkaç dakika sonra Kaya amca annemi kucağına almış, yarrağı halen annemin amının içinde banyoya girdiler. Banyonun kapısını kapatmışlardı. Biraz sonra su sesi geldi, ben de odamdan çıkıp, banyonun anahtar deliğinden baktım. Annem Kaya amcanın yarrağını yıkıyordu. Yarağı inmişti, ama inik haliyle bile çok büyüktü. Anlayacağınız gözüm baya korktu. Yıkanmaları bitip te kurulanmaya başladıklarında, ben tekrar odama geçtim, beklemeye başladım.

Biraz sonra banyodan çırılçıplak çıktılar, tekrar yatak odasına geçtiler. Ben de ne yapacağımı düşünmeye başladım. Aklıma bir cinlik geldi, onlar tekrar sikişmeye başlayınca, sessizce kapılarına gidip, bir şekilde kendimi Kaya amcaya gösterecektim. Bir süre odamda bekledim ve annemgilin odadan tekrar inleme sesleri gelmeye başlayınca hemen kapılarının kenarına yanaştım, baktım. 69 pozisyonuna geçmişler, Kaya amca alttan annemin amına yumulmuş, iştahla yalıyordu. Annem de Kaya amcanın o kocaman yarrağını iki eliyle tutmuş, aynı iştahla yalıyordu, ama ağzı yırtılacak gibiydi. O koca yarrak annemin ağzına zor giriyordu, yinede annem byük bir zevkle yalıyordu.

Tabi bu ara ben de boş durmuyordum, kendimi annemin yerinde hayal ederekten elim amımda deli gibi mastürbasyon yapıyordum. Onlar halen birbirlerini yalıyorlardı, ama ben bu arada yine orgazm oldum. Ama ne orgazm, hiç bu kadar zevkli orgazm olmamıştım, kalbim duracak gibiydi. Annemlerin ahlamaları ohlamaları yine birbirine karışmış vaziyetdeydi. Annem, “İçime gir aşkım, dayanamıyorum!” diyordu. Kaya amca da, “Gireceğim orospu, daha senin götüne de gireceğim!” diyordu. Annem, “Gir ekeğim gir, istediğin yerden gir, deliklerimin hepsi sana kurban olsun!” diyordu. Ama ben annemin o kocaman yarrağı götten albileceğini hiç tahmin etmiyordum, çünkü amına ve ağzına alırken okadar zorlanan biri, ufacık götüne nasıl alacak diye düşünüyordum.

Bu arada annem yine Kaya amcanın o koca yarrağının üstüne oturdu ve zorlana zorlana köküne kadar içine aldı, biraz bekledikten sonra kalkıp oturmaya başladı. O koca yarrak annemin amında bir görünüyor bir kayboluyordu. 10 dakika kadar böyle sikiştiler, sonra Kaya amca anneme, “Domal da sikeyim!” dedi. Annem Kaya amca ne derse yapıyordu, yatağın kenarına köpek gibi dörtayak domaldı. Kaya amca tam yataktan doğrulduğunda, benimle göz göze geldi ve dondu kaldı. Ben hemen kenara çekildim. Ne yapacak diye beklerken, Kaya amca anneme, “Bekle, ben bir tuvalete gidip geliyorum!” dedi ve yanıma geldi. Bir eliyle ağzımı kapattı ve kolumdan tuttuğu gibi beni de banyoya götürdü, “Eve ne zaman geldin?” dedi. “Hep burdaydım!” dedim. “Sessizce çık git, kimseye birşey söyleme, ne istersen vereceğim!” dedi. Ben de, “Seni istiyorum!” deyince, çok şaşırdı. “Şimdi git, bu meseleyi sonra dışarda konuşuruz!” dedi.

Yarrağı halen kalkıktı, “Ozaman bir kere yalayım!” deyip elime aldım, ama elime sığmıyordu. Önüne çömelip ağzıma almaya çalıştım, başı ağzıma zor sığdı. Başını emmeye başladım. Okadar güzeldi ki, saatlerce emebilirdim. Fakat Kaya amca, “Yeter bukadar, hadi git şimdi!” deyip kaldırdı. “Hayır, kalıp annemin götünü siktiğini görmek istiyorum!” dedim. Yarrağı halen elimdeydi, “Klozete doğru tut şunu da işeyim bari, annen şüpehelenmesin!” dedi. Yarrağını klozete doğru nişan aldırdım ve Kaya amca işemeye başladı. İşemesi bitince, “Peki izle, ama annene yakalanma, sonra hemen çık git!” dedi ve sifonu çekip banyodan çıktık. Kaya amca annemin yanına gitti, peşinden ben de gittim, kapının yakınında bekledim…

Annem bu arada herhalde pozisyonunu bozmuştu ki, Kaya amca yeniden domalmasını söyledi. Annemin beni görmemesi için uygun pozisyon ayarlıyordu. Anneme, “Kafanı yastığa göm iyice… Hah, işte böyle!” dedi. Bu aynı zamanda benim izlemem için işaretti. Kapıya yanaştım iyice. Kaya amca annemin arkasına geçti, yarrağını annemin amına aşağı yukarı sürtmeye başladı, sonra amına girdi. Önce yavaş yavaş, sonra hızlı hızlı sikmeye başladı. 5 dakika kadar amını siktikten sonra yarrağını annemin amından çıkardı, bana doğru göstererek yarrağının kafasını tükürükleyip sıvazladı. Benim elim yine amımdaydı. Kaya amca sonra annemin göt deliğine de bolca tükürük bırakıp, o kocaman yarrağını annemin götüne dayadı. Annem, “Yavaş gir aşkım, canımı acıtma! Götümü nezaman siksen, bir hafta götümün üstüne oturamıyorum!” dedi. O da, “Tamam acıtmam, kendini sıkma yeter!” diyordu.

Annemi belinden tuttu ve yüklenmeye başladı. Herhalde başı girdi ki, annem bastı feryadı. Kaya amca bana bakaraktan, “Tamam aşkım kafası girdi, zor kısmı geçti!” dedi. Kaya amca yine yüklendi. Annemden boğuk boğuk sesler çıkmaya başladı, ama bu arada Kaya amca yarrağının yarısından fazlasını sokmuştu annemin götüne. Sokarken de habire bana bakıyordu. Derken kalanını da birden kökledi. Annem, “Biraz bekle aşkım, çok acıdı!” diye inledi. Kaya amca biraz bekledi, bu arada da elinin birini annemin amına attı ve oynamaya başladı. Annem bu sefer zevkten inliyordu. Kaya amcanın yarrağı annemin götüne girip çıkmaya başladığında, annem, “Sik götümü aşkım, dağıt!” diyordu. Kaya amca 20-25 dakika anneme götten pompaladı, sonra böğürerek içine boşaldı. Ama bu arada ben de bittim. Kaya amca eliyle bana git işareti yaptı. Sessizce evden çıktım, yine az ilerdeki apartmanın orada oyalanmaya başladım.

Ben evden çıktıktan yarım saat kadar sonra Kaya amca da çıktı. Ben biraz yürüdüm, arkamdan arabayla geldi, yanıma durdu, “Bin hadi!” dedi. Arabaya bindim, hareket ettik, mahalleden uzaklaştık. Epeyce bir süre ikimizden de çıt çıkmadı. Bu arada şehir dışına çıkmıştık, otobanda yol alıyorduk. Sessizliği ben bozdum, “Nereye gidiyoruz?” dedim. “Bilmiyorum, gidiyoruz işte…” dedi. “Gidiyoruz işte olmaz, çek bir yere, konuşacağız!” dedim. Otobandan ayrılıp bir orman yoluna saptı ve parkedecek yer aramaya başladı. “Annemi yatakta sikiyorsun, beni ormanda mı sikeceksin?” dedim. “Ne sikmesi, sadece konuşacağız! Hem sen benimle böyle konuşmaya utanmıyor musun?” dedi. “Sen annemi sikmeye utanmıyorsun da, ben böyle konuşmaya niye utanayım? Konuşacak birşey yok, annemi siktiğin gibi beni de sikeceksin, ben de sikilmek istiyorum!” dedim.

Kaya amca arabayı kuytu bir yere çekip, kontağı kapattı ve “Saçmalama! Olmaz öyle şey!” dedi. “Ama ben istiyorum!” deyip dudaklarına yumuldum. İlk başta tepkisiz kaldı, ama sonradan o da karşılık verdi ve dudaklarıma öyle bir yapıştı ki, heyecandan heryerim zangır zangır titriyordu. Deli gibi öpüşmeye başladık, dillerimiz birbirine dolanıyordu. Elleri de boş durmuyordu, tişörtümü yukarı sıyırmış, memelerimi birer birer okşuyordu. Ordan elinin biriyle pantolonumun düğmesini çözdü. Sonra elini içeri soktu ve ıslanmış külotumun üstünden amımı okşamaya başladı. Ben tamamen kendimden geçtim, bulutların üstündeydim sanki. Ben de Kaya amcanın fermuarını açtım, elimi içeri soktum ki, yarrağı demir gibi olmuştu, sıvazlamaya başladım. Ama bu arada ben kendimi daha fazla tutamadım, titreye titreye orgazm oldum, nefesim kesildi, Kaya amcanın kucağına yığıldım kaldım. 10 dakikada ancak kendime geldim, nefes alışverişim düzeldi.

Kaya amca, “Mutlu oldun mu şimdi?” diye sordu. “Hemde çok! Nezamandır hayalini kurduğum yarrak şuan elimde, bundan daha büyük mutluluk olamaz!” dedim. Kaya amca çenemden tutup başımı kaldırdı ve “Hadi sen de beni mutlu et! Elindekini ağzına al da, ben de mutlu olayım!” dedi. Hemen yarrağını pantolondan çıkardım, ama yarrağı öyle olmuştu ki, kafası şişmiş mosmor olmuş, tüm damarları belli oluyordu. Yarrağını biraz sıvazladım, sonra bir elimle orta yerinden tuttum, eğildim kafasına öpcükler kondurdum. Sonra dondurma yalar gibi kafasını yalamaya başladım. Ağzıma almak istiyordum, ama kafası şişkin olduğu için ağzıma sığmıyordu. Biraz uğraştım, zorlana zorlana ağzıma aldım. Sırf kafası ağzımı doldurdu, o şekilde kafasını emmeye başladım. Ama tadı güzeldi, 20-25 dakika kadar yaladım, emdim…

Kaya amca başıma bastırmaya başladı. Boğulacak gibi oluyordum. Bu arada kasılmaya başladı, meğer boşalacakmış. Ağzıma öyle tazzikli boşalıyordu ki, döllerinin çoğu direk boğazımdan mideme indi. Ağzım da doluydu, yarrak ağzımdan çıkınca tükürürüm diye düşünürken, kafamı bastırıp, “Yut hepsini, yut!” dedi, mecburen yuttum. Yarrağını ağzımdan çıkardığında kafasında halen döl vardı, “Yarrağımın kafasını yala, temizle!” dedi, güzelce yaladım, temizledim…

Bu sefer ben Kaya amcaya sordum, “Mutlu musun?” diye. “Evet, dünyanın en mutlu erkeğiyim, çünkü son bir senedir seni çok arzuluyordum!” dedi. Bunu duyunca benim mutluluğum bir kat daha arttı, önce dudağına, sonrada yarrağının kafasına güzel birer öpücük kondurdum. O da beni öptü. Sonra üstümüzü başımızı toparlayıp konuşmaya başladık. Ona, “Madem beni arzuluyordun, annemi niye siktin?” dedim. “Anneni sikmeye başladığımda sen daha küçüktün!” dedi. “Annemi ne zaman sikmeye başladın ki?” dedim. “Ablana söz kestikten 2 ay sonra anneni sikmeye başladım!” dedi. Yani hemen hemen 3 senedir annemi sikiyormuş. Haklıydı, o zaman benim yaşım çok küçüktü. “Şimdi ne olacak peki?” dedim. “Anneni bırakamam, çok üzülür! Seninle ancak annenin haberi olmadan buluşuruz!” dedi, ben de kabul ettim.

Kaya amcayı çok seviyorum, ne derse yaparım, yeter ki beni bırakmasın, onun ikinci değil üçüncü karısı olmaya bile razıyım!

[Cansu]

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

YENGEM(ALINTI)

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

YENGEM(ALINTI)

Slm. Adım Osman, benim yaşadığım bu olay başımdan geçtiğinde daha 16 yaşındaydım. Okula Düsseldorfta gittiğim için yengemlerde kalıyordum. Abim şöför olduğu için genelde yurtdışına gidip gelirdi, ayda bir 3-4 günlüğüne de eve ugrardı. Yengem çok güzel bir bayandır, alımlı, hoş ve çekicidir. Ozmanlar yengem 24 yaşında idi. Tam 3 çocuk doğurmuştu, ama banamısın dememişti. Yengemin çok güzel vucut hatları var. Gören her erkeğin arzulayacağı bir kadın yani. Yengem sayesinde okuldan eve evden de okula giden birisi olmuştum. Ozamanlar neyin ne olduğu tam bilmiyordum, ama yengeme olan tutkum ve ilgim beni eve hapsediyordu, evden çıkmaz olmuştum. Yengemin evin içindeki rahat giyinmeleri, konuşmaları ise benim gün geçtikçe yengeme daha da ilgi duymama sebep oluyordu.

Bir gün yengem evde halı yıkayacaktı, bana “biraz geç gel.” demişti. Bense aksine erken gittim. Eve geldiğimde yengem halıları yıkıyordu. Üfff be gözlerime inanamadım, üzerinde askılı bir tisort, altında da yarım tayt vardı. Yengem normalde kapalı bir bayandır, ilk defa yengemi bu şekilde görmüştüm ve çok hoşuma gitmişti. Oanda hisettiğim birşey daha vardı, benim yarak buna sessiz kalmamıştı. Yengem, “Sana geç gel demedim mi?” dedi, ben ses çıkarmadım. “Neyse, bana yardım et ozaman.” dedi. Başladık yengemle birlikte halı yıkamaya. Yengem her eğildiğinde, arka tarafında isem kalçasına, önde isem göğüslerine bakıyordum. Yengem bunu farketti ve gülerek “Fazla bakma olmadık yerlere!” dedi. O an çok utanmış ve kızarmıştım…

Ertesi gün Cumartesiydi ve ben yine evdeydim. Yengem, “Osman ben banyoya giriyorum, yıkanacam, yeğenini de yıkayacam.” dedi. “Tamam yenge.” dedim. Yengem yeğenimle birlikte banyoya girdi. Aradan 15 dakika geçmeden yengem bana “Osman…” diye seslendi. “Buyur yenge?” dedim. Yengem, “Ordan bir bez getir.” dedi. Bezi aldım gittim, “Getirdim Yenge.” dedim, kapıda bekliyordum. Yengem, “İçeri gir, yeğenin ortalığı batırdı, bezle sil ve çöpe koy.” dedi. Ben şaşırdım, gireyim mi, girmeyim mi, diye öyle 2 saniye falan bekleyip açtım banyonun kapısını. Yengem çırıl çıplaktı, yan dönmüş, eliye “Bak köşede…” diye işaret ediyordu. Gözlerimi yengemin meme uçlarından alamamıştım. Yengem beyaz tenli, sarışın bir bayan olmasına rağmen göğüs uçları bir zetin tanesi kadar siyahtı. Çok etkilenmiştim o an. Yengem, “Orayı temizle…” dedi. Ben temizlemek için eğildiğimde bile gözlerimi yengemden alamıyordum. Yengemin kalçaları, baldırları mükemmeldi…

Ben yerleri temizlerken, yengem, “Senin bu yeğenin her yere kaka yapıyor…” diyerek tebessüm etti. Ben dediği yeri temizledim ve çıktım, salonda televizyon seyretmeye başladım. Ama aklım yengemde kalmıştı, yengemin çıplak hali birtürlü gözlerimin önünden gitmiyordu. Derken yengem tekrar seslendi, bu sefer yeğenimi almamı istedi. Banyoya girdiğimde yengemin yüzü bana dönüktü. Gözlerim yengemin amına takılmıştı. Yengem amına baktığımı farketti ve “Hiç görmedin mi?” dedi. Ben sersemleşerek, “Neyi yenge?” deyince, parmağıyla (amını) işaret etti, ve gülerek, “Bunu!” dedi. “Hayır görmedim yenge…” dedim. “Bak gördün işte, şimdi al yeğenini de çık!” dedi. Yine çok utanmıştım. Yeğenimi alıp çıktım banyodan…

Akşam oldu yatma zamanı gelmişti. Ben de yengemle çocuklarla aynı odada yatıyorduk. Herkes yatağına geçti. Ben kanepede, yengemle çocuklar yerde yatıyorlardı. Ben yatakta kıvranıp duruyordum. Bunu farkeden yengem, “Osman neyin var, deminden beri bir oyana bir buyana dönüp duruyorsun?” dedi. Dışarda feci bir yağmur yağıyordu, gök gürlüyordu, şaka değil harbi korkuyordum. “Korkuyorum yenge.” dedim. Yengem, “Gel ozaman, sen de çocuklarla birlikte yanımızda yat.” dedi. Ben, “Tamam.” deyip indim, ama halen korkuyordum. Yengem halime bakıp, “Gel lan yanıma, bir de erkek olacaksın!” diye azarlayınca, yengemin yanına, yani kucağına girmiş oldum. Çok tuhaf bir duyguydu, hem korku, hemde yengemin banyodaki halleri aklıma geldikçe azmaya başlıyordum. Yengemin üstünde bir badi ile altında eşofman vardı. Yengem bana sırtını dönmüş, ben ise ona dokunamıyordum, yengemin tepkisinden korkuyordum.

Bir müddet geçtikten sonra yengem tam uyumaya başlamıştı ki, gök tekrar gürlemeye başladı. O an bir refleksle yengeme arkadan sarıldım. Yengem, “Ne oldu yine?” dedi. “Korktum yenge.” dedim. Yengem güldü, “Korkacak birşey yok, yat uyu.” dedi. “Tamam.” dedim ama öylece yengeme sarılı kaldım. Az sonra tuhaf bir şekilde yarağımın kaltığını hisettim. Yarağım her saniye gittikçe sertleşmeye başlıyordu, sertleştikçe de ben yengeme daha sıkı sarılıyordum. Kesin yengem bunu fark etmişti, ama nedense ses çıkarmıyordu. Ben de dahada bastırmaya başlamıştım. Yengemden yine ses gelmeyince, sarılı olduğum için, elimi ilk olarak göğüslerine attım. Hafiften elimi oynatmaya, memelerini okşamaya başlamıştım ki, yengem “Hoop, ne yapıyorsun?” dedi. Hemen elimi çektim…

Yengem dönerek, “Ne yaptığını sanıyorsun sen?” diye bağırdı. Çok korkmuştum o an, kafamı yastığa gömdüm, ses çıkartamadım. Yengem azarlamaya devam etti. “Böyle şeyler günah, ben senin yengenim…” gibi lafları dizdikçe, ben kafamı yastığa dahada gömüyordum. Yengem benim cevap vermediğimi görünce, içi cız etti herhalde, elini kafama koyarak, yumuşak bir tonda, “Neden yaptın bunu?” dedi. Ben de, “Banyoda gördüm, hoşuma gitti, merak ettim.” dedim. Yengem, “Ya? çok mu hoşuna gitti?” diye sordu. “Evet çok!” dedim. “Madem çok hoşuna gitti, dokun istiyorsan. Ama bak sadece bir kere olcak, başkada olmaycak, tamam mı?” dedi. “Tamam yenge!” dedim. “Hadi dokun!” dedi. Dokunduğumda yarağım bir taş kadar sertleşmişti. Yengemin memelerine dokunuyordum, okşuyordum. 3 tane doğurmasına rağmen, yengemin çok güzel göğüsleri vardı. Yengemin memelerini okşadıkça, benim yarak dahada sertleşiyordu…

Derken elimi badisinin içinden soktum, elim göğüslerindeydi, çok güzellerdi. “Yeğeninin yaptığı gibi onları ağzına almak, emmek istermisin?” dedi. Ben hemen badisinin altından memelerini öpmeye, emmeye başladım. Yengemin de hoşuna gittiğini düşünüyordum. Öyle 5 dakika öpüp emdikten sonra, yengem, “Yeter bu kadar, hadi yat uyu!” dedi. Ama ben delirmiştim ve bu kadar azmışken duramazdım. Yengem sırtını dönmüştü bile. Elimi birden yengemin amına attım. Yengem irkildi, “Ne yapıyorsun? Bak döverim busefer seni!” dedi. Ben de, “Yenge göğüslerin gibi bir kerede orana dokunayım?” dedim. Yengem, “Orası olmaz!” dedi. Ben, “Ne olursun yenge, bir defa…” diye ısrar edince, yengem, “Tamam, ama bak birdaha birşey istersen şamarı yersin!” dedi. Hemen elimi yengemin amına attım. Gariptir, elimi yengemin amına atalı daha 1 dakika olmamıştı ki, boşaldım…

Boşaldığımda sarsıldığım için, yengem, “Ne oldu?” diye sordu. Ben ses edemedim. Yengem, “Azgın sapık! Boşaldın demi?” dedi ve elini şortumun içinden soktu ve akan menilerle birlikte yarağımı avuçladı. “Oooo ne lan bu? Bu yaşta bu kadar olur mu?” dedi. “Ne?” dedim. “Oğlum yaşına göre seninki çok büyük!” dedi. Yengem elini çekmemişti, halen yarağım avucundaydı. Boşalmama rağmen yarağım halen dimdikti, hiç inmemişti ve inanın yengem dokundukça dahada irileşiyordu. Yengem yarağımla oynamaya, yarağımı sıvazlamaya devam ediyordu. Birden ne olduysa, yengem pijamamdan tutup, “Çıkar üstünü!” dedi. Hemen çıkardım. “Ulan sen çok azmışsın, dur seni adam gibi boşaltayım!” dedi ve yarağımı güzelce ovmaya başladı. Ben elimi yengemin amından çekmemiştim, hem amını hemde göğüslerini ovuyordum…

Ben de yavaşça yengemin üstündekileri çıkarttım. Yengem artık itiraz etmiyordu, belliydi yengem de artık azmıştı. Yengemin amını öpmek istediğimde, yengem, “Hayır, orayı öpmek yok, ama başka birşey yapabilirsin!” dedi. Dizlerini kendine çekip, bacaklarını aralamasıyla, ben de hemen bana açtığı yerde, yani bacaklarının arasında yerimi aldım. Ben seks konusunda birşey bilmediğim için, emir komuta, hatta yarağım bile yengemdeydi, yani elinde. Ben yengeme yanaştıkca, yengem de yarağımı amına sürtüyordu. Ben iyice deli oluyordum. Yengem, “Bak buraya sokacaksın, yengeni burdan sikeceksin!” diyordu. Yengem aynı zamanda zevkten inliyor, ağlar gibi sesler çıkarıyordu. Yengem sonunda yarağımı kendi eliyle amına soktu. Yengemin amının içi sımsıcaktı. Bacaklarını belime dolayarak beni kendine doğru yapıştırdı. Artık yengemin amında gidip geliyordum. Çok geçmeden ikimizde aynı anda boşaldık…

O gece sabaha kadar yengemi siktim. Daha sonraları yengem bana bildiği bütün sikiş pozisyonlarını öğretti ve beni tam bir erkek yaptı…

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Karartılma – 1

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Karartılma – 1
Benim adım Deniz. 24 yaşında üniversite öğrencisiyim. Bu yaşadığım olay hayatımın dönüm noktasıydı.

Ben üniversite okuduğum şehirde tek başıma bir aparta çıkmıştım. Kız arkadaşım ile güzel bir ilişkimiz vardı. Derslerim rayında gidiyordu. Tüm bunların yanında yaşamaktan korktuğum fakat haz duyduğum bir yanım vardı. Oda pasif yönümdü. Köleliği seven bir yapım vardı. Ve internet sitelerinde okuduğum hikayeler ve porno sitelerinde izlediğim videolar ile bunlar pekişti. Her ne kadar dışarıya sert görünsem de eve girdiğim zaman kendimi bu kimlikte buluyordum. Hikâyeler, videolar ve Twitter hesaplarında yapılan paylaşımlar. Kendime sahte bir Twitter hesabı açtım ve insanlarla konuşmaya başladım. Aktif ve dominant yapıda olan erkeklerle. Onların isteklerini yapıp vücudumu paylaşıyordum. Ama asla yüzümü paylaşmamıştım. Zaman böylece geçti ve ben bu gizli kimliğimi korudum. Bir süre sonra kendimi BBC ( Büyük siyah sik) Twitter hesaplarını gezerken buldum. Bunlar beyaz erkekleri ezen ve siyah erkeklerin baskınlığı ile ilgili hesaplardı. Sayfalardan birinde bu sayfalarda gezen bir beyaz erkeğin beyninin çoktan BBC kölesi olmaya başladığı yazıyordu. Ve ben bundan kopamadığımı fark ettim. Pasif yönüm ve köle ruhum bunla birleşince hipnoz olmuş gibi kalıyordum bu paylaşımların ve videoların arasında. Porno sitelerinden birinde BBC yazdığımda BBC hypno videoları gördüm ve büyük televizyona yansıtarak karanlıkta ekrana odaklandım. Zamanın nasıl geçtiğini bile fark edememiştim. Ama fark ettiğim ufalan penisim ve deliğime girip çıkan parmaklarımdı.

Zaman böyle geçip giderken bunların bana yetmediğini düşündüm ve bir erotik shop sitesine girdim. Twitter’da yapılan paylaşımlarda gördüğüm şeyler karşıma çıktıkça sepete bir çok şey attım. Gizliliğe çok dikkat eden bir firmaydı bu site. Aldığım ürünler ise: bekaret kemeri , anal plug , pembe bir iç çamaşırı takımı, siyah ve ten rengi jartiyer ince çorap, 24 cmlik büyük bir siyah yapay penis aldım. Kenarda birikmiş param vardı ve stajımdan gelen parayı bunlara harcamıştım. Maliyeti fazla tutsa da hiç pişman değildim.

Kargonun geldiği gün dört gözle kutuyu açtım ve içinden çıkanları yatağa dizdim. En merak ettiğim zenci yapay penisiyei ve hemen çıkardım. Gerçekçi bir dokusu vardı reklamında söylendiği gibi. Videolarda ki penislerin böyle olduğunu düşündükçe heyecanlanıyordum. Her şeyi temizleyerek denemeye koyuldum. İç çamaşırı ve ten rengi jartiyerli giydim önce. Ardından penisimi pembe bekaret kemeriyle hapsettim ve anahtarı dolabın üzerine kaldırdım. Sonra krem alarak anal plug ve deliğime sürdüm. İçime anal plugı zorlayarak aldım. Ve her sey tamamdı. Yapay penisi daha sonra kullanacaktım. Yemek hazırlamam gerekiyordu kendime. Bu şekilde hazırlamak istedim. Adım atınca anal plug içimde çok güzel bir his oluşturmuştu. Öylece yürüdüm evde sağa sola. Penisim ufacık ve ben haz içindeydim. Yemeği hazırlamaya koyuldum. Bir müzik açarak popomu sallaya sallaya yemek hazırladım kendime ve yemeğin tadını çıkardım. O halde koltukta uzandım ve biraz televizyon izledim. İçimde bir dürtü vardı. Kalk ve yapay penisi dene diye. Yenik düştüm ve büyük ekrana bir video hazırladım. Ardından yapay penisi çıkartarak sandalyenin üzerine vakumla yapıştırdım. Video açıkken önce diz çökerek sandalye üstündeki zenci penise sakso çektim. Çok hoş bir histi. Gerçeğini düşünemiyordum. Ardından deliğime krem sürerek üstüne oturmaya başladım. Çok zorlanıyordum ve gözlerimden yaş geldi ama bunu yapacaktım. Sonuna kadar alacaktım. Uzun uğraş sonunda, defalarca krem sürmem sonucunda istediğime ulaşmıştım. Kalkıp oturmaya başladım sandalyeye. Videonun etkisi altındaydım aynı zamanda. Dakikalarca zıpladım. Aldığım haz ve prostatıma baskı yapan yapay penis; beni penisime dokunmadan boşalttı. Duşa girdim, temizlendikten sonra anal plugı tekrar taktım ve pijamamı giydim. Bekaret kemerini zaten çıkarmamıştım. Koltukta uzandım ve sevgilimle mesajlaştım. Bu süreçte sevgilim memleketine gitmişti ablasının nişanı için. Zaten okulun ilk haftalarıydı ve sınav derdi yoktu. Oda ev arkadaşıyla bir apartta kalıyordu okuduğumuz şehirde. Zeynep (kız arkadaşım) gerçekten çok güzel, bakımlı sarışın bir kızdı. Ne kadar izlediğim videolarda cuckold içerik olsada ben kız arkadaşımı hiç oraya koymadım. Çünkü onu çok seviyordum. Bu yönümü ondan ne olursa olsun gizledim.

Bir süre günlük rutinim bu şekilde devam etti. Ben bekaret kemerimi 1 hafta hiç çıkarmadım. Çıkarmaya da ihtiyaç duymadım hiç. Çünkü dokunmadan boşalmama yarayan bir yapay penis vardı. 1 haftadan sonra içime anal plug ve pembe tanga giyerek çıkmaya başladım dışarıya. Okuduğum şehir soğuk olduğu için ince çoraplarımda içimdeydi. Derse giderken de dahil. Sevgilimin gelmesine 1 hafta kalmıştı.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized
istanbul travesti istanbul travesti istanbul travesti ankara travesti Moda Melanj kuşadası escort bayan çankaya escort mecidiyeköy escort beylikdüzü escort istanbul escort ankara escort bayan Hacklink Hacklink panel Hacklink panel bursa escort ankara escort Ankara escort bayan Ankara Escort Ankara Escort Rus Escort Eryaman Escort Etlik Escort Sincan Escort Çankaya Escort hurilerim.com Escort Antalya Escort Alanya Escort Antalya Merkez Escort Antalya Otele Gelen Escort Antalya Rus Escort Belek Escort Fethiye Escort Kemer Escort Kepez Escort Konyaaltı Escort beylikdüzü escort antalya rus escort escort keçiören escort etlik escort çankaya escort mamasiki.com bucur.net hayvanca.net lazimlik.net cidden.net Escort bayan Escort bayan escortsme.com anadoluyakasikadin.com kadikoykadin.com atasehirkadin.com umraniyekadin.com bostancikadin.com maltepekadin.com pendikkadin.com kurtkoykadin.com kartalkadin.com istanbulspor.net şişli escort istanbul escort mecidiyeköy escort beşiktaş escort taksim escort fındıkzade escort çapa escort fatih escort topkapı escort escort şişli escort bayan bayrampaşa escort merter escort escort mecidiyeköy bursa escort warez forum Bonus veren siteler Bonus veren siteler ankara travesti By Casino bursa escort görükle escort bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort ankara escort kayseri escort kuşadası escort kocaeli escort konya escort kütahya escort manisa escort mardin escort mersin escort muğla escort nevşehir escort rize escort sakarya escort samsun escort şanlıurfa escort sivas escort tekirdağ escort trabzon escort tunceli escort uşak escort van escort yalova escort çorlu escort gebze escort gümüşhane escort izmir escort kilis escort kırklareli escort karabük escort karaman escort kars escort kıbrıs escort kırşehir escort malatya escort niğde escort ordu escort osmaniye escort sinop escort tokat escort yozgat escort zonguldak escort