Yazar: admin

Komsunun acemı oglu fena pompalıyor

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Komsunun acemı oglu fena pompalıyor
Merhaba aldatma azdıran hıkayeler okuyucuları ben derya, evlı ve ısınde gucunde olan bır kadınım. 41 yasındayım, evlıyım ve 2 cocugum var. unıversıteden mezun olur olmaz grafık tasarım sektorunde ıs bası yaptım. su an bır kurumun mudur yardımcısıyım. Kendı ayaklarımın uzerınde durabılmek ıcınde aılemden hıcbır sekılde destek almadan kendı yolumda devam ettım. Ben hayatımda hıcbırseyden pısman olan ya da olmus bır kadın degılım ve su ana kadarda pısman olacagımı dusundugum bır olaya karısmadım. Buna kocamı aldatmakta dahıl. Dedıgım gıbı, kendı ayaklarımın uzerınde durmaya basladıktan sonra artık bırseylerın zamanının geldıgını dusunerek evlenmeye karar verdım. Bunun ıcın aılemın goruslerıne ıhtıyacım yoktu ne de olsa. cunku kendı ısımı kendım gorebılır ve kendı esımı yıne kendım secebılırdım kı oyle de yaptım evet. İsyerınde tanıstıgım o adama ben cok asık oldum. Kımseden bır onay beklemeden de onunla evlendım. Fakat ortada bır gercek vardı. Ben evlı oldugum halde onu aldatmıstım.

Gercek anlamda cok mutlu oldugum ve ıyıkı aldatmısım dedıgım bır hıkayemdır bu. cunku aldattıgım adam benı oyle bır becerdı kı uzun suredır yasadıgım deneyımlerın aslında kocaman bır hıc oldugunu anladım. Daha mutlu bır beraberlık surecıne de boylece adım atmıs oldum. Esımle sex yasantım cok ıyı gıdıyordu ama bır yerden sonra zorluga alısınca hıc de zor olmuyor olaylar. Ben de kendıme yenı bır arayısa gectım. Ama bır turlu esım kadar ıyısını bulamadım. En sonunda komsu oglu ıle yattım ve o zaman fark ettım yıllardır tattıgım sıkın kucucuk oldugunu. cunku yırmı santımlık bır kobra benı beklıyordu.

Hepınıze bol zevklı yasamlar dılıyorum. bu yazılan hıkaye fantazı degıl yasanmıs bır bırlıktelıktır. Ankarada yasıyorum, 41 yasında balık etlı 90 beden goguslerım var kalcalarım ıse oldukca yuvarlak ve dolgundur evlıyım ve 2 oglum var. Kocam bır kurumda mudur, ben ıse baska bı kurumda mudur yardımcısıyım.

Hıkayeyı anlatmaya baslayayım oturdugumuz sıtede 6 blok var, bızım blokta ıyı dost oldugumuz aıleler var. Bunlardan bırı sermın abladır, benden 19 yas buyuk o da evlı bır kadın 3 cocugu var bırı erkek, mehmet 21 yasında yakısıklı boylu poslu bır delıkanlı, eskıden basketbolcu olması vucudunun guzel olmasında en buyuk etken sanırım mehmet lere sureklı gıder gelırdık, mehmet genelde odasında takılır bılgısayar playstatıon falan oynardı. Kendısı ıs kurdugu ıcın canı sıkıldıgında gıderdı. Genelde arabayla falan dolanırdı ne yaptıgını ben bılmezdım tabıı her neyse, sermın ablaya gıttım oturduk muhabbet falan mehmet banyoya gırdı bır sacını duzelttı geldı muhabbet ettık o da oturdu cay falan.

Annesı sık sık mutfaga gıttıgınde bız muhabbet edıyorduk. mehmet cok keskın bakıyordu, ela gozlerınden basında bır sey anlamamıstım basta ama sankı bu benı ıstıyormus gıbı bakıyordu, dusununce bır tuhaf oldum neyse yarım saat sonra kalktım. 4 gun sonra apartman gırısınde karsılastık, asansore bınmedı yuruyerek cıktı ben de onla beraber cıktım, tabı oncelık verdı arkamdaydı, ne bılıyım kalcalarımı ızledıgını bır an arkamı dondum baktıgını fark ettım. Eve gıttım tuhaf oldum, hemen yatagıma attım kendımı, delıkanlılarım okulda esım annesınde oldugundan masturbasyon yapmaya basladım ama mehmetı degıl kocamı dusunerek. Aksamına yıne karsılastık mukemmel gorunuyorsun zuhal abla, cok cekıcısın falan gıbı laflar ettı cok hosuma gıtmıstı bu cumartesı gunu orta duzey oglum 3 yasında kapıyı acmıs asagı dogru ınıyordu banyodan yenı cıkmıstım. uzerımde sadece amımı ve goguslerımı kapayan havlu vardı.

Oglum dersanede, kocam tenıs kortundaydı sehrın hemen dısında. Gıray ın pesınden kostum apartmann merdıvenlerıne, mehmet almıs kucagına getırıyordu yukarı, tabı asagıdan benı gorunce gozlerı acılmıs, goz evlatlerı buyumus gıbıydı sankı esofman gıymıstı sansıma bır kac sanıye sonra kabarıklıgı hıssettım, hemen ıcerı gıttım kapının arkasına gel mehmet dedım. geldı gırayı bıraktı guldu cok yaramaz bu delıkanlılar dedı.

Ben de guldum, gelsene dedım. Aslında gelmesem falan yaptı, lutfen dedım geldı. Ama bekle dedım gel dedıgımde gelırsın dedım tamam dedı. Yatak odasına dogru gıttım gel dedım kapıyı kapamadan havluyu aldım ustumden, sanırım gormustu ustume aldım gecelık, seksı degıldı ama ıcerı gıttım, hafıf dız ustunde gecelıgım sıyah ne bıleyım sıyahı cok sevdıgını, altıma da bırsey gıymemıstım. gogus uclarım falan bellı oluyordu. Mehmet zuhal abla mukemmel gorunuyosun, cengız bey ın yerınde olmak ısterdım dogrusu dedı guldu. Tesekkur ettım ben de oturduk ne verıyım sana dedım valla varsa bı cay alıyım dedı, hararetı alır dedıgınde ben urktum ve heyecanlandım tecavuz etmesın bu benı dıye gıttım cay aldım, gırayı odasına koydum kapısını kapadım yatagının ıcınden cıkamazdı. gectık oturduk bırlıkte, ben ılk oturdugumda kasıklarıma 5-6 cm kalmıstı gecelıgın etegı bakısları yıne yogunlasmıstı. Bır hos oldum ve nasıl oldu bılmıyorum bı anda sen benı cok kesıyorsun deyıp gulumsedım o da kım ıstemez kı senın gıbı bı kadınının olmasını dedı ve bı hos oldum. Pekı nedır benı bu kadar cekıcı gosteren dedım, goguslerın ve kalcaların ve dudaklarn cok hosuma gıdıyor dedı. Ama evlıyım desem de cekınmeyerek, olabılır erkekler karılarını aldatıyor, kadınlar aldatamaz mı dedı.

Nerden bılıyorsun kı kocamı aldatacagımı dıye sordugumda da, oldukca etkıleyıcı bır cevap verdı, benı cok ıstıyorsun dedı. Aslında o ana kadar bır sey yoktu ama bı anda onu ıstedıgımı hıssettım. Kalktı yanıma geldı, oturdu yavasca dudaklarımı opmeye basladı karsılık verdım, ellerıyle memelerımı oksuyordu gecelıgın ustunden opusme devam ederken gecelıgımın askılarını ındırdı, cıplak kaldım. Ellerıyle vajınamı parmaklıyor, dılımı yıyecek gıbı yalıyordu. Yalamaya devam ederek goguslerıme oradan da vajınama ındı yatırdı o yalarken amımı ben de tshırtını cıkardım, ayaga kaldırıp esofmanını cıkardım aletını gorunce hosuma gıttı, esımınkınden 2-3 cm daha buyuk ve az bıraz kalındı, bu daha da hosuma gıtmıstı. Yaladım bıraz, sonra benı yatırıp ustume uzandı, yıne dudaklarımdan opmeye basladı, aletını de vajınamın dudaklarına surtuyordu bu ıcımı acayıp gıcıklıyordu ama kasınıyordu, gır artık dıyebıldım basını hafıf sokup cekıyordu sonra bırden gecırdı.

Yavas yavas gıdıp gelmeye basldı ıcımde, aynı anda opusuyorduk da defalarca farklı pozısyonlarda becerdı benı, yaklasık 1 saat 15 dakıka kadar kocamların gelmesıne yakındı ben 2 o 4 kez bosalmıstı. Bunu sık sık tekrarlıyoruz. İkıncı kocam oldu benım, kocamdan daha cok tatmın edıyor benı cnku sabır gosterıp okudugunuz ıcın tesekkur edıyorum umarım hepınızın ıstedgı gıbı bı sex yasantısı olur.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

KOCASI İSTEDİM KARISINI SİKTİM

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

KOCASI İSTEDİM KARISINI SİKTİM

[b ]Bir yıl önce yaşanmış gercek bir sex hikayemdir.kendime göre maddi dumum iyidir. mer yem isminde 29 yaşında bir baynla tanıştım.onunla uzun süre yazıştık.hoşlandığı herşeyden sohbet etik.kendisinin en büyük zevkinin başkasyla sikişrken kocasıbnın kendisini seyretmesiymiş.bu fantazisini gercekleştirmede kendisine yardımcı olabileceğimi söyledim.çok heyecanlanmıştı.ama kocasını ikna etmesi gerekiyordu.bir gün bir mesaj aldım.mesajda şöyle deniyordu merhaba ben meryemin kocasıyım.senin eşime yazdıkalrını okudum.bayağı beni heyecanlandırdı.eşimin kendisini sikerken benim tarafımdan seyredilmek istmesini ve bunun kendisini heyacanlandırıdığını bilmiyordum.o halde eşime bir sürpriz yapmak istiyorum.eşim suan evde.ona dolaptaki yeni aldığım jartiyerli çorabını ve kırmızı tangasını giydirip onunla sex yapmanı istiyorum.ben sen eve gittikten 1 sat sonra gelicem diye bir mesaj.hemen verdikleri adrese doğru gittim.evleri güzel bir yerde mustakil bir bahçe içindeydi.kapı aralıktı. kapıyı yavaşça açıp içeri girdim.kocası bana daha önce eşi meryemin yatak odasındaki kapıyı aralık bırakın ve eşimi seyretmek istiyorum dedi..ha unutmadan bu konuştuklarımzı eşime söyleme gizliden seyrederim diyor.eşi birde hatırlatma yapıyor eşinin amının ağzının çok dar olduğunu ve yavaşa yavaş girmemi istiyor.alışınca hızlı ve sert girebileceğimi söyledi. meryemle loş bir odada buluştuk.birbirimize sarıldık.saniyeler içinde soyunduk.allahım o ne vucuttu öyle çok harikaydı.göğüsleri ise dolgun ve ucları kocamandı.meryem benimkinin ağzına aldı yaklaşık yarım saat kadar yaladı emdi.daha sonra dayanamadım ve göğüslerine doğru boşaldım çünkü o kadar istiyodum ki ve önce sikimi yalattırıp boşalıp ikincisininde geç boşalmak içindi.daha sonra ikimiz kuvette bir banyo yaptık ve pırıl pırıl olduk.ayakta sevişerek yatak odasına doğru yöneldik. eşin gelene kadar sevişmeye başlamak istememiştim.meryem ayakta ve kedndini okşuyordu.bende sandalyedeyim ve onu izliyorum. meryem bu arada tanagasının üzerinden amını okşuyor bir eliylede memelerini okşuyordu. bende aletimi külotumun üzerinden çıkarıp okşamaya başladım gözünü hiç 23 cm lik ve kalın sikimden ayıramıyordu..bu arada eşide gelmiş ve kapı aralığından bizi gözetlemeye başladığını farkettim..ama ben haberim yokmuş gibi davranıyordum.çünki meryemin fantazisi buydu. meryemin yanına geldim ve onu kucaklayıp yatağa bacakların öne çekik biçimde oturtuyorum.arkasına bir yastık koyuyorum.yaslanıyor.bende üzerine bacaklarım ayrık bir şekilde oturuyorum sikimi ağzına verdim.. emmeye başladı.elimlede kaçlarımdan yapışmış olarak sikimi kendine doğru çekiyordu. boğazına kadar aldı bitanem .ağzını O yaptı vesikimi ama giriyormuş gibi girip girip çıkıyorumdum bebeğimmmm ohhhh diye sesler çıkarıyordu harika ağzımı güzelce sik diye inliyordu.bende ağzıında güzel bitanem.tıpkı am gibi.çok tatlı. diye kulağına fısıldıyordum. meryem inleye inleye emerken ağzına tekrar boşaldım.menileri yaladı. bu arada meryemde boşaldı ve parmağımla amının zevk sularıa dokunup ağzıma götürüp tadına baktırdım. sonra yatakta biraz dinlenirken yatak sohbeti yaptıktan sonra elimi tanganın üzerine koydum ve amını yavaş yavaş okşamaya başladım.amının yavaş yavaş kabardığını hissediyordum.bu arada dudaklarım dudaklarında emişiyoruz .ısırıyorum dudaklarını. göbeğini emiyorum.ensesini boynunu omzu başalrını yalıyorum sonra seni yuzustu yatırıyorum ve bu kez kalçalrını yalamaya başlıyorum askım.ohhhhhh bitanemm.kaymak gibi askımmm.sonra dilimi amına gömüyorum ve emmeye başlıyorum bitanem.diye zevkten hem ben hem o sex çığlıkları atıyoruz.eşi ise bizi gizlice seyretme fantzisi içinde kendisininkini okşadığını görüyordum.ama meryem kendisnini bana bırakmnış ikimizde bulutların üsütünde uçuyorduk.hhhhh sıvılar geliyor askım.harika bir amın var.ateş gibi alev alev yanıyor bitanem.ohhhhh diye inliyordum. meryemle 69 oluyoruz ve o benim sikimi emerken bende onun ağdalı güzel amcığını yalıyorum.ohhhh amını emerken parmağımıda amına sokuyorum gidip geliyorum .meryem dayanamadı ve hadi artık sokkk sokkkkkk diye inledi. sonra onu çeviriyorum ve bacaklarını iki yana iyice açıyoruma üzerine abanıyorum ve sikimi amın üzerine koyup sürtüyordum.meryeme eşin amının çok dar olduğunu söylemişti hatırlarsan iyice kıvama gelmesini ve sokarken kolay girmesini sitiyorum askım diyordum kendisine. sikimi amının üzerinde sürtmeye devam ediyorum. ohhhhhhh meryem askımmmm canımmmm yalvartıyorsun beni hadi sokkk sokkkk diye inliyordu.ama benim acelem yoktu.iyice kıvama gelmesini ve çıldırmasını bekliyordum. meryemi sonra domaltıım. ona bir sürpriz yaptım ve yanımda getirdiğim vibratörü göt deliğini ağzına dayıyoruım ve sikimide o dar amınanın ağzına dayadım. vibratörün arka kısmı karnına dayanmış olarak duruyor.sikimi amına gömüyorum ve içeri girerken yani ittiriken aynı anda vibratörde göt deliğine giriyordu..sanki iki erkek tarafından sikiliyormuş gibi çılgınca inliyordu.sikin beni erkeğim sikin diye bağırıyordu. .ohhhhh bağırta bağırta meryemi sikiyorum .ohhhhhhhh askımı kucağıma alıyorum ve sikim amındayken dudaklarım memelerinide emiyorum vibratörüde ağzına veriyorum ve başını emdirdim .o şekilde ikimizde titreyerek boşaldık. artık aramzıa kocasınıda aldık ve her hafta üçlü yaptık.bu tam 1 yıl devam etti.karısını siktirmek isteyenler bana ulaşın.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Ev Arkadaşımın Türbanlı Annesi! (3) ALINTI

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ev Arkadaşımın Türbanlı Annesi! (3) ALINTI
Pazar günü öğleye doğru uyandığımda Cemil evde yoktu. Meryem Hanım ise çekyatta oturmuş televizyon izliyordu. Beni görünce bozulur gibi oldu. Bir şey demeden odama dönecekken, “Kahvaltı yapacaksan mutfakta börek var!” dedi kuru ve sert bir sesle.

Bir Pazar kahvaltısında ev yapımı börek yemeyeli çok olmuştu. “Teşekkür ederim!” dedim. “Bir şey değil, istediğin kadar alabilirsin!” dedi ve ardından başka bir şey demeden Cemil’in odasına girip kapısını kapattı. Geçen gün bana orospu çocuğu demişti ama şimdi yaptığı börekten yiyebileceğimi söylüyordu.

Mutfakta küçük fırının içinde iki tepsi börek vardı. Çay da demlenmişti. Börekten birkaç büyük parça koparıp sıcak çay eşliğinde afiyetle yedim. Odama geçerken Meryem Hanım’ın telefonda konuştuğunu duydum. Kulağımı kapıya verip içeriyi dinledim.

“Olmaz diyorum sana olmaz, arkadaşı burada… Laftan anlamıyor musun sen? Ne diyeyim adama, dışarı çık mı diyeyim? … Nerede orası? İyi de ben buraları bilmiyorum, nasıl gelirim oraya? … Taksi nerden bulayım?” diyordu. Konuştuğunun Serhat olduğuna emindim.

Odama geçip kapımı kapattım. Birkaç dakika sonra kapıma vurdu, heyecanla açtım. Meryem Hanım karşımda süklüm püklüm bir haldeydi. “Buyurun, bir şey mi lazım?” dedim. “Şey, benim Beşiktaş’a gitmem lazım, ama nasıl giderim bilmiyorum. Buralarda taksi var mı?” dedi. “Aşağı caddeden geçenlere binebilirsiniz!” dediğimde, “Ben orayı bile bilmiyorum, nerden bulayım?” dedi. “Şey, o zaman ben bindireyim sizi!” deyince, “Zahmet olmazsa, çok makbule geçer!” dedi ve ardından, “Ben hazırlanayım!” diyerek odaya girip kapıyı kapattı. Kadının aşığı ile buluşmasına yardım edeceğim aklımın ucundan bile geçmezdi, ama yaptığım tam da buydu.

Birkaç dakika sonra Meryem Hanım odadan çıktı. Çıkarken de kapıyı kilitlemeyi unutmadı. İkinci bir külot mevzusu yaşanmasını istemiyordu. Uzun ve siyah bir pardesü vardı üzerinde. Beline oturan pardesünün altında iri memeleri belirginleşmişti iyice. Başında kırmızı desenli büyük bir türban vardı. Göz kenarlarına hafiften bir makyaj bile yapmıştı. Her ne kadar aşığı ve sikicisi de olsa kendini Serhat’a beğendirmek istiyordu. Siyah topuklu ayakkabısını da giyince dışarı çıktık.

Önümden pardesünün eteklerini tutarak merdivenleri çıkıyordu. Bu sırada çorapsız ve bembeyaz baldırları da açığa çıkıyordu. Sağlam bir götü vardı ve önümde bıngıl bıngıl sallanıyordu. Meryem Hanım aşığı ile sikişmeye gidiyordu, ama benim de yarağımı kaldırıyordu…

Aşağı caddeye indik, geçen taksilerden birini durdurdum. “Abla Beşiktaş’a gidecek, en yakın yoldan götürürsün!” dedim taksiciye. “Sen merak etme kardeş, ben hallederim!” dedi taksici. Arka koltuğa oturan Meryem Hanım bana, “Allah razı olsun, çok sağ ol!” dedi gülümseyerek. İlk defa gülümsemiş, teşekkür etmişti. Meryem Hanım Serhat’la buluşmaya daha doğrusu sikişmeye giderken, ben de eve döndüm. Döner dönmez de tuvalete girdim ve Meryem Hanım’ı düşünerek 31 çektim.

1 saat kadar sonra Cemil aradı. “Anneme ulaşamıyorum, telefonu kapalı. Versene konuşayım!” deyince, “Annen yok, dışarı çıktı!” dedim. “Nereye gitti ki?” diye sordu şaşırmış gibi. “Bilmiyorum, bir şey demedi bana!” dedim. “İyi, tamam!” diyerek kapattı. Annesinin o sıralarda Serhat’la çatır çatır sikiştiğinden habersizdi. Meryem hanımın Beşiktaş’a gittiğini söylememekle iyi mi ettim kötü mü bilmiyordum, ama söyleyip işin içine karışmak da istemiyordum.

2 saat sonra kapının zili çaldı. Gelen Meryem Hanım’dı. Telaşla içeri girerken ilk sözü, “Cemil geldi mi?” oldu. “Yok, gelmedi ama aradı. Size ulaşamamış…” dedim. “Benim de telefonun şarjı bitmiş, eski telefon, hemen kapanıyor!” dedi elindeki telefonu gösterip. Daha sonra hiçbir şey demeden Cemil’in odasına girip kapıyı kapattı.

Az sonra içerde Cemil’le konuştuğunu duydum. “Döne aradı, onun yanına gittim oğlum. Çay içip konuştuk. Bu telefonun şarjı çabuk bitiyor, kaç defa dedim babana bana yeni bir telefon alsın diye, ama almadı…” diyordu. Cemil saf bir çocuktu, annesi onu kandırmasını iyi biliyordu…

Birkaç gün sonra akşamüzeri eve geldiğimde bir sürpriz bekliyordu beni. Serhat çekyatta oturmuş, önündeki tabaktan meyve yiyordu. Geçen gün yüzünü görememiştim. En fazla 40 yaşında gösteriyordu. Kel, saçsız kafasına inat siyah ve gür sakalları vardı. İri yarı, güçlü kuvvetli bir adamdı. İnsanı korkutan bir görünüşe sahipti.

Cemil de yanındaydı ilginç şekilde. Cemil, “Abi gel, bak bu Serhat abi, annemin amcasının oğlu, geçen gün baklava getiren dedim ya, o!” dedi. “Memnun oldum!” dedim ve elimi uzattım. Serhat ayağa kalkıp elimi sıktı sıkıca ve “Ben de!” dedi kaba ve isteksiz bir sesle.

Meryem Hanım beni görünce yüzünü ekşitti. Sikicisi oğluyla yan yana oturmuş meyve yiyordu ve ben bir anda damdan düşer gibi aralarına girmiştim. “Afiyet olsun!” diyerek odama geçtim. Az sonra kapıma vuruldu. Meryem Hanım elinde bir tabak meyveyle kapımın önündeydi. Tabağı uzatıp, “Afiyet olsun!” dedi hiç yüzüme bakmadan. Tabağı alırken parmaklarım parmaklarına değdi. O bunun farkına bile varmazken ben heyecandan ölecek gibi oldum.

Tepeleme meyve ile dolu tabağı silip süpürürken kapıma vuruldu yine. Açtım, bu kez Cemil karşımdaydı. “Abi, Serhat abi bizi yemeğe götürüyor, sen de gel gidelim!” dedi. “Yok oğlum, siz gidin ailecek. Benim ne işim var aranızda?” dedim. “Olmaz abi, gelmezsen çok kırarsın beni, güzel bir yemek yeriz, eğleniriz, vakit geçiririz!” dedi keyifli keyifli. “İyi, tamam!” dedim, Cemil’i kırmak istemiyordum. Ne de olsa kiranın yarısını o veriyordu, hem bedavadan yemek yiyecektim.

Meryem Hanım hazırlanmıştı. Geçen günkü pardesüsü vardı üzerinde. Ancak bu kez makyaj yapmamıştı. Çenesinin altından sıkıca bağladığı büyük başörtüsüyle yaşından büyük gösteriyordu. Arabaya binerken Serhat Cemil’e, “Cemil sen arkaya annenin yanına otur, arkadaş da yanıma geçsin!” dedi. Meryem hanımın külotuna akıttığımı Serhat da biliyordu ve o yüzden kendince beni Meryem hanımdan uzaklaştırmaya çalışıyordu.

Cemil ve annesi arka koltuğa geçerken ben Serhat’ın yanına oturdum. Serhat yol boyu Cemil’le konuşurken benimle hiç konuşmadı. Aynı şekilde Meryem hanımdan da hiç ses çıkmıyordu. Gelmemden ikisi de rahatsız olmuştu, ama arada Cemil olduğundan bir şey diyemiyorlardı.

Lüks sayılabilecek bir kebapçıya gittik. Serhat sert tabiatlı olmasına karşın bonkördü. Cemil ve ben hapur hupur midemizi doldurduk. Meryem Hanım ise oldukça sessizdi. Ürkek ve çekingen bir şekilde yiyordu yemeğini.

Eve döndüğümüzde Meryem Hanım odaya geçip kapıyı kapatırken, ben Cemil’e Serhat’la ilgili sorular sordum. Serhat’ın lokantacılık yaptığını, durumunun fena sayılmadığını, evli ve 2 kızının olduğunu söyledi. Anne ve babasının Sivas’ta yaşadığını, ayda yada iki ayda bir Sivas’a onları görmeye gittiğini söyledi. “Sivas’a geldiğinde bize de uğrar!” dedi. Tabii bu uğramalarda Serhat’ın annesini siktiğinden habersizdi Cemil.

Biz konuşurken Meryem Hanım odadan çıkıp yanımıza geldi ve “Saat kaç?” diye sordu. Cemil de ben de kol saati kullanmıyorduk. Cemil telefonuna bakıp saati söylerken, annesi, “Oğlum, şu duvara bir saat asın da dakka başı saati sormayayım. Sen de rahat et, ben de!” dedi. Meryem hanımın bu sözleri kafamın içinde şimşekler çaktırdı bir anda. “Tamam, ben hallederim!” dedim Cemil’e.

Ertesi gün okuldan sonra önceden adresini aldığım bir mağazaya gittim. Kredi kartımın limitini doldurma pahasına epey para ödeyerek güzel bir duvar saati aldım. Getirip duvara astığımda, Meryem Hanım, “Allah razı olsun, hah şöyle, saat kaç diye durmadan telefona mı bakmak lazım!” dedi. Saati beğenmişti, ancak saatin içinde bir casus kamera olduğundan habersizdi.

Sonraki gün eve girdiğimde, Meryem hanımın, “Cemil sen misin?” diyen sorusu ile karşılaştım. Kendisi görünmüyordu, Cemil’in odasındaydı. “Hayır, benim, Burak!” dediğimde bir şey demedi, ancak oda kapısının kapanma sesi geldi.

Saatin arkasındaki hafıza kartını aldım. Gün içinde Meryem hanımın ne yaptığını çok merak ediyordum. Acaba Serhat gelmiş ve sikişmişler miydi? Odamın kapısını kilitleyip kartı bilgisayara taktım.

Saati satan adam görüntü ve ses kalitesinin çok iyi olduğunu, harekete duyarlı olduğundan sadece bir hareket anında kayıt yaptığını söylemişti. Kalbim deli gibi çarpıyordu. Kartın içindeki video dosyasına tıklayıp açtım…

Saat 09:30’da Meryem Hanım elinde telefonuyla çekyatta oturuyordu. Kulaklığı takıp sesi açtım hemen. Konuştuğu Serhat’tı. “Ne zaman gelirsin? Yok, Cemil de yok, öbür oğlan da! Tamam, acele et!” diyerek kapatırken, saati almakla çok iyi yaptığımı anladım. Meryem Hanım evde kimsenin olmaması nedeniyle başını örtmemişti. Uzun ve siyah saçlarını arkadan bir lastikle bağlamıştı. Uzun ve bol siyah bir etekle, kırmızı uzun kollu bir gömlek giymişti.

Saat 10:00’u biraz geçerken kapının zili çaldı. Saniyeler sonra Serhat salonda, duvar saatinin yani kameranın karşısındaydı. Yarağım sertleşmeye başlarken şu anda yan odada bulunan Meryem hanımın yediği naneleri öğrenecek olmanın heyecanı her yanımı sarmıştı.

Meryem Hanım bir anda Serhat’a sarıldı sıkıca, Serhat da aynı şekilde karşılık verdi. Ardından Serhat çekyata otururken Meryem hanımı da kucağına oturttu. Serhat Meryem hanımın dudaklarını, yanaklarını deli gibi öpüyor, arada bazen kendini kaybetmiş gibi, “Çok özledim seni, çok özledim!” deyip duruyordu. Oysa daha birkaç gün önce Meryem hanımı taksiye bindirip göndermiştim, o gün de çatır çutur sikişmişlerdi, ama bu onlar için çok gerilerde kalmıştı demek ki.

Serhat’ın, “Çok özledim!” sözlerine Meryem Hanım da aynı şekilde karşılık veriyordu. Serhat onun yüzünü, dudaklarını, yanaklarını öperken, o Serhat’ın sırtını, omuzlarını okşuyordu. Derken Serhat sağ elini Meryem hanımın eteğinin altından soktu. O anda yarağım patlayacak hale gelmişti bile. Meryem hanımın çorapsız, bembeyaz ve dolgun kalçasını avuçlayıp okşarken, benim gözüm o muhteşem kalçadaydı.

Serhat Meryem hanımın kalçasını okşarken, Meryem Hanım da gömleğinin düğmelerini açmaya başlamıştı. Azgın, yerinde duramayan bir kadındı. Az sonra Meryem hanımın beyaz, dolgun memeleri açığa çıktı. Sutyen takmamıştı, gömleğin düğmeleri açılır açılmaz memeleri arzı endam etmişlerdi. Serhat’ın sağ eli Meryem hanımın kalçasında, ağzı memelerindeydi. Kadının memelerini deli gibi emiyor, ısırıyor, öpüyordu.

Meryem hanımsa halinden çok memnundu. Serhat’ın kel kafasını okşayıp öpüyordu bu sırada. Serhat elini eteğin altına daha çok sokmaya başladı. Derken Meryem hanımın beyaz külotunun Serhat’ın elinin altında olduğunu gördüm. Külotun lastiklerini çekiyordu. Kendinden geçmiş halde Meryem hanımın memelerini emmeye devam ediyordu.

Onlar karşımda sevişirken bense pantolonumu çıkardım, bir elimi yarağıma atmış diğeri ile mouse tutuyordum. Kalbim beynimde atıyordu sanki. Sevişmeleri çok uzun sürmedi. Serhat’ın, “Kalk, soyun hadi!” demesi ile Meryem hanımın, “Tamam!” diyerek ayağa kalkması ve saniyeler içinde çırılçıplak kalması bir oldu.

Un gibi beyaz, güneş yüzü görmemiş vücudu kaymak gibiydi. Kaydı dondurdum, zoom yaptım. Yaklaşık 1,65 boyunda, belki 70-75 kilo gelen bir kadındı. Meryem hanımın ekrandaki vücuduna dokundum parmaklarımla, ona gerçekten dokunamıyor, kendimi bu şekilde avutmaya çalışıyordum. Bir süre bu şekilde dokundum, sonra kaldığım yerden oynatmaya devam ettim.

Bu arada Serhat da soyunmuştu, çırılçıplaktı. Kıllı, iri yarı, kaslı vücuduyla salonun ortasında koca bir heykel gibi duruyordu. Meryem Hanım onun omuzlarına anca geliyordu. Yarağı koca bir sopa gibi önünde havaya dikilmiş sallanıyordu. Serhat çekyata oturdu ve bacaklarını iki yana açtı az sonra, Meryem hanımsa önünde yere diz çöktü. Derken Serhat’ın yarağını ağzına aldı. Meryem hanımın sırtını ve götünü görebiliyordum bu anlarda, ancak çıkardığı sesler beynimin içinde yankılanıyordu.

“Oğmmm, ığmmm, ağmmm…” diye diye aç bir köpek gibi saldırmıştı yarağa. Serhat onun saçlarını okşuyor, ara ara başını geriye atıyordu. “Yala, yala, ohhh, çok güzel, yala benim orospum, yala…” deyip duruyordu bazen de. Yarağımı sıvazlıyordum, müthiş bir manzara vardı karşımda.

Meryem hanımın saksosu devam ediyordu. Başını emme basma tulumba gibi kaldırıp indiriyordu. Koca götü ise sallanıp duruyordu. Serhat’ın yerinde olmak için neler vermezdim. Meryem hanımın bu işi iyi bildiği belliydi. Serhat’ın zaman zaman kasıklarını, taşaklarını da öpüyordu yarağını ağzına almaktan başka. Serhat’ın, “Yavaş, dişleme!” dediği de oluyordu. Meryem Hanım kendini kaybedip yarağı salatalık zannetmiş ısırıyordu anlaşılan.

Sakso faslı birkaç dakika sürdü. Serhat kendini kontrol edebiliyordu, çabucak boşalmıyordu. Onun da deneyimli bir erkek olduğu çıkmıştı meydana. Gözlerim bayram ediyordu resmen. Meryem Hanım gizli, gerçek bir hazineydi. Derken Serhat, “Tamam, hadi kalk!” dedi Meryem hanıma. Meryem Hanım biraz daha devam etti saksoya, ancak daha sonra kalktı ayağa.

Serhat çekyatta oturmaya devam ediyordu. Meryem Hanım, “Odaya gidelim mi?” diye sorunca, “Yok be, göt kadar yatak o, burası daha iyi!” dedi. Meryem Hanım, “O zaman aç şunu hadi!” dedi sabırsızca. “Azdın mı?” diye sordu Serhat gülerek. “Çok azdım, çok azdırdın beni!” dedi Meryem Hanım Serhat’ın bu sorusuna. Kılsız, tıraşlı amı hafiften kararmıştı. Görüntüyü durdurup zoom yaptım yine. Amının etli dudakları büyüktü. Bu arada amının sulandığı da belliydi çünkü görüntülerde kasıklarındaki ıslaklık da belli oluyordu.

Oynatmaya devam ettim. Serhat çekyatı açarken Meryem Hanım görüntüden çıktı. Az sonra elinde bir battaniye ile geri döndü. “Bu ne?” diye sordu Serhat. “Dur şunu sereyim, çekyat eski, adamın orasına burasına batıyor!” dedi Meryem Hanım ve battaniyeyi çekyatın üzerine serdi iki kat halinde.

Serhat çıkardığı pantolonun cebinden cüzdanını aldı. Cüzdanın içinden bir kondom çıkarttı daha sonra. Yarağı önünde dikilmiş sallanmaya devam ediyordu bu sırada. Meryem hanımsa sırtüstü uzandı çekyata ve bacaklarını iki yana ayırdı. Bir yandan da amını ovalıyordu.

Az sonra Serhat kondomu yarağına taktı, geçen günkü gibi kırmızı bir kondomdu bu da. Kondom yarağının yarısını biraz geçiyordu, tamamına yetmiyordu. “Gel hadi!” dedi Meryem Hanım Serhat üzerine uzanıp bacaklarının arasına girerken. Ardından Serhat yarağını kavradı ve Meryem hanımın amının üzerine, kasıklarına sürttü bir süre. “Ohhh, ımmm…” diye güçlü iniltiler çıkardı Meryem Hanım.

Derken Serhat’ın yarağı Meryem hanımın amına yavaş yavaş girmeye başladı ve Serhat da bacaklarını arkaya doğru uzattı. Klasik pozisyonda sikecekti Meryem hanımı. Ellerini Meryem hanımın başının yanından çekyatın koluna atarken Meryem Hanım Serhat’ın kaslı sırtını, omuzlarını okşuyordu.

Serhat yavaş yavaş Meryem hanımın amında çalışmaya başlarken, eski çekyatın gıcırtıları da daha çok gelmeye başladı kulağıma. Aynı zamanda Meryem hanımdan derin iniltiler geliyordu. Serhat ayaklarını biraz daha geriye atarak kendine pozisyon yaratırken Meryem hanımın amında daha hızlı gidip gelmeye de başlamıştı.

“Oğhhh, ağhhh, ığmmm, devam et, ayyyy…” sesleri istemsizce çıkıyordu Meryem hanımdan. Serhat ise daha da hızlanmaya başlamıştı. Kıllı götü inip kalkıyor, yarağı Meryem hanımın amının daha derinlerine girip çıkıyordu. Çekyatın gıcırtıları saniyeler içinde çoğalmaya başlamıştı bu sırada. Serhat gene ayı gibi sesler çıkartıyordu.

Meryem Hanım ayaklarını Serhat’ın beline dolarken Serhat daha da hızlandı, bir makine gibi sikiyordu Meryem hanımı. “Ağhhh, ağhhh, ığhhh, ayyyy, ağhhh, ığmmm…” diye diye iniltiler koyuveriyordu Meryem Hanım elleri Serhat’ın sırtında gezinmeye devam ederken.

Serhat gitgide hızlanmaya başlarken götü daha güçlü şekilde kalkıp inmeye başlamıştı. Demirden bir sopa gibi olan yarağı Meryem hanımın derin amının içinde kendine yol açıyordu sanki. Yarağımdan artık zevk sıvıları gelmeye başlamıştı. Nefes alış verişlerim gittikçe sıklaşmaya başlamış, göğsüm şiddetle kalkıp iner olmuştu.

Az sonra Serhat Meryem hanımın amından çıktı, dizlerinin üzerine çökmüş vaziyetteydi. Meryem hanımın ayak bileklerinden tutarak kaldırdı ve omuzlarına attı. Öne doğru eğilmeye başlarken yarağı yeniden Meryem hanımın amına giriyordu. Bu şekilde sikmeye başlarken Meryem hanımın bu pozisyonda daha çok zevk aldığı çıkardığı sesler ve iniltilerden anlaşılıyordu.

“Sik, sik, oğhhh, sik, kökle, kökle, ığmmm, kökle…” deyip duruyordu. Bu sözleri Serhat’ı daha da azdırıyor, Serhat azdıkça daha büyük bir güçle pompalıyor, köklüyordu. Artık çekyatın gıcırtıları en son noktasına gelmiş gibiydi. Gıcırdamaktan ziyade çatır çutur sesler geliyordu çekyattan. Serhat hayvan gibi, öküz gibi sikiyordu Meryem hanımı.

Öne doğru daha da eğildi, elleriyle çekyat kolundan destek alıyordu, şınav vaziyeti almıştı. Meryem hanımın götü bu esnada havaya kalkmış haldeydi. Serhat’ın her bir abanıp köklemesiyle götü yaylanıyor, Serhat’ın omuzlarının üzerinden tavana bakan bacakları sallanıp duruyordu.

Müthiş azdırıcı, tahrik edici bir manzaraydı bu. En iyi porno filmden bile daha çok zevk veriyor, coşturuyordu. Serhat’ın abanmaları devam ettikçe Meryem hanımın iniltileri de çoğalıyordu. “Ağhhh, sik, sik, ayyy, ağhhh, sik, kökle, sik, daha çok, sik…” diyordu aldığı zevkle kendinden geçmiş bir halde.

Serhat bu pozisyonda pek rahat edememiş olmalı ki Meryem hanımın amından çıktı az sonra. Meryem hanımın sol bacağını omzunda tutarken sağ bacağını indirdi, her iki bacağını ayırdı iyice. Sol ayağını yere koydu, sağ ayağı çekyatta kaldı. Yarağını kısa bir süre sıvazladıktan sonra Meryem hanımın derin bir çukuru andıran amına sokmaya başladı tekrar.

Kondom yarağının tamamını içine alamazken Meryem hanımın amı olduğu gibi alıyordu. Tabii bu görüntü benim yarağımı kaldırırken aynı zamanda şaşkınlığımı da artırıyordu. Serhat bu pozisyonda daha da büyük bir güçle pompalamaya, sikmeye başladı.

Çıldıracak gibiydim artık. Meryem hanımın Serhat’ın omzundaki sol bacağı sallanıp duruyordu sürekli, dizinden büktüğü sağ bacağını ise kendisi tutuyordu. Serhat ayaklarından aldığı destekle köklüyor, götü inip kalkıyordu devamlı. Yarak Meryem hanımın amına piston gibi girip çıkıyor, ikisinden gelen iniltilere çekyatın kulak tırmalayan gıcırtıları eşlik ediyordu.

Meryem hanımın koca memeleri Serhat’ın pompalamaları ile beraber deli gibi sallanıyordu. Meryem Hanım boşta duran eliyle memelerini avuçlayıp sıkıyor, onların deli gibi sallanmasına engel olmaya çalışıyordu bazen de.

Serhat’tan geçen gün duyduğuma benzer korkutucu sesler çıkmaya başladı az sonra. “Ağhhh, ağhhh, ohhh, boşal, boşal, amına koduğumun orospusu, ahhh, boşal…” deyip duruyordu kendini kaybetmiş halde. Bir ara Serhat deli gibi pompalamaya başladı. Sanki görüntüler hızlandırılmış gibiydi. Büyük bir hızla ve güçle sokup çıkartıyordu yarağını Meryem hanımın amına. Bu anlarda Meryem Hanım Serhat’la çekyat arasında tost olmuş vaziyetteydi. Ancak halinden duyduğu memnuniyet çıkardığı zevk iniltileri ile belli oluyordu.

Boşalmaya gittikçe yaklaşıyordu Serhat. En sonunda derinden ve güçlü hırıltılar, böğürtüler eşliğinde boşaldığında hareketleri yavaşlamaya başladı. Gücünü son damlasına kadar kullanmış, Meryem hanımı hayvan gibi sikmişti. Meryem hanımdan da yoğun ve güçlü zevk iniltileri geliyordu bu sırada.

Bir dakika kadar sonra Serhat Meryem hanımın amından çıktı. Kondomun içi dölleriyle dolup taşmış, kondom nerdeyse yarağının ucuna kadar gelmişti. Meryem hanımın amının etrafı, kasıkları sırılsıklam bir haldeydi. Serhat ayağa kalkarken Meryem Hanım da doğruldu.

Serhat görüntüden çıkarken Meryem Hanım bir süre daha oturmaya devam etti çekyatta. Ardından o da görüntüden çıktı. Görünmeseler de sesleri geliyordu. İkisi de tuvaletteydi. Videoyu durdurdum.

Artık kendime hakim olacak durumda değildim. Birkaç kâğıt mendil aldım elime, kısa bir süre yarağımı sıvazladıktan sonra deli gibi boşalmaya başladım. Döllerimi kâğıt mendillerle sildim. Boşalmak beni rahatlatmıştı.

Bu arada kulaklık halen kulağımdaydı. Çıkartınca içerden gelen sesleri duydum. Cemil gelmişti, annesiyle konuşuyordu. Beni bu halde görmelerinden çekindiğim için bilgisayarı kapattım. Kâğıt mendilleri katlayıp yatağımın altına koydum. Üstümü başımı toparladım ve sessiz olmaya çalışarak kilitlediğim kapımı açtım.

Cemil sabah annesinin sikiştiği çekyatta oturmuş, elinde bir telefonla uğraşıyordu. Yeni bir telefondu bu ve kutusu sehpanın üzerindeydi. Meryem Hanım da yanında oturuyor, telefona bakıyordu. Beni görünce biraz gerginleştiğini fark ettim. Uzun ve bol siyah eteği gene üzerindeydi, ama kırmızı gömleği yoktu. Onun yerine çiçekli bol bir gömlek giymişti. Başında omuzlarını ve memelerini de örten büyük bir türban vardı ve çenesinin altından bağlamıştı yine.

Cemil telefonu nasıl kullanacağını gösteriyordu annesine. Meryem Hanım yeni bir oyuncağa sahip olmanın heyecanını yaşayan küçük bir çocuk gibiydi. “Tamam oğlum ver bana, ben hallederim…” deyip duruyor, telefonu Cemil’in elinden almaya çalışıyor, ama Cemil vermiyordu bir türlü. “Dur be kadın, az sabret!” diyordu sürekli Cemil. Annesinin ne kadar sabırsız olduğunu daha az önce görüntülerde izlemiştim.

Gözlerim Meryem hanımın üzerindeydi. Onu aklımdan çıkarmam mümkün değildi. Görünüşünün tam tersi, azgınlığı başına vurmuş bir kadındı. Bakışlarımdan rahatsız olduğunu fark ettim, ama umurumda değildi. Serhat ile deliler gibi sikişirken iyiydi de benim bakışlarımdan mı rahatsız oldun amına koyduğumun orospusu dedim içimden.

Cemil sonunda telefonu annesine verdi. Meryem Hanım kalktı, hiç yüzüme bakmadan Cemil’in odasına geçerken, “Mutfakta köfte var, ısıtıp yersiniz!” dedi ikimize birden. İzlediklerim ve boşalmak beni acıktırmıştı, güzel bir yemekle karnımı doyurmak çok iyi olacaktı.

“Telefonu kaça aldın?” diye sordum Cemil’e. “Ben almadım, Serhat abi almış!” dedi Cemil. Demek Serhat almıştı telefonu. Kadını sikmekle kalmamış bir de telefon hediye etmişti.

Yemekten sonra odama geçtim ve kapımı kilitledim yine. Bu kısa aranın ardından videonun geri kalanında beni nelerin beklediğini çok merak ediyordum…

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

ESKİ DEFTERLER – BÖLÜM 7 – 3 KADIN 1 ERKEK VE YANG

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

ESKİ DEFTERLER – BÖLÜM 7 – 3 KADIN 1 ERKEK VE YANG
ESKİ DEFTERLER BÖLÜM 7 – 3 KADIN 1 ERKEK VE YANGIN

O günden sonra birkaç özel gecenin sonunda da Güler’e zaman ayırmıştım. Gülsevin’in haberi varmıydı yokmuydu bilmiyorum. Herneyse. Didem’in Güler’in bacağını okşaması beynimde bir “acaba” sorusunu çağırıştırmıştı. “Gülsevin durumdan haberdar ve belki de bu üç kadın daha önce bir şekilde coştular… Ve Didem bu gece sonuna kadar eğlenmeyi planlıyor olmalı” diye geldi aklıma. Müdahale etmek yerine seyirci kalmayı tercih edecektim ki Güler ile göz göze geldik. Ne yapması gerektiğini bana sorar gibiydi. Yada onay ister gibiydi. Gözlerimi hafifçe kapatıp açtım. Gülümsedi ve salondan ayrıldı.

Gülsevin’in kadınlığına vurdukça öne doğru Didem’in kadınlığına yapışıyordu. Didem elini aşağıdan uzatıp Gülsevin’in bir göğsünü yakalayıp yoğururken, diğer yandan da başını kendi kadınlığına bastırmakla meşguldü. “ohhh… harikasın Cenk, amımın keyfini çıkarmayı iyi biliyorsun…” diye inledi Gülsevin. “Sen de benimkinin” diye kikirdedi Didem. “Güzelliğim… yerim senin amını..” diye saldırdı tekrar Gülsevin Didem’in kadınlığına.

Didem yakınındaki sehpanın üzerinden bir tane çikolatalı çilek alıp kadınlığının üzerine koydu. Gülsevin bir yandan çileği, öbör yandan da Didem’in kadınlığının dudaklarını ısırıyor, somuruyor, öpüyordu. Biraz yüklenince ben Gülsevin bir bacağını bir basamak yukarıya çıkardı. Bir kez daha sert vurunca bu kez diğerini. Ben sert vurarak iki basamak daha çıkarmıştım Gülsevin’i sudan ki Didem’in hizasındayken Didem ile buluştu dudaklarımız. Ellerimi bu kez Didem’in göğüslerine uzatıp yakaladım birini ve hoyratça sıkıp bıraktım. Didem’in eli belimde ve kalçalarımda idi önce, sonra da arkadan taşaklarıma uzandı. Beni biraz daha öne ittirip suya girdi ve bu kez arkadan taşaklarımı yalamaya, Gülsevin’in kadınlığını dillemeye çalıştı. Başaramayınca geri kalktı. Gülsevin’in karnına iyice sarıldım ve içinden hiç çıkmadan kucağıma alıp götümün üstüne oturdum havuzun kenarına. Bacaklarımı açınca onun da bacakları açıldı ve Didem direk Gülsevin’in kadınlığına daldı. Ayaklarını bir iki basamak yukarı çıkarınca benim desteğime ihtiyacı kalmadan oturup kalkmaya başladı Gülsevin aletimin üzerinde. inlemeleri salonun ve eminim ki villanın her duvarında çınlıyordu bir yandan da Didem onun kilitorisini emip somurduğu için. Bir ara aletim çıktı Gülsevin’in kadınlığından ve Didem’in ağzında buldum kendimi. Somurup emip tekrar Gülsevin’in kadınlığına yerleştirdi başını ve Gülsevin bu kez bir çırpıda oturup hepsini içine aldı. İyice yaklaşmıştım sona. Gülsevin hızlanınca “hadi.. devam et, hızlan, sik yarağımı amınla” diye seslendim. “ooh…. hadi bitir beni, altın vuruş yap bana, sula amımı, kadınlığımı” diye inleyerek hızlandı Gülsevin. Didem suyun içinde tamamen ayağa kalkmış, sağ göğsünü ağzının içine almış, sol göğsü sol elinin içinde yoğrulurken, sağ eliyle de kilitorisine baskılar uyguluyordu. “Hadi sula bu zengin kaltağı Cenk, sik amımı, bana paranın herşey olmadığını hatırlat…, hadi boşal patla içime, dölle beni sikicim” diye inlemeye devam ederken boşalmaya başladım. Gülsevin de aynı anda kasılmaya başladı. Didem’i omuzlarından geri itti suya ve iki eliyle sıkıca kavradı göğüslerini. Güç bela bir iki kez daha oturup kalktıktan sonra tüm gücüyle köküne kadar aldı içine. Benim zaten gözlerim çoktan kararmış, dirseklerimin üzerinde zor durur hale gelmiştim. Didem elini uzatıp taşaklarımı okşayınca bir kasılma dalgası daha yaşadım. Gülsevin kendini geriye doğru bırakınca aletim kadınlığnıdan bir anda çıkmıştı ki Didem’in dudaklarını hissetmem gecikmedi. Başına dilini değdirdiğinde bir şok dalgası daha ve sonrasında da yaklaşık beş saniyelik bir somurma ile kanımın çekilmesi. Gülsevin’i üzerimden yana nasıl ittim bilmiyorum ama şakaklarım atıyordu resmen Didem somurdukça. Geri çekmek istedim kendimi ama gücüm yetmemişti. Aletim yavaş yavaş küçülürken Didem aletimin tamamını ağzındatutmuş, iliğimi kemiğimi somurmuştu resmen.

“hahahahah…. Manyaksınız siz” diye güldü Didem. Gülsevin bir tarafta, ben bir tarafta fayansın üzerinde öylece uzanıp sadece nefes alıp veriyorduk. “Su” diyebildim sadece Güler’i görünce. Güler hemen bir bardak su getirdi ve uzattı. Bir dikişte içtim suyu. Teşekkür ederim bile diyemedim bardağı uzatırken. Güler ise gülümsüyordu. “Umarım bana birşey bırakırlar” diye fısıldadı. Güldüm. Kasap et derdinde, koyun can derdinde herhalde bundan daha iyi tarif edilemezdi.

“Güler, viski rica edebilir miyim?” diye seslendi Didem. “Tabi Didem hanım, sek, buzlu değil mi?” diye sordu. “Yok, bu kez redbull ile karıştır lütfen. Hatta Cenk bey ve Gülsevin Hanım’a da” diye ekledi. “Tabi, size o şekilde getireyim, Cenk Bey’in takviye gıdası ile viskisini hazırlarım, hanımefendi sek sever” diye gülerek geri gitti. “ooo.. Takviye gıda… tadının muhteşemliğinin sırrı o mu yoksa” diye güldü Didem. “Habe hebe..” diyebildim sadece gülerek. “Tamam tamam. ” diye güldü Didem. “Cenk sen ne yaptın böyle bana… hala heryerim titriyor” diye mırıldandı Gülsevin. Güldüm. “Demin bana yaptığını şimdi sana yaptı, ama ben de ona yaptım” diye güldü Didem. “vallahi az daha devam etsen bayılacaktım” diye ekledi Gülsevin. “Sen onu bir de bana sor. Asıl altın vuruşu Didem yaptı ikimize birden” diye mırıldandım. Biraz kendime geldiğim için doğruldum. O arada Güler içkileri getirmişti. “Hadi biraz dinlenelim” diye ayaklandı Gülsevin. Havuza girip başını suya sokup çıktı ve merdivenlerden havuzdan çıktı. Güler elindeki tepsiyi kenara koyup hemen hanımının bornozunu tuttu. Gülsevin bornoza sarılıp “Teşükkür ederim” dedi. Onu Didem takip etti. Dolgun göğüsleri, pürüzsüz esmer teni, şekilli kalçaları, uzun siyah saçlarından süzülen sular kıvrımlı vücudunu ve belini takip edip kadınlığının dudaklarını yalayıp tekrar havuzla buluştu. Güler bornozu uzattığında Didem resmen Güler’in elini okşayarak giymişti. Didem resmen Güler’e kur yapıyordu. Gülsevin durumu fark etmiş olacak ki “Didem, rahat bırak kızı, canı isterse katılabileceğini söyledim merak etme” diye güldü. “Nasılsa içimizde becermediği kalmadı, tek eksik nokta üçümüzü aynı anda becerecek olması” diye kahkayayı patlattı. Didem Güler’e baktı. “Müsadenizle Cenk Bey’in bornozunu vereyim” diye kibarca uzaklaştı Güler. Ben havuzdan çıkınca da bana bornozumu giydirdi.Göz göze geldiğimizde başını hafifçe öne eğdi mahçup bir şekilde. “Sorun değil, keyfini çıkar madem” diye fısıldadım. Hoşuna gitmiş olmalı ki gülümsedi. “Hatta oyuncaklarla bunun ikisi birlikte becerelim” diye fısıldayınca başıyla onaylarcasına gülümsedi.

Bornozlarımıza sarılıp şezlonglara uzandık. Güler viskilerimizi servis yaptı. Sonra da sigaramı getirdi. bir sigara yaktım. Didem ve Gülsevin de birer tane yaktılar. Öylesine sohbet etmeye başladık. “Nasıl tanıştınız? Yani nasıl buldunuz birbirinizi?” diye sordu Didem gülerek.

Gülsevin kahkahayı bastı, ben de gülümsedim. “Ben bu aygırı ta gittim Amerika’da buldum” diye ekledi Gülsevin. Hem de glory holede diye kahkahayı bastı. “Nasıl yani, Cenki glory holde nasıl buldun” diye sordu Didem şaşkınca. “yok canım, ben gitmedim, glory hole ayağımıza geldi” diye güldü. “Anlamadım ya, doğru dürüst anlatsana şunu” diye sordu tekrar Didem.

“Ben birinde hep güneye gitmekten sıkılmıştım. Bu kez kuzeye gitmeye karar verdim. Kış zamanı, Minneapolis’e gittim. Ama bu kez tek başıma. Business Class Pencere kenarı almıştım bileti. Sene 2006 falan sanırım. Tam benim böyle züppe hoppa olduğum zamanlar. Uçağa ilk girdim zaten. Hemen yerleştim. Yanım boş olsun diye dua ediyorum. Çat, genç bir adam geldi selam verip biletini ve yerini kontrol etti. Çantalarım ı yan koltuğua koymuştum. “isterseniz bunları yukarı koyabilirim, sanırım benim biletim burası” diye seslenince baktım suratına bir. Sinir olmuştum çünkü. Ama 14 saat de birlikte uçmaktan başka çare yoktu. “Boş yer olur ise uçuşta businessde, ben yer değiştiririm, siz de rahat edersiniz” diye hafif bir sitemle lafı geçirdi hemen. “İyi olur” diye yanıtladım. “Keşke iki koltuğu birden satın alsaydım” diye mırıldanmışım. “Güzel olurdu, böylelikle 14 saat sizinle uçmak zorunda kalmazdı hiçkimse” diye gülümseyerek bir daha laf soktu. Oflaya puflaya çantamı aldım ayaklarımın altına koydum. Bu arada hostestlerden birisi duymuş olmalı ki bize gülümseyerek yaklaştı. “Cenk, sorun yok umarım, herşey yolunda mı?” diye gülümseyerek sorunca herhalde dedim personel. “Yok, sağol, Business upgrade iyiymiş, eğlenceli burası” diye yanıtladı gülerek.

“Neydi o hostesin ismi?” diye sordu birden Gülsevin. “Yasemin… aşkolsun nasıl unutursun” diye gülümsedim. “Oooo… bu iş baya karışık anlaşılan” diye kikirdedi Didem.

“Sorma… dur anlatayım, ben tabi iyice sinir oldum. Koca beni iplemedi, ne olduğu belirsiz, tipsizin teki ve muhtemelen çulsuzun tekini kız göklere çıkardı. İyice sinirlendim. “Business’de başka yer yokmu da benim yanım!” diye sordum. Hostes bozulur gibi oldu. “Malesef efendim, uçuştaki tüm koltuklar tamamen dolu” diye yanıtladı. Sonra da dönüp buna “Cenk istersen başka bir yolcu ile yerini değiştirebilirim, 14 saat…” diye imalı sorunca “Yok ya, yorulma boşver, 14 saat çabuk geçer” diye güldü ve yerine oturdu. Bu arada Yasemin de önce ona gülümsedi, sonra da bana dönüp, “bir arzunuz olur ise lütfen iletin” diye kırıta kırıta gitti. Yolcuların binmesi falan filan uçak kalkmış 1 saat olmuştu. Cenk çıkarıp bir kitap okumaya başladı. Adam resmen tek kelime etmiyordu. Sıkılmıştım. Lavabo için izin istedim. Kalktı yer verdi, gelidğimde ayaktaydı ben geçince oturdu. Üç dört saat sonra gece uçuşu olunca ışıkları kapattılar. Biz tam en önündeki koltuklarda oturuyorduk. Işıklar kapanınca o ilk hostes kız servis bölmesinin perdesini de çekti. Ekipteki birkaç kız vardı onlar da arka tarafa geçtiler. Kız perdeyi açtı ve “Cenk” diye seslenince Cenk kalkıp perdenin arkasına geçti. Hostes perdeyi tekrar kapatırken iyice bakındı bir hareketlenen var mı diye. O arada başka bir bayan personel geldi birşeyler söyledi perdeye kafasını uzatıp, kikirdeyip gitti. Bir metre önümde arada perde arkasından da kikirdeme sesleri geliyor, bir şapırtı duyuluyor, sonra yine kikirdeme sesleri geliyordu. Biri öksürünce birkaç saniye sessizlik oldu. Hostes perdeden kafasını uzatıp etrafı kolaçan etti. O arada uyuyormuş numarası yaptım, bana bakmıştı çünkü. Sonra içerden ince bir “Hadi gel” diye sesi duyuldu hostesin “emin misin?” diye sordu Cenk fısıldayarak. “Evet… hadi çabukk” diye mırıldandı. Sonra ince bir fermuar sesi duydum. Anladığım kadarıyla hostes resmen Cenk’e oral seks yapacaktı. Haifçe öksürünce sesler kesildi. Hostes hızlıca kalkıp tekrar bakındı sağa sola ve bana. Sonra ufak ufak şapırtılar duyulmaya başladı. O arada arkadan birisinin ayak sesleri duyuldu tuvalete doğru. Ben de basılmasınlar diye öksürünce kız yine kafayı çıkarıp baktı perdeden. Benim öksürdüğümü ve arkadan da gelen kişiyi görünce bana bakıp gülümsedi mahçupca başını öne eğerek. Az kalsın basılıyorlardı” diye güldü Gülsevin.

“Neyse, adam tuvaletteyken Cenk tekrar gelip yerine oturdu. Hafifçe kaykıldı yana “Teşekkür ederiz” diye fısıldadı. O arada yasemin iki bardak viski ile geldi. “Özel şişeden açtım, teşekkürler” diye fısıldadı gülerek. “Önemli değil” diye yanıtladım. “Ama az kalsın güzel yakalanıyordunuz” diye güldüm. Cenk mahçupca başını eğdi. “Evet, hem de bayağı kötü” diye yanıtladı. “Sonuçları ağır olurdu muhtemelen” diye güldüm. “Risk yoksa eğlence yok….” diye gülümsedi Cenk. Doğru söylemişti. Risk yoksa eğlence yok… Hostesin verdiği viski, Cenk’in sözü birden ateşledi beni bilmiyorum. Zaten çılgınlık yapmaya gidiyordum. Niye uçakta başlamayayım, üstelik herşey hazırdı. “Benim kim olduğumu biliyorsun değil mi?” diye sordum. “Evet…” diye yanıtladı. “Risk almayı severim ben de… özellile eğlence varsa ucunda” diye fısıldadım elimi Cenk’in bacağının üzerine koyarken. Cenk dönüp gözlerimin içine baktı ne yaptığımı anlamamıştı. O arada Yesemin elinde iki bardak viski ile belirdi yeniden. Elim cenk’in sol bacağının üzerindeydi. Anlam verememişti. “Teşekkür ederim hayatım, riskli eğlencelere” diye kadeh kaldırdım. Cenk de kadehini kaldırdı. Yasemin anlamıştı, akıllı kızdı. Elini Cenk’in aletinin üzerine koydu bana doğru eğilirken “Keyfini çıkar, ben paylaşmayı severim…” diye gülümsedi dudaklarıyla öpücük yaparak. Ben bile bu kadar cüretkar bir tavır beklemiyordum. Şaşırdım. Benden daha çılgınlarını bulmuştum. Elimi yavaş yavaş kasıklarına doğru kaydırdım polar battaniyineni altından. Alatine gelince resmen avuçlayamamıştım ilk seferde. Hala erekteydi, sertti ve iriydi. Pantolonunun fermuarını aşağı indirdim. Elimi içine soktum. Bokser az önce basılacaklar diye alelacele taşaklarının altında kalmıştı. Direk avcumun içinde buldum aletimi. “Bu iyiymiş” diye fısıldadım. Ufak ufak oşkamaya başladım. Parmaklarım zor kavuşmuştu resmen. Bu arada Cenk, gayet sakin bir şekilde elindeki viskisini yudumluyordu. Neredeyse 5 dakika boyunca sıvazlamıştım. Başından ufak ufak precumları geliyor, onunla kayganlaştırıp biraz avcumun içinde okşuyordum ama kuruyunca yine derisini aşağı yukarı hareket ettiriyordum. O arada Yasemin geldi tekrar. Bu kez Cenk’e viski getirmişti sadece. Koltuğun yan tarafını tamamiyle bedeniyle kapattı. Cenk sağı solu kolaçan edip hafifçe poları kenara çekti. Yasemin’in gözleri parlamıştı. Fırsattan istifade eğilip ağzıma aldım başını. Kocamandı. Somurdum birkaç saniye, sonra üzerine biraz tükrük bırakıp sıvazlamaya devam ettim. Cenk poları tekrar kapattı. Yasemin gülümsedi. Eğilip “Sakın boşa harcama” diye kikirdedi. Tekrar yerine döndü. O arada birkaç hostes kız geçti yanımızdan. Birkaç tane de yolcu. Kimse farketmesin diye hiç hareket etmemiştim ama Cenk’in aleti avcumun içinde durmuştu öylece sert ve kalın haliyle.

“Yasemin yutuyor mu?” diye sordum. Gülümsedi Cenk ve evet dercesine başını salladı hafifçe. “Lezzetlisin yani” diye gülümsedi. Karanlık ve polardan faydalanıp başını yine gömecekti ki geri kaykıldı usulca. “Fena yakalandık sanırım” diye fısıldadı. “Yan sıradaki orta yaşlı adam. Ne yaptığımızı biliyor” diye kikirdedi. “Risk yoksa eğlence yok. Merak etme, yabancılar sadece seyreder. İsteyebilirler ama yapmak zorunda da değilsin.” diye güldüm. “Peki ya istersem!” diye sorunca ben “seve seve yer değiştiririm” diye yanıtladı Cenk. “Siz benden de delisiniz” diye güldüm. O arada Cenk adama doğru çevirdi başını, gülümsedi sonra ona doğru eğilince adam da ona doğru eğildi. Ne söyledi bilmiyorum ama adamla tamam anlamında parmak işaretlerini yaptılar. Adam bana bakıp gülümseyince utandım ilk başta. “Ne dedin?” diye sordum. “Sadece anlayışın için teşekkür ederim” dedim, o da sorun değil keyfinize bakın diye yanıtladı” dedi Cenk. “Yani” deyince. “Artık elinden geldiğindce bakmayacak, ama buna ne kadar dayanır bilemem” diye fısıldadı gülümseyerek. Hafifçe baktığımda adam sırtını bize doğru dönmüştü çoktan. Güldüm ve başımı poların altına soktum. Cenk’in aletini somurmaya başladım. Yaladım, somurdum, emdim, küçük ısırklar attım. Cenk muhtemelen yukarıda viskisini yudumluyordu. Bir ara poların hafifçe açıldığını hissettim. Başımı kaldırdığımda Yasemin’i gördüm. Gülümsüyordu. Poları geri kapattı ve gitti. Biraz hızlanınca ve araya sıvazlamalarım da eklenince Cenk şarıl şarıl boşalmaya başladı ağzımın içine. O boşaldıkça yalamaya devam ettim. Tamamını ağzımın içinde tutmuştum. Ben başımı kaldırırken Cenk de usulca toparladı pantolonunu. Bu arada ağzımda Cenk’in spermleri yan sıradaki orta yaşlı adamla göz göze geldik. Parmağıyla dudağının kenarını gösterdi. Anlaşılan bir kısmı oraya bulaşmıştı. Gülüyordu. Ben de gülümsedim. Ayağa kalktım. Cenk bana müsade edince hemen servis bölgesine geçtim. Yasemin’in yanında bir kız daha vardı. Yasemin beni görünce gülümsedi. Ağzımı çok hafif açınca Cenk’in spermleri olduğunu anladı. Diğer kıza işaret etti. Perdeyi kapattı diğer kız ve Yasemin sektirmeden dudaklarıma yapıştı. Öbür kız kikirdiyordu. Yasemin ile biraz öpüştük. Cenk’in spermlerinin bir kısmını ağzına çekmişti. Ben mecbur yutkunmak zorunda kaldım. Yasemin ile dudaklarımız ayrıldı. Ben yutacağını sanıyordum ki birden dönüp öbür hostes kızın dudaklarına yapıştşı. Gözlerime inanamımıştım. Hayretle onları seyrederken ayrıldı dudakları. Diğer kız “Çok şanslısınız Gülsevin hanım” diye gülümsedi. “Ama paylaştığınız için de teşekkürler” diye ekleyince üçümüz de güldük. Bir bardak viski koydular bana. Islak mendille ağzımın etrafını sildiler. Viski ile ağzımı çalkalayıp yutttum. “Bu arada yan sıradaki adama yakalandık” dedim Yasemin’e. Güldü. Yabancı o merak etmeyin. diye yanıtladı. Uçaklarda olur böyle şeyler diye güldü. Yerime dönerken adam ile yine göz göze geldik. Gülümsedi. İyi iş çıkardın dercesine parmağıyla işaret yaptı. Ben de aynı şekilde ona karşılık verince gülüştük.

Yerime oturdum. Cenk gülüyordu. “Ne yaptın?” diye sordu. “Yasemin’in payını verdim. Ama bir ortağı daha çıktı” diye fısıldadım. “ooo.. Buket de nasibini aldı yani” diye güldü. “Bu arada yandaki adam seni sordu. Eşim yada sevgilim olup olmadığını merak etmiş” dedi. “Sen nededin?” diye sordum. “Uçakta tanıştım” dedim tabiki deyince “Manyak, olmadı adama teklif etseydin istersen sana da ” diye fısıldamıştım ki “hah, o da tam onu sordu. Yıllardır uçarmış, bunun hep hayalini kurarmış, bu hayalini gerçekleştirmekte yardımcı olup olmayacağını merak ediyor. diye pişkin pişkin güldü. Cenk’in elindeki viski bardağını aldım, tepeme diktim. “Battı balık yan gider” diye mırıldandım. “Hadi yer değiştir onunla madem öyle” diye fısıldayınca Cenk adama döndü. Birşeyler söyledi. Adam güldü. Tamam dercesine başını salladı. Cenk kalktı ve adam ile yer değiştirdi. O arada Yasemin durumu fark edince biraz utandım açıkcası. Gülümsedi ama hiçbirşey yokmuş gibi elindeki içecekleri gerideki koltuklara doğru götürmeye devam etti. Adam önce Cenk’in yerine oturmuştu. Hiç konuşmadan direk olaya girecektim ki pencere kenarına geçebilir miyim diye sordu. Yer değiştirdik ama adam yerinden hiç kalkmadı. Ben onun resmen kucağının üzerine oturdum. Benimle birlikte yan tarafa kaydı. Aleti çoktan kalkmıştı. Kalçalarımı hafifçe okşayıp bırakınca yan koltuğa geçebildim. Güldü. “Umarım sorun olmaz” diye gülümsedi. Birşey demedim. Poları dahi alma ihtiyacı hissetmeden fermuarını açtım. Sünnetsiz aleti çok büyük ve uzun değildi. Bir seferde boğazıma kadar sokunca adam önce bir şok yaşadı. Sonra saçlarımı okşadı. Patlaması bir dakikayı bile bulmamıştı. Ama onu ağzıma patlatmadım. elimle sıvazlaya sıvazlaya kendi üzerine boşalttım son noktada. Üstü başı berbat olmuştu. Gülümsedim. O da bana “seni küçük orospu, teşekkür ederim” diye güldü. Üzerini temizlemeden pantolonunu düzeltti. Sonra kalktı yerine geçmek için. Ben kalkıp ona yol verdim. Tekrar yerine geçti, Cenk de yerine geçerken adam birşeyler söyledi, güldü. Yasemin geri dönüşte beni ve Cenk’i yerimizde görünce durup eğildi. “Ooo.. hızlısın bakıyorum” diye takıldı. “viski ister misin?” diye sorunca iyi olur diye yanıtladım.

Yasemin hemen bir bardak daha viski getirdi bana ve Cenk’e. “Risk yoksa eğlence yok” diye kadeh kaldırdık. Beş on dakika sohbet ettik öylesine. Sonra bir anda Cenk elini bacağıma attı. “Artık sıra sende” diye güldü. Anlamıştım ne yapacağını. Gülümsedim. Elini yavaşça kasıklarıma doğru kaydırdı. Eşofmanımın üzerinde biraz gezdirdi sol elini. Sonra eşofmanımın içine soktu. “ooo.. sırıl sıklamsın çoktan.” diye fısıldadığında bir parmağını yavaşça içime kaydırmıştı bile. Baş parmağını kilitorisimin üzerine sabitlemiş, işaret parmağını ustaca kadınlığıma sokup çıkarıyordu. Sonra iki parmağını birden yerleştirdi içime. Yavaş yavaş parmaklarıyla becermeye başladı beni. Bana doğru döndü hafifçe “eğer öpmek istersen öpebilirsin” diye mırıldandı. Dudaklarına nasıl yapıştığımı hatırlamıyorum. Zaten ondan sonra dalga dalga boşalmaya başladım. En sonunda öyle bir hale geldim ki Cenk’in elini tutmak zorunda kaldım. Parmaklarımı kadınlığndan çıkarıp ağzına götürdü ve yaladı. Sonra da dudaklarımız yine yapıştı. Bu arada başka bir genç kadın tuvaletten çıkarken bizi görmüştü. Gülümsemek zorunda kaldık birbirimize. Üstümü toparladım. “Harikaydı” diyebildim sadece. Başımı Cenk’in omzuna koydum. “Biraz uyusam iyi olur” diye mırıldandım. “Öbür tarafa koyabilir misin başını?” diye fısıladı Cenk. Anlam verememiştim. “Peki diyebildim sadece ve cama doğru kaykılıp uykuya daldım.

Ne kadar uyudum bilmiyorum ama gözümü açtığımda Cenk yanımda yoktu. Bütün yolucular horul horul uyuyorlardı. Tüm hostesler de bizim hemen önümüzdeki servis alananına oturmuşlardı. Kafamı koltukların arasından çıkarınca Yasemin fark etti beni. “Birşey mi istediniz?” diye sordu. “Cenk nerde?” diye sordum. “Arka tarafa geçti Buket’in yanına” diye kikirdedi. “Otursana” dedim. Bekle diyip iki tane kutu kola alıp geldi. Açıp içmeye başladık. “Cenk nereye uçuyor?” diye sordum. “Minneapolis’e gideceğiz. Buket, Cenk ve Ben.” diye yanıtladı. “Ben de oraya gidiyorum” diye gülümsedim. “E nerde kalacaksın?” diye sorunca otelin adını söyledim. “Woowww.. Biz de orda kalıyoruz. 4 gün” diye güldü. “Sizinle takılsam?” diye sordum. “Bence mahsuru yok, ama Buket… O beni çok paylaşmayı sevmez, yani Cenk dışında” diye gülümsedi. “Ama yine de sorarım.” diye ekledi. “Sizin hikayeniz ne?” diye sordum Yasemine.

O arada Didem. “Aman dur, kafam karıştı, adam canlı canlı yanımızda, biz hikayelerini dinliyoruz” diye kikirdeyip ayaklandı. Üzerindeki bornozu düşürmeden benim şezlongumun yanına diz çöktü. Bornozumun kuşağını açtı ve aletimi tamamen ortaya çıkardı. Yarı kalkık vaziyetteydim. Eline alıp okşadı birkaç kez, sonra da ağzına yerleştirmeye başladı. Büyütmek için somuruyordu. O arada Güler geldi. “Hanımım, Cenk bey, müsade var mı?” diye sordu kibarca. “Keyfine bak Güler” diye kahkahayı bastı Gülsevin. Didem buna bir anda şaşırmıştı. “Sen olunca oyuncaklar çıkıyor ortaya” diye ekledi Gülsevin gülerek. “Didem Hanım!” diye Didem’e sordu. Didem aletimi elinden bırakıp ayağa kalktı ve Güler’e yöneldi. Yüzünü okşadı usulca. Sonra dudaklarını. Güler’in beyaz Gömleği üzerinde gezdirdi ellerini usulca. Güler de aşağıdan yukarıya doğru başladı Didem’in vücudunu okşamaya. O arada Gülsevin gelip benim şezloga, bacaklarımın arasına uzandı. Başını sağ tarafa çevirip bir yandan onları seyretmeye, bir yandan da aletimi ufak ufak sıvazlamaya, öpmeye başladı. “Sen gerçekten delisin, bütün bu orospuluklarımızın sebebisin biliyor musun?” diye güldü.

Güler, Didem’in göğüslerine ulaşmıştı bu arada. Parmak uçları ile Didem’in göğüs uçlarında usulca gezindi. Sonra ince bir çizgi çizerek Didem’in arkasına geçti. Elleri sırtından kalçalarına indi. Didem büyük bir dikkatle Güler’in onu nasıl sevdiğini izlemeye başladı. Kalçalarını hafifçe okşayarak elleriyle arkadan Didem’e sarıldı. Belinden yukarıya doğru kaydırdı ellerini ve göğüslerinin altından hafifçe tarttı. Sonra onları avcunun içine almaya çalıştı. Büyüklerdi. Sağ elini yavaşça aşağıya indirdi ve kadınlığına ulaştı. Küçük küçük okşadı önce. Sonra diğer elini de aşağıya indirdi. Biraz okşadıktan sonra yavaşça dizlerinin üzerine çöktü. Didem’in hafife eğilmesini sağladı. Bize doğru çevirdi Didem’in yüzünü. Kalçalarının arasına başını gömdüğünde Didem’den küçük bir inleme geldi. Didem bir elini geriye uzatıp başını bastırdı Güler’in. Yüzü bize dönük olduğu için Güler’in her dil darbesinde aldığı zevki gözlerinden ve mimiklerinden görebiliyorduk Gülsevin ve ben.

Didem yere doğru iyice çömeldi ve dizlerinin üzerinde durdu önce. Sonra Gülsevin’e yaklaştı. iki kadın öpüşmeye başladılar. Sonra da aletimi dudaklarının arasında kaydırmaya. O arada Didem’in kıçında sert bir tokat patladı. Didem zevkle kıvrandı “ohhhhh..” diye inledi. Güler resmen Didem’in kalçasında parmak izini çıkartmıştı. Sonra tekrar yamuldu Didem’in kalçalarının arasına. Bir elinin baş parmağı yavaş yavaş arka delikle oynuyordu resmen. Didem başını çevirip hafifçe inledi. “İşte tam orası, beni Cenk’e hazırla” diye mırıldandı gözlerimin içine bakarak. Anlaşılan Didem bu gece bana kara deliğini de sunacaktı.

Güler başını hafifçe bana doğru kaydırınca gülüştük. Didem baş parmağını artık işaret ve orta parmağı ile değiştirmişti Didem’in kara deliğinde. Aletimi bırakmıştı artık Didem ve Gülsevin, birbirlerinin dillerini emiyor, dudaklarını ısırıyorlardı.

Kapının zili bir anda hepimizin durmasına sebep oldu. Saate ilişti gözüm. Neredeyse gece yarısından sonra 2 olmuştu. “Bu saatte kim acaba?” diye bakındık hepimiz birbirimize. Güler üstüne başına çeki düzen verip evin giriş kapısına gitti. Sonra da koştura koştura geri geldi. “Didem Hanım, şoförünüz gelmiş. Acil bir durum varmış fabrikada. Size ulaşamayınca buraya gelmek zorunda kalmış, sanırım fabrikaya gitmeniz gerekiyormuş” diye endişeli bir şekilde söyleyince “Tamam” diyerek telaşla ayaklandı. Çantasını bulup içinden cep telefonuna uzandığında neredeyse 50 tane cevapsız çağrı vardı. Bir yandan telefonda aradığı biriyle konuşurken, bir yandan da toparlanmaya çalışıyordu. Bu arada Güler tekrar kapıya gitti. Elinde bir çanta ile geri döndü ve Didem’e yardımcı olmak üzere onu yönlendirdi. Gülsevin ve ben kala kalmıştık.

Birkaç dakika geçmeden Didem elinde telefonla salona geldi tekrar. Biz de bu arada üzerimize bornozlarımızı giymiş, ne olduğu hakkında yorum yapmaya çalışıyorduk birbirimize. Telefonu kapattı. “umarım kötü bir şey yoktur!” diye sordu Gülsevin. “En azından can kaybı yok, fabrikalardan birinde ciddi bir patlama olmuş ve devamında da yangın. Şükür ölen olmamış” diye gelip yanağıma bir buse kondurdu. “Araşırız sonra!” diyerek Gülsevin’i de yanağından öpüp hızlı adımlarla gitti.

Bütün tadımız kaçmıştı bir anda. Aklımıza televizyon geldi. Güler Hanım’a televizyonu açmasını söyleyince tam da haberin ortasında bulduk kendimizi. Durum gerçekten kötü gözüküyordu. O saatten sonra da çok eğlenmek, sex aklımıza hiç gelmedi. Üzerimizde bornozlar, birkaç kadeh daha viski yuvarladık, atıştırmalıklardan götürdük. Saat 5 civarı vedalaştık ve evime geri döndüm.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Topuklu Kadın Ayakkabısı düşkünlüğ&

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Topuklu Kadın Ayakkabısı düşkünlüğ&
Ayakkabılara ilgim nasıl başladı, ondan bahsederek başlayayım.

Kendimi bildim bileli kadınların topuklu açık veya kapalı ayakkabılarına büyük ilgi duyuyorum. Özellikle hoş bir kadının ayağında gördüğüm bir çift şık ayakkabı beni fena halde baştan çıkarıyor, gözlerimi ayaklarından ve ayakkabılarından alamıyorum.

Kadın ayakkabılarına hatırlayabildiğim ilk ilgim 70’lerin kalın tabanlı veya kalın topuklu, küt burunlu, aslında çok çirkin ayakkabıları ile başlıyor. Önceleri yaklaşık 9-10 yaşlarında sadece pantolonumun üzerinden bacak arasına sıkıştırarak oynadığımı hatırlıyorum. Daha sonrasında daha ilginç olacağını düşünmüş olacağım ki soyunarak içine henüz çok bir işlevi olmayan pipiyi yerleştirdim ve yine ayakkabıları sıkıştırmaya devam ettim. O zamanlar sadece annemin ayakkabıları ile eylencemi sürdürüyordum.

Annemin güzel ve bakımlı düzgün ayakları vardı. 70’lerin sonlarına doğru çok daha zarifleşen ve topukları incelen ayakkabılar ile annemin ayakları çok güzel görünüyordu içlerinde. Evde yalnız olduğum zamanlarda onlarla oynamayı sürdürdüm. Bu ayakkabıları sonrasında annemin ayaklarında gördükçe içim çok hoş oluyordu.

Gel zaman git zaman, oynaşmalarımın sürdürürken bir süre sonra içimde bir takım titremeler hissetmeye başladım. Ardından gelen zaman içinde bir gün titremelerimin ardından ayakkabıların içinin ıslandığını gördüm. Önceleri ne olduğunu anlayamadım ve ıslaklıkları temizleyip ayakkabıları yerine kaldırdım ve bir daha yapmamaya karar verdim.

12-13 yaşıma gelmiştim ve gün geçtikçe ayakkabılar daha da güzelleşiyordu. Özellikle yaz aylarında annem yeni yeni bantlı ve yüksek ince topuklu, ince tabanlı ayakkabılar alıyor, kırmızı ojeli uzun tırnakları ile ayakları daha da fazla dikkatimi çekiyor, durum dayanılmaz oluyordu. Sonra birkaç kere rüyalarımda annemin ayaklarındaki ayakkabıları gördüğümde sabahları ıslanarak uyandım. Bu iş böyle olmayacaktı.

Artık pipi, oldukça ilerleme kaydetmiş, uzamaya ve sertleşmeye başlayarak sik durumuna gelmişti. Annemin ayaklarına ve ayakkabılarına sadece gözlerimin takılmasının değil, sikimin de sımsıkı olmasının önüne geçemiyordum. Ve bir gün yine evde yanlızken annemin bu yeni model ve zarif bantlı ayakkabılarından birisini dolabından aldım, halının üzerinde yere koydum pantolonumu indirerek ayakkabının üzerine doğru yatarak sikimi tam içine gelecek şekilde yere uzandım. Bir süre üzerinde hareket ettiğimde birden sikimin kolaylıkla bantların arasından geçerek dışarıya çıktığını farkettim. Geri çektiğimde de kolaylıkla çıktı ve bu gir çıkları sürdürdüm. Sonu halının üzerinde beyaz birşeyler ile sonuçlandı. Aynı zamanda ayakkabının içi ve bantların burun kenarları da ıslaktı. Artık anlamıştım, ayakkabılara dayanamıyordum ve bana büyük bir zevk veriyordu, ayrıca hep bu ayakkabıların içinde annemin ayaklarını düşünüyordum ve bu beni daha da kolay boşaltırıyordu. Sonra tekrar ayakkabıları ve halıyı temizliyordum. Aslında bu hiç hoşuma gitmiyordu, öyle kalmalarını istiyordum ama anlaşılır diye korkuyordum. Yaz tatili olduğu ve annem ve babamda çalıştığı için artık ayakkabılar ile tekrar ilgilenmek için evde kolaylıkla zaman bulabiliyordum. Özellikle annem işe giderken bir gün önce yaptığım ayakkabıları ayaklarında giymiş olduğunu görürsem bu bana korkunç bir haz veriyordu, evden çıkar çıkmaz hemen başka ayakkabılarını alıyor, yere koyuyor ve keyfime tekrar başlıyordum. Bazan günde birkaç kere, değişik ayakkabılar ile. Eğerki bir de annem işten döndüğünde daha ayaklarının sıcaklığı ayakkabının içinde duruken yapabilirsem muhteşem oluyordu, bunu bir şekilde birkaç kere başarabildim.

Annemin gerçekten çok güzel ayakkabıları vardı. Yüksek topuklu, burnu açık, bilekten bağlı veya kapalı bazısı çok seksi ayakkabılar. Gerçek erkekliğimin ilk günlerini yaşarken herhalde 13 falandım, boşalmak çok hoşuma gitmiş, ayakkabılar ise bu işi bana çok kolay yaptırıyordu. Diğer taraftan da utanıyor ve bahsetmekten çekiniyordum. Hiç kimseye söyleyemiyordum.

O senelerde kadınlar ve seks ile ilgili birşeyler öğrenmek için fazla imkan yoktu, hatta hiç imkan yoktu. Küçükken babam daha geç olmamasına rağmen hadi artık sen odana git, kapını kapat ve yat der, annemle onlar oturmaya devam ederlerdi. Ben odaya gittikten bir süre sonra salondan bir şeyin üfleme sesi ve makine tıkırtıları gelmeye başlardı. Yine bu senelerde yalnız zamanlarımdan birisinde işin esrarını çözdüm. Bu bir film makinası idi ve yüksekteki dolaplardan birisinin içinde, torbaya sarılmış 7-8 tane film buldum. Kutularının üzerinde çıplak kadınlar ve erkekler vardı. Tabiki enteresan meraklarım ve el becerilerim sayesinde makinayı çalıştımayı başarmış ve ilk defa bir kadın ile erkeğin neler yapabildiğini sessiz de olsa bu 8 milimlik filimlerden gerçek anlamda görmüştüm. Sokakta arkadaşlarım gece kilit deliğinden anne babalarını seyrettiğini söylüyor, bir şeyler anlatıyordu ama ne olduğunu doğru dürüst anlamıyordum. Artık anlamaya başlamıştım. Kızlar ve kadınlar da ilgimi çok çekmeye başlamıştı artık ama anneminkilerden sonra ayakkabıları da bir o kadar. Özellikle bazen filimleri de açıyor annemin evdeki tüm ayakkabılarını yanıma alıyor ve sıra ile defalarca onlarla boşalıyordum ve ben yattıktan sonra bu filimleri seyrettiklerinde neler yaptıklarını düşünüyordum, aynı filimlerdeki gibi. Bir ara annem siyah bilekten ince bantlı burnu açık bir ayakkabı almıştı, çok seksi idi. O ayakkabıyı ilk sikişim ve onunla ilgili diğer başka ilklerimi ayrı bir hikayede anlatacağım. Şu anda sadece bu filimleri seyrederken o ayakkabıyı sikime taktığımda aklıma gelenlerle kendimden geçtiğimi söylemekle yetineceğim.

Artık annemde dahil kadınların neler yapabildiğini öğrenmiştim ve çok hoşuma gitmişti. Annemden başka diğer kadınların da çok güzel ayakkabıları oluyordu. Bir süre sonra akrabalarımın ve arkadaşlarımın annelerinin ayakkabıları da artık sikime geçmeye başladı. Yaşıtım olan kızlar ile de ilişkiye başlamıştım ve arasıra başarabilirsem onları elliyordum, hatta içlerinden birisine porno filimleri bile seyrettirdiğim oldu. Tam elim deliğine girerken evden kaçtı, iyiki de kaçtı. Onlar da artık çok ilgi çekiciydi ama ayakkabıları hiç bana göre değildi, annelerininki çok daha güzellerdi ve fırsat oldukça sikimden nasiplerini alıyorlardı. O sırada yaşıtım kızları değil, annelerini filimlerdeki gibi düşünüyordum ve daha hoşuma gidiyordu. Daha ileri senelerde gençlik döneminde çevremdeki kız arkadaşlarım topuklu ayakkabı giyebilecek yaşlara geldiğinde ise sadece arkadaşım olsalar bile artık onlar hayalimi süslüyor, ayakkabılarının işini mümkünse kendi yataklarının üzerinde defalarca bitiriyordum.

Artık başka kadınların ayakkabılarına ilgim de öyle bir durum almıştı ki her gittiğim yerde ilk önce ayakkabılığın nerede olduğunu keşfetmeye çalıştım ve içlerini eşelemek için planlar oluşturmaya başlardım. Özellikle 20’li yaşlara geldiğimde bu planlarda oldukça başarılı olmaya başladım. Çok kere birşekilde başkalarının evine rahatça giriyor ve yanlız kalmayı başarıyordum (ikna yöntemi ile, asla gizli girerek değil) Defalarca evde ele geçirdiğim topuklu ve seksi kadın ayakkabılarının içlerine boşaldım ve giyecek kişiye hatıra olarak o şekilde bıraktım. Tekrar fırsat bulup o evlere girdiğimde bazı ayakkabıların içinde bıraktığım hatıramı tabanında kurumuş ve sararmış buluyordum ama bazılarında ise parçalanmış, sadece kenarlarda biraz kalmış görüyordum. Yani sahibi ayakkabıyı giymiş, bütün gün kurumuş spermlerimin üzerinde gezmiş ve ayaklarına bulaşmış hali ile çıkarmış, ayakkabıyı dolabına kaldırmış oluyorlardı. Bugüne kadar çokta yüksekten uçmayım ama 500 ile 700 değişik çift arasında kızın veya kadının ayakkabısının içinde hatıram kalmıştır. Hele birde bu iğfal edilmiş ayakkabıları sahibinin ayaklarında gördüğüm zaman tam anlamıyla çıldırıyordum ve hala çıldırıyorum. Çevremde daha hala birçok kadının bakire ayakkabıları benden habersiz sikilmek için sırasını bekliyor elbette.

Bir dönem bu durumumu sapkınlık olarak gördüğüm için önüne geçmeye çalıştım başarılı olduğumda söylenebilir. Ama sonrasında en az bir kız veya kadınla birlikte olduğumda aldığım zevk kadar zevki ayakkabılardan da aldığım için tekrar başladım ve halen de kesintisiz sürdürüyorum.

Kadın ayakkabısı bağımlılığım artık o kadar ileri seviyelere ulaşmıştı ki artık sadece evlere girmeye plan yapmak da yetmez oldu. Az da olsa param oldukça satın almaya başladım ama bu arada evlerden çaldığım ayakkabılar da oldu. Hiç farkettimeden içine sikimi yerleştirme fırsatım olursa donumu ve pantolonumu üzerine çekip hemen o evden uzaklaşıyordum. Çaldığım ayakkabıların bir daha geri dönme şansı kalmadığı için onları ne kadar hoyratça kullanabiliyorsam kullanıyordum. En çok sevdiğim durumlardan birisi de ayakkabılar sikimdeyken onlarla birlikte duşa girmek ve sahibinin vücudunu ve amını düşünerek onları sikmekti. Ayakkabılar bir süre sonra sıcak sudan perişan hal alıyor, sonra onları kesiyor veya yakıyordum.

Her zaman için ilişkiye gireceğim kız arkadaşlarımı belirlerken ayakkabı tercihleri en ön planda yer aldı. Genç yaşlarda da hep kadınsı kızlardan hoşlandım, topuklu ayakkabı giyenlerle beraber oldum. Evleneceğim zamanda kararımı buna göre verdim, hatta eşimle flörte başladığımız ilk günlerde kendisi ile ilk defa yatağa girmeden önce bir iki ayakkabısını çoktan sikmiştim bile. Sağ olsun, onun da çok güzel ayakkabıları vardı ve beni çıldırtıyorlardı. Bazen eşimle, o günlerde sevgilimle işim bittiğinde o banyoya girer, bense derhal bir ayakkabısını yatağa alır, bir kere de onların içine boşalır ve terkrar yerine koyardım. Özellikle bir dönem benim evime yerleşmiş, iş için gerekli gündelik ama topuklu ve şık ayakkabılarını da evime getirmişti. Her sabah, her akşam onunla alt alta, üst üste seks yapıyor, bir şekilde de her gün mutlaka bir fırsatını doğurup ayakkabılarına da boşalıyordum. Çok hızlı günlerdi o günler. Keşke bugünkü teknoloji mucizeleri o günlerde de elimde olsa idi, hepsini kaydedebilseydim.

Evlilik sonrası internet mucizesi de varolduktan sonra bu ayakkabı fetişizminin sadece bende olmadığını, bunun bir hastalık olmadığını, bir fantazi olduğunu gördüm ve seks hayatımda bana çok faydası oldu. Yavaş yavaş karımla ayakkabılar ile olan ilgimi paylaşmaya başladım, en son derecesine kadar bilmese de artık seks için yatağa ayakkabısız girmez. Ne zaman yatakta onu ayakkabılarını giymiş görsem ne istediğini anlarım ve hemen üzerine çullanırım. Sağolsun, yatakta tabumuz yoktur, mutlaka benimle ayakları ve ayakkabıları ile birlikte ilgilenir ama hala içlerine boşaldığımı tam olarak bilmiyor. Son birkaç senedir beraber olurken yavaş yavaş kendi elleri ile terliklerini sikime takarak bana masturbasyon yapmaya ve boşaltmaya başladı. Şunu söyleyebilirim, en az onunla birlikte olduğumun 3-4 katı kadar ayakkabıları ile boşaldım bugüne kadar. Tabi aynı esnada eşiminkilerden başka kadınların ayakkabıları ile yaptıklarım bu orana dahil değil…

Şu anda 49 yaşındayım, 40’lı yaşları geçtikten sonra zamanla ayakkabılara ilgimin boyutlarını iyice genişlettim. Birçok hayalini kurduğum fantezi oluşturdum. Bunlardan birisi de kendimin ayak numarasında ayakkabılar bulup giymekti. Yine internet vasıtası ile karıma getirttiklerimden başka ebay üzerinden gizlice kendim için siparişler vermeye başladım ve yaklaşık 40 çift 43 numara kadın ayakkabısına sahip oldum. Bunları hem giyiyor ve hem de sikerek boşalıyorum. Daha sonrasında ayakkabıları bütünlemek için yine eşim için olanların yanında çorap, jartiyer gibi kadın iç çamaşırı da getirterek giyinmeye başladım ve çok hoşuma gitti. Zamanla bu duruma ayakkabıları kendime sokmak da dahil oldu. Her ne kadar xhamsterda kendim için TS/TV yazdıysam ve arkamda ayakkabı topukları ile filimler koyduysam da aslında gündelik yaşamında normal bir erkek, hatta biraz klasik bilinen bir Türk erkeğiyim ama diğer taraftan da artık CD’yim. Başka hiçbir erkekle beraberliğim şu ana kadar olmadı.

Kadınların bir bölümünün ileri derecede ayakkabı fetişizmi yaşadığı da bilinen bir gerçek. Dolaplarında onlarca, belki yüz adedin üzerinde çok şık ayakkabıları olmasına rağmen gördüğü yeni bir ayakkabı ile kendinden geçiyor, satın almadan duramıyorlar. Onların da ayakkabı ile masturbasyon yapanları var elbette, bu da bilinen ayrı bir gerçek. Bir yandan bu fantezilerine eşlik etmek istediğim kadınlar aramakta olmakla birlikte diğer yandan başka bir fantezim ise karımın giydiği ayakkabılarını beraber kullanabileceğimiz arkadaşlar bulmak üzerinde toplandı. Yani hem benimle ayakkabılarını paylaşacak kadınlar arıyorum, hem de karımın ayakkabılarını sikerek boşalmaktan zevk alacak erkekler. Sitedeki yabancı arkadaşlarımdan çok fazla gönüllü bulunmasına rağmen ne yazık ki bizim memlekette bu işleri kolayca gerçekleştirebileceğimiz fantezi dostlarına denk gelemiyorum.Ama bir gün mutlaka rast geleceğime kesin inanıyorum.

Ayakkabılar ile ilgili başka hikayelerim de olacak, şimdilik bu kadar.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Ev sahibinin karısını sikerek kirayı ödü

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ev sahibinin karısını sikerek kirayı ödü
Selam arkadaşlar, ismim Haydar, yaşım 41, Almanyada yaşıyorum ve oldukça sempatik bir erkeğim. Burdaki itirafları okuduktan sonra bende bu itirafımı sizlere yazmaya karar verdim. Başımdan geçen olay 2 yıl önce başladı ve halen devam ediyor.

Ben genelde evkirasını evsahibine banka kanalıyla yolluyordum. Benim kiracı olarak kaldığım ev iki katlı, altta evsahibi, üstte ben kalıyorum ve yalnız yaşıyorum. Bu arada evsahibi de Türk, Nurettin bey. 2 sene önce, çalıştığım firma iflas etti ve artık banka hesabıma para gelmiyordu, yani işsiz kalmıştım. Birgün sabah erkenden kapımın zili çaldı. Kapıyı açmadan kapının dürbününden baktığımda, benim evsahibi Nurettin bey. Hemen anladım kirayı istemeye gelmişti. Hiç sesimi çıkarmadım. Birkaç kez daha zile bastı, ben kapıyı açmayınca tekrar alt kata indi ve karısına “Hanım, Haydar daha yatıyor galiba, ben işe geç kalıyorum, sen bugün kendisinden kirayı iste, bizimde ödemelerimiz var.” diye tembihleyerek işe gitti.

Öğlen vaktiydi, ben salonda koltukta uzanıyordum, üzerimde sadece şort vardı. TV’de uydudan seks filimi izliyordum, sikim kazık gibi olmuştu. Kapının zili çalınca hiç düşünmeden o halde kalktım kapıyı açtım. Tahmin ettiğim gibi karşımda evsahibinin karısı Neşe hanım. Neşe hanım çok sempatik, güzel, zayıf, ince belli ve zarif bir hanımefendi. Yaşı 30 – 31 civarında. Karşısında birden beni şortla görünce şaşırdı. Şaşkınlığı geçince “Merhaba Haydar bey, eşim işe giderken (Haydar beyden rica et de bugün kirasını ödesin) diye tembihledi.” dedi. Bu arada benimle konuşurken şortumun içinde dimdik duran sikime bakıyordu sürekli.

Ben “Neşe hanım, içeri buyurun.” dedim hemen, hiç itiraz etmeden içeri geldi. “Neşe hanım kusura bakmayın, size kapıyı bu halimle açtığım için. Hemen iki dakika üzerimi giyinip geleyim.” dedim. Neşe hanım “Yok yok, giyinmenize gerek yok, önemli değil, kirayı alıp hemen gidecem zaten.” dedi. Bu arada televizyondaki seks filmi daha devam ediyordu. Neşe hanımın gözü filme takılınca hemen TV’yi kapattım. Fakat o anda aklımdan değişik değişik şeyler geçti. Tüm cesaretimi topladım ve Neşe hanımın oturduğu koltuğa oturdum. “Neşe hanım TV’de izlediğim filimden dolayı da özür dilerim. Siz çok şanslısınız, kocanız var yanınızda, bense yalnızım bu dört duvar arasında. Eee naparsın başka?” dedim.

Neşe hanım hemen “Koca da koca olsa, nerdeee. 3 ayda en fazla bir yada iki sefer ilişkimiz oluyor. Evden işe, işten eve derken yoruluyor zavallım ve benle eğlenmeye fırsat bulamıyor.” dedi ve saçlarını düzeltti, tişörtünü ve eteğini çekiştirip koltuğa daha rahat oturdu. Ben Neşe hanımın göğüslerini ve bacaklarını süzerken, O da şortumun içinde hareketlenen sikime bakıyor ve kuruyan dudaklarını ıslatıp yutkunuyordu. Daha da cesaretlendim ve elimi koltuğun arkasına atıp Neşe hanımın saçlarını okşamaya başladım. Neşe hanım da elini yavaşca şortumun üzerinden sikime attı ve sikimle oynamaya başladı.

Artık ok yaydan çıkmıştı, Neşe hanımı kendime çekip yapıştım dudaklarına ve öpüşmeye başladık. Bu arada tişörtünü ve sütyenini çıkardım ve göğüslerini yalamaya ve emmeye başladım. Aynı zamanda da bacaklarını ve bacak arasını okşuyordum. Elimi küloduna götürdüğümde külodunun ıslanmış olduğunu farkettim. Hemen doğruldum, eteğini ve külodunu sıyırıp çıkardım. Neşe hanımı koltuğa uzatıp bacaklarını ayırdım ve amını, amının sularını yalamaya başladım. Dilimi amının deliğine soktuğumda inlemeye başlamış, saçlarımı yoluyordu. “Ohhh, Haydarım, erkeğim, bitir beni. Seni istiyorum, sikini istiyorum!” diyordu.

Neşe hanımı kucağıma alarak yatak odasına geçtim. Kucağımdan indirince Neşe hanım önüme çömeldi ve şortumu sıyırıp sikimi eline aldı. Sonra “Hmmm, tam düşündüğüm gibi.” deyip sanki aç kurtlar gibi sikime saldırdı. Görseniz nasıl yalıyor sikimi, sanki ömründe hiç sik görmemiş gibi. Kendimizi öyle bir kaptırdık ki, bir ara telaşlandım ve “Kocan aniden gelmez dimi?” diye sordum. “Telaşlanma, kocam tam 10 senedir hep aynı vakit, yani akşam saat 19:00’da gelir. Bol bol vaktimiz var daha.” demesi beni rahatlatmıştı. Amının tadı damağımda kalmıştı, Neşe hanımı yatağa uzattım ve bende üzerine, 69 pozisyonuna geçtim.

Uzunca bir süre birbirizi yaladıktan sonra “Sikini içimde istiyorum, sik beni.” diye inlemeye, yalvarmaya başladı. Ben birden hamle yaparak doğruldum ve bacaklarının arasına geçtim. Bacaklarını ayırarak, sikimi Neşe hanımın o daracık amına sokmaya çalıştım. “Yavaş yavaş sok Haydar, amım iki aydır yarak yüzü görmedi, alıştıra alıştıra yap lütfen.” deyince, “Tamam aşkım, merak etme.” dedim ve sikimi amının dudakları arasında gezdirerek, incecik belinden tuttum ve sanki gresyağı sürmüşüm gibi amının en derin noktalarına kadar indim. Neşe hanım zevkten neredeyse uçacaktı. Daha birkaç kez anca gidip gelmiştim, baktım Neşe titreye titreye, sarsıla sarsıla öyle bir boşaldı ki, böylesine orgazm olan bir kadın hayatımda ilk defa görüyordum.

“Haydar, ben bittim, tükendim, sende boşal erkeğim.” dedi, fakat ben biraz geç boşalırım, sikmeye devam ettim. Benim hemen boşalmadığımı görünce çok şaşırmıştı, zira kendi kocası çok çabuk boşalıyormuş. “Bekle biraz.” deyip posizyon değiştirdi, arkasını dönüp domaldı. Amı öyle kayganlaşmıştı ki, sikimi soktuğumda sikim zırt pırt dışarı çıkıyordu. Neşe, “Dur bir saniye.” deyip sikimi eline aldı ve sıvazlayıp göt deliğine götürdü. Ben hemen “Yanlış yere götürdün.” deyince “Orayı da sikmeni istiyorum.” dedi. “Memnunuiyetle.” deyip sikimi Neşenin göt deliğine bastırdım. Sikimin tamamı götüne girdiğinde Neşe yastığı kemiriyordu. Ne demişler, kendi düşen ağlamaz!

Ben yine de biraz hareketsiz bekledim. Az sonra Neşe kıpırdanmaya başladı, anladım ki Neşe benden hareket bekliyordu. Yavaş yavaş Neşenin götüne git gel yapmaya başladım. Bir elimle de amıyla oynuyordum. 10 – 15 dakika kadar götünü siktikten sonra Neşe birden “Haydar ben geliyorum, lütfen sende boşal hadi canım.” dedi. Ben de zaten boşalmak üzereydim, var gücümle götüne birkaç kez sokup çıkarınca iniletilerimiz birbirine karıştı ve götünün derinliklerine boşaldım.

İkimiz de terden su gibi olmuştuk. Yan yana yatakta biraz uzandık ve konuştuk. Neşe gülümseyerek “Haydar biliyormusun, aslında taa kiracımız olduğun günden beri gözüm sendeydi, seni istiyordum, kısmet bu güne imiş. Artık bundan sonra, her ay kirayı almaya ben gelecem, haberin olsun.” dedi. Ben de “Kira meselesi var daha dimi?” deyince “Kirayı dert etme, her ay gizlice kendi hesabımdan çeker kocama veririm. Sen yeter ki her ay kirayı almaya geldiğimde bugünkü kadar güzel anlar yaşat bana.” dedi. Yatakta biraz daha kalıp öpüştükten sonra kalktık birlikte duş aldık. Bir kere de banyoda beni ağzıyla boşalttıktan sonra giyinip bankaya gitti, kocası gelmeden kira parasını çekmeye.

Tabi bu iş sadece ayda bir kere kira almakla kalmadı, nerdeyse hergün kocası işe gittimi bana gelmeye başladı. Tam 2 yıldır Neşenin kocası ben oldum sanki, kocasından çok ben sikiyorum…

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

UZUN BİR HİKAYE – 6

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

UZUN BİR HİKAYE – 6
KALDIĞI YERDEN DEVAM
Bende daha 19 yaşında seksin ne olduğunu, sikişin bu kadar güzel olduğunu öğreniyordum, Hasibe Teyze ile kahvaltı masasında ki reçelli sikişmemizden sonra saatlerce banyo yaptık birbirimizi keseledik, okşadık, yaladık, emdik. Sonra gidip yattık bitkin bir şekilde uyumuşuz. Akşamüzeri kalkıp güzel birer yemek yedik ve oturup sohbet etmeye başladık. O da benim gibi coşmuş, çılgınlıklar yapmak istiyordu. Neler yapabiliriz, nerelere gidebiliriz diye düşündük ve en çılgın ne yapabiliriz diye düşündük. Kalkıp banyoya gittik, küveti doldurduk ve güzel birer banyo yaptık,
Sabahleyin uyandığımda karnımın gurultuları üzerine yataktan çıkıp Hasibe Teyze’nin odasına gittim, kalktıysa bir kahvaltı edelim diye. Evde tık yoktu, odanın kapısını açıp başımı içeri uzattım, benim canım Teyzeciğim mışıl mışıl uyuyordu. Usulca pikeyi açıp yanına uzandım. Benim tatlı azgınım çırılçıplak yatmış, bir elimle göğüslerini avuçlarken bir elimle amcığı avuçladım. Hala ıslak, hala suluydu. Akşam o kadar sikilmiş ama doymamıştı. E kolay mı 3 yıldır aç kadıncağız. Orta parmağımı içine sokup oynatmaya başladım, gözlerini açıp gülümseyerek dudaklarını uzattı.
Ilık dudaklarını doya doya öperken parmağımı iyice derinlere daldırdım. Bacaklarını ayırıp bana yardım ederken dili ağzımın içinde geziniyordu. Boxerımı çıkartıp üzerine uzandım tekrar dudaklarımız birleşti. Bacaklarını iyice havaya kaldırdı, her iki bacağını da kollarının altına alıp omuzlarıyla bastırdım, şimdi amcık bir kaymak tabağı gibi önümdeydi, yarağımı kavrayıp kafasını dudaklarının arasına dayadım ve tek hamlede köküne kadar soktum. Bir an gözleri kaydı, mutluluk denizine doğru açıldı. Her hamlede amcığın dibine vurduğumu hissediyordum. Epey bir git gelden sonra geleceğimi hissedince kulağına eğilip
-“Artık ağzına fışkırtmak istiyorum.” dedim, gözleri açıldı, bir an ne diyeceğini bilemedi,
-“Eh onu da öğrenmeliyim artık.” dedi.
Amcığın içinden çıkıp göğüslerinin üzerine oturdum ve dudaklarına doğru fışkırtmaya başladım. Dudaklarının arasında ağzının içine süzülenleri diliyle alıp yuttu. Tadının ve kokusunun neye benzediğini anlamaya çalışırken ben geri kalanları dudaklarına dayayıp ağzının içine fışkırttım. Sonra ona sarılıp yanına yattım. Hasibe Teyze usulca yanımdan çıkıp
-“Ben bir duş alıp kahvaltıyı hazırlayayım” dedi. Ben yine uyuklamışım. Aradan ne kadar geçti bilmiyorum,
-Hadi sofrayaaaaaaaaaaaaa.” sesiyle zıplayıp kalktım. Yine güzel bir sofra hazırlamıştı,
-“Ne o giyinmedin mi? dedi.
-“Aman nasılsa yine soyunacağız bırak tadını çıkaralım hadi çayı koy gel otur kucağıma birlikte edelim kahvaltımızı.” dedim. Çayları getirdiğinde sırtı bana dönük bacaklarını açıp kucağıma oturdu, çayları masaya bıraktığında eteklerini sıyırıp çıplak bedeniyle oturmasını sağladım, içine çamaşır giymemişti zaten. Bir yandan kahvaltımızı ederken bir yandan da havadan sudan konuşmaya başladık.
Bu arada ben yine sertleştiğim için kıpırdanmaya başladım, Hasibe Teyzede ayağa kalkıp eğildi ve yarağımı tutup dudaklarının arasına yerleştirerek tekrar oturdu. Hiç kıpırdamadan sadece dudaklarını sıkıp beni içinde hapsediyordu.
-“Bugün neler yapmak istersin nerelere gidelim?” diye sordum. Güldü
-“Bana sorarsan bu sandalyeden hiç kalkmayalım senelerin hasretini gideriyorum bi tanem.” dedi.
-“Haklısın Teyze ama bunu daha güzel, daha zevkli hale getirmenin yollarını aramalıyız, İster misin?” dedim.
-“Evet.” dedi.
-“Öyleyse yenilikler bulmalı, hayatımızı renklendirmeliyiz.”
-“ Tamam, ben her şeyi sana bırakıyorum, sen nasıl istersen öyle olsun.”
-“Ama bak ben onu yapmam, bu olmaz türküleri istemiyorum.” dedim. Söz verdi, ne istersem nasıl istersem yapacakmış. Sonra bacaklarını kaldırıp sandalyenin yanlarına bastı ve kucağımda zıplamaya başladı. Geleceğime yakın onu kucağıma alıp kaldırdım ve götürüp halının üstüne yatırdım.
Mutfağa gidip bir gün önce marketten aldığım piliç sucuklarından iki tane alıp geldim. Onları markette görünce ilgimi çekmişlerdi, yarak kalınlığında ve düz, diğer sucuklar gibi kıvrık değil. Sadece uçlarındaki kelepçeleri kesip attım. Elimdekileri görünce şaşırdı,
-“Hiçbir konuda, ses çıkartmayacak, ne bu demeyecek, istemem lafını söylemeyeceksin unutma.” dedim. Başını olumlu anlamda salladı, yanına oturup elimdekilerden birini tükürükleyip amcığa sokmaya başladım. Sonuna kadar soktuktan sonra eline verdim ve
-“Çalıştırmaya başla.” dedim. Neredeyse kalınlığı benimkine eşit olan sucuğu sokup çıkartmaya başladı, divan yastıklarının birini alıp belinin altına koydum ve bacaklarının arasına diz çöktüm.

-“Teyzeciğim artık götünü sikme zamanı da geldi, onun tadına bakmak istiyorum.” dedim,
-“Durma, hadi neredeyse geleceğim geçir götüme sik beni.” dedi. Yarağın kafasını tükürükleyip götüne dayadım ve hiç duraklamadan sokmaya başladım. Hiç zorlanmadan aldı, sonuna kadar soktum ve uzanıp sucuğu elinden aldım, yarağımla birlikte tuttum ve aynı anda iki deliğini birden pompalamaya başladım.
-“Ohhhhhhhhh öldürüyorsun beni, bunca sene nerelerdeydin, sik Teyzeciğini, geçir geçir.” diye bağırmaya başlarken bende götünün derinliklerine doğru patladım…
Akşamüzeri Eminönü çarşısına çıkıp biraz alışveriş yaptık, Hasibe Teyze’ye çeşit çeşit çamaşır aldık, tesadüfen önünden geçtiğimiz seks shopun vitrinin önünde durduk ve sanki sözleşmiş gibi içeri girdik. Çeşit çeşit seks aletlerine bakındık ve bir tane bele bağlanan yapma yarak ile iki tane huzur küreciği aldık. Huzur kürecikleri 5 er cm çapında metalden yapılmış birbirlerine 20-25 cm lik iple bağlı iki küre idi. Kadınlar bu küreleri amcıklarının içine sokup öyle dolanıyorlarmış, o içlerinde kıpırdadıkça boşalıp duruyorlarmış, seneler önce bir ahbaplarından duymuş merak eder dururmuş.
Güle güle bir hal oldum. Deniz kenarında bir çay bahçesine oturup yorgunluk atarken kulağına eğildim,
-“Hadi git tuvalete küreleri içine sok gel. Dedim, şaşkınlıkla
-“Denemedim hiç, ya yapamazsam?” deyince
-“Ne anlaşmıştık? Dedim, sessizce kalkıp gitti ve 5 dakika sonra geldi. Muzur bir gülümseme ile
-“İçimdeler.” dedi, ne hissettiğini sordum,
-“Çok değişik bir duygu, yürürken sanki içimde bir yarak hareket ediyormuş gibi geliyor, inan tuvaletten buraya gelinceye kadar boşalmaya başladım, çamaşırım sırılsıklam oldu.” dedi.
Dinlendikten sonra kalkıp eve gittik, yolda havadan sudan konuşurken,
-“Söyle bakalım, yeni neler yapabiliriz, hayatımızı nasıl renklendirebiliriz.” dedim.
-“Sen bilirsin.” deyince
-“Aaaa olmaz ama farkındaysan hep benim fantezilerim gerçekleşiyor, biraz da senin istediklerin olsun, senin fantezin gerçekleşsin.” dedim.
-“Ne bileyim bakarız.”
-“Nasıl içindeki toplar iyi mi?”
-“İnan sularım bacaklarımdan süzülüyor, çay bahçesinden bu tarafa kaç kere orgazm olduğumu hatırlamıyorum.” dedi. Eve girer girmez kapının arkasında önünde diz çöküp eteğini havaya kaldırıp altına girdim ve külotunu çekip aşağıya indirdim, dudaklarımı amcığa gömüp, topları hissetmeye çalıştım. Dilimi derinliklerine daldırmaya çalışınca metal küreye dokundum, parmağımı içine sokup onları hareket ettirdim.
-“Yeter dizlerimin bağı çözülüyor, çıkar onları içimden.” deyince ipini çekerek usulca küreleri dışarı çıkarttım ve
-“Domal birde arkanda gezdir bakalım.” dedim, biran düşündü ve verdiği sözü hatırlayıp domaldı, ıslak kürelerin ikisinde götüne soktum, doğruldu,
-“Hadi karnımızı doyuralım.” dedi. Yemekten sonra videoya bir film koydum onu izlemeye başladık,
-“Toplar içinde mi?” dedim,
-“Evet, onları hep içimde gezdireceğim, sırayla öne ve arkaya.”
-“İstersen bir çift daha alalım, her iki deliğin de dolu gez.” dedim,
-“Çılgınım benim.” deyip dudaklarımdan öptü.
-“Söyle bakalım neler yapmak istersin, düşündün mü?” dedim. Gençliğinden bu yana birkaç fantezisinin olduğunu ama bunları kocası ile yapamadığını, onları gerçekleştirmek istediğini söyledi.
-“Peki, en çok hangisini istiyorsan ondan başlayalım anlat bakalım. Dedim, elimden tutup balkona çıkarttı, beni koltuğa oturtup içeri gitti, evin tüm ışıklarını söndürüp geri geldi, 8. Kattan denize karşı birer viski içtik, tekrar kalkıp içeri gitti, geldiğinde kıyafetini değiştirmiş, elbisesini çıkartıp çıplak vücuduna geceliğini giymişti. Kucağıma oturup yanaklarımı kulaklarımı öperken,
-“Beni burada balkonda denize karşı sikmeni istiyorum.” dedi.
-“Karanlıkta bizi tanıyamazlar… İstediğin bu olsun Teyzeciğim.” deyip dudaklarından öpmeye ve bacaklarını okşamaya başladım,
-“İçindekini çıkarttın mı?”
-“Elbette, burada onlarla uğraşamam, becerebilirsen hem amımdan hem götümden sikmeni bağırtmanı istiyorum beni.”
-“Ya komşulardan gören olursa?
-“Karanlıkta bizi tanıyamazlar ve ya kadın azdı balkona sevgilisiyle çıkmış derler, gördükleri yerde bizde sikelim diye bakarlar, yada senin sevgilini balkonda siktiğini sanıp aferin oğlana derler.” dedi. Bu mantığı beni iyice azdırdı geceliğinin eteklerini sıyırıp onu kucağıma iyice çektim ve okşamaya başladım.
Bir yandan okşuyor, bir yandan vücudunun erişebildiğim yerlerini öpüyordum, o da pijamamın lastiğinden elini sokup yarağımı kavrayıp sıvazlamaya başladı. Hafifçe onu kucağımda kaldırdım ve pijamamı aşağıya indirdim, oturduktan sonra ayaklarımı sallayıp çıkarttım,
-“Artık yarağı emmek onun tadına bakmak ve ağzımdan da sikilmek istiyorum.” deyip önümde diz çöktü ve yarağımı iki eliyle kavrayıp sıvazlamaya, taşaklarımı okşamaya başladı.
Eğilip kafasına öpücükler kondurmaya ve biraz biraz ağzının içine sokmaya başladı, saçlarından kavrayıp bastırdım ve gırtlağına kadar soktum, bir an soluksuz kaldı, kendini geri çekti,
-“Sen bırak.” dedi. Sonra belli bir tempo ile ağzının içine sokup çıkartmaya başladı, nasıl beceriyor bir türlü anlayamadım 20 cm lik yarağın tamamını ağzının içine sokup çıkartıyordu, her seferinde gırtlağının derinliklerine dayanıp geri çekiyordu.
-“Ağzının içine boşalmak istiyorum.” dedim,
-“Daha hazır değilim, gelişin yaklaşınca içime alacağım.” dedi, hadi deyince tuvalete oturur gibi dizlerimin üstüne oturup eliyle yarağın kafasını amcığın dudakları arasına aldı ve hızla oturdu.
-“Hasibe Teyzemm harikasın, sen seks için yaratılmışsın, bunca sene nasıl durabildin yaraksız?” dedim,
-“Konuşmayı barakta pompala Teyzeni, vur vur alttan amcığımın derinliklerine.” derken zıplıyordu kucağımda. İçinden çıkmadan öylece oturup denizin ve gecenin sesini dinledik. Sonra üzerimden kalkıp önümde diz çöktü ve yarağımı ağzının içine alıp kendi sularıyla karışan döllerimi yalamaya başladı.
-“Tadı fena değil, keskin sert erkeksi bir kokusu var, keşke ağzımın içine boşalsaymışsın, benim sularımla karışmayan tadını öğrenirdim.” Dedi.
Anca ben böyle emilmeye dayanamamış tekrar kazık gibi olmuştum. Saçlarından bastırıp daha hızlı girip çıkmaya başladım ağzına, yemek borusunun ucuna kadar dayadım yarağımı, sonra hızla ağzından çıkardım ve onu balkon demirlerine doğru domalttım,
-“Bak manzara ne güzel, yakamozlar pırıl pırıl, şimdi o manzarayı seyrederken körfeze karşı o güzel götünü bir kere daha sikeceğim.” deyip hiç duraklamadan köküne kadar soktum, derin bir ııhhh çekti. Sanki göbeğinden dışarı çıkaracak gibi sert bir şekilde götüne sokup çıkartmaya başladım, ben ne kadar şanslı bir çocuğum, İstanbul’un en azgın orospusu benim Hasibe Teyzem, onun her tarafını sikiyorum, onun sikilişini seyrediyorum diye söylenirken tempomu hızlandırdım ve eğilip onu kavrarken her iki elimin ikişer parmağını da amcığına daldırdım.
-“Sakın gelme yeter. İçimden çık, başka bir türlü gelmeni istiyorum” dedi. Birkaç gidiş gelişten sonra içinden çıkarıp koltuğa oturdum. Parmaklıklara dayanmaya devam edip dinlendi. Sonra kendi de gelip kucağıma oturdu. Oturur oturmaz alttan yarağım löp diye amına girmişti. Hasibe Teyze zevkle yarağımın üzerinde zıplarken memeleri löp löp sallanıyor benimle birlikte zevkin doruklarına tırmanıyordu. Orgazmının verdiği son titremelerde geçtikten sonra hızla kucağımdan kalktı önüme eğilip yarağımı ağzına aldı, daha birkaç hamle yapmıştı ki benim boğazının derinliklerine doğru fışkırmam bir oldu…
Biraz dinlenip kendimize gelince
– “Teyze ne dersin fantezilerimizi genişletelim mi ?” dedim.
-“Nasıl yani?” dedi.
-“Ne bileyim aramıza üçüncü birini de alalım mı?”
-“Alıyoruz ya!” dedi
-“Hayır, akrabalardan” dedim.
-“Hay Allah rezil olacağız.”
-“Acele etmeden planlı bir şekilde davranırsak bir şey olmaz.”
-“Peki, kimi istersin?”
-“sen kimi istersin?” diye sordum.
-“Bilmem ki.”
-“Öyleyse ikimizde düşünelim, birer kâğıda yazalım ve ortaya çıkaralım sonra üzerinde konuşuruz.” dedim. Kucağından kalkarken dudaklarına bir öpücük kondurdum ve banyoya gidip duşa girdim. Küveti doldururken baktım arkamdan bana sarılıyor,
-“Biliyor musun beni hiç banyoda sikmedin, Amerikan filmlerinde görürdüm her seferinde amım sulanırdı.
-“Aklından neler geçiyor?”
-“O zamanlar evimizde küvet yoktu, hoş olsaydı da kocam o tip şeylerden nefret ederdi.” Birden Hasibe Teyze’yi kucaklayıp üstündekilerle küvetin içine yatırdım, gecelik ıslanınca tüm bedenine yapıştı. Onu orda bırakıp mutfağa gittim ve birkaç boy ve kalınlıkta patlıcan alıp geldim. Onları görünce şaşırdı,
-“Gene aklından neler geçiyor?” dedi.
-“Birlikte yine tüm deliklerimizi dolduracağız, seni uçuracağım, çığlıkların tüm evi dolduracak.” dedim, gülümsedi uzanıp yarağımdan tutup kendine çekti ve dudaklarının arasından ağzının içine kaydırdı. Sıcacık ağzı ve dili tahrik olmama yetti ve ağzının içinde büyümeye başladım.
Küvetin içine girip kenarına oturdum ve emmesi için kendimi bıraktım. İyice kaldırdı, kazık gibi yaptı yarağımı, ağzının içinden çıkarıp onu küvetin kenarına oturttum ve bu defa ben amcığın dudaklarını aralayarak içlerini yalamaya başladım. Klitorisini dudaklarımın arasına alarak emdim, hafifçe ısırdım ve dilimle sularını toplayıp yuttum. Kenarda duran patlıcanları işaret ederek
-“Hadi birini beğen amcığın için.” dedim. Şöyle bakındı en küçük olanını seçti,
-“Yetecek mi? dedim,
-“Senin aklından geçenler vardır o nedenle küçükle başla.” dedi. 15 Cm kadarlık olanı alıp amcığın dudakları arasına sürtmeye ve sularıyla ıslatmaya başladım ve yavaşça içine kaydırdım. Birkaç kere sokup çıkardım ve sapına kadar içine sokup bıraktım. Sonra küvetin kenarında domaltıp götünü yalamaya başladım.
Patlıcanı ağır ağır çevirerek… Dilimi derinliklerine kadar sokup çıkarttım iyice ıslattım götünü de,
-“Belli oldu bir tanede götüme sokacaksın seçeyim mi?” dedi,
-“Evet” deyince en büyük olanını uzattı,
-“Alabilecek misin? ”diye sormadım bile, elimi bileğime kadar alan bir göt bu patlıcanı hayda hayda alırdı. Aldı da, biraz tükürükleyip tek seferde soktum ama bu defa biraz canı yanmış olmalı ki ayağa kalkıp
-“Biraz acı bana yaaaaa!” dedi. Peki, peki deyip tekrar domalttım ve kıçındaki patlıcanı ağır ağır çevirerek sokup çıkartmaya başladım ve sonunda onu da sapına kadar sokup bıraktım. Ayağa kaldırıp küvetin içine uzanmasını sağladım bende üzerine uzanıp dudaklarından öpmeye boynunu yalamaya, göğüslerini mıncıklamaya başladım. Elini bacak arasına uzatıp sapları tutmaya çalışınca
-“Elleme içinde dursunlar sen sulanmana bak.” dedim,
-“Ama eriyorum sokup çıkart onları.” dedi.
-“Acele etme, daha zaman var.” dedim. Başına doğru yükselip yarağımı ağzına verdim ve yine en küçük patlıcanlardan bir tane daha alıp tükürükle meye başladım. Eğilip amcığın dudaklarını araladım ve içindeki patlıcanın alt tarafından ikinciyi bastırmaya başladım. Ben yapma der diye beklerken kalçalarını yukarı doğru kaldırdı. Biraz zor da olsa ikinci patlıcanı da amcığın derinliklerine kadar daldırdım ve üçünün de saplarından tutup birkaç kere çıkarıp soktum.
Onu üç patlıcanla pompalamaya devam ederken oda yarağımı emiyor, bana eliyle 31 çektiriyordu. Bende onun içindeki üç taneyi hızlandırmış onu iyice pompalamaya başlamıştım. Ve çığlıklar arasında ağzının içine patladım…
-“Akşam yemeği için dışarıya çıkalım, evde kalırsak hem açlıktan hem yorgunluktan öleceğiz. Dedim, gülmekten cevap veremedi,
-“Napayım yani azgınlık yapan sensin.” Giyinip sahil boyunca uzanan restoranlardan birine gittik, arabadan inip kapıya yöneldiğimizde Hasibe Teyze’nin dul arkadaşlarından birine Zerrin Teyze’ye rastladık. Zerrin Teyze 44 yaşında. Olgunluğunun son demlerini yaşayan oldukça güzel bir kadındı.. Canı sıkılıyormuş, çıkıp biraz dolaşmak bir yemek yemek istemiş, hemen iki koluna girip birlikte içeriye girdik güzel bir akşam yemeği ve yanında bir şişe rakı içtikten sonra çıkıp arabaya bindik, Hasibe Teyze
-“Hadi bizi şileye götür.” dedi. Hemen direksiyonu çevirip yola koyuldum, Yoldan geçerken bir marketin önünde durdum, biraz içki, biraz meze, çerez aldım.
Hasibe Teyze’nin yazlığına geldiğimizde önce sahilde biraz yürüyüş yaptık, eve gidip sofrayı kurduk ve terasta hem sohbet etmeye hem demlenmeye başladık, bir ara Hasibe Teyze beni yukarı çağırdı, gittim,
-“Ne dersin?” dedi. Birden gözlerim parladı,
-“Allah derim.” dedim ve aşağıya indik, o andan itibaren içkileri ikram ederken Hasibe Teyze ile bana biraz daha az, Zerrin Teyze’ye biraz daha fazla koymaya başladım. Saat 02.30`a doğru ikisinin de dilleri dolanmaya başlamıştı, serin oldu deyip içeri girdik, klimayı sıcak devresine getirip çalıştırdım ve ferahlamalarını sağladım. Bu arada müzik setine eskilerin romantik parçalarından koyup Hasibe Teyze’yi dansa kaldırdım. Birbirimize yapışıp dans etmeye başladık, bir yandan da kalçalarını okşamaya başladım, o da kazık gibi olan yarağım belli olmasın diye kendini öne vermeye açık örtmeye çalışıyordu.
İkisini birden sarmaladım…
-“Acele etme bir çuval inciri berbat etmeyelim.” dedi. Sonra beni bırakıp Zerin Teyze’yi dansa kaldırdı, birbirlerine sarılıp dans etmeye başladılar, benim yaptığımı şimdi Hasibe Teyze yapıyor ve Zerrin Teyze’nin kalçalarını okşuyordu. Alkolün etkisiyle de mayışmış bir halde kendini Hasibe Teyze’nin kollarına bırakmıştı. Hasibe Teyze işaret ederek dışarı çıkmamı istedi, usulca kalkıp çıktım. Sonra sessizce geri döndüm. Ben gittikten sonra dansı biraz daha samimi hale getirmişler, Zerrin Teyze iyice sarhoş olduğundan kendini kontrol edemeyecek hale gelmiş, Hasibe Teyze resmen ayakta yiyordu onu. Bende yanlarına gidip ikisini birden sarmaladım ve uzanıp yanaklarından öptüm,
-“Benim güzellerimin keyifleri nasıl?” dedim. Hasibe Teyze çapkınca gülerken Zerrin Teyze uzanıp yanağımı öptü ikinci yanağıma dönerken ben uzandım ve dudaklarımız birleşti. Her saniye öpüşü biraz daha sıcak biraz daha istekli hale geldi. Dudaklarımı ayırmadan ellerimle göğüslerini okşadım. Derin derin iç geçirdi Hasibe Teyze’ye bakarak bir şeyler demeye çalıştı sonra sustu ve kendini kollarıma bıraktı.
İkisinin de ellerinden tutup merdivenlerden yukarıya çıkmaya başladım, peşim sıra yatak odasına geldiler içeri girip ışığı açtım ve yatağa uzanıp soyunun sizi seyretmek istiyorum dedim.
-“Delirdin mi sen?” dediler, ayağa kalkıp ikisini de tekrar öptüm
-“Güzellerim sizi seyretmek kudurmak istiyorum.” dedim ve yatağa uzandım. Zerrin Teyze ne yapacağını bilemez bir halde dikilirken Hasibe Teyze bluzunu ve eteğini çıkartmıştı bile. Sutyeninin kopçalarını açıp göğüslerini meydana çıkarttı ve eğilip külotunu indirdi, şimdi karşımda çıplak duruyor ve kendi etrafında dönüyordu, onu gören Zerrin Teyze de utanmaktan vazgeçip tişörtünü çıkarttı eteğini aşağıya indirdi, göğüsleri Hasibe Teyze’ninkilerden biraz daha büyüktüler sutyeni ve külotu da fora etti. Hemen kalkıp yanına gittim önünde diz çöküp kıllarını elledim, onlarla oynamaya başladım.
-“Ne kadar zamandır uzatıyorsun bunları? Dedim.
-“Kocam böylesini severdi bu nedenle hiç kesmedim, arada makasla düzeltirim sadece.”
Zerrin Teyze’yi elinden tutup yatağa götürdüm ve sırt üstü uzanmasını sağladım, bacaklarının arasına amının dudaklarına dil vurmaya başladım. Bu arada Hasibe Teyze Zerrin Teyze’nin yanına uzanmış göğüslerini okşarken dudaklarını emiyordu. Ben nihayet amcığına dudaklarımı gömdüm. Kalçalarını aşağı yukarı hareket ettirerek daha çok yalamamı ister gibi davranıyordu, bunu gören Hasibe Teyze ayağa kalkıp Zerrin Teyze’nin ağzı üzerine diz çöktü ve amcığını Zerrin Teyze’nin dudaklarına sundu, tertemiz amcığın kokusunu alan Zerrin Teyze hevesle emmeğe başladı.
Doymak bilmiyorduk… Şimdi ben Zerrin Teyze’yi, Zerrin Teyze Hasibe Teyze’yi emiyorduk,
-“Kızlar bu haksızlık.” dedim ve yatağa yanlamasına uzandım,
-“Hadi bakalım herkes çalışsın.” Bunun üzerine Hasibe Teyze yarağıma uzandı, ben Zerrin Teyze’yi emmeğe, Zerrin Teyzede Hasibe Teyze’yi yalamaya başladık. Bir türlü doymak bilmiyorduk, Zerrin Teyze
-“Yeter artık seni içimde istiyorum gider yılların hasretini.” dedi. Yalarken farkına vardım kalın dudaklı, kocaman bir amı vardı, acaba Hasibe Teyze’nin götüne elimi soktuğum gibi Zerrin Teyze’nin amına da elimi sokabilir miydim. Hasibe Teyze’ye seslendim
-“Gel aşkım istersen sende bir tadına bak, yala ve parmaklarınla, elinle bir gezin, ben sende nasıl gezinmiştim?” dedim.
Zerrin Teyze’yi sırt üstü devirdik Hasibe Teyze ters olarak üzerine uzandı ve kendi amını yalatmaya devam ederken Zerrin Teyze’nin amını yalamaya başladı. Bir yandan da dudaklarını ayırıp bir elinin 2-3 parmağını birden sokmaya başladı. Bende Zerrin Teyze’nin gözleri önünde salladığım yarağımı Hasibe Teyze’nin götüne dayayıp sokmaya başladım. Bunu gören Zerrin Teyze’nin neredeyse gözleri yerinden fırlayacaktı. Ben Hasibe Teyze’nin götüne köküne kadar soktuğumda Zerrin Teyze’nin irkilmesinden Hasibe Teyze’nin de ona bileğine kadar soktuğunu anladım, uzanıp baktığımda gerçekten Hasibe Teyze’nin eli bileğine kadar Zerrin Teyze’nin amının içindeydi. Uzun bir gecenin başlangıcındaydık!
Bir müddet sonra üçümüzde gelmeye başladık. Ben Hasibe Teyze’nin götüne boşaltırken, Zerrin Teyze de Hasibe Teyze’nin elinden etkilenip boşalmaya başlamıştı bile. Sergi gibi devrilip yattık. Uzun bir süre sesimiz çıkmadı, neden sonra toparlanan Hasibe Teyze kalkıp duşa gitti, onun duşa gitmesini fırsat bilip uzandım Zerrin Teyze’yi bir kere öptüm, zevkten ve alkolün etkisiyle uçmakta olan Zerrin Teyze
-“Ama bu kadarla mı bırakacaksın beni?” dedi.
-“Olur, mu hiç aşkım? Merak etme önümüzde uzun bir gece ve günler var, seni her tarafından doya doya sikeceğim.” dedim. Elimi uzatıp göğüslerini okşadım ve tekrar dudaklarından öptüm, bu arada Hasibe Teyze duşunu tamamlamış geri geldi,
-“Bakıyorum hiç fırsatı kaçırmıyorsunuz, bensiz kaynatmaya mı başladınız.”
-“Yok, be Teyzeciğim, senin kıskanç sikilmediği için söyleniyor, biz onu ikna etmekte zorlanırız diye düşünürken o dünden razıymış baksana.” dedim. Hasibe Teyze de uzanıp
-“Seni çılgın!” diye dudaklarımızdan sırayla öptü ve göğüslerinin üzerine bağladığı havluyu çözerek çırılçıplak karşımızda durdu ve kendi etrafında dönüp,
-“Eh 38 yaşıma rağmen yerlerde sürünen bir tipim yok maşallahım var.” dedi.
Zerrin Teyze ile ikimiz ellerinden tutup yatağa çektik ve sırt üstü devirip iki göğsüne birden yumulduk, bir yandan emiyor bir yandan öpüyor bir yandan da vücudunu okşuyorduk. Zerrin Teyze ile ikimiz aynı anda amının dudaklarını okşamaya, klitorisine baskı yapmaya başladık. Göğüslerinden aşağılara doğru yalayarak inmeye başladık ve aynı anda amcığın dudaklarını emdik sonra geri çekildik, Zerrin Teyze sırt üstü yattı Hasibe Teyzede ters olarak üzerine uzandı, birbirlerinin amlarını yalamaya başladılar. Ben Hasibe Teyze’nin götüne yönelip dilimle etrafında daireler çizdirmeye başladım.
Hasibe Teyze zevk çığlıkları atarken… Zerrin Teyze Hasibe Teyze’ye
-“Şimdi sıra bende ben de sana elimi sokayım da gör.” dedi. Kendini biraz yana çekip 3-4 parmağını birden Hasibe Teyze’nin amına sokmaya başladı, ben sadece arada bir Hasibe Teyze’nin götünü yalayıp seyrediyordum, Zerrin Teyze’nin minik eli nihayet Hasibe Teyze’nin içine tamamen girmişti ve piston gibi çalışmaya başladı.
-“Biraz ağır ol içinde dur bırak tadını alsın.” dedim ve Hasibe Teyze’ye arkadan yanaşıp yarağımı götüne sokmaya başladım, içende sanki yarağım Zerrin Teyze’nin eline sürtünüyordu. Hasibe Teyze zevk çığlıkları atarken içinden çıktım ve iyice ıslanan kayganlaşan götüne 3 parmağını sokup çıkartmaya başladım. Bir müddet sonra parmakları 4 e ve sonra 5 e çıkardım ve elimi tamamen soktum. Şimdi içindeki iki el birbirine değiyordu. Ellerimizi içeri dışarı hareket ettirerek Hasibe Teyze’yi sikmeye başladık.
Birden aklıma bir hınzırlık geldi, elimi parmaklarımın boğumuna kadar çıkarttım, en geniş halinde tuttum ve avucumun içinden yarağımı ittirmeye başladım. Harika bir şeydi yaaa, avucumun içinde hareket eden yarağım Hasibe Teyze’nin derinliklerine girip çıkarken içerde de Zerrin Teyze’nin eline sürtünüyordu. Geleceğime yakın
-“Zerrin Teyzemm senin suratına getirmek istiyorum.” dedim,
-“Sakın haaa!” demesine kalmadan yarağımı ve elimi Hasibe Teyzeden çıkartıp Zerrin Teyze’nin suratına doğru fışkırtmaya başladım. Oda elini Hasibe Teyzeden çıkartarak söylenmeye başladı, Hasibe Teyze onu yatakta tutup yanaklarına, dudaklarına, burnuna, gözlerine bulaşan döllerimi yalamaya başladı.
Hasibe Teyze yalayıp yüzünü temizlerken o da bağırmaktan vazgeçmiş, zevk alıyordu. Kalkıp birlikte banyoya gidip duşun altına girdik ve birbirimizi sabunlamaya başladık. Çok güzel bir duş çektikten sonra onları küvetin içinde bırakıp klozete yöneldim ve kapağı açtım, tam yarağımı tutup işemeye başlayacağım an küvette oynaşanlara gözüm ilişti ve küvetin ayak ucuna çıkıp onlara doğru döndüm ve şarıl şarıl işemeye başladım. Nasıl çığlıklar attılar anlatamam, gülmekten ne yapacağımı şaşırmıştım ve yarağımı sağa sola oynatıp her taraflarına işedim…
Vücutlarına bulaşan çişleri elleriyle yaydılar oyuna onlarda katıldılar. Gülüşüp banyomuzu tamamladık, gidip yattık. Öğlene doğru uyandığımda aşağıdan kahkaha sesleri geliyordu,
-“Kızlar bırakın bir uyku çekeyim yaaa!” dedim. Hasibe Teyze
-“Hadi tembel kalk bak nefis bir kahvaltı hazırladık, dışarısı çok güzel çıkıp sahilde yürüyelim.” dedi.
Tuvaletimi yapıp aşağıya indim, mutfaktan gelen kokular nefisti, krepler, pişiler, katmerler, yumurtalar
-“Hımmm harika!” deyip sofraya kuruldum. Gülüşüp, şakalaşarak kahvaltımızı ederken Zerrin Teyze lafı döndürüp dolaştırıp akşam yaptıklarımıza getirdi ve nasıl başladığımızı sordu, anlattık, ağzı açık dinledi. Kahvaltıdan sonra aşağıya sahile indik ve kimseciklerin olmadığı sahilde yürümeye şakalar yapmaya, fıkralar anlatmaya açık saçık laflar etmeye başladık ve tüm günü sevişerek geçirdik Ertesi gün uyandığımızda mutluluktan uçuyorduk. Uzun zaman sohbet ettik, birbirimizi okşadık, baktım yataktan çıkmaya niyetleri yok,
-“Kalkın tembelliğin lüzumu yok bu akşam misafirlerimiz var, Yan komşumuz Şadan ile eşi gelecekler, onlara mahcup olmayalım, güzel bir yemek hazırlayın.” dedim.
Kahvaltıdan sonra markete gidip alınacakları aldım ve onları mutfakta baş başa bırakarak sahilde dolanmaya başladım.. Bir yandan da akşam ki misafirlerimizi düşünmeye başladım. Şadan ile bir gün önce tanışmış belki yeni bir fantezi daha yaşarız umuduyla onu bizim eve yemğe davet etmiştim. Oldukça hoş sohbet bir adamdı.
Akşam saat 20 gibi kapı çalındı, gidip açtım onlardı, elimi uzattım
-“Hoş geldiniz.” dedim ve sanki çok eski arkadaşımmış gibi sarılıp öptüm, sonra arkasına baktım ama kapıda başka kimse yoktu. Soran gözlerle bakınca üzgün bir şekilde
-“Eşinin muayyen zamanı olduğunu ve bu zamanlarda çekilmez bir hal aldığını onun adına çok özür dilediğini ve bizlerle mutlaka tanışmak istediği için geldiğini” söyledi, içeri alıp salona götürdüm ve
-“Dert etme.” dedim. Hasibe Teyze ile ve Zerrin Teyze ile a tanıştırdım, Şadan 40 lı yaşlarda ama saçları erken döküp Beyazlatmış bir Beyefendi idi. Hasibe Teyze’ye ve Zerrin Teyze’ye iltifatlar yağdırdı ve getirdiği bir demet gülü ikiye ayırıp onlara verdi.
-“Kusura bakmayın ben sadece Teyzen var biliyordum.” dedi,
-“Eh bu da bizim sürprizimiz.” dedim gülüştük ve sofraya oturduk.
Yemek boyunca koyu bir sohbete geriştik, bir yandan şakalaşıyor, sohbet ediyor ve rakılarımızı yudumluyorduk. İçmeye ve sohbete devam ettik, Hasibe Teyze’nin kulağına eğilerek
-“Hadi Zerrin Teyze ile gidip içinizdeki çamaşırları çıkarıp gelin” dedim.
Bir ara gidip geldiler, konuşurken elimi attım baktım Hasibe Teyze içindekini çıkartmış, eteğini yukarılara sıyırıp amcığını okşamaya başladım, ayağımı uzatıp Zerrin Teyze’nin de çıplak olup olmadığını kontrol ettim. Onunda çıplak olduğunu anlayınca kaza ile olmuş gibi Şadan ile aramızdan bir çatal düşürdüm. Almak için eğildiğinde elimi, ayağımı ve açıktaki amcıkları görüp geriye zor kalktı. Bu sırada eskilerden kalma güzel bir slow parça çalıyordu tv de Hasibe Teyze’nin elinden tutup dansa kaldırdım ve birbirimize sarılıp dans etmeye başladık. Şadan da Zerrin Teyze’yi dansa davet etti. Birkaç dakika sonra ben Hasibe Teyze’nin kalçalarını okşamaya ve boynunu, kulaklarını öpmeye başladım. Bu manzarayı gören Şadan tahrik olmuş ki Zerrin Teyze uzanıp önündeki sertliği kavradı
-“Seni çapkın.” derken şuh bir kahkaha attı. Kendini Şadan’a yasladı, ben bu arada Hasibe Teyze’nin eteğini beline kadar toplamış, kalçalarını yoğuruyor ve ellerimi arasında gezdiriyordum.
Bir ara Şadan elini uzatıp iki kalçanın anasına elini sürttü ve derin bir iç geçirdi.
-“Hadi eşleri değişelim” deyip Zerrin Teyze’yi kendime çektim ve Hasibe Teyze de Şadan’ın kollarına yaslandı. Şadan benim bıraktığım yerden devam etmek için hemen ellerini eteğin altına sokup kalçaları okşamaya başladı, Hasibe Teyze uzanıp Şadan’ın fermuarını açtı ve yarağını dışarı çıkarttı, eteğini önden kaldırıp onu bacaklarının arasına hapsetti ve dudakları dilleri birbirine dolandı. Bu arada bende Zerrin Teyze’nin önünde diz çöküp eteğinin altına girdim ve amcığının dudaklarını yalamaya başladım.
Sonra kalkıp elinden tuttum ve yatak odasına doğru yürümeye başladım, Hasibe Teyze ile Şadan da peşimizden geldiler.
-“Hadi kızlar bize birer göz ziyafeti çekin bakalım.” deyip kendimi koltuğun üzerine attım, Şadan da yanıma oturdu, gördüklerinin ve alkolün tesiri ile alçaktan uçuyordu. Hasibe Teyze ile Zerrin Teyze, ağır ağır birbirlerinin üzerindeki son parçaları çıkarırken, durmadan öpüşüyor ve birbirlerini okşuyorlardı. Şadan ile ikimiz hayranlıkla onları seyrederken Kızlar soyunmayı bitirmiş yanımıza gelmişlerdi. Ben geriye yaslandım, Zerrin Teyze bacaklarımın arasına diz çöküp yarağımı ağzının içene alırken Hasibe Teyze de aynı şeyi Şadan’a yapıyordu. Önce hafiften yalayıp öpüyor ve sonra gırtlaklarının derinliklerine kadar daldırıyorlardı. Şadan
-“Dayanamayacağım artık!” diye bağırınca bizimkiler hemen yatağa gidip sırt üstü devrildiler ve bacaklarını havaya dikip sözleşmiş gibi bağırdılar
-“Geçirin bizeee!” hemen yerimizden fırlayıp bacak aralarındaki yerlerimizi aldık ve amcıklara köküne kadar geçirip hızla pompalamaya başladık.
Biz diplerine kadar vurdukça onlar kalçalarını biraz daha yukarı kaldırıp daha çok sokmamız için uğraşıyorlardı, içimin çekildiğini hissediyordum, yana doğru uzandım ve Zerrin Teyze’nin içine doğru fışkırmaya başladım. Zerrin Teyze,
-“Ohhh erkeğim gel, gel doldur içimi.” feryatları arasında Hasibe Teyze de
-“Geçir bana erkeğim kökle gel.” diye inliyordu bu arada Şadan’ın da fışkırmaya başladığını hissettim, hep birlikte çığlıklarla geldik…
İstanbul’a döndüğümde bir müddet arkadaşlarımın yanında kaldım evdekilerden uzak durdum. Hem onların hem benim dinlenmeye ihtiyacımız vardı. Çoğu geceler eve de gelmiyordum. Sonunda bir gün eve geldiğimde hem Hasibe Teyze, hem Zerrin Teyze kızgın bir şekilde beni bekliyorlardı. Sofrayı hazırlamışlar ve aç oturuyorlarmış. Bende aç olduğumdan hemen sofraya oturdum ve bir süre evde çatal kaşık sesinden başka bir şey duyulmadı. Sıra kahvelere geldiğinde Zerrin Teyze dayanamayıp
-“Söyle bakalım ne bu afraların tafraların, geceleri eve gelmemeler? diye patladı.
-“Canlarım benim bir sorunum yok, sizlerin de olmadığını biliyorum, bir müddet birbirimizden uzak kalırsak, daha iyi olur, hem dinlenir hem özleriz diye düşünmüştüm yanılıyor muyum, bakın sizi özlediğimin kanıtı size ne aldım.” deyim çantamı açtım ve onlara aldığım hediyeleri çıkartıp verdim. Paketleri ellerine aldılar ve soran gözlerle bana baktılar,
-“Açmayın, odalarınıza gidin orada açın ve gelip fikirlerinizi söyleyin.” dedim, merakla kalkıp gittiler. 10 Dakika sonra Hasibe Teyze geldi… Ona aldığım ince ipek Beyaz geceliği, Beyaz g-strinğ külotu ve dantel sutyen takımı giymiş olarak salonun kapısında duruyordu. Harika olmuştu.
İçeriye gelirken kendi etrafında bir iki kere döndü ve gelip kucağıma oturdu, dudaklarımdan öperek
-“Canım benim teşekkür ederim.” dedi. Geceliğin üzerinden vücudunu okşarken, gözüm kapıya takıldı, bu defa kapıda Zerrin Teyze duruyordu, aynı takımın siyahını giymiş olarak. Oda gelip dudaklarıma uzandı
-“Seni hınzır seni nerden buldun bunları, bizi mahvettin?” dedi. Oda uzandı dudaklarımız birleşirken Hasibe Teyze’yi de kendime çektim ve üçümüzün dilleri birbirine karıştı. İkisini de ellerinden tutup ayağa kaldırdım ve yatak odamıza doğru yürümeye başladık, bu akşam hep üçleme yapalım, sırayla bir Hasibe Teyze’yi, bir Zerrin Teyze’yi bir beni araya alalım hiç ayrılmayalım dedim, elimi daha bir sıkıp omuzlarıma yaslandılar.
Yatak odasının ışığını söndürmek için uzandığımda
-“Hayır, bu akşam tamamen aydınlık olsun her şeyi görmek istiyoruz. Dediler. Üçümüz ayakta birbirimize sarıldık ve yine öpüşmeye başladık. Bu arada sürekli birbirimizi okşuyorduk, herkesin bir eli diğerin de idi. Az daha şaşkınlıktan dilimi yutuyordum, çünkü Zerrin Teyze’nin geceliğin altına soktuğum elim amcığının oraya geldiğinde elime hiç kıl gelmemişti. Eğilip eteğini kaldırdım ve çok küçük bir yerini örten string ten geri kalan kısımların kaymak gibi olduğunu gördüm. Kalkıp sordum
-“Neden kestin?” diye,
-“Her şeyin kaymak gibi olanı makbuldür, daha iyi yalar, daha iyi emersin beni.” dedi.
Bende ikiletmeyerek onu yatağın üzerine devirdim ve külotunun kenarlarından amcığına yumuldum. Pamuk yumağı gibiydi, kalın etli, şehvet dolu ve bu güne kadar gördüğüm en büyük klitoris bir yarak başı gibi karşımda duruyordu, hemen dudaklarımın arasına alıp dişlemeye başladım. Bizi seyreden Hasibe Teyze geceliğini çıkarıp Zerrin Teyze’nin başı üzerine çömeldi ve oda Zerrin Teyze ile a beraber ağda yaptıkları amcığını onun dudaklarına sundu. Bir yandan Zerrin Teyze’nin bızırını emiyor, bir yandan da parmaklarımı amcığın sularıyla ıslatıyordum. Ağzımı biraz çekip
-“Zerrinciğim arkanı Hasibe Teyze gibi okşamamı ister misin?” diye sordum,
-“Bilmiyorum bir tanem bilmiyorum hem istiyorum hem korkuyorum, o kadar esner mi acaba, ama meraktan da ölüyorum, Teyzen çok zevk alıyormuş elini bileğine kadar içine sokmandan.”
Uzanıp komidinin üzerindeki vazelin kavanozunu alıp, avuç avuç Zerrin Teyze’nin götüne sürmeye ve elimin her tarafına bulaştırmaya başladım. Neredeyse kavanozun tamamını bulaştırdım ve yaydım sonra parmaklarımı bir araya getirip ağır ağır sokmaya başladım. Her seferinde biraz daha ileri yaparak sokup çıkartmaya başladım, üçüncü boğum yaklaşınca biraz canı yandı ki titredi, ama
-“Durma nolur durma içim eriyor.” diye bağırdı, fırsat bu fırsat deyip bastırdım ve birden elim bileğime kadar Zerrin Teyze’nin götüne girdi. Belki çığlık atacaktı ama hareketimi gören Hasibe Teyze Zerrin Teyze’nin ağzının üstüne oturduğundan çığlığı duyulmadı. Hiç hareket etmeden epey içinde tuttum, sonra içeride sağa sola çevirdim ileri geri oynattım ve tekrar en geniş yerine kadar çekip sokmaya başladım.
“Teyze bak orospunun götü kovan gibi oldu, hadi gel neresinden istersen sik onu.” dedim.
Hasibe Teyze hemen dolaptan bağlama yarağı alıp önüne bağladı ve Zerrin Teyze’nin bacakları arasında yerini alıp amcığın dudakları arasında sürterek ıslattı sonra yana çekilip
-“Hayır sen sik, ben biraz Zerrin orospusuna emdireyim bunu sonra yerimi alırım.” deyince üçlememiz aklıma geldi ve elimi birden çektim. Eğilip manzaraya baktım götünün derinlikleri görülüyordu, dizlerimin üzerine çöküp amcığın dudaklarını araladım ve tek hamlede köküne kadar geçirdim. Ağır ağır zevkini çıkara çıkara pompalamaya başladım, uzanıp Hasibe Teyze’nin göğüslerini avuçlamaya onları sıktım. Hem onları okşuyor sikiyor hem de
-“Siz benim tatlı fıstıklarım, kart orospularımsınız, sizi abazan gençlere pazarlayarak hem para kazanacağım hem de genç yarakların altında inlemenizi seyredeceğim.” diye bağırıyordum Zerrin Teyze’nin amcığına fışkırarak boşalmaya başladım, bu arada Zerrin Teyze de Hasibe Teyzede kaçıncı defa boşalıyorlardı…
Hikayesini anlatmayan bir ben kalmıştım ve herkes benim ne anlatacağımı bekliyordu merakla.
-“Pekala sanrım sıra bende” dedim ve anlatmaya başladım.
O zamanlar 16 yaşındaydım ve liseye gidiyordum. Aynı zamanda ilkokuldan beri arkadaşlarım olan Fatih ve İsmail’le de aynı sınıftaydık. Fatih ve İsmail benim en yakın kankanlarımdı. Evlerimizde birbirine yakın olduğu için sürekli onlarla oynar onlarla kız arkadaşlarımdan çok daha iyi anlaşırdım. Hep aynı sınıftaydık. Bu yüzden sık sık birlikte ders çalışır, sinemalara gider eğlenirdik. Bizim bu samimiyetlerimizi ailelerimiz de bildiği için sık sık buluşmamıza birlikte ders çalışmamıza ses çıkarmazlardı.
Yakında kimya yazılısı vardı ve biz ders çalışmak için Fatihlerin evinde toplanmaya karar vermiştik. Fatih
-“Ya bugün bize gelin evde annemlerde yok, hem çalışır hem de kafamıza göre takılırız.” Deyince onlarda toplanmaya karar verdik.
O gün annem yan komşulara gidince bende evde boş durmaktan sıkılmış. Kararlaştırdığımız saatten bir saat önce Fatihlerin evinin yolunu tutmuştum. Zile basıyordum ama açan yoktu. Dışarıda oluktan boşanırcasına bir yağmur yağıyordu ve ben dolmuştan eve gelene kadar sucuk gibi ıslanmıştım. Sonunda Fatih’i arayarak nerede olduklarını soracakken kapıyı Fatih açtı. Evde kimse yoktu, tek başınaydı ve neden geç açtın ne yapıyordun diye sorduğumda
-“Tuvaletteydim kızım duymamışım.” Dedi. Ama benden önce eve girerek yine tuvalete gitti. Bende üzerimi değişmek için Fatih’in odasına girdim. Fatih gelene kadar oyalanmak bilgisayar başına geçtim ve ekranı açtığımda gördüğüm şey bir porno videodan görüntüydü. Demek ki ben gelmeden önce porno film izliyormuş.

Birkaç dakika sonra döndüğünde Fatih benim ekrandaki görüntüyü gördüğümü görünce biraz kızarsa da hiç bozuntuya vermeden yanıma gelip ekranı kapatarak
-“Ne kurcalıyorsun kızım bilgisayarı, işimiz vardı herhalde” diye titrek bir ses tonunda söylendi.
-“Anlaşılıyor nasıl bir işin olduğu.” Dedim. Sesini çıkarmadı. Ama bir hayli utandığı belliydi. Aslında bende porno izlemesini seven bir kızdım. Bunu bilse belki bu kadar utanıp kızarmazdı. Ekranı kapattıktan sonra
-“Sucuk gibi olmuşun üşüyüp hasta olacaksın ablamın giysilerinden getireyim de üzerini değiş” diyerek odadan ayrıldı. Az sonra elinde bir elbiseyle geri döndü.
-“Al bunları giy yoksa hasta olacaksın sen üzerini değiştirene kadar ben de alttaki pastahane den bir şeyler alayım birazdan çayla içeriz” dedi.
Fatih gittiğinde tekrardan bilgisayarın başına gelerek geçmişten izlediği pornoları tekrar açarak sesi kısıp izlemeye başladım. Daha çok grup sex videoları izlemişti. Biraz orada Fatih’in izlediği pornolara baktıktan sonra bilgisayardan kalkıp üzerimi değiştirmeye başladım. Tam o sırada Fatih odaya girdi ve üzerimde sutyenimle kalakaldım, altımda henüz eteğim falan duruyordu daha soyunmamıştım. Fatihe
-“Üzerimi giyiyorum çık dışarı.” dedim ama çıkmadı.
-“Deminden beri değiştirseydin kızım bilgisayarda işim var bakmıyorum sana sen devam et.” diyerek bilgisayarın başına geçti. O anda aklıma gelmişti, az önce izlediğim pornoları kapatmışıydım. Fatih bilgisayarı açar açmaz benim son izlediğim grup pornoyu gördü ve
-“Ooooo sende mi seversin porno izlemesini?” diye sordu. O an nedense hiç gizleme isteği duymadım ve
-“Evet, seviyorum bazen izlerim ne olmuş?”
-“Bir gün beraber izleyelim mi?” diye sordu, bende
-“Neden olmasın izleriz bir gün.” Dedim.
-“O zaman hadi gel şimdi izleyelim.” deyip elimden tutarak beni bilgisayarın başına doğru çekiştirmeye başladı. Üst tarafım hala çıplaktı ve sadece sütyenim vardı.

-“Fatih bırak saçmalama!” dedim
-“Kızım nazlanma işte!” diyerek dudaklarıma yapıştı. Dudaklarıma yapışmasıyla benim elimdeki elbise yere düştü. Fatih’i ittirip,
-“Lütfen yapma…” falan dedim, ama dinlemiyordu. Bu sefer boynumu öpmeye başladı. Ben halen yalvarıyordum, ama Fatih duracak gibi değildi. Bu arada tek eliyle kalçalarımı sıktırıyor, diğer elini de külotumun içine sokmuş, amımı karıştırıyordu. Amıma parmağını sokmak isterken,
-“Fatih, yapma ben bakireyim!” dedim.
-“Merak etme güzelim, bekaretine dokunmam!” dedi. Amımla oynaması hoşuma gitmişti, hele klitorisimi gıdıklayınca, artık kendimi bırakmıştım. Boynumdan sonra tekrar dudaklarıma yapıştı, ama bu sefer ben de karşılık veriyordum. Birbirimizin dudaklarını kemiriyorduk adeta…

Sütyenimin kopçalarını açtı. Sutyenimi çıkarıp yere attı ve göğüslerimi yalamaya, öpmeye, emmeye başladı. Bir müddet göğüslerimle ilgilendikten sonra, aşağıya eğildi, eteğimin altına elini sokup külotumu dizlerime kadar indirdi. Sonra eteğimin altına kafasını soktu ve zaten sulanmış amıma dil darbeleri atmaya başladı. Ben tabii zevkten çıldırıyordum. Amımı biraz daha yalayınca, ben artık orgazm kasılmaları yaşıyordum. O ise amımın sularını şapırdata şapır data yalamaya devam etti. Orgazm olurken bacaklarım titriyordu resmen.

Sonra birden ayağa kalkıp, bana,
-“Otur!” dedi. Bacaklarım aşağıda kalacak şekilde yatağın üzerine oturdum. Fatih yere çömeldi, dizlerimdeki külotumu çekip ayaklarımdan çıkardı. Sonra bacaklarımı iki yana açıp, tekrar amıma yumuldu. Öyle güzel ve iştahlı yalıyordu ki, ben zevkten kuduruyordum. Saçlarını tutarak, ağzını amıma daha da bastırıyordum. Bir müddet sonra da ikinci orgazmımı olmuştum.

Fatih tekrar ayağa kalkarak önünü gösterdi ve
-“Sıra sende!” dedi. Ben de yataktan inip yere çömeldim, kemerini çözdüm. Fermuarını da indirip, pantolonunu aşağı sıyırdım. Külotunu da indirdiğimde, dimdik yarağı karşımda bayrak direği gibi duruyordu. Elime alıp yarağının kafasını öptüm, sonra ağzıma aldım ve yalamaya başladım. Bir müddet sonra bana,
-“Arkadan yapalım mı?” dedi.
-“Olmaz, acıyor!” dedim.
-“Denedin yani?” dedi.
-“Hayır bir kez salatalık sokmaya çalışmıştım çok acıdığı için faz geçtim!” dedim.
-” Ben acıtmam! Merak etme” dedi. Biraz düşünüp,
-“Acıtmayacaksan tamam…” dedim.

Hemen elimi tutup beni yatağın üstüne domalttı. Arkama geçip, amımı götümü yalamaya başladı. Ben zevkten tekrar kudurmaya başlamıştım. Bir süre sonra arka deliğimde yarağını hissettim ve
-“Lütfen yavaş ol!” diyebildim.
-“Tamam canım merak etme!” dedi ve götüme yüklenmeye başladı. Biraz uğraştan sonra yarağının kafası girmişti, ama canım da acımaya başlamıştı. Kaçmaya çalıştım, ama kalçalarımdan belimi sıkıca kavramıştı. Kaçacak yerim yoktu. Fatih ise yavaş yavaş götüme sokmaya devam ediyordu.
-“Çıkar! Çıkar Fatih lütfen Çok acıyor! Lütfen çıkar!” diye odanın içinde bağırıyordum. Fatih ise,
-“Şşşşt, az kaldı aşkım, bitti!” diyor, sokmaya devam ediyordu. Kasıklarını kalçamda hissettiğimde durdu. Demek ki köküne kadar sokmuştu götüme, ama ben de ağlamaklı olmuştum…

Biraz içimde bekledikten sonra, yavaş yavaş götüme sokup çıkartmaya başlamıştı, arkamda inleyerek götümü sikiyordu. Bir süre gidip geldikten sonra bende de acı gitmiş, zevk almaya başlamıştım. Bu arada Fatih giderek hızlanıyordu, kasıkları kalçama çarptıkça ‘Şak, şak, şak!’ sesleri geliyordu. Daha sonra elini de amıma uzattı ve amımı okşamaya başladı. Şimdi benim zevkim ikiye katlanmıştı ve fazla geçmeden bir kez daha orgazm oldum. Fatih ise halen götüme sokup çıkarıyordu. Bir süre sonra belimi öyle sıkmaya başlamıştı ki, canım acımıştı. O acıyla kafamı kaldırdım. Kaldırdığım anda da kapıda İsmail’i görmüştüm. Ne zaman gelmiş ne zamandan beri bizi izliyordu, bilmiyordum. İsmail’e baktığım esnada içimde bir sıcaklık hissettim. Fatih götümün içine döllerini boşaltıyordu. Ben şakın ve hareketsiz bir şekilde kıpırdamadan beklerken İsmail
-“Ooooo eğlence var ve beni beklemediniz aşk olsun size” diye yanımıza doğru gelirken Fatih
-“Olurmu kanka senin hakkın duruyor her zaman sende katılabilirsin eğlenceye” derken Bir süre daha içimde gidip geldikten sonra yarağını götümden çıkardı. Bu arada İsmail de yanıma gelerek pantolonunu indirip yarağını önümde dışarı çıkardı. Sertleşmiş ve ıslanmıştı. Elime alarak uç kısımlarını öpmeye başladım, ellerimi yarağından çekip ağzımı açtırdı, yarağını ağzımın içine sokmaya başladı, sadece uç kısmı yani ıslanan kısmını sokup çıkarıyor bana da
-“Hadi em bakalım.” diyordu. İkinci defa sik alıyordum ağzıma pek de usta sayılmazdım. O yüzden ne yapacağımı bilmeyerek sanki dondurma yalar gibi yarağını yalamaya başladım. Yaladıkça daha çok ıslanıyordu, tükürecek bir yer olmadığı için ağzıma akan her şeyi yutmak zorunda kaldım. Bir kaç dakika İsmail’in yarağını yaladıktan sonra
-“Az önce ne yaptıysan şimdi sıra bende hadi domal bakalım.” Dedi. Yatağa çıkıp domalarak göt deliğimi ayırdım. Önce parmaklamaya başladı ve o arada amımı da okşuyordu. Sonra götüme tükürerek yarağını yavaş yavaş götüme soktu. İsmail içime girerken biraz canım acımıştı. Biraz daha büyük yarağı vardı ve ilk girişte canım yansa da sonrasında alıştım ve şimdide Kankam İsmail’e götümü siktiriyordum. On on beş dakika hiç durmadan götümü sikti İsmail sonra oda boşalıyorum diyerek göt deliğimin içinden çıkmadan içime boşalıverdi.
Herkesin anlatması bitmişti. Sinan:

– “Bence oyunu biraz değiştirelim. Şişe kimde kalırsa hem soruyu cevaplasın, hem de üstündeki giysilerin bir parçasını çıkarsın. ”Dedi. Piraye hemen:
– “Bana uyar.” Tamer,
– “Bana da.”
İşlerin kontrolden çıkmaya başladığını düşünüyordum. Şu anda kalkıp gitmeyi düşündüm. Ama bunu yapamazdım. Korkan ben olmamalıydım.
– “Bana da uyar.”
– “Harika. O halde devam edelim.”
Sıra Sinan’daydı ve soru Piraye’ye gitti.
– “Hiç grup seks yaptın mı?”
Piraye önce ayakkabılarını çıkardı, ardından cevapladı.
– “Hayır. Ama denemek isterim.”
Ardından sıra Tamer’e geldi.
– “Tamer, benimle ne zaman sevişmek istiyorsun?”
İçimden – “Oha” demekten kendimi alamadım.
– “Sen ne zaman istersen?”
Tamer t-shirtünü çıkardı. Şişeyi çevirdi ve soru Bana gitti.
– “Sonay, Piraye ile sevişirsem bana kızar mısın?”
– “Hayır. Neden kızayım? İstediğini yapmakta özgürsün.”
Ben de ayakkabılarımı çıkardım. Soru Piraye’ye gitti.
– “Piraye, neden bu kadar isteklisin?”
Piraye Güldü ve gömleğini çıkardı. Siyah sutyeni dolgun göğüslerine çok davetkar bir görünüm veriyordu.
– “Sence ben çok mu istekliyim? Bence sen de en az benim kadar isteklisin. Neyse, istekliyim çünkü tatildeyiz ve eğlenmek istiyorum.”
Bir sonraki soru Sinan’aydı.
– “Sinan sen de Sonay’la sevişmek istiyor musun?”
Sinan direkt pantolonunu çıkardı. Slibinin içinden penisi kocaman görünüyordu. Bir an herkesin gözü ona takıldı.
– “Evet. Onu arzuluyorum. Belli olmuyor mu? Hahha!”
Şişe Beni gösterdi.
– “Sonay benimle sevişir misin?”
Artık her şeyin kontrolden çıktığını biliyordum. Ama sonuna dek gitmeye kararlıydım. Küpelerimi çıkardım.
– “Olabilir. Baksana, Piraye’yi çok mutlu etmişsin. Onun zevkine güvenirim.”
– “Vaay, iyi cevap.”
Benim çevirdiğim şişe Piraye’ye yöneldi.
– “Piraye, söylesene nereye kadar soyunacaksın?”
– “Arkadaşlar, Sonay çok iyi oynamaya başladı. Sonaycığım, sonuna kadar diyorum sana.”
– “Ve Piraye muhteşem bacaklarını zaten pek de gizlemeyen eteğini bir çırpıda çıkarıverdi. Artık üzerinde sadece siyah sutyeni ve g-strinği kalmıştı. İtiraf etmek gerekir ki, harika görünüyordu. Erkeklerin nefes alıp verişleri hızlanmıştı. Sıra Tamer’e geldi.
– “Tamer, hiç anal seks yaptın mı?”
– “Yapmadım. Denemek isterim ama fırsat olmadı.”
Tamer de pantolonunu çıkardı. O da kazık gibi olmuştu. Üzerinde sadece külotu ve ayakkabıları vardı. Şişe Piraye’ye gitti.
– “Piraye, merak ettim de. Seninle yapacağımız oral seksten sonra, bir ara, anal sekse izin verir misin?”
– “Al işte! Hahha. Hiç bu kadar eğlenmemiştim.”
Bu sözler Sinan’a aitti.
– “Olabilir. Bu biraz senin ikna kabiliyetine bağlı.”
Piraye ağır hareketlerle sutyenini kopçalarını çözdü ve askıları omuzlarından sıyırıp çıkardı. Şimdi herkes büyülenmiş gibi ona bakıyordu. Göğüsleri harika görünüyordu. Piraye’nin sorusu Sinan’a gitti.
– “Sinan, Tamer’le ikinizi birlikte istiyorum desem, ne dersin?”
– “Hmm. Sen ikimize birden yeteceğine inanıyorsan, neden olmasın?”
Sinan’ın sorusu Banaydı.
– “Sonay, bugüne dek kaç farklı erkekle yattın?” Önce gömleğini çıkardım. İçinde Beyaz renkli sütyenim vardı. Cevabımı verdim
– “Altı…” soruşumu Sinan’a yönelttim.
– “Sen bu kadar özgür hareket ederken, eşin de şu an senden daha yakışıklı olduğunu düşündüğü biriyle sevişiyor olsa, buna nasıl tepki verirdin?”
– “Güzel soru. Sanırım benden daha yakışıklı bir erkek onu istemezdi.”
– “Fark etmez. Varsayalım dedim.”
– “Ok. Buna çok kızardım. Ama bilmiyorum. Belki de olabilir. Hiç düşünmemiştim.”
– “Ok.”
Bu arada Sinan t-shirt’ünü de çıkarıp, sadece külotla kaldı. Sorusu Piraye’ye gitti.
– “Piraye, sen, ben ve Tamer sevişirken, sence Sonay’da bize katılmalı mı?”
Piraye cevap vermeden önce kahkahayı koyuverdi. Çok sarhoş olduğu her halinden belliydi. Ayağa kalktı; üzerinde sadece külotu vardı. Sinan ve Tamer nefeslerin tuttular. Ben ise merakla ve ilgiyle izliyordum. Az sonra kendi başıma da benzer bir durum gelecekti. Piraye arkasını döndü. g-strinğ’inin saklayamadığı poposu inanılmaz güzellikteydi. Eli g-strinğ’in yan ipine gitti ve bir hamlede ipi çözdü. Siyah bez parçası kalçalarının arasından kayıp gitti. Artık çırılçıplaktı. Bir anda yüzünü gruba döndü. Aşk üçgeni muntazaman tıraşlanmıştı. Sadece dibe doğru simsiyah kıllar vardı. Bir an ayakta kalan Piraye yerine oturdu. Artık oyuna çırılçıplak devam edecekti.
– “Bence katılmalı. Halinizden anladığıma göre siz çok azdınız. Ben tek başıma sizinle başa çıkamam.”
Piraye’nin sorusu Sinan’aydı. Tamer,
– “Ooo. Hile mi yapıyorsunuz? Sen ona, o sana.”
– “Merak etme, çıkaracak giysisi kalmayanların soruları bir yanlarındakine gider.”
Piraye sorusunu sordu.
– “Sinan, Sonay’la sevişirsen, sana en çok ne yapmasını istersin?”
Sinan cevap vermeden önce külotunu çıkardı. Karanlıkta balkondan az buçuk görmüş olduğum penisin büyüklüğü karşısında şok oldum. Kocaman, kazık gibi sertleşmiş, kıllı bir şeydi. Bir an aklımdan bu dev penisi emmek geldi. 2 gündür Piraye’yle birlik olup, kendisiyle dalga geçen Sinan’a bu işin nasıl yapıldığını göstermek istedim. Sinan’ın sesi düşüncelerimi böldü.
– “Bence onun muhteşem kalçaları var. Bana arkadan vermesini isterim.”
Ben hariç herkes gülüştü. Sesimi çıkarmadım. Sıradaki soru Tamer’e yöneldi.
– “Tamerciğim, eski dostum, söyle bize dün gece Sonay sana oral seks yaparken neler hissettin?” Tamer cevabı bekletmeden verdi.
– “Zevkten öleceğimi sandım. İnanılmaz güzeldi. Bu kadar yetenekli olduğunu tahmin edemezdim.”
Ve Tamer de külotunu çıkardı. Sadece ayakkabıları kalmıştı. Onları da çıkardı. Artık Ben hariç herkes çırılçıplaktı. Sıranın her halükarda bana geldiğini biliyordum. Bu oyuna devam etmeye de pek gerek kalmamıştı. Ayağa kalktım. Herkes heyecanla beni izliyordu. Sessizlikten odadakilerin nefes alışları duyulabilirdi. Beyaz bermudamın düğmelerini açtım, bermudayı nefis kalçalarından sıyırıp çıkardım. Artık üzerimde külot ve sütyenim kalmıştı.
İçk**en başı dönüyordu. Olanları ve olacakları yargılama yeteneğimi neredeyse kaybetmiştim. Tek bildiğim artık eski Sonay olmadığım, tüm duvarlarımı yıktığım ve içimin seks isteğiyle tutuştuğuydu.
Bardağımın dibinde kalan içkiyi yudumladım. Tamer’e doğru ilerledim. Arkamı döndüm, eğildim ve hareketlerimle Tamer’den sütyenimin kopçalarını açmasını istediğimi belli ettim. Tamer elleri titreyerek Benim sırtıma uzandı. Birkaç saniye becerip kopçaları açamadı. Piraye kıkırdamaya başlamıştı.
Sonunda kopçalar açıldı, Tamer ellerini omuzlarımdaki askılardan geçirdi, sütyenimi hızla çıkarıp koltuğa fırlattı. Benim çıplak göğüslerim ortamda yeni bir heyecan dalgasına yol açtı. Sinan kendini tutamayıp,
– “Çok güzel” diye mırıldandı.
Sinan’a döndüm ve nefis biçimli göğüslerimin tüm güzelliğini sergileyerek ona doğru ilerledim. Bir an durakladım, şu yaptığıma inanamıyordum. Para karşılığı tutulmuş bir fahişe gibi üç kişinin önünde striptiz yapıyordum. Lakin, vücudumu saran ateş bu tür düşüncelere fazla şans tanımıyordu. Yatağın en ucunda oturan ve penisi çatlayacakmış gibi sertleşmiş olan Sinan’ın yanına gittim.
– “Sen de kalanı çıkarır mısın?” Sinan kulaklarına inanamadı.
– “Memnuniyetle.”
Ve hiç oyalanmadan Benim külotumu bacaklarımdan aşağı kaydırıverdi. Artık diğerleri gibi çırılçıplaktım. Sinan 30 cm önünde duran Benim pırıl pırıl aşk üçgenime hayranlıkla baktı. Artık kendime engel olmayacaktım. Kimseye aldırmadan Beni popomdan kavradı ve kendine çekti. Açlıktan çıkan bir hayvan gibi başını kadınlık organıma gömdü ve tüm gücüyle öpmeye, yalamaya, emmeye başladı. Parmaklarını da kalçalarıma geçirmişti. İnleyerek kendimi koyuverdim.
Sonra bir an kendimi Sinan’dan kurtarmayı başardım. Yatağa sırtüstü uzandım, bacaklarımı açtım ve kendimi tamamen serbest bıraktım. Sinan hemen üzerime atladı ve kaldığı yerden Beni yalamaya başladı. Dilini vajinamın her yerinde gezdiriyor, salyalarını akıta akıta yalıyordu. Adeta zevkten kıvranıyordum.
Sinan, dilini vajinamın içine sokup çıkarmaya, Beni diliyle becermeye başlayınca, gırtlağımdan yükselen çığlığa engel olamadım. Doludizgin bir orgazma koşuyordum. Hayatımın en hızlı orgazmına. Gözlerimi sımsıkı kapadım. Karanlıkta tek ayrımsadığım, içime aşk temposuyla girip çıkan sıcacık, ıslak dildi.
Başım dönüyordu. Gözlerimin önünde renkler, şekiller uçuşmaya başladı. Daha fazla dayanamadım ve müthiş bir orgazm dalgasıyla zanğır zanğır titremeye başladım. Kadınlık sıvılarım bir sel gibi Sinan’ın ağzına boşalıyordu. Sinan, bir yandan şapır şupur yalamaya devam ediyor, bir yandan da,
– “Bu ne hız be kızım? Meğer sen neymişsin? Çok da tatlıymışsın. Her kadının tadı bu kadar iyi olmaz. Kaç aydır boşalmadın sen? Ama dur bak, ben de sana her şeyi içireceğim” diyordu.
Sanki dakikalar süren bu orgazmın ardından Benim Beynim boşalmıştı. Her yanımı tatlı bir rehavet kaplamış Fena halde çişim gelmişti,. Toparlanıp kalktım. Sinan hemen,
– “Nereye?”
– “Tuvalete. Çok sıkıştım.”
– “Ha, tamam. Ben de bir an gitmeye niyetlendin sandım da.”
Ayağa kalkarken dakikalardır ilk kez etrafıma baktım. Piraye ve Tamer yerde halının üzerindeydiler. Tamer sırtüstü uzanmış. Piraye eğilmiş, Var gücüyle Tamer’in yarağını emiyordu. Onları izlemekten kendimi alamadım.
Piraye gerçekten bu işte çok iyiydi. Tamer kendinden geçmiş, mutlulukla gülümsüyor, dün Benim ağzıma boşaldıktan sonra bugün de Piraye’nin dudaklarının arasında olmaktan müthiş bir zevk alıyordu. Piraye arada bir penisi ağzından çıkarıyor, çabucak nefes alıyor, ardından yarağa tükürüp kayganlaştırıyor, yeniden ağzına alıp emmeye devam ediyordu. Bir iki denemeden sonra penisi köküne kadar ağzına almayı başarmıştı.
Tamer titriyor, inliyordu. Sinan yerinden kalkıp, Piraye’nin arkasına geçti. İki eliyle Piraye’nin başını tutup, Tamer’in penisine bastırmaya, tempoyu ayarlamaya başladı. Piraye dünyayı umursamaksızın işine devam ediyordu. Gırtlağına kadar soktuğu penisi yutacakmış gibi iştahla emiyor, ağzının her noktasıyla penisi hissediyor, vantuzluyordu. Tamer kasılmaya başladı.
– “Aaahhhh! Durma Piraye, harika. Geliyorum. Geliyorum. Ohhhhh!”
Piraye bunun üzerine birden penisi ağzından çıkardı ve kendi haline bıraktı. Tamer’in gözleri yuvalarından oynadı. Ağzını açtı ama konuşamadı. Piraye Tamer’in dönülmez noktaya geldiğini anlamıştı ve alacağı zevki artırmak için penisi kendi haline bırakmıştı.
Tamer bir epilepsi hastası gibi kasıldı, sarsıldı ve bir anda spermlerini Piraye’nin yüzüne, dudaklarına fışkırtmaya başladı. Piraye hiç kıpırdaman yüzüne fışkıran, şiddetle adeta yüzünü tokatlayan spermleri izliyordu. Tamer o kadar yoğun ve uzun süre boşaldı ki, Piraye’nin dudakları, burnu, çenesi spermle kaplandı.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Karım ile değişen hayatımız 1

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Karım ile değişen hayatımız 1

Merhabalar efendim ben Burak karım ise sevda 28-26 yaşlarında çiftiz. İlk önce kendi hayatımı anlatayım ben liseyi ve üniversiteyi Bursa da okumuş bir gencim karım ise üniversitede arkadaş ortamından tanıştığım bir arkadaşımdı sonradan ona karşı bir yakınlık hissettim ve konuşmayı ilerletmek istedim o zamana kadar kadınlarla aram pek iyi değil belk**e ilk defa sevda gibi ciddi düşündüğüm bir kızla konuşuyordum ve biraz utangaç davranıyordum ona karşı o da bunun farkındaydı ama çaktırmamaya çalışıyordu. Daha sonra ise aramızda hiç bir sır kalmamıştı taki o mesajı atana kadar.

-Burak sana bir soru sorucam merak ediyorum gerçekten fantezilerin neler?

Bunu sorduğunda artık iş başka işlere gideceğini anlamıştım çünkü benim pipim o kadar büyük değil en büyük hali 8 cm falan ama bundan haberi yoktu tabiki de sevdanın bende o şaşkınlıkla onun vücuduna uygun fanteziler söyledim işte iri göğüs büyük popo güzel eller falan demiştim bunu dedikten sonra bende ona sordum senin fantezilerin nelerdir diye işi burada bırakmak istemiyordum çünkü gideceği yere kadar gitmesini istiyordum oda bana dedi ki;

-Aşkım benim fantezilerim de büyük yaraklı insanların altına yatmak onlar tarafından döllenmek felan demişti.

Sevda bunu diyince kendime baktım benimki sevda için çok ufaktı ama bilmiyordu tabiki ve sevda da evlenene kadar öğrenmedi evlenene kadar sadece öpüştük başka bir şey yapmadık ve sonunda evlenmiştik gerdek gecesi otele gittik ve soyunduk ben yatağa yattım sevda ise rahatlamak için duş alıp geleceğini söylemişti ben onu yatağımda ufak sikim ile bekliyordum.

karım duşu aldı ve geldi yanıma öpüşmeye başladık direk ve sonra karım elini sikime attı bende hemen farketmesin diye elini çektim ve boynundan her yerini yalayarak aşağı doğru inmeye başladım karım ufak ufak iniltilere başladı sıra amına gelmişti hayatımda ilk defa am yalıyordum ve nasıl olacagını bilmiyordum ama izlediğim pornolara göre yalamaya başladım ve sevda da artık kıvama gelmiş olmalı ki Burak artık içime gir diyordu.

Benim sikimde sevda dokunmamasına rağmen taş gibiydi ve sevda ufacık dokunsa patlıycak gibiydim çok doluydum irkildim ve karımın amına yerleştirmemle daha karım bir şey demenden boşaldım.

Karım noldu neden içinmden çıktın diye bana sordu bir sıkıntı mı var diye ben ise ona boşaldıgımı söyledim..

Karım da nasıl yani daha içimde hissetmedim bile nasıl boşaldın dedi. karım bunları derken sikim ufalmış küçülmüştü bile karım sikime bakmak için kalktı ve gördü o an anladım hayal kırıklığına uğrattıgımı karımı ama artık yapacak bir şey yoktu bununla yaşamayı öğrenmesi gerekiyordu ya da ben öyle düşünüyordum.

Karım alaycı bir tavırla neden bu kadar ufak burak bu noldu ki dedi. ben ise bu normal boyutu hayatım dedim karım artık ufak bir pipim oldugunu biliyordu ve bundan sonra ilişkimizin seyri değişmişti.

Ben ise karımı çok seviyor onu mutlu etmek istiyordum internette araştırma yaptım işte karısını yatakta mutlu edemeyen erkekler neye başvurmalı felan tarzında makaleler okudum aradan aylar geçmişti ve şimdiden seks hayatımız yok gibiydi.

Ben geçen bu sürede pek çok şey öğrendim. Cuckold, Dominant wife, sissy husband vb gibi tavsiyeler gördüm bir gün karım tek başına televizyon izliyordu yanına gittim ve memelerini ellemeye başladım karım ise istemedi fakat ben zorlamak istedim sonra karımı güzelce ayaklarını yaladım bundan çok hoşlanıyordu fakat benim bir ayak fetişimin oldugunu bilmiyordu neyse amına çıktım güzelce yaladım boşalttım karımı sıra bendeydi karım aldı eline sikimini yaklaşık 15-20 sn sonra bende boşaldım karım boşalan dölleri aldı ve üstüme sürdü ve dedi ki

-burak artık denemeye gerek yok senden olmuyor işte beceremiyorsun beni bu ufak sikinle dedi

bunu demesiyle sikim bir anda tekrar kalktı bu ilk defa oluyordu çok hoşuma gitmişti beni aşağılaması çok beğenmiştim karım da anladı beğendiğimi ve devam etti

-Ooo ufak sikli burağın hoşuna gitti demek söylediğim laflar

bunları dedikçe deli gibi oldum altıma aldıgımla sikmeye başladım sevdayı yeni boşaldıgım için boşalmamıştım da yani her şey çok güzeldi ben sevdayı yı sikerken o bana hakaret ediyordu.

-Amına kodumun beceriksizi yanıp tutuşan amımı aylar sonra siktin orospu çocugu

İlk defa böyle küfürlü konuşuyor fakat benim çok hoşuma gidiyordu. Sonradan içine oluk oluk boşaldım karımın bu konuşma çok hoşuma gitmişti artık bunu karımda biliyordu

Ertesi sabah kalktıgımda yatakta yoktu sevda salona gittim bilgisayarın başındaydı ve benim izlediğim pornoları geçmişten görmüştü ve şok olmuştu…

Devam edicek yorumlara göre Sevgilerle. :=) SEVDA BURAK ÇİFTİ <3

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

C.H-27 (Gecis)

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

C.H-27 (Gecis)
Uzun zamandır yoktum birileri demiş öldü.Şimdi yazsınlar kral geri döndü.Nerede kalmıştık? @xhamster

Şaka maka falan ama 1 seneyi aşkın bir zamandır yazmıyordum. Önce laptopumun klavyesinin bozulmasıyla başlayan bu sürede daha sonra işlerim sebebiyle yoğun ve yorgun olmamdan dolayı anca fırsat bulabildim.Bu sürede serinin devam etmesini isteyenler güzel mesajlar attılar burdan teşekkürlerimi iletiyorum. Yazıyorsam güzel geri bildirimler aldığım için yazıyorum.Motivasyon oluyor.

Kaldığımız yerden hiç bu kadar ara vermemişçesine devam edelim o zaman.

Aybüke kapıyı açar açmaz sıkıca sarıldı bana seni çok özledim 1 gün ayrı kalamıyorum senden diyerek bol bol öptü.Ekin hiç bir şey çaktırmamıştı belli ki diye düşündüm.İçeri girdiğimde kızlar yemek yemeğe çıkalım diye beni bekliyorlarmış. Aç değilim içki içtim hem yorgunum bu akşam beni affedin dedim. Önce mırın kırın yapsalar da kız gecesi yaparız diyerek çıktılar evden.

İlla ki kızlara sarkan eden olacaktı ama aybükeye güveniyordum sorunsuz bir şekilde geri döneceklerini biliyordum. Kızlar çıktıktan sonra olanları düşünüp dolaptan biralarımı açıp içmeye, tek başıma kalmanın rahatlığını yaşıyordum. Gece 12e yaklaşırken kızlar geldiler. Ben de salonda boxerla oturmuş tvden müzik kanalı açmış takılıyordum. İçeri girer girmez yanıma gelip yaptıklarını anlatıyorlardı.Deniz kenarında rakı balık yapmışlar. Kafaları güzel gibiydi o halde eve gelmeyi başarmalarına sevindim.

Kafam hiç götürmemesine rağmen dinliyormuş gibi yapıp tvye bakıyordum boş boş o sırada Aybüke çok sıcak diyerek askılı elbisenin askılarını kolundan çıkartıp yere doğru bıraktı. Altında siyah dantelli sütyen külot takımı vardı ve aşırı seksi görünüyordu.Bu da çok sıktı diyerek sütyenin çıkardı.Mükemmel göğüsleri özgürlüğüne kavuşmuştu. Onu öyle görünce ıslık çaldım güzel seksi sevgilim taş gibisin diyerek iltifatlarda bulunuyordum. Hoşuna gitmişti çok hemen yanıma oturarak kedi gibi sırnaştı bana.

Ezgi ile Ekin üzerlerini çıkartmak için yukarı çıktıklarında Aybüke ile tvye bakıyor birbirimize sarılıyorduk.Uykusu geldiğini söyleyip beni de alarak odamızı çıktık. O gün başka bir şey olmadan yatıp uyuduk. Sabahın 6sı gibi telefonumun çalmasıyla uyandım. Annem arıyordu 2 defa daha aramış 3.de anca uyanabilmiştim. Telefonda amcamın öldüğünü acilen Bursaya gidiyoruz seni almaya geliyoruz dedi.

Allak bullak olmuştum sabah sabah benim konuşmalarıma Aybüke de uyanmış anlamsız gözlerle bana bakıyordu.Telefonu kapattıktan sonra hemen kendimi duşa attım. Aybüke de gelerek aşkım noldu diye merakla soruyordu. Amcamı kaybettiğimi söylediğimde o da üzülmüştü.

Amcamı seviyordum ama o kadar da etkilememişti. Babamla da iyi anlaşamıyorlardı zaten kızıyordum ona. Tatilden tatile görüşüyorduk ama babamın 2 kardeşinden biri olması sebebiyle babam çok üzgündü. Aybüke beni yolcu ettikten sonra koşturarak bizimkilerin yanına gittim oradan da bursaya geçtik.

Tatilim de çöp olup gitmişti bu sayede.

Cenazeydi oydu buydu derken yarak kürek işlerle vakit öldürüyordum. Aybükeler de bensiz devam etmek istemediler tatile Can gelip kızları alıp İstanbula geri döndüler.

Ağustos ortaları gibi yaşadığımız şehre döndük. Babam da yeni yeni kendine geliyordu. Bir kaç gün sonra üniversite sonuçları açıklanmıştı. Ege üniversitesi iibf fakültesini kazanmışım. Bölüm adını yazmayayım şimdi tanıdık falan çıkar reklam olmaya gerek yok. Bu haber babamı biraz neşelendirmişti. Bölüm kötü ama ege üniversitesi diye gurur duyuyordu oğluyla.Annem ise baya baya mutlu olmuştu.

Aynı sevinci Aybüke için söylemek doğru olmazdı çünkü beni İstanbula yanına bekliyordu. Uçakla 2 3 saate yanımdasın ya da ben yanındayım diyerek teselli etmiştik birbirimizi.Aybüke ile konuşmamız bitince hemen arkadaşlarımı aradım nereleri kazanmışlar diye bir çok kişiyle konuştuktan sonra izmiri kazanan bir kaç arkadaşım dışında çoğu ile farklı farklı şehirlere dağılmıştık. Sınıfımdan Nilay ve Esin(sınıftan kankilerim) dışında izmiri kazanan yakın arkadaşım yok gibiydi.En yakınım Ercan da denizliye gitmişti.

Daha sonra aramız soğuk olmasına rağmen Pelini aradım biraz soğuk konuştuktan sonra ağlamaya başladı. Niye ağlıyorsun nerdesin yanına geliyorum dedim evdeymiş evine çağırdı. O sıcakta terleyerek hızlı hızlı yürüyerek evine gittim. Annesi ve anneannesi de evdelerdi. Annesi beni görünce sevinmişti çünkü ağlayan kızını en iyi benim teselli edeceğimi yüzünü güldüreceğini biliyordu.

Pelin güzel bir bölüm kazanmıştı İstanbulda bir üniversitede. Ağlama sebebi ise benim de dahil olduğum yakın arkadaş çevresinden kimsenin istanbulu kazanmamış olması. Ben de önemli bir şey sanıp boşuna koşturdum diye yakınıyordum sinirleniyordu ama o da gülüyordu. Regl olduğunu anlamam zor olmadı. Ondandı bu gereksiz ağlaması. Begüm de çanakkaleyi kazanmıştı bu arada.Bir şey olmadı akşam üstü evime döndüm.Pelinle uzun zamandır görmüyorduk birbirimizi. Sadece arkadaş gibi sarılıp beraber zaman geçirdik.

Üniversiteye hazırlık kalma yeri ayarlama kayıtlar falan derken çöp olan yaz daha da çöp olup bitmişti.Eylül ayına girdiğimiz zamanlarda teker teker bütün arkadaşlarla vedalaşıyor onları yeni yaşamlarına asker uğurlaması gibi uğurluyorduk.En yakın okul benim olduğu için herkes önceden giderken ben gitmiyordum. Hatta ilk haftayı eksem mi diye düşünüyordum. Pelinin gitmesinden 1 gün önce gece 12 civarı begümden mesaj geldi. Begümle mesajlaşmıyorduk hiç ki zaten bizden habersiz gitmişti çanakkaleye. Yarın sabah Pelini uğurlamaya geliyor musun diye sordu. Evet tabiki dedim. Tamam haberleşelim ben de gelicem dedi. Sen çanakkalede değil miydin diye sordum. Bugün geldim haftaya temelli gideceğim dedi.Öyle bi konuştuktan sonra sabah erken saatte duş alıp kalktım giyindim.

Ben begüm bir kaç arkadaş daha buluşup pelini otobüse bindirmeye garaja gittik.Ağlaya ağlaya birbirimize sarıla sarıla Pelini yolcu ettik. O zaman dank etti işte. Lise yıllarımın hem en yakın arkadaşı hem aşkı hem de sex ortağım gitmişti. Her ne kadar görüşürüz buluşuruz konuşuruz desek de hayatlarımız artık ayrılıyordu belki de aylarca görüşemeyecek olmak yüzünü bile unutturacaktı bana ama Pelin benim için her zaman ilkti ve öyle kalacaktı. Bi anda gelen dank etme durumu modumu düşürmüştü.

Garajdan dönüp yavaş yavaş dağılırken Begüm yanıma gelip. Gidebileceğimiz bir yer var mı diye sordu. Çok şaşırmıştım.Şaşkın gözlerle dönüp baktım. Ne bakıyorsun kaç ay oldu görüşmeyeli illa pelinle mi olmak zorunda demişti. Bir şey diyemeden bizim evin boş olduğu aklıma geldi.(Eylül ayı ailem memur olduğu için çalışıyorlar.)

Bize gidebiliriz dediğimde yüzü gülmüştü. Arkadaşlarımızdan gizli gizli ayrılıp evimin oralarda tekrar buluştuk begümle.Önden ben girdim apartmana bir kaç dakika kadar begümü gizlice içeri aldım.Eve girer girmez daha çantasını çıkarmadan begüm boynuma sarıldı. Beni kendine doğru çekerek öpmeye çalıştı ama dur bi soluklanalım diyerek kaçtım. Beni yiyecek gibi hissediyordum.

Odama geçip yatağa oturdum Begüm gelip kucağıma oturup dudaklarıma yapıştı.Pelin olmadan ilk defa sevişiyorduk. Ateşli bir şekilde uzun uzun öpüştük seviştik. Geriye çekilerek üstündeki askılı tshirtünü çıkartıp attı.(Havalar sıcaktı gündüzleri akşamları ufak esinti oluyordu sadece) Sütyenine sığmayan dolgun göğüsleriyle karşımdaydı. Boynunu emmeye başladığımda derin derin nefes alıp vermeye başlamıştı bile. Boynundan göğüslerinin başladığı yere doğru ufak öpücüklerle inerken Begümde sütyeninin kopçasını açıp sütyenini çıkarttı. Begümün büyük göğüsleri her zaman etkilemiştir beni. Göğüslerini iki elime alıp mıncaklamaya uçlarını öpüp yalamaya başladığımda begümden zevk inlemeleri başlamıştı bile. Kucağımda olduğu için de şortlarımız üstünden birbirimize sürtünüyorduk.

Uzun sürede göğüslerini emdikten sonra kucağımdan yatağa doğru çevirdim. Sırt üstü yatar pozisyonda şortunun düğmelerini açtım. Begümünden yardımıyla şortunu külotuyla birlikte indirdim. Tertemiz kaymak gibi etli butlu amcığı karşımdaydı. Yeni tıraşlanmış olması kendine bugüne hazırladığı belliydi.

Üstündekileri çıkartıp atınca bacaklarından başlayarak amına doğru ufak öpücüklerle gidiyordum. Amına doğru geldiğimde sırılsıklam olduğunu bakınca bile anlayabiliyordum. Suları amından dışarı akıyordu resmen azgınlıktan. Büyük bir iştahla hoyratca amına daldım. Am dudaklarını emiyor,dilimi klitorisinde gezdiriyordum. Begüm çıldırmıştı. Eliyle kafamı amına bastırıyor, harika diyerek inliyordu. Klasik begüm çok geçmeden orgazm olmaya başlamıştı bile. Orgazm olurken o kadar çok bastırdı ki kafamı 15 20 saniye nefessiz kaldım.

Benim kendine gelince ben de kafamı kurtardım nefes almaya çalıştım. Gülerek özür dilerim çok mu bastırdım dedi. E biraz dedim. Hemen affettireyim kendimi diyerek doğruldu yataktan beni yatağa ittirerek şortumu çıkarmaya çalıştı.Yardımcı olarak hemen çıkarttım. Aletim taş gibi olmuştu bile. Uzun zamandır 31 bile çekmemiştim çok doluydum. Hatta en son Nura boşalmıştım ondan beri tık yoktu.

Begüm üstüme doğru çıkarak dudaklarıma yapıştı.Benim ona yaptığım gibi o da bütün vücudumu öperek yalayarak aletime indi. Yataktan inip dizlerinin üstüne oturdu.Bacaklarımdan tutup çekti beni. O yerde dizlerinin üstünde ben yatakta oturmuş vaziyetteydim. Eliyle aletimi kavradıktan sonra incelemeye başladı. Çok şişmiş bu uzun zamandır boşalmıyorsun galiba dedi. Evet dedim uzun zaman oldu.

Taşaklarıma yaptı ilk adımını. Ağzının içine alıp ağzının içinde dilliyordu. Aşırı zevk alıyordum. İşini gerçekten iyi yapıyordu. Taşaklarımı çıkardı ağzından. Diliyle aletimi yalamaya başladı. Dondurma yalar gibi yalıyor,tükürlüyordu arada. Ağzına alı emmeye başladığında kendimden geçmiştim. Kusursuza yakın bir sakso seansıydı resmen. Ağzından çıkartıp aletime tükürüp sırılsıklam yaptı. Biraz daha doğrulup göğüslerinin arasına tükürdü. Elleriyle o büyük göğüslerini tutup aletimi arasına aldı. Aletimin ıslaklığıyla birlikte dolgun yumuşak göğüslerinin arasında yukarı aşağı oynatıyordu. Muhteşem görüntü ve zevk yaşıyordum.

Zaten bu zevke daha fazla dayanamadım. Geliyorum dediğimde kafasını eğip aletimi de ağzına almaya çalıştı aynı zamanda da göğüslerini oynatmaya devam ediyordu. Çok geçmeden ağzına göğüslerine oluk oluk akmaya başlamıştım bile.Çenesine göğüslerine ağzına spermlerim fışkırıyordu. Durulmuştuk şimdi. Doğruldu oha amma boşaldın kanki dedi. Komik gelmişti bu söz ikimiz de güldük. Banyoya götürdüm temizlenmesi için. O göğüslerini falan yıkadıktan sonra çıktı ben de soğuk suyla aletimi temizleyip hararetini aldım.

Odama geldiğimde dolabımdan tshirt almış giymişti. Götünü yarısı aşağıda kalmış bir şekilde oturuyordu. Sigara içelim dedi. Ben de bi tshirt giyip balkona çıkıp sigaralarımızı yaktık. Biri görse bizi bu şekilde seks sonrası sigara olduğunu direk anlardı ama hiç aldırış etmedik görülmekten ikimiz de.

Sigara içerken muhabbet ediyorduk. Geçen seneden beri hoşlandığı konuştuğu bir çocuk vardı onla sevgili olmuşlar onu anlatıyordu bana. Madem sevgilin var neden benle olmak istedin buraya geldin diye sordum. Hep pelin varken seviştik senle başbaşa olmayı uzun zamandır istiyordum ama pelinden dolayı yaklaşamıyordum sana ama artık o yok ben varım dedi güldü. Bir şey demedim. Pelin mi daha iyi ben mi dedi. Bu son yaptığımızı pelinle yapamazdım mükemmeldi dedim. Ee benim göğüslerim kimsede yok serhat(sevgilisi) da bayılıyor buna dedi.

Demek seviştiniz he dedim. E tabi niye sevişmeyelim arkadan bile yaptık ama hala kız oğlan kızım dedi gülerek. Bu konuşmalar beni tekrar azdırmıştı.Elinden tutup odaya götürdüm tekrar sevişmeye başladık. Begüm dünden razı cilveli cilveli sevişiyordu benimle. Üstüme çıkıp sevişiyor bir yandan da sürtünüyorduk.Amının ıslaklığı gene hat safhadaydı. Üstümden inerek ters döndü. 69 pozisyonunda birbirimizi emip yalıyorduk hoyratça o sıra telefonu çaldı. Hemen doğrulup telefonunu aldı. Bana doğru gösterdi. Sevgilisiydi arayan.Bacaklarımın arasına girip efendim aşkım diye açtı telefonu. Bir yandanda aletimi yalamaya devam etti.

Pelini uğurladık şimdi simge(Pelin ve begümün sınıfından çirkin bi kız) lere geldik dondurma yiyoruz dedi. Aynı zamanda da aletimi emdi. Tam bir orospu gibi görünüyordu hiç böyle görmemiştim begümü. Utangaç tavırlar gitmiş orospu gelmişti resmen.Sevgilisi bir şey dedi duymadım ama kendini çekerek kahkaha attı salak hadi kapatıyorum eve geçerken ararım 5 dakika görüşürüz dedi kapattı telefonu.

Telefonu bıraktıktan sonra aletimi tutup prezervatif istedi. Ben sürtüşürüz diye düşünüyordum ne prezervatifi dedim. Ver sen diyince. Evde sakladığım prezervatifi alıp açtım. Elimden alarak aletime taktı. Krem var mı dedi. Banyodan arko el yüz kremini bulup getirdim. Kremden bolca alıp prezervatifin üstüne sürdü. Sonra da tek elini arkasına uzatıp göt deliğe sürdü. Şaşkınlık içerisinde izliyordum onu. Yatakta ters dönerek domaldı.Kafasını yatağa gömüp elleriyle götünü açıp hadi gir götüme dedi. Benim bildiğim dar delikli begüm açılmıştı belli oluyordu bakarak bile anlaşılıyordu.

Madem böyle istiyor kırmadan yatakta dizlerimin üstüne çökerek aletimi dayadım göt deliğine elimle biraz daha krem yedirdikten sonra yavaşça içine girmeye başladım.Yarısına kadar zorlanarak soktum. Bir yandanda begümün ağzını kapatmaya çalışıyordum çünkü çok çığlık atıyordu. Yarısında durdum. Biraz alışmasını bekledim. Biraz daha krem sürdüm o sıra. Sonra yavaşça hareketlenmeye başladığımda Begüm de ben de zevk almaya başladık. Uzunca bir süre bu pozisyonda sikiştikten sonra aletimi kökledim. Begümü boynundan kavrayarak kendime doğru çektim. Sol elimi göğüslerine, sağ elimi de amına atıp okşamaya başladığımda begüm kendinden geçti.

Elimle vücudunu okşayarak bir yandan da arkadan sikerek begümü tekrar orgazm etmeyi başardım. Begüm orgazm olduktan sonra yatağa bıraktı kendini.Bacaklarında tutarak sırt üstü çevirdim tekrar bacaklarından tutarak kaldırdım. O şekilde tekrar girdim götüne. Ben çıldırmış gibi girip çıkıyordum o da eliyle ağzını kapatmış çığlıklarını engelleme çalışıyordu.

Dayanamayarak ittirdi beni.İçinden çıktım.Bu sefer ben sırt üstü yattım.Uzattım bacaklarını ne yapacağına bakıyordum. Ters dönerek üstüme oturdu tek eliyle aletimi götüne zor da olsa sokmayı başardı.İçine hepsini aldıktan sonra zıplamaya başladı üzerimde. Ben de kafama yastık koyarak kalçalarının dalgalanışını seyrediyor zevkime bakıyordum. Bu pozisyonda da uzun süre zıplayıp yoruldu. Boşal artık dayanacak gücüm kalmadı dedi. Daha değil dedim.Yüzü bana dönük şekilde oturttum bu sefer. Kendisi sabit durdu ben alttan pompalamaya başladığımda göğüsleri neredeyse suratına çarpacak gibi oluyordu. Görüntü gene mest etmişti beni geliyorum diyince ben durdum Begüm son gücüyle zıplamaya başladı. Prezervatifin içinde götünün yaptığı baskıyla boşalmaya başladım. Ben boşalırken begüm kalçalarını sıkıyor beni mahvediyordu. Zevkten gözüm dönmüştü gene.

Üstüme yattı. Yaklaşık 20 25 dakika o şekilde yatmışızdır. Kendimize gelmek için beraber duşa girdik temizlendik. Begüm kendi kıyafetlerini giydi gitmek için hazırlanıyordu. Gel bi sigara daha içelim öyle gidersin diyince tekrar balkona çıkıp konuşmaya başladık. Sevgilisiyle ilk denemlerini falan anlattı. Sen söyle bakalım ben mi daha iyiyim serhat mı dedim. Güldü şakasına vurdu hafifçe. Ulan yürüyecek halim kalmadı eve nasıl gitcem bilmiyorum mahvettin beni dedi. Ee yani serhatla yaptıktan sonra böyle olmadın mı hiç dedim. Yok ya senin kadar sikse beni en az 4 kere boşalırdı bu kadar haşadımı çıkartamıyor dedi.

Gülerek eğlenerek yolcu ettim. Kapıdan çıkmadan önce uzun süre öpüştük. Sonra kendini çekti ellerini yanaklarıma koydu ben hafta sonu gidiyorum, kim bilir ne zaman görüşürüz bir daha belki görüşemeyebiliriz seni çok özleyeceğim dedi. Tekrar öptü sıkı sıkı sarıldı ve gitti.

O hafta begüm de diğer arkadaşlarım da gittikten sonra benimde yeni okulumu gitme vaktim gelmişti.Yeni bir hayat yeni bir yaşam bekliyordu beni..

Evet arkadaşlar bu hikaye geçiş hikayesi olsun.Üniversite yıllarımı anlatmaya devam edeceğim gibi görünüyor seri bitmedi devam edecek…

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

İki Arap Arasında

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

İki Arap Arasında
ALINTIDIR

bu yaz meral ( benim okuldan arkadaşım) ile marmaris’e tatile gittik. Ilk üç
gün rutin güneşleniyoruz, yüzüyoruz sadece. Hiçbir hareket yok. Ama üçüncü
günün sonundaki gece ben hadi dışarı atalım kendimizi dedim. Ikimizde
resmimden anladığınız üzere turistlere çok benziyoruz. O nedenle biraz açık
giyindik. Biliyorsunuz teşhiri çok seviyorum. Ben üzerime file beyaz bir
body ve altıma yine aynı fileden süper mini bir etek giydim.

Kıçımın yanaklarını zor kapatıyor etek. Içime ise beyaz bir ipkini giydim
sadece. Meral daha mütevazı büstiyer ve süper mini siyah bir etek giydi.
Doğruca sahildeki diskoların olduğu yere gittik. Diskoda biraz alkol ve dans
ve ortamın havası bizi pistte deli gibi eğlendiriyordu. Herkes iç içe
biliyorsunuz zaten orda. Biraz zaman geçtikten sonra iki zenci -ki sonradan
arap olduklarını öğrendim- yanımıza doğru geldiler ve bizimle dans etmeye
başladılar. Ben alkolün verdiği etkiyle ve biraz da kaşarlığımla çocuklardan
birisine sürtünerek dansa devam ettim. Kalçalarımı ona yaslayıp
sürtünüyordum.

Arkamda beliren kabarıklık beni iyice tahrik etti. Kocaman bir alet olduğu
fark ediliyordu. Ve bu koca oğlan kıç deliğime baskı yapıyordu neredeyse.
Meral’e yaklaşıp bu gece uçalım mı dedim. O da “kızım deli misin bunlar
bizimkilere benzemez dağıtırlar bizi kızlığımız bir daha bozulur” dedi. Ama
ben inanılmaz arzuluydum. Bu sırada adı emin olan arkamdaki ingilizce
arkadaşınla bizim otelde devam edelim mi dedi. Ben de arkadaşım korkuyor
dedim. O zaman biz gidelim ister misin dedi. Ben tamam dedim. Meral’i
bırakıp diskodan ayrıldık.

Otele geldik ve odaya girer girmez bu hayvan dudaklarıma yapıştı. Nefes
alamıyordum. Epeydir bir kadınla olmamış gibi saldırıyordu. Bir eliyle
göğsümü yoğuruyor bir eliyle amcığıma masaj yapıyordu. Bende aletini
şortunun üzerinden okşuyordum. Beni belimden kavrayıp yatağa fırlattı. Sonra
bir boğa gibi üzerime çullandı. Bacaklarım doğal olarak ayrıldı ve o koca
aleti –ki ona sik demek küçümsemek olur- amcığıma bastırmaya ve üzerimden
söküp attığı bodymin gizlediği göğüslerimi emmeye başladı.

Aleti ipkinimin üzerinden içime girecekti nerdeyse. Kulağıma eğilip fuck you
baby fuck you diye tıslıyordu. Sonra eteğimi söktü bedenimden ve ayağa
kalktı. şortunu indirdi içinde iç çamaşırı yoktu ve ilk kez bir yaraktan
korktum. Bu kadar iri ve kalınını hiç görmemiştim. Heralde 25 cm rahat
vardı. Ve gördüğüm en kalın yaraktı. Elimle okşamaya başladım. Emin kafamı
bastırıyordu.

Ama ağzıma almaya bile ürperiyordum. Sonra dilimle yavaş bir masaj yapmaya
başladım. Emin ağzıma sikini bastırıyordu. Kafasını zor alıyordum ağzıma. O
ise amımı ve götümü sikeceğini söyleyip duruyordu. Yarağı elimle tutup
taşaklarını yalıyordum. Beni kaldırdı ve belimden tutarak ayakta ters
çevirdi. Ayakta 69 olduk birden. O diliyle beni becerirken ben alete saxo
çekmeye çalışıyordum.

Sonra bir el vücudumda gezinmeye başladı başka bir el. Kafamı kaldırınca
mustafa ile karşılaştım. çıplak bir halde beni okşuyordu. Bunlar anlaşmışlar
benim haberim yok ikisi becerecekler beni. heyecanlandım iyice ve korktum.
Sonra emin beni yere indirdi. Mustafa’nın inik haldeki aleti 13-14 cm
falandı. Emin amımı yalamaya devam ederken mustafa ağzımda büyütmem için
aletini ağzıma soktu.

Tabir yerinde oldu burada çünkü gerçekten soktu ağzıma. Ben yaladıkça
boğazıma kadar değen alet irileşiyordu. Bir süre sonra emin’in sikinden daha
büyük ve kalın bir yarak ağzımı beceriyordu. Kafamı tutmuş boğazıma kadar
sokuyordu. Emin ise iki parmağını içime sokmuş bir parmağı ile de kıç
deliğimi genişletiyordu. Arda bir dilini içime sokup çekiyor ve ben
inliyordum.

Bir süre sonra roller değişti ve beni yalamaya mustafa başlarken diğer iri
alet ağzımı beceriyordu. Ben ise zevk içinde coşarken bu iki aleti nasıl
yerim diye düşünüyordum. Mustafa iyice kıvama geldiğimi anlamış olmalı ki
dili ve parmakları ile becerdiği amcığıma yarağını yasladı. Bacaklarımı
iyice ayırdı ve birden yüklendi. Içim yarılmış gibi yanmaya başladı. 26-27
cm bir yarak içimi matkap gibi oymaya başladı. çığlık atıyordum acıdan.
Bacaklarımı kapatmaya çalışıyor ayaklarımla mustafa’yı itekliyordum.

Ama nafile bir çabaydı bu. Emin bacaklarımı iyice açıp mustafa’nın girmesini
kolaylaştırıyordu. Bu arap yarağı diyordu mustafa her kadının kızlığını bir
daha bozar. Bak bakkalım türklerinkine benziyor mu? Diyordu. 50’ye yakın
farklı erkek sikti beni ama hiç bu kadar canım yanmamıştı. Yarısına kadar
sokup çekiyordu mustafa ve ben ölüyordum altında. Biraz rahatladım dediğimde
yarılışımın öyküsü başladı.

Mustafa belimden sıkıca tutup koca yılanı amımın en derinine kadar itekledi.
çığlığımı oteldeki herkes duymuştur heralde. Köklemek bu olsa gerek. Koca
yarak köküne kadar içimdeydi. Mustafa başına kadar çekiyor sonra dibine
kadar bir daha sokuyordu. Her çekişinde içimde büyük bir boşluk hissi
yaşıyordum. Bana amını yarıyorum seni sabaha kadar sikeceğim diyordu.
Inanılmaz hızlı beceriyordu. Yavaş yavaş zevk almaya başlamıştım bu sırada
emin aletini yeniden ağzıma soktu.

Mustafa altımdan beni kökledikçe ben emin’in yarağını ağzıma zorla
sokuyordum. Sonra beni kaldırdılar. Zaten 48 kiloyum. Oynuyorlardı benimle
resmen. Amımdaki kocaman deliği bana gösteriyorlardı aynada. Mustafa yatağa
uzandı emin beni mustafa’nın kucağına oturttu. Iri aletin üzerinde
zıplıyordum bu sefer. Emin yarağını ağzıma sokarken mustafa belimden tutup
bastırarak dibine kadar sokuyordu. Bu sırada mustafa’nın parmakları kıç
deliğimi zorluyordu.

Sonra emin ağzımdan çekti aletini ve arkama geçti. No no diye bağırdım anda
yüzüme bir tokat yedim mustafa’dan. Türkçe orospu dedi bana. Sonra ingilizce
senin tüm deliklerini yaracağız. Sikilmek nedir öğrenmelisin dedi. Kaçış
yoktu. Emin vazelin çıkartıp çekmeceden önce kıç deliğime ve içine sürdü
sonra aletine sürdürttü bana. Olabildiğince çok vazelin sürdüm.

Arkama geçti ve aletini kıç deliğime bastırdı. Mustafa durmuştu. Başı
girdiğinde çok acımadı. Sonra süresini hatırlamadığım bir yangın başladı
kıçımda. Kıç deliğimin parçalandığını hissediyordum. Nefesim kesiliyordu.
Ben ıkınıyordum içimden atmak için ben ıkındıkça emin daha derine giriyordu.
Sonu gelmiyordu hiç. Sonra gövdesini tenimde hissettim emin’in köküne kadar
kıçımdaydı. Yavaşça çekti yarılıyordum. Bir daha soktu dibine kadar.
Yalvarıyordum ama boşuna herifler boğa gibiydi.

Kıçım biraz genişleyince emin hızlandı tabii mustafa’da. Iki koca alet amımı
ve kıçımı sikiyordu. Ben ise sikilmek ne demek öğreniyordum. götümdeki acı
hiç geçmiyordu. Emin ise çıkarıyor aletini –ki bu arada resmen bağırsaklarım
dışarı çıkıyormuş gibi bir his doğuyordu içimde ve kıçım havalanıyordu-
sonra köküne kadar sokuyordu. Mustafa kıç yanaklarımı olabildiğince
gerdiriyor hem alttan kendisi rahat giriyor hem de emin’e yardım ediyordu.
Sürekli küfrediyorlar. Arpça konuşup gülüyorlardı. Ben ise acıdan
kıvranıyordum.

Sonra içimden çıktılar. Mustafa beni ters şekilde kucağına aldı ve aynanın
karşısına götürdü. Bacaklarımı ayırıp havaya kaldırdığında kıçımda ve
amcığımda iki kocaman delik gördüm. Sonra aletini salladı bana gülerek. Ben
bitti sanırken açılmış kıç deliğime aletini soktu biraz emin2e alışmışken bu
alet daha iri olduğundan içim yine yarıldı. Aynada görüyordum kendim.
Altımdan koca sikini sokup kıçıma çekiyor dört parmağı ile amımı sikiyordu.
Sonra emin önüme geldi ve aletini mustafa’nın parmaklarının girdiği yere
birden soktu. şimdi iki devin kucağında iki kocaman ve kadına aç yarak
deliklerim dövüyordu. Ilk kez böyle hayvanca sikiliyordum.

Acı katlanılmaz boyuttaydı. Sonra ne oldu bilmiyorum birden ayaklarım
uyuşmaya başladı. Uçuyor gibiydim ve emin aletini amımdan çekti ve
titreyerek fışkırmaya başladım. Bunu ilk kez yaşıyordum. Amımdan sıvılar
fışkırıyordu. Emin bir daha girdi artık daha rahattım. Sikicilerim beni
aralarında yarıyorlardı. Birden mustafa içimden çıktı inanılmaz bir boşluk
hissi yaşadım. Elimi alıp kıçıma götürdü dört parmağım hiç zorlanmadan
giriyordu. çektim elimi ve kanı gördüm. Kıçım yarılmıştı gerçekten.

Bu sırada beni zıplatan emin kükremeye başladı. Ve dibime kadar ahenkli
şaklamalarla amıma giren aleti dibime kadar bastırdı ve içime fışkırışını
hissettim. Fışkırıyordu resmen bunu hissediyordum. Ve tükenmiyordu. Sonra
beni yatağa attı ve aletini ağzıma soktu amımdan çıkan ve hala üzerinde
döller bulunan alet ağzımdaydı. Mustafa ise yandan tek bacağımı omzuna alıp
götüme sokuyordu aletini. Bir kez daha titreyerek fışkırdım. Emin çekilip
bizi seyrederken mustafa çıkarıp sokuyor kıçıma ve arada bir aynada kıçımda
açılan koca deliği bana gösteriyordu.

Sonra köküne kadar çok hızlı sokup çıkarmaya başladı. götünü sikiyorum
diyordu. Sonra birden içimden çıktı ve aletini ağzıma soktu o anda
gırtlağıma yapışan döllerini hissettim. Refleks olarak yuttum. Türkçe
orospu, em, yut diye hırlıyordu. Hepsini ağzıma sokmaya çalışıyordu ama o
kadar çok boşaldı ki ağzımın kenarlarından sızıyordu. Sonra yatağa uzandı.
Aynada kıçımda ve amımda kocaman delikler görüyordum. Kıçım yarılmış kan
kenarlarında pıhtılaşmıştı. Tam iki buçuk saat becermişler beni.

Doğrulamıyor kıçımın üzerine oturamıyordum. çıkmak istediğimde bana
yaraklarını salladılar. Ikisini bir daha yiyemezdim. Ama tabi onların
istediği oldu ertesi gün saat sabah 10′ kadar iki kez daha beni duble
siktiler. Bunlar biraz daha farklı oldu. Mesela sonuncuda amıma küçük kola
şişesini sokup içime kola döküp mustafa içerken emin kıçımı sikiyordu. sabah
meral’i aradım kıyafet getirmesi için çünkü emin kıyafetlerimi çıkartırken
eteğimi yırtmış. Meral geldi ve biz iki gün iki gece bu iki dev yarağı
yedik.

Meral’i bunlar tost yaptıklarında kız ağlıyordu. Sonuçta otelden
çıktığımızda ikimizinde kıçı ve amı kocaman deliklerinde hava alıyor ve
yalpalıyorduk. Uzun süre kıçımızın üzerine oturamadık. Sonuçta onlar kadına
doyarken biz silkmek nedir öğrenmiştik. şimdi bize msn’de yaraklarını
gösterip bizi azdırıyorlar. Bizi nasıl siktiklerin anlatıyorlar.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

KANKAMIN KARISI

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

KANKAMIN KARISI
Yine erken kalkmış, her sabah olduğu gibi tıraş oluyor, işe gitmek için hazırlık yapıyordum. Takım elbisemi giydim, kahvaltımı yaptım ve yola çıktım.
Minibüs beklemeye başladım. Benden başka da bekleyen yoktu. İki minibüs geçti ama ağzına kadar dolu olduklarından hiçbiri durmadı. İşe geç kalmamak için, taksiye bineyim diye düşünürken yanıma Bahar’ın geldiğini gördüm. Bahar çok yakın bir arkadaşımın karısıydı. Benden de yaşca büyüktü. Sabah güzelliği yüzüne vurmuş , alımlı cazibesine cazibe katıyordu. Hafif esen sabah meltemi saçlarını okşuyor ve onun kokusunu bana getiriyordu. 1.80 boyu, 60 kilosu, ince beli, kalın bacakları, biçimli kalçası… Giydiği düşük bel kumaş pantolonla beraber olağanüstü kışkırtıcı bir görüntü oluşturuyor, beyaz gömleğinin altında uçları, az da olsa belli olan göğüsleri ise cinsellik içgüdülerimi kabartıyordu. “Aşık olmadığım bir kadına dokunamam” düşüncesine sahip olan ben, senelerdir aşkı bulamamanın ve bunun sonucu olarak bir kadına dokunamamanın verdiği doğal cinsel açlıkla, belli etmeden Bahar’a bakıyor ve ona dokunmamak için kendimi zor tutuyordum. Kardeşiyle çok yakın arkadaş olduğumuzdan beni çok iyi tanıyor, önüme gelen bir çok fırsatı teptiğimi, sırf yatmak uğruna kızlara yalanlar söylemeyecek biri olduğumu biliyordu. Ve büyük saygı duyuyordu buna. Benim gibi erkeklerin az bulunduğunu , şimdikilerin bir kızı yatağa atmak için yapmayacakları şey olmadığını söylemişti bir keresinde. Bir minibüs daha durmadan geçti…
Bahar’a bu şekilde binmemizin imkansız olduğunu söyledim ve durağa doğru yürümeye başladık. Böylece binmemiz mümkün olabilirdi. Yol boyunca havadan sudan konuşuyor, geyik yapıp gülüyorduk. Biraz sonra bana kızlardan duymaya alışık olduğum bir şey söyledi ; “takım elbisenin bana çok yakıştığını”… Ben de ona “sana her şey yakışıyor” demek isterdim ama arkadaşımın karısıydı. Küçük de olsa bir iltifat etmek yanlışmış gibi geliyordu. O esnada minibüs geldi, yine doluydu ağzına kadar ama şöför iki kişi daha alabileceğini düşünmüş olacak ki, durdu. Binmeye çalıştık olmuyordu. Kaptan yolcuları uyardı; “beyler biraz daha sıkışalım, işe gidiyor millet”!!! Ardından zor da olsa binmiştik. Artık kapının açılması imkansızdı. Bu sıkışıklıkta Baharla yüzlerimiz birbirimize dönük vaziyette kalakalmıştık. O kadar ki çantamdan cüzdanımı bile alamıyordum. Bunu gören Bahar “dur ben vereyim, cebimde bozuk para olacak” dedi. Elini aşağı indirirken ister istemez bana da değiyordu. Göğüslerimden göbeğime, oradan da daha önce hiçbir kızın elinin gezinmediği yerlerime. Parayı çıkarmak için büyük bir gayret gösteriyor, bunu yaparken de elinin tersi benimkine temas ediyordu. Yılların verdiği cinsel açlık ve toplu taşıma araçlarındaki isterik kadınlarla sınırlanmış cinsel yaşantım, benimkinin saniyeler içerisinde kazık gibi olmasına yol açtı. Parayı cebinden çıkarmak için elini aşağı yukarı oynattıkça başımdan kaynar sular boşalıyordu. Nihayet çıkarmıştı. Birden utandım, ya hissettiyse…?
Parayı uzatmak için elini yukarı kaldırıp ileri doğru küçük bir hareket yapınc , sol göğsünün dudaklarıma bir santim mesafede olduğunu gördüm. İnanılmaz bir heyecandı. Senelerdir dokunmadığım kadın göğsü şeffaf beyaz bir gömleğin altında gizlenmiş ve bir nefes ötedeydi…
Ben merdivenin basamaklarında kaldığımdan kımıldayamıyordum. Kaptanın ani freni, Bahar’ın göğüslerini suratıma değdirmiş ve iki-üç saniye o şekilde kalmalarını sağlamıştı. İnanılır gibi değildi, zevkten ölecektim. Bahar ; “Ömer sıkıştırdım seni de” dedi. Kafamla “olsun” der gibi belli belirsiz bir işaret yaptım. Minibüs ışıklarda beklerken yaşlı bir teyze minibüsün camına elindeki şemsiyeyle vurdu. Şöförün yüreği dayanmazdı teyzeyi yağan yağmurun altında yolda bırakmaya. Açtı kapıyı… Ben imkansızı başararak bir adım yukarı çıktım basamaktan , teyze o boşluğa geçti… Kaptan kapıyı kapatınca kafamı çevirdim. Olamazdı! Baharla dudaklarımız birbirine değdi değecek… Boylarımız da orantılı olduğundan nefesini hissedebiliyordum. O kadar heyecanlandım ki , benimki yine sonuna kadar kalktı. Başının bir yere değdiğini hissettim. Kafamı aşağı eğip baktığımda neredeyse boşalacaktım. Bahar’ın gömleği sıkışıklıktan yukarıya doğru açılmış, açıkta kalan göbeğinin 10 cm altındaki kızlığı benimkinin başına temas ediyordu. Kumaş pantolon onu benden gizlemiyor adeta bana sunuyordu. Hissediyordum sıcaklığını. Daha önce bir kıza hiç bu kadar yakın olmamıştım. Bir yandan yukardan açıkça görebildiğim göğüsleri göğsüme değiyor, bir yandan dudaklarının sıcaklığı vücudumu titretiyordu. O kadar tahrik etmişti ki beni kızlığı… Kızlığının dudaklarına resmen değiyordu benimki. Utanıyordum da . Ama yapacak bir şey yoktu o sıkışıklıkta. Artık konuşamıyordum. Sorduğu sorulara kısa cevaplar veriyor, anlattıklarını ise kafa hareketleriyle onaylıyordum. Minibüsün sarsıntısı benimkini kızlığına adeta sokup çıkarıyor, beni daha önce hiç yaşamadığım zevklerin doruğuna çıkarıyordu. Birden “Tolga senin hala kız arkadaşın yok mu?” diye sordu. “Yok” dedim. O da gülerek “inan hiç belli olmuyor” dedi. Resmen anlamıştı ona dayadığımı. Utancımdan yerin dibine girdim. Sadece önüme bakıyordum. O ise hala hafif hafif gülümsüyordu. Arkadaşımın karısının önünde ne duruma düşmüştüm, inanamıyordum. O esnada imdadıma inmek isteyen üç-beş adam yetişmişti. Kaptan durdu. Adamlar indi. Yalnız yerlerine altı-yedi kişi daha bindi. Minibüsün ortalarındaydık şimdi. O ön çaprazımda sırtı bana dönük duruyordu. Ben de göğsünün hizasındaki demire tutunarak ayakta durabiliyordum. Şoförün ani bir freni göğsünü elime yapıştırmıştı. Nasıl bir şeydi o öyle? Dolgun ve biçimli göğsü elimdeydi. O anda bir şey dikkatimi çekti göğsünü çekmiyordu. Kasti mi yapıyordu acaba..? “Yok daha neler” dedim kendi kendime… Benimki yine pantolonumu zorlamaya başladı. Hafif çaprazında olduğumdan başı bazen hafif bir şekilde kalçasının bir yanına dokunuyordu. Bu bile aklımın başımdan gitmesine yeterli sebepti. Sol elimin altında kaldığı göğsünün ucunu parmaklarımın ucunda hissedebiliyordum. Artık “ne olursa olsun” dedim ve göğsünün ucuna kimseye belli etmeden dokunmaya başladım. Yerimde duramayacak gibi oluyordum ucuna dokundukça. Bu böyle bir-iki dakika devam etti ve beni iyice çılgına çevirecek bir şey fark ettim. Göğüs ucu büyümüş , göğsü ise sertleşmişti! Uyarılmıştı! Onun da bundan zevk alıyor olması düşüncesi bile neredeyse boşalmama neden olacaktı. Az daha boşalıyordum. Artık arkadaşmış , karısıymış falan kalmadı… Tam arkasına geçtim yavaşça. Bir göğsü elimdeydi ve artık pantolondan fırlayacakmış gibi duran kalçaları önümdeydi. Yavaşça değdirdim. Tepki vermedi. Sonra bir daha… Yine tepki yok! Öyle bir değiyordu ki her seferinde tam ortasına yarleşiyor sonra yavaşça sürterek geri geliyordu benimki. Boşalmanın eşiğinde, gözlerim yarı kapalı arkasındayken, o birden öne doğru eğilip sıkışmış trafiğe baktı. Önümde domalmıştı.. Hafif yukarı çıkan kalçası benimkini sarmalamış içine almak ister gibiydi… kızlığının başladığı yere değiyor, arada da nasıl değdirdiğime bakıyordum. Son bir kez eğildi ve kendini geri verdi… Zevkten sol göğsünün ucunu sıkmış olacağım ki, acıyla zevk karışımı kısık sesli şuh bir ses çıkardı… “ııhh…” Dudaklarını küçük küçük ısırdığını gördüm. O da bu duruma daha fazla dayanamamış, kendini bırakmıştı anlaşılan. Artık kalçasını yukarı aşağı hareket ettiriyor , beni iyice delirtiyordu… Onun zevk aldığından emin olmuştum artık. Islandı mı acaba diye büyük bir cesaretle kızlığına dokundum pantolonun üzerinden… Öyle bir kasıldı ki ! Bir kadının bu kadar çabuk uyarılacağını tahmin etmemiştim… Bir daha dokunduğumda şaşkınlığım ve azgınlığın bir kat daha arttı. Islanmıştı… İşaret parmağımı yavaşça sımsıcak yarığının üzerinde gezdirirken , titriyordu adeta. Boşalmama ramak kalmıştı ama tutuyordum kendimi. Bu ise aldığım zevki ona katlıyordu. Parmağımı hızlandırınca kafasını hafif geri veriyor boynu dudaklarıma değiyordu. Ben de insanların dikkatini çekmeyecek şekilde nefes veriyordum boynuna , dudağımı , yeni tıraş ettiğim sakallarımı sürüyordum.. Önümde kıvranmaya başladı… Ben de artık kendimi tutamayacak duruma geldim. Elimi iyice hızlandırdım , titremeye ve kasılamaya başladı… Ve birden öyle bir kasıldı ki.! Geliyordu , boşalıyordu kasıla kasıla… Ben de elimi çekip benimkini tekrar değdirmeye başladım. Artık tek vücut olmuştuk. O benimkini hissedince tamamen erimişti ve sırtını bana çarpa çarpa boşalıyordu. Önümde orgazm olan Bahar’a iyice dayadım. Benimki ateş gibi olmuş kızlığında bir-iki saniye daha dolaşınca, sarsıla sarsıla boşalmaya başladım.Hayatımın orgazmını yaşıyor ve ilk defa bir kadının boşalmasını sağlıyordum. Tüm bu düşünceler beni daha da kudurtuyordu. Boşaldığımı anlayacak ki döndü ve gözlerimin içine baktı. Ne kadar tahrik olduğu gözlerinden okunuyordu. O şekilde vücut vücuda, göz göze büyük bir şehvetle boşaldık…
Hayatımın en büyük zevkiydi. Minibüsten indik. Hiç konuşmadık. Ayrılırken hiçbir şey olmamış gibi davrandık. Arkadaşımı ve dolayısı ile Bahar’ı sık sık ziyaret etmem gerektiğini hissettiğim bir kısa yolculuğun bana nice güzel uzun yolculuklara neden olacağını nereden bilebilirdim ki! 😉 …..

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Eşimin tatil kaçamağı

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Eşimin tatil kaçamağı
Tatile hızlı bir giriş yaparak daha 2nci akşamı Remzi Beyin de yardımı ile kaynanayı becermiştim. Aklımda kaynanayı tekrar sikebilmek vardı ama nasıl ayarlayacağımı düşünüyordum. Kızım sabah erkenden Rodos adasına düzenlenen 2 günlük tura katılmak üzere otelden ayrıldığı için kaynana ile kızın odası uygundu ancak hanımın odada olmadığı bir zamanda kaynana ile odasında sevişebilmek için iyi bir plan yapmam gerekiyordu.

Sabah kaynana ile kahvaltımızı gece hiçbir şey olmamış gibi aynı masada yaptık. Geceniz nasıl geçti, iyi uyuyabildiniz mi diye şifreli bir soru sordum kaynanaya. O ise hınzırca bakarak muhteşem bir uyku çektim ve çok iyi dinlendim damat diyerek yeniden sevişmeye istekli olduğunu bildirdi. Biraz sonra yan masamıza Nedim Bey ve oğlu geldi. Kibar bir beyefendi olan Nedim Bey bizimle selamlaştı ve kendini tanıttı. Kahvaltıdan sonra hep beraber plaja gitmeye karar verdik.

Kahvaltı salonundan çıkarken Remzi Beye rastladım ve gece ben gittikten sonra sorun olup olmadığını sordum. Remzi Bey hiçbir sorun olmadığını hatta gerek kaynananın gerekse kendisinin tekrar azarak bir kez daha seviştiklerini söyledi. Plajda yanımıza Nedim ve oğlu da geldi. Orda da epey sardırdık biz Nedimle güncel olaylardan falan derken kaynana denize girince ben de konuşabilmek için peşinden gittim ve kıyıdan biraz açılınca sohbete başladım. Gece muhteşemdi deyince evet damat ben de inanılmaz zevk aldım dedi. Bugün tekrarını yapalım deyince saat 1 de Remzi ile buluşmaya söz verdim ancak saat 2 gibi benim odada buluşuruz seninle dedi. Bunun üzerine ben hanıma şirkete gitmem gerektiğini, akşama döneceğimi söyleyerek hanımın yanından ayrıldım. Hemen odada giyindim ve otel dışında saatin 2 olmasını beklemeye başladım.

Saat 2’ye doğru kaynana mesaj atınca hızla odasına gittim ancak bizim odadan düşük tonda inleme sesi geliyordu. Beni içeri alıp kapıyı yavaşça kapatan kaynana sus işareti yaparak aradaki geçiş kapısına yöneldi. Odalar arası geçiş kapılarından bu taraftaki kapıyı yavaşça açınca ses çok daha net gelmeye başladı. Beni işyerinde bilen hanım kaçamak yapıyordu anlaşılan. Çok fanteziler kurardık ama gerçek anlamda yaşamadığım bir duyguydu hanımın başka erkek tarafından becerilmesi. Tarif edilmez bir duygu yaşıyordum. Kıskançlık ve zevk bir arada anormal bir azgınlık duygusu sardı bedenimi ve kaynanaya arkadan sarılarak boynunu öpmeye başladım. Karımın düşük tonda ancak tahrik edici inlemeleri sonucu taş gibi olan sikimi kaynananın sırılsıklam olmuş amına yavaşça soktum ve kaynanayı ayakta sikmeye başladım. Kaynana elleriyle iç kapıya yaslanmış, kulağında kızının seksi iniltileri, amında damadının yarağı, adeta bulutların üstünde dolaşır gibiydi. Ben de buradan ayrılıp yatağa geçmek istemiyordum çünkü karımın sevişme seslerini daha net duyuyor ve inanılmaz azıyordum. Kaynana bir ara sol göğsündeki elimi aldı ve ağzına götürerek parmaklarımı emmeye başladı. Anlaşılan Remzi Beyle birlikte yaptığımız sevişmenin tadı damağında kalmıştı. Karımı içerde siken çok büyük ihtimalle Nedimdi ama yine de görmek istiyordum ama diğer yandan da hanımın beni görüp şoka girmesini istemiyordum. İkiz odaların ortak balkonu olduğu için balkon kapısından izlenebilirdi ancak görülme riski vardı. Kaynanayı yavaşça belinden geri çektim ve kucağıma alarak yatağa götürdüm. Kaynana da inanılmaz azmış durumdaydı. Ben de daha fazla dayanamadım ve son yıllarda hatırladığım en zevkli boşalmayı yaşadım. Sikimi amından çıkarmadan kaynananın dudaklarına yapıştım ve dakikalarca öpüştük.

Hanımla birlikte kurduğumuz grup fantezilerini kaynanaya anlattım. Kaynana ile artık sırdaş olmuştuk. Hanımı sevişirken gizlice seyretmek istediğimi söyledim. Kendisi de seyretmekten zevk aldığını hatta defalarca bizi gizlice dinleyip kapı aralığından da izlediğini söyledi. Bizim evde kaldığı zamanlarda bizi dinleyeceğini tahmin ediyordum ve hatta bu düşünce beni azdırıyordu. Hanım da bu durumu biliyor olmalıydı ki kapıyı bazen kapatır bazen de hafif aralık bırakırdı. Senin Remzi ile yattığını biliyor mu hanım diye sorunca kaynanaya evet cevabını aldım. Peki senin Nedimden haberin var mıydı deyince vardı ama bugün yatacağını bilmiyordum dedi. O zaman hanım seni görse Nedimle sevişirken pek önemsemez dedim. Aynen öyle dedi. O zaman sen önde ben arkada balkona çıkalım ve görebildiğimiz kadar izleyelim dedim. Tamam dedi kaynana ve balkona çıktık. Yavaşça baktı kaynana ve olay bitmiş diye geri çekildi. Ben de meraklandım ve baktım tabii fakat yanyana uzanmış seks sonrası zevk sigarası eşliğinde sohbet ediyorlardı. Kaslı ve yapılı vücuda sahip Nedim’in siki gerçekten muhteşem görünüyordu. İnmiş hali bile oldukça kalın ve iri duruyordu. Hanım sonunda muradına ermişti ama benim seyretme fantezim yerine gelmemişti. Hemen hanıma işimin uzadığını, gece geç geleceğimi belirten mesaj attım. Mesajı okuyan hanım mutlu bir yüz ifadesi ile Nedime bir şeyler söyledi. Sanırım yeniden seks planladılar ben gelinceye kadar. Kaynanaya planı anlattım. Ben şimdi gidiyorum, Nedim tekrar geldiğinde bana mesajla haber uçuracaksın dedim. Anlaştık ve ben tekrar otel dışına çıktım.

Belek’te bir süre dolaştım ve küçük bir kafede oturdum. Saat 8 gibi hanımdan mesaj geldi ve kaç gibi otelde olacağımı sordu. Ben de sanırım akşam 11 gibi diye cevap verdim ki hemen Nedimi ayarlasın ve ben de daha fazla beklemeyeyim. Aynen tahmin ettiğim gibi kısa süre sonra kaynanadan mesaj geldi saat 8:30 gibi Nedim gelecekmiş diye. Ben de hemen harekete geçtim ve 20 dk. içinde kaynananın odaya girdim. Çok kısa süre sonra da Nedim geldi. Ben yeni aldığımız dijital kamerayı hazırladım ve balkon kapısında pusuya yattım. Kaynana da benim yanımdan dikizlemeye başladı. Yıllardır hayalini kurduğum fantezim gerçekleşmek üzereydi.

Hanım üstüne askılı ve şeffaf siyah renkli mini bir gecelik ve siyah tanga giymiş, Nedim ise beyaz polo tişört ve normal şortla gelmiş. Nedim ve hanım yatağa boylu boyunca uzanmış öpüşürlerken, Nedim hanımın bacaklarını okşuyor, hanım ise şortun üstünden Nedimin sikini avuçluyordu. Nedim bacaklardan yukarı çıktı ve göğüsleri sıktırmaya başladı. Bir süre sonra Nedim ve hanım bir çırpıda üzerlerindekileri çıkardılar ve Nedim dudaklardan boyuna oradan göbek bölgesine ve sonunda hanımın amına indi yalayarak. Saatlerce yalasan yeter demeyecek kadar yalanmayı seven hanım zevkten çıldırmış halde gözleri kapalı vaziyette Nedimin saçlarını okşuyordu. Uzunca bir süre hanımın amını yalayan Nedim dizlerinin üzerine doğruldu ve hanımın kalkmasına yardım ederek yarı kalkmış haldeki sikini hanımın ağzına verdi. Nedimin siki o kadar kalındı ki sadece baş kısmını ağzına sığıyordu. İki eliyle kavramasına rağmen daha da bir tutam boşluk kalacak kadar uzun siki vardı Nedimin. Nedimin siki artık yay gibi olmuştu. Hanımın başını yavaşça kaldırdı, dudaklarına yumuldu ve yavaşça sırt üstü yatırarak misyoner pozisyonu aldı. Eliyle sikinin ucunu birkaç kez hanımın amına sürttürdü ve baş kısmını biraz soktuktan sonra nazik giriş çıkışlarla dev sikinin tamamını soktu. Hanım gözlerini kapamış, elleri Nedimin kalçalarında, içine aldığı dev aletin zevkini çıkarıyordu.

Tabii biz de (kaynana ve ben) balkonda azgınlığın doruklarına çıktık ama gerek fark edilmemek gerekse çekimi aksatmamak için pek hareket etmiyorduk. Hanımın tatlı inlemelerinin tonu ve şiddeti koridordan ve komşu odalardan duyulacak kadar yükselmeye başladı. Kısa bir süre sonra hanım bacaklarını Nedimin kalçalarının alt kısmında birleştirdi, elleriyle de boynunu kendisine çekip kilitledi. Bu hanımın orgazm olurken erkeği hareketsiz bırakmak amacıyla yaptığı harekettir ve yine titreyerek orgazm oldu. Orgazm sonu rahatladı ve 5 – 10 saniye hareketsiz kaldı. Daha sonra Nedime teşekkür öpücüğü verdi ve yan döndü. Nedim hanımın sağ bacağının üzerine oturdu ve sol bacağını omzuna alarak sikmeye başladı. Bir yandan omzundaki bacağı tatlı tatlı öperken diğer yandan bir eliyle hanımın sol göğsünü okşuyordu. Bir sonraki pozisyon ise hanım sol bacağını iyice karnına çekmiş ve yarım yüzüstü pozisyon almıştı. Nedimde hanımın arkasından üzerine uzandı ve omzunu, boyunu ve kulak arkasını öperek sikmeye devam etti. Hanım bir yandan Nedimin iki parmağını ağzına götürmüş iştahla emerken diğer yandan kendi parmaklarıyla klitoris masajı yapıyordu. Birkaç dakika sürmedi, hanım yine inlemelerle orgazm olmaya başladı.

Hanım iki kere orgazm olmasına karşın neredeyse 30 dakikadır sevişen Nedim hala boşalmamıştı. Doğrusu ben de merak ediyordum ne zaman boşalacak diye çünkü ben en fazla 10 dakika dayanırım ilk postada. Sırada doggy pozisyonu vardı. Nedim hanımı belinden kavrayarak doğrulttu ve doggy pozisyonu almasını sağladı. Hanım elleri ve dizlerinin üstünde bacaklarını hafif yana açarak Nedimin girişine hazırlandı. Nedim hanıma arkadan yanaştı iri aletin başını tekrar hanımın amına yerleştirdi. Nedimi hanımı yalnızca sikmiyor aynı zamanda seviyordu da. Bunun en somut göstergesi doggy yaparken bile kalçalarını, sırtını ve alttan göğüslerini okşuyor, arada bir eğilip boynundan öpüyordu. Nedim normal ritminde git gel yaparken birden hızlandı ve hanımın içine boşalmaya başladı. Boşaldıktan sonra aletini hanımın amından çıkarmadan yavaşça hanımı yüzü koyun yatırıp üzerine uzandı boynunu, yanaklarını öperek yandan dudaklarına ulaştı. Nedimin spermleri hanımın amından sızmaya başlamıştı bu arada. Bir süre öpüştükten sonra Nedim üzerinden kalktı ve hanımın da elinden tutarak kalkmasına yardımcı oldu ve beraber banyoya girdiler. Çekim maalesef burada bitti. Banyoda neler yaptıklarını kaydedemedim. Biz de kaynana ile yan odaya geçtik ve direk sevişmeye başladık. Ben de kaynananın içine patladım ve banyoya girdim. Ben zaten seyrederek azdığım için boşalmam birkaç dakika sürmüştü.
Herkese iyi eğlenceler.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized
Güvenilir Bahis Siteleri istanbul travesti istanbul travesti istanbul travesti ankara travesti Moda Melanj kuşadası escort bayan beylikdüzü escort escort escort escort travestileri travestileri Escort artvin escort aydın escort balıkesir escort bartın escort batman escort bayburt escort bilecik escort bingöl escort bitlis escort bolu escort escort Antalya escort antalya rus escort çankaya escort keçiören escort çankaya escort mecidiyeköy escort beylikdüzü escort istanbul escort Escort ankara Ankara escort bayan Ankara rus escort Eryaman escort bayan Etlik escort bayan Ankara escort bayan Escort sincan Escort çankaya ankara escort bayan Escort bayan Escort bayan bahisu.com girisbahis.com gaziantep escort gaziantep escort